s.serdar / Bahçe

[s.serdar]

Orijinal Mesaj Sahibi limon

Sn.S.serdar, bahçenizin ve evinizin gelişmelerini roman tadındaki anlatımınızı keyifle okudum. Nostaljik fotoğraflarınızı aynı keyifle seyrettim. Ben de arkadaşlar gibi sağlıkla, huzurla, aileniz ve dostlarınızla tadını doya doya çıkarmanızı dilerim.

Sevgili limon

Bilinen nedenlerle epedir formdan uzak kaldığım için yazınızı yeni okuyabildim. Gecikmem için özür dilerim.

Dilekleriniz için çok teşekkür ediyorum.

Ancak 2012 bahçe dönemi bizim için bir hayli zor geçeceğe benziyor.

Ayrıntıları birazdan yazmaya başlayacağım.

Saygılarımla.

[s.serdar]

2011-2012 kışı bahçe de çok karlı ve sert geçti.

01 Nisan 2012 tarihinde bahçeye bir bakalım, yerinde duruyor mu diye atlayıp gittik.

Ankara'da son bir kaç gündür havalar oldukça ısınmış olmasına rağmen, bahçe de sürgün ve tipiden kaynaklanan yer yer 60-70 cm yi bulan kısmi kar örtüsü bizi çok şaşırttı.









Bir kaç gece kalmak amacıyla gittiğimiz için hemen bahçe işlemlerine başlayabileceğimiz sanmıştık... Ne gezer !

İşe nerden başlayalım diye düşündük. Kar kümelerini boş alanlara serpip dağıtmak ve bir an önce erimesini sağlamak ilk işimiz oldu.

Hava sıcaklığı 17-18 derece kadar olduğu için, dağıttığımız kar kümeleri ertesi gün erimiş oldu. Ancak çim alanlar vıcık vıcık ıslak ve üzerinde yürüdüğümüzde içeri gömülüyordu.

[s.serdar]

Yaklaşık 4 aydır kar altında kalmış olan çimler sapsarı olmuş, adeta inek yalamış veya üzerine basılmış portakallı yaş pastadan bile kötü durumda idi. Zemin ise bataklık gibi vıcık vıcık ve üzerinde yürüdüğümümüzde adeta çöküyordu. Moralimiz sıfır olmuş ne yapacağımız bilemez durumda idik.









İlk işim dört dişli yaba ile çim alanları, özellikle ağır hasarlı durumda olan kısımları 10-15 cm derinlikte delmeye başladım. Zemin hava alsın, drenaj sağlansın diye. Ancak bu son derece yorucu oldu.

O gece ağırdan sancıdan pek uyuyamadım.

[s.serdar]

Ertesi gün hava çok güzel olmasına rağmen, kendini daha fazla yorma diye eşim bahçede çalışmama müsade etmedi. Çalışmadan ve iş yapmadan da vakit geçmiyor. Bende bari bodrumdaki depoya ineyim de sonbaharda elimize geçen her şeyi gelişi güzel attığımız burayı toplayayım müsadesi istedim. Ancak depo bahçeden de daha beter durumdaymış Topla, topla adam edemedim. Eriyen kar suları jenarator egzost borusu çevresinden bodruma sızmış, yakınında bulunan çivi ve bağ tellerini paslandırmış olduğunu gördüm. Bunları atayım mı saklayayım mı derken, gün ışığı ve taze bahar havası alamayan buradan kendimi dışarı atmak için kendime bir çim havalandırma aparatı yapayım dedim.

Paslı çivileri, testere, keser, ve bir miktar ahşap malzemeyi kapıpı bahçeye attım kendimi. 30-40 dk içinde şöyle bir şey ürettim.





Bir süre bahçede denemesini yaptım. Oldukça iyi çalışıyordu. Ancak çiviler daha kalın ve daha uzun olacak olsa daha iyi sonuç alacağıma karar verdim. İlk fırsatta daha büyük çiviler ile bu buluşumu geliştireceğim.

Akşam olunca, havanında güzelliğini değerlenirerek odun ateşinde güveç yapma fikri aklımıza geldi. 2 tuğla, 2 inşaat demirinden oluşturduğumuz ocak ile arka bahçede güveç tenceremizi kaynattık. Ateşe ve pişirme işlemine refakat ederken, biramızı da yudumlamamayı ihmal etmedik.



Bu geceyi de yine kıştan yeni çıkmış olmanın verdiği hamlıktan kaynaklanan ağrı ve sızılar ile yine çok iyi geçiremedim.

[s.serdar]

Ertesi sabah çim havalandırma tırmığı ile tüm çimi elimden geldiğince temizleyip havalandırmaya çalıştım. Akşam üzerine doğru danaburnu için için çim alanları ilaçladım ve ardından kimyasal gübrelendirme yaptım. Akşam 19:00 dan sonra meteorolojinin ön gördüğü gibi yağmur başladı. Gece geç saatlere kadar devam etti. Sanırım ilaç ve gübre yağmurla birlikte yeterince toprağa karıştı.

Ertesi gün de öğleyin toparlanıp şehre döndük.

4 gün süren uğraşın yorgunluğunu 4 günde zor atabildim. Daha yeni yeni kendime gelebildim. Kısmet olur ise yarın akşam tekrar bahçeye kaçıp yine 3-4 gece kalmayı planlıyoruz. Çimlerin durumu ne oldu çok merak ediyorum. Eğer bir düzelme görebilmez isem sanırım herbesit ile ilaçlayıp yeniden çim ekim işlemine yönelmem gerekebilecek.

[s.serdar]

Bu yıl bahçeye fazla zaman ayıramadık ve ayırabilecek gibi de gözükmüyor.

Hanım omuzundan rahatsız, iş göremiyor.
Kış sert ve karlı geçti. 4 ay yarım metre karın altında kalan çim alanlar bizi çok zörladı. Bahçe çalışmalarımızın % 90'ı çimlerin ıslah edilmesi ile geçti. Ve hala çimle boğuşup duruyorum.
1,5 aydır bahçeye gidip geliyoruz, bir arpa boyu yol alamadık.
Rakım yüksek, tabiat geç uyanıyor.
Ne bir fide dike bildik, ne bir çiçek. Tek neşemiz çiçeklenen meyve ağaçları.

Bu hafta sonu gene bahçede rutin çim ıslah çalışmasını yaptık. Artan zamanda yapacak başka iş olmadığından bari civarda biraz gezinelim kararı aldık.

Dereköy yakınındaki pek bilinmeyen bir tarihi yerleşim yeri keşfettik. Adı Gavur Kale Hititler veya Frigler döneminden kalmış pek bilinmeyen bir tarihi yerleşim yeri. Civarda koyun köpekleri çok olduğundan hanımı arabada bırakıp tek başına çıktım. Köpeklerden dolayı fazlaca kalamadım bir kaç kare resimi zor aldım.

İlk fırsatta daha donanımlı ve tedbirli olarak gidip bolca resim almak amacındayım.

Dönüş yolunda yeni doğmuş koyun ve keçi yavruları görünce arabadan inip sevelim dedik.











Bu seneki bahçe keyfi ve izlenimlerini, siz üyelerin güzel sayfalarından takip etmekle yetineceğiz gibi gözüküyor.

[ENFARKLISI]

Yazılarınızın tamamını keyifle okudum.
Bende Ankarada yaşadığım için bahçenizin olduğu yerin şartlarını az çok biliyorum. Çok zor bir süreci başarıyla tamamlamışsınız sizi kutlarım. Tilki ve misafir pikniği satırlarınız hayli keyifliydi.

İnşallah eşiniz bir an önce sağlığına kavuşur, siz de bahçenizdeki güzelliklere güzellik eklemeye devam edersiniz.

Selamlar.

[mrduran]

Merhaba efendim,

Yenge hanım' a geçmiş olsun. ALLAH beterinden korumuş, ya kafa üstü düşse idi mazallah. İyi tarafını almaya çalıştım-özür.

Önemsemek gerek tabii doktorun dediğini. O incinen bölge için 2-3 yıl soğuk/rüzgar/ter/yele dikkat etsinler(Romatizmaya karşı hassas..). Ama tek kolla dahi olsa çalışmayı da ihmal etmesinler lütfen. Sporcular 6 ayda sahaya dönüyorlar, yengemize de bir yıl rapor bizden. Farkında olmadan sağlık için spor yapıyorsunuz bahçenizde(sizin çimlerle ilgili sporunuz hariç).

İşleri yengemize devredin siz. O soğuk bölgelerde yetişecek bitkileri iyi tanıyor ki ayva işine el koymuş bilem.

Ayrık otu ekme faslını önce şaka sandım, sonra minik keçilere ilginize bakınca acaba? dedim)).

Hani olur ya efendim;

Atları yarış öncesi ayrık otu ile besiye çekerlermiş. Tilkiden sonra yarışçı keçiler diye bir proje mi var?.

Diğer arsanız için susuz karpuz/kavun önerisine bende katılmakla birlikte, bağcılık konusunu ve sizin bölge şartlarınıza uygunluğunu araştırın derim efendim.

Bodrum penceresine çok ince örgülü tel/plastik çerçeve ve dışına da kışın bir plastik manav kasası(kardan koruma). Devamlı açık kalsın. Her ihtimale karşı bodrumda eğimi fazla olan yere su toplama çukuru/kuyusu ve otomatik su tahliye pompası...

Güzel yaşamınızı, anlatımınızı bir daha hiç bir kaza, hastalık, sorun bölmesin inşallah.

Çiçeklerinizi kıştan evde yetiştirip(soğuğa dayanıklı) sonradan bahçeye ....

Sağlık ile yaşayın inşallah.

Umarım uzun ve masraflı bir yazı sermedim ortaya, hoş görünüz. Davulun sesi buraya az geliyor)).

Çimler mi? bilgim yok efendim. Tabana kuvvet sizden yana. Omuz, bel, kanat..vs. kasları yapacaksınız bence. Sonuç gene sağlık ve bahçede güzellik.

Saygılarımla lütfen.

[mrduran]

O güveç bile 1 yıllık çim biçme yorgunluğuna değer, afiyet bal şeker olsun inşallah.

[s.serdar]

Orijinal Mesaj Sahibi ENFARKLISI

Yazılarınızın tamamını keyifle okudum.
Bende Ankarada yaşadığım için bahçenizin olduğu yerin şartlarını az çok biliyorum. Çok zor bir süreci başarıyla tamamlamışsınız sizi kutlarım. Tilki ve misafir pikniği satırlarınız hayli keyifliydi.

İnşallah eşiniz bir an önce sağlığına kavuşur, siz de bahçenizdeki güzelliklere güzellik eklemeye devam edersiniz.

Selamlar.

Sayın ENFARKLISI

Sıcak ve samimi düşünceleriniz ile değerli temennileriniz için çok teşekkür ediyorum. Gerede ile bizim Haymana interlandı benzer zorluklar taşıyor. Ancak siz yeşile, ormana ve suya sanırım bizden daha yakınsınız diye düşünüyorum. Aynı güzellikleri birlikte yaşama dileklerimle, saygılar sunuyorum.

[s.serdar]

Orijinal Mesaj Sahibi mrduran

Merhaba efendim,

Yenge hanım' a geçmiş olsun. ALLAH beterinden korumuş, ya kafa üstü düşse idi mazallah. İyi tarafını almaya çalıştım-özür.

Önemsemek gerek tabii doktorun dediğini. O incinen bölge için 2-3 yıl soğuk/rüzgar/ter/yele dikkat etsinler(Romatizmaya karşı hassas..). Ama tek kolla dahi olsa çalışmayı da ihmal etmesinler lütfen. Sporcular 6 ayda sahaya dönüyorlar, yengemize de bir yıl rapor bizden. Farkında olmadan sağlık için spor yapıyorsunuz bahçenizde(sizin çimlerle ilgili sporunuz hariç).

İşleri yengemize devredin siz. O soğuk bölgelerde yetişecek bitkileri iyi tanıyor ki ayva işine el koymuş bilem.

Ayrık otu ekme faslını önce şaka sandım, sonra minik keçilere ilginize bakınca acaba? dedim)).

Hani olur ya efendim;

Atları yarış öncesi ayrık otu ile besiye çekerlermiş. Tilkiden sonra yarışçı keçiler diye bir proje mi var?.

Diğer arsanız için susuz karpuz/kavun önerisine bende katılmakla birlikte, bağcılık konusunu ve sizin bölge şartlarınıza uygunluğunu araştırın derim efendim.

Bodrum penceresine çok ince örgülü tel/plastik çerçeve ve dışına da kışın bir plastik manav kasası(kardan koruma). Devamlı açık kalsın. Her ihtimale karşı bodrumda eğimi fazla olan yere su toplama çukuru/kuyusu ve otomatik su tahliye pompası...

Güzel yaşamınızı, anlatımınızı bir daha hiç bir kaza, hastalık, sorun bölmesin inşallah.

Çiçeklerinizi kıştan evde yetiştirip(soğuğa dayanıklı) sonradan bahçeye ....

Sağlık ile yaşayın inşallah.

Umarım uzun ve masraflı bir yazı sermedim ortaya, hoş görünüz. Davulun sesi buraya az geliyor)).

Çimler mi? bilgim yok efendim. Tabana kuvvet sizden yana. Omuz, bel, kanat..vs. kasları yapacaksınız bence. Sonuç gene sağlık ve bahçede güzellik.

Saygılarımla lütfen.

Sayın mrduran.

Başta siz olmak üzere, geçmiş olsun dileklerini esirgemeyen tüm agaclar.net üyelerine içtenlikle teşekkür ediyor ve şükranlarımı sunuyorum. Forum grubu olarak bu güzel dostlukların kader çizgimizde yazılı olan Tanrı'nın takdirindeki ayrılıklar hariç, hiç bir fire vermeden devam etmesini can-ı yürekten diliyorum.

Sayın mr duran, son derece motive edici, kapsamlı ve moral destekli ve aynı zamanda neşeli bu cevabınıza nereden başlayıp yanıt vermenin zorluğunu yaşıyorum şu an.

Eğer kabul ederseniz, kıymetli düşünce ve önerilerinize satır satır değil de, bir bütün olarak değerlendirip, elimden geldiğince yanıtlamaya ve katkı sağlamaya çalışacağım.

Eşim de yaşadığı rahatsızlığın sonucu olarak eksilen aktivitesinin bana getirdiği iş yükü fazlalığının farkında ve bunun moral sıkıntısı içinde. Geçen hafta da durum böyle idi. Gel moralin düzelsin arabaya atlayıp civarda biraz gezinelim, sana da bana da değişiklik olur dedim, sevindi…

Bakarsın şöyle bir bayan yardımcı da denk gelir, beğenirsen alırız, evde bahçede bize yardımcı olur değince suratı asıldı. Şaka maka yaptım dediysem de, asık suratla yola koyulduk. Haymana pazarına indik, Biraz alış veriş yaptık, birazda fide bakındık. Fiyatları pahalı bulunca Ankara’da alırız diye vaz geçtik. İntenet üzeri Google Earth ve Panaromia da rastladığım bahçe evimize oldukça yakın olan ancak hiç bilmediğimiz Gavur Kalesi isimli tarihi bir yere ulaşmak için ana yoldan çıkıp biraz içeri saptık. Çobanlarında yardımı ile hiçbir işaret ve tabelası bulunmayan bu tepeye ulaştık.

Çevrede çok sayıda yeni doğmuş yavrularla dolu koyun sürüleri vardı. Hanım arabadan inip kuzu sevelim dedi. Çok sayıda çoban köpeği olduğundan ve yanımızda tank, tüfek de bulunmadığından korktuk, inmedik arabadan. Ben bir ara köpeklerin uzaklaştığını görünce arabadan fırlayıp 30-40 metrelik tepeye tırmanıp soluk soluğa ancak birkaç resim çekebildim.

Sanırım alttaki bu resim mezar odası oluyor.


Anıt Duvarları


Korktuğumuz köpeklerden bazıları


Tepeden arabanın ulaşabildiği son noktaya bakış


Hem kuzu sevemedim hem de tarihi o yeri göremedim diye hanımın suratı gene asıldı. Köy içinde köpeksiz bir ortamda bulur severiz diye fazlaca oyalanmadan ayrıldık. Gerçekten de köy içinde bulduk ve kucağımıza alıp doya doya sevip kokladık yeni doğan o yavruları.

Atların ayrık otu meselesini ilk defa sizden duydum. Bilmiyordum bunu. Yarışçı keçi diye bir projemiz yok. Sayın mrduran aklımıza sokmayın böyle şeyleri lütfen.

Diğer arsaları epeydir zaman ayıramadığımız için satılığa çıkardık. Eğer uygun bir alıcı çıkarsa elden çıkarmayı düşünüyorum. Zira, birine yetişmekte zorluk çekiyoruz.

Bodrum pencerelerimiz iniş merdiveni altında kapalı alana baktığından yaz kış açık ve tel korumalı, pencerelerden su alması olanaklı değil. Sadece jenaratör ekzost çıkışından su sızıntısı yaşadık, onu da tamir etmiş durumdayız. Bu konudaki bilgilendirme ve tavsiyeleriniz için yine de teşekkürler.

Bu sene çimlerin hepsini saç fırçası ile tek tek fırçaladık. Hem de birkaç sefer. Bir koli saç fırçası harcadık bu işe. 4 ayrı tür gübre ile destekledik. Bayağı bir adam oldular. Bende sayelerinde Rambo veya Arnold Schwarzenegger olma yolunda epey mesafe kat etmeye başladım. Şu anda 2 beden büyümüş durumdayım.

Sayın mrduran. Okuyan olabilenleri de düşünmek gerektiği mütalaası ile yazımı daha fazla uzatmak istemiyorum. Çok keyif aldığım güzel ve motive edici mesajınız için tekrar teşekkür eder saygılar sunarım.

[ENFARKLISI]

Resimlerdeki yer gerçekten ilginçmiş, bizimle de paylaştığınız için teşekkürler.
Köpeklerinde maaşallahı var, risk büyükmüş...Eşim kuzu yavrularının resimlerini çok beğendi, bizde gidelim oraya diyor

[s.serdar]

Orijinal Mesaj Sahibi ENFARKLISI

Eşim kuzu yavrularının resimlerini çok beğendi, bizde gidelim oraya diyor

Sayın ENFARKLISI
Keratalar sevilmeyecek gibi değil. Kucakta insan yavrusundan daha sakin duruyorlar. Sanki kucakta doğmuş gibiler.

[s.serdar]

Yoğun ve sert yaşadığımız bu kış mevsiminde çim alanlanlarımızın büyük zarar gördüğünü evvelki yazılarımda belirtmiştim.

Yaklaşık 2 ay süren bakım onarım ve rehabilitasyon çalışmaları sonucu çimlerimiz eski durumuna kavuştu.

Çimler son 5-6 günde 7-8 cm boy atmış ve ve yem yeşil hale gelmişti. Dün büyük bir keyifle biçim yaptım.





ÇAY MOLASI...



Bahçe süslerine biraz zaman ayırabildik.



Uludağ Göknarım sararıp solmaya başladı.

[s.serdar]

Henüz bahçe güllerimiz tomurcukta.

Yeni satın alıp yakın tarihte diktiğimiz bir kaç gül fidanının yağmur sonrası görüntüleri.

[serkan_istanbul]

Maşallah ne kadar güzel ellerinize sağlık. Resimlere bayıldım hele keçilere sevgiyle kalın

[s.serdar]

Çimlerin bakım ve islah çalışmasını tamamlayınca çit mazılarına giriştik. Boydan 30-50 cm, enlerden ise 20 cm traşladık. yaklaşık bir traktör römorku kesim artıkğı çıktı.









Mazıların içlerinide güneş ve hava alsın diye seyrekleştirdik.

[s.serdar]

Mazı budama işlemlerimiz en az 3-4 günümüzü aldı. Zira bu yıl budamaları kapsamlı ve geniş tuttuk. Bayağı yorucu oldu. Az da olsa zaman zaman dinlenme imkanı da bulduk.



Sonuçta gözlerimizin önü biraz açıldı.

[s.serdar]

Bu yıl Nisan ve Mayıs aylarında geceler oldukça ılıman geçtı ve don olayı yaşamadık. Her sene yaşadığımız fide zayiatı bu sene hiç olmadı.

Çileklerimiz ürün vermeye başladı.



Domates fidelerimiz.



Biber fidelerimiz.



Kırmızı turplarımız.


Yeşil soğanlarımız.

[s.serdar]

Tohumdan ektiğimiz salatalıklar iyi sonuç verdi.


Bunlarda fideden ektiğimiz salatalıklar.



Hasat zamanı tohum ve fide arasında farklılık yaşamayacağımızı umuyorum.[

[s.serdar]

Çok yıllık bahçe çiçeklerimiz yeni yeni tomurcuktan çiçeğe dönüşüyor.
Bu nedenle şimdilik yeni aldığımız fidelerin çiçekleri ile yetinmek durumundayız.











Sırf bu yüzden bahçeyi Antalya'ya taraflarına taşımayı düşünüyorum.

[esk nisagül]

Sayın serdar sebzeler çok güzel gelişmişler
bizim buralarda dolu çok yağdığı için yapraklar hep zedelendi
sizde hasar yok gibi

[Asiye]

Harika bir bahçe olmuş.. sağlıkla oturun ve keyfini çıkarın. Ellerinize sağlık

[s.serdar]

Orijinal Mesaj Sahibi esk nisagül

Sayın serdar sebzeler çok güzel gelişmişler
bizim buralarda dolu çok yağdığı için yapraklar hep zedelendi
sizde hasar yok gibi

sayın esk nisagül.

Çok şükür bu sene, bu tarihe kadar hiç dolu tehlikesi yaşamadık. Umarım böyle de devam eder.

Sizin adına üzüldüm. Aynı sorunu geçen sene bir iki kez yaşadığımız için durumunuzu iyi anlayabiliyorum.

Saygılarımla.

[s.serdar]

Orijinal Mesaj Sahibi Asiye

Harika bir bahçe olmuş.. sağlıkla oturun ve keyfini çıkarın. Ellerinize sağlık

Sayın Asiye.

İyi dilek ve temennileriniz için çok teşekkür ediyorum.

Daha iyi ve güzellerinin sizlerin olmasını diliyor saygılar sunuyorum.

[alimallah]

Bir bahçe hazırlığında olduğum için, sıra ile bütün bahçe yazılarını okuyorum.
Sizin sayfalarınızdan çok yararlandım.
Özellikle yaptığınız hataları ve çözüm önerilerini yazmanız, bana çok katkı verdi.
Teşekkürler bu faydalı bilgiler için.
Her şey gönlünüzce olsun.
Saygılar.

[s.serdar]

Orijinal Mesaj Sahibi alimallah

Bir bahçe hazırlığında olduğum için, sıra ile bütün bahçe yazılarını okuyorum.
Sizin sayfalarınızdan çok yararlandım.
Özellikle yaptığınız hataları ve çözüm önerilerini yazmanız, bana çok katkı verdi.
Saygılar.

sayın alimallah

Ben bu bahçe işlemlerine başladığımda, internet bu kadar yaygın ve paylaşımcı değildi. Her şeyi ancak dar ve yakın çevremde araştırabildim. Dolayısı ile hatalarda çok oldu. Bu gün interneti yakından kullanlanlar bizlerden çok daha şanslı...

Yine geçen hafta 10 yıl süren bir yanlışlığı düzeltme düzeltme durumunda kaldık. Çim sulamasında bu güne kadar kullandığım çarma kafalı sprinkleri iptal edip, yerlerine toprağa gömülen rotor sprink sistemine döndüm. Hem bahçenin görünüşü güzelleşti hemde su basıncı düşmesinden dolayı takılıp kalan sprink sorunu düzeldi.

Bu arada çarpma sprinklerin çıkardığı gürültüde ortadan kalkmış oldu.

Saygılarımla...

[s.serdar]

Geçmişte de biraz olsa değindiğim gibi bu yaz bizim için biraz zor geçiyor. Saksı ve mevsimlik çiçeklere bu dönemde de pek ağırlık veremedik. Mevcutlara ilaveten 4-5 kadar yeni gül fidanı, 20 adet zinya, 10 kadar kadife, 5-6 sardunya ile idare etmeye çalışıyoruz. Eşimin talimat ve direktifleriyle biraz domates, biber ve salatalık diktim.

Dolayısı ile sayfama ekleyebilecek fazlaca yeni bir şey yok.

Bu nedenle geçmişteki resimlerimden ekleyerek, bazı hayvan dostlarımızı konu edeyim dedim.

Bu Max.

Kurt doberman kırması ve erkek. Ancak çift tasma ile zapt edilebiliyor. Vukuatı çok, ısırıp kapmadığı insan kalmamıştı. Ağzından bir tavukla bir kirpiyi zor kurtardığımı hala hatırlarım.

Bu Shiva


Baldız perişan bir vaziyette sokakta bulmuş. Ya evini kaybetmiş ya sokağa atılmış. Bu yüzden ağlamaktan hasta bile olmuştu. Uzun bir veteriner desteğinden sonra yaşama bağlandı. Çok hanım efendi hav bile demeyen son derece uslu, eğitimli varlığı ile yoklu belli olmayan cici bir kızdı.

Bu Sarı.


Elimde resmi bulunmayan ve eşimin en yakın koruyucusu olan ben yokken yanına kimseyi yaklaştırmayan Kangal kırması kızımız Kontes’in arkadaşıydı. Kontes'in artan yemekleri için sık sık bahçemizi ziyarete gelirdi.

Bu Nazlı.


Ancak 2 ay kadar bizimle oldu. Uysal yumuşak huylu bir hayvandı. Cinsini ve nereye kaybolduğunu hiç bilemedik.

Bu Can.


Yakınımızda bulunan bir çiflikten sevmek için ara sıra yanımıza getirdiğimiz 2-3 aylık bir yavru husky.

[s.serdar]

Bu Şaşkın.



Bir iş için bahçe evinden şehre gidip döndüğümde, eşim bulup eve getirmiş. Eve geldiğimde bil bakalım misafirimiz kim geldi diye beni işletmişti. 3-4 gün bizimle beraber oldu. Şehre dönmek durumunda olduğumuzdan birkaç günlük yemeğini bırakıp ayrıldık ama bir daha karşılaşmamız mümkün olmadı.

Bu Çamur.



Koşumuzun köpeği. Yaklaşık 4 aylık. Geçen hafta temel itaat eğitimi almak için okula başladı. Her sabah gidip akşam geri dönüyor. Okul çıkışı her gün yeni ne öğrendiğini kontrol ediyoruz.

Bunlar adını koyamadığımız iki çoban köpeği yavrusu kardeşler.



Anneleri 8-9 yavru yapmış. Seçip beğenilen bazı yavrular bazı kişilerce alıp götürüldü. Son kalan 2 tanesini bir süre misafir ettik. Sonra ne oldular bilmiyoruz.

Bu Ördek.



Cinsi değil adı Ördek.

Bahçe evimizin bulunduğu kooperatifin bir bahçıvanı çocukları çok istedi diye Ankara’da evine almış. 3-4 gün sonra evde beslemenin zorluğu karşısında kooperatifimize getirmiş. Benim günü birlik Ankara’ya gittiğimde eşim sahiplenmiş. 3 ay kadar birlikte olduk. Büyüdükçe evde bakımı zor olduğundan Mogan (Gölbaşı) gölü kıyısındaki sazlık alana bırakmaya karar vermiştik ki, bir arkadaşımızın önerisi ile Ankara’da ki meşhur Kavaklıdere semtindeki, görevlilerinin izin ve müsaadesi ile Kuğulu Parka bıraktık. Bir hafta kadar sabah akşam gidip karnını doyurup sevdik. Sonrasında bulunduğu ortama uyum sağlayarak bizden uzaklaştı. Bahçe evimizde sabahları ekmek almaya, akşamları çöp dökmeye eşimle birlikte gider gelirdi.. Tam bir karpuz ve dometes düşkünü idi. Bahçeye koyduğumuz leğende yüzmeyi çok severdi. Yavru olduğu için sudan çıktıktan sora üşümesin diye bornoz bile dikmiştik.

Can Ördeği merak etmiş

[s.serdar]

Bunlar Dragon Fly.





Sanırım halk arasında bir diğer ismi de Yusufcuk. Ad koyacak kadar bir beraberliğimiz olmadı. Ancak 3-5 kare resim alacak kadar kaldılar.

Bunlar da Peygamber develeri.





Pek sevimli olmadıklarından resmi bir ilişki içindeydik. Neyse pek uzun kalmadan gelip gittiler.

Bu Hüsnü.



Geçen yaz bahçemizden hiç ayrılmadı. Her gece misafir olarak geliyor gündüz kayboluyordu. Ne yiyip ne içtiğini hiç öğrenemedik. Birkaç defa kedi ve köpekler için bıraktığımız yiyecek kaplarını karıştırırken yakaladık. Yiyor muydu ? yoksa merak edip yokluyor muydu pek bilemedik.