![]() |
|
|
|
|
|
#2 | |
|
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Resimdeki yoğurt prebiyotik mi, normal mi? Hangi sütten ? |
|
|
|
|
|
|
#3 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-09-2007
Şehir: Istanbul
Mesajlar: 147
|
Ben de küçük bir öneride bulunmak istiyorum. marketlerden yoğurt yapmak için aldığımız probiyotik kutular genellikle 4 lü **** 6'lı paket şeklinde geliyor. Ben bunları "damızlık" olarak kullanmak için buz kalıplarının içine boşaltıp derin dondurucuda koruyorum. Her yoğurt yaptığımda yoğurdun tatlı olması, tadının ve kıvamının iyi olması için bu kalıplardan kullanıyorum. Akşamdan sütün miktarına göre yeteri adette kalıptan çıkarıp erimesini bekliyoruz. Mayalamayı akşamdan yapıp sabaha kadar bekliyoruz. Kalıpların tamamen boşalmasına yakın yaptığım sonuncu yoğurtlardan kimse kaşıklamadan plastik kaşıkla yeni damızlıklar alıp kalıplara koyup tekrar donduruyorum. Böylece yapılan yoğurdun lezzeti ve kıvamı her zaman iyi oluyor... Bu döngü böylece devam ediyor. Eğer mayaladığım yoğurttan aldığım damzılıklarla mayalamada istediğim tada tekrar ulaşamıyorsam marketten yoğurt satın alarak süreci yeniden başlatıyorum. Birde sütün mayalama için doğru ısısını ayarlamak için herkes serçe parmağını kullanır ben bunu doğru bulmuyorum bunun yerine herkesin gıda termometresi almasını tavsiye ederim.. "gıda termometresi" ni google larsanız görseller bölümünden satan yerleri bulup online da satın alabiliriz.. |
|
|
|
|
|
#4 | |
|
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Diyeceğim şu ki, yoğurt da süt ürünü olması ve mayalanarak yapılması gibi peynirle hemen hemen aynı özellikleri taşıdığına göre, acaba dondurucuda saklamak doğru olur mu? |
|
|
|
|
|
|
#5 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-09-2007
Şehir: Istanbul
Mesajlar: 147
|
Sevgili Nevsune, Keşke gıda mühendisi olsaydım bunun cevabını teknik verebilirdim, ama bilmiyorum.. ancak şu kesinlikle doğru; dondurucudan çıkartılan her ürün, süratle tüketilmeli **** hangi amaçla kullanılacaksa o amaçla işleme koyulmalı. Bu durumda dondurucuya koyulan ve pişirme sürecinden geçmeyecek yiyecekler sanırım kullanılacak kişilerin bir kullanımda tüketebileceği küçük porsiyonlar halinde olmalıdır. Bende peynir koyuyorum ama bir kullanımda tamamen tüketeceğim küçük miktarlarda...Yani 5 kişilik bir aileysek kahvaltıda 5kişilik aynı anda tüketebileceği ufak porsiyonlar şeklinde...Kilit nokta hemen tüketilmesi yoksa gıda çözüldükten sonra günlerce bozdalabında bozulmadan durmasını beklemek doğru olmaz. Yoksa derin dondurucuda sakladığımız dondurma ambalajlarından dondurma yemekte doğru olmayabilirdi? Ben bu şekilde, yoğurduda, peyniride hatta yaş hamur mayasını bile saklıyorum ve bu şekilde çok tükettim. Şimdiye kadar hastalanmadık ama başka şeylere sebep oluyormu onuda bilmiyorum... Umarım bir gıda mühendisi arkadaşda bilgisiyle bize yardımcı olur. |
|
|
|
|
|
#6 |
|
Ağaç Dostu
|
Önce bu faydalı başlığı açtığı için sayın Selahattin Yılmaz beye teşekkür ediyorum. Konuyu başından sonuna kadar okudum, Türk mutfağında önemli bir yere sahip olan yoğurdu en iyi şekilde nasıl yapabiliriz, arkadaşlar pek çok öneride bulunmuşlar, genel kanı, günlük, doğal mahallî sütlerin doğal maya ile mayalanması. Ben her yıl bahçem için yanmış çiftlik gübresi alırım, konuyla ne alakası var demeyin, anlatıyorum. Gübreler geldiğinde ki, genellikle bir traktör dolusu, içinde onlarca boşalmış ilaç kutuları görüyorum, şu anda ismini hatırlayamadığım bir antibiotik, bu ilaçlar ineklere veya koyunlara öyle sık veriliyor ki, ben gübrenin içinden bunları tek tek ayıklamak zorunda kalıyorum. Sanırım bilinçsiz bir kullanım var bu konuda, bu yüzden yaylada olduğum süre içerisinde taze sağılmış süt almaktan imtina eder oldum, dolayısı ile hazır yoğurt ve süt tüketiyoruz. Ben şunu merak ediyorum; Kullanılan bu ilaçlar, hayvandan sütüne geçip sağlığımıza zarar vermezmi? Bu konuyu okuduktan sonra tekrar yıllar öncesi yöntemime dönüp yoğurdumu kendim yapmayı düşünüyorum, geç bile kalmışım aslında ![]() |
|
|
|
|
|
#7 |
|
Ağaç Dostu
|
Probiyotik yoğurttan alınan maya ve günlük herhangi bir sütle. Hele şişede olanlara bayılıyorum. Bu yeni bir mayaydı çünkü geçenlerde hastalanıp yemekten kesilmiştim ve evdeki herşey gibi yoğurdum da bozulmuştu. Genelde satın aldığım bir probiyotikten aldığım mayadan yapılmış yoğurtların mayalarını ardarda kullanarak, aylarca aynı kıvamda yoğurt yapmayı sürdürüyorum. (Zor ve kötü bir cümle oldu, umarım anlaşılmıştır ) |
|
|
|
|
|
#8 |
|
Ağaç Dostu
|
Belki, sanayi yoğurdunun üretilmesindeki standartların devlet tarafından değiştirilmesi konusunda ikide bir yazmam, alıntılar yapmam gereksiz bir hassasiyet gibi görünebilir. Ancak olay hakkında çeşitli görüşler, değerlendirmeler ortaya çıkmaya başlayınca paranoyam iyice debreşti. Mesela, eski uygulama kimsenin yakınması olmadan sürerken birden bire ne oldu da standartları değiştirme gereği ortaya çıktı? Maliyetin sorun olmasından başka bir neden aklıma gelmiyor. Öyle ya, yeni standartlar sayesinde eskiden 1.600 gr sütten 1.000 gr yoğurt üretilebilirken, şimdi 1.000 gr sütten aynen 1.000 gr yoğurt üretebilmenin yolu açıldı... Bunun bazı süt ve süt ürünleri şirketlerinin yabancıların eline geçmiş olmasıyla ilgisi var mı? Haydi kuşkulanmayın da gelin... Bir kere 'Türk Yoğurdu' nun marka olarak aslının korunması, yozlaştırılmaması boynumuzun borcu. Çünkü yoğurt bize ait. Bizim kültürümüzden çıkmış.... Hadi işin duygusal yanını bir kenara bırakalım. Kim ne demiş onlara bakalım: Sütaş Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz: 'Sütaş bu tebliğin önerdiği uygulamanın Türk yoğurdunun kalitesini, lezzetini ve besleyici değerini düşüreceğine inanmaktadır, dolayısıyla değişikliğe karşıdır..... Türk sanayii, Türk yoğurdunu özünü hiç bozmadan üretecek teknolojik seviyeye sahiptir..." MMOB Gıda Mühendisleri Odası: 'Yapılan düzenlemeyle geleneksel yoğurt yapısı ve tadı bozulurken, tüketici de yeni bir damak tadına alıştırılmak istenmektedir. Yağsız kuru madde açığının, melamin benzeri kimyasallarla kapatılması gündeme gelecektir. Bu tür ürünlerin tüketilmesi durumunda, ölümle sonuçlanabilecek önemli sağlık sorunları ortaya çıkmaktadır.' Türk Gıda Kodeksi Fermente Süt Ürünleri Tebliği Alt çalışma grubu Başkanı Ankara Üniversitesi Süt Teknolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Emel Sezgin: “Benim çağrılmadığım toplantıda kararı almışlar ve tebliği yayımlamışlar. Yoğurtta muazzam kalite düşüklüğüne yol açacak. Halkın beslenmesiyle oynanıyor. Bu düzenleme çıkarken, bir firma ‘merdiven altı üretim yapılıyor, biz onlarla rekabet edemiyoruz, maliyeti düşürelim, rekabet edelim’ diyordu. Gerekçe de bu.” Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Süt Teknolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celalettin Koçak: “Tüketici aleyhine bir düzenleme. Protein oranı ne kadar yüksekse peynirin ve yoğurdun kalitesi o kadar yüksek olur. Sütteki protein oranının yüzde 2.5 olması, yoğurttaki proteini düşürmeyi gerektirmez. Sütün suyunu uçurup yoğunlaştırarak ya da süttozu katarak protein oranı yükseltilebilir. Şimdi 100 kg sütten, içine stabilizatör koyarak, 100 kg yoğurt üretebilecek. Eriyip akan bir kaşar peyniri veya ayran kıvamında bir yoğurt istemezsiniz. Tüketicinin lokmasını çalacaklar.” SETBİR (Süt üreticileri örgütü) Genel Sekreteri Melek Us: “Bu konu alt komitede 1 yıl tartışıldı, firmalar arasında mutakabat sağlanmadı. Bakanlığa bıraktık. Oranın yüzde 3’e düşürülmesi, bizi de şaşırttı, tedirgin etti. Daha makul oranlar, yüzde 3.5-3.8 olabilirdi. 2-3 gün içinde ilgilileri çağırıp tekrar değerlendireceğiz.” Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ise yaptığı açıklamada: `Kaldı ki, yeni düzenlemede verilen bu değer minimal değer olup kıvamlı yoğurt yapmak isteyen üreticilerin tüketici talepleri doğrultusunda verilen değerden daha yüksek protein ve kuru madde içerikli yoğurt üretmelerinin önünde herhangi bir engel bulunmamaktadır.... Yeni düzenleme bu yönüyle yoğurda yapılabilecek bazı hilelerin önlenebilmesi açısından da önemlidir' demiş... Ne olacak şimdi? Evde yoğurt yapımı yaygınlaştırmakta başka çözüm kaldı mı? Foto: Milliyet |
|
|
|
|
|
#9 |
|
Ağaç Dostu
|
Halkın yoğurduyla oynamayın Güngör URAS 4 Mart Çarşamba 2009 Bizim inek sütlerimizde ortalama yüzde 2.9 protein var. Yağ hariç sütler yüzde 8 katı madde içeriyor. Protein sütün temel besi maddesi. Yağ hariç kuru maddelerse vucudun gelişmesini, sağlıklı olmasını sağlayan süt şekeri, kalsiyum ve diğer mineraller, A ve E vitaminleri. B2 ve B 12 vitaminlerini içeriyor.. Yoğurdun sütten daha yararlı olmasının nedeni, sütün suyunun kaynatılarak uçurulması. Böylece daha fazla protein ve katı madde içeriyor. 1.600 gram sütten 1 kilo yoğurt yapılıyor. İçindeki protein ve katı madde miktarı artıyor. Bugüne kadar yoğurtta en az yüzde 4 protein, en az yüzde 12 katı madde bulunması şartı var idi. Tarım Bakanlığı protein miktarını yüzde 3’e indirdi. Katı madde şartını kaldırdı. Şimdi 1 kilo sütten 1 kilo yoğurt yapılabilecek. (1) Yoğurttaki protein ve yararlı madde miktarı azalacak, (2) Yoğurdun yoğunluğu azalacak. Bunları yükseltmek için yoğurda katkı maddeleri eklenmesinin yolu açılacak. Sütaş’ın duyarlılığı Milliyet Ekonomi’de geçen pazardan bu yana halkımızın çok ilgilendiren bu değişikliğin yanlışlığını anlatmaya çalışıyorum. Sütaş yapılan yanlış diyor. Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz diyor ki, - Sütaş bu tebliğin önerdiği uygulamanın Türk yoğurdunun kalitesini, lezzetini ve besleyici değerini düşüreceğine inanmaktadır, dolayısıyla değişikliğe karşıdır. - Dünya yoğurdu “yogurt” olarak tanıyorsa, Türk yoğurdunun fayda ve lezzeti korunmalı ve yaygınlaştırılmalıdır. - Türk sanayii, Türk yoğurdunu özünü hiç bozmadan üretecek teknolojik seviyeye sahiptir. Süt sanayiinde 35 yıldır yoğurt üreten yoğurt uzmanı Gülay Özcan ile konuştum. Diyor ki, ”Yoğurt Türklerin ve Balkan ülkelerinin geleneksel ürünü. Başka ülkelerde yeni tanınmaktadır. Bu ülkelerde protein miktarı düşük tutulmakta, meyveli ve meyvesiz ayrımı yapmaksızın değerlendirilmekte ve kıvam problemini için kıvam artırıcı kullanımına da izin verilmektedir. Ülkemizde kıvam ve besleyiciliğe ulaşabilmek için geleneksel olarak süt uzun süre açık kaplarda kaynatılarak yoğunlaştırıldıktan sonra yoğurt yapılıyor. İşte bu nedenle Türk yasaları süt yağsız kuru maddesini geçmişten bu yana en az yüzde 12 oranında tutmaktadır.” TMMOB da karşı TMMOB Gıda Mühendisleri Odası, yoğurt standardında Tarım Bakanlığı’nın yaptığı değişikliğin yanlış olduğunu belirten bir açıklama yaptı. Deniliyor ki, “Türkiye’de beslenme alışkanlığı gereği süt yerine yoğurt daha çok tüketilmekte, sütten gelen protein, mineral, vitamin gibi beslenme ögeleri büyük ölçüde yoğurt tüketimi ile karşılanmaktadır. Yapılan düzenlemeyle geleneksel yoğurt yapısı ve tadı bozulurken, tüketici de yeni bir damak tadına alıştırılmak istenmektedir. Yağsız kuru madde açığının, melamin benzeri kimyasallarla kapatılması gündeme gelecektir. Bu tür ürünlerin tüketilmesi durumunda, ölümle sonuçlanabilecek önemli sağlık sorunları ortaya çıkmaktadır.” |
|
|
|
|
|
#10 |
|
Ağaç Dostu
|
Elime Arçelik marka yoğurt yapma makinası geçti. Kullanma kılavuzu yok, bu nedenle ne şekilde kullanılacağını bilemiyorum. Bendeki cihazın üstünde orta bölümünde 1 den 12 ye numaralar var, yuvarlak bir cihaz. Nasıl kullanılacağım konusunda bilgi verebilir misiniz acaba? Küçük kapları kaybolmuş, tek büyük boy kabı var. Teşekkür ederim. |
|
|
|
|
|
#11 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-08-2008
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 177
|
Bende bir Arçelik yoğurt makinesi kullanma kılavuzu bilgisayar ortamında ve pdf uzantılı olarak var, işinize yararsa yollayabilirim. Ayrıca küçük boy cam kavanozları da kullanabilirsiniz.. |
|
|
|
|
|
#12 | |
|
/
Giriş Tarihi: 14-12-2009
Şehir: Istanbul
Mesajlar: 1
|
Alıntı:
Arçelik Yoğurt Makinesi Kullanma Kılavuzu'na benim de ihtiyacım var. Yardımcı olabılırseniz sevinirim. Saygılar |
|
|
|
|
|
|
#13 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 03-12-2010
Şehir: izmir
Mesajlar: 1
|
Merhaba Ben de gittigidiyor sitesinden arcelik yogurt makinesi satın aldım. Arcelikartık bu urunu uretmiyormus. Nedenini bilemiyorum umarım cihaz calısır durumdadır. Bu gun teslim aldım. Ancak kullanımklavuzu yok, bu arcelik yogurt makinesinin temelhatası mıdır merak ettim, cunku bu siteyi de google da kullanma klavuzu yazınca buldum ve uye oldum, bir baktım pek cok kisi de bu kullanım klavuzunu soruyor. Arcelik herhalde bu urunu m.ö. uretti ve o yıllarda yazı kesfedilmemisti, bu yuzden de urunle beraber veremedi ))Neyse ozetle, kapagın ustunde 3-6-9-12 rakamları var, cihazı taktım ama bir ise yaramadıkları belli, sanki 3 saat, 6 saat vs anlamı var ama cihaz calar saat gibi süre dolunca zil calmıyor ve durmuyor. Bu rakanmların anlamı ve faydası nedir, sayın Sloopy sanırım sizde pdf olarak bu klavuz varmıs bana da gonderirseniz sevinirim. |
|
|
|
|
|
#14 | |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 31-10-2011
Şehir: edirne
Mesajlar: 1
|
Alıntı:
2009 mart ayında yazdığınız mesajı okudum. Benimde elime üzerinde1-12 ye kadar rakamları olan biryoğurt yapma makinası (arçelik ARK 68 YM model) geçti. Acaba kılavuz halen eklinizdemi ? silmediyseniz ustundagayten@yahoo.com.tr adresine gönderebilirmisiniz. İlginiz için teşekkürler. |
|
|
|
|
|
|
#16 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-08-2008
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 177
|
Dosyayı yolladım, çok net değil ama okunuyor.. Umarım aynı makinedir, işinize yarar.. |
|
|
|
|
|
#17 |
|
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 30-10-2007
Şehir: izmir
Mesajlar: 69
|
Buradaki bilgileri okuyup,cesaretlenip denedim.Bir yerde eksik yaptım galiba açtığımda su gibiydi bozuk süt görüntüsü vardı.Yinede bir umut buzdolabında durursa olur diye koydum ama nafile ilk deneyim başarısız |
|
|
|
|
|
#18 | |
|
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Zamanla eliniz alışacak, alışınca da dışardaki yoğurtları yiyemez olacaksınız. Hem sağlıklı, hem de gerçekten lezzetli, taptaze bir yoğurt elde edeceksiniz.Madem ilk yapıyorsunuz, ayrıntılı yazmakta yarar var. Sütün ısısı 37°C civarlarında olacak. Evde ısı ölçecek bir yemek termometreniz yoksa çok bilinen geleneksel yönteme başvurmak durumundasınız. Süt parmağınızı yakmayacak kadar sıcak olmalı (bu konuda hiç bir mutfakseverin uyarılmaya ihtiyacı yoktur, hepimiz sokacağımız parmağımızı yıkayacağımızı biliriz). Bunun anlamı, bizim vücut ısımız 36,5-37° olduğuna göre, sütün ısısının beden ısımız kadar olmasıdır. Parmağınız ısıyı fazla hissederse, gerekenden fazla olmuş demektir. O zaman biraz ılınmasını beklersiniz. Hani bebekleri yıkarken suyun ısısını dirseğimizle ölçeriz ya, aynen o ısı kadar ![]() Sizin bozuk süt tanımınız bana soğuk yoğurdu ılık sütle alıştırıp halletmeden, doğrudan süte kattığınızı düşündürttü. Mayalayacağınız yoğurdu bir saat kadar önce dolaptan çıkartıp oda ısısına gelmesini sağlayın ve içine bir tatlı kaşığı kadar şeker ilave edin. Ardından, ılıttığınız sütten biraz katıp yoğurdu iyice ezdikten sonra mayayı ılık süte dökerek iyice karıştırın. Ölçülerini tekrarlayayım isterseniz: 1 kg. süte, maya için dolu dolu bir yemek kaşığı yoğurt yeterlidir. Son aşama, mayaladığınız sütü istediğiniz kaba dökerek üzerine bir şeyler kapatıp, sıcak bir ortamda dört saat kadar mayalanmanın tamamlanmasını bekleyeceksiniz. Yoğurdunuz olduktan sonra birkaç saat ağzı açık olarak buzdolabında bekletip afiyetle yersiniz ![]() Düzenleyen nevsune : 16-03-2009 saat 15:12 |
|
|
|
|
|
|
#19 | |
|
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 30-10-2007
Şehir: izmir
Mesajlar: 69
|
Alıntı:
Ayrıntılı olarak yazınızdan dolayı çok teşekkür ederim.Böylece yaptığım hatayı anlamış oldum.Dolaptan çıkardığım yoğurdu,direk sütün içine atıp karıştırmıştım.Önceki sayfaları 2 defa okumama rağmen başarısız olmama çok üzülmüştüm.Neyse bu sayede bol bol ayran içtik. ![]() |
|
|
|
|
|
|
#20 |
|
Ağaç Dostu
|
Sn. sdk ısı yeterli gelmemiş olabilir ( ya daha fazla ısıtacaktınız ya da beklediği ortamda ısısını biraz koruyacaktı). Bu şekilde mayalanmanın tamamlanmadığını gördüğünüzde, sallamadan yeteri kadar ısıtın ve mayalamaya devam edin. |
|
|
|
|
|
#23 |
|
Ağaç Dostu
|
En son oğlumun bebeklik yıllarında evde yoğurt yapmıştım. Sizden heveslendim, geçen hafta yoğurt yaptım. Biraz suluca oldu ama tadı fena değildi. Meğer buzdolabına kaldırırken kapağını kapatmamam gerekirmiş, belki o yüzden sulandı. İkinci denemeyi dün akşamüstü yaptım. Prebiyotik yoğurt, bir parça şeker ve bu sefer yoğurt yapma makinası kullandım. Tam uykuya dalarken yoğurt diye yataktan fırladım. 23.30 da kapatmam gerekirken, makinayı 00.30 da kapamış oldum. Yoğurt süper görünüyordu, o buzdolabına ben de uykuya gittim . Yarın lezzet testi sonucunu da yazarım. Ama artık dışardan yoğurt almayacağım kesin! |
|
|
|
|
|
#24 |
|
Ağaç Dostu
|
Bu gün ben de ev yoğurdu yaptım, Sütaşın günlük sütünden ve prebiyotik yoğurdundan mayaladım. Saat 13:00 te mayayı kapattım, 17:00 gibi üzerini açacağım, dilerim ümit ettiğim gibi bir yoğurdum olur. Başarırsam ki, öyle olacağını düşünüyorum, bundan sonra hazır yoğurt almam. Eskiden de hep kapıya gelen sütçülerden alıp evde mayalardım, eskiye devam. |
|
|
|
|
|
#28 | |
|
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Sevgili Koyu Yeşil, Yoğurdu 17:40 gibi açtım, yani 4 saat 40 dakika mayalanmış oldu. Sonuç, süper bir yoğurt oldu, üzerine bir peçete kapatıp buzdolabına koydum, tadı nasıl oldu bilmiyorum, ben yoğurdu iki gün sonra açarım. Bu arada bir litre sütü, bir litrelik cam kavanoza mayalamış, prebiyotik mayanın 5/3 ü kullanmıştım. |
|
|
|
|
|
|
#29 |
|
Ağaç Dostu
|
Ben bir gün kalabalık bir yerde bu yoğurt yapımını arkadaşımla konuşurken bir bayan lafa girdi. Ailesi eski yoğurt imalatçısıymış, 4 saat bilgisini o vermişti. Ben de tam hatırlamıyorum ama oğlum küçükken radyatörün üstünde daha uzun süre tutardım sanki. Sonra makineyi alınca kullanım kitabındaki 5 saati uygulamıştım ama kıvamı istediğim gibi olmuyordu bir türlü. O hanımın dediği gibi 4 saate indirince sonuç iyi oldu. O gün bu gündür 4 saat tutuyorum. Belki makinede bu süre yeterli oluyordur da elde yapınca daha uzun olabilir. |
|
|
|
![]() |
| Etiketler |
| doğal yoğurt, evde yoğurt yapımı, yoğurt mayası |
| Konu Araçları | |
| Mod Seç | |
|
|