![]() |
|
![]() |
#10 | |
Ağaç Dostu
|
Az kaldı, maraz kaldı!
Alıntı:
Tüm canlıların doğal besini vardır ve o canlılar bunu zevkle hasat ederler. Kedinin fare ile oynamasını, bağbozumu şenliklerini düşünün. Eğer et, balık, tavuk yiyorsanız ve henüz kendi ellerinizle tavuk kesip, kuzu boğazlamadıysanız, hemen bir ayna bulup, yüzleşin. Biliyorum bundan kaçmak daha kolay, ancak nereye kadar? O nedenle bu başlıktaki direkt konu ile ilgili yazılarımı 'rastgele' ile bitirme gereği duydum ve yaptım, avcılara şirin görünme gibi bir derdim de takıntım da olmadı, olmaz da. İstanbul mezbahasını düşünün, bu mu insanlık içi olay! İnsanca "hasat" böyle mi olunca daha iyi, 'güzel'. Yıllar önce İstanbul mezbahasına yaklaştığımda kilometrelerce uzaktan, burnumda hissettiğim yoğun kan kokusunu çok net hatırlıyorum. Hasat edilen salkım salkım kokulu üzümleri mi dermek size zevk verir, elde satır, ıssızda, mezbahada kan döküp, kafa koparmak mı? Hemen her yaranın sarıcısı olan zaman, insanî olanını da, 'insanlık dışı' olanını da tedavi edecektir, mesele sadece zaman diye düşünüyorum. Neden derseniz, avcılığı düşünün, hepi topu birkaç bin yıl da değil, birkaç yüzyıl önce, her ailenin en az yarısı avcı idi, bugün kaç avcı ailesinde avcılar çocuklarının da kendileri gibi avcı olacağını söyleyebilir? İnsanî 'hasat'a gelecek olursak da; söyler misiniz bana doktorlar hangi besin için '40 yaşından sonra mümkün olduğunca az yiyin' diyorlar, bilemediniz mi, ipucu mu, canım hani şu başına 'kırmızı' takısı takılan besinden bahsediyorum hani yemek için mutlaka ama mutlaka pişirmek gereken besin türü, yoksa sağlıklı tüketemediğimiz! Doğal besin olsa yemeyin denir mi, yemeyince sağlıklı kalınabilir mi? Zamana güvenin, gereğini yapacaktır. gece gelecek de bir gün gelecek diyen forum kişisi! |
|
![]() |
![]() ![]() |
|
|