![]() |
|
![]() |
#11 |
Aðaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-10-2007
Þehir: Ankara
Mesajlar: 236
|
Sevgili Arkadaþlar, Bu yazým bu foruma yazacaðým son yazým. Üyeliðimi iptal etmeyeceðim. Ara sýra özel mesaj var mý diye bakarým. Gerekenlere cevap yazabilirim. Aslýnda bu mesajý çok daha önce yazmak istiyordum, iþlerimin yoðunluðu nedeniyle ancak vakit bulabildim. Aslýnda bu forumdaki eðitim seviyesi diðer forumlarda gördüðümden kat be kat yüksek. Ancak benim yýldýzým forum yönetimiyle barýþmadý gitti. Nedense tartýþmalý konularda hemen her yazdýðým tepkiyle karþýlandý. Aykýrý görüþlere pek hoþgörü gösterilmiyor gibi bir durum ortaya çýktý. En son HES konusunda yazdýklarýmýn baþýna gelenlerden sonra iyi niyet ile konu baþlýðýna da uygun bir þekilde “Ülkemizin Çevresel Öncelikleri Neler Olmalýdýr?” baþlýklý bir yazý asmýþtým. Amacým öncelikler içinde su kirliliðinin en önemli olduðu vurgulamaktý. Bu yazým sadece forum yöneticileri ve benden baþka kimsenin göremeyeceði “Kiþisel Alana” taþýndý. Sebebini sorduðumda çoklu tartýþmaya sebep olabileceði, dolayýsýyla sadece su kirliliðinden bahseden bir yazý þeklinde yeniden düzenlemem gerektiði bildirildi. Tabii ki kirlenmeler içinde sadece su kirliliðinden bahsedip, bu kirlenmenin diðerlerinden daha önemli olduðu nasýl anlatýlabilir bilmiyorum. O nedenle yeni bir yazý yazmadým. Bir benzetme yapmak gerekirse “Sebze Fidesi Yetiþtirilmesi” konusunda hangi sebzeden bahsedildiðinin belirtilmemesi yüzünden konunun kaldýrýlmasý gibi bir durumla karþý karþýyayým. Herneyse, bu konuyu daha fazla uzatmadan HES lerle ilgili olarak yapmaya söz verdiðim açýklamalara gelmek istiyorum: Ýlk ele alacaðým yazý Artvin Üniversitesi Orman Fakültesinden bir kýsým insanlarýn hazýrladýðý rapor. Bu yazý kesinlikle bilimsel bir yazý deðil ve olsa olsa bir gazete tefrikasý olabilir. O kadar ki, bir lise mezununun anlayabileceði dereye salýnacak su miktarý ve türbinlenebilecek su miktarýyla ilgili olan Yönetmeliði bile anlayamamýþlar. Yazýnýn ana ruhu biz HES lere karþýyýz diye baðýrýyor. Kilometrelerce yol yapýlýyormuþ. Ama tekniðine uygun yapýlmýyormuþ gibi bir sürü ifade. Sanki tekniðine uygun yapýlsa itiraz etmeyecek. Þehirler arasý seyahat yapýyor musunuz sevgili arkadaþlar? Hafif daðlýk bölgelerden geçen karayollarýna hiç alýcý gözle baktýnýz mý? O yollar yapýlýrken kesilen aðaçlarý, yerinden oynatýlan topraklarý ve kayalarý hiç dikkate aldýnýz mý? Arabanýzla kaymak gibi asfaltýn üzerinde mis gibi gidiyorsunuz. Sizin bu konforlu seyahatiniz için yapýlan doða tahribatý hiç vicdanýnýzý sýzlatmýyor mu? Burada iddia ediyorum. Ayný arazide sadece ve sadece 1 km yapýlacak bir duble yolun (Dikkat edin otoyol deðil) gerektirdiði kazý ve dolgu ile yaklaþýk 50 km HES ulaþým yolu yapýlýr. Benim bu tahminimin en alt seviyeden yapýldýðýný da ekliyeyim. Muhtemelen 100 km HES ulaþým yolu yapýlabilir. Özetle Orman Fakültesinin yazýsý hiçbir somut bilgi vermeyen bir rapor. Ýkinci olarak ele alacaðým yazý EMO’nun yaptýðý teknik gezi raporu. Aman Allahým! Bu rapor Internette ne kadar çok yerde geçiyor. Yakýn zamana kadar EMO’nun resmi politikasý ülkemizin yeni elektrik kaynaklarýna ihtiyacý olmadýðý yönündeydi. Þimdi HES lere karþý çýkma durumuna girmiþler. Yazýlanlarýn içinde doðru olabilecek hususlar olabilir. Ancak raporun esasý laf-ý güzaftan öteye geçmiyor. Bir tanesine bayaðý takýldým. Raporu yazanlar Çin yapýmý bilgisayarýn tuþlarýna basarak Çin yapýmý modemden bu raporu yollayarak, Çin yapýmý Elektro-Mekanik teçhizatý kötülüyorlar. Hele hele Hindistan teçhizatýný Çin teçhizatýna yeðlemeleri bende þok etkisi yarattý. Ülkemizde þu aralar en çok aranan uzmanlýk alanlarýndan birisi HES Elekto-Mekanik donaným uzmanlýðýdýr. Bu iþi eðer layýkýyla biliyorlarsa hariçten gazel okuyacaklarýna HES yatýrýmcýlarýna yardýmcý olsunlar. Beni en çok etkileyen iddialardan birisi ülkemizin HES çöplüðü olacaðýyla ilgiliydi. Sanki açýyorsun telefonu Çinli imalatçýya ve bana oradan 10 MW bir türbin yolla diyorsun ve o da seneye kalmadan hurdaya çýkýyor. Belli ki Elekro-Mekanik donaným þartnamesi nedir, nasýl firma seçilir hiç bilgileri yok. Eðer varsa, bu yazdýklarýný kasýtlý olarak yazýyorlar. Daha önce bu konuya yazdýklarýmla ilgili sorularý olanlar ve açýklama isteyenler için hazýr olduðumu ve içtenlikle cevaplayacaðýmý bildirmiþtim. Ancak bak falanca ne diyor, filanca ne diyor yazýlarýný kaale almayacaðýmý söylemiþ ve o yazýlarý kendiniz okuyup özümsedikten sonra benim dediklerime bir cevap yazmak istiyorsanýz yazýnýz demiþtim. Hepsinden önemlisi, ülkemizin elektrik enerjisine olan ihtiyacýný, kiþi baþý kullanýlan elektriði ve diðer geliþmiþ ülkelerdeki durumu karþýlaþtýrmalý olarak araþtýrmanýzý rica etmiþtim. Eðer elektriðe ihtiyacýmýz aratarak devam edecekse bu ihtiyacýn nasýl karþýlanacaðýný da düþünmenizi istemiþtim. Bana cevap yetiþtirmek daha önemli olduðu için bu konulara kimsenin kafa yormadýðý anlaþýlýyor. Benim niyetim de insanlarý yorulmak istemedikleri konularda yormak olmadýðý için, bu son mesajýmý yazýyorum. Dikkat edilirse bu mesajým hiç kimseyi doðrudan muhattap almýyor. Dolayýsýyla doðrudan benim kiþiliðime ve düþünce yapýma yönelik kýþkýrtýcý mesajlar olmazsa artýk bu forumda bir daha yazmayacaðým. Sevgi ve saygýlarýmla.. P.S. Forum yönetiminden son bir ricam var. Yukarýdaki yazýmý lütfen silmeyiniz ve baþka yere taþýmayýnýz. Þimdiden teþekkürlerimle. Benden kurtulurken bu son ricamý gözardý etmezsiniz diye umuyorum. |
![]() |
![]() ![]() |
|
|