PDA

View Full Version : Zeytin (Olea)




Sayfalar : [1] 2 3 4 5 6 7 8 9 10

malina
14-01-2006, 13:11
Toprak işleme özellikle sulanmadan yapılan ekstansif yetiştiricilikte çok önemlidir.Zeytinliklerde arazi işleme genelde yılda üç kez yapılır, daha fazla toprak işleme artık önerilmemektedir.Çünkü aşırı toprak işleme toprağın yapısını bozar. (Asıl verimli olan ve mikrobiyolojik faaliyetin yer aldigi üst toprak tabakasinin mümkün olduğunca zarar görmemesi esastır.Yine aşırı toprak işleme toprağın fazla basılmasına sebep olur. Ayrıca sürekli aynı derinlikte işlemek toprakta pulluk tabanı dediğimiz geçirimsiz tabaka oluşmasının nedenidir. Bu yüzden toprak işlenirken sürekli devirmek yerine çizi açan aletler tercih edilir.Minimum toprak işleme olduğu sürece mikroorganizma faaliyeti de artacaktır.)

İlk toprak işleme hasattan sonra kışın, toprak tavlıyken 15 cm. derinlikte, ağacın dibine fazla yanaşmadan yapılır ve o şekilde kesekli haliyle bırakılır. Böylece toprak yağmur sularını daha iyi tutacaktır.Daha derin sürüm, zeytinin yüzeysel olan köklerinin parçalanmasına sebep olur.

İlkbaharda nisan ayında, yani aşağı yukarı çiçeklenmeden 15 -30 gün kadar önce ikinci toprak işleme yapılır.Bu işleme ise en fazla 10-12 cm derinlikte olur ve tırmık, rotavatör gibi toprağı yüzeyden işleyen ekipman kullanılır. Bu işleme ile kaymak tabakası kırılmış olurken, ot mücadelesi de yapılmış olur

Son senelerde toprağı bomboş, otsuz, tertemiz bırakmaktansa özellikle meyilli arazilerde, otlu bırakmanın toprak koruma için daha faydalı olduğu iyi tarım uygulamaları ve sürdürülebilir tarım açısından ortaya konmuştur. Toprağın korunması organik tarımın en önemli ilkelerinden biridir.

Sadece ağaç altlarında ot mücadelesi çok gerekiyorsa yapılır, sıra arası ve üzerleri otlu bırakılır, bunu dışında örtü bitkisi yetiştirilir veya uygun bitkilerle ara ziraat yapılır. Zeytinliklerimizin çoğunun meyilli arazilerde olduğu göz önüne alınırsa toprak koruma, erozyon mücadelesi gereği ortadadır. Hiç kimse toprağının en bereketli üst tabakasının rüzgar veya yağmur erozyonu ile kaybolmasını istemez. Bir zeytinliğe baktığımızda zeytinin turbu dediğimiz kısım çok ortadaysa arazide toprak kaybı, erozyon var demektir. Ayrıca bitki örtüsü toprak neminin korunmasına da yardımcı olacaktır.

Yaz sonunda yapılan üçüncü işleme ise, hasatı kolaylaştırmak içindir.Ağaç dipleri tırmıkla düzeltilir , bu sayede dökülmeye başlayan zeytinler toprak ve otlar arasında kaybolmaz, kolaylıkla toplanır.Mine Pakkaner
Ziraat Mühendisi
İyi Tarim Uygulamalari Uzmanı

organiktarim yahoo




Mine Pakkaner
14-01-2006, 15:39
Zeytinin yaprağı da çok önemli, neden bütün dinlerde kutsal, sırf yağı mı, yoksa meyvesi mi derken yaprağı nelere kadir inanılmaz.
İlgi duyanlar icin geçen haftalarda zeytin dostu haber grubunda zeytin yaprağının özelliklerini anlatmıştım, sizinle paylaşmak istedim.
Selamlar
Mine Pakkaner

Zeytin Yaprağı ve Kullanım Alanları

Asirlardir butun yetiştiği coğrafyada zeytinin yaprağı da halk ilaclarinda dunyada kullanilmaktadır.1800 lü yıllarda malarya salgınlarına karşı kullanıldığı bilinmektedir.

Zeytin yaprağı, Oleuropein(başlıca polifenolik antioksidant lardan biridir) ve daha birçok flavonoid (Rutin, Apigenin, Luteolin) ihtiva eder. Günümüzde yapılan araştırmalar sonucu zeytin yaprağından elde edilen ürünler sağlık sektöründe ve kozmetik sektöründe kullanılmaktadır. Zeytin yaprağı ile ilgili çalışmalar hala da devam etmektedir.

Oleuropein'in içeriğindeki elonoik asidin antibakteriyel, antifungal ve antiviral özellikleri laboratuvar koşullarında kanıtlanmıştır.Bu özelliğiyle doğal antibiyotik olduğu bilinmektedir.Vücudun bağışıklık sisteminde soğan ve sarımsak ile benzer etki göstermektedir.

Halihazırda diyabette, hipertansiyonda,kardiyovasküler rahatsızlıklarda,gripte,üriner sistem rahatsızlıklarında,kronik halsizlikte,hastaların nekahat döneminde,kötü huylu kolestrolün düşürülmesinde,dejeneratif eklem rahatsızlıkları,bursit, sinuzit ,vücudun doğal bağışıklık sisteminin desteklenmesinde vs. kullanılan pekçok marka zeytin yaprağı içerikli bitkisel ilaç piyasada hazır preparatlar olarak satılmaktadır.İçeriklerinde genel olarak % 6-20 Oleuropein bulunmaktadır. Henüz bu konuda bir standardizasyon yoktur.

Kozmetikte ise zeytin yaprağı ekstresi içeren ürünler antioksidant etkileriyle cilt bakımında kullanılmaktadır, antiaging kürlerinin hemen hepsinde yer alır.

Ayrıca Aspergillus mantarları tarafından üretilen aflatoksinin engellenmesinde Oleuropein kullanımı ile ilgili araştırmalar da yapılmaktadır.

Patojenlere karşı en önemli biyolojik silahlardan biri olan Oleuropeinin, antifungal etkisinden yola çıkılarak Bonn Universitesinde, henüz laboratuvar koşullarında Botrytis Fusarium Phytophtora üzerindeki etkileri ve geleceğin ticari anlamda önemli organik pestisitlerinden olup olamayacağı araştırılmaktadır.

Oleuropein ,ayrıca zeytin gibi Oleacae familyasından olan Ligustrum obtusifolium yapraklarından da ekstrakte edilse de en hızlı,bol ve ucuz şekilde zeytin yaprağından elde edilmektedir. Hatta bir Yunan Tarımsal Araştırma Enstitüsü tarafından 100 gr zeytin yaprağından 1 gr % 95- 98 saflıkta Oleuropein elde edilmiştir.

Şu anda dünyada en önemli alıcısı Amerika'dır, en önemli hammadde üreticilerinden biri de hemen herşeyde olduğu gibi Çin. Amerika ve Avrupa'da firmalar zeytin yaprağı ilaçlarını, ağacın yetiştiği yöreyle birlikte arz etmeye başlamışlardır. Ağacın yetişmesinde kimyasal kullanılmadığı da ayrıca vurgulanmaktadır.

Zeytin yaprağı ilaçları yalnız insan sağlığı için değil hayvan sağlığında da kullanılmaya başlamıştır.Evcil hayvanların hazır mamalarında ve bitkisel ilaçlarında hem doğal antibiyotik hem de antiparazitik etkisi sebebiyle yurt dışında kullanılmaktadır.

Doğal bitkisel ilaçlara yoğun yönelim trendi ve kozmetik sanayisindeki büyük gelişmeye bakılarak, elimizdeki çok önemli bir hammaddenin ciddiyetle farkına varıp bu konuda çalışmalar yapmanın gereği ortadadır.

Kimbilir, belki bir gün biz de " Organik Karaburun Zeytini Yaprağı " (mesela) tabletleri, kremleri, losyonları yapar satarız dünyaya.
Neden olmasın?

Mine Pakkaner
14-01-2006, 15:44
250 ml kaynar suya bir tatlı kaşığı dolusu tepeleme ince ufalanmış zeytin yaprağı koyar 10 dk. kadar bekler ve sonra süzerseniz zeytin yaprağı çayı yapmış olursunuz. Günde 3 keze kadar tok karnına tüketebilirsiniz.

arsakay
14-01-2006, 16:55
Başlık "zeytin" olunca küçük bir katkım olsun istedim.
sadecezeytin.com'dan hoşuma giden küçük bir bölüm...

"Derler ki, cennette iki ağaç vardır; İncir ve zeytin. İncir "Gerçek Ağacı", zeytin ise "Hayat Ağacı"dır.
Cennet bahçesinden başladık madem, o zaman gelin ta başa gidelim. Adem ve Havva'nın yasak meyveyi yedikten sonra cennetten yeryüzüne kovulmalarıyla başlayan ana
Havva ile birlikte cennetten yeryüzüne kovulan Adem, öleceğini hissedince Tanrı'dan kendisini dolayısıyla tüm insanlığı bağışlamasını istemeye karar verir. Bu amaçla oğlu Şit'i cennet bahçesine gönderir. Bahçenin bekçiliğini yapan melek, İyi-Kötü Ağacı'ndan (Bilgi Ağacı) aldığı üç tohumu, Şit'e verir ve babası Adem öldüğünde bu üç tohumu ağzına koyarak gömmesini söyler. Adem ölüp Tabor Dağı'na gömüldüğünde toprakta üç ağaç yeşerir. Zeytin, sedir ve servi... Akdeniz ikliminin simgesi bu üç ağaçtan ilk yeşeren zeytin ağacıdır.
Tevrat, İncil ve Kur'an'da yer alan zeytin için bilinen en eski Latince cümlede söylendiği gibi; "olea prima arborum umnium est"*
* zeytin bütün ağaçların ilkidir..."

sempre82
02-08-2006, 23:16
Merhaba Mine Hanim,

Gemlik Cinsi Zeytin Ağaçlarimin Meyveleri Hergün Dökülüyor Ve Kuruyor..sik Sulamama Rağmen Bir Türlü önüne Geçemiyorum..yanliş Yaptiğim Birşey Mi Var? Saygilar...

Mine Pakkaner
03-08-2006, 00:00
Gemlik Cinsi Zeytin Ağaçlarimin Meyveleri Hergün Dökülüyor Ve Kuruyor..sik Sulamama Rağmen Bir Türlü önüne Geçemiyorum..yanliş Yaptiğim Birşey Mi Var?

Acaba biraz detay veremez misiniz? Bahçeniz nerede, ağaçlarınız kaç yaşında, dikim aralığınız nedir? Sık sulama demişsiniz ne sıklıkla suluyorsunuz. Gübreleme yaptınız mı gibi konuları aydınlatabilir misiniz?

Mine Pakkaner
03-08-2006, 10:25
Bu arada bilindiği gibi zeytin ağacı çok fazla döküm yapar. Bu dökümlerin zamanları ve nedenleri de şöyle,

1. İlk döküm ki bu enbüyük dökümdür meyve tutumundan sonra temmuz ağustos ayında olur. ( sempre 82 nin şu anda yaşadığı döküm bu muhtemelen) Bu dökümde ağacın oluşturduğu meyvenin % 50- 55 i dökülür.Bu dökümün sebepleri,
döllenme yetersizliği,
besin, özellikle azot eksikliği,
toprak nemi eksikliği,2. Sonraki döküm ağaçta ilk döküm sonrası kalan meyvenin de %10-15 nin dökülmesiyle görülür.Ağustos sonu, eylül ortasına meydana gelir.Sebepleri ise
zeytin güvesi,
zeytin sineği birinci dönemi,
halkalı leke hastalığı,
toprak nemi azlığının sürmesi,3. Üçüncü dökümle beraber ağaçta kalan meyvenin yaklaşık %10 u daha dökülür.Eylül ortası ekim gibi bu dökülme görülür.
meyvenin tam olgunlaştığı bu dönemdeki fırtına veya sert rüzgarlar,
zeytin sineği, bu dökülmelere neden olur.Görüldüğü gibi zeytin ilk meyve tutumunda sahip olduğu meyvenin neredeyse % 80 ini olgunlaşmaya kadar geçen sürede kaybetmekte.

Sempre 82, zeytinin bu yapısını göz önünde tutup dökülme mevsimlerini takip ediniz. Bu nedenlerden bertaraf edebileceklerinize karşı tedbir alınız.

topaki73
04-08-2006, 22:03
merhaba mine hanım,

mayıs ayında edremit cinsi zeytin ektim..6 metre aralığı var herbirinin..gübreleme ve ilaçlama yapmadım..fakat ağaçlarda aksi giden bir durum yok..özellikle bu aylarda 15 günde bir suluyorum..ilaçlama ve gübreleme zamanlarını bana tam olarak açıklarsanız sevinirim..

Mine Pakkaner
08-08-2006, 00:09
topaki73 hoşgeldiniz.
Yeni gelen arkadaşlar (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=157&page=224)kısmında lütfen kendinizi tanıtınız.

Keşke zeytinleriniz dikmeden önce toprak analizi yaptırsaydınız. Bu son derece basit ve ucuz yöntem zeytinliğinizin kaderini değiştirir. Bundan sonra yaptırınız ve gübreleri ona göre veriniz.

İlaçlama ve gübreleme zamanlarını size tam olarak açıklamamı istemişsiniz . Aşağıdaki adreste gübreleme bilgileri bulabilirsiniz.
http://www.toros.com.tr/turkce/ub_zeytin.asp

İlaçlama bilgilerini de http://www.zae.gov.tr/bitkisagligi/z1.asp adresinde bulabilirsiniz.

Selamlar.

zeytin_cekirdegi
07-09-2006, 19:15
bir bilene soralım dedik...:p

zeytin hastalıkları hakkında ingilizce **** türkçe hiç farketmez bilgilerinizi benimle paylaşabilirimisiniz arkadaşlar_?:rolleyes:

memet
07-09-2006, 19:47
Merhaba aramıza hoşgeldin..
yeni gelen arkadaşlar (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=157&page=45) bölümünde kendini tanıtırsan seviniriz.
Aynı soruyu iki yerde sorman cevabı çabuklaştırmayacaktır.
Konuyu bilen arkadaşlar, yardımcı olacaklardır.

Mine Pakkaner
07-09-2006, 23:17
Zeytin çekirdeği hoşgeldiniz. http://www.agaclar.net/forum/images/icons/icon9.gif

Bu çok geniş kapsamlı bir soru. Bu derece geniş kapsamlı bir soruyu burada cevaplamak zor. Hastalıkları tek tek sorsanız neyse. http://www.agaclar.net/forum/images/icons/icon8.gif

Siz önce Memet'in önerisini dikkate alın, bize kendinizi tanıtın,sonra da ya kapsamı daraltın ya da ZAE (http://www.zae.gov.tr/bitkisagligi/hastalik.asp)nin sayfalarına bakın. :rolleyes:

Selamlar

fmt79
08-09-2006, 14:54
Evet Mine hanımın verdiği adresteki bilgiler çok güzel. Ancak yeterli olmazsa **** orada olmayan birşeyler arıyorsanız yardımcı olmaya çalışırım...

cengin
17-09-2006, 10:15
Ege bölgesinde hasat zamanı zeytin yaprağı satıldığını öğrendim. Geçen hafta zeytincilikle uğraşan bir kaç tanıdığa bunu söyleyince çok şaşırdılar. Akdeniz bölgesinde zeytin yaprağı alımı yapan yerler var mı? Veya Akdeniz bölgesinde zeytincilik yapanlar zeytin yaprağını nasıl satabilir? Bu konuda bilgisi olan paylaşırsa çok sevinirim:)

sempre82
30-09-2006, 20:44
merhaba,

son zamanlarda zeytin silkme makinalarının reklamı oldukça yapılmakta..haliyle bende merak ediyorum..internetten inceledim fakat kullanım kolaylığı ve aletin verimi hakkında bir bilgiye sahip olamadım..tavsiye eden veya kullanan birileri varsa memnuniyetle dinlemeye hazırım..saygılar..

malina
08-10-2006, 21:10
Zeytin silkme makinaları konusunda bilgi sahibi olan yok mu? :)

Mine Pakkaner
08-10-2006, 22:37
Sempre82 soruyu soruyor ve sonra epey bir uğramıyor. İlk sorusunu nazlanmadan o gün cevaplamıştık. Takip ettim çook çok sonra gelip okudu. Bu yüzden bekliyoruz bakalım ne zaman uğraşıp cevaplamış mıyız diye merak edip de gelecek? :rolleyes:

malina
09-10-2006, 01:15
Bana MSN'den sordu :)

Belki forumlar konusuna deneyimsizdir.. Göreceğiz :)

tatarbeyi
16-10-2006, 21:44
Forumlar konusunda deneyimsizlik malesef bendede mevcut hatta deneyimsizliktende öte . Ağaçlar.net yazıp girdikden sonra her girişte sitede kayboluyorum dersem lütfen abartmayın hergün bir yerleri okurken adeta kendimden geçmekteyim. yani birşeyler sormama fırsat kalmıyor. Okadar güzel anlatıyorsunuz okadar güzel detaylandırıyorsunuz ki benim gibi yapmak isteyip hiç bilgisi olmayanlar ancak zannediyorum üyeliğinin yıl dönümünde kendine gelebilecek. bahçemde benimde 7 adet zeytin ağaçlarım mevcut 2 yıldır meyvesini yemekteyiz. Tamamen organik geçen yıl yeşil toplamıştık bu yıl nedense erken diyebileceğim zamanda siyahlaştı ve yine bir siteden nasıl sele zeytini yapılır diyerek sorgulayıp yapmaya ÇALIŞTIK henüz daha olmadı zannediyorum bayramdan sonra sofraya çıkacak gibi. En büyük zevkim onlardan küçük kavanozlara koyarak bayram tatiline gelen kızlarıma dönüş hediyesi olarak vermek. Eşimle birlikte bahçe ile uğraşmak en büyük hobimiz inşallah sizlerden öğreneceğimiz bilgileri pratiğe döküp daha güzel bir bahçe daha mutlu bir yaşam idialimiz.Bizim mutluluk oyunumuza kattığınız doğal renklerden dolayı teşekkür ederiz.

gokay
25-10-2006, 13:22
Merhabalar öncelikle verdiğiniz bilgiler için hepinize teşekkür ederim
zeytin ve zeytin yağının alternatif kullanım alanları hakkında bir araştırma yapıyoruzda bu konuda bize kaynak bir site gösterebilir **** bilgilerinizi forumda paylaşabilirmisiniz mesela zeytin yaprağı çayı buna bir örnekti sabun yapımıda buna bir örnek olarak verilebilir ama daha extreme daha az denenmiş kullanım alanları arıyoruz mesela zeytin yağını motorlu taşıt yakıtı olarak kullanılması gibi gerçi bu site daha çok ağaç bakımı ile ilgili bir forum ancak yardımcı olabilirseniz sevinirim... şimdiden teşekkürler
H.Gökay CEKLİ

Ateş Öztan
25-10-2006, 19:01
Bu yaz, dünyanın en eski ikinci zeytinyağı fabrikasını, Urla'daki Klazomenai kazı alanında gezme fırsatını buldum. Fabrika, bulunan kalıntılardan yola çıkılarak yeniden inşa edilmiş ve deneme üretimi yapılmış.
Yolu Urla tarafına düşenlerin gezmesini tavsiye ederim.
Yekpare bir kayaya iki göz oyularak alttan birbirlerine bağlanmış ve birleşik kaplar yoluyla zeytin suyu ile yağını ayırmışlar. Ayrıca, o gün için altın kıymetinde zeytinyağını bu kadar seri üreten zengin fabrikatörün :D ofisini ve yağ deposunuda görmek ilginç.:)

Ateş Öztan
25-10-2006, 19:04
Daha detaylı bilgi için;
http://www.urlaonline.com/urlaaktif/content/view/317/45/

sempre82
08-11-2006, 22:11
tekrar merhaba..
mine hanım sizden tekrar tekrar özür dilerim..yaptığım sorumsuzluk; haklısınız..ama ben yine de sorduğum soruya cevap alamadım..birileri(ama bizzat kullanan)cevaplayıncaya kadar bekleyeceğim..saygılar..

Mine Pakkaner
16-11-2006, 23:46
T.C.
TARIM ve KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI
Tarımsal Araştırmalar Genel Müdürlüğü
Alata Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Erdemli/Mersin

Çiftçi Broşürü No: 8 (http://alata.gov.tr/alatarim_pdf/Brosurler/zeytin_yetistiriciligi.pdf)
2002




ZEYTİN YETİŞTİRİCİLİĞİ

Ebubekir GÜR
Ziraat Yüksek Mühendisi

Zeytin, binlerce yıldır yetiştiriciliği yapılan, insan sağlığı ve beslenmesi açısından son derece önemli olan bir bitkidir. Ülkemiz gerek zeytin populasyonu ve gerekse sofralık zeytin ve zeytin yağı üretimi bakımından dünyada önemli bir yere sahiptir. Özellikle verimsiz arazilerin değerlendirilmesinde büyük rol oynamaktadır. Ülkemizdeki zeytinliklerin büyük bir kısmı bu tür alanlarda yayılmış bulunmaktadır. Ayrıca bu zeytinliklerdeki ürünler farklı standartlarda ve verim ise düşüktür.

Zeytinin anavatanı Anadolu olmasına ve büyük bir potansiyele sahip olmamıza rağmen bu potansiyeli çok iyi değerlendirdiğimiz söylenemez. Eldeki imkanları en iyi bir şekilde değerlendirerek standart çeşitlerle verim ve kaliteyi artırmamız ve düzenli ürün elde edilmesini sağlamamız gerekmektedir. Kişi başına zeytinyağı tüketimimiz 2 kg civarında olup bu miktar oldukça düşüktür. Sosyal, teknik ve ekonomik tedbirlerle üretim, tüketim ve ihracatın artırılması teşvik edilmelidir.

ZEYTİNİN İKLİM VE TOPRAK İSTEKLERİ

Zeytinler için en uygun iklim, Akdeniz ılıman iklimidir. Kışları ılık ve yağışlı, yazları kuru ve sıcak geçen, yıllık 400-800 mm yağış alan yerler zeytin yetiştiriciliği için uygundur. Toprak konusunda pek seçici olmayıp daha ziyade kalkerli-kumlu, derin ve besin maddelerince zengin toprakları sever. Zeytin kısa süre –90C’ye dayanabilmektedir.

ZEYTİNLİK TESİSİ

Yeni kurulacak zeytinlikler eğer mümkün ise uygun arazilerde entansif tesisler olmalıdır. İyi bir toprak hazırlığı yapılmalı, meyilli arazilerde meyil derecesine göre çeşitli teraslar yaparak toprak ve su muhafazası sağlanmalıdır. Topraklar bahçe tesisinden önce özellikle organik gübrelerle gübrelenmelidir.
Ürünü değerlendirme amacına göre(yağlık-sofralık) iklim ve toprak özellikleri dikkate alınarak bölgeye adapte olmuş, verimli, az alternans gösteren standart çeşitlerden ve uygun dölleyicilerle zeytinlik tesis edilmelidir.
Fidanlar arazi şartlarına göre değişik şekillerde ve taç büyüklüğüne, çeşide bağlı olarak da 4X6m- 7X7m aralıklarla dikilebilirler. Fidanlara dikim sırasında ve sonrasında yetiştirme tekniklerine uygun olarak bakım ve besleme işlemleri itina ile yapılmalıdır.

ZEYTİNLİKLERİN BESLENMESİ

Zeytinliklerin gübrelenmesinde, zeytinin yaşına, gelişmesine, sulama durumuna, iklime, kaldırılacak ürün miktarına ve yaprak- toprak tahlilleri neticesinde bitkide ve toprakta belirlenen besin elementlerine göre uygun bir besleme programı hazırlanmalıdır. Zeytin ağacı derin bir kök sistemine sahip olmadığından ve en önemli besleyici kökler gövdeye yakın olduğundan verilecek gübreler hemen taç altına verilmelidir.
Azotlu gübreler, zeytinin en çok ihtiyaç duyduğu Şubat- Mart aylarında (amonyum sülfat formunda) verilmelidir. Azotun 1/3’ü sonbaharda verilebilir. Yazın yapılacak gübrelemeler sulamadan önce veya yaprak gübresi şeklinde verilmelidir. Verilecek azot dozu şartlara göre ortalama 50-660 g/ağaç arasındadır.
Fosforlu (Triple Süper Fosfat) ve potasyumlu (Potasyum Sülfat) gübreler taç izdüşümüne ve 15-20 cm derine verilmelidir. Bu gübreler sonbahardan ilkbahara kadar verilebilirler. Ağaç başına verilecek K2O miktarı 250-1000gr/ağaç, P2O5 miktarı ise 0-500g/ağaç arasında değişmektedir.
Toprağa canlılık ve verimlilik kazandıran organik gübrelerde gübreleme programlarına alınmalı, doğal ve yapay formdaki bu gübreler sonbaharda verilerek toprağa gömülmelidirler.
Ayrıca noksanlıkları tespit edilen iz elementleri de mutlaka verilmelidir

SULAMA

Zeytin ağacı genellikle sulanmaz ancak eğer sulama imkanı varsa ürünü artırmak ve kaliteli ürün elde etmek için sulanmalıdır. Verilecek su miktarı ve zamanı topraktaki su rezervine göre ve zeytinin suya ihtiyaç duyduğu hassas devreler göz önüne alınarak tespit edilmelidir. Zeytinin, ürün miktarı ve kalitesini yağ randımanını artırmak için sulanması gereken hassas dönemler; çiçeklenme öncesi ve sonrası (nisan- mayıs), meyve oluşum başlangıcı (haziran sonu- temmuz başı) ve meyvenin renk değişimi devresidir.

BUDAMA

Budamada önemli olan her yaşta yaprak/kök ve yaprak/odun dengesini optimum düzeyde tutmaktır. Bu amaçla zeytinde değişik budamalar yapılmaktadır.

a- Şekil budaması:Şekil budamasından amaç, ağacın iskeletini ortaya çıkarmaktır. Fidan dikildikten sonraki ilk 2 yılda hiçbir budama yapılmaz. Ancak topraktan itibaren 40-50 cm’ deki sürgün uçları alınarak fidanların büyümesi sağlanır. 3. yıldan itibaren 60-100 cm yüksekte 3-4 dal bırakılarak şekillendirilir. Daha alttaki uç alınan dallar çıkarılır ve zeytinin tabii eğilimine uygun bir şekil verilir.

b-Mahsul budaması:Mahsul budamasından amaç, taç içerisindeki ışıklanmayı artırarak ağacın verimli periyodunu maksimum düzeyde tutmaktır. Yalnız güneş gövdeyi ve ana dalları yakmayacak şekilde uygun seyreltme ile budama yapılmalı, dallar arasında denge kurulmalı, ince dallar aşırı bir şekilde seyreltilmemelidir. Budama 2 yılda bir ve dolu yıla girerken yapılmalıdır.

c-Gençleştirme budaması:Ağaç yaşının ilerlemesiyle ağacın odun aksamı artarak ürün kalitesi düşer ve alternansı artar. Gençleştirme budaması ile ağacın kendini yenilemesi mümkün olmaktadır. Budama ana dallarda kademeli olarak yapılır. Önce ana dallardan birisi gövde ile bağlantısının birkaç cm üzerinden budanır. Bu bölgeden kuvvetli sürgünler çıkar. Sonra diğer ana dallarda budamalar yapılarak dallar yenilenir.

Ayrıca ağacın tabladan tamamen kesilmesi ile sert bir gençleştirme (kabaklama) budaması, çeşit değiştirme, dondan zarar gören ağaçların yenilenmesi ve büyük hacimli ağaçların tacını küçültmek amacıyla budamalar yapılmaktadır.

Budamalardan sonra kesilen yerlere katran sürülmeli ve ağaçlara bordo bulamacı veya bakırlı preparatlarla ilaçlanmalıdır.

ZEYTİN HASADI

Zeytin hasadı çok önemlidir ve en önemli maliyet unsurlarından birisidir. Hasadın uygun zamanda ve uygun şekilde yapılmaması durumunda salamuralık zeytinlerde verim ve kalite kaybına yağlıklarda ise yağ miktarı ve yağ kalitesinde azalmalara neden olmaktadır. Ayrıca yaprak ve sürgün kaybı alternansı artırmaktadır.

Zeytin hasadı, sofralık veya yağlık olarak değerlendirme amacına uygun olarak zamanında hasat edilmelidir. Eğer yeşil sofralık zeytin yapılacaksa meyveler sarımsı- yeşil renge döndüğü (Eylül-Ekim), siyah sofralık zeytin yapılacaksa kararmanın kabuktan meyve etine geçtiği (Kasım- Aralık), yağlık olarak değerlendirilecekse ağaçta yeşil meyve kalmadığı zaman hasat edilmelidir.

Hasat elle yapılmalıdır ve mecbur kalınmadıkça sırıklama ile hasat yapılmamalıdır. Ayrıca el ile kullanılan taraklar, vibratörler, pnöm çırpıcı ve sarsıcılar, mekanik çırpıcılar kullanılmalı ve yere mutlaka sergi serilmelidir.

ZEYTİN HASTALIK VE ZARARLILARI

Zeytine zarar veren sağlıklı ve kaliteli ürün elde edilmesini engelleyen ve ekonomik öneme sahip birçok hastalık ve zararlı bulunmaktadır. Bunlardan bazıları;

Zeytin Sineği: Zeytin sineği kışı pupa halinde toprakta geçirir ve meyveler nohut büyüklüğünde iken yumurtalarını bırakırlar. Larvalar meyve eti içinde beslenerek gelişirler. Ergin sinekler tekrar yumurta bırakarak yılda 4-5 nesil verir.

Zeytin sineği meyvede 1/3 oranında ürün ve kalite kaybına, zeytin yağlarında ise asitliği artırdığı için zeytin yağlarının kalitesinin bozulmasına ve büyük miktarlarda ekonomik kayıplara neden olmaktadır.

Zeytin sineği ile mücadelede, popülasyon miktarını ekonomik zarar eşiği altında tutmak için sofralık zeytinlerde 100 meyvede 1-2’sinde, yağlık çeşitlerde ise 10’unda vuruk görüldüğünde kimyasallarla ilaçlanmalıdır ve yılda 3-4 kez tekrarlanmalıdır. Ayrıca zeytin sineği ile mücadelede biyolojik ve biyoteknik metotlar kullanılmaktadır.

Zeytin Güvesi: Lepidoptera takımından bir kelebek olup asıl zararı larvaları yapmaktadır. Her bir kelebek yılda 3 nesil verir ve bunlar zeytinin çiçeğine, meyvesine ve yaprağına zarar verirler. 1. nesil (çiçek nesli) çiçek tomurcuklarını kurutur.2. nesil (meyve nesli) meyve çekirdeğine girerek meyvelerin dökülmesine neden olur. 3.nesil (yaprak nesli) yaprakta galeriler açarak tahrip eder. İlk 2 nesil ekonomik anlamda büyük zararlara yol açar

Zeytin güvesine karşı savaş, çiçek, meyve ve yapraklardaki tahribat %10’u bulduğu zaman başlamalıdır. Özellikle ilk 2 nesil için nisan- mayıs ve haziran başında sistemik etkili ilaçlarla kimyasal mücadele yapılmalıdır.

Halkalı Leke: Hastalığın etmeni bir fungus olup yapraklarda siyahımsı- gri renkte iç içe halkalar şeklinde ortaya çıkar. Özellikle nemli ve yağışlı bölgelerde sık görülür. Hastalığa yakalanan ağaçlarda fazla miktarda yaprak dökülmeleri olur, sürgünler ve ince dallarda kurumalar olabilir. Dolayısıyla meyve veriminde bir düşüş olmaktadır.

Halkalı leke ile mücadelede, kültürel tedbirler (nemli yerlerde zeytinlik kurmama, taban suyu yüksek ise drenaj kanalları açma, budama ile ağaçları havalandırma vs.) ile ilkbahar ve sonbahar yağmurlarından önce kimyasal mücadele (%1-2’lik bordo bulamacı ve bakırlı ilaçlar) yapılmalıdır.

Dal Kanseri: Hastalığın etmeni bir bakteri olup kök, gövde, yaprak ve meyvelerinde ur şeklinde görülür. Sadece yaralı kısımlardan bitkiye girer ve hastalık yapar. Bu nedenle hasat sırasında çırpmalardan kaçınmalıdır. Ayrıca dolu ve don olaylarının sonucunda ağaçta meydana gelen yaralarda hastalığın yayılmasında önemli etkenler olmaktadır.

Zeytin dal kanseri ile mücadelede bazı kültürel tedbirlerin yanında kimyasal mücadele yapılmalıdır. Kanserle bulaşık olan zeytinliklerde yılda 4 kez %1-2’lik bordo bulamacı ile ilaçlama yapılmalı ve 2 yıl tekrarlanmalıdır.

mehmetaliozkara09
04-12-2006, 08:11
Merhaba arkadaşlar .
Benim zeytin maceram yaklaşık 8 yıl öncesi başladı
Her yıl bölge olarak alıştığımız ve küçük yaştan itibaren tükettiğimiz zeytin yağını 1 yıllık yağı bir başkasından satın almaktaydım. Yaşadığım Kasaba aynı zamanda çocukluğumda geçtiği kasabadır. Nüfusu 6 bini geçmeyen ve herkesin birbirini tanıyıp selamlaştiğı bir yer olup doğası ve havası iyidir. Büyük şehirlerin karmaşasından uzak ve sakin ve monoton bir yerdir.
Girişte bahsettiğim gibi 8 yıl önce bir başkasından 4 dönüm yeri satım aldım. niyyemi her yıl zeytin yağı almaktansa küçük bir zeytin bahçesi almak daha uygun ve memur olduğumuz için mesaai sonrası ve hafta sonları zamanımı geçirmekti amacım. 4 dönüm içinde(sonradan öğrendiğim) Ak delice üzerine aşılanmış yaklaşık 30-50 yıllık yerli adıyla 45 adet topan Zeytin ve 55 adet Tirilye ağacı vardı. Bu ağaçlar benden önceki amcanın yaşlı olması nedeniyle zeytin ağacını bakamamış ve o yüzden satmış, her neyse alan satan hayrını görsün dedik ve biz yıl kasım aralık ayında 100 ağaçtan 450 Kğ zeytin topladık ve kendi yağımız oldu 145 Kğ zeytin yağı.(çok sevindik)
Zaman içerisinde bu yaşlı ağaçları bakımı, gübrelenmesi ve şırlama sulama 2200 Kğ yeşil zeytin sattım. Bunlar içindeki çekirdek çıkarılarak badem veya kırmızı biber yapılıp satılıyor. geriye kalan küçük ve Yağlık olarak kalan zelytiniden 1200 Kğ zeytin toplayıp yağını alıyorum . Şimdilik hoşcakalın gerisini sonra yazacağım .

Halit Togay
04-12-2006, 09:12
Affınıza sığınarak bazı suallerim var. Bunlar ağaçla ilgilenmeyi daha ileri götürüp bu işten para da kazanılabileceğini görmek adına faydalı olabilir.
Zeytinin kilosunu kaça verdiniz . 1200 kg zeytinden kaç paralık yağ çıktı .. 4 dönüm böyle bir zeytinlik kaça alınıyor? Senelik gideri ne kadar?

uyumsan
04-12-2006, 10:17
ben de şırlama sulama ne demek onu sorsam olur mu :)

mehmetaliozkara09
04-12-2006, 10:44
Sayın Halit Bey bu işten para kazanmaktayım. Bu yıl topan zeytinin kilosunu kalibre olarak (Kalibre :1 Kg'da bulunan zeytin sayısı. Örneğin 100-120 arası 1,20 Ytl 120-140 1,10 ytl, 140-160 1,00 ytl ve 160-180 arası 0,90 ytl dir. Ben Bu yıl 0,90-1,00 ytl arasında sattım. Bir ağaçta tüm zeytinler aynı büyüklükte değil o yüzden kalibre düşmemesi için sadece iri zeytinleri toplayıp yeşil olarak sattım. 26.11.2006 günü Geriye kalan zeytinleri toplattım. 1200 Kğ (özellikle ağaçtaki zeytin tanelirinin rengi yarısı sarı diğer yarısı kırmızıya dönüştüğünde toplattırıyorum, çıkan yağın yeşil rengi ve aromasına mükemmel oluyor) . Bilindiği üzere Zeytinde Yağlık ve yeşil değerlendiriliyor. 1200 Kğ içindeki zeytin bir kısmı küçük kalan zeytinler ve diğeri ise Trilye karışı olmakta (5.200 Kğ 1 Kğ zeytin elde edilmekte) buna karşın 545 Kğ zeytin yağım oldu. şu an kğ 6,00 yt satmaktayım . 4 Dönüm yer şu an için 8-10 bin ytl arasıdır. Eski insanlar yılda bir kere zeytin zamanında zeytini toplayıp bir sonraki sezonda bahçeye giderlermiş, bu işe gönül verirsen kendin budarsın(Zeytin Budama kursuna katılacaksın) yaprak ve toprak tahliline göre gübresini verirsen birde sulamasını yaparsan bu işten iyi gelir elde edersin. Ben 3 yıl önce 8 dönüm yer daha aldım içinde 220 ağaç vardı 2 yılda parasını çıkarttım . Yetişmiş ağaç olunca geri dönüşümü hızlı oluyor. Saygılar.

mehmetaliozkara09
04-12-2006, 10:49
İyi günler bilimsel olarak damlama sulama sisteminde suyu saate azar azar verilmesi gerekmektedir. Benim Bahçemin suyu gölet sisteminden geliyor.Tüm gün su tahsis edilmiyor. Bu yüzden 10 saatte verilmesi gereken suyu 2 saate verirsen adı bence şırlama olur.

uyumsan
04-12-2006, 13:14
cok tesekkur ederim verdiginiz bilgi icin.

Mine Pakkaner
04-12-2006, 14:05
Bu terimle ilk kez karşılaşanlar için bir not;

Şırlama çiftçilerin bir sulama yöntemine verdikleri isim. Naylon hortumlarla su iletiliyor. Bu hortumlar çok geniş çaplı 15-20 cm çapında, soba borusu gibi, kalın sera naylonundan yapılmış. Su geçmeyince boş poş upuzun yassı bir torba gibi oluyor. Su verilince torba şişiyor.

Muhtelif yerlerinde musluklar var. Muslukları da plastik su veya deterjan bidonlarının altındaki musluklar gibi düşünün. Bahçe başından su şırlamaya geliyor. Açılan musluklarla ağaçlara yönlendiriliyor. Aşağıda geçen ekim ayında çektiğim bir şırlama resmi var. Yer Ödemiş, börülce tarlası. Hortum üzerinde musluklar görülüyor.

mehmetaliozkara09
04-12-2006, 15:29
Sayın Mine Hanım verdiğiniz bilgi için teşekkür.
Aslında benim amacım yan komşularım gibi salma su yöntemi ile zeytin ağaçlarımı sulamaktı. Fakat bahçesinde son dönemlerde Kuruma hastalığın artması (verticillium solgunluğu) beni korkuttu. Gözlemlerim sonucu hastalıklı ağaçların kuruyan dal ve yaprakları salma yöntemi ile diğer ağaçlara taşıyordu , Komşularıma ikaz ettimsede eski insanların sabit fikirlerini değiştirmek zor ve mümkün olmuyor. Bende behçemi 16lık damlama hortumu ve saatte 140 Lt akıtan damlama memesi ile basit şekilde döşedim . ilk suyu verdiğimizde bazı damlama memelerin tıkandığını gördük, ana hattın başına bir adet filitre koytuk ve sorunu hallettik , sürekli su vermek yerine her hafta cuma günleri solmak üzere haftada bir su vermeye başladık. sonuç mükemmel damlama değil ama tabirce şırlama oldu bizim için. Bu yaptığım işler daha sonra diğer bahçe sahiplerine örnek teşkil etti. saygılar.

mehmetaliozkara09
04-12-2006, 16:03
Tüm arkadaşlara duyrulur 1 hafta yokum, malum zeytin toplama zamanı hoşcakalın.

bahcıvan
04-12-2006, 20:16
mehmetaliozkara09 size kolay gelsin diyoruz. Bol ürün kaldırmanız dileğiyle. Keşke buralarda olsanızda sizden zeytin yağı alabilseydik.

mehmetaliozkara09
18-12-2006, 08:20
Sayın Ağaç Dostu.
Öncelikle teşekkür ederim.
Hayırlısı ile havalar soğumadan yağlık zeytinleri topladık (yaklaşık 50 Yevmiye , ücreti 15.00 Ytl, 1 insanın 08.00-17.00 saatleri arasından zeytin toplamasıdır ) Zeytin toplamak çok güzel, bu yıl zeytinde var yılı (zeytin bir yıl bol ertesi yıl az verir) Bahçemizdeki zeytin ağaçların her yıl olması için toplama esnasında sırık yerine , tarak şeklindeki plastik araçlarla topluyoruz,bu yüzden her yıl zeytin almak mümkün. 14 gün boyunca eşim ile zeytin topladığımızda havalarında güzel olmasından dolayı huzurlu ve rahattık.
En heycanlı ve mutlu anımız zeytinleri yağını çıkarttıktan sonra sıcak taze yağı tabağa koyup, üzer bir güzel limon sıkıp, birazda kırmızı biber ve baharat ekleyip ve ekmeği bandırarak yemek.
Sayın Ağaç Dostu keşke öyle bir mekanizma olsada üretilen tarım ürünlerini bizler sata bilsek , sizlerde ucuza , taze ve doğal olarak alabilseniz. Buralarda bu yıl 6.00 yTl. dir.
İyi günler.

Mine Pakkaner
18-12-2006, 20:47
Mehmetali Bey ürününüz hayırlı,kazacınız bereketli olsun.Bu yıl zeytin veriminiz ne oldu? Ortalama ağaç başına kaç kilo zeytin aldınız?

mehmetaliozkara09
19-12-2006, 07:52
Mine Hanım çok teşekkür ederim.

Bu yıl Zeytinde var yılı malum bilginiz vardır. Zeytin ağaçlarımın verimini var yılında az , yok yılında daha çok zeytin elde etmek için bu dönem Mart ayında fazla budama yaptım o yüzden bu yıl sürgün yapmasını sağladım. Gelecek yıl fazla budama yapmadan , iç kısımlarının hava almasını sağlayacak şekilde budama yapacağım.
Yinede Ağaçlarımdan Allah Bereket versin Agaç başına ortalama
(%60 Tirilye,%20memecik ve %20 Yeşil topan kalan küçük zeytin) 25-30 Kğ verim oldu.
1 Kğ zeytin yağını geçen yıl 5,200 Kğ elde etmişken bu yıl 5,800 Kğ elde ettim.
Bunun nedeni kendi tahminim kasım ayında ani havaların soğuması herhalde.

Genelde ilçede de tüm üreticilerin durumu aynı.

Her neyse Allah bereket versin, yemeyi ve satmayı nasip etsin.

İyi günler dileğiyle.

uyumsan
20-12-2006, 22:36
Sayın mehmetaliozkara09,
Aşağıda alıntıladığım yazınız toprağa yakın olan her insanın yaşayacağı en mutlu anlardan biridir. Hasadınız bol olsun.
Sevgilerimle,
UyumSan.

En heycanlı ve mutlu anımız zeytinleri yağını çıkarttıktan sonra sıcak taze yağı tabağa koyup, üzer bir güzel limon sıkıp, birazda kırmızı biber ve baharat ekleyip ve ekmeği bandırarak yemek.

kayalı
23-12-2006, 20:48
Ben Adana Yumurtalik civarında10 Dönüm Sahil yakınlarında Tapulu Yerim Var Zeytin Dikmek Istiyorum ayrıca bu işe yeni başladım Kaç Fidan Gider Ve 5 Yil Sonra Geliri Ne Olur?

Todor
23-12-2006, 21:27
Hoş geldiniz kayalı. Sorularınıza cevap alabilmek için kendinizi Yeni gelen arkadaşlar, kendinizi tanıtın... (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=2595) başlığında tanıtmanız gerekiyor. Hoş geldiniz aramıza:)

mehmetaliozkara09
25-12-2006, 12:36
Tüm arkadaşlarıma iyi haftalar diliyorum.

Sayın Yusuf Bey , Benim ikinci uğraşım ve ek geçim kaynağım yetişmiş zeytin ağacını verime çevirerek bu işleri öğrendim bunu yaparken internet , deneme yanılma ve ziraat mühendisi arkadaşlarla sohbet ederek sonuca ulaştım. Size vereceğim bilgileri mutlaka yörenizdeki mühendis arkadaşların fikirlerini de alarak bu işe girişin.
Bahçenizde su yoksa 5 yıl sonra için birşey beklemeyin ama sulama imkanınız varsa varsa 5 yıl sonra verime geçer, Zeytinde geçen sene ve bu yılda Destekleme vardır, alacağın zeytinlerin yörenize uygun olanı cinslerini tavsiye ederim, ancak bizim buralarda şimdilik sadece gemlik ve mazanilla cinsine destekleme vardır, yerin durumuna göre 1 dönüme 30-35 ağaç dikebilirsin.

Birde bu başka bir fikir vereyim deniz yakın sahil kenarlarında yetişen Hurma zeytini var , sahillerde bulunan mantar sayesinde zeytinler dalında tatlanır bu yöndede araştırma yapmanı tavsiye ederim.

İyi günler

Karan Yilmaz
29-12-2006, 10:27
Merhaba..
Bu yil zeytinyagini ben de 6 YTL den sattim. Biraz ilerde Hatay'da zeytinyaginin kg'su 4 YTL fakat Osmaniye'nin zeytinine gore asiti fazla. Bizim zeytinyagimiz diye demiyorum :) ikliminden dolayi asit orani cok dusuk. Hic acisi yok ve bazi yemeklerde zeytinyaginin kokusundan hoslanmayanlar icin bire bir. Halis, muhlis ustelik kokusuz zeytinyagi.

sukranayalp
29-12-2006, 11:20
Sn KARAN BEY BİTKİ TOHUM SATIŞALARI OLDUĞU GİBİ BU PLATFORMLAR ÜZERİNDEN SİZDEN ZEYTİNYAĞI ALMAK İSTERİM. GEREKLİ BİLGİLER İÇİN ÖZELE MAİL ATABİLİRSİNİZ.

Karan Yilmaz
29-12-2006, 12:17
Sn KARAN BEY BİTKİ TOHUM SATIŞALARI OLDUĞU GİBİ BU PLATFORMLAR ÜZERİNDEN SİZDEN ZEYTİNYAĞI ALMAK İSTERİM. GEREKLİ BİLGİLER İÇİN ÖZELE MAİL ATABİLİRSİNİZ.
Merhaba Sukran Hanim.
Elimde 2 tona yakin zeytinyagi vardi. Hepsini sattim. Herseyde oldugu gibi insanlar bu konuda da hileye basvurup zeytinyaginin icine ucuz yaglardan karistirip (pamukyagi vs) oyle satmaya calisiyorlar. Tanidiklarim saf zeytinyaglarima ozel ilgi gosterdiler ve kisa surede tukendi. 100 kg kadar ailem icin ayirdim sadece.
Ilgilendiginiz icin cok tesekkur ederim. Uygun olursa gelecek sezon icin olabilir.
Saygilar.

sukranayalp
29-12-2006, 13:54
Gelecek sezonda sizden haber bekliyorum. Saygılar.

mehmetaliozkara09
29-12-2006, 14:49
Tüm doğa dostu üyelerimize iyi bayramlar ve iyi yıllar diliyorum.

Karan Yilmaz
29-12-2006, 15:54
Gelecek sezonda sizden haber bekliyorum. Saygılar.

Gelecek sezon icin haber verecegim size. Saygilar.

Karan Yilmaz
29-12-2006, 15:56
Tüm doğa dostu üyelerimize iyi bayramlar ve iyi yıllar diliyorum.

Size de iyi bayramlar Mehmet Ali Bey. Urununuz ve kazanciniz bol olsun.

Karan Yilmaz
07-01-2007, 04:50
Zeytinyagi ile ilgili faydali bilgiler.
-Gunde en az bir kere agzinizini zeytinyagi ile calkalarsaniz disleriniz beyazlasacak, disetleriniz guclenecektir.
-Icerdigi E vitamini hucre yenileme ozelligine sahiptir.
-Kandaki kolestrol duzeyini denetler.
-Zeytinyagi, A,D,E ve K vitaminlerini icerdigi icin sisedeki sifa olarak bilinmektedir.
-Kandaki zararli maddeleri temizler
-Mideyi koruyup, bagirsak tembelligini onler.
-Saclara ve cilde parlaklik kazandirir.
-Cocuklara anne sutu etkisi yapar.
-Beyin ve kemik hucrelerini guclendirir.
-Safra kesesi taslarini engeller
-Karacigerin iyi calismasini saglar.

med472
07-01-2007, 13:14
sayın ustalarım bir sorum olacak.
dogadan alınan delice zeytinlerinin kök budaması nasıl yapılıyor?ayrıca bunlarun ekimi için en uygun zaman nedir?forumda bu bilgilere ulaşamadım.eger 2.kez bu konuyu açıyorsamda link vermeniz yeterli...
saygılarımla,sevgilerle...

Mine Pakkaner
07-01-2007, 20:18
Med 472, profesyonel yetiştiricilikte doğadan delice alarak üretim yapılmaz. Bu hemen hiç kullanılmayan bir yöntemdir. Sadece tabiatı tahrip etmeye sebep olur. Hazır fidan ile yetiştiricilik yapılır.

Kök terbiyesi ise alacağınız delicenin ebatlarına ve kök yapısına göre değişir. Şubat sonuna kadar söküm yapabilirsiniz. Hava ısınınca bitki sökülmez.

mehmetaliozkara09
08-01-2007, 10:40
İlgilenen arkadaşlara bilgi mahiyetinde;
30-50 yaş arasında zeytin ağaçlarının bulunduğu 3 zeytin bahçesinin sahibiyim.
Bu bahçelere 1998 yılından beri muhtelif zamanlarda sahip oldum.Bu yıl itibariyle toplam 27 dönümlük, yaklaşık 600 zeytin ağacım var. Bu ağaçların hepsi delice üzerine aşılanmış yaşlı ağaçlardır.

Bizim yörelerimizde delice üzerine aşılanmış ağaçlar makbuldür. Çünkü iyi bir kök gelişimi yaparak, soğuklara, sıcaklara, susuzluğa ve hastalıklara karşı daha dirençli olurlar. Kaldı ki yeni tesis edilen bahçelerde çeliklerin hormanla köklendirilmesi suretiyle dikilen ağaçların hastalıklara ve susuzluğa gelemedikleri, ayrıca en önemlisi bu ağaçların ortalama 50 yıllık ömürleri olduğu konuştuğum ziraat mühendisi arkadaşların genel bir fikri.Halbuki kökü delice olanlar yüzlerce yıl yaşayabiliyor. Bilmeyenlere duyurulur doğada bulunan delice zeytinler ak delice ve kara delice olmak üzere iki türlüdür. Ak delice daha kolay aşı tutar. Kara deliceyi aşılaması çok zordur.Ancak aşı tuttuğu zaman ak deliceden çok daha dayanıklı olur. Zeytin çekirdeği toprağa düştüğü zaman, kabuğunun sertliğinden dolayı kendiliğinden çimlenemez.Delice zeytinin meydana gelmesi için kuşların, zeytini bütün olarak yiyip sindirim sırasında sert olan çekirdek kısmını zayıflatması gerekir.Dışkılama sonucu, kabuğu incelmiş olan çekirdek düştüğü yerde çimlenmektedir. Bölgemizde karatavuk kuşunun bol bulunmasından dolayı delicemiz boldur. Zaten doğada delice zeytinin üremesinin en büyük sebebi özellikle karatavuktur.Aşılama için özellikle yaprakları kara deliceye göre iri olan ak delice en uygunudur. Ben bizzat 2006 yılının Nisan-Mayıs aylarında ak deliceler üzerine aşılama yaptım. Hepsi de mükemmel bir şekilde patladılar. Bu yıl da boş olan yerlere o aşıları söküp Şubat ayında dikeceğim. Sayın Mine PAKKANER'in "profesyonel yetiştiricilikte doğadan delice alarak üretim yapılmaz. Bu hemen hiç kullanılmayan bir yöntemdir. Sadece tabiatı tahrip etmeye sebep olur. Hazır fidan ile yetiştiricilik yapılır." sözünün dayanağı nedir, açıklarsa memnun olurum. Bilmediğimiz birşey varsa biz de öğrenelim.
Herkese saygılar.

Mine Pakkaner
08-01-2007, 11:12
Mehmet Ali Bey, deliceden zeytin yetiştirilmez demedim ki. Bu eskiden çok uygulanan bir teknikti. Ancak artık günümüzde modern çevre dostu tekniklerde zeytinler delice anaçlı tesis edilmemektedir.

Bu arada çelikten yetişme zeytinin dayanıksız olduğu konusundaki görüşe ise asla katılmıyorum.Bu tamamen dayanaksız bir iddia. Konuyla ilgili bilimsel tek bir veri getirin. Öyle olsa binlerce dönüm zeytinlik bu yolla asla tesis edilmezdi. Ya da tesis edilenleri toplu halde ölürken görürdük. Bütün Dünya'da zeytin yetiştiriciliği bu yöntemle yapılmaktadır. Asırlık ağaçlar hastalık ve zararlı yüzünden devlet tarafından uçakla senelerdir ilaçlanıyordu. Acaba çelikten mi üretilmişlerdi?

Zeytinciliği geliştirip yagınlaştırmayı istiyorsak bunu doğadan ne kadar delice sökerek yapmayı planlayabiliriz. Bir kaynak sürdürülebilir olmalı. Üretim için yöredeki habitata zarar verilmemeli. Üstelik bu şekilde sertifikasyona tabi üretim yapılma olanağı da olmaz. Kullanılan bütün fidanların artık bitki sağlık sertifikasına sahip olmasını istiyoruz. Yoksa sağlıksız, hastalık taşıyan bitkilerle kurulan bahçelerin durumu ortada.

Tabiattan delice sökelim, getirelim arazimize dikelim buna sonuna kadar karşıyız.

Benim de şahsıma ait bu şekilde tesis edilmiş geleneksel zeytinliğim var. Bu arada işim gereği de bir çok zeytinlik tesis ediyorum,bakımını yapıyorum. Yeni tesis ettiklerimizin hiç birisinde bu yöntemi tercih etmemekteyiz. Her zeytinlikte bitki sağlığı sertifikasına sahip fidan kullanırız. Geleneksel yöntemlerle değil, iyi tarım teknikleri uygulanacak, gerekirse organik üretime dönüşebilecek alt yapılı zeytinlikler kurarız.

mehmetaliozkara09
08-01-2007, 13:47
Sayın Mine PAKKANER; deliceyi aşılama yönteminin eskiden çok uygulanan bir teknik olduğunu kabul ediyorum. Ancak ilçeye gelen sertifikalı satıcılarda çevre dostu teknikler dediğiniz çelikten üretilmiş fidanların yanında, bir de delice üzerine aşılanmış fidanlar bulunmakta. Fiyatlarını sorduğumuzda, delice üzerine aşılanmış fidanların, çelikten üretilen fidanlardan neredeyse 3 kat pahalı olduğunu gördük. Sorduğumuzda aşılı fidanların daha değerli olduğunu anlattılar.

Türkiye Cumhuriyeti’nde zeytin bitkisi, hakkında kanun çıkarılan ve bakmayana ceza kesilen ilk tarım bitkisidir. Buna rağmen bugüne kadar ülkemizin değişik yerlerindeki iklim ve coğrafi koşullara uygun zeytinlik tesisi için yapılmış ciddi bir çalışmaya rastlamadım. Doğru politikalar izlenseydi, iklim şartları gereği Marmara bölgesinde yetişen Gemlik türü zeytinin, iklim şartları çok farklı olan Aydın ve ilçelerinde teşvik edilmemesi gerekirdi.(Buralarda teşvik sebebiyle herkes sadece Manzanilla ve Gemlik fidanı dikiyor.)Bizim bölgede yeni tesis edilen zeytinliklerle, eski geleneksel yolla dikilen zeytinlikleri kıyasladığımda her ikisinde de zararların olduğunu, ancak yeni tesis edilenlerde daha fazla kuruma (verticillium solgunluğu) meydana geldiğini gördüm. Manzanilla denilen türde tesis edilmiş genç ağaçlara sahip bir tanıdığım, bu yıl 18 kg. zeytinden 1 kg. zeytinyağı aldı. Bu benim için korkunç bir rakam. Çünkü benim geleneksel yöntemlerle dikilmiş Tirilye cinsi zeytinlerim ise 4,5 kg.dan yağ verdi. Bahçe sahibinin dediğine göre hastalıklara karşı dirençsiz bir ağaç imiş. Ben de bilimsel verileri asla göz ardı etmiyorum. Ancak ben gözlemlerim üzerine konuşuyorum. Keşke elimizde yeterli bilimsel veriler olsaydı da buna göre konuşabilseydik. Bahçemde yeni çıkan deliceleri aşılayıp, zarar gören veya boş olan yerlere kaldırıyorum. Özellikle başka yerlerden delice toplayıp habitata asla zarar vermiyorum. Çünkü her sene bahçemden bir sürü delice çıkıyor. Özellikle de karatavukların yemesi için ağaçlarda çok az miktarda zeytin bırakıyorum.

Bu arada siz bahçenizde çıkan deliceleri ne yapıyorsunuz?
Zeytin bahçeniz nerede ve hangi cins zeytinleriniz var? Özellikle Ayvalık yağlık var mı?
Saygılar.

Mine Pakkaner
08-01-2007, 14:37
...

Bu arada siz bahçenizde çıkan deliceleri ne yapıyorsunuz?
Zeytin bahçeniz nerede ve hangi cins zeytinleriniz var? Özellikle Ayvalık yağlık var mı?
Saygılar.


Doğadan delice sökmemenize memnun oldum. Benim zeytinim İzmir yerli yağlık. Zeytinliğim İzmir'de.
Bahçemde delice de bulunmamakta.

fatih74
08-01-2007, 16:38
merhabalar ben k.maraştan katılıyorum aranıza. 15 gün önce bir sohbette zeytin yetiştiriciliğinin ticari olarak oldukça karlı bir iş olduğunu duydum. bu konuda bir kaç gündür internette araştırma yapmaktayım. sizin forumdan da oldukça açık ve yeterli bilgiler aldım teşekkür ederim. niyetim uygun bir yer bulup yaklaşık 100 dönüm kadar araziyi zeytin bahçesi yaparak bu işten para kazanmak. ama zeytin ile ilgili hiç bir bilgim yok. sizce nasıl bir yol izlemeliyim ve böyle bir işe başlamam doğru olur mu? ayrıca sayın mine hanım işiniz gereği zeytinlik tesis ettiğinizi söylemişsiniz bana bu konuda biraz deteylı bilgi verebilirseniz çok sevinirim. selamlar...

Todor
08-01-2007, 16:58
Hoş geldiniz fatih74.
Sitemizin genel prensibi olarak ilk önce kendimizi Yeni gelen arkadaşlar, kendinizi tanıtın... (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=2595) başlığında diğer üyelere tanıtıyoruz. Sizde kendinizi tanıtırsanız çok seviniriz.
Siz kendinizi tanıttıktan sonra uzmanlarımız sorularınıza cevap vereceklerdir.
Aramızda olduğunuz için mutluyuz:)

oktars
08-01-2007, 17:30
Benimde zeytin ağacı ile ilgili sorum olacak.

Zeytin benimde çok sevdiğim bir ağaç birde bu sene yapmış olduğum gezide gördüğüm zeytin bahçelerinden sonra ilgim dahada attı. Trakyada (Kırklareli Babaeski) yetişmeyeceğini bile bile yaklaşık iki sene önce 50cm uzunluğunda bir zeytin fidanı diktim. Geçen kış üstü açık tahtadan bir kutu ile muhafaza etmeye çalıştım ve kazasız bir şekilde atlattık.Fakat gelişimi çok ağır gidiyor sizce yetiştirip ürün alma şansım varmı **** bizim iklim koşullarına dayanıklı tavsiye edebileceğiniz bir tür varmı.

Verdiğim linkte (http://www.meteor.gov.tr/2006/tahmin/tahmin-iller.aspx?secimNo=49) yıllara göre ortalama sıcaklık değerleri var.

med472
08-01-2007, 19:15
sayin özkaraya delice zeytin konusuna katılıyorum.evimin karsısındaki bahce sahibide aynı seylerden bahsetmişti bana. 8 dönümlük arazisindeki agaçların tamamı deliceymiş...
ayrıca bir muhabbet arasında bahçesinde çıkan bir deliceyi sokebileceğimi soylemişti bana. bonsaiye çok yatkın bir tipi vardı bonsai olarak kullanmayı dusunuyorum onu....
saygılar,sewgiler...

Mine Pakkaner
08-01-2007, 19:38
Benimde zeytin ağacı ile ilgili sorum olacak.

Zeytin benimde çok sevdiğim bir ağaç birde bu sene yapmış olduğum gezide gördüğüm zeytin bahçelerinden sonra ilgim dahada attı. Trakyada (Kırklareli Babaeski) yetişmeyeceğini bile bile yaklaşık iki sene önce 50cm uzunluğunda bir zeytin fidanı diktim. Geçen kış üstü açık tahtadan bir kutu ile muhafaza etmeye çalıştım ve kazasız bir şekilde atlattık.Fakat gelişimi çok ağır gidiyor sizce yetiştirip ürün alma şansım varmı **** bizim iklim koşullarına dayanıklı tavsiye edebileceğiniz bir tür varmı.

Verdiğim linkte (http://www.meteor.gov.tr/2006/tahmin/tahmin-iller.aspx?secimNo=49) yıllara göre ortalama sıcaklık değerleri var.

Bu Trakya'da çok güç. Zeytin ağacı iki sene önceki büyük donlarda Kuzey Ege Bölgesi'nde çok etkilendi. Kayıplar oldu. Ki Trakya çok daha fazla soğuk yapıyor. Gemlik tipi zeytin Marmara bölgesi zeytini olduğu için soğuklara daha dayanıklıdır.İznik Çelebi 'de yeşil sofralık olarak değerlenir.Soğuktan diğerlerine gör daha az etkilenir. Kocaeli,Gemlik, Gölcük, Bilecik civarlarında yetişmektedir.
Zeytinde 2 ay kadar süren dinlenme periyodu vardır. Bu dönem içinde 10C den daha düşük hava sıcaklıkları olursa çiçek tomurcuklarının farklılaşmasına görülür. Zeytin, dinlenme periyodu boyunca -6C ye kadar olan kısa süreli donlara dayanlıklı olmakla bu donlar özellikle yağlık çeşitlerin kalitesini etkiler.

Mine Pakkaner
08-01-2007, 19:40
sayin özkaraya delice zeytin konusuna katılıyorum.evimin karsısındaki bahce sahibide aynı seylerden bahsetmişti bana. 8 dönümlük arazisindeki agaçların tamamı deliceymiş...
ayrıca bir muhabbet arasında bahçesinde çıkan bir deliceyi sokebileceğimi soylemişti bana. bonsaiye çok yatkın bir tipi vardı bonsai olarak kullanmayı dusunuyorum onu....
saygılar,sewgiler...

Deliceyi söküp istediğiniz gibi taşırsınız, tutma problemi yok.

Sayın Özkara'ya hangi konuda katılıyorsunuz anlamadım Sayın Med472. Delice anaçlı bir bahçe kurulamayacağı iddiasında olan kimse yok.

Mine Pakkaner
08-01-2007, 20:18
Zeytin fidanı üretim yöntemleri için http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?p=65098#post65098
linkine bakabilirsiniz.

med472
08-01-2007, 22:58
ben sadece 40 yıldan fazla zeytincilikle uğraşan birinin delice zeytinin daha dayanıklı olduğu konusunda anlattıklarından bahsettim.bu konuda herhangi bir iddam yok...
saygılar...

Mine Pakkaner
09-01-2007, 09:03
Bu forumu okuyup da bilgi edinmek isteyenlerin aklı daha fazla karışmasın. Konu neden doğadan delice söküp de zeytin üretmemelidir gerekçelerinde buraya geldi. Bu dayanaksız bilgi belleklere yerleşmesin.

Çelikten yetiştirilen bahçe dayanıksızdır, çöğür üzerine aşı ile yetişen bahçe dayanıklıdır diye birşey kesinlikle yoktur.

Mine Pakkaner
09-01-2007, 17:22
Sayın Mine PAKKANER; deliceyi aşılama yönteminin eskiden çok uygulanan bir teknik olduğunu kabul ediyorum. Ancak ilçeye gelen sertifikalı satıcılarda çevre dostu teknikler dediğiniz çelikten üretilmiş fidanların yanında, bir de delice üzerine aşılanmış fidanlar bulunmakta. Fiyatlarını sorduğumuzda, delice üzerine aşılanmış fidanların, çelikten üretilen fidanlardan neredeyse 3 kat pahalı olduğunu gördük. Sorduğumuzda aşılı fidanların daha değerli olduğunu anlattılar.

Türkiye Cumhuriyeti'nde zeytin bitkisi, hakkında kanun çıkarılan ve bakmayana ceza kesilen ilk tarım bitkisidir. Buna rağmen bugüne kadar ülkemizin değişik yerlerindeki iklim ve coğrafi koşullara uygun zeytinlik tesisi için yapılmış ciddi bir çalışmaya rastlamadım. Doğru politikalar izlenseydi, iklim şartları gereği Marmara bölgesinde yetişen Gemlik türü zeytinin, iklim şartları çok farklı olan Aydın ve ilçelerinde teşvik edilmemesi gerekirdi.(Buralarda teşvik sebebiyle herkes sadece Manzanilla ve Gemlik fidanı dikiyor.)Bizim bölgede yeni tesis edilen zeytinliklerle, eski geleneksel yolla dikilen zeytinlikleri kıyasladığımda her ikisinde de zararların olduğunu, ancak yeni tesis edilenlerde daha fazla kuruma (verticillium solgunluğu) meydana geldiğini gördüm. Manzanilla denilen türde tesis edilmiş genç ağaçlara sahip bir tanıdığım, bu yıl 18 kg. zeytinden 1 kg. zeytinyağı aldı. Bu benim için korkunç bir rakam. Çünkü benim geleneksel yöntemlerle dikilmiş Tirilye cinsi zeytinlerim ise 4,5 kg.dan yağ verdi. Bahçe sahibinin dediğine göre hastalıklara karşı dirençsiz bir ağaç imiş. Ben de bilimsel verileri asla göz ardı etmiyorum. Ancak ben gözlemlerim üzerine konuşuyorum. Keşke elimizde yeterli bilimsel veriler olsaydı da buna göre konuşabilseydik. Bahçemde yeni çıkan deliceleri aşılayıp, zarar gören veya boş olan yerlere kaldırıyorum. Özellikle başka yerlerden delice toplayıp habitata asla zarar vermiyorum. Çünkü her sene bahçemden bir sürü delice çıkıyor. Özellikle de karatavukların yemesi için ağaçlarda çok az miktarda zeytin bırakıyorum.

Bu arada siz bahçenizde çıkan deliceleri ne yapıyorsunuz?
Zeytin bahçeniz nerede ve hangi cins zeytinleriniz var? Özellikle Ayvalık yağlık var mı?
Saygılar.

Bu arada bu gün baktığımda bu mesaja yazmış olduğum cevabı kaydetmeden kapamış olduğumu gördüm. Sadece sonu kalmış 51 nolu mesajda. Bu yüzden son kendi zeytinliğime ait bilgiler dışında yazdıklarımı yeniden yazıyorum.

...ilçeye gelen sertifikalı satıcılarda çevre dostu teknikler dediğiniz çelikten üretilmiş fidanların...

Öncelikle çevre dostu teknikler dediğimiz çelikten üretilmiş fidanlar demek değildir Mehmet Ali Bey, bilmeyenlerin aklı karışmasın.

Çöğür üzerine aşılı fidan yetiştiriciliği daha masraflı ve zaman alan bir üretim yöntemidir. Elbette daha pahalı olacak. Üretim teknikleri başlığında zeytin fidanı yetiştiriciliği bilgileri yükledim oradan incelerseniz neden daha pahalı olduğunu görebilirsiniz.

...bugüne kadar ülkemizin değişik yerlerindeki iklim ve coğrafi koşullara uygun zeytinlik tesisi için yapılmış ciddi bir çalışmaya rastlamadım...

Ancak sizin görmemeniz demek böyle tesislerin yok olduğunu göstermez. Hiç insanlar yüzlerce hektar yatırım yapar da bunun fizibilitesini yapmaz mı? Hem böyle ciddi yatırım yapacak firmalar ya danışmanla çalışmakta ya da kadrolu mühendisler çalıştırmaktalar. Bu yatırımlar, ben yaptım oldu zihniyetiyle yapılmamaktadır.

Doğru politikalar izlenseydi, iklim şartları gereği Marmara bölgesinde yetişen Gemlik türü zeytinin, iklim şartları çok farklı olan Aydın ve ilçelerinde teşvik edilmemesi gerekirdi.(Buralarda teşvik sebebiyle herkes sadece Manzanilla ve Gemlik fidanı dikiyor.)

Bu konumuz dışı ancak şunu da gösteriyor, demek çiftçi herzaman doğru yapmıyor. Yatırım yapacaksanız araştırma da yapacaksınız. Pazarı inceleyeceksiniz. Devlet sertifikalı zeytine destekleme veriyor. Ama bu illa Manzanilla olacak demiyor. Minimum 10 da zeytinliği sertifikalı fidanla tesis ederseniz desteklemenizi alırsınız; 250YTL/ da . Gerçi devlet eliyle ülkenin her bölgesinde tek tip Gemlik fidanlarının ücretsiz dağıtılmasını da onaylamıyorum. Bu da bir diğer destekleme yöntemi. Ancak diğer çeşitlerimizi tehdit eden bir konu. Yağ kalitesinin de örneğin bir Ayvalık çeşidi gibi olduğu da söylenemez. Gemlik zeytinin Ege Bölgesi'nde meyvede kabuk kalınlaştırdığı ve renkte açılma yaptığı biliniyor. Bu pazarı etkiliyor mu uzun vadede ne olur bilinmez. Yine aynı şekilde çiftçi Gemlik zeytinini sofralık iyi para ediyor, bunu öyle satarım, yağ oranı da % 30,sofralık satamazsam yağlık satarım diye dikiyor.

Bu arada siz de Tirilye zeytinleriniz olduğunu söylüyorsunuz. Verimden de memnunsunuz. Oysa Tirilye, Gemlik çeşidinin bir diğer adıdır. Yörenizde Gemlik'in teşvik edilmesini de doğru bulmuyorsunuz. Neden, siz memnunsunuz ya, aslında Marmara orjinli bir zeytinin Ege'de nasıl çiftçisini memnun ettiğine güzel bir örneksiniz.

Manzanilla denilen türde tesis edilmiş genç ağaçlara sahip bir tanıdığım, bu yıl 18 kg. zeytinden 1 kg. zeytinyağı aldı. Bu benim için korkunç bir rakam. Çünkü benim geleneksel yöntemlerle dikilmiş Tirilye cinsi zeytinlerim ise 4,5 kg.dan yağ verdi.

Mehmet Ali Bey iyi de bu elma ile armutu toplamak. Manzanilla yeşil sofralık bir zeytindir. Komşunuz hangi akla hizmet onu sıkıma veriyor acaba? Madem yağlık zeytin yetiştirecekti neden Manzanilla dikti.Hayrete şayan bir durum. İkisinin içerdiği yağ oranı aynı değil ki.

Bizim bölgede yeni tesis edilen zeytinliklerle, eski geleneksel yolla dikilen zeytinlikleri kıyasladığımda her ikisinde de zararların olduğunu, ancak yeni tesis edilenlerde daha fazla kuruma (verticillium solgunluğu) meydana geldiğini gördüm...Bahçe sahibinin dediğine göre hastalıklara karşı dirençsiz bir ağaç imiş. Ben de bilimsel verileri asla göz ardı etmiyorum. Ancak ben gözlemlerim üzerine konuşuyorum. Keşke elimizde yeterli bilimsel veriler olsaydı da buna göre konuşabilseydik.

Sizin elinizde olmaması konu ile ilgili bilimsel çalışmaların yapılmadığını elbette göstermiyor.Zeytin üzerinde en çok bilimsel araştırma yapılan, hatta bu konuda üniversitelerden başka araştırma enstitüleri kurulan kültür bitkisidir. Her türlü araştırmaya ulaşabilirsiniz. Gittiniz de bilgi mi vermediler merak ettim.

Ayrıca verticillium henüz tedavisi olmayan bir hastalık. Bu hastalık geldi mi genç yaşlı, çeşide bakmadan tüm ağaçları kurutuyor. Tabii ki çok duyarlı çeşitler var, orta duyarlı çeşitler var. Örneğin Manzanilla verticillium'a hassas bir çeşit. Yörede hastalık bulaşıksa tesis etmek çok riskli. Gemlik veya sizin kullandığınız ismiyle Tirilye orta duyarlı bir çeşit.

İnşallah tedavisi yönünde ciddi adımlar atılır da zeytinciliğimiz bu derde kurban gitmez. Şimdilik kültürel tedbirlerle hastalığın gelmesini engellemeye çalışıyoruz. Ama bu iş de çiftçiye düşüyor, gereken bütün tedbirleri alacak, kontrolleri yapacak. Şöyle ki,

Hastalığın Yayılması:
-Hastalık bahçeden bahçeye ve bahçe içinde yağmur suları, salma ve karık usulü sulama, toprak işleme aletleri, yere düşen ve rüzgarla taşınan yapraklarla bulaşır.
-Temiz alanlara bulaşık fidanlarla zeytinlik kurulması da hastalığın yayılmasını yol açar.
Hastalığın mücadelesi:
Zeytin ağaçlarında Vertisilyum solgunluğu hastalığına karşı önerilecek ve kullanılacak ruhsatlı bir ilaç yoktur.
Hastalık aşağıdaki kültürel önlemlerle kontrol altına alınabilir:
a) Yeni tesis edilecek zeytin bahçelerinde;
-Sağlıklı ve sertifikalı fidan kullanılmalıdır.
-Hastalığın bulaşma riski olan yerlerde dayanıklı zeytin çeşitleri tercih edilmelidir.
-daha önceden hastalığın konukçusu olan bitkilerin yetiştirildiği alanlarda zeytinlik tesisi edilmemelidir.Zorunlu hallerde bu alanlarda en az 3 yıl solgunluk hastalığının konukçusu olmayan arpa, yulaf, buğday gibi tahıllar yetiştirdikten sonra zeytin tesis edilmelidir.
b)Hastalığın sorun olduğu zeytinliklerde;
-Hasta dal ve sürgün kurumuş yapraklar dökülmeden budanmalı ve bahçeden uzaklaştırılmalıdır.
-Normal budama önce sağlıklı ağaçlarda başlamalı, sonra hasta ağaçlara geçilmelidir. Budama aletleri sık sık çamaşır suyu (Sodyum hipoklorid- çamaşır suyu) ile dezenfekte edilmelidir.
-Yabancı otlarla mücadele yapılmalıdır.
-Toprak işlemede ince köklere en az zarar veren diskaro, kültüvatör, rotavatör gibi aletler tercih edilmelidir
-Etmene hassas olan pamuk, patlıcan, domates, biber, çilek gibi bitkiler ara ziraat olarak yetiştirilmemelidir.
-Gübreleme yaprak ve toprak analizine sonuçlarına göre yapılmalı, aşırı azotlu gübre kullanımından kaçınılmalıdır.
-Hasta ağaçlara Temmuz-Ağustos aylarında 8 hafta süre ile toprak solorizasyonu uygulanmalıdır.
-Toprak işleme veya gübreleme sırasında brokoli bitki artıkları ve/veya odun (bıçkı) talaşını toprağa karıştırmak yararlı olabilir.

Yeni tesis edilen bahçelerin de daha çok etkilenmesi çok normal çünkü genç fidanlar. Genç ile yaşlının dayanımı bir değil. Ama sonuçta ikisi de etkilenecek.

mehmetaliozkara09
10-01-2007, 09:53
Sayın PAKKANER
Öncelikle verdiğiniz bilgiler için teşekkür,

(-Hastalığın bulaşma riski olan yerlerde dayanıklı zeytin çeşitleri tercih edilmelidir.)
Maddesi yazmışsınız bununla neyi kastediniz , mesela benim bahçemde de bulaşma var(hastalanmış ve kurumuş zeytin ağacım var) . dayanıklı zeytin çeşitleri nelerdir?,

Saygılar.

Mine Pakkaner
10-01-2007, 11:40
Madem araziniz bulaşık kesinlikle kendi çöğürünüzden fidan yetiştirip dikmeyiniz.

Dayanıklı çeşitler için de bir fırsat yaratıp Aydın'da Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi, Bahçe bitkileri Bölümü'ne,İzmir'de Zeytincilik Araştırma Enstitüsü'ne,E.Ü.Ziraat Fakültesi, Bahçe bitkileri Bölümü'ne gidip görüşünüz. Çünkü bu konuda araştırmalar, denemeler hızla devam ediyor. En son bilimsel dökümanlara ulaşma şansınız olur.

Mine Pakkaner
12-01-2007, 23:04
Bu arada yağı için zeytin yetiştirenlerin çok kaliteli sofralık bir çeşit olan Gemlik veya diğer adıyla Trilye zeytinini değil de yağlık çeşitleri tercih etmelerini şiddetle öneririm.

ahmet10
13-01-2007, 10:20
Balıkesirin Burhaniye ilçesindenim. herkes Gemliğe Yönelmiş durumda ve tane olmazsa yağlık satarım düşüncesi hakim. Hatta satamazsam nasıl olsa ayvalık yağlık ile gemlik zeytininin yağlarını karıştırır öyle satarım diyenler bile var. yüksek getiri , üretimde işçilik maliyetinin düşüklüğü,devlet desteklemesi yüzünden ayvalık tipi yerine gemliğe geçiş var. kendi yurdunda ayvalık yağlık dikimi yapılmamaya başlandı. Bahsettiğiniz soğuklarda Ayvalık tipi zeytinler zarar gördüğü doğru ancak bazı gemlik yeni dikmelerde zarar gördü nerdeyse kurudu.Yeğenim gemlik zeytinlerinin nerdeyse kurumasına rağmen tekrar patladığını ve hızla büyüdüğünü söylüyor. Ancak meteorolojiden de öğrendiğim kadarıyla bu nadir görülen bir soğuk hava dalgasıydı ve Körfezde çok büyük alanı etkilemedi etkilesede geçici zarar verdi. Ama amcamın çok ilgi gösterdiği Manzanilla cinsi 15 yıllık yaklaşık 200 ağacı tamamen kurudu ve tarladan sökmek zorunda kaldı.Benim merak ettiğm ve sormak istediğim . Bu kadar Gemlik zeytini diktiğimiz bölgede(nerdeyse Batı Ege bölgesinin heryerine) taneleri nerede işleyip nereye pazarlıyacağız.Bu dikilen fidanlar 5 -6 sene sonra tam ürün vermeye başladığında arz fazlası oluşursa yağlık üretimde kullanılacağı düşünülüyor.Bu yağı Avrupaya satabilecek miyiz.(Biryerde okuduğum kadarıyla Avrupa özellikle Ayvalık Tipi Kuzey Ege Zeytin yağını tercih ediyor.)

Todor
13-01-2007, 10:26
devlet desteklemesi yüzünden ayvalık tipi yerine gemliğe geçiş var.

Şunu tam anlayamadım;
Devlet Gemlik cinsi zeytin fidanı ile kurulan bahçelere destekleme verirken, Ayvalık veya diğer cinslerle kurulan bahçelere destekleme vermiyor mu?

Todor
13-01-2007, 10:43
Benim bildiğim kadarı ile desteklemelerle ilgili kanunda geçen ifade

Virüsten Ari Fidanla Bahçe Tesisi : 300 YTL/da
Zeytin, Narenciye, Nar, Kivi, Badem, Ceviz Bahçe Tesisi : 250 YTL/da
Diğer Meyve Türleri ile Bahçe ve Bağ Tesisi : 200 YTL/da


şeklinde. Yani belli bir cins ayrımı yok.

Mine Pakkaner
13-01-2007, 11:01
Hayır, Gemlik'in yaygınlaşmasını sağlayan bedava dağıtılan fidanlar. Yoksa yağlık sertifikalı zeytinle de zeytinlik kurarsanız destekleme alırsınız.

Ahmet Bey çok haklı çünkü Gemlik yağı tercih edilen bir yağ değil. Stabil değil, toplamda ülkemizin yağ kalitesini düşürecek bu durum. Bu durumda sıkılıp yağlık kullanılması ihtimali beni üzüyor. (Bizim koşullarımızda maalesef bunun gerçekleşeceğini düşünüyorum.)

ahmet10
14-01-2007, 01:05
Tam anlatamadım.Devlet her iki tür fidana da destek veriyor. verime erken başlaması ve soğuğa daha dayanıklı olması ayrıca tane satımın daha yüksek fiattan satılması gemlik türünün artıları birde devlet destekleyince ayvalık yağlığa kimse yönelmiyor. Gemlik türü uygun alanlarda desteklenmeliydi . Ayvalık yağlık özellikle kuzey egeye desteklenmeli gemlik destek dışı bırakılmalıydı. Her bölgenin kendine has zeytini var.Bu cinsler göz önüne alınmalıydı.Ben merak etiğim işte bu dengesizlikler sonunda çıkan arz fazlasının ne olacağı.
İlginç bir durumda şu :Aydın tarafında bozuk zeytinler Ayvalık Edremit ve Burhaniyede bazı fabrikalrda işlenip yağ yapılıyor ki bu artık zeytinler bazen çok kötü oluyor. Edremit körfezinde yetişen Gemlik Domat gibi tane işlemeye uygun zeytinleride Gemlik ve Aydınlı tüccarlar alıyor. Bu da ilginç.

ahmet10
14-01-2007, 01:08
Konuları yazıyorum ama o bölgeli olduğum için ailemde Küçük yetiştirici.Ama ben Tarlaya pek gitmedim. Sorunlar dağ gibi bu destekleme falan çözecek gibi değil.

mehmetaliozkara09
18-01-2007, 07:31
İyi günler.
Zeytin konusunda internette 1 yıl önce yayınlanan bir alıntı aldım bunu sizlerle paylaşmak istedim, çok ilginç ve farklı bir bakış açısı var yorum sizin .

"Zeytinyağında liderlik arayışı dikim hatasına takılıyor
31.01.2006 / Pınar Arat / Haber

Türkiye dünya zeytinyağı pazarında lider olmayı hedefliyor. Avrupalı üreticilerin kuraklık yüzünden verimlerinin düşmesi şansını artırıyor. Ancak yağlık zeytini değil de sofralık fidan dikimi yapması en büyük engeli. Ortalama dikilen 10 milyon fidanın yalnızca yüzde 5'i yağlık zeytin fidanı.

Türkiye dünya zeytinyağı pazarında önüne lider olma hedefini koydu. Bu amaçla Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde de bir komisyon oluşturdu. Özellikle bu yıl Avrupa'yı kasıp kavuran kuraklık kıtanın zeytin üretimine büyük darbe indirdi. Kuraklığın getirdiği bu pazar boşluğundan Türkiye yararlanmayı amaçlıyor. Ancak Türkiye'nin en büyük engeli yanlış politikaları. Çünkü her yıl dikilen 10 milyon fidanın yalnızca yüzde 5'ni yağlık zeytin fidanı oluşturuyor, geri kalanı ise sofralık zeytin fidanı. Üstelik de sofralık zeytin dikiminde bölgesel iklim özellikleri gözardı edildiği için düşük randıman alınıyor. Uzmanlara göre ise sorun yanlış destekleme politikaları yüzünden üreticilerin kısa dönemde gelir için pazar talebi yüksek Gemlik sofralık ekimine yönelmesi.

Türkiye yaklaşık 10 yıldır zeytin fidan dikimine İl özel idareler kanalıyla destek ödemesi yapıyor. Fidan bedelinin yüzde 70’i hatta bazen yüzde 100’ü devletçe karşılanıyor. Amaç; "Kağıt üzerinde" zeytinyağı üretimini artırmak olarak görünüyor. Destekleme yağlık-sofralık ayrımı konmadan yapılıyor. Bu da üreticileri kilo başı 1 YTL kazandıran yağlık yerine 4 YTL kazanç getiren sofralığa teşvik ediyor. Sonuçta, gelecek on yılda Türkiye’nin dünya yağ lideri olması gerektiğinden söz edilirken, önüne, "sofralık" engeli çıkıyor. Çünkü zeytinyağı üretimine elverişli Ayvalık ve Nizip türünün rafine edilmesine gerek yokken, yüksek oranda asit içeren Gemlik türünün rafineden geçmesi gerekiyor. Avrupalı tüketicinin zeytinyağını talep nedeni ise sağlık kaynağı olarak görülmesi. Yağın rafineriden geçmesi sağlığa faydalı özelliklerinin büyük oranda yok olması anlamına geliyor.

Gemlik yağına talep yok

Edremit’te sofralık ve yağlık zeytin fidanı pazarlayan Yurt Yıldırım, desteklemenin çeşide göre yapılması gerektiğini belirterek, “Türkiye proje hazırladı ama strateji hatalı” diyor. Gemlik türünün Avrupa Birliği ve diğer ülkelerde talep görmediğini belirten Yıldırım, Türkiye’nin yağ üretiminde Tunus ve Suriye’nin gerisinde altıncı sıraya düşmesini de sofralık-yağlık ayrımının iyi yapılmamasına dayandırıyor. Türkiye’nin zeytini desteklemeye yönelmesiyle birlikte Suriye’nin harekete geçtiğini belirten Yıldırım, “Onlar önlerine yağda liderlik hedefi koydu. Ve sbizi geride bıraktılar. Türkiye proje amacına uygun hareket etseydi, dünya üçüncülüğü sıfatından olmayacaktı” diyor.

Her zeytin her bölgeye uymaz

Türkiye zeytinciliğinin tür seçiminde yaşadığı kararsızlık, üretim bölgeleri seçiminde de yaşanıyor. İklim özelliklerine uygun üretim planlaması yapılmadan zeytinciliğin gelişemeyeceğine dikkat çekiliyor. Desteklemelerin de etkisiyle son 5 yıldır zeytin tarımına yatırımların arttığını belirten Yıldırım, girişimcileri yatırım bölgelerine uygun fidan seçmeleri konusunda da uyarıyor. Kurak bölgelerin Ayvalık’a yönelmesi, Marmara Bölgesi’ndeki üreticilerin ise mayıs-eylül arasında yüksek nem isteyen Gemlik türünü tercih etmeleri gerektiğini belirten Yıldırım, “Ancak kurak bölgeler dahil her yerde Gemlik üretmeye kalkıyorlar. Bu randıman kaybına ve meyve tanelerinin küçük kalmasına yol açıyor. Marmara dışındaki bölgelerin sofralık kalitesi çok düşük. Sonuçta Türkiye sofralık zeytin ülkesi olmak üzere ama bu alanda da sorunlu bir şekilde büyüyor. Ağaçlar meyve vermeye başladıkça sorun daha net ortaya dökülecek” diye konuşuyor.

Niteliksiz hedef belirlendi

Tarım Bakanlığı'na bağlı Edremit Zeytincilik Üretme İstasyonu Müdürü Mehmet Balcı da Türkiye’nin zeytincilikte niteliksiz hedef belirlediği ve sofralık-yağlık stratejisi geliştiremediği görüşünde. İki çeşidin de üretilmesi gerektiğini belirten Balcı, "Zeytinin karı, yağındadır. Ağırlığı sofralığa vermek doğru değil ”diyor.Yanlış çeşide yönelmek ve dünya zeytin pazarında bir 10 yıl daha söz sahibi olamamak dışında Balcı’nın dikkat çektiği bir diğer sıkıntı Gemlik üretiminin talebin üstüne çıkacak olması. Türkiye piyasasının Gemlik türüne doyduğuna işaret eden Balcı, yeni dikimlerin kontrol altına alınması gerektiği uyarısında bulunuyor.Gemlik AB testinden geçemiyor

AB standartlarına göre sızma yağın asit oranının 0.8’i geçmemesi gerekiyor. Türkiye’deki Ayvalık dışında Nizip yağı da bu oranı veriyor. Gemlik’i de rafineri ederek bu aşamaya getirmek mümkün. Ancak rafineri Gemlik, diğer testlerde sınıfta kalıyor. Çünkü sızma yağın meyvemsilik, acılık, yakarlık olarak sıralanan üç niteliği taşıması gerekiyor. Testler daha doğrusu tadımlar, Uluslararası Zeytin Konseyi bünyesinde oluşturulan panellerde yapılıyor. Zeytin uzmanları, tıpkı birer degüstatörün şarap tadımı gibi zeytinin yağını tadıp kokluyorlar. Yağlara 0’dan 10’a kadar puan veriliyor. Rakam ne kadar yüksekse, yağ da kadar değerli oluyor. Bu rakamlar yağın taşıması gereken güzel özellikleri. Bir de 16 hata testi var. Bir yağın sızma ünvanını alabilmesi için posa tadından metal tadı ve kokusuna kadar 16 hatanın hiçbirini içermemesi gerekiyor.

Türkiye’deki üretim sızma yağ sınıfında sayılmıyor. Bunun nedeni sadece markalaşamaması ve dünyaya açılamaması değil. Nedenler arasında Uluslararası Zeytinyağı Konseyi’ne üye olmadığı için resmen panel kuramaması da var. Türkiye ne kadar kaliteli zeytinyağı üretirse üretsin, bunu kanıtlama şansı bulunmuyor. Tabii bu Türk yağının sızma ünvanıyla dünyayı dolaşmadığı anl***** gelmiyor. Dökme usulle yapılan ihracat, İtalya ve İspanya gibi ülkelerin ithalatçıları tarafından Türk yağının ederinin dörtte birine alınıp, şişelenip ambalajlanarak sızmaya dönüştürülmesi sonucuna yol açıyor.

Sofralık 4, yağlık 1 kazandırıyor

Gemlik türüne ilginin ardında yatan neden düşük fidan maliyeti ve yetiştirme tekniğinin yağlık zeytine göre kolay olması. 2005 rakamlarına göre, Gemlik zeytin fidanı 1.2 ila 1.8 YTL’ye satılırken, Ayvalık türü fidanlar 1.8 ila 2.5 YTL’den alıcı buluyor. Sofralık zeytin üreticisine daha az maliyet çıkarmakla kalmıyor. Kazancı da yağlık zeytinden yaklaşık 3 kat daha fazla. Sofralık zeytinin kilosu üreticiye 2 ila 4 YTL kazandırıyor. Ortalama 5 kilo zeytinden bir kilo yağ çıkıyor. Yağın üreticiden çıkış fiyatı 5.800. Bu durumda yağlık zeytinin kilosundan elde edilen kazanç 1 YTL’ye düşmüş oluyor.

Yağ bedeli kadar vergi ödüyoruz
İhraç zeytinyağında yüzde 100’e yakın oranda gümrük vergisi ödemek zorunda kalan Türkiye, dünya pazarlarını da genişletemiyor. Tariş Zeytin ve Zeytinyağı Birliği Başkanı Cahit Çetin, "Avrupa’ya zeytinyağı sokabilmek için yağ bedeli kadar vergi ödemek zorundayız. Bu, Türkiye zeytinciliğinin önündeki temel engel” diye konuşuyor. Gümrük duvarlarının rekabet engeli olmaktan çıkarılması gerektiğini vurgulayan ve oluşturulacak ulusal zeytin konseyinin konuyu öncelikli gündemine alması gerektiğini belirten Çetin, "Yılda 600 bin tondan fazla ayçiçek yağı ithal ediyor ve bunun büyük bölümünden sıfır vergi alıyoruz. Türkiye bunun karşılığında zeytinyağını pazarlık konusu etmeli ve tarife indirimi almalı” önerisini getiriyor. Bugün ABD dışında dünyanın en önemli zeytinyağı alıcısı Avrupa ülkeleri; İsviçre, Hollanda ve İngiltere. Birlik üyesi bu ülkeler birbirine gümrüksüz giriş yapıyor. Kendi üreticisini korumayı amaçlayan AB, birlik dışından aldığı zeytinyağına yaklaşık yüzde 100 vergi koyuyor. Markalaşmayı başararak Avrupa'da rafa çıkan Türk yağı, iki kat yükselen fiyatıyla rekabette çıkmaza giriyor."

Mine Pakkaner
19-01-2007, 00:03
Görüldüğü gibi aklın yolu bir. Gemlik ya da diğer adıyla Tirilye zeytininin yagınlaşması ve yağlık olarak kullanılması ülkemiz zeytinyağcılığını istenilmeyen sonuçlara götürecektir.

Mine Pakkaner
19-01-2007, 00:08
Zeytin Çeşitleri

Ülkemizde Akdeniz ikliminin hakim olduğu Ege, Marmara, Akdeniz, Güneydoğu Anadolu ve Karadeniz bölgelerinde, kuzeyde Artvin’den güneyde Hatay’a kadar uzanan kıyı boyunca ve Güneydoğu Anadolu’da Mardin’e kadar olan illerde zeytin yetiştiriciliği yapılır.

Anavatanı Türkiye olan zeytin, bu ekoloji içinde büyük bir çeşit zenginliğine sahiptir. Mevcut zeytin çeşit varlığımızı belirlemek amacıyla 1968 yılında tüm zeytinci bölgeler taranarak tespit edilen 88 zeytin çeşidinden alınan aşı kalemleri Bornova Zeytincilik Araştırma Enstitüsü’nün Kemalpaşa’daki Üretim ve Araştırma Sahasında çöğürlere aşılanarak Ulusal Zeytin çeşitlerinden oluşan bir koleksiyon bahçesi tesis edilmiştir.

Tüm zeytinci bölgelerdeki araştırma enstitülerinde mevcut zeytin çeşitlerimizle ilgili agronomik ve teknolojik çalışmalar sürüyor.
Ülkemizde yaygın olarak fidan üretimi yapılan çeşitler şunlardır;

Ayvalık
Farklı yörelerde Edremit yağlık, Midilli ve Şakran olarak da adlandırılır. Ege bölgesinin kuzeyinde Körfez yöresinde Balıkesir’in Edremit, Ayvalık, Havran, Burhaniye ilçelerinde, İzmir’de ve Çanakkale’de yoğun olarak bulunur. Ayrıca fidan satışlarıyla İçel, Antalya, Adana, Kahramanmaraş ve Mardin illerine kadar yayılmıştır.
Meyveleri orta iriliktedir ve %24.7 oranında yağ içerir. Çekirdekleri orta büyüklüktedir.
Genellikle yağlık olarak değerlendirilir. Yağı Altın sarısı renktedir ve meyve kokusu içerir. Kimyasal ve duyusal özellikleri bakımından diğer çeşitlerden elde edilen yağlar içinde birinci sırada yer alır.
Siyah olum döneminde hasat edilerek siyah sofralık olarak değerlendirilir. Son yıllarda meyve eti renginin pembeye döndüğü dönemde pembe çizme zeytin tipinde de işlenmeye başlamıştır.

Gemlik
Gemlik için Trilye, Kaplık, Kıvırcık, Kara gibi adlar kullanılır. Marmara bölgesinin önemi zeytin çeşitlerindendir. Bursa, Tekirdağ, Kocaeli, Bilecik, Kastamonu, İzmir, Manisa, Aydın, İçel, Adana, Antalya, Adıyaman illerinde yetişir. Oldukça geniş bir alana yayılmıştır.

Ülkemizde kamu kurumları ve özel sektör tarafından üretilen zeytin fidanlarının %80’i Gemlik zeytin çeşidi fidanlarıdır. Bu nedenle zeytinciliğin yapıldığı bütün bölgelerde bu çeşide rastlanır.

Meyveleri orta iriliktedir ve %29.9 oranında yağ içerir. Çekirdekleri orta büyüklüktedir.
Siyah sofralık olarak değerlendirilir. Meyveleri yağ bakımından zengin olduğundan sofralık kalite dışındaki daneler de yağlık olarak işlenir.

Memecik
Farklı yörelerde Memecik’e Taş arası, Aşı yeli, Tekir, Gülümbe, Şehir, Yağlık gibi isimler verilir.
Ege bölgesinin güneyinde yoğun olarak bulunur. İzmir, Aydın, Muğla, Manisa, Denizli, Antalya, Sinop, Kahramanmaraş ve Kastamonu’ya kadar uzanan geniş bir coğrafi dağılımı vardır.

Sofralık ve yağlık olarak değerlendirilir. Yağı koyu yeşilimsi-sarı renkte, meyve kokusu kuvvetlidir. Kimyasal ve duyusal özellikler bakımından Ayvalık çeşidi yağlarından sonra ikinci sırada yer alır.
Yeşil olum döneminde hasat edilen meyveler “İspanyol usulüne” göre işlenerek dış Pazar isteklerine uygun özellikte ürün elde edilir. Siyah olum döneminde hasat edilen meyveler de siyah sofralık olarak değerlendirilir.

Domat
Manisa’nın Akhisar, Turgutlu, Saruhanlı; İzmir’in Kemalpaşa, Bornova, Selçuk ve Aydın’ın Söke, Karacasu, Kuyucak ilçelerinde yetiştiriciliği yaygındır.
Meyveleri iri olup %20,6 oranında yağ içerir. Çekirdekleri orta büyüklüktedir ve etten kolay ayrılır.

Yeşil olum döneminde hasat edilen meyveler, çeşitli yollarla tatlandırıldıktan sonra, çekirdekleri çıkartılıp, çekirdek boşluğuna biber, havuç, badem gibi malzemeler doldurularak “dolgumu zeytin” şeklinde işlenir.

Manzanilla
İspanyolların önemli çeşitlerindendir. İspanya dışında Amerika Birleşik Devletleri, Arjantin, İsrail ve Avustralya’da da yetiştiriciliği yapılır.
Son yıllarda ülkemizde de fidan üretiminin başlamasıyla zeytinliklerimize girmeye başlamıştır.

Meyveleri orta büyüklükte, çekirdekleri küçüktür. Meyveleri %20.4 oranında yağ içerir.
İspanya’da olduğu gibi ülkemizde de yeşil olum döneminde toplanan meyveler İspanyol usulüne göre yeşil sofralık olarak değerlendirilir.

Samanlı
Tatlı zeytin olarak da adlandırılan bu çeşit, Marmara bölgesinde Karamürsel ve İznik civarında yetiştirilir.
Meyve ve çekirdekleri orta büyüklüktedir. Meyveleri %20.8 civarında yağ içerir. Bünyesindeki acılık maddesi oldukça düşüktür. Kendi ekolojisinde yeşil sofralık olarak değerlendirilir.

Çelebi (İznik)
Bursa’nın İznik, Gemlik, Orhangazi; Kocaeli’nin Gölçük; Bileciğin Osmaneli ve Gülpınarı ilçelerinde yetiştirilir.
Meyve ve çekirdekleri iridir. Meyveleri %20.8 civarında yağ içerir. Yeşil sofralık olarak değerlendirilir.

Eşek Zeytini (Ödemiş)
İzmir’in Ödemiş ilçesi ve civarında yaygın olarak görülen bir çeşittir.
Meyveleri ve çekirdekleri çok iridir. Meyveleri %21.8 oranında yağ içerir. Meyve eti sert olduğundan beklemeye dayanıklıdır.
Daneleri çok iri olduğundan standart dışıdır. Ancak son yıllarda iç ve dış piyasada iri zeytin talebinin artması nedeniyle yeşil sofralık olarak değerlendirilmeye başlamıştır.

Ülkemizde fidan üretimi kendi bölgelerinde sınırlı olarak yapılan veya çeşit değiştirme yoluyla elde edilen çeşitler ise şunlardır;

Çekişte
Kırma, Memeli diye isimler de kullanılır. Fakat Ege bölgesindeki Memeli çeşidinden farklıdır. Çekişte, İzmir’in Ödemiş, Kiraz, Torbalı; Aydın’ın Nazilli, Sultanhisar ve Yenipazar ilçelerinde yetiştirilir.
Meyveleri iri, çekirdekleri orta büyüklüktedir. Meyveleri %26.9 oranında yağ içerir.
Genellikle yeşil sofralık olarak kırma zeytin tipinde işlenir. Yağ oranı yüksek olduğundan yağlık olarak değerlendirilir.

Erkence
Ege bölgesinin en erken olgunlaşan çeşididir. Erken olgunlaştığı için bu ismi aldığı söylenir. İzmir yağlık veya yerli yağlık diye de isimlendirilir. İzmir’in zeytinci ilçelerindeki eski zeytinliklerde bu çeşide rastlanır.
Meyvelerinin yağ oranı %25.4 civarındadır.
Yağlık olarak değerlendirilen bu çeşidin yağ kalitesi iyidir.
İzmir’de nemli deniz rüzgarlarının hakim olduğu Karaburun, Çeşme, Urla ve Foça ilçelerinde “Phoma Oleae” adı verilen bir mantarın etkisiyle bu çeşidin meyveleri ağaç üzerinde acılığını kaybeder, meyveler kahverengi bir renk alır. Hiçbir tatlandırma işlemine tabi tutulmadan yenebilir. Buna “Hurma Zeytin” denir.

Uslu
Manisa’nın Akhisar, İzmir’in Kemalpaşa, Selçuk, Muğla’nın Merkez ve Yatağan ilçelerinde bu çeşidin ağaçları yetiştirilir.
Meyve ve çekirdekleri orta büyüklüktedir. Meyveleri %21.5 oranında yağ içerir. Uslu soğuğa hassas bir çeşittir. Bu nedenle erken soğukların olduğu bölgelerde hasat soğuklardan önce yapılır. Meyve eti yumuşak olduğu için hasat ve taşıma sırasında dikkatli olunmalıdır.
Meyveleri tam olgunluk döneminde renk ve tat yönünden uygun olduğundan siyah sofralık olarak değerlendirilir.

Halhalı (Derik)
Güneydoğu Anadolu bölgesinin önemli çeşitlerindendir. Mardin, Hatay, Gaziantep ve Kahramanmaraş illerinde ağaçları vardır.
Meyveleri orta büyüklükte olup çekirdekleri iridir. Meyveleri %21.9 oranında yağ içerir.
Yeşil olum döneminde hasat edilen meyveler “kırma zeytin” tipinde işlenir.
Siyah olum döneminde hasat edilen meyveler ise siyah sofralık ve yağlık olarak değerlendirilir.
Bölge içinde tüketiminin dışında komşu Arap ülkelerine ihraç edilir.

Kilis Yağlık
Güneydoğu Anadolu bölgesinin en önemli yağlık zeytin çeşididir. Kilis, Gaziantep, Şanlıurfa, Kahramanmaraş ve Mardin illerindeki zeytinliklerde yaygındır.
Meyveleri çok küçük, çekirdekleri meyveye oranla iridir. Meyveleri %31.8 oranında yağ içerir.

Nizip Yağlık
Güneydoğu Anadolu bölgesinde Kilis yağlıktan sonra ikinci önemli yağlık çeşittir. Gaziantep’in Nizip, Kahramanmaraş’ın Merkez ve Mardin’in Cizre ilçelerinde yetişir.
Meyve ve çekirdek özellikleri Kilis yağlıkla aynıdır. Meyveleri %27.4 oranında yağ içerir

Kaynak: Tarım Bakanlığı Çiftçi Broşürü

Müjgan
19-01-2007, 15:59
Geçtiğimiz Ramazan bayramında Kırkağaç'ta idik. Kayın pederin zeytinliği var, 25 yıldır gelinleriyim, ilk kez gittim. İlk kez de zeytin topladım.
Onca ağaç içinde en iri zeytinleri olan ağacı seçtik, çünkü sadece kendimize kadar yeşil zeytin toplayacaktık.
Orada farklı bir alemde gibi hissettim, ıpıssız bir yer ve biz 3 kişi sakince, dallardan neredeyse teker teker zeytin topladık. Yağmur sonrası idi ve dallardaki zeytinler bana pırıltılı ve daha bir kutsal göründüler :)

İşimiz bitince aklım bu topikte yazılanlara takılı ya, biraz da zeytin yaprağı toplamaya karar verdim.
Kayınpeder güldü. Eczacı gelin zeytini topladı da, yaprağını napacak? O ilk kez yaprakların da işe yaradığını duydu. Bayaca yaprak topladık henüz zeytinlenmemiş ağaçlardan. Kısır ağaçlar demişti o.

Evde yaprakları ayıklayıp, güzelce yıkadım ve kuruttum. Şimdi değişik bir çay içmek istediğimde ufalanmış yaprakları demliyorum.
İnanılmaz nefasette bir çay. Tanrı yaprağına bile özenmiş yaratırken :)

Normalde bitki çaylarının çoğu acımsı ve buruk olur. Zeytin yaprağı çayı hoş aromasıyla, içimi çok iyi bir çay, denemenizi tavsiye ederim:)

Ferda Ülkümen
19-01-2007, 16:58
Sizlerin profesyonelce tartıştığınız bu konuya bazı gözlemlerimi aktarmak istiyorum;Ailem mübadelede Akhisara yerleştirilmiş.Çocukluğumda oradaki zeytinliklerimizden gelen yağların tadını hala unutamadım.Zeytinyağından mayonez bile yapardık.(unutamadığım birde tava balı var,hala yapılıyormu aceba)sonra oraları satıldı,biz Gemliğin eski bucağı,şimdi Yalovanın ilçesi Armutluda senenin altı ayı yaşamaya başladık.hatta bahçemdeki sekiz tane zeytin ağacının her türlü bakımını yapıp,ürünü sofralık zetin olarak kullanıyorum.Ama konu yağa gelince;bir türlü alışamadım tadı bana makina yağı gibi geliyor,kokusuda çok ağır.VE her sene üreticinin Akhisardan Armutluya tonlarca zeytinyağı getirip kendi yağlarıyla karıştırarak sertliğini düşürdüğünü biliyorum.Bu durumda egede gemlik zeytini yetiştirilmesini hiç anlayamadım. Bildiğim kadarıyla zeytin çeşitlerinin yöredeki isimlendirmeleri şöyle: en makbul cins:selvi(Çekirdeği sivri) daha küçük olanları kıvırcık,yağı az olan cins:karamursal(çekirdeği yuvarlak)ve göde(kalamata) Ayrıca;Sayın Mehmetaliozkara09'un mesajındaki zeytin bakmayana ceza kesilen ilk tarım bitkisi ibaresi hala geçerlimi? benim gördüğüm en çok katledilen ağaç zeytin!

Müjgan
19-01-2007, 17:22
Sizlerin profesyonelce tartıştığınız bu konuya bazı gözlemlerimi aktarmak istiyorum;Ailem mübadelede Akhisara yerleştirilmiş.Çocukluğumda oradaki zeytinliklerimizden gelen yağların tadını hala unutamadım.Zeytinyağından mayonez bile yapardık

Hala daha Akhisar ve civarı zeytinliklerinden çıkan yağlar revaçta. Her yıl kayınpederin çıkarttığı yağı yiyoruz. İlk geldiğindeki tadı inanılmaz güzel oluyor.
Sadece ekmek, yağ, tuz nefis bir kahvaltıya dönüşebiliyor.

Kayınvalidem pirinç pilavını bile zeytinyağı ile yapar. Önceleri yadırgardım yeşilimsi bir pilav olduğu için, ama şimdi alıştım. Baklava ve diğer tatlıları da zeytinyağı ile yapar. Ona bakarak şimdilerde ben kek ve kurabiyelerde de zeytinyağı kullanıyorum.

Bir evde zeytinyağı olması yeter, her şey için... Yaralara, berelere, kesiklere de zeytinyağına batırılmış bezle kompres yapılıyor. Akan kan anında duruyor, yaralar hızla iyileşiyor:)

Tecrübe ile de sabit...

ahmet10
21-01-2007, 18:32
Mehmetaliozkara09 ve Mine Hanıma konu hakında verdikleri bilgiler için çok teşekkürler. İnşşallah yazılanları bu konuda yatırım yapmak isteyen ve evinin bahçesine dahi zeytin dikecekler okur. Çünkü gerçekten 3-5 yıl içinde arz fazlası çok can yakacak.

mehmetaliozkara09
23-01-2007, 08:05
Aydın iline ait yerel bir gazete olan "AYDIN DENGE" de bu gün (23.01.2007)tarihli bölümünde zeytinle ilgili yazılan kısmı sizinle paylaşıyorum.

“Gemlik zeytini fidanı
dikmekten vazgeçelim”

"Aydın Ticaret Borsası Meclis Başkanı Aydın Akyüzlü, son yıllarda çeşitli kampanyalarla zeytin fidanı dikimi yapıldığını ve bu kampanyalarda dikilen fidanların Gemlik Zeytini fidanı olduğunu belirtti. Akyüzlü, Avrupalının Gemlik zeytini ithal etmediğini, Eşek zeytini denilen zeytini ithal ettiklerini ifade ederek “Zeytin ihracatımızı artırmamız için behemehal Gemlik zeytini fidanı dikmekten vazgeçmeliyiz” dedi.
Gemlik zeytin fidanı üretiminin ve dikiminin ilgi görmesinin altında yatan nedenin Gemlik zeytininin iç piyasada iyi para etmesi olduğunu belirten Akyüzlü şunları söyledi:
“Gemlik zeytinini Edirne’den sonra satacağınız ülkeler ise; Hollanda, Almanya, İngiltere’deki Türklerin bulunduğu bölgeler. Bunun haricinde dünyanın zeytin budur dediği siyah zeytin bizim üretimimiz arasında olmasına rağmen piyasalardan yoksun kaldık. Biz ihracat pazarını genişletmek istiyorsan, behemehal Gemlik zeytini fidanı dikim ve üretimine bugünden itibaren son vererek, Domat, Eşek, Memecik zeytini ve Kalamata dediğimiz zeytin fidanı dikimini arttırmalıyız.”
Tarım İl Müdürlüğü tarafından dağıtılan zeytin fidanlarının da Gemlik türü olduğunun anımsatılması üzerine Akyüzlü, Tarım İl Müdürlüğü’nün bölgenin karakteristik özelliğine sahip olan ve Avrupalının da bildiği ve ithal ettiği Eşek Zeytini, Domat, Memecik ve Kalamata türlerinin fidanlarını dağıtması gerektiğini vurguladı ve “Gemlik zeytini iç piyasada çok fazla tutulduğu için, veya fiyatlı olduğu için herkes Gemlik zeytini dikimi yapmış. Benim bu bölgemi ilgilendiren Domat zeytini, Eşek Zeytini, Kalamata zeytini ve Memecik zeytini” diye konuştu. (HEDEF AJANS) "

Yorum sizin.

Mahmut Leventoğlu
25-01-2007, 17:10
Fidan satın alınırken yukarıda belirtilen cinsleri birbirinden nasıl ayırt edebiliriz? Kalamata Zeytini en çok ve en iyi Karamürsel bölgesinde üretilirken ;şimdilerde nerede ise yok denecek kadar az üretiliyor ve fidanını bulmak ta çok zor.

Mine Pakkaner
26-01-2007, 17:36
Çeşitleri tanımak çok kolay değil, gözü çok alışık olmayan biri ayıramaz, sadece yaprak değil, meyve de birlikte gözleniyor.

Bu yüzden de faturalı ve sertifikalı fidan almak şart.

Balıkcı
26-01-2007, 19:00
Sakın gülmeyin.
Ben de heves ederek, o da bulunsun diye, sanırım 5-6 yıl önce nereden aldığımı şimdi hatırlamadığım bir zeytin fidanı dikmiştim.
Bu sene 12 tane zeytin verdi. ben de onları arasıra suyunu değiştirerek 10 gün kadar suda beklettim.
Daha fazla beklemeye tahammül edemeyip, tuzlayıp, limonladım ve her gün ilaç gibi bir iki tane hanımla yedik.
Tabii ki cinsini bilmiyorum ama son derece küçük ve etinden çok kolay ayrılan bir çekirdeği vardı.
Tadı damağımızda kaldı.
Dört gözle bekliyoruz şimdi.
Belki bu sene daha fazla verir.:D

Bir de sorum var.
Bir zeytin bahçesinde ağaçlara asılı pet şişelerin içinde bir miktar su ve dibinde tortu gibi bir şey gördüm.
Sahibine sorduğumda, suyun içinde fenni gübre var, zeytin sineğini kaçırıyormuş, dedi.
Doğru mudur?

fatih.kbulut
27-01-2007, 19:52
GÖRDÜĞÜNÜZ fenni gübrenin adı DAP [diamonyumfosfat) tır.amonyağın kokusu zeytin sineğini çekici özelliktedir.gördüğünüz şişenin içine giren fosfattan zehirlenerek ölür.bunu organik zeytinciler çok uygular.ama bir ipucu.siz bahçenizde yapmayın.bu bölgesel olarak uygulanması gereken bir konudur.sadece siz uygularsanız etrafınkızdaki tüm sinekler sizin bahçenize gelir ve vuruk çoğalır.ayrıca ayda bir bu ilaç yenilenmelidir. 100 kg suya 5 kg DAP fatih.kbulut@hotmail.com

fatih.kbulut
27-01-2007, 19:59
organik zeytincilikte yazınıza katılıyorum.şayet organik değilse herbisit uygulaması çok daha etkilidir.herbisitler toprağı kabartır ve pulluk tabanı olayı gerçekleşmez.erozyon minimuma iner.maliyet %65 azalır.iş gücü azalır

Todor
27-01-2007, 19:59
Sevgili Fatih.kbulut;
Kendinizi Yeni gelen arkadaşlar (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=2595) başlığında tanıtırsanız seviniriz. Hoş geldiniz aramıza.:)

Balıkcı
27-01-2007, 20:23
fatih.kbulut

Çok teşekkür ederim.
Benim sorum uygulamak için değil, öğrenmek içindi.
Zaten etrafımda yaklaşık 300 m2 çap içinde başka bir zeytin ağacı yok, benimki de tek bir ağaç.

Kasved
30-01-2007, 21:49
merhaba,

son zamanlarda zeytin silkme makinalarının reklamı oldukça yapılmakta..haliyle bende merak ediyorum..internetten inceledim fakat kullanım kolaylığı ve aletin verimi hakkında bir bilgiye sahip olamadım..tavsiye eden veya kullanan birileri varsa memnuniyetle dinlemeye hazırım..saygılar..

Öncelikle herkese merhaba Çanakkale ezine bölgesinde zeytin üreticiliği yapıyorum. Yılın yarısını istanbul yarısı çanakkalede geçiriyorum.


Sn. sempre82 size verdiğim linkdeki filmdeki izlediğiniz aleti ben bu geçtiğimiz sezon satın aldım.

http://www.youtube.com/watch?v=OqzCK4kDswE


Aletin bence tek kusuru şu an için fiyatının pahalı olmasıdır fiyatı 5.000,00 YTL. Alet elektrik şarjlı yaklaşık 15 saat şarj etmeden çalışma süresi var, aletin batarya ağırlığı 6 Kg. Tutma kısmının ağırlığı yaklaşık 2 Kg. bayanların bile rahatlıkla kullandığı bir alettir, alet zeytinlerin olgunluk seviyesi (siyah-yeşil) ve kullanıcının tecrübesi ve alete göre yeterli sayıda yaygı ve işçi durumuna göre günlük 250 Kg ile yaklaşık 1250 Kg(söyleniyor) arası zeytin silkim kapasitesi var, en önemli rahatlığı sırığı tamamen ortadan kaldırıyor ağacın uzanılamayan kısmına yüksek merdivene çıkılarak 2.mt. açılan sopasıyla hertürlü uçtan zeytin silkiliyor. Başta söylediğim gibi maalesef fiyatı pahalı olması dışında bir kusuru yok. Selam ve sevilerimle.

daraban
01-02-2007, 09:52
İlgilenen arkadaşlara bilgi mahiyetinde;
30-50 yaş arasında zeytin ağaçlarının bulunduğu 3 zeytin bahçesinin sahibiyim.
Bu bahçelere 1998 yılından beri muhtelif zamanlarda sahip oldum.Bu yıl itibariyle toplam 27 dönümlük, yaklaşık 600 zeytin ağacım var.

MEHMET BEY 600 adet zeytin agacınızdan 1 yılda kaç kg zeytin elde ediyorsunuz? bu konuda bilgi verirseniz sevinirim





zeytin bakımı sulaması ve gübrelemesi yapılırsa, dikildikten kaç sene sonra meyve verir?
örneğin 5 sene sonra 1 ağaç kaç kilo zeytin verir? 10 sene sonra kaç kilo zeytin verir?

bu konuda bilgisi olan arkadaşlar bilgilerini paylaşırlarsa sevinirim.

mehmetaliozkara09
02-02-2007, 13:45
Sayın DARABAN;

Zeytin ağacı genellikle periyodisite (bir yıl az, bir yıl çok) gösteren bir ağaçtır. Ayrıca her ne kadar bakımına özen gösterilse, tarakla veya elle toplanmış olsa dahi; o yılki yağış miktarı, don ve çiçeklenme döneminde meydana gelen aşırı sıcaklar gibi bir takım etmenlerden dolayı verimde azalma olabilmektedir. Bana 600 ağaçtan ne kadar zeytin elde ettiğimi sormuşsunuz. Biraz önce bahsettiğim nedenlerden dolayı her yıl aynı verimi ben de alamıyorum. Ama ortalama ağaç başına 30-50 kg. zeytin alıyorum. Bu zeytinleri ben dikmedim. Hazır dikilmiş olarak ortalama 30-50 yaş arası zeytinlik olarak satın aldım. Dikip yetiştirmek gerçekten çok zor ve insanın yıllarını alıyor. Ben sadece verimli hale getirip harcadığım parayı çıkarttım.

Öncelikle dikeceğiniz zeytin çeşidini belirlemeniz gerekiyor.(Yağlık, sofralık siyah veya sofralık yeşil gibi.)Zeytin dikeceğiniz yerin konumu, toprak yapısı, sulanıp sulanmadığı gibi etmenleri göz önüne alarak zeytin çeşidini seçin derim.
Büyük fidan seçerseniz daha çabuk verim almaya başlarsınız. Hatta bazılarının üzerinde meyvesinin olduğunu bile görebilirsiniz. Yalnız büyük fidanlar daha pahalı oluyorlar. Beşinci yıldan itibaren zannediyorum ağaç başına 5-10 kg. arasında zeytin alabilirsiniz. Ağaç iyice büyüyünceye kadar her yıl artarak devam eder. Küçük fidan (1-2 karış boyunda) dikerseniz, siz de takdir edersiniz ki büyüyünceye kadar geçen zaman sizin zararınıza olur. Eğer imkanınız varsa hazır yetişmiş zeytin bahçesi bulabilirseniz alın derim. Ama babadan dededen kalma yeriniz varsa dikmenizi de tavsiye ederim. Ayrıca bahçenize ceviz, nar veya değişik meyve ağaçları da dikerseniz, yarın yaşlandığınızda size ve geride kalanlarınıza faydası olur.Size kolay gelsin.

daraban
02-02-2007, 15:54
Mehmet bey verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim.

ben 10 dönüm bir tarlaya zeytin dikmeyi düşünüyorum. 2 çeşit zeytin dikeceğim. 1. gemlik. 2. domat **** eşek zeytini dikmeyi düşünüyorum.

sizin aydın izmir taraflarında eşek zeytini yaygın şekilde üretiliyormuş.

sizin tanıdığınız, veya size yakın bir yerde eşek cinsi zeytin fidanı satan bir fidancı varmı? fiyatı konusunda bilgi edinebilirseniz sevinirim.

herşey için çok teşekkürler.

selam ve saygılarımla..

Mine Pakkaner
02-02-2007, 16:32
...
Büyük fidan seçerseniz daha çabuk verim almaya başlarsınız. Hatta bazılarının üzerinde meyvesinin olduğunu bile görebilirsiniz...

Yeni tesis edeceğiniz bir bahçede asla büyük fidan kullanmayınız. Küçük ve genç fidanların arazinize adaptasyonu daha hızlı olacaktır. Kök faaliyeti daha hızlı olur. Büyümeye doğrudan sizin bahçenizde başlar, daha gençken istediğiniz gibi şekillendirebilirsiniz. Büyük ve üzeri meyveli fidanlar araziye geçince duraklar, bahçenize adaptasyonu zorlaşır. Tutmama sorunu başlar.

Genç ve küçük fidanla kurulmuş bahçe yetişme esnasında büyük, üzeri meyveli fidanla kurulmuş bahçeye fark atar. Daha formlu, güçlü, iştahlı olurlar. İstediğiniz şekli verir, kolayca terbiye edersiniz.

Bu bilgi bütün zeytin ve diğer bütün meyve fidanları için geçerlidir.

Kasved
02-02-2007, 17:20
Mehmet bey verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim.

ben 10 dönüm bir tarlaya zeytin dikmeyi düşünüyorum. 2 çeşit zeytin dikeceğim. 1. gemlik. 2. domat **** eşek zeytini dikmeyi düşünüyorum.

........................

Sn.Daraban gemlik zeytini dikmenizi tavsiye etmem okadar dağ taş bayır gemlik doldurulduki gelecek gemlik açısından gelecek vahim, onun yerine yağlık verimi kalite açısından yüksek ve yeşil olarak pazarı cazip olan ayvalık türüne yönelebilirsiniz.

kilinclar
05-02-2007, 10:37
Merhaba,

Salihli demirköprü baraj gölü kıyısında kuzeybatı cepheli 300 dönüm kadar arazim var.
Rakımı 200mt civarında
Şu an boş durumda, birşey ekilmemiş.

100 dönüm kadarına zeytin dikmeyi düşünüyorum.
Uzun vadede amacım gurur duyabileceğim kalitede yağ elde etmek.
Çeşitli türlerde denemler yapmayı planlıyorum, fakat bölge koşulları dikkate alındığında, arzulanan kalitede yağ elde edebilmek için ağırlığı hangi ağaç türüne vermeliyim.
Dikimle ilgi başka önerileriniz var mı??

Teşekkürler

Mine Pakkaner
05-02-2007, 22:43
Yağ üretmeyi düşünüyorsanız öncelikle Gemlik (Trilye) çeşidinden uzak durunuz. Ülkemizin en kaliteli yağlık çeşidi Edremit'tir (Ayvalık). Bunu, Memecik, Memeli, Erkence ve Çakır izler.

Seçim yapmadan ilçe tarım müdürlüğü ile de görüşün. Ancak kimsenin sizi yağ için Gemlik dikmeye ikna etmesine izin vermeyin.

mehmetaliozkara09
06-02-2007, 08:03
Büyük karar;
Yaklaşık 8 yıldır zeytin işi içindeyim, bu güne kadar bu forumda bilen, bilmeyen, uygulayan veya uygulamayan kişilerin fikirleri sonucunda bir karar vermek zorunda kaldım.
Bahçemde dikili bulunan yaklaşık 30-50 yaşları arasında bulunan düzensiz dikilmiş 109 adet trilye zeytin ağaçlarımı kesip, yerine ayvalık yağlık (Edremit) zeytini dikeceğim. İnşallah doğru bir karar vermişimdir. Hayırlısı olsun.

Mine Pakkaner
06-02-2007, 08:56
Bu kararı niçin verdiniz? Siz bahçenizden memnunsunuz. Veriminiz güzel , yağınızdan da şikayetiniz yok.

mehmetaliozkara09
06-02-2007, 09:11
Madem ki Trilye ile Gemlik aynı çeşit(miş), zaten her yer gemlik zeytini doldu. Sonuçta ben bu işten para kazanıyorum. Profesyonel düşünmek zorundayım.Trilye yağını bugün için 6 YTL’den satıyorsam, birinci kalite Edremit yağını daha yüksek fiyattan satarım.

daraban
06-02-2007, 09:53
mehmetali bey sizde gemlik- trilye cinsinden hariç hangi cins zeytinler var?

domat, memecik, eşek cinsi zetin varmı?

mehmetaliozkara09
06-02-2007, 10:04
Toplam 600 ağaçtan % 70’i yöreye has topan zeytin (yeşil sofralık olup çekirdeği çıkarılarak içine badem veya kırmızı biber doldurulur.) % 10 kadar domat, Memecik, Eşek Zeytini(Palamut da denir) ve %20 trilye zeytinim var. Ben zeytinden elde ettiğim gelirin çoğunu yeşil topan, domat ve eşek zeytinini satarak sağlıyorum. Memecik ve trilyeleri ise yağlık olarak kullanıyorum.

daraban
06-02-2007, 10:06
domat ve eşek zetinini satarken pazar olarak bir sıkıntı yaşıyormusunuz?

yoksa domat ve eşek zetinine talep fazla mı?

mehmetaliozkara09
06-02-2007, 10:15
Domat ve eşek zeytininin pazarlamasında hiç sıkıntı çekmiyorum. 2006 yılında domat zeytininin baş fiyatı, kilogramda 100-120 arası 1,60 YTL; eşek zeytini aynı şekilde kilogramda 100-120 arası 1,80 YTL. idi. Kaldı ki bu zeytin çeşitleri hem iç piyasada hem de ihraç malı olarak çok talep görüyor.

daraban
06-02-2007, 10:34
MEHMET ALİ BEY sizin orada bildiğiniz domat ve eşek zeytin fidanı satan fidanlık varmı? varsa domat ve eşek zeytin fidanlarının adet fiyatı nedir?

mehmetaliozkara09
06-02-2007, 10:42
İlçemizde fidanlık yok. Pazartesi günleri buranın pazarı kurulur. O gün diğer il ve ilçelerden kamyonlarla fidan satıcıları gelir. Fiyatları konusunda net bir bilgim yok. Ancak bildiğim bir şey varsa, çevremde zeytin diken pek çok kişiden öğrendiğime göre küçük fidanların ucuza, yetişmiş olanlarınsa daha pahalıya satıldığıdır. Genelde bahçe sahipleri delice üzerine istediği türden zeytini aşılamak suretiyle bahçesinde istediği zeytin çeşidini yetiştirmektedir.

Todor
06-02-2007, 17:37
Bahçemde dikili bulunan yaklaşık 30-50 yaşları arasında bulunan düzensiz dikilmiş 109 adet trilye zeytin ağaçlarımı kesip, yerine ayvalık yağlık (Edremit) zeytini dikeceğim.

Benim bilgime göre zeytin ağaçları milli servet ve özel arazide bile olsa kesilmesi yasak. Acaba yanlış mı biliyorum.

Ayrıca işinize karışmak istemem ama 109 ağacı bir anda değil de, aşama aşama kesseniz, hiç olmazsa bir miktar gelir elde etmeye devam edersiniz.

kilinclar
07-02-2007, 07:55
Yağ üretmeyi düşünüyorsanız öncelikle Gemlik (Trilye) çeşidinden uzak durunuz. Ülkemizin en kaliteli yağlık çeşidi Edremit'tir (Ayvalık). Bunu, Memecik, Memeli, Erkence ve Çakır izler.

Seçim yapmadan ilçe tarım müdürlüğü ile de görüşün. Ancak kimsenin sizi yağ için Gemlik dikmeye ikna etmesine izin vermeyin.

İlginiz için teşekkürler Mine Hanım.
Dikimden sonra karar verdiğimiz dağılımı yine burada paylaşacağız ...

fatih.kbulut
08-02-2007, 19:47
daraban bey. msn de de görüştük. ayvalık veya domat. bizim buralarda bunlar ii verim veriyor.pazar konusunda içiniz rahat olsun.yeterki gübrelemsini ve ilaçlamasını tam yapın.ben size ilaç ve gübre konusunda yardımcı olurum.bergaz da akrabalarınıza sorun.orda bu aralar fidan var

Mine Pakkaner
08-02-2007, 20:52
...
Aletin bence tek kusuru şu an için fiyatının pahalı olmasıdır fiyatı 5.000,00 YTL... Başta söylediğim gibi maalesef fiyatı pahalı olması dışında bir kusuru yok. Selam ve sevilerimle.

Sayın Kasved, bu fiyat gerçekten çok yüksek. Biz Oleomac marka sarsak amortisorlu makinayı 3500 YTL kdv dahil, taraklı makinayı 2800 YTL kdv dahil verdik.

çınaraltı
13-02-2007, 22:14
çekirdekten delice zeytin yetiştirilmesi konusunda yardımcı olan olursa sevinirim

Mine Pakkaner
13-02-2007, 22:27
Bu konuyu (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=2892) üretim teknikleri başlığında anlattık Çınaraltı. Bu arada Türkçe konusundaki hassasiyetimizi fark etmişsinizdir. Mesajlarınızı yazım kurallarına uygun yazınız.

bilgen asude
16-02-2007, 13:41
Merhaba.
Manisa Köprübaşı'na bağlı Demirköprü Barajına 2 km uzaklıkta 330-400m yükseltisi olan engebeli bir tarlam var. Bu araziyi zeytinlik olarak değerlendirmek istiyorum tarla sürüldü, 6x6 şeklinde kuyular açıldı ve büyük taşlardan ve ağaç köklerinden temizlendi. Yağlık bir tür dikmek istiyorum ancak zeytin hakkında pek bir bilgim yok. Sürekli orada yaşamadığım için de kış şartlarını tam olarak bilmiyorum. Ara sısra kar yağıyor bazen de kısa süreli don olabiliyormuş. Tarla yakınlarından su çıkarsa damla sulama yapmayı da düşünüyorum. Bu şartlarda hangi tür ve ne kadar büyüklükte zeytin dikmemi ve kaç tanede bir tohumluk fidan dikmemi önerirsiniz? Ayrıca zeytin fidanı dikimindeki desteklemede son durum nedir? Desteklemeler ne zamana kadar sürebilir?
teşekkürler..

Mine Pakkaner
22-02-2007, 09:27
Sayın Bilgen Asude, verim alabilmek için zeytini sulayarak yetiştirmeniz gerek. Öncelikle arazinizin sulama imkanını araştırmanızı öneririm. Edremit en kaliteli yağı veren zeytinimiz. Sizin orada güzel sonuç vereceğini düşünüyorum. En uygunu 1-2 yaşında fidan dikmeniz. Susuz koşullarda yapacaksanız mutlaka kış yağışlarıyla dikim yapmalısınız. Fidan çukurlarına da su tutucu koyun ki su ihtiyacını aza indirsin. Normalde her 9 fidana bir fidan tozlayıcı dikeriz. Ayvalık bahçe tipi yaparsanız, gemlik dölleyici koyabilirsiniz. Zeytini susuz koşullarda yapacaksanız sıra araları daha geniş tutmalısınız.

Destekleme sürüyor. Yalnız arazinizin tek parsel minimum 10 da olması, fidanların da sertifikalı olması şart. Ne kadar süreceğini ise bilmiyoruz.

daraban
22-02-2007, 12:49
Fidan çukurlarına da su tutucu koyun ki su ihtiyacını aza indirsin.

Mİne hanım su tutucu nedir? nerelerde satılır? bu konuda bilgi verirseniz sevinirim.

selam ve saygılar.

bilgen asude
23-02-2007, 09:48
Teşekkürler Mine Hanım. Zeytin ve zeytin yetiştiriciliği konusunda uzun zamandır araştırma yapıyoruz fakat fidan seçimi konusunda bir türlü karar alamamıştık. Verdiğiniz bilgiler son noktayı koymamız adına çok yardımcı oldu.

onderozturk
27-02-2007, 20:37
Merhabalar.Bence mükemmele yakın bir site emeği geçenlerin eline sağlık.
İzmir Urlada 20 dönüm kadar arazim var ve birkaç senedir ilçe tarımın dağıttığı fidanları kullanıyorum.Benim merak ettiğim zeytin fidanının ne tür olduğunu kendim profesyonel yardım almadan anlayabilirmiyim?

Mine Pakkaner
27-02-2007, 20:59
Urla'da ve diğer bütün ilçelerde, tarım müdürlükleri Gemlik zeytini fidanı dağıtmakta.

Gulerman
28-02-2007, 23:26
Merhaba.
Manisa da 10 dönüm bağım var.Köklüyorum yerine zeytin dikeceğim.Trilya yı kimse önermiyor.Edremit veya domat dik diyorlar.Manisa da edremit tipi zeytin yetiştirilir mi? Kaça kaç dikmem gerekir? Edremit tipi zeytin fidanı deliceden aşılımıdır? Yoksa çelikten mi üretilir ve fidanın tanesi kaç paradır?
Cevaplarınız için şimdiden teşekkürler...

Oğuzhan
01-03-2007, 09:04
Bir gazetede okuduğum haberde Karaburun yarımadasında yetişen Hurma zeytin türü varmış.Bu zeytin hiç işlem görmeden dalından koparılıp yenebiliyormuş.Koruma altına alınmış.İlk defa duydum.Merakta ediyorum.Çok güzel bir tür.Ne tuz nede ilaç kullanmadan afiyetle yiyebiliyoruz.

bilgekaan
01-03-2007, 09:08
Bir gazetede okuduğum haberde Karaburun yarımadasında yetişen Hurma zeytin türü varmış.Bu zeytin hiç işlem görmeden dalından koparılıp yenebiliyormuş.Koruma altına alınmış.İlk defa duydum.Merakta ediyorum.Çok güzel bir tür.Ne tuz nede ilaç kullanmadan afiyetle yiyebiliyoruz.

Ben merak edip araştırdım.Hurma zeytini diye bir tür yok.Ama o bölgenin iklimi ve denizden esen rüzgarlardan dolayı ağacın dış kısmında kalan zeytinler tatlanıyormuş.İç kısımda rüzgardan etkilenmeyen ya da daha az rüzgara maruz kalan zeytinler normal zeytin gibi işlenip tüketilebiliyormuş.

a h m e t t o g a y
01-03-2007, 10:44
Fidan çukurlarına da su tutucu koyun ki su ihtiyacını aza indirsin.

Mine hanım,
Qemisoyl (satıcı firma kemisol diyor), çim alanların tesisinde su ihtiyacının azaltılması amacıyla kullanılabilir mi diye bilgi almak istedim. Malum önümüzde kurak bir yaz bizleri bekliyor. Firma yetkilisi gayet güzel kullanılabileceğini söyledi. Ve kilosuda 10$, metrekareye 50gr atılması uygunmuş. Bana çok ekonomik geldi. Acaba bu maddenin etkinliği ne kadar sürmekte? Yani bir çim alan oluşturulduğunda, 5 - 6 sene gitmesi gerekir diye düşünüyorum.

Mine Pakkaner
01-03-2007, 19:42
Etkinlik toprak ve sudaki kireç ve tuza bağlı olarak beş yıl kadar sürüyor. Çim alanlar üzerinde çok başarılı sonuçlar aldık.

Halit Togay
01-03-2007, 19:44
Ben merak edip araştırdım.Hurma zeytini diye bir tür yok.Ama o bölgenin iklimi ve denizden esen rüzgarlardan dolayı ağacın dış kısmında kalan zeytinler tatlanıyormuş.İç kısımda rüzgardan etkilenmeyen ya da daha az rüzgara maruz kalan zeytinler normal zeytin gibi işlenip tüketilebiliyormuş.

Buna bir mantarın sebep olduğunu okumuştum.

Mine Pakkaner
01-03-2007, 20:03
...

Erkence
Ege bölgesinin en erken olgunlaşan çeşididir. Erken olgunlaştığı için bu ismi aldığı söylenir. İzmir yağlık veya yerli yağlık diye de isimlendirilir. İzmir’in zeytinci ilçelerindeki eski zeytinliklerde bu çeşide rastlanır.
Meyvelerinin yağ oranı %25.4 civarındadır.
Yağlık olarak değerlendirilen bu çeşidin yağ kalitesi iyidir.
İzmir’de nemli deniz rüzgarlarının hakim olduğu Karaburun, Çeşme, Urla ve Foça ilçelerinde “Phoma Oleae” adı verilen bir mantarın etkisiyle bu çeşidin meyveleri ağaç üzerinde acılığını kaybeder, meyveler kahverengi bir renk alır. Hiçbir tatlandırma işlemine tabi tutulmadan yenebilir. Buna “Hurma Zeytin” denir.
...



Haklısınız Halit Bey.

tourkana
01-03-2007, 21:31
evet bu hurma zeytinlerden Ali üstadımla ikimizin ikişer adet yavru fidanı var ve onlar çok güzel bonsai olma yolundalar....

Sebahattin
06-03-2007, 14:06
İZMİR / BORNOVA ZEYTİNCİLİK ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜNÜN
BÖLGELERE GÖRE ZEYTİN TAVSİYE LİSTESİ

Türkiye’de zeytin yetiştiriciliği yapılan 4 önemli ana bölge için, çeşitli araştırmalar ve gözlemler doğrultusunda, tavsiye edilmesi uygun görülen çeşitlerin listesi aşağıda verilmiştir.

Ege Bölgesi
Kuzey Ege: Ayvalık, Gemlik, Uslu, Domat, Çelebi(Eşek Zeytini)
Güney Ege: Memecik, Domat, Yamalak Sarısı, Erkence, Tavşan Yüreği, Manzanilla

Marmara Bölgesi
Gemlik, Karamürsel Su, Domat, Samanlı

Akdeniz Bölgesi
Batı Akdeniz: Tavşan Yüreği, Kan Zeytini, Büyük Topak Ulak(Çilli), Uslu, Gemlik
Doğu Akdeniz: Sarı Ulak, Büyük Topak Ulak, Halhalı, Gemlik, Ayvalık

Güney Doğu Anadolu Bölgesi
Nizip Yağlık, Kilis Yağlık, Halhalı, Edincik Su, Tavşan Yüreği,



Not: Güney Doğu Anadolu Bölgesi için Gemlik ve Ayvalık çeşitlerinin daha ziyade bölgede yer alan barajlar çevresindeki nisbi rutubeti yüksek bölgelerde yetiştirilebileceği özellikle Gemlik çeşidinden kuru yetiştiricilik şartlarında beklenen sonuçların elde edilemeyeceği dikkate alınmalıdır.

Kaynak: (http://www.tarim.gov.tr/sanal_kutuphane/tavsiye_listeleri.doc)

hüseyin suat duman
08-03-2007, 23:39
ZEYTİNYAĞI YALANLARI

Gördüğüm kadarı ile ağaçlar.net sitemizde, zeytin yetiştiriciliğine büyük bir ilgi var. Sitemiz gastronomi sitesi değil ama sitemizin üyeleri ile ziyaretçilerinin entelektüel seviyeleri ve ilgi alanlarına hitap edebileceğini, zeytin ve yağını üretmek ve tüketmek isteyenlerin mutlaka bilmesi gerektiğini düşündüğüm, zeytinyağı üretimi konusundaki bilgilerimi, yöneticimizin izni ile Sizlerle paylaşmak istiyorum.
Bu güzel ülke maalesef, her alanda ve her konuda, insanların gözlerinin içine baka baka yalanlar söylenen bir memlekete dönüşmüş durumda. Yaklaşımlar bilimsel ve akılcı bir gerçeklikten uzakta, kayırmacı, çıkarcı, adam sendeci ve artık gelenekselleşmiş bir üslup üzerine kuruluyor.
Hidronije edilmiş kansorejen ve damar tıkayıcı yağları yıllarca bu millete reklamlarla pazarlayıp yedirdiler, gerçekler ortaya çıktı örtbas ettiler, mızrak çuvala sığmaz oldu da tüketim azalınca mecburen üretim de azaldı. Şu anda yön değiştiren yeni trend ve pazarlama alanlarından en meşhuru, zeytinyağı!
Dünya piyasalarında en yüksek fiyatı bulan, en yüksek kalite puanı alan zeytinyağının özelliklerine ve bizim üretim üretim tekniklerimize bir göz atalım.
1- A kalite zeytinyağı mutlaka ORGANİK OLMAK ZORUNDADIR. ( organik üretim konusunda sitemizde oldukça detaylı bilgi mevcut )
2- Zeytinin cinsi, üretildiği coğrafya, toprak yapısı, üretim şekli ve o üretim yılının hava şartları zeytinyağının kalitesini ayrı ayrı etkiler ( Bu konularda da sitemizde oldukça detaylı bilgi mevcut )
3- A kalite zeytinyağı üretmek için ZEYTİNLER MUTLAKA ELLE TOPLANMALIDIR. Zeytinler toplama esnasında yere düşerse zedelenip çatlar ve hızla kimyasal değişime uğrayarak, asit derecesi yükselmeye başlar. Lakin elle zeytin toplatmak, maliyeti son derece yükselttiğinden, ve Türk tüketicisi ilk önce fiyata baktığından (ekonomik mecburiyet!) bir kaç istisna dışında Türkiye'de elle zeytin hasadı yapılmamaktadır.
4- A kalite zeytinyağı üretmek için ZEYTİNLER ÇUVALLARA DEĞİL KÜFELERE DOLDURULMALI VE TOPLANDIĞI GÜN AYIKLANIP, YIKANIP, KURULANIP, SIKILMALIDIR. Zeytin üretim bölgelerindeki zeytinyağı fabrikalarının kapasitesi bellidir, tüm bölgenin zeytinleri aynı zaman diliminde toplanır, fabrikaların tüm zeytinleri kısa sürede sıkması mümkün değildir, sıkma işlemi haftalarca sürer! Zeytin, çuvalların içinde üst üste bekler, bekledikçe kızışır, asitlenir, küflenir, kalitesi bozulur ama üretici bozulmaz! Çünkü görüntüsü midenizi bulandıracak kadar kötü durumda bulunan bu zeytinlerden daha fazla yağ çıkar!!
5- A kalite zeytinyağı, üretiminden soframıza gelene dek geçen süreçte HİÇ BİR ZAMAN İÇİN, SU, HAVA VE 27 DERECENİN ÜZERİNDEKİ BİR ISIYLA TEMAS ETMEMELİDİR. Bugün Türkiye'deki zeytinyağı üretiminin, istisnalar haricindeki tamamına yakın kısmı, ezilmiş zeytinin 70 derece sıcaklığında suyla bulamaç haline getirilmesi ve daha sonra ayrıştırılması yöntemiyle yapılmaktadır! BU YÖNTEMLE ZEYTİNİN BÜTÜN AROMASI, VİTAMİNİ, MİNERALİ, VESAİRESİ SUYLA ÇÖPE ATILIR GERİYE SADECE YAĞI KALIR ( BAZI AKLI FAZLALAR, SU ZEYTİNYAĞININ ACILIĞINI ALIYOR DİYOR, YILLARCADA AYNI ZİHNİYET BUĞDAYIN RUŞEYMİNİ VE KEPEĞİNİ ALDI! )
Oysa ki binlerce yıllık eski usul üretimde, zeytinler, bir tona yakın ağırlıktaki taş değirmenlerde çekilir, daha sonra bu bulamaç, kendirden dokunan araba tekeri şeklindeki, iç tarafa bakan ağızları açık olan torbaların içerisine, bir mala yardımıyla azar azar doldurulur, otuz kırk torba üst üste dizilir ve ahşap bir mengene yardımı ve el gücüyle sıkılarak zeytinyağı üretilirdi.
Üst üste dizilen bu torbalardan, mengene dönmeye başlamadan önce kendi ağırlığından dolayı ince bir yağ sızar, işte meşhur SIZMA ZEYTİNYAĞI budur, sahibi çok az miktardaki bu yağı, kendi evi ve çok kıymetli dostları için ayırır, tüccara satmaz! Mengene dönmeye başlayınca sessizce yağ akmaya başlar, şırr diye bir ses duyulduğunda hemen oluğun yönü değiştirilir, çünkü artık acı su gelmeye başlamıştır. Bu yöntem çok zahmetli, çok zor, çok ustalık gerektiren ( torbalar düzgün yerleştirilmez ve mengenenin basıncı eşit dağıtılamaz ise yağ ile acı su birbirine karışır, üretilen yağ oranı da düşer ) çok fire veren (Neredeyse %30 fire verir, artakalan kısım eskiden suyla kaynatılır ve çıkan yağ ise sabun yapımında kullanılırdı, yani bugün yediğimiz yağ! ) ve çok masraflı bir iştir. Bu üretim şekli ve dolayısıyla sızma yağ tarihte kalmıştır ( Günümüzde bir kaç şövalye bu üretimi tekrar canlandırmaya çalışıyor )
Bugün marketlerin raflarını dolduran tonlarca ve yüzlerce çeşit SIZMA! yağın nereden geldiğini ve nasıl üretildiğini açıklayabilecek biri varsa lütfen bana anlatsın? Bir de sızmanın daha hafifi naturel ve dahada hafif olduğu söylenen riveriası var, hafiflikten kasıt ne demekse onu da anlayamıyorum!
Zeytinyağı için eskiden altın sarısı makbul olur denirdi, sonra moda yeşile döndü, hatta azıttılar, zeytinyağını asma yaprağıyla iyice yeşillendirip piyasaya sürdüler! (demek ki yeşillik konusunda bayağı bir talep var!) Ege ve Marmarada yeşil zeytinden yağ çıkartılır, yağ yeşil olur. Kilis ve çevresinde siyah zeytinden yağ çıkartılır, yağ sarıya çalar! ( Bence siyah zeytinden üretilen yağ daha makbul ama Kilis yağı kendi yöresi dışında Türkiye'de pek tüketilmez, yabancılar aptal olduklarından bu yağ genelde ihraç edilir, En aptalıda Yahudiler olduğundan en çok onlar alır!!! )
Zeytinyağı en iyi cam şişede muhafaza edilir. En sevdiği renk bilinenin aksine mavidir! ama bu renk insanlara biraz tuhaf geldiğinden, koyu yeşil, kahverengi küçük cam şişelerde de saklanabilir, niye küçük cam şişe diye soracak olursanız, açıldıktan, yani hava almaya başladıktan sonra, bir hafta içinde tüketmeniz gerekir, bir haftada da kimse çok fazla zeytinyağını tüketemez derim!

Dr.Hüseyin Suat Duman

Gelibolu
09-03-2007, 13:03
[SIZE=3]


Halkalı Leke: Hastalığın etmeni bir fungus olup yapraklarda siyahımsı- gri renkte iç içe halkalar şeklinde ortaya çıkar. Özellikle nemli ve yağışlı bölgelerde sık görülür. Hastalığa yakalanan ağaçlarda fazla miktarda yaprak dökülmeleri olur, sürgünler ve ince dallarda kurumalar olabilir. Dolayısıyla meyve veriminde bir düşüş olmaktadır.

Halkalı leke ile mücadelede, kültürel tedbirler (nemli yerlerde zeytinlik kurmama, taban suyu yüksek ise drenaj kanalları açma, budama ile ağaçları havalandırma vs.) ile ilkbahar ve sonbahar yağmurlarından önce kimyasal mücadele (%1-2’lik bordo bulamacı ve bakırlı ilaçlar) yapılmalıdır.






Balkonda büyükçe bir saksıda zeytin ağacım var. Yaprakların üzerinde bazı lekeler var. Sitede zeytin bölümüne bakınca "Halkalı Leke" hastalığı olduğunu anladım. Balkonda olduğu için Bordo bulamacı yapamıyorum. Bunun yerine hangi ilaçtan nasıl kullanmalıyım?
İlginizden dolayı şimdiden çok teşekkür ederim. (Bu arada yeni gelenler listesine kendimi ekledim bilginiz olsun :) )

Kasved
09-03-2007, 14:18
Balkonda büyükçe bir saksıda zeytin ağacım var. Yaprakların üzerinde bazı lekeler var. Sitede zeytin bölümüne bakınca "Halkalı Leke" hastalığı olduğunu anladım. Balkonda olduğu için Bordo bulamacı yapamıyorum. Bunun yerine hangi ilaçtan nasıl kullanmalıyım?
İlginizden dolayı şimdiden çok teşekkür ederim. (Bu arada yeni gelenler listesine kendimi ekledim bilginiz olsun :) )

Sayın Gelibolu, Mine hanımın bahsettiği oranlarda bordo bulamacını zirai ilaçlar satan dükkandan açık olarak Kg.ile alabilirsiniz.

Aldığınız bu toz ilacı çiçeklere su püskürtme kabına koyup ağaca uygulayabilrisiniz, dikkat edeceğiniz husus ölçek kabınız küçük olduğundan ilaç miktarını düşük tutmanız gerekir.

ebruaziz
09-03-2007, 18:39
[QUOTE=hüseyin suat duman;82888]ZEYTİNYAĞI YALANLARI

Zeytinyağı en iyi cam şişede muhafaza edilir. En sevdiği renk bilinenin aksine mavidir! ama bu renk insanlara biraz tuhaf geldiğinden, koyu yeşil, kahverengi küçük cam şişelerde de saklanabilir, niye küçük cam şişe diye soracak olursanız, açıldıktan, yani hava almaya başladıktan sonra, bir hafta içinde tüketmeniz gerekir, bir haftada da kimse çok fazla zeytinyağını tüketemez derim!

Sn. Dr.Hüseyin Suat Duman
Ben zeytin yağını 5 lt.lik tenekelerde alıp kullanıyorum. Tüketim yaklaşık iki ay sürüyor. Yağın havayla temasından dolayı yararlı asitlerden faydalanamıyor muyum?
Bircok yerde teneke ve cam şişelerin en sağlıksız saklama koşulu olduğunu okudum. Asit oranını arttırmayan tek yol toprak küplermiş. Teneke ve cam şişedeki yağlardan soframıza gelene kadar geçen sürede fayda yerine zarar mı görüyoruz acaba?
teşekkür ederim

Mine Pakkaner
09-03-2007, 18:54
Balkonda büyükçe bir saksıda zeytin ağacım var. Yaprakların üzerinde bazı lekeler var. Sitede zeytin bölümüne bakınca "Halkalı Leke" hastalığı olduğunu anladım. Balkonda olduğu için Bordo bulamacı yapamıyorum. Bunun yerine hangi ilaçtan nasıl kullanmalıyım?
İlginizden dolayı şimdiden çok teşekkür ederim. (Bu arada yeni gelenler listesine kendimi ekledim bilginiz olsun :) )

Bakıroksit veya bakır oksi klorür kullanabilirsiniz.

huseyinkizil
09-03-2007, 21:25
10 dönümlük arazime 300 adet zeytin fidanı ekicem yapmam gereken yaralı bilgiler almak isterim, zeytin idanların yaprak gübrelemesi uygunmu acaba merak ediyorum

Mine Pakkaner
09-03-2007, 21:40
Hüseyin Bey hoşgeldiniz öncelikle bu başlığı başından başlayarak dikkatle okuyunuz.

Zeytinde yaprak gübrelemesi yapıyoruz, güzel sonuçlar da alıyoruz, ancak sizin yeni tesis edeceğiniz zeytinliğinize mutlaka topraktan gübreleme yapmanız gerekir. Toprak analizi yaptırmanızı ve gübreyi buna göre vermenizi öneririm.

huseyinkizil
09-03-2007, 21:55
Teşekkür ederim Mine Hanım,toprak analizi yaptırdım gereken gübreleri fidanları dikerken karıştırıcam ama yine miktarlar konusunda pek emin değilim aslında. Deneme amaclı fidan başına yaklaşık 100 fidanıma 20 gr Qemisoyl kullanmayı düşünüyorum hatta.Zeytin yetiştiriçiliğiyle uğraşıyorum daha fazla bilgi almak istiyorum.

Mine Pakkaner
09-03-2007, 22:06
Qemisoyl kullanımında dikat etmeniz gereken husus suyunuzdaki kireç ve tuz oranıdır. Bu gibi ürünlerin belirtilen su tutma etkinliği ve ömrü ortamdaki ve sudaki kireç ve tuzla ilgilidir.

huseyinkizil
09-03-2007, 22:10
Kireç % 2.5 ,Tuz oranı ise 0.006 Mine hanım sizin görüşünüz ne acaba ?

Mine Pakkaner
09-03-2007, 22:13
Gayet güzel. Siz su tutucuları rahatlıkla kullanabilirsiniz.

huseyinkizil
09-03-2007, 22:15
Sorun değilmi bu sizce Qemisoyl için ideal fakat zeytin için yeterli değil? dikimden sonra önerileriniz ne olabilr acaba !

Mine Pakkaner
09-03-2007, 22:29
İlk yıl çok özenle bakmanız gerek. Bölge tarım teşkilatı ile ilişkiyi elden bırakmayın.

hüseyin suat duman
09-03-2007, 23:52
Sevgili Ebruaziz,,
Zeytinyağı, Kilis yöresinde halen büyük yeraltı kuyularında dinlendirilir ve muhafaza edilir. Toprak küplerde zeytinyağı saklamak binlerce yıllık eski bir Anadolu geleneği. Tüm yıl boyunca tüketilecek olan zeytinyağı, toptan satın alınır ( bir çok kişi kendi yağını kendi üretir ), ağzı tahta kapaklı büyük küplerde saklanır ( toprak küplerin son derece ağır ve kırılgan olması, sağlıksız plastik bidonların ve tenekelerin tüm hakimiyeti eline geçirmesine sebeb oldu! ), günlük ihtiyaç kadarı, kepçe yardımıyla küpün içinden alınırdı. Cam kaplar kısa bir zaman öncesine kadar pahalı ve nadir bulunan bir mutfak eşyasıydı. Mutfağımızda zeytinyağı saklamak için toprak kaplar kullanmak, doğası gereği ideal ama hava sızdırmazlığı ve kullanılabilirliği açısından pek pratik değil.
Katkısız kırma yeşil zeytini, suyundan çıkartır ve açıkta bırakırsanız, kısa bir süre sonra renginin koyulaştığını ve tadının kaçmaya başladığını farkedersiniz ( kesilmiş bir elmanın veya patatesin kararması). Oksitlenme olarak tabir edilen bu kimyasal süreç, zeytinyağı içinde geçerlidir ve istenmeyen bir olaydır. Bu yüzden satın aldığımız 5 litrelik bir teneke içerisindeki zeytinyağını, birer litrelik ağzı hava almayan cam şişelere bölerek, serin ve güneş ışığı almayan bir yerde muhafaza etmek ve kullanmak daha mantıklı.
Bilgi ve birikimlerimizi paylaşarak, doğru ve ideal olana, en kısa sürede ulaşabilmek dileğiyle..

ebruaziz
10-03-2007, 10:53
Dr. Hüseyin Suat Bey cok tesekkür ederim.
Zeytin yağı ihraacatımızda gerilerde kalma sebebimizin markalaşamamak olduğu söylenir. Sizin de uzunca bilgilendirdiğiniz kurnazlıklarla ve bilgisizlikle yağ kalitemizi bozarsak markalaşmamız bir yana dünya sıralamasında daha da gerilerde kalmaya mahkumuz.
Bir arkadaşım Ayvalıktan 5lt sızma zeytinyağı getirdi. Tenekenin üzerinde asit oranlarına ilişkin hiçbir bilgi ve TSE yok! Sadece sızma yazıyor.. Sizin paylaştığınız bilgilerinizden sonra yağı geri iade edeceğim. Eğer kendi içimizde yağın kalitesine dikkat edersek yurt içinde ve yurt dışında markalaşmamız zor olmayacaktır diye düşünüyorum.
sevgiler

huseyinkizil
10-03-2007, 16:56
Budanan zeytinlerin dallarının kullanımı için altertafif bir önerisi olan varmı ?genellikle yakılıyor **** bağceden uzaklaştırılıyor.

hüseyin suat duman
10-03-2007, 22:53
Markalaşmayı bir kenara bıraktık, Türk milleti olarak halen malın iyisini üste, kötüsünü alta koyma şark kurnazlığından dahi kurtulamadık!
Belki duymuşsunuzdur, üç beş yıl önce, Türkiye'nin yurtdışında en çok bilinen ve tanınan zeytinyağı markalarından birinin, Dünyanın en büyük pazarı Amerika Birleşik Devletleri'ne ihraç ettiği, üzerinde birinci kalite Türk malı sızma zeytinyağı yazan, bir gemi dolusu şişelenmiş ürünü, geri iade edildi. İade sebebi, zeytinyağına büyük oranda çok daha ucuz olan çiğit ve ayçiçeği yağının karıştırılmış olmasıydı!!
Zeytinyağını atomlarına kadar tahlil edebilecek bir teknolojiye ve milyonlarca dolarlık tazminatların ödendiği, manyaklık derecesinde bir tüketici hakları yasasına sahip olan Amerika Birleşik Devletleri'ni kazıklamayı düşünebilecek kadar gözünü para hırsı bürümüş bir firma sahibi ve bu hilenin anlaşılamama ihtimalinin yüzde sıfır olduğunu idrak edemiyen yönetici ve kimyagerleri! YARABBİ SEN AKLIMA MUKAYYET OL!!!
Geri gönderilen mallar ne oldu acaba diye sorasanız, Avrupadan, Türkler çok güvenilir olduğu için! her kasası bile tek tek incelenen ve buna rağmen hormonu, ilacı sınırların üzerinde çıktı diye her gün geri iade edilen onlarca tır dolusu sebze ve meyveye Türkiye'ye geri döndüğünde ne oluyorsa, onlarada o olmuştur! Yani çöpe gitmiştir!
TABİİ Kİ YERSENİZ! diyemiyorum, çünkü Yİ..Yİ..YO..RUZ..

asped
12-03-2007, 08:15
izmir karaburun küçükbahçede ki bahçemde 20 ye yakın zeytinim var. en yaşlısı 6 yaşında ama zeytin veriyorlar hem de bol miktarda.Ancak zeytinlerin tamamına yakını siyah benekli ( orada kurtlu diyorlar ) hepsi ziyan oluyor. Köylülerden öğrendiğim bazı ilaçları ancak yazın gidebildiğim için yaz mevsiminde sıkıyorum ama bir şey değişmedi.Yardımınız olabilir mi

huseyinkizil
13-03-2007, 17:53
Zeytin fidanı yetiştirmek istiyorum indol butirik asit olmadan kezinlikle olmuyormuş,zeytin ağacının hangi sürgünleri ne zaman fidana uygun olur acaba ve nasıl bir yöntemle kendi zeytin fidanımı kendim üretebilirim acaba.Teşekkürler!!!!

ebruaziz
13-03-2007, 18:10
Sn Mine Pakkaner
iki sene icinde zeytincilik yapmayı planlıyorum. Sevdiğim işi yaparken geçimimi de sağlamam gerekiyor :) sizce 100 ağactan (yağlık) ortalama ne kadar gelir elde edebilirim? Ayrıca Selçuk Aydın taraflarında ayvalık zeytininden verim alabilirmiyim?
şimdiden teşekkür ederim..

Mine Pakkaner
16-03-2007, 00:33
Budanan zeytinlerin dallarının kullanımı için altertafif bir önerisi olan varmı ?genellikle yakılıyor **** bağceden uzaklaştırılıyor.

Parçalama makinesinden geçirip kompost yapabilirsiniz, zeytinliğinizin toprağını malçlayabilirsiniz. ( tabii ki hastalık veya zararlı taşıyan dallar bunun dışındadır.) Budanan dallardaki yaprakları toplayıp çayını (http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=13480&postcount=2) yapabilirsiniz.

Mine Pakkaner
16-03-2007, 01:00
Zeytin fidanı yetiştirmek istiyorum indol butirik asit olmadan kezinlikle olmuyormuş,zeytin ağacının hangi sürgünleri ne zaman fidana uygun olur acaba ve nasıl bir yöntemle kendi zeytin fidanımı kendim üretebilirim acaba.Teşekkürler!!!!

http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?p=65098#post65098 Başlığına bakınız :) Burada zeytin üretim teknikleri anlatılıyor.

Mine Pakkaner
16-03-2007, 01:16
Sn Mine Pakkaner
iki sene icinde zeytincilik yapmayı planlıyorum. Sevdiğim işi yaparken geçimimi de sağlamam gerekiyor :) sizce 100 ağactan (yağlık) ortalama ne kadar gelir elde edebilirim? Ayrıca Selçuk Aydın taraflarında ayvalık zeytininden verim alabilirmiyim?
şimdiden teşekkür ederim..

Bu ağacınızın yaşına, bakımına, zaytininizin çeşidine göre değişir. Türkiye ortalama verimi 18 kg /ağaç civarı. Bakar ve sularsanız ortalama 40-50 kg civarı ürün alırsınız diyelim. Çeşide göre 3-4 kg zeytin 1 kg yağ verir. Bu yıl Ayvalık zeytini yağı 6,5 ytl civarında. Bahçeniz 5 yıl hiç verim vermeyecek diye bakın. Arazi işleme, bakım ve hasat masraflarını göz önüne alın.

Selçuk'ta bu zeytinden verim alabilirsiniz.

Todor
16-03-2007, 08:56
Sevgili Usturmaca;
Mesajınızın kolay anlaşılır olması için imla kurallarına dikkat ediniz. Özellikle cümle başlarında büyük harf kullanımı ve noktadan sonra büyük harfle başlanması ve bir boşluk bırakılması okunabilirliliğini artıracaktır.

Ayrıca sorularınızı teker teker sorarsanız cevap almanız çok daha kolay olacaktır. Teşekkür ederiz.:)

usturmaca
16-03-2007, 11:02
Sevgili Todor;

Uyarılarınız için teşekkür ederim.İmla kurallarını biliyorum ancak sanırım hızlı yazmaktan büyük harf kullanımını atlamışım.Fakat cümle düşüklüğü yapmamaya gayret etmiştim.Çok soru sorduğumunda farkındayım.Ve sorularımın bir çoğunun cevaplarının sitede olduğununda.Hatalı mesajımı sildim.

Sizden ricam uyarı mesajınızı silmenizdir.Siteyi takip ederek gerekli bilgilerin bazılarına ulaşabileceğimi düşünüyorum.15 Gün sonra dikime geçeceğimden tek bir soru sorayım.9 Yıldır işlenmemiş yumruk büyüklüğünde taşlı bir tarla dikim öncesi işlenir ve gübrelenir?

Saygılarımla,

a h m e t t o g a y
16-03-2007, 11:39
Sevgili Todor;

Uyarılarınız için teşekkür ederim.İmla kurallarını biliyorum ancak sanırım hızlı yazmaktan büyük harf kullanımını atlamışım.Fakat cümle düşüklüğü yapmamaya gayret etmiştim.Çok soru sorduğumunda farkındayım.Ve sorularımın bir çoğunun cevaplarının sitede olduğununda.Hatalı mesajımı sildim.

Sizden ricam uyarı mesajınızı silmenizdir.Siteyi takip ederek gerekli bilgilerin bazılarına ulaşabileceğimi düşünüyorum.15 Gün sonra dikime geçeceğimden tek bir soru sorayım.9 Yıldır işlenmemiş yumruk büyüklüğünde taşlı bir tarla dikim öncesi işlenir ve gübrelenir?

Saygılarımla,


Bkz.Noktadan sonra boşluk bırakılır mı? (http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=3600)

a h m e t t o g a y
16-03-2007, 11:51
9 Yıldır işlenmemiş yumruk büyüklüğünde taşlı bir tarla dikim öncesi işlenir ve gübrelenir?

Saygılarımla,

Bir de yanıt vermek istiyorum. Bahçeme yakın zamanda -çeşitli sebeplere yerlerinden sökülmüş olan- yaklaşık 20 - 30 yaşlarında, 2 adet zeytin ağacı ektim. Bir botanikçi "köküne mutlaka taş ve bir miktar iri mıcır at, zeytin kökü taşı sever" bilgisi verdi. Ama bana genede saçma geldiğinden taş ve mıcır atma fikrine uymadım. Belki burada doğruluğu varmıdır bilen vardır.

Mine Pakkaner
16-03-2007, 12:03
Sayın Usturmaca,

Tarlanızın taşlı olması hiç dezavantaj değildir, yumruk büyüklüğüne kadar olan taşlar hiç sakınca yaratmaz, tam aksi süzeklik sağlar.Zeytin ağaır toprakları sevmez.

İlk zeytin tesis edilecek arazide dip kazan çekilmelidir. Bu daha önce oluşmuş bir pulluk tabanı diye adlandırdığımız geçirimsiz tabaka varsa onu patlatır. Daha sonra çoklu bbir aletle toprak yüzeyden işlenir. Bu kültivatör olabilir. Fidan çukurlarının ağır topraklarda 80x 80 açılması idealdir. Ancak sizinki gibi taşlı ve dolayısıyla süzek olduğunu düşündüğüm topraklarda 40x 40 yeterlidir.

Taban gübrelemesi için toprak analizi yaptırma şansınız hala var. Hemen numune alın. Kargo ile Laben'e yollayın. 4-5 günde sonuç veriyorlar. Durumunuzu konuşun ve ivedilik isteyin. Ben kendilerinden memnun kaldım. http://www.laben.com.tr/index.php?goto=toprak adresinde numune alma yöntemini göreceksiniz.

www.laben.com.tr (http://www.laben.com.tr) adresinden gerekli bilgiyi alabilirsiniz. Size analiz sonucunuza göre tavsiye de varecekler. Bu şekilde , dikimden başlayarak evladiyelik bir bahçe kurma şansınız olur.

Siz sanırım Gemlik tesis edeceksiniz. Sofralık çeşitte bir numaradır. Son senelerde yağlık zeytinden daha fazla getirisi var. İster sofralık ister yağlık zeytin üretin tek çeşitten bahçe tesis ederken araya her 9 fidana 1 adet dölleyici dikin. Gemlik zeytinine Ayvalık dikebilirsiniz. 9 Gemlik için bir Ayvalık hesap edin. Bu fidanları da karolajla dağıtın. Yani sofralıklar bir yanda, yağlıklar bir yanda olmasın. Diktiğiniz fidanları mutlaka herekleyin.

Damla sulama tesisi kurun ancak, ağaç başına tek damlatıcı koymayın. Tek hat geçirin ama taç iz düşümüne halkalayın ve ağaç büyüdükçe halkayı genişletin.

Kolay gelsin, bereketi bol olsun.

usturmaca
16-03-2007, 13:56
Sayın Mine PAKKANER,


Verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ederim.Laben Laboratuarı ile görüştüm,1 hafta içinde analiz sonucunu ve gübreleme programını göndereceklerini söylediler.Demekki zamanım uygun.Arkadaşlara bilgi için söyliyeyim.Yerleri Antalya ' da ve analiz ücreti 45 Ytl.Dikim yerinin 15 değişik yerinden ve yaklaşık 30 cm.derinden alınmış toprak numunelerinin paçal yapılıp yaklaşık 1 kilosunun kendilerine kargo ile gönderilmesi analiz için yeterli.

Sizden iki konuya açıklık getirmenizi rica edeceğim.Gemlik fidanlarım çubuktan üretim ve 1 yaşında.Damla sulama sisteminde halka yapma önerinizi uygulayacağım.Halkada kaç meme olması lazım,yerleşimi nasıl olacak ve saatteki damlama miktarı kaç lt.olmalı?Ve bir sulamada fidan başına vereceğim su miktarı ne kadar olmalıdır?

İkinci sorum ise Gemlikleri 5x5 dikeceğim için araya koyacağım Ayvalık
fidanları daha büyük taç oluşturacaklarından ileride probleme sebep olurmu?
**** arazimde dikim yapacağım yere 20 mt.uzakta mevcut olan 12 adet yaşlı delice dölleme için yetermidir?Deliceleri geçen hafta budatmıştım ve mayıs ayında Ayvalık aşısı yaptıracaktım.Yalnız bu deliceler dikim yerinin en yakın noktasına 20,en uzak noktasına 130 mt.mesafedeler ve hakim rüzgar yönünde değiller.Ayvalık fidanları koymak tercihim olur ancak dediğim gibi 5x5 problemi.

İlginiz için teşekkür ederim.



Saygılarımla,

ebruaziz
16-03-2007, 18:48
Mine Hn. çok teşekkür ederim.

Mine Pakkaner
16-03-2007, 20:16
...Gemlik fidanlarım çubuktan üretim ve 1 yaşında.Damla sulama sisteminde halka yapma önerinizi uygulayacağım.Halkada kaç meme olması lazım,yerleşimi nasıl olacak ve saatteki damlama miktarı kaç lt.olmalı?Ve bir sulamada fidan başına vereceğim su miktarı ne kadar olmalıdır?

İkinci sorum ise Gemlikleri 5x5 dikeceğim için araya koyacağım Ayvalık
fidanları daha büyük taç oluşturacaklarından ileride probleme sebep olurmu?
**** arazimde dikim yapacağım yere 20 mt.uzakta mevcut olan 12 adet yaşlı delice dölleme için yetermidir?Deliceleri geçen hafta budatmıştım ve mayıs ayında Ayvalık aşısı yaptıracaktım.Yalnız bu deliceler dikim yerinin en yakın noktasına 20,en uzak noktasına 130 mt.mesafedeler ve hakim rüzgar yönünde değiller.Ayvalık fidanları koymak tercihim olur ancak dediğim gibi 5x5 problemi.

İlginiz için teşekkür ederim.



Saygılarımla,

Halkada 3-4 damlatıcı yeterlidir. Düz YPE 20'lik boruya dıştan takma damlatıcı kullanın. Sadece taç iz düşümüne su vermiş olursunuz. Her halkaya 3 damlatıcı takın. Halkanın çevresine eşit aralıkla dağıtın. Ağaç büyüyünce halkayı büyütürsünüz. Farklı firmaların damla sulama konusunda farklı teknikleri var. Kimisi fidanın iki yanindan damla sulama hatti geçirir, kimi damlatıcılı boru kullanır. Bu da bizim uyguladığımız teknik. Verilecek su miktarını söyleyemeyeceğim, çünkü taşlar dışında toprak yapınızı bilmiyorum.

Ayvalık zeytininin büyüklüğünü şekil budaması ile kontrol edebilirsiniz.

Dölleyiciler konusunda ise daha önce dediğim gibi bu dağılımı eşit oranda yapmanız gerek.

Bu arada bölgenizdeki tarım il veya ilçe müdürlüğü ile mutlaka görüşün, size teknik destek ve bilgi vereceklerdir.

huseyinkizil
16-03-2007, 20:37
:confused: Mine hanım çok teşekkür ederim,bu forumda bir çok konuya acıklık getirebiliyorsunuz tebrik ederim, Usturmaca arkadaşımız gibi bende zeytin tesisi kurucam 300 fidan aldım gemlik tipi daha önce bu konuyla ilgili görümüştük damlama yöntemi hakkında bilgi verebilirmisiniz, Tek hat geçirin ama taç iz düşümüne halkalayın ve ağaç büyüdükçe halkayı genişletin derken anlıyamadım yeni zeytin tesisim için nasıl bir damlama sistemi kurabirilirim en az maliyetle , yardım istiyorum bilgisi olan arkadaşlardan.

aer
19-03-2007, 19:05
Merhaba..Haftasonu 2 yaşında 2 adet Gemlik çeşidi zeytin fidanı aldım.. Fidanlıkta gözüme takılan zeytin ağacı vardı..10 yaşında yaklaşık 10cm.çapındaydı (göz ölçümü doğru ise)..Yaprakları lekesiz oldukça sağlıklı görünüyordu..
Dikecek yerim olsa hemen alacaktım, fiyatı 350 YTL idi..
Fiyatlar hakkında pek bilgim yok..Bilen var mı **** fiyatı uygun mu?

seckayn
20-03-2007, 16:19
Sn.Mine Pakkaner;
Onceki mesajlarinizda bahsettiginiz zeytin silkme makinesini, agaca verdigi zarar bakimindan bir degerlendirirmisiniz. Sizin bu konuda tecrubeniz vardir muhakkak. Benim 1200 agaclik bir gemlik fidanligim var. Fidanlarin 3-4 yaslarinda. Bu makinayi kac yasindan sonra kullanmaya baslamaliyim. Agaca cok zarar veriyormu acaba. Tesekkurler simdiden.

Mine Pakkaner
20-03-2007, 20:26
... Tek hat geçirin ama taç iz düşümüne halkalayın ve ağaç büyüdükçe halkayı genişletin derken anlıyamadım ...

Bu şekilde Hüseyin Bey;

8399

huseyinkizil
21-03-2007, 07:57
Teşekkür ederim Mine hanım

Mine Pakkaner
21-03-2007, 08:17
Sn.Mine Pakkaner;
Onceki mesajlarinizda bahsettiginiz zeytin silkme makinesini, agaca verdigi zarar bakimindan bir degerlendirirmisiniz. Sizin bu konuda tecrubeniz vardir muhakkak. Benim 1200 agaclik bir gemlik fidanligim var. Fidanlarin 3-4 yaslarinda. Bu makinayi kac yasindan sonra kullanmaya baslamaliyim. Agaca cok zarar veriyormu acaba. Tesekkurler simdiden.

Zeytin silkme makinası ağaca zarar vermiyor, tam aksi çırpaklarla hasat yapıldığında ağaç çok şiddetli bir periyodisite yaşıyor, yok yılı şiddetli geçiyor. Bunun sebebi de zeytin ağacında bizim hasat yaptığımız dönemde ertesi ylın çiçek gözlerinin oluşmuş olması. Çırpakla hırpalanan bu gözler ertesi yıl kesinlikle meyve vermiyor. Amam elle hasat vyapıyorsanız elbette bu durum söz konusu değil. Ancak bu sefer de hasat için ödenen işçilik maliyeti artıyor.

Gemlik zeytininde sarsak dediğimiz dalı titreştirerek zeytini hasat eden makinaları öneririm. Çümkü malum sofralık zeytinin üzerinde minik bir darbe bile olması kaliteyi bozuyor. Bu yüzden sırıkla veya diğer adıyla çırpakla hasata göre de avantajı var. Aslında sistem aynı, dallı sallayıp, ürünü almak. Taraklı makine de çok güzel, üstelik dalı ve ağacı hiç titreştirmiyor, fiyatı da ekonomik. Makinelerin teleskobik sapı sayesinde eski usülle yetiştirilmiş yüksek taçlı ağaçların üst dallarını da hasat etmek mümkün.

Ne zaman kullanbilirsiniz sorusuna gelince , bu ağacınızın büyüklüğüne bağlı, şu yaş dersem sizi yanıltırım. 4-5 yaşında güzel yetişmiş fidanlarda uygulama iyi sonuç verdi.

seckayn
21-03-2007, 11:14
Mine Hanim birsey daha sormak istiyorum. Anlatmis oldugunuz damlama sulama sistemi ile ilgili. Benim arazim 40 donum. Ilk fidanlari diktigimde fiskiye(yagmurlama) sistemi kurdum. Zeytinin yagmurlama sulamayi cok sevdigini duymustum. Bu yolla sulanan agaclar surekli yikandigi icin bazi zeytin zararlilari da agaca zarar veremiyomus.(bilmiyorum nekadar dogru) Ancak bu seferde cok fazla ot derdi basladi. Tarlada inanilmaz ot buyudu. Ot mucadelesi icinde surekli hortumlari toplayip,otlari temizleyip tekrar seriyorduk.
Daha sonra salma sulama yontemini denedik. Bu yontemde de toprak cok fazla yikandigi icin vazgectik. Simdi ise sistemi damlamaya cevirdik. Ancak bizim damlama sizin anlattiginiz gibi degil. Agacin dibinde kucuk bir fiskiye gibi.
Benim arazim denize yakin oldugu icin duz ve kumlu bir yapisi var. Suyumda oldukca bol.
Ben bu araziyi nasil sulamaliyim. Zeytine en cok hangi sulama tipini sever.
Saygilarimla..

Mine Pakkaner
21-03-2007, 18:13
Sizin dıştan takma ayarlı damlatıcınız olduğunu düşünüyorum. Ben de onu kullanıyorum. Fotoğrafını yollarsanız bakarım. Zeytin için en uygun sulama yöntemini sormuşsunuz, damla sulamadır.

seferisarli
25-03-2007, 12:27
herkese merhabalar.....yaklasık 3 gunden berı zeytın konusunda bılgı almak ıcın ugrasmaktayım sureklı saolsun forumu bılen arkadaslar en ygun yere yonlendırme cabasındalar ve su ankı topıc buna uygun sanırım...

5 donumluk bır arazım var....verımlı tarım arazısı olmakla bırlıkte duz bır ova....sulama ımkanımda mevcut....100 adet mandalın agacımı kestırdım nedenıne gelecek olursam...

agaclar turunctu...ve alım yapacak olanlar palmıye misalı agaclara işcı sokmaya cekındıler....uzerınde 7 ton mal vardı fakat 1100 ytl ye sattıgım ıcın ınsanların takdırını aldım....olurmu demeyın mandalın malesef can cekısmekte....

sımdı merak ettıklerım cok basıt....agacların yasıyla verım zamanın arasındakı paralellık...yanı 1 yasında dıkersem ne kadar bı zamanda verım alırım....

delıce yamac yerlerde dayanıklı oldugu ıcın tercıh edılmekteymış...benım arazım sulama ve ıklım bakımından cok uygun ziraatın dagıttıklarını alsam verım ii olurmu...en uygun olan gemlık oldugu solenıyo ne derece dogrudur...fıdanın yasıyla malıyetı arasındakı ılışkı nedır...sorularım surecektır...

ilgılenen arkadasa sımdıden tesekkurler

Kasved
26-03-2007, 22:02
sımdı merak ettıklerım cok basıt....agacların yasıyla verım zamanın arasındakı paralellık...yanı 1 yasında dıkersem ne kadar bı zamanda verım alırım....

delıce yamac yerlerde dayanıklı oldugu ıcın tercıh edılmekteymış...benım arazım sulama ve ıklım bakımından cok uygun ziraatın dagıttıklarını alsam verım ii olurmu...en uygun olan gemlık oldugu solenıyo ne derece dogrudur...fıdanın yasıyla malıyetı arasındakı ılışkı nedır...sorularım surecektır...

ilgılenen arkadasa sımdıden tesekkurler

Dikiliecek zeytin fidan cinsi birçok platformda çok tartışıldı, varılan ortak sonuç;
her bölgede kendi iklimine ve toprağına uygun zeytin fidanının bölge tarım müdürlüklerine danışılarak dikilmesinin mantıklı olacağı. Üretici olarak kişisel düşüncem gemliği artık kendi orjin bölgesi dışında dikmemek en mantıklısı, ayrıca Türkiyenin her birçok bölgesine o kadar fazla gemlik dikimi yapıldıki kişisel düşüncem gemliğin sonu gelecekte madalinaya benzerse hiç şaşırmam:(

Ziraatin dağıttıklarından biz aldık dikim yaptık hiç bir sorunla karşılaşmadık, deliceden aşıyla zeytin fidanını mantıklı bulmuyorum, bu yöntem eskiden fidanın zor bulunduğu yıllarda çok kullanılmıştı, günümüzde artık akıllı fidan bolca üretilmektedir, ayrıca delicede en büyük bir sorunda yetişmiş büyük zeytin bahçesinde ilerde don sorunu yaşadığınızda kökden değilde daldan üretilmiş delice ise yeniden dip dallar yetiştirip yeniden aşılamayla ağacı kazanmak hem daha uzun zaman hemde büyük emek almaktadır, başımıza geldiği için bu şekideki deliceden üretilmiş dondan kaybettiğimiz ağaçlarda aşıda tutturamadığımızdan kökleyip yerlerine akıllı fidan diktik.

Nerden nereye geldik hiç aklımıza gelirmiydi sulu taban arazilerdeki mandalinaların köklenip yerine zeytin dikileceği ülkemin insanları ne hale getirildi bi o yana bi bu yana daldan dala sürükleniyor:eek:

huseyinkizil
29-03-2007, 20:11
Yeşil zeytinde hangi cins zeytin türü uygundur acaba ?

Kasved
29-03-2007, 21:45
Yeşil zeytinde hangi cins zeytin türü uygundur acaba ?

Yeşil zeytinde benim önerim ayvalık türü, nedenine gelince hem yeşil olarak hemde fiyatların durumuna göre yağlık olarak değerlendirme şansına sahipsiniz.

Mine Pakkaner
29-03-2007, 23:54
Yeşil zeytinde hangi cins zeytin türü uygundur acaba ?

http://www.agaclar.net/forum/showpost.php?p=67744&postcount=73 başlığında zeytin çeşitlerini ve yeşil sofralık olarak değerlendirilenleri bulacaksınız.

a h m e t t o g a y
30-03-2007, 12:05
İnkilap yayınevi'nden harika bir kitap çıkmış. Tamamiyle Türk işi (yazan Türk, fotoğraflayan Türk, basan Türk). Nefis fotoğraflar eşliğinde benim seviyemde bir zeytin sever için çok güzel bir kitap (Sanırım profesyonellere hitab etmez). "Her Yönüyle Zeytincilik", yazan Esat Bülbül fiyatı 20 ytl.
Link. (http://www.inkilap.com/kitap_detay.asp?eylem=kitap_detay&id=3305)

huseyinkizil
30-03-2007, 18:10
Merhaba Mine hanım.İtalyada zeytin bağcelerine baktığımızda her tarafın yeşil çim sahadan oluştuğunu görüyoruz,bizde ise toprak işlenerek **** ilaçla mücadele yoluyla otlar yok ediliyor.Nasıl bir yöntem kullanarak İtalyada düzeni kendi ülkemizde kullanabilriz.Duyduğum kadarıyla çim kesme makineleriyle zeytinliklerinde otla mücadele ediyorlarmış.İyi günler.

Mine Pakkaner
30-03-2007, 19:58
Bu yeni yöntemi uzun süredir anlatıp çiftçimize kabullendirmeye çalışıyoruz. Dediğiniz gibi otlar biçiliyor. sıra araları tamamen yeşil alan, gerektiğinde ağaç taç iz düşümü işleniyor (gübreleme gibi).

huseyinkizil
30-03-2007, 20:37
Motorlu Tırpan uygun mu sizce misinalı olanlar,kullanan arkadaşlarım çok iyi diyorlar fakat kısa bir süre sonra tekrar büyüyorlarmış.Bilgim yok fakat italyadada gübreleme bizim gibimi yapılıyor acaba Mine hanım.

Mine Pakkaner
31-03-2007, 10:22
Motorlu tırpanların hem misinalı hem bıçaklı olanları var. Hepsi de uygun.
Yurt dışında gübrelemeyi fertigasyonla yani sulamayla yapıyorlar. Gerektiğinde yapraktan uygulama da yapıyorlar.

dgoker
01-04-2007, 22:16
Herkese Merhaba,

Forum'a bugün itibari ile üye oldum, oldukça faydalı bilgiler edindim. Emeği geçen herkese teşekkürler.
Bu yıl içersinde Muğla-Yatağan ilçesinde 50 dönümlük arazide yağlık zeytin dikmeyi planlıyorum. Ayvalık türü zeytin Yatağan bölgesi için Uygun mu? bilginiz var mı?

Okuduğum bir internet sayfasında Türkiyede ortalama bir zeytin ağacından ortalama 10 Kg zeytin alındığını, fakat komşumuz Yunanistanda bu oranın 50Kg, italyada 70 ve ispanyada 80 Kg civarlarında olduğunu yazıyordu. Bunu okuyunca şok olmuştum. Buden li büyük bir fark oluşmasının ana sebebi nedir?

Yanlış tür seçimi? Yanlış budama? Yanlış gübreleme? yanlış silkeleme? **** hepsi mi :) ?

Eskiden zeytin için 7x7 dikilmesi önerlirdi, fakat şimdi 5x5 dikim yapılarak (güney cephe için) daha çok ağac dikilmesi ağacların boylarının ve genişliğinin daha küçük tutulması öneriliyor. Bu doğru mu?

Zeytin toplamak için kullanılan makinelerin ağaca zarar vermediği fakat bir yıl sonra çiceklerin uç vereceği noktaların zarar gördüğü için bir yıl sonra yok yılının ağır geçebileceği bahsedilmiş, sırıkla silkeleme ile karşılaştırıldığında aynı zararı mı veriyorlar yoksa el ile toplama ve sırıkla silkeleme arasında bir yerde mi kalıyor.(Yağlık zeytin için)

Zeytinliklerden iyi verim alabilmek için her türlü iyi bakım yanında açan çiçeklerde döl tutma oranını yüksek tutmak çok önemlidir. Bunu sağlamanın bir yoluda başka çeşitlerin çiçe tozları vardır. Eğer Ayvalık tipi zeytin dikersem (üsteki sorumun cavabına göre bu tür de değişebilir) ne kadar oranda hangi başka tür zeytin ağacı dikmeliyim.

Herkese kaliteli bol verimli günler

Mine Pakkaner
02-04-2007, 22:15
Sayın Dgoker, bütün sorularınızın cevabı bu başlıkta mevcut. İlk mesajdan başlayarak okumanızı öneririm.

dgoker
03-04-2007, 21:00
Merhaba,

Aslında bütün forumu okuduktan sonra 2. soru hariç diğerler kafamda tam netlik kazanamamıştı :(

dgoker
03-04-2007, 21:04
26 Nisan 2007 - 29 Nisan 2007 tarihleri arasında İzmir Kültürpark Fuar Alanında
heryıl düzenlenen Violive adında Zeytin Yağı ve Şarap konulu fuar olacak ilgilenenlerin bilgisine.

dgoker
03-04-2007, 21:26
Zeytin Yağı Kategorileri

1)Natürel yağlar (ing. Virgin olive oil): Bu tip zeytinyağı, zeytinin presde veya modern sistemlerde sıkılması ve çıkan yağın zeytin suyu (karasu/kızılsu) ile zeytin posasından (pirina) ayrılması ile elde edilir. Doğrudan ve başkaca hiç bir işlemden geçmeden yenebilir.

2)Rafine yağlar (ing. Olive oil or 'pure olive oil'): Bu tip zeytinyağı, lampant denilen yüksek asitli veya doğrudan yemeye uygun olmayan natürel zeytinyağlarının kimyasal yöntemle rafine edilmesiyle elde edilir. Rafinaj (ing. refinement) işlemi sonucunda, yağın asidi sıfıra indirgenir. Her hangi bir tadı ve kokusu kalmaz.

3)Pirina yağı (ing. Olive-pomace oil): Bu yağ, zeytinin sıkılıp zeytinyağının çıkarılmasından sonra, pirinada (ing. pomace) kalan %2-5 kadar zeytinyağı hegzan (hexane) gibi solventler kullanılarak çıkarılır. Ancak, buna kesinlikle zeytinyağı denmez. Daha çok kozmetik endüstrisinde kullanılan bir yağdır.

Zeytin Yağı Tipleri

1) Sızma zeytinyağı (ing. Extra virgin olive oil): Bu zeytinyağı, en fazla %1 oleik asit içeriğine sahiptir. Natürel yağlar içerisinde en değerlisi ve en hafifi budur. Hafif meyvemsi bir tadı ve diğer olumlu özellikleri barındırır Salatalarda ve sofrada çiğ tüketim için mükemmeldir.

2) Natürel birinci zeytinyağı (ing. Virgin olive oil): Bu zeytinyağı, %1 ile %2 arasında oleik asit içerir. Bunun dışında, sızma ile aynı özelliklere sahiptir.

3) Natürel ikinci zeytinyağı (ing. Ordinary virgin olive oil): Bu zeytinyağında, serbest yağ asidi oranı %2-%3,3 arasındadır. Diğer özellikleri yukarıdakilerle benzerlik gösterir. Sızmada hafif olan meyvemsi tad, daha belirgindir. Diğer olumlu özelliklerin bazıları daha belirgindir. Tüketim şekli de yukarıdakiler gibidir.

4) Rafine zeytinyağı (ing. 'Pure' or Refined olive oil): Yukarıda anlatıldığı gibi, asit oranı %3,3'ün üzerinde olan natürel yağlara lampant denir. (Bu yağlar, eski zamanlarda kandillerde ışık elde etmek amacıyla kullanılırmış, lampant deyimi oradan geliyor.) Lampant kategorisindeki zeytinyağları rafine edilerek, asit oranı sıfıra indirgenir ve içerdiği her türlü koku ve tad yok edilir. Bu tip zeytinyağını da marketlerde bulabilirsiniz. Özellikle kızartmalar için uygundur. Yemeklerde de kullanılabilir. Ancak, salatalarda veya sofrada doğrudan tüketim için tavsiye edilmez.

5) Riviera tipi (ing. Olive oil): Bu tip zeytinyağı %60-85 rafine zeytinyağı ile %15-40 natürel zeytinyağının karıştırılması ile oluşturulan bir harmandır. Natürel zeytinyağının kendine has tadı ve kokusu ile rafine zeytinyağının hafifliği birleştirilerek tadı ve kokusu olan, natürele göre daha hafif bir yağ elde edilmiş olur. Asit oranı %1 veya %1,5 olabilir. Yemeklerde kullanıma uygundur. Ancak, tadı benzese bile besin değeri bakımından natürel yağlara yaklaşamaz

Referans(www.bafayag.net)

muratozaltas
04-04-2007, 09:49
tekrar merhaba..
mine hanım sizden tekrar tekrar özür dilerim..yaptığım sorumsuzluk; haklısınız..ama ben yine de sorduğum soruya cevap alamadım..birileri(ama bizzat kullanan)cevaplayıncaya kadar bekleyeceğim..saygılar..

Merhaba, siteye yeni katıldım ve mesajınızı yeni görüyorum. Öncelikle zeytin hasat makinalarından bahsedeyim. Daha önce kullandığım arazi ve çiftçi şartlarında denediğim bir çok makina var. Bunlar içerisinde size tavsiye edebileceğim makineyi bu linkten görebilirsiniz.
http://www.zemsu.com/?lang=tr&show=product&category=2&prodtype=19&view=det&id=3
bu sitedeki haberler bölümünde kullanıcıların görüşlerini bulabilirsiniz. benimde size tavsiye edebileceğim bir makinedir.

muratozaltas
04-04-2007, 09:57
merhaba,

son zamanlarda zeytin silkme makinalarının reklamı oldukça yapılmakta..haliyle bende merak ediyorum..internetten inceledim fakat kullanım kolaylığı ve aletin verimi hakkında bir bilgiye sahip olamadım..tavsiye eden veya kullanan birileri varsa memnuniyetle dinlemeye hazırım..saygılar..

Sayın Sempre82;
Siteye yeni katıldım ve mesajınızı yeni gördüm. Öncelikle size tavsiye edeceğim linki izleyin. Burada gördüğünüz tüm hasat makinelerini arazide, çiftçi şartlarında birebir deneyerek gözlemledim. Özellikle agritec döner başlıklı çırpıcı oldukça yüksek performans göstermiştir. Hasat konusunda detay bir makaleyi siteye de yollayacağım Öncelikle sizin acil ve cevapsız kalan sorunuzu öne aldım.

http://www.zemsu.com/?lang=tr&show=product&category=2&prodtype=19&view=det&id=3

muratozaltas
04-04-2007, 10:16
Arkadaşlar bilgisayarımdaki bir dosyayı buraya nasıl ekleyebilirim.?

aer
04-04-2007, 11:26
Arkadaşlar bilgisayarımdaki bir dosyayı buraya nasıl ekleyebilirim.?

Sn.muratozaltas.
Her konunun ayrı bir topiği var. Yazacağınız konu zeytinle ilgili ise; mesaj yazdığınız alan altında gelişmiş modu tıklayın ve açılan sayfada ataç işaretini tıklayıp eklemek istediğiniz dosyayı seçin ve onaylayın.Ben bu yöntemle yapıyorum.
Öncelikle kendinizi tanıtıp, bazı kuralları okursanız daha kolay anlarsınız. Kolay gelsin, hoşgeldiniz.
http://www.agaclar.net/forum/forumdisplay.php?f=82

muratozaltas
04-04-2007, 12:07
teşekkür ederim aer. Şimdi oldu.

muratozaltas
04-04-2007, 12:21
Sn.muratozaltas.
Her konunun ayrı bir topiği var. Yazacağınız konu zeytinle ilgili ise; mesaj yazdığınız alan altında gelişmiş modu tıklayın ve açılan sayfada ataç işaretini tıklayıp eklemek istediğiniz dosyayı seçin ve onaylayın.Ben bu yöntemle yapıyorum.
Öncelikle kendinizi tanıtıp, bazı kuralları okursanız daha kolay anlarsınız. Kolay gelsin, hoşgeldiniz.
http://www.agaclar.net/forum/forumdisplay.php?f=82

buraya sadece resim dosyaları mı (jpg,gif vb.) ekleyebiliyoruz? Metin dosyaları word belgeleri eklenemiyor mu, yoksa bugün benim beceriksizliğim mi üzerimde..?:rolleyes:

muratozaltas
04-04-2007, 13:15
tabii ki çok pahalı.

Todor
04-04-2007, 13:48
buraya sadece resim dosyaları mı (jpg,gif vb.) ekleyebiliyoruz? Metin dosyaları word belgeleri eklenemiyor mu, yoksa bugün benim beceriksizliğim mi üzerimde..?:rolleyes:

Murat Bey, sadece resim dosyası ekleyebiliyoruz. Word dokumanını kopyala yapıştır yaparak ekleyebilirsiniz veya ücretsiz bir download sitesine ekleyip burdan link verebilirsiniz. :)

muratozaltas
04-04-2007, 15:56
ZEYTİNDE
MEKANİK HASAT



Murat ÖZALTAŞ
Zir. Mühendisi

ZEYTİNDE HASAT

1. GİRİŞ

Tüm zeytin yetiştiricisi ülkelerde olduğu gibi, Türkiye’de de zeytin üretim masrafları içerisinde hasat masrafları halen en yüksek paya sahiptir. Bu nedenle hasat, zeytin yetiştiriciliğindeki önemli sorunlardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır.

1.1. Ülkemiz zeytin işletmelerinin bazı önemli özellikleri (Dizdaroğlu ve ark.,2003)

 Ülkemiz, alan ve ağaç sayısı bakımından, dünyada zeytin yetiştiriciliği yapan ülkeler arasında dördüncü sırada yer almaktadır. Ağaç sayısı: 95.000.000, Alan: 572.000 ha.
 Türkiye’nin toplam tarım alanlarının %2’sini zeytinlikler oluşturmaktadır.
 Bu zeytinlik alanların % 75’i meyilli ve yamaç, % 25’i ise düz arazilerde yer almaktadır.
 Ortalama plantasyon yoğunluğu 166 ağaç /ha'dır.
 Plantasyonlardaki ağaçların % 25’i yaşlı veya verimden düşmüş ağaçlardır.

1.2. Yetiştiricilikte ve Hasatta İşgücü Kullanımı

Ege Bölgesinde, yağlık ve sofralık zeytin üretiminde girdi kullanımı ve masrafların analizine ilişkin veriler çizelge 1. de gösterilmiştir.


Çizelge 1. Yağlık ve Sofralık üretimde bakım masraflarının oransal dağılımı (%)
(Birleştirilmiş yıllar ortalaması) (Dizdaroğlu ve ark.,2003)
Bakım işlemleri
Yağlık
Üretim Sofralık
Üretim
Budama ve artıkların toplanması 10,1 10,4
Toprak işleme 14,8 18,8
Sürüm (pulluk) 7,9 9,9
Ara çapa (kültivatör vb.) 2,0 4,3
Diskaro çekme 0,0 1,3
Çapalama ve dip temizleme (elle) 4,9 3,3
Gübreleme 6,2 5,9
İlaçlama 3,0 13,6
Sulama 1,4 14,5
Hasat ve nakliye 64,4 35,4
Bakım masrafları toplamı 100,0 1,4










Grafik 1. Yağlık üretimde yetiştirme işlemlerine göre bakım masraflarının dağılımı
(Birleştirilmiş yıllar ortalaması)



Grafik 2. Sofralık üretimde yetiştirme işlemlerine göre bakım masraflarının dağılımı
(Birleştirilmiş yıllar ortalaması)

Grafiklerden de anlaşılacağı gibi yetiştiricilik işlemleri içerisindeki en büyük payı hasat almaktadır.


2. EN UYGUN HASAT ZAMANININ BELİRLENMESİ

2.1. Zeytinin Değerlendirme Şekli ve Hasat Zamanı

Optimum hasat zamanı, zeytinin değerlendirme amacına göre farklılıklar gösterir. Buna göre genel olarak zeytinin değerlendirme şekli ve hasat zamanı şöyledir:

















2.2. Hasatta Olgunluk Kriterleri

Yeşil Sofralık :

 Renk sarımsı yeşile döner
 Taneler normal iriliğe erişir.
 Doku sertliğini biraz kaybetmiştir.

Siyah Sofralık :

 Çeşide has olgunluk rengini almıştır.
 Kararma kabuktan meyve etine geçmiştir.
 Taneler normal iriliğe erişmiştir.

Yağlık :

 Ağaçta yeşil meyve kalmamıştır.
 Tüm meyveler karardığında yağ oranı maksimumdur.
 Kabuk etten kolayca ayrılır.
 Meyve iki parmak arasında sıkıldığında çekirdek kolayca ayerılır ve sap çukurundan meyve suyu çıkar.



3. GELENEKSEL HASAT YÖNTEMLERİ

Hasat yöntemleri, bölge halkının sosyo-ekonomik koşulları, çeşit özellikleri, ağaç ölçüleri gibi faktörlere bağlı olarak farklılıklar gösterir. Mevcut uygulamalar genel olarak üçe ayrılır.

3.1 Yerden Toplama : Bu yöntemde; fizyolojik olarak olgunlaşan ve ağaç dibine dökülen zeytinler yerden elle toplanır. Bu yöntemle toplanan zeytinlerin sofralık değerleri düşüktür, daha ziyade yağa işlenirler. Fakat yağa bile işlense, yere düşerken oluşan yara bere ve çizikler yağın kalitesini düşürmektedir.

3.2 Doğrudan Ağaç Üzerinden Toplama : Kalite açısından hemen hemen en iyi toplama şeklidir. Olgunlaşan zeytinler elle sıyrılarak toplanır. Bu şekilde toplanan zeytinler hem sofralık hem yağlık olarak değerlendirme açısından kalite özelliklerini korurlar.

3.3 Sırıkla Silkerek Toplama : Bu yöntemde, olgunlaşan zeytinler sırıklar vasıtasıyla çırpılarak dökülür ve toplanır. Çevremizde görülen en yaygın hasat yöntemidir. Fakat hasat sırasında meyvenin ve ağacın göreceği zararlanma dan ötürü tavsiye edilmemektedir.

3.3 Geleneksel Hasat Yöntemlerinde Karşılaşılan Problemler

• Meyvedeki Zararlanma : Sırıkla hasat sırasında vurma, çarpma ve darbelerden dolayı meyvede oluşan yaralanmalar, kayıplar.

• Vejetatif Organlardaki zararlanma : Yine özellikle sırıklama ile hasatta dal, filiz ve gözlerde meydana gelen hasarlar nedeniyle bir sonraki yılın verimi negatif yönde etkilenmektedir. Periyodisite daha sert bir şekilde görülmektedir. Ayrıca çeşitli hastalıklar bir ağaçtan diğerine bulaşmaktadır.

• İşgücü Teminindeki Zorluklar ve Maliyet : Kısa bir zaman dilimine sıkıştırılması gereken yoğun işçilik faaliyetlerinin hem maliyeti yüksek olmakta hem de işgücü temini zorlaşmaktadır.


4. ZEYTİN HASADININ MEKANİZASYONU


4.1. Mekanik Hasatta Kullanılan Küçük Alet ve Makineler

Mekanik aletler : Esası bir süpürge ve tırmıktan ibaret olup, yerdeki zeytinleri toplayacak şekilde tertiplenmiştir. Değişik şekillerde dizayn edilenleri mevcuttur.

Havalı Cihazlar : Bunlar ağacın dibindeki zeytinle beraber, aynı yoğunlukta ve daha aşağı yoğunluktaki parçaları emebilen, aspiratörlerdir. Bazıları meyveleri doğrudan ağaç üzerinden emerek toplayabilmektedir.

Basit Çekme Aletleri : Bunlar el ile kullanılan taraklardır. Kullanımları yorucudur. Fakat bu aletler küçük boylu ağaçlardan oluşan işletmelerde yararlı olmaktadır.

Hareketli Makineler :

 Elde veya sırtta taşınabilir dal sarsıcıları
 Pnömatik (Hava Kompresörlü) çırpıcılar.
 Elektrik enerjisi ile çalışan sıyırıcılar.

Yukarıda bahsedilen tüm bu aletlerin etkinlikleri zayıf olmakla beraber, büyük makinelerin ulaşamadığı geleneksel zeytin bölgeleri için düşünülebilir.

4.2. Büyük Makineler

Traktöre takılır Tipte Gövde ve Ana Dal Sarsıcıları :

Bu makinelerde iki türlü sarsma hareketi vardır :

 Tek yönlü sarsma hareketi
 Çok yönlü sarsma hareketi

Tam Teçhizatlı Hasat Makineleri :

Mekanik hasadı gerçekleştirmek üzere üretilen makineler kullanıldıkça, hasatta insanın rolü gittikçe daha da azalmaktadır. Tam bir mekanizasyona ancak bir kişi tarafından sevk edilebilen, kullanılabilen ve zeytinleri toplayabilen bir makine ile erişilebilir.
Bu makineler çok şematik olarak şöyledirler ; bir sarsıcı , yönlendirilebilen bir kol üzerinde yer almıştır. Toplayıcı bir traktörün önüne monte edilmiş ters bir şemsiye biçiminde ağaç gövdesi etrafına yerleştirilmiştir. Düşürülen meyveler, havalı bir kanalla traktörün arkasındaki bir kaba aktarılır. Makine tek bir kişi tarafından yönetilir.


4.3 Çeşitli Hasat Yöntemlerinin Karşılaştırılması

Çalışma koşullarının zorlu, işgücünün pahalı ve temininin güç olması, ayrıca elde edilen ürünün kalitesi ve ağaç üzerinde olumsuz etkileri nedeniyle klasik hasat yöntemlerinin, zeytinciliğin bugünkü ihtiyaçlarına yeteri kadar cevap vermediği görülmektedir.



Çizelge 2. : Çeşitli Hasat Yöntemlerinde Kütle İş Başarıları (Caran, 1994)
HASAT YÖNTEMLERİ İŞ BAŞARISI
(Kg/h-BİİG)
El ile Hasat 19.6
Pnömatik Tarak 29.9
Pnömatik Çırpıcı 43.2
Pnömatik Sarsıcı *1* 45.5
Mekanik Çırpıcı 60.0
Sırıklama 62.5
Pnömatik Sarsıcı *2* 66.7



Küçük zeytinlikler ve büyük makine kullanımına uygun olmayan plantasyonlar için önerilebilecek pnömatik ve mekanik makinelerle işgücü verimliliği birkaç misli arttırılabilmektedir. Bununla birlikte kullanımlarının yorucu olması nedeniyle sınırlı ölçüde yayılmışlardır.Yapılan çalışmalarda meyveyi düşürme konusunda en uygun çözümün, gövde **** dalların sarsılmasıyla elde edileceği tespit edildi ve bu amaçla çeşitli tip ve yapıda sarsıcılar geliştirildi.

Mekanik Hasadın Gerektirdiği Agronomik Koşullar :

Hasatta mekanizasyonun başarılı olabilmesi için; Plantasyon yapısı, Taç hacmi, Taç yoğunluğu, Ağaç formu, Tane karakteristikleri, Olgunlaşma periyodu ve Olgunlaşma tarihi gibi faktörlerin bazı özellikler sergilemesi gerekir.

Plantasyon Yapısı : Plantasyonun yoğunluğu ve arazinin eğimi, makinenin hareket yeteneğini sınırlamayacak yapıda olmalıdır.

Taç Hacmi : Ağaç hacmi ve sarsıcı etkinliği arasında negatif bir korelasyon vardır. Sarsma hareketinin teorik incelemesi yapıldığında, sarsılan ağaç kütlesi ile sarsıcı kütle arasındaki ilişki rahatlıkla anlaşılmaktadır.

Taç Yoğunluğu : Bu durum dalların **** gövdenin daha kısa sürede kavranması yanında vibrasyon süresince tanelerin daha serbest hareket etmesine olanak tanır.

Ağaç Formunun Adaptasyonu : Ağaç formu ve hasat şekli arasında yakın bir ilişki vardır. Ağaç gövdesinin kolayca ve kısa sürede, sarsıcı makinenin pensi tarafından kavranabilmesi için ağaçların 80-100 cm.lik tek bir gövdeye sahip olması öngörülmektedir. Ayrıca vibrasyon süresini azaltma ve meyve dallarına kadar en az kayıpla iletimini sağlama açısından ağaçları en fazla 3-4 ana dal taşıması gerekir. Esnek dal ve sarkık yapı sarsıcı performansını düşürür.

Tane Karakteristikleri : Vibrasyonda tane düşüm oranını belirleyen faktör R/P olarak gösterilen Kopma direnci / Tane ağırlığıdır. Bu nedenle seçiminde mümkün olduğu kadar düşük "R/P" oranına sahip olan çeşitler seçilmelidir. Diğer bir faktör ise tane sap uzunluğudur, vibrasyonun bir kısmı sap tarafından absorbe edilmektedir. Sonuç olarak iri tane ve kısa sap vibrasyona daha iyi cevap verir.

Olgunlaşma Periyodu : Hasadı tek uygulama ile gerçekleştirebilmek için olgunlaşma periyodu kısa olan çeşitlerin seçilmesi gerekmektedir. Bu hasadın mekanizasyonunda karşılaşılan en büyük sorunlardandır. Çünkü çeşitlerin çoğu geniş bir olgunlaşma yelpazesine sahiptir. Bu özellik optimum hasat tarihinin belirlenmesini güçleştirmektedir.

Olgunlaşma Tarihi : Bahçe tesis edilirken olgunlaşma tarihi konusunda farklılık gösteren çeşitler seçilmemelidir. Bahçe çeşit bakımından homojen bir yapıda olmalıdır.

Sonuç olarak mekanik hasada uygun, ideal bir çeşidi tarif etmek gerekirse; 80-100 cm. uzunluğunda tek bir ana gövde, 3-4 ana dal, mümkün olduğu kadar iri taneler ve kısa sap, alternansa karşı daha az duyarlı ve kısa bir olgunlaşma periyodu önemli özelliklerdir.


4.3. TUTUNMA KUVVETİNİ AZALTICI KİMYASAL MADDE
UYGULAMALARI

Hasat makinelerinin etkinliğini arttırmak için tane tutum kuvvetini azaltıcı çeşitli kimyasal maddeler üzerinde ( Özellikle Etherel ve Alsol ) denemeler yapılmıştır.

Söz konusu maddelerin şu özellikleri taşıması gerekir :

 Tek bir pülverizasyonda etkili olması
 Vejetatif sisteme zarar vermemesi
 Yağda kalıntı bırakmaması
 Pahalı olmaması
Uygulamalarda önemli oranda yaprak dökülmeleri meydana gelmiş, ayrıca yağda toksik kalıntı Problemi ortaya çıkmıştır. Bu konu ile ilgili daha fazla çalışmalara ihtiyaç vardır.


5. TÜRKİYE ZEYTİNLİKLERİNİN MEKANİK HASAT AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

Türkiye zeytinliklerinin hasadın mekanizasyonu açısından büyük oranda yenilenmeye ihtiyaç duyduğunu söyleyebiliriz. Plantasyon ve işletmelerle ilgili genel tespitler şöyle sıralanabilir (Caran, 1989) .

 İşletmelerde zeytinle birlikte, karışık olarak bağ, incir, antepfıstığı ve tütün gibi diğer tarımsal ürünlere de yer verilmektedir. Bu karışık yetiştiricilik mekanizasyonla ilgili problemlere yol açmaktadır.
 Zeytinliklerin %25’i ovada , %75 ‘i dağlık-yamaç arazide ve parçalı durumdadır. Ortalama zeytin bahçesi büyüklüğü; Yağlık: 12,1 da, Sofralık: 11,7 da. (Dizdaroğlu ve Ark.,2003)
 Bölgelerde genellikle tek gövdeli yetiştiricilik hakimdir. Bu elverişli bir durumdur.
 Taç oldukça sıktır ve çoğunlukla budanmamıştır. Dallar çok sarkık durumdadır ve meyvelerin düşürülmesi açısından uygun değildir. Bu nedenle tüm bölgelerde mekanik hasada uygun budama şeklinin uygulanması gerekir. Yani 80-100 cm. lik tek bir gövde üzerinde maksimum 3-4 ana dal taşıyan, sarkık dalları elimine edilmiş, rijit-dikine gelişen bir yapı kazandırılmış ağaç formu benimsenmelidir.
 Sıra arası mesafeler genellikle uygun olmamakla birlikte, mekanik hasada uygun tesisler de mevcuttur.
 Özellikle büyük hacimli ve kütleli ağaçların sarsıcı ile hasadı için uygun tip ve güçte traktör temini sorun olmaktadır.
 Satın alma gücü düşük olan işletmelerin yüksek fiyatlı traktör ve iş makinelerini edinme şansı düşüktür. Bu durum üreticilerin bir araya gelmesini zorunlu kılmaktadır.

SONUÇ

Mekanik hasat konusunda mevcut plantasyonlar genellikle uygun koşullar sunmamakta ve hasat makinelerinin karlılığı uzun bir kullanım periyodu gerektirmektedir.
Ancak zeytin yetiştiriciliğinin daha modern ve karlı olabilmesi için, zeytin yetiştiricilerinin işletmelerini ticari bir girişim olarak görmeleri, zeytini gerçek bir yatırım unsuru olarak düşünmeli ve teknolojik gelişim ritmini izlemeye çalışmaları gerekmektedir. Her şeyden önce bahçe tesis aşamasında, mekanizasyona uygun agronomik istekler göz önüne alınmalıdır.

muratozaltas
04-04-2007, 15:58
mesajda görünmeyen tablo ve grafikler için özür dilerim. Aynı zamanda siteye sadece resim değil metin dosyasını **** ikisini birlikte gönderebileceğimiz bir imkan olsaydı bu sorunu yaşamayacaktık. Saygılarımla.

huseyinkizil
04-04-2007, 16:10
http://www.ozanlar.com.tr/content.php?content=1 sitesindeki zeytin yağı makinesi ile ilgili görüşlerinizi bekliyorum arkadaşlar !

muratozaltas
05-04-2007, 08:06
http://www.ozanlar.com.tr/content.php?content=1 sitesindeki zeytin yağı makinesi ile ilgili görüşlerinizi bekliyorum arkadaşlar !

Sayın Kızıl;
Sizinde incelediğiniz gibi makine hakkında çok fazla detay bilgi göremiyoruz. Markası, modeli, teknik detaylar, güç, kapasite, ithal edildiği ülke ve en önemlisi FİYAT!!! Ancak Tarım fuarında sergileneceği belirtilmiş. Benzer tipte makinelerin ülkemize çeşitli amaçlarla akademik kullanım **** deneysel amaçlı getirildiğini biliyorum, ancak bunlarla ilgili yaşanan sıkıntıları da çok iyi biliyorum. Dünyada artık çok büyük kapasite ile çalışan zeytinyağı fabrikaları yerine küçük işletmelere ve çiftliklere hitap eden bu tür makinelerin kullanımı yaygınlaşmaktadır. Butik işletmeler dediğimiz bu çiftlikler kendi yağlarını sıkarak kendi markaları ile satışa sunmakta ve oldukça karlı olmaktadırlar. kesinlikle bu tür makineleri tavsiye ediyorum ANCAK...... Makineler konusunda ülkemiz her zaman bir "teknoloji çöplüğü" şeklinde istismar edilmiştir. Kullandığım deyim yanlış anlaşılmasın ama en iyi ifade şekli budur. Dünyada demode olmuş **** yeni ancak performansları kötü olan farklı sektörlerde bir çok makine ülkemize sokulmuş, hatta sokuşturulmuş ve üreticilerimiz mağdur edilmiştir. Teknolojiyi ve bu tür makineleri sonuna kadar destekliyorum ANCAK mutlaka bilinçli bir şekilde üreticinin bunları alması konusunda ısrarla uyarıyorum. Saygılarımla.

Mine Pakkaner
05-04-2007, 08:28
...mesajda görünmeyen tablo ve grafikler için özür dilerim. Aynı zamanda siteye sadece resim değil metin dosyasını **** ikisini birlikte gönderebileceğimiz bir imkan olsaydı bu sorunu yaşamayacaktık ...

Murat Bey katkılarınız için teşekkürler. Tabloları veya grafikleri ben kopyalıyor ve paint'e yapıştırıyorum, word'den kopyalama ve yapıştırma başarılı olmadıysa, print screen ile tablo veya grafiğin ekran görüntüsünü kopyalayıp paint'e yapıştırıyor ve resim dosyası olarak düzenleyip foruma aktarıyorum.

malim
05-04-2007, 15:38
Mersin - Mut'taki arazime geçen sene Gemlik cinsi fidan dikmiştim. Keşke geçen sene agaclar.net sitesini fark etseydim... Herhalde Ayvalık dikerdim. Mine hanıma çok teşekkür ediyorum,bilgilerini burda paylaştıgı ve soruları cevapsız bırakmadığı için. Kolay gelsin, selamlar...

muratozaltas
06-04-2007, 07:42
Sayın Malim;
Merak ettim neden Ayvalık dikerdiniz? gemlikle ilgili bir sorun mu yaşadınız..?

malim
06-04-2007, 13:37
Sayın muratozaltas;
Ayvalık dikerdim çünkü; üç-beş sene sonra meyveler toplanmaya başlayınca arz fazlası oluşacak, Gemlik İhraç malı olmadıgı için yurtiçi fiyatları düşecek, elimizdeki ürünleri yaglık yapacagız, Ayvalığın kalitesinde yağ alamayacagız. Bunlar Agaclar.net'ten daha dogrusu Sayın Mine Hanımın yazdıklarından benim çıkardıgım bi sonuç. Yanlış düşünüyorda olabilirim. Selamlar. Kolay gelsin.

muratozaltas
06-04-2007, 14:02
Türkiyede marketlerde satılan yağların etiketinde;
- Saf Ayvalık zeytini yağıdır, diye yazmaz.
- Ülkemizde yağ sıkılırken, zeytin çeşitleri birbirinden ayrı sıkılmaz.
-Gemlik siyah sofralık özelliğine sahip en kaliteli yerli çeşidimizdir ve dünya piyasalarında da kalitesini ıspatlamış bir çeşittir. ( Siyah sofralık zeytin ihracatında Dünya sıralamasında Türkiye 1. sıradadır.)
-Ülkemizde arz fazlası diye bir sorun yoktur. Neden.?
Ülkemizdekişibaşına yıllık ortalama zeytinyağı tüketimi 0,9 litredir. Yanıbaşımızdaki Yunanistanda ortalama yıllık kişibaşına zeytinyağı tüketimi 24 lt. dir. Sonuç: Eğeryıllık kişibaşına tüketimimizi sadece ve sadece 2 lt. çıkarabilirsek üretilen yağ ülkemizdeki ihtiyacı bile zor karşılar.
Bu nedenlerden ötürü içiniz rahat olsun. Gemlik çeşidini dikmekle yanlış yapmadığınızı söylemek istiyorum ve sizi tebrik ediyorum. Hatta size ilginç bir ipucu vereyim. Son 5 yıldır Ayvalık zeyin çeşidinde yaşanan "meyvedeki şekil bozukluğu" konusunda bir bilginiz var mı..? iyiki gemlik çeşidi dikmişim, dedirtecek kadar büyük bir sorun bu. :)) Sygılarımla.

malim
06-04-2007, 14:34
Sayın muratozaltaş;
Allah razı olsun valla yüregimi serinlettiniz. İnşallah vatana millete hayırlı olur. Kolay gelsin Selamlar.

muratozaltas
06-04-2007, 16:30
Mersin yöresini de iyi biliyorum. Özellikle Mut ilçesinde 2 yıldır düzenlenen Zeytincilik Sempozyumuna katıldım. belediye Başkanı ve İlçe Tarım Müdürlüğü personeli zeytinciliğe gönül vermiş kişiler. rahatlıkla bağlantı kurabilirsiniz.

Mine Pakkaner
06-04-2007, 22:53
Sayın muratozaltas;
Ayvalık dikerdim çünkü; üç-beş sene sonra meyveler toplanmaya başlayınca arz fazlası oluşacak, Gemlik İhraç malı olmadıgı için yurtiçi fiyatları düşecek, elimizdeki ürünleri yaglık yapacagız, Ayvalığın kalitesinde yağ alamayacagız. Bunlar Agaclar.net'ten daha dogrusu Sayın Mine Hanımın yazdıklarından benim çıkardıgım bi sonuç. Yanlış düşünüyorda olabilirim. Selamlar. Kolay gelsin.

Sayin Malim, Benim sık sık söylediğim şudur, sofralık zeytin yetiştirecekseniz Gemlik 1 numaradır. Yağlık zeytin yetiştirecekseniz Gemlik dikmeyiniz, Ayvalık zeytininin yağ kalitesi çok yüksektir. Ülkenin heryerinde Gemlik dağıtılmasını ve yağlık olarak kullanılmasını anlamak zor.

malim
07-04-2007, 15:51
Sayın muratozaltaş; Mut'ta yine Zeytincilik Sempozyumu olurda gitmek isterseniz inşallah bende katılayım. Mut 'u da gezeriz bu arada. Selamlar

sempre82
07-04-2007, 21:43
tekrar merhaba..
uzun zamandır giremiyorum siteye..eminim ki çok şey kaçırdım..
geçen sene ektiğim fidanlara ne olduğu belirsiz bir hayvan dadandı..köstebek mi porsuk mu anlamadım..ortalama 20 tane ağacımın kurumasına sebep oldu..dibine kazmayı vurduğumda toprakta boşluk yaptığını gördüm..ilaçla başa çıkabileceğim birşey değil galiba..acilen yardımınıza ihtiyacım var... saygılar..

bismarckcht
08-04-2007, 21:06
ağaçları kireçle boya çewresine kireç dök onon için belirli ilaçlarda wardı onları kullan yazın sulamayı(14 günde 1)we gübresini unutma fidanların başına bişey gelmez..

memet
08-04-2007, 21:12
bismarckcht, hoşgeldin. Mesaj yazarken, w harfinin alfabemizde olmadığına dikkat etmeye çalışıyoruz.

gurani
09-04-2007, 12:08
Yaklaşık 30 senelik zeytin ağaçları Balıkesir-Havran dan sökülüp İzmir-Bergama ya dikilecek. Bunların büyük bir çoğunluğu sarım esnasında gövdeden zarar görmüş. Bu zeytinlere karşı ne tür bir bakım sağlamalıyız. Bilgilendirirseniz memnun olurum. Şimdiden teşekkürler.....

huseyinkizil
09-04-2007, 18:00
Yaşadığım şehirde 40-50 yıllık bir zeytin ağacını özel bir aletle söküp başka yere dikildi 3 yıldır o kadar bakım yapılmasına karşılık çok büyük bir gelişme görmedim ağacta.Kökünü güçlendirecek gübre kullanılmalı öncelikle bana kalırsa.

malim
10-04-2007, 08:27
Manisa Demirci'de memur olarakçalışmaktayım. Gecen sene ekim ayında Mersin Mut'taki 12 dönüm arazimize İlçe tarım müdürlügünden aldıgım 400 adet Gemlik cinsi zeytin fidanları diktim. (Tarlada yaban Zeytini kendilinden oluyor. Tarla sınır komşum amcam benden 3 Sene önce Ayvalık dikmişti agaçlar hiç gelişmedi.) Tarlada hic su yok, can suyunuda biraz pahalıya mal ederek tanker ile getirttik. Manisa'da oldugum için herzaman da böyle sulama imkanım olmayacak. Havuz yaparak damlama sistemi kursam ne kadara mal olur? Yaptıgım emek ve masrafa degermi terettüt ediyorum. Tavsiyede bulunursanız sevinirim. Kolay gelsin Selamlar.

gurani
13-04-2007, 15:06
huseyinkizil kardeşim köklerini güçlendirecek ne tür gübre kullanabiliriz?
Bu konuda bilginiz varsa memnun olurum çünkü yaklaşık 100 adet kadar dikimi gerçekleştirdik.

dgoker
13-04-2007, 21:02
Sayın Sempre82;
Siteye yeni katıldım ve mesajınızı yeni gördüm. Öncelikle size tavsiye edeceğim linki izleyin. Burada gördüğünüz tüm hasat makinelerini arazide, çiftçi şartlarında birebir deneyerek gözlemledim. Özellikle agritec döner başlıklı çırpıcı oldukça yüksek performans göstermiştir. Hasat konusunda detay bir makaleyi siteye de yollayacağım Öncelikle sizin acil ve cevapsız kalan sorunuzu öne aldım.

http://www.zemsu.com/?lang=tr&show=product&category=2&prodtype=19&view=det&id=3

Merhaba Muratozaltas,
verdiğiniz link'e girerek inceledim. Sayfadaki "haberler" kısmında hasat makinalarını kullanan kişilerin yazdıkları yorumları okudum. Orada sık sık "önümüzdeki yıllar için ağaçlarımı makinaya göre düzenledim." şeklinde bir bilgilendirmeler var. Hasat makineleri için ne tür düzenlemeler gerekmek te?

muratozaltas
16-04-2007, 08:20
Sayın dgoker;
Aynı konuyu bende çok merak etmiştim, sordum öğrendim.
Ağaçları düzenlemekten kasıt; Budamanın düzenli olarak yapılması. Bildiğiniz gibi zeytin daha yeni yeni değerini ve gerçek yerini bulmaya çalışan bir bitki. Bu nedenle uzun yıllardır hep gözardı edilmiş bakım işlemleri özellikle BUDAMA yapılmamıştır. Ancak makineli hasat gündeme gelince ağaçların bakımlı ve budanmış olması randımanı arttırmaktadır.
Saygılarımla.

bilgekaan
16-04-2007, 10:38
Manisa Demirci'de memur olarakçalışmaktayım. Gecen sene ekim ayında Mersin Mut'taki 12 dönüm arazimize İlçe tarım müdürlügünden aldıgım 400 adet Gemlik cinsi zeytin fidanları diktim. (Tarlada yaban Zeytini kendilinden oluyor. Tarla sınır komşum amcam benden 3 Sene önce Ayvalık dikmişti agaçlar hiç gelişmedi.) Tarlada hic su yok, can suyunuda biraz pahalıya mal ederek tanker ile getirttik. Manisa'da oldugum için herzaman da böyle sulama imkanım olmayacak. Havuz yaparak damlama sistemi kursam ne kadara mal olur? Yaptıgım emek ve masrafa degermi terettüt ediyorum. Tavsiyede bulunursanız sevinirim. Kolay gelsin Selamlar.

Dünya Bankası 50 milyara kadar hibe kredi veriyormuş.Damla sulama sistemi kurmak için , ama kimsenin pek bilgisi yok.Tarım müdürlüğündekiler bile bilmiyor.
Yapmanız gereken projeyi hazırlatıp , tarım müdürlüğüne başvurmak sadece.Pek ilgilenemedim , araştırmakta fayda var.

hasang
16-04-2007, 14:16
Budamanın amaçları;
Meyve ağaçlarında fizyolojik dengeyi en kısa zaman da oluşturmak,
Gövde üzerinde düzenli ve dengeli bir taç oluşturmak,
Yapılacak kültürel uygulamalara müsait bir zemin hazırlamak
Herhangi bir sebeple zarar görmüş, bir biri üzerine binen ve dar açılı dalları kesmek,
Fotosentez için gerekli yeterli ışığın ağacın içlerine kadar girmesini sağlamak,
Yaprak/ odun ve yaprak/ kök oranını dengelemek,
Periyodisiteyi azaltarak her yıl düzenli ürün almak,
Meyve kalitesini iyileştirmek,
Yeni dikilen fidanların meyveye yattıkları zaman kırılmaksızın meyveyi taşıyabilmeleri için kuvvetli gelişen ve geniş açı yapan dalları seçerek ağaca iyi şekil vermek, için yapılan bir dizi işlemlerdir.

Budamanın Fizyolojik Esasları
Zeytin ağaçlarında gençlik, olgunluk, yaşlılık olmak üzere 3 fizyolojik evre vardır.

Bu evreler;
1-Gençlik dönemi (verimsiz) 1-10 yaş
2-Olgunluk dönemi 11- 70
3-Yaşlılık dönemi (verimsiz) 71--
Ağaçlarda yapraklar tarafından üretilen karbonhidrat miktarı ile kökler tarafından alınan madensel maddelerin oranı önemlidir ve eşit olmalıdır.

CH/N> 1 ise çiçek tomurcuğu, CH/N< 1 ise sürgün oluşumu daha fazla olur.

Gençlik döneminde kök faaliyeti toprak üstü organların faaliyetinden fazladır. Daha fazla N alındığından kuvvetli sürgün oluşur bu devreye gençlik kısırlığı denir.

Gençlik kısırlığı devresini kısaltmak için;

-kök kesmek / Dengeli gübreleme yapmak / zayıf anaç kullanmak / ışıklanmayı ve asimilasyon yüzeyini artırmak
- kuvvetli büyüyen dalların gövde ile yaptıkları açıları genişletmek
- aşırı budama yapmamak gibi uygulamalar yapılmalıdır.
- Olgunluk döneminde önceki döneme göre daha az sürgün daha fazla verimlilik söz konusudur.
- budama dengeli yapılmalıdır.
- Yaşlı ağaçlarda fizyolojik denge generatif büyüme lehine bozulur. Bu durumda;
* dalları daha kısa kesmek
* ana dal seviyesinde dal çıkarmak
*fazlaca meyve dalı seyreltmesi yapmak
* azotlu gübreleme yapmak gerekir.

BUDAMA TEKNİĞİ
- Ağaçların budamaya karşı verdikleri tepkiyi anlamak için organların işlevlerini bilmek gerekir
- Kök; topraktan su ve besin maddelerini alır. Bu besin maddeleri yapraklarda fotosentezle işlenir ve besin maddelerine dönüşür.
- Burada yaprakların büyümede ve ürün vermede çok önemli olduğunu unutmayalım.
- Gövde ve dalların görevi köklerden alınan besin maddelerini yapraklara taşımak, yapraklarda oluşan asimilatları diğer organlara taşımaktır.
- Ağacın iskeletini oluşturur ve besin maddelerini depo ederler.
- Mahsüldar ağaçlarda kök ile gövde arasında bulunan turp dediğimiz organ çok sayıda uyur göz bulundurur ve besin deposudur.
- Budamalarda ve diğer işlemlerde gövdeye ve turp a zarar verilmemelidir.
- Ağaçlar fizyolojik dönemine göre budanmalıdır
- Budamalarda yaprak /odun veya Yaprak / kök oranlarının bozulması halinde ağaç bu oranları dengelemek zorunda kalır.
- Şiddetli budamada bu oranlar hızla düşer kök sistemi zayıflar verim düşer ve ağaç hızla yaşlanır.
- Yaprak /odun oranı her zaman genç bir ağacınkine benzer düzeyde tutulmalıdır.
- Gençlik döneminde aralıklı hafif budamalar yaparak yaprak /odun oranı yüksek tutulur.
- Mahsüldar ve yaşlı ağaçlarda uygun aralıklarla dal çıkararak yaprak /odun oranı yükseltilir.
- Böylece ağacın kuvvetlenmesi meyve dallarının artması ürün kalitesinin artması ve alternansın azalması sağlanır.
- Ağaçlara belli bir geometrik şeklin verilmeye çalışılması tabiatına aykırıdır.
- Ağaçları gençlik döneminde mümkün olduğu kadar tabii eğilime bırakmak gerekir.

Budamalar aşağıdaki beklentilere cevap vermelidir.
- Verimsiz dönemi mümkün olduğu kadar kısaltmak
- Ağacın verimli dönemini uzatmak
-Ağacın zayıflamasını ve erken yaşlanmasını önlemek
-Büyüme ve meyve teşekkülünü dengelemek
-Ekonomik olmak
-Kuru şartlarda su faktörünü unutmamak
-Budamalarda gelecek yılın ürünü düşünül melidir.
-Uygun zaman aralıkları ile yapılan yenileme budamaları ile verimlilik süreklidir
-Büyük taç hacmi çok fazla terleme ile beraber fazla su tüketimi demektir. Kuru şartlarda buna dikkat edilmelidir.

Budamanın şiddetini belirlemek için
-Budamadan önceki sonbahar kış yağış miktarı
-Önceki yıl alınan ürün miktarı
-Ağacın gelişme ve beslenme durumu
-Dikim sıklığı ve ağaca verilmiş şekli dikkate almak gerekir.

Budama zamanı
Zeytinde budama hasattan sonra başlar. Don tehlikesi olmayan bölgelerde budama Aralık ayında don tehlikesi olan bölgelerde Mart-Nisan aylarında budama yapılmalıdır. Ağaca su yürüdüğü ve kabuğun odun dan ayrıldığı dönemlerde yapılan kesimlerde daha dikkatli olunmalıdır. Bu zamanlarda yapılan kesimlerde hafif tırnak bırakılmalı kesim yerlerine macun sürülmelidir.

* Yaz budaması meyve seyreltmesi için yapılır ki sofralık zeytinde meyve iriliğinin artması istenir. Ayrıca zeytin dal kanseri ile bulaşık ağaçlarda yaz budaması önerilir.

Budama Aralığı
Akdeniz bölgesinde budama çoğunlukla iki yılda bir yapılır. Alternansı azaltmak amacı ile budamayı bol ürün yılından sonra yapmamak gerekir. Dolu ürün yılına girerken yapılan budama ağacın aşırı meyve bağlamasını önler ve ağaç boş yılına daha güçlü girer.

Mahsul Budaması
Bu dönemde budama işlemi taç içersindeki ışıklanmayı artırmak için yapılır. Yaprak/odun oranı daima yüksek tutulmalıdır. Budamalar verimli periyodu uzatmayı hedeflemelidir. Odunu gölgede yaprağı güneşte bırak kuralı unutulmamalıdır. Ana dallar ve gövde güneşte kaldığı taktirde yanacak ve erken yaşlanacaktır. Fakat yaprakların iyi ışıklanması da gerekmektedirİşte bu noktada oluşturulacak denge çok önemlidir. Taç hacmi optimum seviyeyi geçmemelidir. Ağacın üzerinde ağacın besleyebileceği ve kuraklıktan etkilenmeyeceği kadar dal bırakılmalıdır.

Unutulmaması gereken bir noktada zeytinin iki yaşındaki dallar üzerinde meyve vermesidir.mahsul budamasında bitki öz suyunun çoğunluğunu kullanma eğilimin de olan oburlar çıkarılır. Odun kısmını gölgelemek için tacın iç kısmındaki daha zayıf dallar bırakılır.

Mahsul budamasını özetlersek;
- Işıklanma artırılmalı
- Ana dallar arasında denge kurulmalı,
- Meyve dalı sayısındaki azalma göz önünde bulundurularak, ince dalların aşırı seyreltilmesinden kaçınılmalı,
- Budamayı iki yılda bir yaparak dolu yıla girişte üçüncü ve dördüncü kademe dalların alınması ile seyreltme yapılmalı,
- Yağlık zeytinlerde de tane iriliği yağın artmasını sağlar. Bu nedenle uygun oranda seyreltme yapılmalıdır.

GENÇLEŞTİRME BUDAMASI
Uygun budamalar yapılsa dahi belli bir süre sonunda yaprak/odun oranın da azalma görülür. Alternans artar, kalite düşer, ürün azalır. Bu durum ağacın yaşı ile ilgili olduğu gibi toprak,yağış,sulama, gübreleme,budama gibi
faktörlerden de kaynaklanabilir.

Zeytinin odun kısmında çok sayıda uyur göz vardır. Budama ile bu gözler uyarılır ve bu sayede ağaç kendini yeniler.

Ana dalların hepsinde veya birinde yaşlanma veya zayıflama görüldüğünde oburlar ve tali sürgünler oluşur. Özellikle konumları iyi olan sürgünlerin çıkarılmaması çok önemlidir. Bunlar daha sonra dalın yenilenmesinde kullanılır. Bu dallar yeterince geliştiğinde bozulmasına fırsat vermeden yenilenecek dal kesilir.

Bu işlem yapılamadığı taktirde ana dal gövde ile birleştiği yerin bir kaç cm üzerinden kesilerek çıkarılır. Öz su akışı uyur gözler etrafında yoğunlaşacağı için yeni ve kuvvetli sürgünler meydana gelir.

Yeni sürgünlerden uygun olanlar bırakılır. Bırakılan sürgünlerin yeterince ışık alması sağlanmalıdır. Ana dal seviyesinde yenileme kademeli olarak yapılmalıdır. Gövde üzerinde fazla sayıda ana dal bırakılmamalıdır. Bu durum ışıklanmayı azaltır, rekabeti artırır. Yaprak/odun oranını olumsuz etkiler. Bilezik alarak da odun yüklü ağaçlar fazla sert budamadan yenilenebilir. Gençleştirmede tırnaklı kesimlerden kaçınılmalıdır. Çünkü zamanla gövdenin bozulmasına canlılık ve verimin azalmasına sebep olur.

Tacın Tamamen Yenilenmesi
Çok gövdeli ağaçlarda uygulanır. Tek gövdeli ağaçların tabladan tamamen kesilmesi ağaç Yaprak/odun dengesini yeniden kuruncaya kadar kök sistemini zayıflatacağından önerilmez.

Uygulama tabladan ana dalların kesilmesi suretiyle yapılır. Kesim yerinin altından çıkan çok sayıda sürgünden kesiğin 20-30 cm altındakiler bırakılarak diğerleri alınır. Bırakılan sürgünler gelişmesine göre 2-3 yıl sonra 2-3 adete indirilerek yeniden tabla oluşturulur.

*Ağacın odun kısmı iyi ise dozu iyi ayarlanmış gençleştirme sistemleri, çok sert gençleştirmeye tercih edilir.yaşlı odun kısımlarının kademeli olarak çıkarılması verimlilik kayıplarını epeyce azaltır.

Büyük ağaçların gençleştirilmesi
Ağaç tacına dokunmadan uzun yıllar yapılan seyreltme budamaları nedeniyle ağaçlar aşırı büyür. Böyle ağaçlarda odun oranı artar, verim düşer. Budama, mücadele ve hasat zorlaşır.

Ağaçlardan tekrar verim almak ve işlemleri kolaylaştırmak için yapılması gereken sert budama yapmaktır. Ana dallar, 3. veya 4. çatal üzerinden kesilerek kısaltılır. Yatay dallar gerekiyorsa kısaltılır. Ağaçlar da çok kısa sürede yaprak/ odun oranı dengelenir. Verimli bir ağaç elde edilir.

Kesimlerden sonra çıkan sürgünlerden bırakılacak olanlar seçilir, diğer dallar temizlenir. Obur sürgünler mutlaka kesilmeli veya kısaltılarak köreltilmelidir. Ağacın iç kısmını güneş dalları yakmayacak şekilde açmak gerekir. Bu sayede bakıma da bağlı olarak 4-5 yıl da ağaç gençleşir.

Dondan zarar görmüş ağaçlarda budama
Öncelikle don zararı tespit edilir. Ağaç üzerinde soğuk zararı havaların ısınması ve ağaca suyun yürümesinden sonra belli olur. Hafif zararlarda budama gerekmeye bilir. Yazın kuruyan dallar çıkarılır. Ancak bordo bulamacı yapılmalıdır.Gübreleme ve sulamaya özen gösterilmelidir. Zarar çok ise zararın büyüklüğü kesin olarak tespit edilmelidir. Zarar gören kısım dipten çıkarılır. Gövde zarar görmüşse turp üzerin den kesilir ve burası çöğür ise çıkan sürgünlere aşı yapılır. Turp zarar görmüşse toprak altından kesilerek gövdeye uzak yerden çıkan sürgünler kullanılmalı eğer çöğür ise aşılanmalıdır.

malim
16-04-2007, 23:52
Sn.Bilgekaan bey;
Sn.Murat Özaltaş bey o konuda beni bilgilendirdi. Damlama sılama kredilerini su olan arazilere veriyorlarmış, malesef benim arazi çevremde hiç su olmadıgı için faydalanamayacagım. Ziraat Bankasının tarım kredisi belki olabilr. Yalnız sorumun cevabını aldım; damlama sulama kurulması gerekiyormuş. Selamlar,iyi çalışmalar.

bilgekaan
17-04-2007, 08:07
Sn.Bilgekaan bey;
Sn.Murat Özaltaş bey o konuda beni bilgilendirdi. Damlama sılama kredilerini su olan arazilere veriyorlarmış, malesef benim arazi çevremde hiç su olmadıgı için faydalanamayacagım. Ziraat Bankasının tarım kredisi belki olabilr. Yalnız sorumun cevabını aldım; damlama sulama kurulması gerekiyormuş. Selamlar,iyi çalışmalar.

Sayın Mehmet Ali Bey,Murat Özaltaş Bey,
Bu krediye başvurmak için gereken prosedürleri anlatırsanız pek çok kişinin bilgilenmesini yardım etmiş olacaksınız.Çünkü bir süre sonra bu destek kalkacak ve kullanılmayan destekleme fonu Dünya Bankasına geri iade edilecekmiş.
Biz sorduğumuz zaman Tarım Müdürlüğünden net bir yanıt alamamıştık.
Teşekkürler, iyi çalışmalar

muratozaltas
17-04-2007, 08:43
T.C.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI
Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü








TARIM REFORMU UYGULAMA PROJESİ

KÖY BAZLI KATILIMCI YATIRIM PROGRAMI


MAKİNA VE EKİPMAN ALIMLARININ DESTEKLENMESİ
ALT PROGRAMI






Tarım Reformu Uygulama Projesi
Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi
Cinnah Caddesi No.16 Kat: 1
06690 Kavaklıdere ANKARA
Tel: (312) 466 82 74
Faks: (312) 466 82 81
E-posta: kk-myb@arip.org.tr

Ankara – 2007





































Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı, Tarım Reformu Uygulama Projesinin Köy Bazlı Katılımcı Yatırımcı Programı alt bileşeni kapsamında Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir.


TANIMLAR

Bu Uygulama Rehberinde;
a) Bakanlık: Tarım ve Köyişleri Bakanlığını,
b) Hibe sözleşmesi: Proje sahipleri ile il müdürlüğü arasında imzalanan ve hibeden yararlanma esasları ile tarafların yetki ve sorumluluklarını düzenleyen sözleşmeyi,
c) İl müdürlüğü: Bakanlık il müdürlüğünü,
ç)İl proje yürütme birimleri (Proje Teknik Yardım Ekibi): İl müdürlüğünde proje hazırlanması aşamasında proje sahiplerine teknik yardım vermek üzere,il müdürlüğü bünyesinde oluşturulan ekibi ve hibe sözleşmesinin akdinden sonra proje kapsamındaki satın alımları bu Yönetmelik hükümleri doğrultusunda kontrol edecek, izleyecek ve değerlendirecek birimi,
d) Makine ve ekipman alımlarının desteklenmesi programı: Tarım Reformu Uygulama Projesi kapsamında yürütülecek alt bileşeninin Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı kapsamındaki alt programı,
e Mal alımları: Makine, ekipman, malzeme alımları,
f) Uygulama sözleşmesi: Yatırımcılar ile proje kapsamında satın aldıkları mal ,makine, ekipman, malzeme sağlayan yükleniciler arasında yapılacak akdi,
g) Yüklenici: Proje kapsamında hibe sözleşmesi akdedilen yatırımcılar tarafından yapılacak satın alımlara mal sağlayan bağımsız kişi ve kuruluşları,
ğ) Tarım Reformu Uygulama Projesi (ARIP): İkraz Anlaşması hükümleri gereğince uygulanan ana projeyi,
h) Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı: Tarım Reformu Uygulama Projesi kapsamında yürütülecek proje,
ı) Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü: Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı kapsamındaki tüm çalışmaların izlenmesinden ve yılı bütçe tekliflerinin geliştirilmesinden sorumlu Bakanlık merkez teşkilatını,
i) Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi: Kırsal kalkınma projeleri kapsamında uygulanacak Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı kapsamındaki gerekli kurumsal ve uygulama hizmetlerini yürütmek amacıyla kurulan birimi,
ifade etmektedir.

















UYGULAMA REHBERİ
A- KÖY BAZLI KATILIMCI YATIRIM PROGRAMI

Kırsal kalkınma plan ve programları ile 2006 -2010 Ulusal Tarım Stratejisi çerçevesinde, tarım üreticilerine kırsal alanlarda bireysel ve/veya bir arada yapacakları öz sermayeye dayalı projeli yatırımları için belirlenen iller dahilinde kırsal alanda ekonomik ve sosyal gelişmeyi sağlamak için, gerçek ve tüzel kişilerin tarım ürünlerinin işlenmesi, değerlendirilmesi ve pazarlamasına yönelik ekonomik faaliyet yatırımları ile kuruluşların mevcut altyapı tesislerinin rehabilitasyonuna yönelik yatırımlarını teşvik etmek amacıyla, Dünya Bankası ile akdedilen 4631-TU no.lu İkraz Anlaşması tadilatı ile “Tarım Reformu Uygulama Projesi (ARIP)” kapsamında bir dizi kırsal kalkınma programları uygulamaya konulmuştur.

Tarım Reformu Uygulama Projesinin alt bileşenlerinden biri olarak uygulamaya konulan Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı (KBKYP), ilgili İkraz Anlaşması doğrultusunda Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bünyesinde oluşturulan Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi (KK-MYB) vasıtasıyla 2005 yılında uygulanmaya başlanmıştır. Program kapsamında, I. Etap ve II. Etap yatırım başvuruları alınmış, değerlendirilmiş ve hibe desteği kapsamında uygun görülen yatırımlara ait uygulamalar gerçekleştirilmektedir.

Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı’nın I. ve II. Etabı 16 proje ilinde pilot olarak uygulanmıştır. Bakanlık tarafından 2006 yılında diğer 65 ilde de aynı kapsam ve formatta “Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı” yürürlüğe konulmuştur. Bu defa 2007 yılında “Tarıma Dayalı Yatırımların Desteklenmesi Programı” ile beraber “Makina, Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı”, Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı kapsamında, 2007 yılında aynı 16 proje illeri kapsamında sürdürülecektir.

Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı “Makina, Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” kırsal alanda belirlenen bazı tarımsal makina ve ekipman alımlarına yönelik yapılacak harcamalarının belirli oranlarda hibe olarak finansmanı yoluyla, gelir ve sosyal standartların geliştirilmesi için olduğu kadar, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne katılım politikasının bir parçası olarak, Avrupa Birliği fonlarının kullanım potansiyelini geliştirmek amacıyla uygulamaya konulmuştur.

Bu rehber, Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programının uygulanmakta olduğu 16 proje ilinde, “Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” kapsamında başvuru sahiplerinin başvuru dosyası hazırlamalarını kolaylaştırmak ve başvurularında yol göstermek amacıyla hazırlanmıştır.

Aşağıdaki bölümlerde, projelerin kabul edileceği iller, desteklenecek proje yatırım konuları, proje kabul esasları ve süresi, proje başvurularının değerlendirilmesi, proje genel değerlendirme kriterleri, proje hazırlama usul ve esasları ile uygulama süreci gibi konular açıklanmıştır.

B. MAKİNA VE EKİPMAN ALIMLARININ DESTEKLENMESİ ALT PROGRAMI UYGULAMA BİRİMLERİ

Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü
Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı kapsamındaki çalışmaların izlenmesinden Bakanlık adına Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü sorumludur.

Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı ile ilgili olarak, yıllık yatırım programı ve bütçe teklifi hazırlıkları, bu tekliflerin ilgili Bakanlık birimlerine iletilmesi ve bu tekliflerin kabulü için gerekli çalışmalar, Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilir.

Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü, Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında yapılacak çalışmaların, uygun idari, mali, mühendislik, çevresel ve teknik uygulamalarla uyumlu bir şekilde yürütülmesine destek verir.

Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi

Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi; Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı kapsamında “Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” ile ilgili olarak günlük proje yönetim ve uygulamalarını İkraz Anlaşması ve tadilatları, proje dokümanları, yıllık çalışma programları, ARIP Yönlendirme Komitesi Kararlarına uygun olarak yürütmek amacıyla kurulmuş olup, uygulamalara ait izleme ve değerlendirme bilgilerini Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğüne sağlar.

Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi; ayrıca kırsal kalkınma alt bileşenleri kapsamında uygulanacak, “Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” ile ilgili olarak ilgili kurum, kuruluşlar ve yararlanıcılar arasında koordinasyonu sağlar. Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi, birim ofisinde oluşturulacak yazışma ve haberleşme sistemi içinde, “Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” kapsamında, Bakanlık tarafından belirlenmiş koordinasyon birimine bilgi vermek şartıyla ilgili Bakanlık merkez ve taşra birimleri, diğer kurum ve kuruluşlar ile yatırımcılarla Bakanlığa mali yükümlülük ve idari bir taahhüt doğurmayacak tüm yazışmaları yapar.

Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi, “Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” kapsamında yapılacak çalışmaların etkili ve daha kısa sürede sonuçlandırılabilmesi için, Tarım Reformu Uygulama Projesi Proje Ofisi vasıtasıyla temin edilecek, birim ihtiyacı olan tüm mal, malzeme, danışmanlık, hizmet alımı gibi talepleri ve uygulamalarla ilgili tüm yazışmaları, Bakanlık ilgili birimine bilgi vermek şartıyla, Proje Ofisi ile doğrudan yapmaya yetkilidir.

İl müdürlüğü

İl müdürlüğü Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı kapsamındaki çalışmaların proje illerinde Bakanlık adına bu Yönetmeliğin 30 uncu maddesinde belirtilen sorumlulukları uygun idari, mali, mühendislik, çevresel ve teknik uygulamalarla uyumlu bir şekilde yürütülmesini ve program kapsamında yapılacak tüm çalışmaların il bazında sekretaryasını ve koordinasyonunu sağlar.

İl proje yürütme birimi

İl düzeyinde proje hazırlanması aşamasında proje sahiplerine teknik yardım vermek üzere il müdürlükleri personelinden teşkil edilecek teknik yardım ekipleri oluşturulur. Yatırımcıların proje başvuru hazırlama dönemlerinde teknik yardım ekipleri, kabul edilebilir ve yeterli nitelikleri sağlayan proje başvurularının hazırlanması konusunda yatırımcılara gerekli teknik destek, doküman sağlanması ve yol göstericilik görevinde bulunurlar.

Proje başvurularının değerlendirilmesinin tamamlanması ve başvuruların hibe sözleşmesine bağlanmasından sonra bu teknik yardım ekipleri il proje yürütme birimleri olarak projelerin uygulamasını bu Yönetmelik, yürürlükteki ilgili mevzuat ve bu amaçla Bakanlık tarafından hazırlanarak yayımlanacak rehber ve genelgeler hükümleri doğrultusunda kontrol eder, izler ve değerlendirir.


Proje Sahibi ve Yatırımcılar
Proje sahipleri ilgili yönetmelik ve bu yönetmelik uyarınca hazırlanan uygulama rehberi, el kitapları ve kendilerine iletilen tüm dokümanlarda belirtilen usul ve esaslar doğrultusunda hibe başvurusu ve eki dokümanları hazırlamak ve sunmakla sorumludurlar. Bu dokümanlarda belirtilen nitelikleri taşıyan tüm gerçek ve tüzel kişiler proje sahibi olarak program hibe desteğinden yararlanmak amacıyla başvuruda bulunabilir.

Hibe başvurusuna ait yapılan değerlendirmeler sonucunda uygunluk kriterlerini sağlayan ve değerlendirme sonucunda yeterli bulunan proje sahipleri, potansiyel yatırımcı olarak hibe sözleşmesi akdine davet edilir. Hibe sözleşmesi imzalayan yatırımcılar, yatırımların proje amaçlarına uygun olarak yapılması, hibe sözleşmesinde belirtilen usul ve esaslara göre gerçekleştirilmesi ve belgelendirilmesinden ve belgelerin muhafazasından sorumludur.

C. “MAKİNA VE EKİPMAN ALIMLARININ DESTEKLENMESİ ALT PROGRAMI” UYGULAMA İLLERİ VE YATIRIM SÜRESİ VE YATIRIM KONULARI

Proje başvurusu hangi iller için yapılabilir?
Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı çerçevesinde “Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” başvuruları;

Adıyaman, Ardahan, Artvin, Batman, Bolu, Burdur, Çanakkale, Denizli, Gümüşhane, Hatay, Karaman, Konya, Malatya, Niğde, Rize ve Tokat illerinde gerçekleştirilecek yatırımlar için kabul edilir.

Yatırımların tamamlanma süresi nedir?
Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında, başvuruları kabul edilen proje sahipleri ile il müdürlüğü arasında hibe sözleşmesinin imzalanmasından sonra, mal alımları en fazla 3 (üç) ayda, bu süre içerisinde kalmak kaydıyla proje sahiplerinin yüklenicilerle yapacağı sözleşmelerden sonra ise en fazla 2 (iki) ayda tamamlanır. Mal alımlarının tamamlanma süresi, her iki durumda da kesinlikle 30/11/2007 tarihini aşamaz.

Yatırım konuları ve kapsamları nedir?
Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı aşağıdaki yatırım konularını kapsar.
(a) Yeni işlemesiz tarım makineleri alımları,
(b) Yeni balyalama ve silaj makinesi alımları,
(c) Basınçlı sulama sistemi için gerekli parsel içi yeni mal alımları,
(ç) Yeni soğuk hava tesisatlı taşıma aracı alımları,

Yeni balyalama ve silaj makinası alımlarında balya ve silaj makinasına ayrı ayrı değerlendirilebileceği gibi her ikisini bünyesinde barındıran kombine makinaya da destek verilir.

Yeni soğuk hava tesisatlı makina alımında başvuru sahibinin sahibi olduğu mevcut tesis kapasitesine uygun makina alımına destek verilir. Başvuru sahibi adı geçen tesis varlığını ve kapasitesi ile ilgili bilgileri başvuru esnasında ibraz etmek zorundadır.

D- BAŞVURABİLECEK KİŞİ ve KURULUŞLAR

Bakanlık tarafından oluşturulan çiftçi kayıt sistemine veya Bakanlık tarafından oluşturulan diğer kayıt sistemine kayıtlı olmak şartıyla;
a) Gerçek kişiler,
b) 29/6/1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu ve 22/4/1926 tarihli ve 818 sayılı Borçlar Kanununda tanımlanan âdi ortaklık, iş ortaklığı, kolektif şirket, limited şirket ve anonim şirket şeklinde kurulmuş olan şirketler,
c) İlgili kanunlara göre kurulmuş olan tarımsal amaçlı kooperatif ve birlikler,
Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı hibesinden yararlanmak üzere başvurur.

Bu maddenin birinci fıkrasının (b) ve (c) bentlerinde belirtilen kuruluşlar, kuruluş tüzük ve sözleşmelerinde belirtilen çalışma konuları ile ilgili yatırım konularına başvurabilir.

Başvurularda, başvuru sahibi gerçek ve tüzel kişinin Bakanlık tarafından oluşturulan çiftçi kayıt sistemine veya Bakanlık tarafından oluşturulan kayıt sistemlerine başvuru tarihinden önce kayıtlı olması gerekir.

Başvuru sahibinde aranacak özellikler nelerdir?
Başvurular belirtilen illerde ve belirtilen yatırım konularını gerçekleştirmek üzere yapılır.

Proje sahibi gerçek ve tüzel kişiler, belirtilen herbir mal grubuna ait bir adet proje başvurusu yapabilir ve hibe desteğinden yararlanabilirler. Farklı gruplardan birer adet olmak üzere birden fazla başvuru hazırlayabilir ve hibe desteğinden yararlanabilirler.

Proje tekliflerinde, proje sahipleri kendi paylarına düşen ve mal alım tutarının % 50 si oranındaki katkı payının finansmanını kendi özkaynaklarından temin etmekle yükümlü ve sorumludurlar.

Mal alım tutarının hibe desteği kısmı, kamu kaynakları kullanılarak karşılandığı için gerçek ve tüzel kişiler tarafından sağlanması gereken katkı payının finansmanında kamu kaynakları kullanılmaz. Bu nedenle de, başvurabilecek kuruluşların, idari ve mali açıdan tamamen kamudan bağımsız olması gerekir.

İl özel idaresi, belediye, belde başkanlığı gibi kamu kurum ve kuruluşları, bunların vakıf, birlik benzeri teşekkülleri ile bunların içinde bulunduğu ortaklıkların başvuruları program kapsamında değerlendirilmez.


E- HİBE DESTEK ORANLARI ve ÜST LİMİTLERİ

Bakanlık tarafından belirlenen usul ve esaslara uygun olan ve kabul edilen proje başvurularında, mal alım tutarının %50 sine hibe yoluyla destek verilir.

Mal alım tutarları, gerçek kişiler için mal başına (hibeye esas tutar) 50.000 Yeni Türk Lirasını ve 17.500 ABD Dolarını geçemez,

Mal alım tutarları, tüzel kişiler için ise mal başına (hibeye esas tutar) 100.000 Yeni Türk Lirasını ve 65.000 ABD Dolarını geçemez

Hibe desteği tutarı, tüzel kişiliğe sahip kuruluşlardan KDV iadesi alanların yatırımlarında KDV hariç, diğer tüm yatırımlarda KDV dahil toplam gider üzerinden hesaplanır.

Bu kapsamda, hibe başvuruları hazırlanırken KDV iadesi alan yatırımcılar, proje büyüklüklerine ilişkin bütçe tutarlarını KDV hariç olarak hazırlayacaklardır.

Örneğin, yatırımcı satın aldığı makine-ekipmanlara ilişkin KDV ödemesi yapıyor ve sattığı şeyler içinde KDV alıyor ise, aldığı ve ödediği KDV tutarları maliye tarafından mahsup ediliyorsa KDV iadesi alan kuruluş olarak nitelendirilecektir.

Uygulamalar sonucunda fiilen gerçekleşen mal bedeli (hibeye esas) toplam tutarının %50 (elli)’sine hibe yoluyla destek verilir.

Hibe sözleşmesi kapsamında yapılacak hibe ödemelerinin ABD Doları karşılığının hesaplanmasında, T.C Merkez Bankası döviz alış kuru esas alınır





Bu kapsamda, yapılacak hibe desteği ödemelerinin ABD Doları karşılığının hesaplanmasında, hibe katkısının Bakanlık tarafından T.C. Merkez Bankasından aracı bankaya aktarıldığı günde uygulanmakta olan T.C. Merkez Bankası döviz alış kuru esas alınacaktır. Hibe desteği ödemeleri ABD Doları karşılığının, yukarıda belirtilen tutarları aşması durumunda, aşan kısım yüzdeyüz oranında yatırımcı tarafından finanse edilir.

Başvuru sahipleri kendi paylarına düşen ve hibeye esas toplam tutarının % 50 si oranındaki katkı payının finansmanını kendi özkaynaklarından temin etmekle yükümlü ve sorumludurlar. Mal alım tutarının hibe desteği kısmı, kamu kaynakları kullanılarak karşılandığı için gerçek ve tüzel kişiler tarafından sağlanması gereken katkı payının finansmanında kamu kaynakları kullanılmaz.


F. HİBE DESTEĞİ KAPSAMINDAN KARŞILANACAK VE KARŞILANMAYACAK GİDERLER

Hibe desteği kapsamında karşılanacak giderler nelerdir?
Aşağıda belirtilen giderler, ilgili bölümlerde belirtilen istisnalar geçerli olmak kaydıyla hibe desteği kapsamında değerlendirilir.
a) Yeni işlemesiz tarım makinaları satın alımları,
b) Yeni balyalama ve silaj makinesi alımları,
c) Basınçlı sulama sistemi için gerekli parsel içi yeni mal alımları,
ç) Yeni soğuk hava tesisatlı taşıma aracı alımlarına,
Mal Alımlarının Desteklenmesi Programı kaynaklarından belirtilen oranda hibe desteği verilir.

Yatırımcılar tarafından, satın alınacak ve hibe desteği verilecek tüm mal alımları yüklenicilerle yapılacak sözleşmeler kapsamında sağlanır.

Yatırımcılar tarafından, satın alınacak ve hibe desteği verilecek tüm mal alımlarının gerçekleşme bedelleri kesinlikle hibe başvurusunda belirtilen tutarı aşamaz,

Mal bedeli ile uygulama sahasına teslim giderleri, montaj giderleri ve eğitim giderleri tek bir mal alım faturası şeklinde düzenlenmesi durumunda toplam tutara hibe desteği verilir, ayrı ayrı faturalandırılması durumunda sadece mal bedeline hibe desteği verilir.

Başvuru sahipleri ve ortakları tarafından sürekli çalıştırılan veya düzenli ya da dönüşümlü olarak işe alınmış kişiler, kamu çalışanları, kamu kurumları ile kamu tüzel kişiliğine haiz kuruluşlar yüklenici olamaz.

Hibe başvurularında belirtilecek tahmini mal alım tutarları piyasa etüdlerine dayandırılmalı, hibe başvurularında ayrıntılı olarak belirtilmelidir. Hibe sözleşmesine bağlanan makine alım tutarlarının hibe sözleşme süresince artırılma imkanı yoktur.

Mal alımlarında yüklenicilerle yapılacak sözleşmeler ve bunlara ait ödemeler, Yeni Türk Lirası olarak yapılır.

Proje kapsamında satın alınması plananlanan makina ve ekipman ile ilgili teknik bilgiler şartname şeklinde düzenlenerek proje ekinde sunulur.

Basınçlı sulama sistemlerine yönelik mal alımları kapsamında, pompa , filtre, kontrol ünitesi, ana ve yan dallara ait borular, bağlantı ekipmanları, vanalar, damlatıcı ve yağmurlama ekipmanları gibi sadece tarla içinde kullanılan mal alımlarına hibe desteği verilir.


Proje kaynaklarından karşılanamayan giderler nelerdir?
Bu rehberde, program kaynaklarından hibe desteği verilen giderlere ait tanımlamalarda belirtilen uygun olmayan giderlere ek olarak, hibe desteği kapsamı dışında olan diğer giderler şunlardır:
a) Her türlü borç ödemeleri,
b) Faizler,
c) Başka bir kaynaktan finanse edilen harcama ve giderler,
ç) Kur farkı giderleri,
d) Makine, ekipman kira bedelleri,
e) Nakliye giderleri,
f) Bankacılık giderleri,
g) Denetim giderleri,
ğ) KDV de dahil iade alınan veya alınacak vergiler,
h) İkinci el mal alım giderleri,

Basınçlı sulama sistemlerine yönelik mal alımları kapsamında, bent gibi su alma yapısı inşaatı, su kaynağından proje alanına kadar iletim hattı, yeni kuyu açılması, enerji nakil hattı, depolama tesisi gibi yapım işleri hibe desteği kapsamı dışındadır.

Soğuk taşıma aracı alımında, taşıma aracının ayrı alınması, soğuk hava grubunun ayrı imal ettirilmesi ve monte edilmesi şeklindeki alımlar hibe desteği kapsamı dışındadır. Mutlaka satın alımların soğuk hava tesisatlı olarak komple taşıt alımları şeklinde yapılmalıdır.

İkraz Anlaşması ve tadilatları ile Dünya Bankası Satınalma Kılavuzlarında ve Bakanlık tarafından yayınlanan satın alma el kitabında belirtilen kurallara uygun olarak gerçekleştirilmeyen, belgelendirilmeyen ve ibraz edilmeyen her türlü satınalma giderleri, hibe sözleşmesi kapsamında olsa dahi, hibe desteği verilmez.

Program kapsamında; başvurunun kabul edilmiş veya kabul edilmemiş olması dikkate alınmaksızın başvuru sahipleri tarafından hibe başvurusu hazırlanmasına ilişkin yapılan hiçbir harcama karşılanmaz; bu giderlerden dolayı herhangi bir sorumluluk ve yükümlülük üstlenilmez.

G- BAŞVURU SÜRECİ ve ŞEKLİ
Başvuru tarihi ne zaman başlar ve ne zaman sona erer?
Resmi Gazete’de yayımlanan Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı, Mal ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Yönetmeliği ve bu rehberde belirlenen esas ve usullere göre hazırlanan başvuru teklifleri, ilgili yönetmelikte belirlenen başlangıç tarihinden itibaren 1 Kasım 2007 tarihine kadar olan süreç içerisinde tarım il müdürlüklerine teslim edilir. Başvuru son tarihinden sonra teslim edilen başvurular değerlendirmeye alınmaz.

Başvuru formu hazırlık süresinde başvuru sahiplerine sağlanacak teknik desteğin kapsamı nedir?
Mal ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programına yönelik başvuru hazırlayarak başvuracak kişi, kuruluş ve kurumlar, başvuru konusunda il proje yürütme birimlerine başvurarak ihtiyaç duyulan teknik desteği herhangi bir bedel ödemeden alabilirler.

İl proje yürütme birimlerince verilecek teknik destek, başvuru hazırlanmasında karşılaşılacak sorulara cevap vermekle sınırlı olacaktır. Teknik destek başvurunun kabul edilmesi konusunda bir taahhüt niteliği taşıyamaz.

İl proje yürütme birimlerinin, yatırımcılara başvuru dosyası hazırlama sorumluluğu yoktur.

Bu Yönetmelikte belirtilen esaslara uygun olarak hazırlanacak, Mal ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programına ait uygulama rehberleri, başvuru formları ve bilgilendirici dokümanlar potansiyel yatırımcılara verilir.

Bakanlık tarafından düzenlenecek il çalıştayları, bilgilendirme toplantıları ve internet sayfası vasıtasıyla ilgililere bilgi aktarılır.


Bakanlık tarafından, Mal ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı uygulamaları konusunda il proje yürütme birimi ve il proje değerlendirme biriminde görev alacak kişilere yönelik eğitim programları düzenlenir.

Başvurular nereye yapılmalıdır?
Başvuru sahipleri satın alımların gerçekleştirileceği ilde bulunan il müdürlüklerine başvurur. Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı ile ilgilenen tüm kişi, kuruluş ve kurumlar, ilk resmi başvurularını il müdürlüklerine yapacaklardır.

Başvurular nasıl yapılmalıdır?
Proje başvuruları;
- Bu rehberde belirtilen proje illerinde gerçekleştirilmek üzere hazırlanır.
- Bu rehberde belirtilen yatırım konularını gerçekleştirmek amacıyla hazırlanır.
- Bu rehberde belirtilen niteliklere gerçek ve tüzel kişiler tarafından gerçekleştirilmek üzere hazırlanır.
- Bu rehber eki başvuru formuna ve içeriğine uygun olarak hazırlanır.

Başvurular, bir asıl bir kopya olmak üzere iki adet olarak tarım il müdürlüklerine elden teslim edilir. Tarım il müdürlükleri tarafından başvuru sahibine tarihli bir teslim alma belgesi verilir.

E-posta ve faks gibi başka yöntemlerle gönderilen, başka bir adrese gönderilen başvurular kabul edilmez.

H- BAŞVURULARIN DEĞERLENDİRİLMESİ
Başvurular yerel ve merkezi bazda olmak üzere ayrı kriterler açısından değerlendirilir.

Başvuruların Uygunlık Açısından İncelenmesi nasıl yapılır?
Proje kapsamındaki illerde başvurusu alınan projelerin başvurunun uygunluğu ve teknik açıdan değerlendirmesi il müdürlükleri konu ile ilgili teknik personeli tarafından yapılır.

İl müdürlükleri öncelikli olarak proje başvuru evraklarını, başvuru sahibinin Uygulama Rehberinde belirtilen niteliklere sahip gerçek ve tüzel kişiler olup olmadığı yönünden inceler. Yapılan uygunluk kontrollerinde, uygunluk kriterlerini sağlamayan hususlar ve eksik proje başvuruları başvuru sahiplerine düzeltilmek amacıyla iade edilir.

Başvuru konusu ile teknik değerlendirme incelemesinde, başvuru sahibi tarafından proje başvurusunda belirtilmiş olan mal alımının proje sahibi tarafından kullanılma amacı, yatırım faaliyetine uygunluk, teknik özelliklerinin uygunluğu ve maliyetlerin piyasa fiyatlarına uygunluğu gibi incelemeler yapılır ve inceleme sonuçları bir rapora bağlanır.

İl müdürlükleri tarafından başvuru sahibi ve başvuru konusunun uygunluğu ile teknik değerlendirmesi yapıldıktan sonra uygun bulunan başvuruların birer sureti ile il müdürlüğü tarafından yapılan değerlendirme sonuçlarını içeren bir yazı her ayın beşine kadar Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimine gönderilir.

Değerlendirme Nihai Kararı nedir?
Mal ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programına yönelik olarak tahsis edilen hibe tutarı ve başvuru sayısı konusunda her bir il için herhangi bir sınırlama bulunmamaktadır. Ancak illere tahsis edilecek hibe tutarı, Bakanlık tarafından uygunluğu tespit edilen başvuruların sayısı ve yatırım tutarına göre belirlenir.

Uygun olarak değerlendirilmiş başvuru sayısının, programa tahsis edilmiş ödenek tutarından fazla olması durumunda herbir yatırım konusundan herbir proje ilinde en az bir örnek uygulamanın olması, herbir proje iline eşite yakın hibe desteğinin verilmesi ve yatırım konularının önceliklendirilmesini sağlayacak değerlendirme kriterleri oluşturularak Makam Olur’u ile kesinleştirilir.

Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı için yılın bütçesine tahsis edilmiş ödeneğin en fazla yüzde otuzu “Mal ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı” kapsamında gerçekleştirilecek mal alımlarının desteklenmesi amacıyla kullanılır.

Balyalama ve silaj makinası ile basınçlı sulama sistemine yönelik mal alımları için, Tarım Reformu Uygulama Projesi ÇATAK (Konya) alt bileşeni proje uygulama illeri ve alanlarından gelen alımlara öncelik verilir.

Balyalama ve silaj makinası ile soğuk taşıma aracı alımları için, Tarım Reformu Uygulama Projesi Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı I nci ve II inci etap uygulamaları kapsamında kendileri ile hibe sözleşmesi imzalanmış ve yatırım tesislerini bitirmiş yatırımcılar tarafından yapılan başvurulara öncelik verilir.

Değerlendirme nihai kararı, Bakanlığın onayı ile kesinleşir.

Bakanlığın bir başvuruyu reddetme ya da hibe vermeme kararı kesindir.

Değerlendirme sonuçlarının açıklanması
Değerlendirmenin Bakanlıkça onaylanmasından sonra, hibe desteği verilecek başvurular, Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi tarafından her ayın onbeşine kadar il müdürlüklerine bildirilir.

Kesin karar, yatırım sahiplerine il müdürlüğü tarafından beş iş günü içerisinde yazılı olarak iletilir.

muratozaltas
17-04-2007, 08:44
T.C.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI
Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü








TARIM REFORMU UYGULAMA PROJESİ

KÖY BAZLI KATILIMCI YATIRIM PROGRAMI


MAKİNA VE EKİPMAN ALIMLARININ DESTEKLENMESİ
ALT PROGRAMI






Tarım Reformu Uygulama Projesi
Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi
Cinnah Caddesi No.16 Kat: 1
06690 Kavaklıdere ANKARA
Tel: (312) 466 82 74
Faks: (312) 466 82 81
E-posta: kk-myb@arip.org.tr

Ankara – 2007





































Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı, Tarım Reformu Uygulama Projesinin Köy Bazlı Katılımcı Yatırımcı Programı alt bileşeni kapsamında Tarım ve Köyişleri Bakanlığı Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü tarafından yürütülmektedir.


TANIMLAR

Bu Uygulama Rehberinde;
a) Bakanlık: Tarım ve Köyişleri Bakanlığını,
b) Hibe sözleşmesi: Proje sahipleri ile il müdürlüğü arasında imzalanan ve hibeden yararlanma esasları ile tarafların yetki ve sorumluluklarını düzenleyen sözleşmeyi,
c) İl müdürlüğü: Bakanlık il müdürlüğünü,
ç)İl proje yürütme birimleri (Proje Teknik Yardım Ekibi): İl müdürlüğünde proje hazırlanması aşamasında proje sahiplerine teknik yardım vermek üzere,il müdürlüğü bünyesinde oluşturulan ekibi ve hibe sözleşmesinin akdinden sonra proje kapsamındaki satın alımları bu Yönetmelik hükümleri doğrultusunda kontrol edecek, izleyecek ve değerlendirecek birimi,
d) Makine ve ekipman alımlarının desteklenmesi programı: Tarım Reformu Uygulama Projesi kapsamında yürütülecek alt bileşeninin Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı kapsamındaki alt programı,
e Mal alımları: Makine, ekipman, malzeme alımları,
f) Uygulama sözleşmesi: Yatırımcılar ile proje kapsamında satın aldıkları mal ,makine, ekipman, malzeme sağlayan yükleniciler arasında yapılacak akdi,
g) Yüklenici: Proje kapsamında hibe sözleşmesi akdedilen yatırımcılar tarafından yapılacak satın alımlara mal sağlayan bağımsız kişi ve kuruluşları,
ğ) Tarım Reformu Uygulama Projesi (ARIP): İkraz Anlaşması hükümleri gereğince uygulanan ana projeyi,
h) Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı: Tarım Reformu Uygulama Projesi kapsamında yürütülecek proje,
ı) Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü: Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı kapsamındaki tüm çalışmaların izlenmesinden ve yılı bütçe tekliflerinin geliştirilmesinden sorumlu Bakanlık merkez teşkilatını,
i) Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi: Kırsal kalkınma projeleri kapsamında uygulanacak Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı kapsamındaki gerekli kurumsal ve uygulama hizmetlerini yürütmek amacıyla kurulan birimi,
ifade etmektedir.

















UYGULAMA REHBERİ
A- KÖY BAZLI KATILIMCI YATIRIM PROGRAMI

Kırsal kalkınma plan ve programları ile 2006 -2010 Ulusal Tarım Stratejisi çerçevesinde, tarım üreticilerine kırsal alanlarda bireysel ve/veya bir arada yapacakları öz sermayeye dayalı projeli yatırımları için belirlenen iller dahilinde kırsal alanda ekonomik ve sosyal gelişmeyi sağlamak için, gerçek ve tüzel kişilerin tarım ürünlerinin işlenmesi, değerlendirilmesi ve pazarlamasına yönelik ekonomik faaliyet yatırımları ile kuruluşların mevcut altyapı tesislerinin rehabilitasyonuna yönelik yatırımlarını teşvik etmek amacıyla, Dünya Bankası ile akdedilen 4631-TU no.lu İkraz Anlaşması tadilatı ile “Tarım Reformu Uygulama Projesi (ARIP)” kapsamında bir dizi kırsal kalkınma programları uygulamaya konulmuştur.

Tarım Reformu Uygulama Projesinin alt bileşenlerinden biri olarak uygulamaya konulan Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı (KBKYP), ilgili İkraz Anlaşması doğrultusunda Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bünyesinde oluşturulan Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi (KK-MYB) vasıtasıyla 2005 yılında uygulanmaya başlanmıştır. Program kapsamında, I. Etap ve II. Etap yatırım başvuruları alınmış, değerlendirilmiş ve hibe desteği kapsamında uygun görülen yatırımlara ait uygulamalar gerçekleştirilmektedir.

Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı’nın I. ve II. Etabı 16 proje ilinde pilot olarak uygulanmıştır. Bakanlık tarafından 2006 yılında diğer 65 ilde de aynı kapsam ve formatta “Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı” yürürlüğe konulmuştur. Bu defa 2007 yılında “Tarıma Dayalı Yatırımların Desteklenmesi Programı” ile beraber “Makina, Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı”, Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı kapsamında, 2007 yılında aynı 16 proje illeri kapsamında sürdürülecektir.

Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı “Makina, Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” kırsal alanda belirlenen bazı tarımsal makina ve ekipman alımlarına yönelik yapılacak harcamalarının belirli oranlarda hibe olarak finansmanı yoluyla, gelir ve sosyal standartların geliştirilmesi için olduğu kadar, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne katılım politikasının bir parçası olarak, Avrupa Birliği fonlarının kullanım potansiyelini geliştirmek amacıyla uygulamaya konulmuştur.

Bu rehber, Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programının uygulanmakta olduğu 16 proje ilinde, “Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” kapsamında başvuru sahiplerinin başvuru dosyası hazırlamalarını kolaylaştırmak ve başvurularında yol göstermek amacıyla hazırlanmıştır.

Aşağıdaki bölümlerde, projelerin kabul edileceği iller, desteklenecek proje yatırım konuları, proje kabul esasları ve süresi, proje başvurularının değerlendirilmesi, proje genel değerlendirme kriterleri, proje hazırlama usul ve esasları ile uygulama süreci gibi konular açıklanmıştır.

B. MAKİNA VE EKİPMAN ALIMLARININ DESTEKLENMESİ ALT PROGRAMI UYGULAMA BİRİMLERİ

Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü
Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı kapsamındaki çalışmaların izlenmesinden Bakanlık adına Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü sorumludur.

Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı ile ilgili olarak, yıllık yatırım programı ve bütçe teklifi hazırlıkları, bu tekliflerin ilgili Bakanlık birimlerine iletilmesi ve bu tekliflerin kabulü için gerekli çalışmalar, Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilir.

Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü, Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında yapılacak çalışmaların, uygun idari, mali, mühendislik, çevresel ve teknik uygulamalarla uyumlu bir şekilde yürütülmesine destek verir.

Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi

Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi; Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı kapsamında “Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” ile ilgili olarak günlük proje yönetim ve uygulamalarını İkraz Anlaşması ve tadilatları, proje dokümanları, yıllık çalışma programları, ARIP Yönlendirme Komitesi Kararlarına uygun olarak yürütmek amacıyla kurulmuş olup, uygulamalara ait izleme ve değerlendirme bilgilerini Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğüne sağlar.

Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi; ayrıca kırsal kalkınma alt bileşenleri kapsamında uygulanacak, “Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” ile ilgili olarak ilgili kurum, kuruluşlar ve yararlanıcılar arasında koordinasyonu sağlar. Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi, birim ofisinde oluşturulacak yazışma ve haberleşme sistemi içinde, “Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” kapsamında, Bakanlık tarafından belirlenmiş koordinasyon birimine bilgi vermek şartıyla ilgili Bakanlık merkez ve taşra birimleri, diğer kurum ve kuruluşlar ile yatırımcılarla Bakanlığa mali yükümlülük ve idari bir taahhüt doğurmayacak tüm yazışmaları yapar.

Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi, “Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” kapsamında yapılacak çalışmaların etkili ve daha kısa sürede sonuçlandırılabilmesi için, Tarım Reformu Uygulama Projesi Proje Ofisi vasıtasıyla temin edilecek, birim ihtiyacı olan tüm mal, malzeme, danışmanlık, hizmet alımı gibi talepleri ve uygulamalarla ilgili tüm yazışmaları, Bakanlık ilgili birimine bilgi vermek şartıyla, Proje Ofisi ile doğrudan yapmaya yetkilidir.

İl müdürlüğü

İl müdürlüğü Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı kapsamındaki çalışmaların proje illerinde Bakanlık adına bu Yönetmeliğin 30 uncu maddesinde belirtilen sorumlulukları uygun idari, mali, mühendislik, çevresel ve teknik uygulamalarla uyumlu bir şekilde yürütülmesini ve program kapsamında yapılacak tüm çalışmaların il bazında sekretaryasını ve koordinasyonunu sağlar.

İl proje yürütme birimi

İl düzeyinde proje hazırlanması aşamasında proje sahiplerine teknik yardım vermek üzere il müdürlükleri personelinden teşkil edilecek teknik yardım ekipleri oluşturulur. Yatırımcıların proje başvuru hazırlama dönemlerinde teknik yardım ekipleri, kabul edilebilir ve yeterli nitelikleri sağlayan proje başvurularının hazırlanması konusunda yatırımcılara gerekli teknik destek, doküman sağlanması ve yol göstericilik görevinde bulunurlar.

Proje başvurularının değerlendirilmesinin tamamlanması ve başvuruların hibe sözleşmesine bağlanmasından sonra bu teknik yardım ekipleri il proje yürütme birimleri olarak projelerin uygulamasını bu Yönetmelik, yürürlükteki ilgili mevzuat ve bu amaçla Bakanlık tarafından hazırlanarak yayımlanacak rehber ve genelgeler hükümleri doğrultusunda kontrol eder, izler ve değerlendirir.


Proje Sahibi ve Yatırımcılar
Proje sahipleri ilgili yönetmelik ve bu yönetmelik uyarınca hazırlanan uygulama rehberi, el kitapları ve kendilerine iletilen tüm dokümanlarda belirtilen usul ve esaslar doğrultusunda hibe başvurusu ve eki dokümanları hazırlamak ve sunmakla sorumludurlar. Bu dokümanlarda belirtilen nitelikleri taşıyan tüm gerçek ve tüzel kişiler proje sahibi olarak program hibe desteğinden yararlanmak amacıyla başvuruda bulunabilir.

Hibe başvurusuna ait yapılan değerlendirmeler sonucunda uygunluk kriterlerini sağlayan ve değerlendirme sonucunda yeterli bulunan proje sahipleri, potansiyel yatırımcı olarak hibe sözleşmesi akdine davet edilir. Hibe sözleşmesi imzalayan yatırımcılar, yatırımların proje amaçlarına uygun olarak yapılması, hibe sözleşmesinde belirtilen usul ve esaslara göre gerçekleştirilmesi ve belgelendirilmesinden ve belgelerin muhafazasından sorumludur.

C. “MAKİNA VE EKİPMAN ALIMLARININ DESTEKLENMESİ ALT PROGRAMI” UYGULAMA İLLERİ VE YATIRIM SÜRESİ VE YATIRIM KONULARI

Proje başvurusu hangi iller için yapılabilir?
Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı çerçevesinde “Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Alt Programı” başvuruları;

Adıyaman, Ardahan, Artvin, Batman, Bolu, Burdur, Çanakkale, Denizli, Gümüşhane, Hatay, Karaman, Konya, Malatya, Niğde, Rize ve Tokat illerinde gerçekleştirilecek yatırımlar için kabul edilir.

Yatırımların tamamlanma süresi nedir?
Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı kapsamında, başvuruları kabul edilen proje sahipleri ile il müdürlüğü arasında hibe sözleşmesinin imzalanmasından sonra, mal alımları en fazla 3 (üç) ayda, bu süre içerisinde kalmak kaydıyla proje sahiplerinin yüklenicilerle yapacağı sözleşmelerden sonra ise en fazla 2 (iki) ayda tamamlanır. Mal alımlarının tamamlanma süresi, her iki durumda da kesinlikle 30/11/2007 tarihini aşamaz.

Yatırım konuları ve kapsamları nedir?
Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı aşağıdaki yatırım konularını kapsar.
(a) Yeni işlemesiz tarım makineleri alımları,
(b) Yeni balyalama ve silaj makinesi alımları,
(c) Basınçlı sulama sistemi için gerekli parsel içi yeni mal alımları,
(ç) Yeni soğuk hava tesisatlı taşıma aracı alımları,

Yeni balyalama ve silaj makinası alımlarında balya ve silaj makinasına ayrı ayrı değerlendirilebileceği gibi her ikisini bünyesinde barındıran kombine makinaya da destek verilir.

Yeni soğuk hava tesisatlı makina alımında başvuru sahibinin sahibi olduğu mevcut tesis kapasitesine uygun makina alımına destek verilir. Başvuru sahibi adı geçen tesis varlığını ve kapasitesi ile ilgili bilgileri başvuru esnasında ibraz etmek zorundadır.

D- BAŞVURABİLECEK KİŞİ ve KURULUŞLAR

Bakanlık tarafından oluşturulan çiftçi kayıt sistemine veya Bakanlık tarafından oluşturulan diğer kayıt sistemine kayıtlı olmak şartıyla;
a) Gerçek kişiler,
b) 29/6/1956 tarihli ve 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu ve 22/4/1926 tarihli ve 818 sayılı Borçlar Kanununda tanımlanan âdi ortaklık, iş ortaklığı, kolektif şirket, limited şirket ve anonim şirket şeklinde kurulmuş olan şirketler,
c) İlgili kanunlara göre kurulmuş olan tarımsal amaçlı kooperatif ve birlikler,
Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı hibesinden yararlanmak üzere başvurur.

Bu maddenin birinci fıkrasının (b) ve (c) bentlerinde belirtilen kuruluşlar, kuruluş tüzük ve sözleşmelerinde belirtilen çalışma konuları ile ilgili yatırım konularına başvurabilir.

Başvurularda, başvuru sahibi gerçek ve tüzel kişinin Bakanlık tarafından oluşturulan çiftçi kayıt sistemine veya Bakanlık tarafından oluşturulan kayıt sistemlerine başvuru tarihinden önce kayıtlı olması gerekir.

Başvuru sahibinde aranacak özellikler nelerdir?
Başvurular belirtilen illerde ve belirtilen yatırım konularını gerçekleştirmek üzere yapılır.

Proje sahibi gerçek ve tüzel kişiler, belirtilen herbir mal grubuna ait bir adet proje başvurusu yapabilir ve hibe desteğinden yararlanabilirler. Farklı gruplardan birer adet olmak üzere birden fazla başvuru hazırlayabilir ve hibe desteğinden yararlanabilirler.

Proje tekliflerinde, proje sahipleri kendi paylarına düşen ve mal alım tutarının % 50 si oranındaki katkı payının finansmanını kendi özkaynaklarından temin etmekle yükümlü ve sorumludurlar.

Mal alım tutarının hibe desteği kısmı, kamu kaynakları kullanılarak karşılandığı için gerçek ve tüzel kişiler tarafından sağlanması gereken katkı payının finansmanında kamu kaynakları kullanılmaz. Bu nedenle de, başvurabilecek kuruluşların, idari ve mali açıdan tamamen kamudan bağımsız olması gerekir.

İl özel idaresi, belediye, belde başkanlığı gibi kamu kurum ve kuruluşları, bunların vakıf, birlik benzeri teşekkülleri ile bunların içinde bulunduğu ortaklıkların başvuruları program kapsamında değerlendirilmez.


E- HİBE DESTEK ORANLARI ve ÜST LİMİTLERİ

Bakanlık tarafından belirlenen usul ve esaslara uygun olan ve kabul edilen proje başvurularında, mal alım tutarının %50 sine hibe yoluyla destek verilir.

Mal alım tutarları, gerçek kişiler için mal başına (hibeye esas tutar) 50.000 Yeni Türk Lirasını ve 17.500 ABD Dolarını geçemez,

Mal alım tutarları, tüzel kişiler için ise mal başına (hibeye esas tutar) 100.000 Yeni Türk Lirasını ve 65.000 ABD Dolarını geçemez

Hibe desteği tutarı, tüzel kişiliğe sahip kuruluşlardan KDV iadesi alanların yatırımlarında KDV hariç, diğer tüm yatırımlarda KDV dahil toplam gider üzerinden hesaplanır.

Bu kapsamda, hibe başvuruları hazırlanırken KDV iadesi alan yatırımcılar, proje büyüklüklerine ilişkin bütçe tutarlarını KDV hariç olarak hazırlayacaklardır.

Örneğin, yatırımcı satın aldığı makine-ekipmanlara ilişkin KDV ödemesi yapıyor ve sattığı şeyler içinde KDV alıyor ise, aldığı ve ödediği KDV tutarları maliye tarafından mahsup ediliyorsa KDV iadesi alan kuruluş olarak nitelendirilecektir.

Uygulamalar sonucunda fiilen gerçekleşen mal bedeli (hibeye esas) toplam tutarının %50 (elli)’sine hibe yoluyla destek verilir.

Hibe sözleşmesi kapsamında yapılacak hibe ödemelerinin ABD Doları karşılığının hesaplanmasında, T.C Merkez Bankası döviz alış kuru esas alınır





Bu kapsamda, yapılacak hibe desteği ödemelerinin ABD Doları karşılığının hesaplanmasında, hibe katkısının Bakanlık tarafından T.C. Merkez Bankasından aracı bankaya aktarıldığı günde uygulanmakta olan T.C. Merkez Bankası döviz alış kuru esas alınacaktır. Hibe desteği ödemeleri ABD Doları karşılığının, yukarıda belirtilen tutarları aşması durumunda, aşan kısım yüzdeyüz oranında yatırımcı tarafından finanse edilir.

Başvuru sahipleri kendi paylarına düşen ve hibeye esas toplam tutarının % 50 si oranındaki katkı payının finansmanını kendi özkaynaklarından temin etmekle yükümlü ve sorumludurlar. Mal alım tutarının hibe desteği kısmı, kamu kaynakları kullanılarak karşılandığı için gerçek ve tüzel kişiler tarafından sağlanması gereken katkı payının finansmanında kamu kaynakları kullanılmaz.


F. HİBE DESTEĞİ KAPSAMINDAN KARŞILANACAK VE KARŞILANMAYACAK GİDERLER

Hibe desteği kapsamında karşılanacak giderler nelerdir?
Aşağıda belirtilen giderler, ilgili bölümlerde belirtilen istisnalar geçerli olmak kaydıyla hibe desteği kapsamında değerlendirilir.
a) Yeni işlemesiz tarım makinaları satın alımları,
b) Yeni balyalama ve silaj makinesi alımları,
c) Basınçlı sulama sistemi için gerekli parsel içi yeni mal alımları,
ç) Yeni soğuk hava tesisatlı taşıma aracı alımlarına,
Mal Alımlarının Desteklenmesi Programı kaynaklarından belirtilen oranda hibe desteği verilir.

Yatırımcılar tarafından, satın alınacak ve hibe desteği verilecek tüm mal alımları yüklenicilerle yapılacak sözleşmeler kapsamında sağlanır.

Yatırımcılar tarafından, satın alınacak ve hibe desteği verilecek tüm mal alımlarının gerçekleşme bedelleri kesinlikle hibe başvurusunda belirtilen tutarı aşamaz,

Mal bedeli ile uygulama sahasına teslim giderleri, montaj giderleri ve eğitim giderleri tek bir mal alım faturası şeklinde düzenlenmesi durumunda toplam tutara hibe desteği verilir, ayrı ayrı faturalandırılması durumunda sadece mal bedeline hibe desteği verilir.

Başvuru sahipleri ve ortakları tarafından sürekli çalıştırılan veya düzenli ya da dönüşümlü olarak işe alınmış kişiler, kamu çalışanları, kamu kurumları ile kamu tüzel kişiliğine haiz kuruluşlar yüklenici olamaz.

Hibe başvurularında belirtilecek tahmini mal alım tutarları piyasa etüdlerine dayandırılmalı, hibe başvurularında ayrıntılı olarak belirtilmelidir. Hibe sözleşmesine bağlanan makine alım tutarlarının hibe sözleşme süresince artırılma imkanı yoktur.

Mal alımlarında yüklenicilerle yapılacak sözleşmeler ve bunlara ait ödemeler, Yeni Türk Lirası olarak yapılır.

Proje kapsamında satın alınması plananlanan makina ve ekipman ile ilgili teknik bilgiler şartname şeklinde düzenlenerek proje ekinde sunulur.

Basınçlı sulama sistemlerine yönelik mal alımları kapsamında, pompa , filtre, kontrol ünitesi, ana ve yan dallara ait borular, bağlantı ekipmanları, vanalar, damlatıcı ve yağmurlama ekipmanları gibi sadece tarla içinde kullanılan mal alımlarına hibe desteği verilir.


Proje kaynaklarından karşılanamayan giderler nelerdir?
Bu rehberde, program kaynaklarından hibe desteği verilen giderlere ait tanımlamalarda belirtilen uygun olmayan giderlere ek olarak, hibe desteği kapsamı dışında olan diğer giderler şunlardır:
a) Her türlü borç ödemeleri,
b) Faizler,
c) Başka bir kaynaktan finanse edilen harcama ve giderler,
ç) Kur farkı giderleri,
d) Makine, ekipman kira bedelleri,
e) Nakliye giderleri,
f) Bankacılık giderleri,
g) Denetim giderleri,
ğ) KDV de dahil iade alınan veya alınacak vergiler,
h) İkinci el mal alım giderleri,

Basınçlı sulama sistemlerine yönelik mal alımları kapsamında, bent gibi su alma yapısı inşaatı, su kaynağından proje alanına kadar iletim hattı, yeni kuyu açılması, enerji nakil hattı, depolama tesisi gibi yapım işleri hibe desteği kapsamı dışındadır.

Soğuk taşıma aracı alımında, taşıma aracının ayrı alınması, soğuk hava grubunun ayrı imal ettirilmesi ve monte edilmesi şeklindeki alımlar hibe desteği kapsamı dışındadır. Mutlaka satın alımların soğuk hava tesisatlı olarak komple taşıt alımları şeklinde yapılmalıdır.

İkraz Anlaşması ve tadilatları ile Dünya Bankası Satınalma Kılavuzlarında ve Bakanlık tarafından yayınlanan satın alma el kitabında belirtilen kurallara uygun olarak gerçekleştirilmeyen, belgelendirilmeyen ve ibraz edilmeyen her türlü satınalma giderleri, hibe sözleşmesi kapsamında olsa dahi, hibe desteği verilmez.

Program kapsamında; başvurunun kabul edilmiş veya kabul edilmemiş olması dikkate alınmaksızın başvuru sahipleri tarafından hibe başvurusu hazırlanmasına ilişkin yapılan hiçbir harcama karşılanmaz; bu giderlerden dolayı herhangi bir sorumluluk ve yükümlülük üstlenilmez.

G- BAŞVURU SÜRECİ ve ŞEKLİ
Başvuru tarihi ne zaman başlar ve ne zaman sona erer?
Resmi Gazete’de yayımlanan Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı, Mal ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Yönetmeliği ve bu rehberde belirlenen esas ve usullere göre hazırlanan başvuru teklifleri, ilgili yönetmelikte belirlenen başlangıç tarihinden itibaren 1 Kasım 2007 tarihine kadar olan süreç içerisinde tarım il müdürlüklerine teslim edilir. Başvuru son tarihinden sonra teslim edilen başvurular değerlendirmeye alınmaz.

Başvuru formu hazırlık süresinde başvuru sahiplerine sağlanacak teknik desteğin kapsamı nedir?
Mal ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programına yönelik başvuru hazırlayarak başvuracak kişi, kuruluş ve kurumlar, başvuru konusunda il proje yürütme birimlerine başvurarak ihtiyaç duyulan teknik desteği herhangi bir bedel ödemeden alabilirler.

İl proje yürütme birimlerince verilecek teknik destek, başvuru hazırlanmasında karşılaşılacak sorulara cevap vermekle sınırlı olacaktır. Teknik destek başvurunun kabul edilmesi konusunda bir taahhüt niteliği taşıyamaz.

İl proje yürütme birimlerinin, yatırımcılara başvuru dosyası hazırlama sorumluluğu yoktur.

Bu Yönetmelikte belirtilen esaslara uygun olarak hazırlanacak, Mal ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programına ait uygulama rehberleri, başvuru formları ve bilgilendirici dokümanlar potansiyel yatırımcılara verilir.

Bakanlık tarafından düzenlenecek il çalıştayları, bilgilendirme toplantıları ve internet sayfası vasıtasıyla ilgililere bilgi aktarılır.


Bakanlık tarafından, Mal ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı uygulamaları konusunda il proje yürütme birimi ve il proje değerlendirme biriminde görev alacak kişilere yönelik eğitim programları düzenlenir.

Başvurular nereye yapılmalıdır?
Başvuru sahipleri satın alımların gerçekleştirileceği ilde bulunan il müdürlüklerine başvurur. Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı ile ilgilenen tüm kişi, kuruluş ve kurumlar, ilk resmi başvurularını il müdürlüklerine yapacaklardır.

Başvurular nasıl yapılmalıdır?
Proje başvuruları;
- Bu rehberde belirtilen proje illerinde gerçekleştirilmek üzere hazırlanır.
- Bu rehberde belirtilen yatırım konularını gerçekleştirmek amacıyla hazırlanır.
- Bu rehberde belirtilen niteliklere gerçek ve tüzel kişiler tarafından gerçekleştirilmek üzere hazırlanır.
- Bu rehber eki başvuru formuna ve içeriğine uygun olarak hazırlanır.

Başvurular, bir asıl bir kopya olmak üzere iki adet olarak tarım il müdürlüklerine elden teslim edilir. Tarım il müdürlükleri tarafından başvuru sahibine tarihli bir teslim alma belgesi verilir.

E-posta ve faks gibi başka yöntemlerle gönderilen, başka bir adrese gönderilen başvurular kabul edilmez.

H- BAŞVURULARIN DEĞERLENDİRİLMESİ
Başvurular yerel ve merkezi bazda olmak üzere ayrı kriterler açısından değerlendirilir.

Başvuruların Uygunlık Açısından İncelenmesi nasıl yapılır?
Proje kapsamındaki illerde başvurusu alınan projelerin başvurunun uygunluğu ve teknik açıdan değerlendirmesi il müdürlükleri konu ile ilgili teknik personeli tarafından yapılır.

İl müdürlükleri öncelikli olarak proje başvuru evraklarını, başvuru sahibinin Uygulama Rehberinde belirtilen niteliklere sahip gerçek ve tüzel kişiler olup olmadığı yönünden inceler. Yapılan uygunluk kontrollerinde, uygunluk kriterlerini sağlamayan hususlar ve eksik proje başvuruları başvuru sahiplerine düzeltilmek amacıyla iade edilir.

Başvuru konusu ile teknik değerlendirme incelemesinde, başvuru sahibi tarafından proje başvurusunda belirtilmiş olan mal alımının proje sahibi tarafından kullanılma amacı, yatırım faaliyetine uygunluk, teknik özelliklerinin uygunluğu ve maliyetlerin piyasa fiyatlarına uygunluğu gibi incelemeler yapılır ve inceleme sonuçları bir rapora bağlanır.

İl müdürlükleri tarafından başvuru sahibi ve başvuru konusunun uygunluğu ile teknik değerlendirmesi yapıldıktan sonra uygun bulunan başvuruların birer sureti ile il müdürlüğü tarafından yapılan değerlendirme sonuçlarını içeren bir yazı her ayın beşine kadar Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimine gönderilir.

Değerlendirme Nihai Kararı nedir?
Mal ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programına yönelik olarak tahsis edilen hibe tutarı ve başvuru sayısı konusunda her bir il için herhangi bir sınırlama bulunmamaktadır. Ancak illere tahsis edilecek hibe tutarı, Bakanlık tarafından uygunluğu tespit edilen başvuruların sayısı ve yatırım tutarına göre belirlenir.

Uygun olarak değerlendirilmiş başvuru sayısının, programa tahsis edilmiş ödenek tutarından fazla olması durumunda herbir yatırım konusundan herbir proje ilinde en az bir örnek uygulamanın olması, herbir proje iline eşite yakın hibe desteğinin verilmesi ve yatırım konularının önceliklendirilmesini sağlayacak değerlendirme kriterleri oluşturularak Makam Olur’u ile kesinleştirilir.

Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı için yılın bütçesine tahsis edilmiş ödeneğin en fazla yüzde otuzu “Mal ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı” kapsamında gerçekleştirilecek mal alımlarının desteklenmesi amacıyla kullanılır.

Balyalama ve silaj makinası ile basınçlı sulama sistemine yönelik mal alımları için, Tarım Reformu Uygulama Projesi ÇATAK (Konya) alt bileşeni proje uygulama illeri ve alanlarından gelen alımlara öncelik verilir.

Balyalama ve silaj makinası ile soğuk taşıma aracı alımları için, Tarım Reformu Uygulama Projesi Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı I nci ve II inci etap uygulamaları kapsamında kendileri ile hibe sözleşmesi imzalanmış ve yatırım tesislerini bitirmiş yatırımcılar tarafından yapılan başvurulara öncelik verilir.

Değerlendirme nihai kararı, Bakanlığın onayı ile kesinleşir.

Bakanlığın bir başvuruyu reddetme ya da hibe vermeme kararı kesindir.

Değerlendirme sonuçlarının açıklanması
Değerlendirmenin Bakanlıkça onaylanmasından sonra, hibe desteği verilecek başvurular, Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi tarafından her ayın onbeşine kadar il müdürlüklerine bildirilir.

Kesin karar, yatırım sahiplerine il müdürlüğü tarafından beş iş günü içerisinde yazılı olarak iletilir.

muratozaltas
17-04-2007, 08:56
I- HİBE SÖZLEŞMESİNİN AKDEDİLMESİ
Hibe sözleşmesi nasıl akdedilir?
Başvurusu kabul edilen teklif sahipleri, kendilerine yapılan bildirimi takip eden onbeş iş günü içerisinde il müdürlükleri tarafından hibe sözleşmesini imzalamak zorundadır. Hibe sözleşmesi, il müdürlükleri ile hibe başvurusunda bulunan yatırım sahipleri arasında akdedilir.

Hibe sözleşmesi içerik ve formatı Bakanlık tarafından yayımlanan uygulama rehberinde tüm taraflara önceden duyurulur.

Hibe sözleşmesi, il müdürlüğü ve başvuru sahipleri arasında davet yazısında belirtilen süre içerisinde üç adet olarak akdedilir. Hibe sözleşmesinin taraflarca imzalanmış bir adedi, il müdürlüğü tarafından Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimine gönderilir. Hibe sözleşmesinin bir adedi il müdürlüğü, bir adedi de proje sahibi tarafından muhafaza edilir.

Başvuru sahiplerinin hibe kaynaklarından yararlanabilmesi için hibe sözleşmesini imzalaması önkoşuldur.

Hibe sözleşmesi içerik ve formatı bu uygulama rehberinde verilmektedir. Tarafların yetki ve sorumluluklarını, uygulamaya yönelik esasları açıklayan bu dokümanın programın her aşamasında dikkate alınarak yatırımcıların kararlarını vermeleri yararlı olacaktır.

Hibe sözleşmesinin ana ek dokümanı, başvuru sahibi tarafından hazırlanarak sunulmuş olan başvuru formu ve eki olan dokümanlardır.

Kendilerine yapılan bildirimi takip eden üç ay içerisinde il müdürlükleri ile hibe sözleşmesi imzalamayan yatırımcıların hibe başvuruları ve bunlara ilşkin değerlendirme sonuçları iptal edilir.
Mal alımlarında dikkat edilecek hususlar nelerdir?
Yüklenicilerle yapılacak sözleşmelerde fiyatların kesin ve sabit olacağı belirtilir ve sözleşmenin uygulanması sırasında herhangi bir ayarlamaya tabi tutulmaz.

Yükleniciler ile yapılacak uygulama sözleşme tutarları (KDV dahil/KDV hariç) kesinlikle o işe ait olarak belirtilmiş mal alım tutarını aşamaz.

Proje kapsamında yüklenicilerle yapılacak sözleşmeler ve bunlara ait ödemeler, Yeni Türk Lirası (YTL) olarak yapılır.

Yatırımcılar tarafından hibe başvuru aşamasında program kapsamında alınması planlanan mal ve ekipmanları fiyatlarının tespiti amacıyla yapılmış olan fiyat araştırmalarının (fiyat listeleri, proforma faturalar vb.) sorumluluğu tamamen yatırımcılara aittir.

Ayrıca, başvurular ve ekindeki bütçe tablolarında belirtilen gider tutarları ile ilgili açıklamalarda firma isimleri kesinlikle belirtilmez. Firma ismi zikredilmiş bütçe tabloları ve/veya başvuru formları ile proforma fatura eklenmiş başvurular değerlendirmeye alınmaz.

Ayrıca, satın alma el kitabında da açıklandığı üzere hibe sözleşmesi akdedilmesinden sonra gerçekleştirilen satın alımlarda bu belgeler teklif olarak kullanılamaz. Satın alıma yönelik tüm işlemler bu el kitabında belirtilen usul ve esaslar doğrultusunda hibe sözleşmesi akdedildikten sonra başlatılır ve gerçekleştirilir.

Hibe desteğinin nihai tutarı nasıl hesaplanır?
Hibenin azami miktarı hibe sözleşmesinde gösterilecek ve hibe başvurusunda önerilen bütçeye dayanacaktır. Hibe sözleşmesinde yer alan azami tutar üst limit niteliğindedir. Hibenin nihai tutarı, fiili satın alımlar ve tahakkuklar sonrasında ortaya çıkar.

Hibe sözleşmesi kapsamında yapılacak hibe ödemelerinin hesaplanması ve ödenmesi uygulamasında, T.C. Merkez Bankası döviz alış kuru esas alınır. Nihai proje tutarı projenin tamamlanmasını ve nihai hesapların ibrazını takiben belirlenmiş olur.

Hibe miktarları, bu Uygulama rehberinde belirtilen tutar ve oranları kesinlikle aşamaz.

Hibe desteği, grup başvurularında bulunan tüzel kişilerden KDV iadesi alanların yatırımlarında KDV hariç, diğer tüm yatırımlarda KDV dahil toplam gider üzerinden hesaplanır.

Hibe desteği kapsamında yatırımcıların iş ve hizmet aldığı yüklenicilere aracı banka vasıtasıyla yapılacak ödemeler YTL olarak aktarılır ve takip edilir. Ancak, İkraz Anlaşması gereği olan hibe desteği üst limit kısıtları ABD doları olarak takip edileceğinden, YTL ödemelerin dolara çevrilmesinde TCMB nezdinde açılmış bulunan özel hesaptan aracı bankaya para transferi sırasındaki döviz kuru alınarak, her bir yatırım için yapılan kullanımlar dolar bazında KKMYB tarafından izlenir. Bu izleme sonucunda, ödenecek dolar tutarının üst limiti aşması durumunda, hibe sözleşmesine esas YTL tutarın altında YTL kullanımını öngörüyor ise de ödeme buna göre yapılır.


J- PROJE UYGULAMASI
Uygulamaları nasıl başlar?
Yatırımcılar, hibe sözleşmesi akdinden sonra, teklif ve kabul edilen mal alımına yönelik satın alım işlemlerine hibe sözleşmesi hükümlerine uygun olarak başlar.

Uygulamaları nasıl izlenir?
Yatırımların kontrolü, izlenmesi ve değerlendirilmesi proje kapsamındaki iller bünyesindeki, il proje yürütme birimlerince yürütülür,

Yatırımların uygulanması, Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi, Bakanlık veya bu birimlerce görevlendirilecek elemanlar tarafından izlenir.

Satın alımların hibe sözleşmesi hükümlerine uygun olarak yürütülmediğinin tespiti halinde, yatırımcılara yedi iş günü içerisinde uygulamaların hibe sözleşmesi hükümlerine uygun olarak yürütülmesi konusunda il müdürlüğü tarafından bir ihtar yazısı yazılır ve konu hakkında Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi en geç beş işgünü içerisinde bilgilendirilir.
Yazının karşı tarafa tebliğ tarihini izleyen yirmi iş günü içerisinde satın alımların hibe sözleşmesi hükümlerine uygun olarak yürütülmeye başlandığının tespit edilmemesi halinde, hibe sözleşmesi fesih süreci il müdürlüğü tarafından başlatılır ve yatırımcı ile Bakanlık yazılı olarak bilgilendirilir.

Uygulama sözleşmeleri ve satın alımlar nedir ve nasıl yapılır?
Yatırımcılar tarafından, proje kapsamında satın alınacak ve hibe desteği verilecek tüm makine ve ekipman alımları yüklenicilerle yapılacak uygulama sözleşmeleri kapsamında sağlanır.

Yatırımcılar, ihale sürecinde yapacakları her türlü mal satınalma ihalelerinde, 13/7/2001 tarihli ve 24461 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan ve 17/3/2005 ile …/ …/ 200 tarihlerinde değişiklik yapılan 4631-TU numaralı İkraz Anlaşması ile Dünya Bankası tarafından yayınlanan "IBRD İkrazları ve IDA Kredileri Kapsamında Satınalma Kılavuz"larında ve Bakanlık tarafından yayınlanan satın alma el kitabında belirtilen kurallara uygun hareket ederler.

Mal alım tutarının 15.000YTL nin altında olduğu durumlarda, yatırımcı piyasa rayiçleri içinde kalmak ve hibe başvurusunda belirtilen ve uygun görüş verilen mal bedelini aşmamak kaydıyla tek bir yükleniciden teklif alabilir.

Mal alım tutarının 15.000 YTL nin üstünde olduğu durumlarda;
a) Yerel bir gazetede ilan verilmesi durumunda, yeterlilik koşullarını sağlayan geçerli bir teklif alınması,
b) Davet usulü teklif alınması durumunda ise, en az 3 teklif alınması ve yeterlilik koşullarını sağlayan geçerli teklif sahibiyle uygulama sözleşmesi yapılması gerekir.

Ticari teamüller kapsamında bu Uygulama rehberinde belirlenen kurallara göre yapılacak mal alımlarının, satın alma usul ve esaslarına ilişkin ayrıntılar örnek dokümanlar Bakanlık tarafından yayınlanacak satın alma elkitabı ve/veya broşürde belirtilir.

Başvuru sahipleri ve ortakları tarafından sürekli çalıştırılan veya düzenli ya da dönüşümlü olarak işe alınmış kişiler, kamu çalışanları, kamu kurumları ile kamu tüzel kişiliğine haiz kuruluşlar bu kapsamda yüklenici olamaz.

Mal alımı kapsamında yüklenicilerle yapılacak uygulama sözleşmeleri ve bunlara ait ödemeler, Yeni Türk Lirası olarak yapılır.

Yüklenicilerle yapılacak sözleşmelerde fiyatların kesin ve sabit olacağı belirtilir ve sözleşmenin uygulanması sırasında herhangi bir ayarlamaya tabi tutulmaz.

Satın alım dokümanlarının il proje yürütme birimi ve/veya Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi tarafından yapılan incelemesinde, işlemlerin uygun bulunmaması durumunda, proje sahibi satın alım işlemini uyarılar doğrultusunda yeniler.

Yatırımcılar, onay yazısının kendilerine tebliğinden sonra, yüklenicilere gönderilen sipariş mektubu ile imzalanan sözleşmelerin aslı ve iki suretini, il müdürlükleri bünyesindeki il proje yürütme birimlerine ilgili sözleşmeler imzalandıktan sonra en geç on iş günü içinde teslim eder. Belgelerin suretlerinin aslına uygunluğu onaylandıktan sonra belgelerin asılları başvuru sahiplerine iade edilir.

İhale ile ilgili tüm belgeler, ihale sürecinin Dünya Bankası kurallarına uygun olarak yapıldığını belirten bir yazı ile birlikte istenmesi durumunda, sonradan inceleme amacıyla, il proje yürütme birimleri tarafından Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimine gönderilir.

Ayrıca, yatırımcılar tarafından gerçekleştirilen ve ön incelemesi yapılmayan tüm satın alım dökumanları Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimi, Bakanlık ve bunlar tarafından görevlendirilecek kişiler tarafından yerinde de sonradan incelenir.
Bakanlık tarafından yayınlanacak satın alma el kitabı, Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı kapsamında yapılacak ve hibe desteği verilecek tüm satın alımlara ilişkin usul ve esasları ayrıntılı olarak ve bu süreçte kullanılması gereken örnek dökümanları da içerecek şekilde hazırlanarak tüm yatırımcılara ve ilgi gruplarına dağıtılır.

Yatırımcıların hibe başvuruları hazırlık aşamasında, satın alma usul ve esasları konusunda mutlaka bilgi sahibi olmaları ve başvuru kararları ile iş planlamalarını bu bilgiler ışığında yapmaları yararlı olacaktır.
Yatırımcılarca, hibe sözleşmesi imzalandıktan sonra uygulamaya yönelik olarak hibe desteği kapsamında yapılacak her türlü makine ve ekipman satınalma ihalelerinde, yürürlükteki ilgili Kamu İhale Kanunu ve yönetmeliklerine uyma zorunluğu bulunmamaktadır.
Ancak, belirtilen satın alma usul ve esasları dışında kalan hususlar konusunda, yatırımcılar ilgili geçerli yürürlükte olan ulusal kanun, yönetmelik gibi belgelerde belirtilen yükümlülüklerini (vergi, sosyal güvenlik, değişik amaçlı komisyon oluşturulması, belgeler düzenlenmesi vb.) bu belgeler doğrultusunda yerine getireceklerdir.

muratozaltas
17-04-2007, 08:58
Yatırımcılar satın alacakları, mal, makine ve ekipman alım işlerini, belirtilen dökümanlarda açıklanan satın alma usul ve esasları çerçevesinde yapacakları ihaleler sonucunda belirleyecekleri yüklenicilerle akdedecekleri uygulama sözleşmeler kapsamında gerçekleştireceklerdir.
Bir tedarikçi/yüklenici/danışman, yeterli kapasiteye ve yeteneğe sahip olmak ve menfaat çatışmasına meydan verilmemek kaydıyla, aynı anda, finansmanı Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programları kapsamında sağlanan birden fazla uygulama sözleşmesini yürütebilecektir.

TKB İl Müdürlüğü, tedarikçi/yüklenici/danışmanın uygulama sözleşmesi konusu işin yapılmasıyla veya ihalede rekabet koşullarıyla ilgili bir yolsuzluğa veya rüşvet olayına karıştığını tespit ederse, tedarikçi/yüklenici/danışmanı, sürekli olarak veya belli bir süre için, Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programları kapsamında finanse edilen ihalelere katılmaktan men edebilir. Bu bağlamda;
• "rüşvet" ihalenin yapılması veya sözleşmenin icrası sırasında herhangi bir resmi proje yetkilisinin fiilini etkilemek üzere herhangi değerli bir şeyin teklif edilmesi, verilmesi, alınması veya istenmesidir.
• "yolsuzluk" bir ihale sürecini veya sözleşmenin icrasını, ihaleyi yapan kuruluşun zararına olacak şekilde etkilemek amacıyla gerçeklerin çarpıtılmasıdır.

K- ÖDEMELER
Hibe desteği ödeme talebi nasıl yapılır?
Başvuru sahipleri, bu Uygulama Rehberinde belirtilen satın alma usul ve esasları doğrultusunda satın alınan mal alımlarına ait fiili gerçekleşmelerden sonra ödeme taleplerini, 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine uygun olarak düzenlenmiş fatura ile proje sahipleri tarafından ödenmesi gereken meblağın ödendiğine ve malın teslim alındığına dair belgeleri il müdürlüğüne iki nüsha halinde teslim eder.

Ayrıca, başvuru sahipleri, mal alımlarını yaptıkları ve ödemenin yapılacağı kişi, şirket ve kuruluşların banka hesap numaralarını, vergi numaralarını, gerekli olacak diğer bilgileri ve ödenecek meblağı gösteren listeyi de ödeme talepleri ile birlikte il müdürlüğüne verir.

İl proje yürütme birimi; beş gün içerisinde belgeleri hibe sözleşmesi ve mevzuata uygunluğu ile proje amaçlarına uygunluğu açısından kontrol edip onayladıktan sonra, ödeme talepleri ile eki belgelerin asıllarına uygunluğu onaylanmış bir suretini uygulamaların ilgili mevzuat, Dünya Bankası usul ve esasları ile 4631-TU numaralı İkraz Anlaşması hükümlerine uygun olarak yapıldığını ve yatırımcının kendi katkısını ödediğini teyit eden, ilgili sözleşmeler kapsamında temin edilen malların ilgili uygulama sözleşmelerine ve hibe sözleşmesine uygun olarak teslim alındığını belirten bir yazı ekinde Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimine gönderir.

Hibe desteği ödemeleri
Ödeme talepleri ve eki harcamalara ilişkin ödemeye esas belgelerin Bakanlık tarafından onaylanmasından sonra, ödemeler başvuru sahibinin belirttiği yüklenicilere ait banka hesaplarına aracı banka vasıtasıyla aktarılır.

Proje kapsamında Bakanlık tarafından yapılacak ödemeler, Yeni Türk Lirası (YTL) olarak yapılacaktır.


Başvuru sahibinin ödeme talebini il müdürlüğüne vermesinden sonra Bakanlık tarafından hibe sözleşmesi kapsamında yapılacak ödemelerin azami otuz gün içinde gerçekleştirilmesi öngörülmektedir.

Aracı banka, ödemelerin yatırımcı veya üçüncü taraflara aylık olarak yapılmasından sonra ödemelerin yapıldığına ilişkin belgeleri ilgili ay bittikten sonra beş iş günü içinde Bakanlık ve Kırsal Kalkınma Merkez Yürütme Birimine ibraz eder.

Aracı bankaya aktarılacak kaynak tutarının % 0,2 si oranında ayrıca nakit olarak hizmet komisyonu ödenir.

Uygulama sorumluluğu kimdedir?
Mal alımlarının proje amaçlarına uygun olarak yapılması, uygulamaların hibe sözleşmesinde belirtilen usul ve esaslara göre gerçekleştirilmesi ve belgelendirilmesinden ve belgelerin muhafazasından yatırımcılar sorumludur.

Yatırımcılar tarafından gerçekleştirilecek projelerin amaçlarına uygun olarak yapılmasından, uygulamaların hibe sözleşmesinde belirtilen usul ve esaslara göre gerçekleştirilmesinin izlenmesinden, uygulamaya yönelik olarak düzenlenecek tüm belgelerin doğrulanmasından, onaylanmasından ve birer suretinin muhafazasından il müdürlükleri sorumludur.

Projeden sağlanan malların mülkiyeti kime aittir?
Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programlar kapsamında gerçekleştirilecek yatırım tesislerinin sahibi yatırımcılardır. Bu programın ana amacı, potansiyel yatırımcılar tarafından hazırlanmış olan yatırım tekliflerinin bizzat kendileri tarafından, ilgili yönetmelikte belirtilmiş olan usul esaslar doğrultusunda gerçekleştirilmesi, ve buna hibe desteği şeklinde devletin katkıda bulunmasıdır.

Başvuru sahibi, hibe sözleşmesi kapsamında sağlanmış tesis, makine, ekipman, teçhizat ve diğer malzemelerin mülkiyeti ve amacını proje yatırımının bitiminden iki sene sonrasına kadar değiştirmeyecektir.






























T.C.
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI
Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü

Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı Çerçevesinde
Makine ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Tebliği
Hibe Başvuru Formu
Başvuru Sahibinin
Adı/Soyadı/Ünvanı
Hibe Başvuru No
(Tarım İl Müdürlüğü tarafından doldurulacak) HS/ME/ /İl kodu/Ürün kodu*/Başvuru sıra no
Evrak No – Tarih
(Tarım İl Müdürlüğü tarafından doldurulacak) ..... / ..... / 2007
Satın Alınacak Makina-Ekipman*
Makinanın Kullanılacağı Yer**
* İT (işlemesiz tarım makinası), BS (balya ve silaj makinası), SS (sulama sistemleri) ve ST (soğuk taşıma aracı)
** İlçe ve köy
Makina-Ekipmanın Maliyeti :
Makine-Ekipmanın
Toplam Tutarı KKYDP’dan Talep
Edilen Tutar Toplam Tutarın KKYDP’ndan Finanse Edilecek % si-tutarı


Başvuru sahibi hakkında bilgiler:
Hukuki Statüsü*
İrtibata Geçilecek Kişi
Posta Adresi
Vergi Dairesi Vergi veya Vatandaşlık No
Telefon Numarası Faks Numarası
E-Mail Adresi İMZASI
* Birey veya tüzel kişilik

MAKİNE-EKİPMAN ALIMLARIINDA İSTENİLECEK BİLGİ VE BELGELER

1. Toprak İşlemesiz Tarım makinaları:


Toprak İşlemesiz Tarım Makineleri Bilgi Formu

Başvuru Numarası HS/ME/İl kodu/ürün kodu**/başvuru sıra no
Uygulama Yerinin Adı İl: İlçe: Köy:
Kuru Arazi (da) Sulu Arazi (da)
Tarla Arazisi (da) Toplam Arazi (da)*
Traktör varlığı
Makina Özellikleri
* ÇKS kayıtları ile uyumlu olacak
**İT,BS,BS,ST
• Toprak işlemesiz tarım makinaları alımlarında, yalnızca torağa doğrudan ekim yapan mibzerlere destek verilir. Diğer azaltılmış toprak işleme makinalarına destek verilmez.
• Daha önceden satın alınmış geleneksel mibzerlerin doğrudan ekim mibzerine dönüştürülmesine destek verilmez.
• Doğrudan ekim mibzerleri tohum ve gübreyi aynı anda atabilme özelliğine sahip olmalıdır.

İstenilen Belgeler (satın alma aşamasında)

1. Garanti Belgesi
2. Satış Sonrası Hizmet Yeterlilik Belgesi (yetkili servis belgesi)
3. Deney Raporu
4. TSE Belgesi veya imal edildiği ülkenin standartlarına uygunluk belgesi
5. Alınması talep edilen makinanın “Teknik Özellik Belgesi” -
6. Türkçe Bakım ve Kullanma Kılavuzu






2. Balyalama ve Silaj Makineleri:

Balyalama ve Silaj Makineleri Bilgi Formu

Başvuru Numarası HS/ME/İl kodu/ürün kodu**/başvuru sıra no
Uygulama Yeri İl: İlçe: Köy:
Kuru Arazi (da) Sulu Arazi (da)
Yem Bitkisi Alanı (da) Çayır Alanı (da)
Büyük Baş Hayvan Sayısı Küçük Baş Hayvan Sayısı
Traktör varlığı
Makinanın Yaklaşık Kapasitesi – (balya/saat)
* ÇKS kayıtları ile uyumlu olacak
** İT,BS,BS,ST

• Silaj makinaları, yaklaşık % 50 nem içeren balyalanmış otu plastikle kaplamaya yarayan ve böylece fermantasyonu başlatarak silaj oluşumunu sağlayan makinalardır.
• Bu makinalarda balya ve silajlama üniteleri ayrı ayrı olduğu gibi her iki işlev tek bir makinada kombine edilebilmektedir.
• Balyalama ve silaj makinaları ayrı ayrı makinalar şeklinde veya tek bir combine makina şeklinde satın alınabilir.
• Sabit system balyalama ve silaj makinalarına da destek verilir.
• Balyalama ve silaj makinaların ayrı ayrı satın alınması durumunda, bu makinalar için tek bir fatura veya her bir mal için ayrı fatura düzenlenmelidir.

İstenilen Belgeler (satın alma aşamasında)
1. Garanti Belgesi
2. Satış Sonrası Hizmet Yeterlilik Belgesi (yetkili servis belgesi)
3. Deney Raporu
4. TSE Belgesi veya imal edildiği ülkenin standartlarına uygunluk belgesi
5. Teknik Özellik Belgesi
6. Türkçe Bakım ve Kullanma Kılavuzu



3. Basınçlı Sulama Sistemleri
Basınçlı Sulama Sistemleri Bilgi Formu

BAŞVURU NUMARASI HS/ME/il kodu/Ürün Kodu****/teklif no/
UYGULAMA YERİ İl İlçe Köy
UYGULAMA PARSELİ Mevkisi:
Sulu Tarım Arazisi (da) Toplam Arazi (da)*
SULAMA MODELİ
PROJE ALANI 1. Tarla 2. Tarla 3. Tarla
Parsel No
Alanı (da)
Eğimi (%)
Yükseklik
Enlem-Boylam
İlbahar son don tarihi
Sonbahar ilk don tarihi
Ortalama aylık yağış
Ortalama aylık sıcaklık
Ortalama aylık bağıl nem
Rüzgar hızı
TOPRAK ÖZELLİKLERİ**
Bünye sınıfı
Tarla kapasitesi
İnfiltrasyon hızı
BİTKİ BİLGİLERİ
Ürün çeşidi
Tesis yılı
Dikim normu
Etkili kök derinliği
Sezonluk su ihtiyacı
SU KAYNAĞI
Kaynağın tipi
Kaynağın konumu
Debisi
Sulama suyu kalitesi
Pompa birimi gerekliliği
Yaralanılacak enerji cinsi
EKONOMİK ANALİZ
Tesis birim maliyeti (YTL/Da)
Fayda / Masraf oranı
Net gelir artışı (YTL/Da)
* ÇKS kayıtları ile uyumlu olacak
** İT,BS,BS,ST
• Su kaynağı olmayan veya sulama şebekesi içerisinde yer almayan arazilere hibe desteği verilmez.
• Teklife konu arazilerin mülkiyeti veya kira sözleşmesi ile ilgili belgelerin ibrazı zorunludur.
• Toplam maliyeti, yönetmelikte belirlenen sınırı aşmamak kaydıyla, tek bir teklif içerisinde yağmurlama sulamada 1, damla sulamada ise aynı kişiye ait 3 farklı parselde tarla için başvuru yapılabilir.
• Hem damla hem de yağmurlama sistemi için aynı teklif içerisinde başvuru yapılamaz.
• Sulama sistemi ve modeline bakılmaksızın her türlü damla ve yağmurlama sistemine destek verilir.
• Basınçlı sulama sistemlerine yönelik mal alımları kapsamında, pompa, fitre, kontrol ünitesi, ana ve yan dallara ait borular, bağlantı ekipmanları, vanalar, damlatıcı ve yağmurlama ekipmanları gibi sadece tarla içinde kullanılan mal alımlarına hibe desteği verilir.
• Teklif edilen makine-ekipman miktarı ve kapasitesi öngörülen tarla alanının ihtiyacının üstünde olamaz.
• Tek bir faturada düzenlenmek kaydıyla ekipmanların tarlaya montajı hibe desteği kapsamında değerlendirilir.
• Teklif edilen makine-ekipmanın tipi ve özellikleri arazi, iklim ve ürün istekleri ile uyumlu olmalıdır.
• Su kaynağı ile ilgili izin ve/veya ruhsatın başvuru sahibi tarafından ibraz edilmesi gerekir.
• Her tarla için Bireysel Sistem Tertibini gösteren bir kroki, bu krokiye göre hazırlanmış malzeme metrajı başvuru ekinde verilmelidir.
• Sulama sisteminin özelliklerini içeren “Basınçlı Sulama Sistemleri Bilgi Formu” eksiksiz olarak doldurularak başvuru formu ekinde verilmelidir.

muratozaltas
17-04-2007, 08:59
1.TEKNİK GEREKLİLİK DOKÜMANLARI
Proje alanı
Proje alanında parsel sınırlarını su kaynağının ilgili tabloda istenilen verileri (mümkünse tesviye eğrili) gösteren 1/500-1/1000 ölçekli planlama haritası sağlanacaktır. İklimle ilgili bilgiler en yakın meteoroloji istasyonundan alınacak verilere bağlı olarak uzun yıllar ortalamalarına göre doldurulacak .
Toprak Özellikleri
Proje alanını temsil edecek arazi bölümünde açılacak profilden 0-30 cm. toprak derinliğinden alınacak toprak örnekleri analiz ettirilerek Toprak Bünye Sınıfı belirlenecektir.
Bitki Özellikleri
Projeli koşulda sulanacak bitkiler ile ilgili bilgiler verilecektir.
Su Kaynağı
Yararlanılacak su kaynağına ait karekteristikler ve sulama suyu analiz ettirilerek sulama suyu kalitesi belirlenecektir.
Çiftçinin sulamayı kaç günde tamamlayacağı, günde kaç saat sulama yapacağı, su kaynağı kapasitesi ile bağdaştırılarak verilecektir
2. SULAMA SUYU İHTİYACI
Sulanacak her bitki için aylık ortalama su tüketimleri, sulama zamanının planlanması amacıyla geliştirilen yöntemlerle (örneğin Penman-Monteith yönetimi) hesaplanacak, bitkilerin aylık ve mevsimlik toplam sulama suyu ihtiyaçları verilecektir.
3. BİREYSEL SİSTEM PROJESİ
Ön Sistem Tertibi
Proje alanındaki her parselde lateral ve manifold boru hatlarının döşeneceği yönü gösteren ön sistem tertibi yapılacak, meyve ağaçları ve bağ sulanacaksa her parseldeki ağaç ve omca sıra yönleri planlama haritası üzerinde gösterilecektir.
Uygun Damlatıcı-Yağmurlama Başlığı ve Lateral Tertibi
Proje alanında kullanılacak damlatıcı –yağmurlama tipi, aralığı,işletme basıncı,debisi,debi-basınç ilişkisi, lateral tertip biçimi,lateral aralığı,ıslatılan alan oranı verilecektir.Meyve ağaçları, ağaç altı mikro yağmurlama yöntemi ile sulanacaksa, boşluk tipi ,işletme basıncı,debisi,ıslatma çapı verilecektir.
Ön Proje Faktörleri
Proje alanında sulanacak bitki birden fazla ise kritik bitkiye göre, her sulamada uygulanacak net ve toplam sulama suyu miktarı, proje sulama aralığı, sulama süreci, işletme birimi sayısı ve sistem debisi verilecektir. Sistem tertibi planlama haritası üzerinde gösterilecektir.

Lateral Boru Çapı
Sistemde kullanılacak lateral boruların cinsi, işletme basıncı,çapı,su dağıtım özellikleri ve lateral giriş basıncı verilecektir.
Manifold Boru Çapı
Sistemde kullanılacak manifold boruların (yan ana boru) cinsi, işletme basıncı,çapı, su dağıtım özellikleri ve ana boru hattında istenen basınç, manifold giriş basıncı verilecektir.
Ana Boru Çapı
Ana boru hattında kullanılacak boru cinsi, işletme basıncı, pompa birimi, ile ana boru hattı maliyetinin en az olduğu boru çapı, ana boru giriş(kontrol birimi çıkış) basıncı verilecektir.
Kontrol Birimi (damla sulama için)
Sulama suyunu süzmek, besin elementlerini suya karıştırmak, debi ve basıncı denetlemek için kontrol biriminde kullanılacak unsurlar,özellikleri, kapasiteleri ve yük kayıpları verilecektir.
Pompa Birimi
Gerekli sistem giriş basıncı pompa birimi ile sağlanacaksa pompa tipi, dönme hızı, monometrik yüksekliği ve debisi verilecektir.
4-PROJE METRAJI VE KEŞİF BEDELİ
Kontrol Birimi ile ana borudan manifolda ve laterallere geçiş elemanlarını ve özelliklerini gösteren döşeme planları hazırlanacaktır.Sistemde kurulacak tüm unsurları ve yapılacak işleri kapsayan proje metrajı ve proje keşif bedeli hazırlanacaktır.
5-TEKNİK ŞARTNAME (Taslak)
Proje dosyasında,sistemde kullanılacak tüm damlatıcı- yağmurlama başlığı, boru hatları, kontrol birimi unsurları, pompa birimi ve bağlantı elemanlarının özelliklerinin, standartlara uygunluğunun belirtildiği ve sistemin kurulmasının açıklandığı teknik şartname yer alacaktır.

Fatura ile birlikte istenilen belgeler

1. TSE Belgesi veya imal edildiği ülkenin standartlarına uygunluk belgesi -Firmadan
2. Teknik Özellik Belgesi - Firmadan









4. Soğuk Hava Tesisatlı Taşıma Aracı
Soğuk Hava Tesisatlı Taşıma Aracı Bilgi Formu

Başvuru Numarası HS/ME/İl kodu/Ürün kodu**/Teklif no/
Uygulama Yeri İl: İlçe: Köy:
İşlenen/depolanan Ürün veya Ürünler Üretilen Mamullerin Cinsi
İşlenen/depolanan Ham Madde Miktarı (t/yıl) Üretilen Mamullerin Miktarı (t/yıl)
Toplam İstihdam –(adam/ay) Yıllık Ciro (YTL)
(bir önceki yıl)
Alınacak aracın yaklaşık Taşıma Kapasitesi (ton) Aracın Muhafaza
Sıcaklığı (Co)***
Aracın Yaklaşık Kasa Hacmi (m3) Soğutma Sisteminin Hava Debisi m3/saat)
* İlgili kayıtlarla uyumlu olacak
** İT,BS,BS,ST
*** Muhafaza sıcaklıık aralığı (örn. -18; + 6)

• Soğuk hava tesisatlı taşıma aracı için başvuruda bulunacak yatırımcıların, yönetmelik kapsamında desteklenen konuların birisinde mevcut faal bir tesise sahip olması ve bu tesiste üretilen/depolanan ürünlerin soğuk taşıma aracına ihtiyacı olması zorunludur.
• Tesisin mülkiyeti veya kullanım hakkı ile ilgili belgeler ve işletme ruhsatı başvuru sırasında ibraz edilmelidir.
• Soğuk hava tesisatlı taşıma aracı alımlarında, taşıma aracı ve soğutma sistemi bir bütün olarak değerlendirilir ve ayrı ayrı üniteler halinde yapılan başvurular hibe kapsamında değerlendirilmez.
• Soğuk taşıma aracının 2 yıl süreyle satılamayacağı konusunda araç ruhsatına şerh konulur

Fatura ile Birlikte İstenilen Belgeler

1. Garanti Belgesi
2. Satış Sonrası Hizmet Yeterlilik Belgesi (yetkili servis belgesi)
3. TSE Belgesi
4. Teknik Özellik Belgesi
5. Türkçe Bakım ve Kullanma Kılavuzu

EK B
TARIM VE KÖYİŞLERİ BAKANLIĞI
Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü


Tarım Reformu Uygulama Projesi (4631 – TU)
Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı
Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi Programı
Hibe Sözleşmesi

Yatırımcı
Yatırım Konusu
Hibeye Esas Mal Alım Tutarı * Talep Edilen Hibe Desteği Tutarı
A B = A * 0,50
….....……YTL
(KDV dahil/hariç) ……………YTL
(KDV dahil/hariç)





Hibe Sözleşmesi No HS /.... /MA/…... /…..
(Tarım İl Müdürlüğü tarafından doldurulacak)




HİBE SÖZLEŞMESI ( )

Bir tarafta T.C. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı (“TKB”) .................... İl Müdürlüğü ile diğer tarafta ……………………………………………….. adresinde mukim, …….............................(İli/ilçesi) Vergi Dairesinde …….............. No.lu vergi sicil no ile kayıtlı .............................. .................................... [ilgili kişi/kuruluş/kurum’un tam adı/unvanı] ("Yatırımcı"), aşağıdaki hususlarda anlaşmışlardır:

GENEL VE İDARİ HÜKÜMLER

MADDE 1 – AMAÇ

1.1 Bu Hibe Sözleşmenin amacı, Dünya Bankası ile akdedilen 4631-TU no.lu İkraz Anlaşması (Tarım Reformu Uygulama Projesi (ARIP)) kapsamında yürütülmekte olan Köy Bazlı Katılımcı Yatırım Programı (KBKYP) Makina ve Ekipman Alımlarının Desteklenmesi uygulamaları çerçevesinde, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı tarafından, .................................................. ……. alımına yönelik maliyetin bir kısmı için Yatırımcıya hibe yapılmasıdır.

1.2 Bu Hibe Sözleşmesi hükümlerine uygun olarak, Yatırımcı’ya hibe yapılacağını Tarım ve Köyişleri Bakanlığı kabul etmektedir.

1.3 Yatırımcı hibeyi kabul ettiğini ve mal alımını kendi sorumluluğu altında gerçekleştirmeyi kabul ve taahhüt eder.

MADDE 2 – SÖZLEŞMENİN YÜRÜRLÜK TARİHİ VE SÜRESİ

2.1 Bu Hibe Sözleşmesi her iki tarafca imzalanır ve onaylandığı tarihte yürürlüğe girer.

2.2 Mal alım süresinin başlangıç tarihi, yatırımcıya başvurusunun hibe desteği kapsamında değerlendirildiğinin kendisine tebliğ edildiği tarih olan …. / … / 2007’dir. Mal alımının tamamlanma tarihi, bu tarihten itibaren 3 aydır (.............................) [bitiş tarihini yazınız] aydır/tarihidir. Bu süre kesinlikle ilgili yönetmelikte belirtilen süre limitlerini ve İkraz Kapanış tarihini geçemez.

2.3 Bu tarihi geçen mal alım süreleri içinde gerçekleşecek giderler hibe desteği kapsamına değerlendirilmez.

MADDE 3 – PROJE’NİN FİNANSMANI

3.1 Mal alım tutarı, Ek 1’de belirtildiği üzere ............................................. (KDV dahil/hariç belirtilecektir) YTL’dir.

3.2 Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, toplam mal alım tutarına , yüzde elli oranında ve en fazla ……………............... YTL hibe yoluyla finansman sağlamayı taahhüt eder.

3.3 TKB tarafından sağlanacak hibe miktarının ABD Doları karşılığı, ......................... ABD Dolarını aşamaz. Uygulamada YTL harcamaların ABD Dolarına çevrim işlemleri, Madde 18.2 hükümlerine uygun olarak hesaplanır.

MADDE 4 – GENEL YÜKÜMLÜLÜKLER

4.1 Yatırımcı, mal alımını, kendi sorumluluğu altında, başvurusunda belirtilen amaçlar doğrultusunda uygulayacaktır.

4.2 Yatırımcı, mal alımını, ilgili alanda uygulanan standartlara uygun, gerekli özen, verimlilik, şeffaflık ve gayretle bu Hibe Sözleşmesi hükümlerine göre uygulayacaktır.

4.3 Bu amaçla, Yatırımcı, mal alımı için, gereken tüm mali kaynakları, insan kaynaklarını ve diğer maddi kaynaklarını seferber etmeyi kabul ve taahhüt eder.

4.4 Yatırımcı, mal alımını ihale yolu ile gerçekleştirir. Mal alımı uygulanmasında alımlar için Madde 16.5’de belirtilen ihale usulleri geçerlidir.

4.5 Yatırımcının yüklenici ile arasında herhangi bir anlaşma veya sözleşme ilişkisinde Tarım ve Köyişleri Bakanlığı taraf değildir. Yatırımcı, uygulanma konusunda, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı’na karşı tek başına sorumludur. Yatırımcı, işbu Hibe Sözleşmesi hükümleri uyarınca kendisi için geçerli olan koşulların yükleniciler için de geçerli olacağı hususlarını taahhüt eder. Yatırımcı, söz konusu taraflarla yapacağı sözleşmelere, bu taahhüdü yönündeki hükümleri uygun şekilde dahil eder.

4.6 Mal alımlarının amaçlarına uygun olarak yapılması, uygulamaların hibe sözleşmesinde belirtilen usul ve esaslara göre gerçekleştirilmesi ve belgelendirilmesinden ve belgelerin muhafazasından yatırımcılar sorumludur.

4.7 Yatırımcılarca gerçekleştirilecek mal alımlarının amaçlara uygun olarak yapılmasından, uygulamaların Hibe Sözleşmesinde belirtilen usul ve esaslara göre gerçekleştirilmesinin izlenmesinden, uygulamaya yönelik olarak düzenlenecek tüm belgelerin doğrulanmasından, onaylanmasından ve birer suretinin muhafazasından Tarım İl Müdürlükleri sorumludur.

MADDE 5- BİLGİ ve BELGE VE MALİ ve TEKNİK RAPOR SAĞLAMA
YÜKÜMLÜLÜĞÜ

5.1 Yatırımcı, uygulama ile ilgili gereken her türlü bilgi ve belgeyi TKB’ye sağlamakla yükümlüdür. TKB herhangi bir zamanda Yatırımcı’dan ek bilgi talebinde bulunabilir ve bu bilgi talep edildiği tarihten itibaren 10 (on) iş günü içerisinde temin edilir.

5.2 Yatırımcı mal alımını takiben TKB’ye Nihai rapor sunar. Madde 9.2’de atıfta bulunulan mülkiyet transferlerini kanıtlayan belgeler ile teslim alınan işlere ait ödemeleri gösteren bir mali tablo beraber sunulur. Nihai Rapor Proje’nin sona ermesinden sonra 20 (yirmi) iş günü içinde TKB’ye verilir.

5.3 Nihai rapor formatı EK III’de verilmiştir. Bu format uygulama dönemi zarfında işbu Hibe Sözleşmesi hükümleri ile tutarlı olacak şekilde TKB tarafından revize edilebilir.

5.4 Eğer Yatırımcı, nihai raporun TKB’ye sunulması için Madde 5.2’te belirtilen son tarihte veya daha önce nihai raporu ve bu yükümlülüğü yerine getirmeyişinin nedenini belirten kabul edilebilir ve yeterli bir yazılı açıklama sunmaz ise, o zaman TKB Madde 14.2 a) uyarınca Hibe Sözleşmesini feshedebilir ve hali hazırda KBKYP kaynaklarından Yatırımcı’ya ödenmiş kaynakları yasal faizi ile birlikte geri alabilir.

MADDE 6- MALİ MESULİYET

6.1 Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, uygulaması sırasında Yatırımcı’nın personeli veya mülkiyetine gelen herhangi bir zarar dolayısı ile hiç bir şekilde ve hiç bir nedenle sorumlu tutulamaz. Dolayısıyla Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bu gibi zarar ile bağlantılı her hangi bir tazminat veya ödeme artışı talebini kabul etmez.

6.2 Yatırımcı, uygulama esnasında sebep olabileceği her türlü zarar konusunda, üçüncü taraflara karşı tek başına sorumlu olmayı kabul eder. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, yatırımcının kendisi veya çalışanları, veya yasa ve yönetmeliklere göre bu çalışanların sorumlu olduğu kişiler tarafından yapılan bir usulsüzlük veya üçüncü kişilerin haklarının çiğnenmesi nedeniyle ortaya çıkan tazminat talebi veya davalarda sorumlu değildir.

muratozaltas
17-04-2007, 09:00
MADDE 7- ÇIKAR ÇATIŞMASI

7.1 Yatırımcı, çıkar çatışması durumunun ortaya çıkmasını engellemek için tüm gerekli önlemleri almayı taahhüt eder ve çıkar çatışmasını oluşturan bir durumun ortaya çıkması veya ihtimalinin belirmesi halinde, TKB’yi durum hakkında derhal bilgilendirir.
7.2 Her hangi bir bireyin bu Hibe Sözleşmesine tabi işlevlerini tarafsız ve objektif bir şekilde yerine getirmesi hususu, ailevi ilişkiler veya ekonomik çıkar veya başka herhangi bir birey ile ortak çıkar dahil olmak üzere her hangi bir nedenle şüpheli hale gelirse, çıkar çatışması durumu vardır.

MADDE 8- GİZLİLİK

8.1 Madde 10’a tabi olarak, TKB ve Yatırımcı, kendilerine gizlilik kaydı ile iletilen her türlü bilgi, doküman ve diğer materyalin gizliliğini, son ödemeden sonra en az 5 (beş) yıl sonrasına kadar korumayı taahhüt ederler. TKB, işbu Hibe Sözleşmesiyle doğrudan ya da dolaylı ilişkili olan ve taraf olmadığı belgeler de dahil olmak üzere her dokümana erişebilir ve aynı şekilde gizlilik gereğine riayet eder.

MADDE 9- MAKİNA VE EKİPMANIN MÜLKİYETİ VE KULLANIMI

9.1 Mal ve makina alımları sonucu ortaya çıkan sonuçların, raporların ve ilgili diğer dokümanların mülkiyeti ve isim hakkı ile fikri ve sınai mülkiyet hakları, Yatırımcı’ya aittir.

9.2 Yatırımcı, bu Hibe Sözleşmesi kapsamında sağlanmış makine ve ekipmanın mülkiyeti ve amacını proje bitiminden en az 2 (iki) sene sonrasına kadar değiştirmeyecektir. Bu husus ilgili ruhsat veya diğer mülkiyet belgesine şerh edilecektir..

9.3 Eğer Yatırımcı TKB’nin yazılı onayını almaksızın bu yükümlülüğünü yerine getirmez ise, TKB, KBKYP kaynaklarından Yatırımcı’ya ödenmiş kaynakları yasal faizi ile birlikte geri alabilir.

MADDE 10- FAALİYETİN DEĞERLENDİRİLMESİ

10.1 TKB’nin bir ara dönem veya Proje sonrası değerlendirme yapacağı durumlarda, Yatırımcı, TKB’ye ve/veya TKB’nin bu konuda görevlendirebileceği kişilere, değerlendirmeye yardımı olacak her türlü doküman ve bilgiyi sağlamak görevini üstlenir ve tüm belge ve bilgilere Madde 18.2’de belirtilen şekilde erişim hakkı tanır.

10.2 Eğer Taraflardan biri Proje’nin uygulanması sırasında bir değerlendirme yapar veya yaptırırsa, bu değerlendirme raporunun birer kopyasını diğer Tarafla veya Taraflarla paylaşır.

MADDE 11- SÖZLEŞME DEĞİŞİKLİKLERİ

11.1 Hibe Sözleşmesi veya eklerinde yapılacak herhangi bir değişiklik, bir ek metin şeklinde yazılı olarak yapılır ve tarafların karşılıklı yazılı mutabakatı ile gerçekleşir.

11.2 Bir sözleşme değişikliği ek metni, hibe kararının sorgulanmasını gerektiren, veya hibe talebi ile başvuranlara eşit muamele yapılması hususuna aykırı düşen bir sözleşme değişikliği tesis etme amacına veya etkisine haiz olamaz. Madde 3.2’de belirtilen azami hibe miktarı artırılamaz.

11.3 Yatırımcı’nın değişiklik talep etmesi halinde, eğer Yatırımcı tarafından uygun bir şekilde belgelenmişse ve TKB tarafından kabul edilmiş bir özel hal yok ise, o zaman Yatırımcı değişiklik talebini değişikliğin yürürlüğe girmesi gereken tarihten bir ay önce TKB’ye sunar.

MADDE 12- DEVİR

12.1 Hibe Sözleşmesi veya Hibe Sözleşmesiyle sağlanan hibe, TKB’nin önceden yazılı onayı alınmaksızın, hiç bir şekilde üçüncü taraflara devredilemez.

MADDE 13- ÖDEME YÜKÜMLÜLÜĞÜ VE KAPANIŞ TARİHİ

13.1 TKB’nın ödeme yükümlülüğü uygulama bitiş tarihinden itibaren ikinci ayın sonunda veya daha önce ise Dünya Bankası ile akdedilen 4631-TU no’lu İkraz Anlaşması’nın sona ermesiyle sona erecektir.

MADDE 14- SÖZLEŞMENİN FESHİ

14.1 Yatırımcının aşağıda belirtilen fiil veya durumlarla karşı karşıya olması halinde, TKB, önceden tebliğ etmeksizin ve herhangi bir şekilde tazminat ödemeksizin Hibe Sözleşmesini feshedebilir:

a) Yatırımcı’nın, gerekçe olmaksızın üzerine düşen yükümlülüklerden herhangi birini yerine getirmemesi ve bu yükümlülüklere uyması talebi bir yazı ile kendisine tebliğ edildikten sonra geçen 20 (yirmi) iş günü içerisinde de yükümlülüklerine uymaması ve tatmin edici bir gerekçe göstermemesi,
b) Yatırımcı’nın iflas etmesi veya tasfiye halinde olması; işlerinin mahkemelerce idare ediliyor olması; alacaklılarla herhangi bir düzenlemeye girmiş olması; iş veya faaliyetlerini askıya almış olması; bu meselelerle ilgili bir dava veya takip konusu olması; veya ulusal mevzuat ve düzenlemelerde yeri olan bir prosedür dolayısı ile bunlara benzer bir durumda olması halinde;
c) Yatırımcı’nın profesyonel faaliyetini ilgilendiren bir suçtan kesin hüküm gücünde bir karar ile mahkumiyet almış olması;
d) Yatırımcı’nın dolandırıcılık veya yolsuzluk yapması, suç örgütüne dahil olması; veya Ülkenin mali çıkarlarına zarar verici herhangi bir faaliyeti olması;
e) Madde 7, 12 ve 18’e uymaması;
f) Hibe Sözleşmesi vasıtasıyla sağlanan hibeyi kullanmak için yanlış veya eksik beyanlarda bulunması ya da gerçeği yansıtmayan raporlar sunması;
g) Hibe Sözleşmesi ile sağlanan hibeyi kullanmak için sahte veya içeriği itibariyle gerçek dışı belge düzenlenmesi ve kullanılması.

14.2 Hibe Sözleşmesi işbu Madde hükümleri çerçevesinde feshedilmesi halinde Yatırımcı TKB tarafından fesih tarihine kadar yapılan hibe tutarı yasal faizi ile birlikte TKB’ye geri öder.

14.3 TKB bu Madde uyarınca Hibe Sözleşmesini feshetmeden önce, veya fesih yerine, ihtiyati bir tedbir olarak önceden herhangi bir tebliğde bulunmaksızın ödemeleri askıya alabilir.

MADDE 15- TABİ OLUNAN YASA VE ANLAŞMAZLIKLARIN ÇÖZÜMÜ

15.1 Bu Hibe Sözleşmesi, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına tabidir. Yasal bir anlaşmazlık durumunda ………………………Mahkemeleri ve İcra Daireleri yetkilidir.

MALİ HÜKÜMLER

MADDE 16- HİBEYE UYGUN PROJE MALİYETLERİ

16.1 Bir maliyetin, Projenin doğrudan maliyeti olarak hibeye uygun maliyet sayılması için, şu hususları sağlaması gerekir:

- Madde 2’de tanımlandığı şekilde Proje’nin uygulanması sürecinde, Yatırımcı tarafından ödenen veya ödenecek bir maliyet olarak gerçekleşmiş olması (Yatırımcı bu maliyetle ilgili olarak fiilen ne zaman harcama yaptğıı, nihai denetleme bakımından bu maliyetin uygun maliyet statüsünü etkilemez);

- Yatırımcının veya ortaklarının hesaplarında ya da muhasebe kayıtlarında kayıtlı, saptanabilir, doğrulanabilir olması ve orijinal belgelerle kanıtlanması;

16.2 Yukarıdaki hükümlere tabi olarak, hibeye esas mal ve ekipman alım giderleri kapsamında yer alması ve Madde 16.5’te belirtilen usullerle satın alınması.

16.2.1 Makine ve ekipman satın alma maliyetleri, Yatırımcının normal olarak ödediği ve piyasa ölçüleriyle kabul edilen tutardan yüksek olmamalıdır.

16.2.2 Yatırımcı tarafından yapılacak makine ve ekipman alımları yüklenicilerle yapılacak sözleşmeler kapsamında satın alınacaktır. Yüklenicilerle yapılacak tüm ihale ve sözleşmeler Yeni Türk Lirası (YTL) cinsinden yapılacaktır.

16.2.3 Yüklenicilerle yapılacak sözleşmelerde fiyatlar kesin ve sabit olacak ve sözleşmenin uygulanması sırasında herhangi bir ayarlamaya tabi tutulmayacaktır.

16.2.4 Yatırımcı tarafından sürekli çalıştırılan veya düzenli **** dönüşümlü olarak işe alınmış kişilerin, kamu personelinin ve kamu kurumları ile kamu tüzel kişiliğine haiz kuruluşlar yüklenici olmaları durumunda hibe desteği sağlanmayacaktır.

16.3 Aşağıda belirtilen maliyetler Hibeye Uygun Proje maliyeti sayılmaz:

- Her türlü borç ödemeleri,
- Faiz,
- Başka bir kaynaktan finanse edilen harcama ve giderler,
- Kira giderleri,
- Arazi, arsa ve bina alımı bedelleri,
- Kur farkı giderleri,
- Nakliye giderleri,
- Bankacılık giderleri (havale vb.),
- Denetim giderleri,
- KDV’de dahil iade alınan veya alınacak vergiler,
- İkinci el makina, ekipman ve malzeme alımları,
- İlgili yönetmelik ve uygulama rehberinde tanımlanan hibe desteğine uygun olmayan giderler,
- Satın alma el kitabında belirtilen satın alma usul ve esaslarına göre yapılmamış ve belgelendirilmemiş satın alımlara ait giderler.

16.4 Makina ve ekipman alımlarında yapacakları her türlü satınalma ihalelerinde, 2886 ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu ile diğer yerel satın alım yöntemleri hükümleri uygulanma zorunluğu bulunmamaktadır.

16.5 Yatırımcılar, mal alımlarında yapacakları her türlü makina ve ekipman satın alma ihalelerinde, ARIP İkraz Anlaşması ve tadilatları ile Dünya Bankası tarafından yayınlanan “IBRD İkrazları ve IDA Kredileri Kapsamında Satınalma Kılavuz”larına göre belirlenen ve ve 16.5.1’de verilen kurallara uygun hareket edeceklerdir.
Uygulama sırasında yatırımcı tarafından gerçekleştirilen ihalelerde, bahsi geçen kuralların uygulanıp uygulanmadığı İl Proje Yürütme Birimlerince kontrol edilecek ve izlenecektir. Yatırımcı, bu kontroller için gerekli olabilecek her türlü belge ve bilgiyi sağlamakla yükümlüdür.

16.5.1
Mal alım tutarının 15.000YTL nin altında olduğu durumlarda, yatırımcı piyasa rayiçleri içinde kalmak ve proje başvurusunda belirtilen ve uygun görüş verilen mal bedelini aşmamak kaydıyla tek bir yükleniciden teklif alabilir.

Mal alım tutarının 15.000 YTL nin üstünde olduğu durumlarda;
a) Yerel bir gazetede ilan verilmesi durumunda, yeterlilik koşullarını sağlayan geçerli bir teklif alınması,
b) Davet usulü teklif alınması durumunda ise, en az 3 teklif alınması ve yeterlilik koşullarını sağlayan geçerli teklif sahibiyle uygulama sözleşmesi yapılması gerekir.

Ticari teamüller kapsamında bu Uygulama rehberinde belirlenen kurallara göre yapılacak mal alımlarının, satın alma usul ve esaslarına ilişkin ayrıntılar örnek dokümanlar Bakanlık tarafından yayınlanacak satın alma elkitabı ve/veya broşürde belirtilir.

16.6 Yatırımcı, Sözleşmesi hükümleri ve mal alım tekliflerine uygun olarak yaptıkları makine ve ekipman alımlarına ilişkin ihale ile ilgili belgelerinin; 2 (iki)’şer suretini yüklenicilerle sözleşme yapmadan önce, TKB İl Tarım Müdürlükleri bünyesindeki İl Proje Yürütme Birimlerine en geç 10 (on) iş günü içinde teslim edeceklerdir. TKB İl Tarım Müdürlükleri dökümanları en geç 5 (beş) işgünü içinde inceleyerek onay ve görüş bildiriminde bulunacaklardır. Satın alım dokümanlarına, TKB İl Müdürlüğü (İl Proje Yürütme Birimi)’nün incelemesi ve onayından sonra Yatırımcı yüklenici ile sözleşme yapacak ve sipariş mektubu düzenleyecektir.

16.7 Satın alım dokümanlarının İl Proje Yürütme Birimi tarafından yapılan incelemesinde, işlemlerin uygun bulunmaması durumunda, yatırımcı satın alım işlemini İl Proje Yürütme Birimi’nin uyarıları doğrultusunda yenileyecektir.

16.8 Uygun bulunması durumunda, yatırımcılar yüklenicilere gönderilen Sipariş Mektubu ile imzalanan sözleşmelerin aslı ve 2 (iki) suretini TKB İl Tarım Müdürlükleri bünyesindeki İl Proje Yürütme Birimlerine ilgili sözleşmeler imzalandıktan sonra en geç 10 (on) iş günü içinde teslim edeceklerdir. Belgelerin suretlerin aslına uygunluğu onaylandıktan sonra belgelerin asılları yatırımcılara iade edilecektir.

MADDE 17- ÖDEMELER

17.1 Yatırımcılar, satın alınan makine ve ekipmana ait fiili gerçekleşmelerden sonra ödeme taleplerini (Ek II-Ödeme talep formu) Tarım İl Müdürlüğü’ne 4 (dört) nüsha halinde teslim edeceklerdir. Ödeme talep formu ve ekleri, TKB İl Müdürlüğü (İl Proje Yürütme Birimi)’nce incelenip, onaylandıktan sonra harcamaların Hibe Sözleşmesine uygunluğuna dair bir yazı ile birlikte 3 (üç) sureti KK-MYB’ye 5 (beş) işgünü içerisinde gönderilecektir. TKB’nin Ödeme Emrini düzenlemesinden sonra, ödenecek tutar, Aracı Banka vasıtasıyla Yatırımcı’nın ve/veya inşaat, mal, hizmet alımı temin edilen yüklenicilerin hesabına aktarılacaktır.
Ödemeye ilişkin belgelerin aslı ve suretleri Tarım İl Müdürlüğü’ne ibraz edilecek olup, suretlerin aslına uygunluğu onaylandıktan sonra belgelerin asılları proje sahiplerine iade edilecektir. Ödemeye esas belgenin, yatırımcı katkı payının ödendiğine ilişkin makbuz nüshası ile birlikte teslim edilmesi gerekmektedir.

17.2 TKB İl Müdürlüğü’ne ibraz tarihinden sonra 5 (beş) gün içerisinde Yatırımcı’ya gerekçeleriyle birlikte iade edilmeyen raporlar kabul edilmiş sayılır. TKB gerekli belgelerle desteklenmediği, harcamanın hibeye uygun olduğunun doğrulanması için yerinde kontrol gibi ilave kontroller yapılmasını gerekli bulduğu durumlar da dahil olmak üzere çeşitli nedenlerle raporun onaylanamayacağını ve bazı ek kontroller yapılmasını gerekli bulduğunu Yatırımcıya bildirmek sureti ile, onay ve/veya ödeme sürelerini askıya alabilir. Böyle durumlarda TKB açıklama, değişiklik veya ilave bilgi talep edebilir ve bunların talep edildikleri tarihten itibaren 5 (beş) iş günü içerisinde Yatırımcı tarafından sağlanması gerekir. Talep edilen bu hususlar ve bilginin alındığı tarihte, onay ve/veya ödeme süreleri yeniden işlemeye başlar.

17.3 Ödemeler TKB tarafından Aracı Banka vasıtasıyla makine ve ekipman alımının temin edildiği yüklenicini hesabına yapılacaktır. Banka ve kişilere yapılacak ödemelerde oluşacak havale, komisyon vb masraflar, yatırımcının ve/veya mal, hizmet alımı temin edilenlerin hesabından alınacaktır.

17.4 TKB, ödemeleri Yeni Türk Lirası (YTL) olarak yapacaktır.

17.5 Döviz kurunda olağan dışı bir dalgalanma halinde TKB ek önlem alabilir.

MADDE 18- TKB FİNANSMANININ NİHAİ MİKTARI

18.1 Hibeye uygun harcamaların gerçekleşen toplam tutarı, Proje’de belirtilen tahmini hibeye esas
toplam bütçe tutarını geçse bile, TKB tarafından Yatırımcı’ya ödenecek toplam tutar, Madde.... belirtilen azami hibe miktarını aşamaz.

Eğer Proje’nin hibeye uygun maliyetleri proje uygulaması sonunda Ek I.’de belirtilen tahmini hibeye esas toplam bütçe tutarının altında kalırsa, o zaman TKB’nin katkısı, Madde 3.2’de belirtilen hibe oranının, TKB tarafından onaylanmış olan gerçekleşmiş hibeye uygun maliyetlere uygulanması ile bulunacak tutarla sınırlanır.

18.2 Bu Sözleşme’nin Madde 3.3’de belirtilen Yatırımcıya yapılacak azami hibe tutarının belirlenmesi
amacıyla, Hibe Sözleşmesi hükümlerine göre yapılan ödemeler, TCMB’deki Özel Hesaptan
ödemelerin yapılması amacıyla Aracı Banka’ya transferin yapıldığı tarihteki kur veya çapraz kur
esas alınarak ABD Dolarına dönüştürülecek ve Yatırımcı’ya bildirilecektir..

MADDE 19- İSTİRDAT

19.1 Yatırımcı, kendisine nihai miktar üzerinde ödenmiş ve TKB’nin alacağı olan herhangi bir fazla ödeme tutarını, ilgili talep kendisine tebliğ edildikten sonra 30 (otuz) gün içerisinde TKB’nin göstereceği hesaba ödemeyi taahhüt eder.
Yatırımcının, TKB tarafından belirlenen tarihe kadar geri ödemeyi yapmaması halinde, TKB, TCMB reeskont faiz oranı üzerinden faiz eklemek suretiyle borçlu olunan miktara temerrüd faizi talep eder.
Temerrüt faizi, TKB tarafından belirlenen son ödeme tarihinden (hariç) ödemenin fiilen yapıldığı tarihe kadar (dahil) işler. Yapılan herhangi bir kısmi ödeme, öncelikle bu şekilde tesis edilen temerrüd faizini kapsar.
19.2 TKB’ye ödenecek meblağ Yatırımcı’ya borçlu olunan her türlü meblağdan düşülebilir. Bu durum Tarafların taksitle ödeme yolunda mutabakata varmasını engellemez.
19.3 TKB’ye borçlu olunan miktarların geri ödenmesinden kaynaklanan banka masraflarının tamamını Yatırımcı üstlenir.

MADDE 21- HABERLEŞME ADRESLERİ

Bu Hibe Sözleşmesine ilişkin olarak yapılacak haberleşmeler yazılı olarak ve başvuru adı ve numarası belirtilmek suretiyle taahhütlü olarak aşağıdaki adrese gönderilecek ve yazılı olarak değiştirildiği bildirilmediği takdirde aşağıdaki adrese yapılan gönderiler Taraflara bildirilmiş sayılacaktır:

TKB’na Yazılacak Yazılar

[TKB İl Müdürlüğü adresi yazılacaktır]

Yatırımcı’nın Adresi:

[Yatırımcı’nın haberleşme adresi yazılacaktır]

MADDE 22- EKLER

Aşağıdaki belgeler İş bu Sözleşme’nin eki ve ayrılmaz bir parçasıdır:

Ek I : Hibe Başvuru Formu ile eki başvuru bütçesi ve ekleri

Ek II : Ödeme Talep Formu ve Ekleri
Ek III : Raporlama Formatları (Nihai Rapor ve Ekleri)

İşbu Hibe Sözleşmesi [tarih yazılacak.........] tarihinde üç nüsha olarak düzenlenmiş ve taraflarca imzalanmıştır.


Yatırımcı Nam ve Hesabına Tarım ve Köyişleri Bakanlığı adına
................ Tarım İl Müdürlüğü

[İmza yetkilisinin adı, soyadı, unvanı] [İmza yetkilisinin adı, soyadı ünvanı]

[İmza] [İmza]

[Tarih] [Tarih]

dgoker
23-04-2007, 11:37
Merhaba,

Ürettiğim zeytin yağının asit oranını tespit edebilmem için pratik bir yol var mı?
Teşekkürler

huseyinkizil
23-04-2007, 14:44
Merhaba herkese, beş gündür zeytin fidanı dikmekle uğraşıyorum sonunda bitti.306 adet zeytin fidanını diktim damlama sulama yapmak istiyorum ama benimde pek bilgim yok bu konuda.nasıl yardım alabiliriz bu tesis için şebeke suyum var tam fidanlığın içinden geçen 12-15 günde bir sulamayı düşünüyorum eylüle kadar hava şartlarına göre tabi, acaba gübre kullanmalımıyım sulama suyunda,ben dikerken potasyum sülfat, tsp ,gemisol ve ahır gübresi kullandım mayıs ortalarında 150 gr kalsyumlu amonyum nitrat vericem her fidana. bilhgim dahilinde birşeyler yapmaya çalışıyorum ama her gece gün yeni birşeyler öğrenmek isterim.
gurani kardeşim kusura bakma yeni geldim eve daha benim tavsiyem Triple Süperfosfat vermen ama önemli olan analiz sonuçlarını ne durumda olduğu benim tavsiyem net bir sonuç vermeyebilir en iyisi toprak analizi yaptır en iyi sonuç alırsın ordan ona göre gübre ve element ihtiyaçlarını karşılamaya çalışırsın.Hayırlı günler

gurani
27-04-2007, 09:45
Teşekkürler hüseyinkizil kardeşim

huseyinkizil
30-04-2007, 19:55
Merhaba Mine Hanım, yeni diktiğim zeytin fidanlarına nasıl bir bakım yapmalıyım sizce bundan sonraki dönemde. mayıs ayında 100-150 gr amanyum nitrat vericem. yapraktan gübreleme önerileriniz ne acaba .edindiğim bilgilere göre 100 litre suda 3 kg potasyum nitrat eritilip ağaca püskürtülecek ama ne zaman bilgim yok ! yaprak gübresi olarak da özel gübreler yokmu bizim topraktan verdiğimiz gübreler suyla karştırarak zeytin ağaçlarımıza vermek doğrumu.duyduğum kadarıyla italya,ispanya gibi ülkelerde gübre sulamayla birlikte veriliyormuş yine bu gübre çeşitlerimi kullanılıyor acaba. şimdiden teşekkür ederim.

Melih Bakırlıoğlu
09-05-2007, 16:34
temmuz ve ağustos aylarında benek ilacı atılı. biz buralarda süprasid adlı ilacı kullanıyoruz. etki süresi 21 gün.

tavsiyem yazın ilce taım müdürlüğünden bilgi alabilirsiniz.t elefon numaranızı ilçe tarıma bırakır iseniz size ilaç atım zamanlarını mesaj ile bildiriyorlar. (ilacın adını okunduğu gibi yazdım. lütfen kusuruma bakmayın)

karaburuna geçer iken uğrayabilir iseniz hem birer çay içer hem de zeytinlikleri dolaşabiliriz tabii ki arzu eder iseniz

sevkettahanci
28-05-2007, 15:22
Sevgili muratozaltas bey!
Sondaj için izin aldığımız arazide damlama sulama kurmayı planlıyoruz, ben de bugünlerde bu konuya merak salmıştım. Hibe projeler ile ilgili paylaşımlarınız için teşekkürler. Tüm arkadaşlara selamlar, saygılar!

muratozaltas
31-05-2007, 16:09
Sevgili muratozaltas bey!
Sondaj için izin aldığımız arazide damlama sulama kurmayı planlıyoruz, ben de bugünlerde bu konuya merak salmıştım. Hibe projeler ile ilgili paylaşımlarınız için teşekkürler. Tüm arkadaşlara selamlar, saygılar!

Sayın Tahancı umarım yararlı olmuştur. Çok uzun bir metin ekledim diye üzülüyordum hep, ama şimdi sevindim. Sayfanın linkini de bulamamıştım mecbur kalıp sayfalarca metni eklemiştim. İşe yaramı iyi oldu. Saygılar.

reis baba
05-06-2007, 00:22
Arkadaşlar 22 dönüm ayvalık(edremit) fidanı diktim .Yani 530 adet bakım ve işleme konusunda bilgi edinmek istiyorum. Bana yardımcı olursanız sevinirim.

Todor
05-06-2007, 00:57
Zeytin başlığına bakınız. Bir soruyu bir yerde sorunuz. Diğer açtığınız başlığı sildim. Ayrıca imla kurallarına dikkat ederseniz cevap almanız hızlanacaktır.

reis baba
05-06-2007, 01:11
Özür dilerim Totor dikkatimden kacmış imla kurallarına dikkat etmedim doğru

muratozaltas
05-06-2007, 08:17
Sayın Tahancı umarım yararlı olmuştur. Çok uzun bir metin ekledim diye üzülüyordum hep, ama şimdi sevindim. Sayfanın linkini de bulamamıştım mecbur kalıp sayfalarca metni eklemiştim. İşe yaramı iyi oldu. Saygılar.

Damla sulama sistemi kurarak hibe desteğinden yararlanmaya çalışan arkadaşların hangi aşamada oldukları konusunda bilgi vermeleri hepimiz için yararlı olacaktır. İşlemler sırasında karşılaşılan sorunları bizlerle paylaşmanız çok önemli. Lütfen bu detayı atlamayın. Teşekkürler.

orman adamı
06-06-2007, 14:30
4 yıl kadar önce Edremit trilya zeytin fidanı dikmiştim,fidan bayağı iyi gelişti,dallanıp budaklandı,her sene,muazzam bir şekilde,çok çiçek açıyor,geçen sene acayip bir sinek dadandı,çiçekleri yediler,bu senede,aynı sineği görmeye başladıktan sonra,ilaç attım sineği,yok ettim,ama çiçekler,pıtır pıtır,yine döküldü,çok üzüldüm,çiçekteyken suda vermedim bir türlü anlayamadım,nedendir,.

hfz
06-06-2007, 14:52
4 yıl kadar önce Edremit trilya zeytin fidanı dikmiştim. Fidan bayağı iyi gelişti,dallanıp budaklandı. Her sene muazzam bir şekilde çok çiçek açıyor.

Geçen sene acayip bir sinek dadandı, çiçekleri yediler. Bu sene de aynı sineği görmeye başladıktan sonra, ilaç attım sineği yok ettim. Ama çiçekler pıtır pıtır yine döküldü. Çok üzüldüm. Çiçekteyken su da vermedim. Bir türlü anlayamadım, nedendir ?

'Zeytin' başlığımız var, orada cevap bulamazsanız 'Bir Bilene Soralım' başlığımız var.

Link vermiyorum, arama kısmında aratırsanız konunuzla ilgili tüm başlıkları bulabilirsiniz.. Ayrıca yazım kurallarına uygun yazılmayan yazılara kimse cevap vermek istemiyor.:(

Kasved
06-06-2007, 19:12
4 yıl kadar önce Edremit trilya zeytin fidanı dikmiştim,fidan bayağı iyi gelişti,dallanıp budaklandı,her sene,muazzam bir şekilde,çok çiçek açıyor,geçen sene acayip bir sinek dadandı,çiçekleri yediler,bu senede,aynı sineği görmeye başladıktan sonra,ilaç attım sineği,yok ettim,ama çiçekler,pıtır pıtır,yine döküldü,çok üzüldüm,çiçekteyken suda vermedim bir türlü anlayamadım,nedendir,.

Sevgili Orman Adam, zeytin sineği çiçekleri yemez, tam aksine zeytin çiçek açıp mercimek tanesi olup nohut tanesi büyülüğüne gelince özellikle trilya yağlı cins olduğu için zeytin sineği lavralarını tanede nokta vuruşu yaparak içine bırakır. Daha sonra lavralı zeytin taneleri zamanla dökülür, bu vuruğu taneli zeytinleri incelediğinizde gözle görebilirsiniz.

Çiçeklenme devresinde polen aşamasında ilaçladıysanız çiçeklerin dökülmesi normal çünkü değil ilaç yağmur dahi çiçeklenme aşamasında meyve tutumuna engel olur.

Sorununuzu, meyve tutumundan önce yeteri kadar çiçeklenme yok danemi tutmuyor, yoksa tuttuktan sonra fazlamı vuruk var vs. daha net anlatırsanız yardımcı olmaya çalışabilirim.

Kasved
06-06-2007, 19:25
Arkadaşlar 22 dönüm ayvalık(edremit) fidanı diktim .Yani 530 adet bakım ve işleme konusunda bilgi edinmek istiyorum. Bana yardımcı olursanız sevinirim.

Sn Reis Baba,

Toprak analizi yaptırmış olmanız gerekir, bu analiz neticesine göre element eksikliğini giderici sıvı mineralleri damla sulama yapıyorsanız damla sulamanın içersine katarak damla sulama yapımıyorsanız makine içersine katarak yapraktan bitkiye vermeniz gerekir. Birde genç fidanların tepesindeki sürgünleri yiyen bir böcek var, ayda bir bu genç sürgünleri yiyen böceğe karşı ilaçlamayı yapraktan 6,7,8,9 aylarda yapmanız gerekir.


Zeytinlerinizi damla sulama ilemi sulayacaksanız veya tankerlemi sulayacaksınız, tankerle sulayacak iseniz bazı görüşlerimi aktaracağım.

Not:birde ilk dört yaşına ulaşıncaya kadar fidanlarda oluşan çiçekleri kopararak meyve tutumuna engel olursanız fidan daha çok gelişmesine neden olursunuz.

malim
07-06-2007, 12:23
Sayın Kasvet;
Reis baba ya 'tankerle sulayacak iseniz bazı görüşlerimi aktaracağım.' demişsiniz bende aynı durumdayım ve tankerle sulama yapıyorum. Tavsiyenizi bekleriz.

Selamlar.

Kasved
07-06-2007, 12:56
Sayın Kasvet;
Reis baba ya 'tankerle sulayacak iseniz bazı görüşlerimi aktaracağım.' demişsiniz bende aynı durumdayım ve tankerle sulama yapıyorum. Tavsiyenizi bekleriz.
Selamlar.

Tankerle sulayacak iseniz burada iki yöntemle sulama yapabilirsiniz;

-Sulama yapacağınız fidanın yanına 100 lük 1 mt. uzunluğunda birinci yıl için bir adet pimaş boru dikerek sulamayı direk bu boru içersinden yapılabilir. Dikim yaptığınız fidanlar iki yaşına gelince ikinci üç yaşına gelince çaprazlama üçüncü pimaş boruları koyarak sulama yapabilirsiniz.

Bu yöntem sulamada tasarruf sağlayacağı gibi aşağıda açıklayacağım ikinci yönetemdeki işçilik maliyetine göre daha az maliyetlidir, bu yöntemin tek kusuru fidanların yanına dikilen pimaş boruların maliyetidir.

-İkinci yönetemde fidanlar sulanmadan evvel etrafında sulama için toprak eğimine göre dairesel yalak açacaksınız. Fidanı yalağın içini dolduracak şekilde bolca sulayacaksınız, iki gün sonra fidanının etrafındaki krem tabakayı önce çapayla kırdırtıp daha sonra dairesel yalak tabakanın üzerini toprakla kapattığınız takdirde bu sulama yaklaşık fidanın bir aylık su ihytiyacını gidermiş olusunuz. Toprakla yüzeyi kapatma nedenimiz toprağın tavını kaybetmemesi nemin aşağıda korunması içindir.

Fidanlara dikip yaptığınız çubuklara bağlarken kesinlikle ip veya naylonumsu malzemeler kullanmayınız. fidanları sekiz olucak şekilde bezle bağladığınız takdirde kabuklarının soyulmasını önlemiş olursunuz. Fidanları bağlarken yüzeylerini çok sıkmayın kaymayacak şekilde hafif bol ve gevşek olsun.

malim
07-06-2007, 13:18
Sn.Kasvet;
İlginize ve aktarımınıza çok teşekkür ederim. Boru işini hiç dumamıştım,sagolun.
Selamlar.

reis baba
07-06-2007, 23:30
Sayın Kasved verdiğiniz bilgilere teşekkür ederim.Şimdilik tankerle suluyorum Malim bey'e verdiğiniz bilgileri okudum.Söylediklerinizi aynen uyguladım.yapraktan taralla yani fıskiyeyle iki uygulama yaptım.Bu ilaçları,FLORA x ve ROMBAORGAN 13 nisan sürgünden önce ve 10 mayısta uyguladım.Bu bilgileri araştırmam sonucu eski bir yetiştiriciden aldım.Şimdi bir dahaki sulamada,Hümükasit ver diyorlar hiç kökten ilaç vermedim.Bilgi ve yorumunuzu bekliyorum.Bu arada fidanlar iki yaşında 10/mart/2007 de diktim.Toprak analizi yaptırdım,sonucunu veriyorum.PH(Hafifalkali),Tuz(Tuzsuz),Kireç(Kireçs iz),Org.Mad.(Azhumus),Bünye(Tınlı).Total N(Orta),Faydalı P(Fakir),Faydalı K(Fakir),Faydalı Fe(Eksik),Faydalı Cu(Yeterli),Faydalı Zn(eksik),Faydalı Mn(yeterli).Dikimden öncede çukurlara 150gr TSP ve150gr Potasyum fat koydum.Ben bu yetiştiriciliği,bilinçli yapmak için uğraşıyorum,şimdiden teşekkür ederim.

reis baba
07-06-2007, 23:39
Sayın Kesved şu anda fidanların sürgünü güzel ,60veya 80 cm orta dalın kuruyanlarını 15cm aşşağıdan kestim.Uygulamam doğrumu.İlk 4yıl çiçekleri alın demişsiniz.Şekil budamasını hangi yıl yapmamız gerekiyor.Ben önümüzdeki yıllarda damla sulama düşünüyorum ***.

muratozaltas
08-06-2007, 10:51
Sayın Kasved verdiğiniz bilgilere teşekkür ederim.Şimdilik tankerle suluyorum Malim bey'e verdiğiniz bilgileri okudum.Söylediklerinizi aynen uyguladım.yapraktan taralla yani fıskiyeyle iki uygulama yaptım.Bu ilaçları,FLORA x ve ROMBAORGAN 13 nisan sürgünden önce ve 10 mayısta uyguladım.Bu bilgileri araştırmam sonucu eski bir yetiştiriciden aldım.Şimdi bir dahaki sulamada,Hümükasit ver diyorlar hiç kökten ilaç vermedim.Bilgi ve yorumunuzu bekliyorum.Bu arada fidanlar iki yaşında 10/mart/2007 de diktim.Toprak analizi yaptırdım,sonucunu veriyorum.PH(Hafifalkali),Tuz(Tuzsuz),Kireç(Kireçs iz),Org.Mad.(Azhumus),Bünye(Tınlı).Total N(Orta),Faydalı P(Fakir),Faydalı K(Fakir),Faydalı Fe(Eksik),Faydalı Cu(Yeterli),Faydalı Zn(eksik),Faydalı Mn(yeterli).Dikimden öncede çukurlara 150gr TSP ve150gr Potasyum fat koydum.Ben bu yetiştiriciliği,bilinçli yapmak için uğraşıyorum,şimdiden teşekkür ederim.

Sayın yetiştirici, öncelikle çalışmalarınızda başarılar ürününüzde bol bereket diliyorum. Ama eleştirmeden yapamayacağım. Değerli arkadaşım hem modern ve bilinçli yetiştiricilik yapmak istediğini yazmışsın, hemde zirai mücadele ilaçlarının tavsiyesini konu uzmanı olmayan birinden aldığını söylüyorsun. tarım ilacı kullanmak çok hassas bir konudur. Sadece kendi ürününüzü değil tüm çevreyi ve insanları etkiliyorsunuz. Zor değil; Lütfen size en yakın İlçe Tarım müdürlüğündeki bir ziraat mühendisine sorun oradaki zeytin konusu ile ilgilenen kişiler size yardımcı olsun ve ilaç tavsiyesi yapsın. İkinci bir konuda gübreler. Çok güzel toprak analizi yaptırmışsınız. Ancak yine belli oluyor ki, bir mühendise danışmadan gübreleme yapıyorsunuz. Çünkü Organik madde yetersiz olmasına rağmen organik kaynaklı gübre kullanmamışsızı, sadece kimyasal gübre vermişsiniz. Bu hizmetler Tarım müdürlüklerinde size ücretsiz olarak sunulmaktadır. Lütfen yararlanın. Saygılarımla.

Kasved
08-06-2007, 11:19
Sayın yetiştirici, öncelikle çalışmalarınızda başarılar ürününüzde bol bereket diliyorum. Ama eleştirmeden yapamayacağım. Değerli arkadaşım hem modern ve bilinçli yetiştiricilik yapmak istediğini yazmışsın, hemde zirai mücadele ilaçlarının tavsiyesini konu uzmanı olmayan birinden aldığını söylüyorsun. tarım ilacı kullanmak çok hassas bir konudur. Sadece kendi ürününüzü değil tüm çevreyi ve insanları etkiliyorsunuz. Zor değil; Lütfen size en yakın İlçe Tarım müdürlüğündeki bir ziraat mühendisine sorun oradaki zeytin konusu ile ilgilenen kişiler size yardımcı olsun ve ilaç tavsiyesi yapsın. İkinci bir konuda gübreler. Çok güzel toprak analizi yaptırmışsınız. Ancak yine belli oluyor ki, bir mühendise danışmadan gübreleme yapıyorsunuz. Çünkü Organik madde yetersiz olmasına rağmen organik kaynaklı gübre kullanmamışsızı, sadece kimyasal gübre vermişsiniz. Bu hizmetler Tarım müdürlüklerinde size ücretsiz olarak sunulmaktadır. Lütfen yararlanın. Saygılarımla.

Ben bu forumun kamuya açık paylaşımı içeren bir platform olarak üşünüyordum ama uyarınızla sadece ziraat mühendislerininin fikir yürütebileceğini, üreticilere yazışmanın kapalı olduğunu yazınız sayenizde öğrendim, verdiğim rahatsızlıktan dolayı özür dilerim. Buyrun alan ve yorum sizin hayırlı olsun, ben hizmet alamadığım ilçe ziraat müdürlüğünden belki arkadaşımız yön ve yol gösteren yazınız sayesinde gerekli hizmet ve desteği alır.

muratozaltas
08-06-2007, 12:11
Ben bu forumun kamuya açık paylaşımı içeren bir platform olarak üşünüyordum ama uyarınızla sadece ziraat mühendislerininin fikir yürütebileceğini, üreticilere yazışmanın kapalı olduğunu yazınız sayenizde öğrendim, verdiğim rahatsızlıktan dolayı özür dilerim. Buyrun alan ve yorum sizin hayırlı olsun, ben hizmet alamadığım ilçe ziraat müdürlüğünden belki arkadaşımız yön ve yol gösteren yazınız sayesinde gerekli hizmet ve desteği alır.

Sayın Kasved, kesinlikle yanlış anlamışsınız söylediklerimi. Lütfen tekrar okuyun. Öncelikle ÖZÜR DİLİYORUM sizden. Özür dilememin sebebi, hata yaptığım için falan değil. Sadece sizin bu önemli forumdan uzaklaşmanızı engellemek için, çünkü oldukça alıngan davranmışsınız ama ben yine üzerime düşeni yapıp sizden ÖZÜR diliyorum. Bu önemli platformdan kimsenin küserek uzaklaşmasına neden olmak istemem. Üstelik sizin daha önceki fikirlerinizi ve tavsiyelerinizi de okumuştum ve inanın size teşekkür mesajı bile yollamak üzereydim. Önemli tecrübelerinizi paylaşmışsınız. benim kastettiğim siz değildiniz. Yazıyı tekrar okursanız hak vereceksiniz. Saygılarımı sunuyorum.

reis baba
08-06-2007, 23:26
Syn Murat Ozaltas kusura bakmayın ben eski bir yetiştirici derken bu bilgiyi 20 senelik gemlik (trilya) 460 Dönüm,zeytinliği olan üreticiden aldım.Aynı zamanda bu kişi benim komşum.Ben bu foruma,paylaşmak için katıldım.Zirai ilaç kullanırken,doğaya zarar verdiğime,inanamıyorum.Ziraat müh.sadece zeytin ağacı üzerine'mi çalışıyor hayır ,
Toprak altı gübre kullanırken sadece ziraat müh.Bilgilerini aldım,Toprak analizinde olduğu gibi,daha pratik ,maliyeti az faydalı üretim yapmak için uğraşıyorum.Daha önce söylediğim gibi,Ben forum'a bilgimi geliştireyim diye üye oldum.Gerektiği zaman bilgi alayım diye,Bu atışmalar beni üzdü.Syn Kasved sanırım üretici böyle paylaşımcılara ihtiyacımız yokmu.Zeytin ağacı yetiştirmek o kadar kolay iş değil sanırım.Her ziraat mühendisi farklı fikir veriyor. Saygılarımla,Özür dilerim.

reis baba
08-06-2007, 23:40
Syn Kasved sizinle ilgisi yok bu konunun,benim yanlış izahatım galiba bilgimizi paylaşalım lütfen, paylaşmak güzel eksilerimiz olabilir.Zeytinliğiniz varmı,Saygılarımla.

Kasved
09-06-2007, 22:03
Sn. Murat sizin yazınız benim cevabın altına oturunca herhalde karşılıklı yanlış anlaşıldık.

Yaşadığım bölgede ilçe ziraatin kapısını defalarca çaldım, bünyesinde çok değerli ziraat uzmanlarını devlet yok toprak desteği yok fidan teşviği dosyalarıyla çalıştırıyor, maalesef uzmanların saha çalışması için zamanları yok, ülkemizin tarım politikası acı ama gerçek bu maalesef.:mad:

Sn. Reis sizin fidan dikiminden evvel yaptığınız toprak altı fenni gübrelemesi uygulamasını geçtiğimiz kış katıldığım edremit zeytincilik enstitüsünde düzenlenen seminerde şimdi ismini hatırlayamadığım Ege Üniversitesi bitki besleme bölümünden emekli olmuş değerli bir hocamız; fenni gübrelemeden önce açılıp güneşte asgari bir ay 80-80 cm. havalandırılmış çukurda yanmış çiflik gübresi koyup üstüne yine yanmış bir ince tabaka toprak onun üstüne yazınızda bahsi geçen fenni gübrelemeyi üçlü saç ayağı olucak şekilde yapılmasını tekrar üstüne yanmış biraz kalınca toprak onun üstüne dikim yapılacak fidanı oturtmamızı kesinlikle fidanı direkt gübrenin üstüne konulmaması gerektiğini söyledi.

Ben bu uygulamayı bu sene dikim yaptığım üçyüz fidanın 280 tanesinde uyguladım, yirmi fidanda ise gübreleme yapmadan direkt dikim yaptık, iki aylık gözlememiz şu; altta çiflik üstte fenni gübreleme ile hazırlanan çukurlara konan fidan ile gübresiz fidanlarda büyüme gelişimlerinde şimdiden gözle görülür fark var.

Altan gübreli fidanların belki tamamında çıkan çiçekleri tek tek ellerimle yolmaktan yoruldum desem abartmış olmam. Birde fidan çukurlarını kepçeyle geniş 80-80 cm. ölçülerinde açtırdım, işçilik maliyeti fazla oldu ama sonuçta değdi inancındayım.

Diktiğimiz tür ayvalık yağlık türü bizim yerli diye tabir ettiğimiz zeytin türü, sizin dikim yaptığınız trilyaya göre büyümesi ve çocukluk evresi daha nazlı olduğundan biraz fazla ihtimam gösterdik.

Size mutlaka zaman zaman açılan Yalova Tarım il müdürlüğü ve Edremit'teki zeytincilik ensititüsündeki seminerlere ve gelecek yılda inşallah yapılır İzmirdeki zeytin ve zeytinyağı paneline katılmanızı öneririm, buralarda kafanızda oluşan soruları soracağınız birebir uzman ve akademisyenlerle tanışma fırsatı yakalamış olursunuz.

Sn. Reis baba evet zeytinliğimiz mevcut, hem yaşlanan ömürlerini tamamlamış söktüğümüz kaysıların ve aşı tutturamadığımız soğuktan zarar görmüş delice köklü zeytinlerimizi akıllı fidanla hem yenileme hemde yaklaşık üç-dört yıl evvel soğuktan çok zarar gören ağaçlarımızı tedavi etmekle meşgulüz.

Dört parça zeytinliğimizde; 2 aylık bebeden 60 yaşa varmış genç delikanlılara kadar herboydan karışık ağaçlarımız var:p

Budama konusunda kurular hariç(onların herzaman temizlenmesi gerekşir) iki yaşı tamamlayıncaya kadar fidanları elletmeyin, üç yaşa gelmiş fidanları mutlaka ama mutlaka konunu uzman çevrenizde bu işi iyi bilen kişilere budama yaptırın. Olgun zeytin ağacı ana dalarının kesilmemesi şartıyla yapılacak her tür budama hatasını kaldırır ve kendini yeniden onarır, fakat fidanda yapılacak şekil budama hatasını tamir etmek mümkün değildir. Onun için size tavsiyem sert soğuk aylar geçip mart ayının 15 ile nisan ilk haftası arasında fidanlar üç yaşında iken şekil budamanızı yaptırın.

İşin planlaması açısından zamanı gelmeden bu kişiyle sözleşin gerekirse üç beş fazla verin fidan şekil budaması önemli alttan sağlıklı ve diğerlerine nazaran gelişkin tek gövde yapılacak dalın tespiti çok önemli. Birde mutlaka fidanlarda üç yaşdan sonrada her yıl fakat çok hafif şekile yardımcı budamaları yaptırın.

Budama yaptırırken bize gelenlere ricamız şudur; lütfen her yıl bahçemize gelicek, her yıl aynı ağacı tekrardan budayacak, şekilde dört yıl sonra çıkması gereken dalı şimdiden çıkartmadan üç yıl mahsulunu aldıktan sonra çıkartılacak şekilde budama planlaması yaparak, ağaçların içini kabak çiçeği gibi fazla açmadan fakat çok sık da bırakmadan, bodur kiraza çevrilmeden ve budanmış bir ağaçtan diğer ağacın rahatklıla görülmeyeceği sıklıkta, ağacın etek dallarına fazla dokunmadan kesimin yapılması, gelebilecek doğa felaketlerine karşı ağaçta bir tane sigorta şahların bırakıldığı yeterli ışığın ve havalandırma olduğu bir kesimi söyleriz erbabıda ona göre keser:D

Budamaya gelenlere mümkünse her yıl yeni kesim testerlerini siz verin, bahçenizde dal kanseri v.b. hastalıklı ağaçlara vurulan testereleri %10.luk çamaşır suruna batırıp dezenfekte etmeden diğer ağaçlara vurdutmayın. Kesilen dalları bahçeden acil uzaklaştırın. Birde her kesimden sonra mutlaka ağaçlarına bordo bulamacı uygulayın.

Belki bu işe sonradan başlamış olabilirsiniz düşüncesiyle şu görüşümüde aktarmak isterim; bahçenizde çalıştırdığınız insanların gönlünü hoş tutun, sigara içiyorsa sigara içmiyorsa mutlaka çikolata meyva suyu benzeri şeyler arada ikram edin, onlarla sevgiye dayalı mesafeli ilişki kurmaya çalışın, insanımız güzeldir sevgiyi anlar saygısıyla karşılık verir.

Tabiat sevginin ve saygının olduğu emek verilen yerleri karşılıksız bırakmaz, hele zeytin çok kutsal ve mubarek bir ağaçtır baktığınızda verdiğiniz ilgi kadar karşılığın olduğunu hissettiğiniz an doğru yoldasınız demektir.


Kolay gelsin sevgi ve saygılarımla

reis baba
09-06-2007, 23:40
syn Kasved size minnet borcluyum.benim düşüncelerimi, Yansıtıyorsunuz yazısmak üzere,Saygılarımla.Benimde zeytin aşığı üreticilere önerilerim,olcak elbette,Hoşcakalın.

huseyinkizil
10-06-2007, 19:42
Merhaba verdiğiniz bilgiler için öncelikle teşekkür ederim, fidanlarda açan çicekler neden toplanıyor merak ettim

muratozaltas
11-06-2007, 08:46
sayın kasved, kibar cevabınız ve üretim tavsiyeleriniz için teşekkürler.
1-)İsmini hatırlayamadığınız Hocamızın adı Prof.Dr. Habil ÇOLAKOĞLU dur.
2-)Çiçekleri tek tek koparmak yerine 15 gün sonra tutan meyveleri koparmanız daha kolay olur ve az iş gücü gerektirir. Çünkü topladığınız çiçeklerin zaten % 90 kadarı fizyolojik olarak meyve tutmadan dökülecektir.
Bilgilerinizi ve tecrübelerinizi paylaşmaya devam, dileğiyle. Saygılar.