![]() |
Sn.Soilles, kış koşullarında don zararına karşı kullanılacak kaolinin speklerinin farklı olduğunu daha önce de yazdım.
Bu bilgi yeni değil. Ben 2011 baharında öğrendim. İlginç tarafı, 6 Temmuz 2011 günü size hitaben yazdığım bir mesajda da söz etmişim. Alıntı:
O sıralar ve devamında, başka bir malzemeye ait speklerle satılmakta olan, alakasız bir malzemenin a) deyim yerindeyse 5 gösterip 3 satma durumunu ortaya koyduğum, b) speklerin arkasındaki bilimsel gerçekleri umarsızca açıklamaya çalıştığım için, çokça kişiselleştirilmiş saldırılara maruz kalmıştım. Sonunda iş, satıcının ayıbını örtmek üzere dostlarının gayretiyle "delikanlı"lık yüzü suyu hürmetine kadı hikayelerine kadar gitmişti. Yazılanlara anlamını vererek okuyanlar yakalamaları gerekeni yakaladılar. Bu yazıdaki grafikleri inceleyenler malzeme speklerindeki farklılığın etkilerini görebildiler. Yazıya ulaşamayan olursa aynı grafikler forumda da vardı. Tabii konu ile ilgili başka literatür de mevcut. Alıntı:
Bu başlığı samimi olarak takip edenlerden bu mesajıma karşılık şayet bir soru sorulacaksa ya da tartışılacaksa don zararını önlemek için kışta kıyamette pratik olarak nasıl olup da uygulama yapılır'ı beklerdim. Bunca şeyin üzerine belki şunu itiraf etmem gerekir. Bilgi paylaşmaktan fazlasıyla bıktım, çünkü ruh sağlığım açısından sadece zarar gördüm. Son aylarda bir şekilde önüme gelen, kimini bazı deneylere tabi tutabildiğim bir çok yeni şey oldu. Buna uygulama malzeme ve işçilik maliyetini potansiyel olarak %60-70 arası azaltan kaolin solusyonunun yapısını değiştirmek de dahil. Galiba sonunda sadece bahçemde mutlu olmakla yetineceğim. Gerisinden "bana ne" demek geçiyor içimden. |
Aman yapmayın
sizleri anlıyorum ülkemizde samımı olarak bir seylerı seffaf ve tarafsız ifade edılınce bazıları sizlere taraf oluyor ben sizlerden gelen bilgi akışını dikkale takip ediyorum ve çok şey ögrenıyorum |
Alıntı:
En azından bakın, kışın kullanılabiliyorlarmış işte, diyorsunuz gibi algıladım. Kalsine olmadan önce rafine olup olmadığını sorgulasak sanırım daha iyi olacak. |
Sayın MeyveliTepe,
Araştırmalarınızı ve deneyimlerinizi paylaşmanızı ilgiyle izliyorum ve çok faydalandığımı belirtmek istiyorum. Teşekkürlerimle. |
Alıntı:
Yukarıda Sn Meyvelitepe nin bahsettiği gibi DON a karşı etkili olması için kaolinin silikon veya benzeri bir madde ile kaplanarak bünyesine su almasının engellenmesi gerekir. Bu da ekonomik ve uygulama açısından sorunlu olduğu için ticari olarak kullanılmamaktadır. Ama teori olarak doğru kabul edilir ise burada KALSİNE kaolin kullanmak zorunda değilsiniz. Hatta kaolin kullanmak zorunda değilsiniz. Başka zararsız bir malzemeyi uygun şekilde kaplar ve film oluşturma özelliği verir iseniz kullanabilirsiniz. Pratik ve ekonomik değildir. Bunları atlayarak " tarımda illede kalsine kaolin kullanmak gerekmiyormuş" noktasına işi getirmek bence Sn. Meyvelitepe ye haksızlık olur. |
Alıntı:
Galip gelenler hep yanlışları savunanlar mı olacak?! |
Alıntı:
Farklı sesler de maalesef her zaman çıkacaktır. |
Farkli sesler, dogaldir ve de her zaman olur......... Onemli olan, o farkli seslerle beraber uyum icinde ``Bir `` olmaktir.
Ve, biz maalesef bunu yapamadik. |
http://www.tarim.com.tr/haber/haberd...lli_cozum.html
koalin uygulaması ile ilgili bir haber umarım beğenirsiniz |
Alıntı:
Zira baştan beri ''takiptesiniz'' bu şekilde pes edip bırakamazsınız, zira hayatın tamamı bir mücadele, ama ne ile ve ne şekilde olursa olsun! Kalın sağlıcakla. |
Sn.MeyveliTepe
bazen "firavunun filleri" hikayesindeki gibi arkanıza dönüp "gelen var mı" diye baktığınızı anlıyabiliyorum. :) Merak etmeyin sandığınızdan çok daha fazla takipçiniz var. Yola devam.....Aksi halde siz de biz de kaybedeceğiz. Kaolin vs. hikaye...Monsanto gümbür gümbür geliyor :) |
Öncelikle yanıtımın geç olması sebebiyle özür ve saygılarımı sunarım. Çok yoğun bir iş ortamında fırsat bulamadım.
Bu vesile ile Alıntı:
Devamı için bir kaç soru; kalsiyum karbonat ton fiyatı? kalsine, %90'ı 2 mikron , %85> beyazlık içeren kaolin ton fiyati, kalsine olmayan wet refined kaolin ton fiyatı ? bu özelliklerdeki malzeme fiyatlarına iliişkin bilgi sunulması sanırım bu başlık için yani bu başlığı takip eden üreticiler için iyi olacaktır. |
Alıntı:
hangi koşullarda bahçenizi aldığınızı, eşinizle birlikte nasıl bir mücadele verdiğinizi, kaptan köşkündeki bitki/çiçeklerinizle doğaya nasıl bir özlem duyduğunuzu, bahçede kardeş bitkiler mantığı ile sebze yetiştirebilmek için gemide tahta organizasyonu yaptığınızı iyi bilirim. Takdir ederim. ederim de siz nasıl oluyor da algı ile yorum ile yazabiliyorsunuz? bu mesajınıza sebep olan mesajımda hangi ürün veya ürünlerin takipçisi olduğum yazıyor. Evet kışın kullanıldığı Sn Çamtepe ve de Sn Meyvelitepe de doğruladı. Sizin için burda sorun ne? Bence kuvvetli olan uygulayıcı yönünüzü kullanın algılayıcı yönünüz iyileştirmeye açık bir alanınız. Lütfen kişisel muhtemel yorum değil bizatihi gördüğünüz ve okuduğunuzu yorumlayınız Saygılarımla |
Alıntı:
Kaolinin kışın kullanılmasına ait konuya getirmek istediğiniz bir katkı var mı? |
Alıntı:
Alıntı:
Ben kaçırıyorsam özür dileyeceğim. |
Alıntı:
Lütfen |
Kaolinin kışın uygulamasına getirdiğim katkı çok net ortada ben bu uygulamada kullanılan kaolinin farklı olduğunu vurguladığım için şu an çokça kış uygulaması konuşuluyor. Kaldi ki yazın zararlı zararı/ güneş yanıklığı zararı oranı ile don olayında karşılaşılan zararı da çokça eleştirdiğiniz mesajımda belirtmiştim. Katkı iş BU. Ayrıca kış don uygulamasında farklı bir özellikteki malzeme kullanılabiliyorsa bu malzeme de kalsine olandan illaki daha ucuzdur dedim. İşte katkı BU.
|
Alıntı:
|
Sn soilless, demek ki siz bir şey yazıyorsunuz ben yanlış anlıyorum, ben bir şey yazıyorum siz yanlış anlıyorsunuz. Anlaşmak zorunda değiliz.
Size kolay gelsiz. Saygılar |
Alıntı:
Kalite sebebiyle 10-20 USD/ton fiyatıyla ihracat yapıp, 1200 USD/ton fiyatına kadar çıkabilen bedellerle ithalat yapıyormuşuz. Alıntı:
Garip olan yerli üretimin karşısında olan kimse yok ama, hala "bu noktadayım" demenin de bir mantığı yok. Güzel ülkemizin topraklarında bildiğiniz, bulduğunuz, tercihan ikincil sedimantif yataklardan ileri teknolojiye sahip güzel bir yatırım ile üretim yapayım dediniz de elinizi tutan mı oldu? Buyurun, lütfen aynı noktada kalmayın, milletçe minnetar oluruz. Dahası yardımcı da oluruz, bildiğimiz örnek oluşturan yatırımlar var, gider bakarsınız daha iyisini kurarsınız. Bunu yapmayacaksanız ya da yapılmasını sağlamayacaksanız söylenenlerin de bir anlamı yok. #721 nolu mesajımda belirttiğim üzere, aylar öncesinden kalsine edilmemiş kaolin ve kalsiyum karbonatın belli koşullarda kullanımının olduğunu söylemişim. Hem de size hitaben. Cevap vermenizi umduğum bir yanıttı size. Son mesajlarınızda değinmemişsiniz, "okumamışım" ya da "algılamamışım" da dememişsiniz. Anladığım kadarıyla yine görmezden gelmişsiniz. Ha, maksat ağaçlara bir toz atmaksa toz çok. Hepsinin "bir etkisi" olur. Yakın zamanda başka bir başlıkta birisi önceki yıl kireçli bir karışım kullandığını, geçen yıl da kendisine verilen bedava bir malzemeyi kullandığını, bu gibi malzemelere para vermenin anlamsız olduğunu yazıyordu. Bedava malzemeyi ömür boyu hakkettiğine göre kesinlikle haklı. Bedavasını bulamadığında çimento, alçı gibi şeyleri de deneyebileceğini tavsiye ettiydim. Alıntı:
Sn.Çamtepe herhangi bir şey doğrulamadı. Sadece iki makalenin linkini vererek hidrofobik özellikli malzeme ile ilgili soru sordu. Takiben de açıklamaya çalıştım. Şimdi bir daha hidrofobik malzeme (M96 formülasyonu) nedir, nasıl uygulanır filan gibi bir şeye girmeyeceğim. Nasılsa bir şey ifade etmeyecek. Benim ise "doğruladığım" değil, "söylediğim" bir şey var. Kısaca etki mekanizması ile birlikte rafine edilmiş ama kalsine edilmemiş kaolinin bitkilerde fotosentezi geciktirerek don zararını (öz su kanallarındaki sıvının donması şeklindeki içsel donmayı) engellediğini söyledim. Bu bir doğrulama değil, burada ilk kez söylenen bir şeydi. Özellikle de odunsu bitkiler için geçerli. Sn.Çamtepe'nin verdiği linklerde hidrofobik kaolinin en basit anlatımla bitki yüzeylerinde nemsiz ortam sağlaması suretiyle bitkinin buz oluşmadan supercool denilen ısı seviyelerine inmesini sağlayarak özellikle otsu bitkilerin "dışsal" donmasının önlenebileceğini anlatıyor. Çok alakasız şeyler yani. Alıntı:
Alıntı:
Madem ki ille bir katkı olsun istiyorsunuz, kaliteli bir yatak bulup üretim yapacak bir yatırım da yapmıyorsunuz. İşte size bir fırsat. Kaolinin esas kullanımı yaz sezonunda. Güneş ve zararlılardan, kısmen de hastalıklardan koruma, bunu yaparken de bitki gelişimini olumsuz etkilemeyecek, fotosentezi yavaşlatmayacak bir kombinasyon. Bunu elde etmek için gereken optimum malzeme de rafine, kalsine, %90'ı 2 mikrondan küçük tanecikli kaolin. Kalsinasyon iki sebeple lazım. Biri, optik özellikler (UV, IR yansıtıp PAR geçirmesi), diğeri nem tutma özelliğini kaybetmesi. Cevabını ben biliyorum ama yeni bir bilgi paylaşmayacağım nasılsa. Soru şu: Ne yapılırsa, bu malzemeyi kalsine etmeden optik özellikleri değiştirilip olması gereken değerlere getirilir veya yaklaştırılır? Bunu anlatın ve gösterin bizlere, bir katkınız olsun. |
Zaman zaman gündeme gelen ''Yerli üretimin desteklenmesi'' konusuna biraz açıklık getirelim.
Şüphesiz ki belirli kriterleri yerine getirmiş, şeffaf yerli üretimi sonuna kadar destekleyip, kullanımına öncelik veriyoruz. Tamam, yeni doğmuş, emekleyen bir ürünü destekleyelim, nasılsa zaman içinde gelişecektir diyelim. Diyelim de, ürün sahibi daha kendi ürünün yerli olduğunu dair beyanda bulunmamış bir ürüne yerli üretim yakıştırması yapmamız ne derece doğru olur. Yerli üretim yapan bir üretici sorulan hiçbir soruya ticari sırdır diye cevap vermeyecek mi? Lütfen çok uzun süren, ağır tartışmaları yaşandığı, dostlukların bittiği bir konuda daha dikkatli olalım. |
Güçlü adsorban özelliği olan killerin kalsinasyon işleminden geçmeden tarımda - hele yüzey kaplayıcı olarak - kullanılması, daha önce de bahsettiğim dioksin, furan gibi kanserojen maddelerin uzaklardan bahçemize taşınmasında rol oynayabilir. 800 derece üzeri ısıl işlemden geçirilen killerde bu risk yok ama nereden geldiği bilinmeyen ve kalsine edilmemiş kaolin kilini yaz veya kış uygularken, tavsiye ederken, bilim çevrelerinden destek alınmalıdır.
Belki buraya bizlere daha fazla bilgi verebilecek kişileri davet etmeli, sorularımızı onlara sormalıyız. Selamlar. |
yine yoğun yine paylaşım gerektiren bir hafta ve haftasonunda dün biraz inceleme şansım oldu. Çok güzel ve detaylı yanıtlanması gereken mesajlar var. iyi ki var yoksa bu başlığın dinanizmimi kalmaz.
|
Alıntı:
Galip kimdir? mağlup kimdir, Yanlış nedir ve de doğru nedir? Lütfen Burda savaş ve izm mücadelesi mi var? siz ne zaman galip ne zaman mağlup oldunuz bu sitedeki paylaşımlarınızda? Temel konu başlıkları veya topraksız tarım konu başlığı altındaki konularda bir çok başlıkda sorduğunuz sorguladığınız mesajlarınızda galip ya da mağlubu mu bulmaya çalıştınız??? yoksa anlamak, öğrenmek, uygulama için en doğruyu keşfetmek için mi sordunuz ya da çeşit çeşit linkler web adreslerini kendiniz için mi yoksa burda paylaşımcılara bu da var demek için mi verdiniz bu web adreslerini? yoksa bu konu başlığındaki aşağıdaki mesajınızdaki gibi galip ve mağlubu köşenize keçilip tespit etmek için mi verdiniz? merakımdan soruyorum sizi eleştirmek için değil Alıntı:
|
hem de gülerek
|
Alıntı:
Size de kolay gelsin ama lütfen dostluklarınızı bitirmeyin ihtiyaç duyarsınız, bence. Çünkü şuna inanıyorum burda ben en naçizane katkıyı ben yapıyorum ama çok kişi çok detaylı maddiyata dayalı saha uygulamasından öte literatür katkıları yaptı bunu da biliyorsunuz. Tabii ki takdir sizin. Ancak Alıntı:
|
***** olan kelimem tabii ki idi :)
|
yerli üretim ile ilgili ne demişim bir kez daha bakalım. sıkıcı olacak ama sanki ısrar gibi geldi de o nedenle bir kez daha alıntılayalım.
|
Yerli üretim....keşke olsa.
Normlara uygun yerli üretim var mı? Sn.Soilless normlara uygun yerli üretim markası sizce hangisi? |
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi soilless Dünkü mesajlarımdan da net anlaşılmıştır ki ben yerli üretimin yanındayım. Neden? 1- Teknolojinin ve bilgi paylaşımının bu kadar hızlı geliştiği çalışma hayatımın 22 yılı içerisinde şunun farkına vardım. Dün ulaşılamayan gibi görünen bugün çok rahat ulaşılabiliyor 2-katma değeri yüksek herhangi bir ürünün üretilebilmesi ve geliştirilebilmesi artık hallince kolay 3-Ülkemin insanı madenden çıkarıp, maden tesislerinde işleyip, katma değeri yüksek bir ürün pazarlama şansı var. Teknolojik yatırım olarak kendi ülkemin mühendislerinin ve uzmanlarının 20 yıl önce neler yapamadığını ve 10 - 5 yıl önce neler yapabildiğine örnekler verebilirim. 4- Hiç bir ülke sadece başka ülke yapsın ben satın alayım deme lüksüne sahip değil. Neden benim ülkem katma değerden yararlanmasın ki? İster yerli ham hammaddeyi alır işler satar , ister yabancı ülkeden hammadeyi alır işler satar. Önemli olan katma değeri üretebilmek. Kim katma değeri üretmek istemez? 5- İthal de olabilir rekabetçi ise ama neden yerli de olmasın ki rekbaetçi ise 6- Hangi ürün ilk çıktığından itibaren gelişmemiş ki? Neden AR-GE var ki o zaman 7- Münazara bence hep gelişmenin katalizörüdür. History of civilization dersini nereden, nereye, nasıl gelmişiz diye okuduk. Münazara da olacak, muhalefette olacak ki gelişim devam etsin. 8- hiç kimse hele ki teknnolojinin, sermayenin, bilgi paylaşımının bu kadar iç içe geçtiği bir dünyada bence hiç kimse kesin nokta koyamaz, silemez, çıkaramaz, 9- Bu noktada BENCE Sn Meyvelitepe de Sn Acemi Çaylak da Sn Ensar da bize katkılarına devam etmeli, edeceklerine de inanıyorum. bu mesajıma sn doğasever de hemen bir sonraki mesaj ile altına imza attı. doğrumu dur? O zaman önce şu kafa karışıklığını çözelim önce yerli üretimden kasıt 1) ülkemiz madenlerinden çıkarılıp işlenip satılmasını, 2) ithal hammaddeyi alıp ülkemiz tesislerinde işleyip katma değer yaratıp satmayı, anlamalıyız. Benim yukarıdaki mesajımda her 2 şık için de üretim ve katma değer biz de kalsın demişim. yalışım var mı? |
Sn deniz akvaryumu önceliklle teşekkür ederim. Çünkü galip ve de mağlup ya da işte bu link de var hadi bakalım yaklaşımınızdan gerçek katkı sağlayacak alıştığımız sorularınıza döndünüz. Bu başlık adına teşekkür ederim. Tabi ki yanıtlayacağım. Ancak siz bu başlıkta hiç de böyle bir soruyu sormamıştınız? Acaba yine mağlup ya da galip belirlemek mi amacınız? Daha önce böyle bir sorunuz varsa lütfen uyarın ben özür dileyeceğim.
|
Öncelikle yukardaki iki mesajıma yorularınızı beklerim. Sonra tabii ki Sn meyvelitepenin daha teknik içerikli mesajına yanıt vereceğim. Ancak takdir edin ki hafta yorgunluğu ve de saat beni yarına zorluyor.
Saygılarılma |
Sn.Soilless
sizin de bildiğiniz gibi ağaçlar.net sadece ve sadece doğrulardan yanadır... Sn.MeyveliTepe bir deneyi tüm açıklığı ile ortaya koydu ve aksi ispatlanamadı :) |
Alıntı:
Yok ki, olması da sizce mümkünmü? :) |
Merhabalar,
Bahçeme giderken sürekli Kale Madencilik'in Kaolin (onlar Kaolen şeklinde yazıyorlar) tesislerinin önünden geçiyorum. Merak ettim, araştırdım. Şöyle bir ürün broşürü hazırlamışlar: http://www.kalemaden.com.tr/kaolen.pdf Gördüğüm kadarı ile üretim amaçları seramik sektöründe kendi ihtiyaç duydukları kaolini üretmek, dolayısı ile çok tarımsal kullanıma uygun mu onu bilemiyorum. En azından broşürlerinde kalsıne olmaktan bahsetmemekle birlikte "100 mikron altında öğütüldüğü" ve deneyler için işletme fırınlarında "pişirildiği" anlatılmış. Bir de genel olarak Türkiye'deki kaolin yatakları, kaliteleri, tüketim alanları ile ilgili aşağıdaki kaynağa rastladım. KAOLEN - DOAL KAYNAKLAR - Marbleport - Trkiye'nin Doal Yap Talar Maden ve Mermer Portal Tabi bu konuyu niye bu kadar tartışıyoruz halen, ben şahsen anlayabilmiş değilim. Ürünler var, iyisi olabilir, kötüsü olabilir, tarımsal olarak iş göreni olabilir, görmeyeni olabilir. Biz burada ürün seçim komisyonu görevi görmediğimize göre, maddi bir çıkarımız da olmadığına göre, kırıcı tartışmalar içine girmeye hiç de hacet yok diye düşünüyorum.. Not: Çok fazla kulağım çınlamış bu tartışmada, ben de açıkça söyleyeyim, herhangi bir olguyu "onayladığım" izlenimi içinde olmanıza hiç gerek yok. Sadece burada okuduklarımı internette bir kere de ben araştırıp sorguluyorum, ilginç bulduğum bulguları siz forum üyeleri ile paylaşıyorum. Ne zaman ki "arkadaşlar, ben şu özelliklere sahip ürünü, şu kadar sene uyguladım, şu tutarlı sonuçları elde ettim" dersem, lütfen o zaman bir fikir bildirimi olarak algılamanızı tercih ederim. Onun dışında paylaştığım kaynaklardaki içeriğin doğruluğundan içeriği sağlayan kişi ya da kurumların sorumlu olduğunu bilgilerinize sunarım :) Herkese bol kaolinli bir sezon dilerim (ama tartışmaların çok olmasına gerek yok). Saygılar, sevgiler :) |
Hay Allah, yerlisi yok muymuş? O zaman üzerinde Türk Malı logosuyla, bir görünüp bir kaybolan speklerle satılan neydi ki? Üstelik de içindeki iki kere değişti ama logo değişmedi nedense. Neyse, onlar da yerli olmasa da biri yakın komşunun diğeri de uzak komşunun malıydı, neticede aynı gezegen :)
S.Çamtepe, verdiğiniz linklerden Marbleport'un dökümanı oldukça kapsamlı, güzel bir özet. İşin hemen her boyutunu yazmışlar. Konuyla ilgilenenlerin en azından bu kadarını bilmesi gerekir. Verdiğiniz diğer link, kalemaden'in ürün katalogunu da inceledim. Gördüğüm kadarıyla kendi ihtiyaçlarının büyük kısmını karşılamak üzere muhtelif kalite ve özelliklerde üretim yapıyorlar. Hammadde kaliteleri ülkedeki bir çok madende olduğu gibi vasat. Al2O3 oranı düşük. Serbest Silika oranı çok yüksek. Yazdıklarına göre kuru öğütme ile kırık ve öğütülmüş malzeme üretiyorlar. Tamamen seramik sektörüne, çokça da seramik dolguya yönelik. Kalsine üretimleri yok. Katalogda verdikleri ısı değerleri, seramik ve porselen imalatı sırasında fırınlama prosesindeki ısı değerlerindeki hammadde davranış standartlarını belirlemek için. Öğütme işleminde 100 mikron seviyesine geliyorlar. Kuru öğütme olduğu için serbest silika (kuvarts - kum) oranı neredeyse yarıya yakın. Ürünlerinin 1 litresi 1700 gr civarında. Sadece bir ürünlerini yıkıyorlar. Kaoline 151 kodlu ürünlerinin yıkanmış olduğu belli. Katalogda Zenginleştirme Tesisi tabelalı bir yapı görünüyor. Muhtemen 151 kodlu ürünlerini burada yıkıyorlar. Buna rağmen serbest silikanın ancak %1,70'e inebildiğini görüyoruz. Kendi seramik imalatları için uygundur herhalde fakat hala oldukça yüksek bir oran. Bu ürünü de 100mikron seviyesinde öğütebiliyorlar. SO4 oranı da bir hayli yüksek. Herhangi bir manyetik seperasyon prosesleri bulunmuyor. |
Alıntı:
Belki bilmiyorsunuz ama benim bu konu ile ilgili olmamın tek sebebi KAOLİN ithalatçısı olmam ve ithal ettiğim ürünlerden birinin tarımsal kullanıma uygun olmasıdır. Ayrıca Türkiye'deki ilk rafine kaolin firmasının -ki sadece 2 firma tarafından üretilmiştir- ortaklarındandım. Bugün Türkiye de tarım sektöründe istenilen özelliklerde rafine ve kalsine kaolin üreten tesis yoktur. Sebebi teknoloji, bilgi eksikliği falan filan değil. Sadece ve sadece bilinenin aksine yurdumuzda bu özelliklerde kaolin olmamasındandır. Yurdumuzdaki kaolinler alunitli kaolinlerdir. Alüminyum değerleri düşük ve serbest silis, demir, kükürt değerleri yüksektir. Bu konuyu daha önce de açıklamıştım ama sanırım benim görüşlerim taraflı görüldüğü için dikkate alınmıyor. 12 yıllık kaolin ithalatçısı olarak uygun özelliklerde kaolini üreten bir yerli firma var ise tüm ürününü yurt içi ve yurt dışı pazarlamaya hazırım. Katma değer katmaktan bahsettiğiniz KALSİNE KAOLİNİ ithal eden bir firmadan satın alıp AMBALAJINI değiştirmek ise buna katılmam mümkün değil. Bu işlemde katılan katma değer bu işlemi yapanın cebine kalır. Hiç olmazsa doğrudan ithal edip bizim yaptığımız gibi fiyatını uygun seviyelerde tutalım. Biz geçen sene numune dağıtarak başladığımız tarımda kullanılabilen kalsine kaolini gelen talepler üzerine üretici firmamızda geliştirdik ve Nisan ayında yurtiçi satışına yeni markamız ile başlayacağız. Baştan açıkça söyleyelim.. Yerli değil İTHAL bir üründür. Saygılar |
Alıntı:
Geçen yıl eylül ayında sizden alıp iyi kaplayabildiğimiz numune kaolinler ağaçlarımızın bazılarında hala duruyor. Son derece memnun kaldım. Teşekkürler Bu yıl bazı diğer markaların da piyasaya gireceği haberleri geliyor. Yeni ürünler, rekabet iyidir. :) Sizin ciddi bir fiyat avantajınız olacağını düşünüyorum. |
Sn Meyvelitepe
Bu aşağıdaki mesajınızda yeralan yazıyı ben de okudum ve halen 10-20 USD/ton bedelle ihraç ediliyorsa ilginçtir. Ancak Bu verdiğiniz örnek Sn zeytinlibahçenin sanırım 16 no.lu mesajı idi ona çok benziyor. [QUOTE=MeyveliTepe;907121]Çok alakalı olmasa da ülkemiz kaynaklarının durumu ve ithal edilen malzeme hakkında fikir verebilmek için hasbelkader bu konuda da ilgili kurumların yayınladıkları bilgilerden söz etmişiz. Kalite sebebiyle 10-20 USD/ton fiyatıyla ihracat yapıp, 1200 USD/ton fiyatına kadar çıkabilen bedellerle ithalat yapıyormuşuz............ Sn Zeytinlibahçenin mesajı BU idi. Alıntı:
|
Alıntı:
16 no.lu mesajınızdan bu mesajınıza geldiniz. Demek ki zaman, mekan, değerlendirme, araştırma, inceleme, münazara değişimin olmazsa olmazıdır anlamını taşıyan düşünceme hayli uygun. Tabi ki takdir sizin. Kimse de itiraz edemez. |
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 07:09. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025