24-08-2012, 23:25 | #1 |
Ağaç Dostu
|
Limon/Bahçe
Bahçenin bulunduğu şehir İstanbul, Sarıyer Bahçenin büyüklüğü 750 metrekare civarıdır Güneş, rüzgar, yağış, tuzluluk vb koşulları Doğu, Güney cephe. Üst kısım yani bahçe kapısının olduğu bölüm batı cephe ve o kısmın arkası yüksek tepe olduğundan saat 3 ten sonra o alan gölgeye düşüyor. Kuzey cephe Karadenize bakıyor, hemen hemen her gün esinti var. Bölgenin Soğuğa Dayanıklılık Haritasındaki yeri Bakınca yazarım. Bahçenin türü (konut, işyeri, hobi, yazlık, özel uygulama vb) Konut Bahçenin geçmişi hakkında bilgi verir misiniz? Önceki hali nasıldı? Fotoğraflarda ayrıntıları var. Kaç yıldır bahçenizle uğraşıyorsunuz? Bahçe işleriyle tanışalı 7 yıl oldu ama bu başlıktaki bahçe henüz yeni, bu yazın başında düzenlemeye başladık. Başlangıçta tasarım yaptınız mı? Profesyonel yardım aldınız mı? Tasarımı tamamen kendimize ait. (eşimin katkılarıyla) Yalnız internet ve dergilerden çok faydalandım. Sadece işgücü olarak yardım aldık. Bahçenin var olan durumunu gösterir, çizilmiş planı var mı? Varsa ekleyiniz Kabaca şöyle bir şey çizdim. Bakımı nasıl yapılıyor? (profesyonellerce, kişisel) Ben yapıyorum ama ağır işlerde yardım alıyorum. Bahçede bulunan ek alanlar (limonluk, çardak, sebzelik, havuz vb.) nelerdir? Fotoğraflarda görülüyor. Bahçe için bir hayaliniz, idealiniz var mı? Yok, sadece bitkilerin keyifli olması için uğraşıyorum. Bahçede bulunan bitkilerin listesi (ağaçlar, çalılar ve diğer bitkiler) Bu bilgileri fotoğrafların üzerlerine yazıyorum. Epeyce bitki, ağaç, çalı türleri aldık. Özellikle ilgilenip, yetiştirdiğiniz bitkiler var mı? Artık tek bir türün üzerine eğilmiyorum, daha önce yazdığım gibi bitkileri sevecekleri ortama dikip yeni sürgün verdiklerini görmek benim için en büyük keyif. Bir ara çiçek açan sarmaşıklar üzerine yoğunlaşmıştım ama artık "her şey bende de olsun" duygumu tamamen törpüledim. Varsa çok özel bir bitkinizin adı? Yok. Ama eski Yaseminlerimden 2 kökü hangi mevsim olursa olsun nereye gitsem taşıyorum... Üretim, çoğaltma yapıyor musunuz? Hayır. Bahçedeki su durumu ve sulama koşulları nasıl? Sitenin artezyen suyunu kullanıyoruz. Bahçe sulaması için 1 tonluk ayrı bir depo ve hidrofor kullanıyoruz. Sıvı gübreyi veya humik asidi vb... depo suyuna ekleyerek bahçeyi suluyorum. Su tasarrufu için neler yapıyorsunuz? Tüm bahçeye terleme hortumu döşedik ama henüz tam randıman alamadık. Ayrıntılar fotoğraflarda var. Toprak özellikleri Aslında buradaki funda toprağı, siyah bir topraktı çok güzeldi ancak çalışmalar sırasında epey toprağa ihtiyacımız olduğundan dolgu toprağı aldık. Kırmızı bir toprak, sanıyorum demir oranı fazla. Kompost yapıyor musunuz? Henüz fırsatım olmadı ama konteynırını almak istiyorum. Bahçenizde yaptığınız hatalar oldu mu? Henüz belli değil, zaman geçtikçe anlayacağım. Zirai mücadele yapıyor musunuz? Hangi hastalık ve zararlılara karşı, hangi ilaçları kullanıyorsunuz? Şimdilik yapmaya gerek olmadı. Bahçeniz organik mi? Öyle bir takıntım yok ama ilaç kullanmamaya çalışıyorum, humik asit kullandım ki o da organik sayılır sanırım. Yalnız bir kere çimler için aldığım sıvı suni gübre ile sebze ve meyveleri de suladım. Hangi tip gübre kullanıyorsunuz? Yukarıda yazdım. Bahçenizde fare, manas gibi zararlılar var mı? Şimdilik yok. Sulamayı (vahşi, yağmurlama, damlama, terleme) ne şekilde yapıyorsunuz? Terleme hortumlarıyla ve gerek gördüğümde fıskıyeyle ve elle takviye yapıyorum. Bahçenizin yerleşim alanının sağı ve solu dağ mıdır? Bitkileriniz soguk alıyor mu? Burası bir vadi, batı cephemizde yüksek bir tepe (dağ kadar değil) var. Eğimli bir arazi, aslında deniz seviyesinden çok ta yüksekte sayılmayız, kışı 5 dakika ilerisinde kar yağarken burada hiç tutmuyordu. İyi ki yapmışım dedikleriniz neler? Daha bunun için erken. Tetanoz aşısı oldunuz mu? 2 kere olmuştum ama galiba 5 yılda bir tekrarlanması gerekiyordu, takibini yapmadım. Ama kesin 5 yıldan fazla olmuştur en son yaptıralı. Hoşgeldiniz. Çalışmalar başlıyor... Buraya güzel bir eğim verip evin giriş kapısının önünü açıyoruz. Solda üzerinde durdukları duvarı karot ile eğime uygun kestirdik. Böylece pencere önünü açmış olduk. Eğimi verdik... Benzer merdiven uygulamasını dergide görmüştüm. Ustaya fotoğrafını gösterip, başında bekleyip, tarif ederek istediğimi yaptırmaya çalıştım. Tuğlalar yıllardır inşaatta bir köşede atılmış kalmış, eldeki malzemeyi değerlendirdik. Sonrası... Tam da istediğim gibi doğal, usta hatasından kaynaklı hafif yamuk(bunu istememiştim), yeni gibi durmayan bir merdivenimiz oldu... Basamak aralarına epeyce bitki diktim, ayrıntılara daha sonra gireceğim. Not:Fotoğrafları buraya yüklerken netlik kaybı oluyor, hafif puslu gözlerle bakmak zorunda kaldığınız için kusura bakmayın. Düzenleyen limon : 27-08-2012 saat 11:19 |
24-08-2012, 23:26 | #2 |
Ağaç Dostu
|
Burası alt bahçemiz, evin önceki sahipleri bu alana binayı genişletme amaçlı temel atmışlar, belediye de kolonları yıktırmış. Alt kısımdaki beton o kadar kalın ki kaldırmak mümkün olmadı, bu kısma doğal taş döşeyip bir oturma köşesi oluşturacaktım ama belediye toprak dolduracaksın diye tutturdu. Sonra bu alanı da yeşillendirdim. "Biz de sizin gibi düşünüyoruz, her yeri yeşillendireceğiz" dediksek de ikna edemedik. Mecburen toprağı doldurduk yoksa inşaata mühür vuracaklardı. El çabukluğu ve ikna turlarının sonunda (çok yıpratıcı bir süreçti, inşaat bu kadar yormadı bizi) Bir gün içinde toprağı kenara alıp, kilitli tuğlaları örmeye başladık. 3-4 gün içinde bitmiş, toprağı doldurulmuş, bitkileri dikilmişti. (mecburiyetten) Burayı da önceki inşaatan artan Denizli travertenleriyle kapladık. Eşim buraya amfi tiyatro diyor. Eğimli bahçe düzenlemelerini araştırırken yabancı bir dergide bu uygulamanın benzerini görmüş ve gördüğüm anda "İşte bu..." demiştim. Manzaraya en hakim yer burası... (Minderleri hatırlarsınız, eskileri değerlendirdim) En üste Doğu Ladini, bir alta Fenix (Phoenix canariensis), bir alta Berberis, en alta ise Phormium, Escallonia ve tohumdan yetiştirdiğim Zinniaları, Kamil Bey'in Lisianthuslarını, Zambaklarını, Bodrum Papatyalarını diktim. Diğer tarafa da Oya Ağacı, 4 adet Defne, 2 adet Osmanthus ve Imperata cylindrical (Kırmızı Yapraklı Saz) diktim. Bitkiler henüz yerlerine adapte olup yayılamadılar ama sonbaharda hareketlenmeler başlar sanıyorum. Düzenleyen limon : 26-08-2012 saat 11:27 |
24-08-2012, 23:26 | #3 |
Ağaç Dostu
|
Öncesi... Merdiven ve yürüme yolu yapımına başlıyoruz... Hava o kadar sıcaktı ki elemanlarıma şemsiyeyle gölge yaratmaya çalışıyordum. Sonrası... Bahçede en çok bitki çeşidini buraya diktik. Bu bölge sabahtan 3 e kadar güneş alıyor sonra gölgeye düşüyor. Solda duvar dibine bodur ama gövdeleri gelişmiş çeşitli meyve ağaçları diktik. (Nar, portakal, mandalina, erik, kayısı, malta eriği) Fotoğrafa göre merdivenin sağına sırasıyla adını hatırlayamadığım bodur bir saz türü, Açelya, Ortanca, Boylu ve püsküllü bir saz türü diktik. Güneşte yaprakları kavrulan kırmızı yapraklı Aceri de kapının yanına diktim. Onun arka tarafına da Sarı Çiçekli Akasya ağacını diktim. Yine kapının yanına kırmızı çiçekli sarmaşık gülü diktim. Tam karşılarına da kapı girişine bodur ama gövdesi ve formu güzel bir Manolya Ağacı diktim. Merdiven yanlarına Gardenyaları, parlak yapraklı Kartopu, Nandina Domestica, onların arkasına da bordo yapraklı Phormiumları diktim. (Daha sonra yakın plan çekerim.) Bitkilerin diplerine 30 çuval ağaç kabuğu serdik. (yetmedi 30 çuval daha olsa ancak yetecek) Ağaç kabuğu serince bitkilerde gözle görülür keyiflenme oldu. Bahçenin dışındaki duvarın dibine de 3 adet Söğüt Ağacı ve aralarına çit bitkisi olarak Alev Çalısı diktim. Buradaki bitkilerin hemen hepsini Büyük Çamlıca Fidanlığı Alemdağ dan aldık. Çok büyük ve çeşidi bol bir fidanlık, baharda muhakkak gitmek gerek. Öncesi... Sonrası... Düzenleyen limon : 27-08-2012 saat 11:25 |
24-08-2012, 23:27 | #4 |
Ağaç Dostu
|
Havuz ilk başta gözümüzü korkutmuştu... Bir kaç havuzcuyla görüşüp oldukça uçuk fiyatlar aldık. Fiyatın yanında moral bozucu konuşmalar da cabası... Her gelenin ayrı yorumu oldu, birisi temeli güzel atılmamış derken, diğeri 6 tane devirdaimi az bulup tüm gece çalışır çok ses yapar uyutmaz yeniden yıkılıp yapılmalı dedi. Başka birisi su dolunca çöker gider dedi. Vs.. vs.. vs... Fiyat şişirmek için yalanın biri bin para... Sonra doğru kişiyi bulduk, çok güzel çalıştılar ve kısa sürede hiç sorunsuz bitirdiler. Burada görülen beyaz seramik kaplı alanın da tamamen çehresi değişti. Ona daha sonra değineceğim. Sonrası... Soldaki istinat duvarının dibine Orman fidanlığından Alacalı Taflan alıp diktik. Manzarayı kapatmamak için korkuluk yaptırmadık, taflanların en fazla 80 cm uzamasına izin vereceğiz. Havuz ile taflanların arasına deretaşı serdik. (Altına örtü serdikten sonra) Deretaşları ıslanınca renklenmeleri çok güzel oluyor. Sağ tarafta uçları görülen Leylandileri yan evle aramızdaki yüksek duvarı kapatmak amaçlı diktik. Arkada Dişbudak, Meşe ve büyük bir Ak Kavak Ağacı dikili. Havuzla istinat duvarının arasını dolgu toprağıyla doldurduk, duvar dibine doğru Alacalı Taflanları diktik, terleme hortumu döşeyip, deretaşlarını serdik. Travertenle çakılların arasına Led döşedik, gece taşlara ışık vurunca güzel görünüyor. Bahçeye ve bahçe kapısının önüne (arabayı park ettiğimiz bölüm) toplamda 6 ton deretaşı kullandık. (4 tonunu iri 2 tonunu daha ince aldık) Bu duvar 46 metre geliyor, Alacalı Taflanları Orman Fidanlığından aldık. Orman Fidanlığında fazla çeşit yok ama bahçenin temel bitkilerini oldukça ekonomik fiyatlara bulabileceğiniz bir yer. Özellikle Doğu ve Batı Ladini çok keyifli ve özel fidanlıklara göre çok ucuz fiyatlarda... Mesela oldukça büyük bir Batı veya Doğu Ladinini 40 TL'ye bulabilirsiniz. Düzenleyen limon : 31-08-2012 saat 14:07 |
24-08-2012, 23:35 | #5 |
Ağaç Dostu
|
Sebze Bahçesiz olur mu? Tüm fideleri tohumdan yetiştirdim ama yerlerini hazırlamak gecikince fideler uzun süre viyollerde kaldılar. Domatesler ancak olgunlaşıyorlar, ancak üzerlerindeki kızarır, o da bize yeter... Sebze bahçesinin üst kısmı çok dik eğimli, bu yüzden o kısma bir basamak daha yapmak istiyorum. Hem çalı çırpının kötü görünümünü kaybeder hem de kalıcı sebzelerimi (Enginar, Adaçayı, Biberiye vb...) oraya dikerim diye düşünüyorum. Sebze bahçesinin kenarında evden artan ve yıllardır bahçede atılı duran kalasları kullandık. Yıllardır hiç korunmadan sapasağlam kaldılarsa sebze bahçemde de bir şey olmazlar diye düşündüm. Bence traversten çok daha güzel oldu. Bu üzüme benzeyen çeri domatesi geçen sene pazardan alıp çok beğenince tohumluk ayırmıştım. Şeker oranı yüksek, kütür kütür bir cins. Bu domatesi de geçen yıl Gümüşdereli köylülerden almış, çok beğenince tohumunu ayırmıştım. Geçe kaldılar ama Eylül sıcak gidecekmiş, kızarmalarına az kaldı. Pembe değil ama şekli ona benziyor, iri bir tür. Bu da ancak turşuluk olabilecek kadar büyüyebilecek yamuk karpuzlarımdan biri. Demek tohumunu yaz başında ekebilseymişim karpuz yiyebilecekmişiz. Domateslerin üst kısmı tamamen yörenin doğal bitki örtüsüyle kaplı. Böğürtlenler, Kuşburunları, bodur ağaççıklar... O bölüm çok çeşitli kuşlara barınak oluyor. Bugün sevgili Fatih Orbay misafirimizdi, kendisini yakalamışken kuş türleriyle ilgili biraz ders aldım. Kırlangıçlar kızılderililerin zafer çığlıkları gibi öterek uçuyorlar, onların yavrularına gelen iri bir kuş türüyle uçarken çok feci kavga ediyorlar. Rahatsız eden kuş Kerkenezmiş. Bahçede otururken, oğluyla çok yüksekten göç eden Arıkuşlarını fark edip gösterdiler. Yine çok yüksekten uçan bir Kartal gördüler. Eylül ayının ortalarında muhakkak gökyüzüne bakmamızı ve Kartal göçünü yakalayabileceğimizi söylediler. Bitkiler, Kuşlar, Kelebekler hakkında o kadar bilgiye sahipler ki hayran oldum... Kelebeklerinin ömrünün bir gün olduğu da yalanmış... (İnanmıyordum zaten) Manzaraya karşı birer yorgunluk kahvesi içip, işimize devam edelim. Karşı tepe yaprak döken ağaççıklarla kaplı. Fatih bey, Çam ormanlarına göre yangın riskinin az olduğunu ve bu tür ormanlık alanlarda çok daha çeşitli hayvan barındığını söylediler. Sonbahar renklenmesini sabırsızlıkla bekliyoruz. 15 yıldır ilk kez Karaca gördüğümü söyleyince son yıllarda sayılarının arttığını ancak avlanmanın çok fazla olduğunu söylediler. Düzenleyen limon : 31-08-2012 saat 14:37 |
24-08-2012, 23:36 | #6 |
Ağaç Dostu
|
Daha önce bahsetmiştim, bahçede terleme hortum kullanmaya karar vermiştim. Hem meraktan hem de çimler üstten ıslanmazsa mantar hastalığının olmayacağı inancımdan kaynaklandı bu durum. Pratik, kullanışlı olacağını düşünmüştüm... İnternetteki fotoğraflarda böyle döşüyorlardı. Ancak 50-60 metrekare dümdüz bir bahçeniz varsa bu şekilde döşeyip verim alabilirsiniz. Bizimki gibi eğimli bahçelerde mümkün değil. Önce bu şekilde döşeyip test ettik, baktık ki hortumun başı çok fazla sularken ortasına su gidemiyor. Ek yerlerinde bu aparatları kullandık. Hortum 100 metrelik rulolar halindeydi. Ramdıman alamayınca her başa T yapmaya başladık. Ancak yine verimli olamadı çünkü arazi oldukça eğimliydi. Su önce hızla en alta iniyordu, en üst ve en alt sulanırken orta kısım tamamen kuru kalıyordu. Bu sefer de vanaları devreye soktuk. (onların fotoğrafını çekmemişim) Her hortumun başına vana takıp en alttakini ve ilk çıkıştakini iyice kıstık, bir üst sıradakileri kademe kademe kıstık, ortalara takmadık. En sonunda eşit sulamayı başardık. Hepimizin ortak düşüncesi "otomatik sulama döşeseydik çok daha kolaydı" Hiç öyle yazılan ve gösterilen gibi kolay bir iş değil bu iş. 5 eleman 40 derecede saatlerce uğraştılar. Sonunda suya kavuştuk. Düzenleyen limon : 25-08-2012 saat 21:56 |
24-08-2012, 23:44 | #7 |
Ağaç Dostu
|
Havalar hep yağmurlu ve serin giderken bahçemizde çalışamadık. Kepçe çalışırken bile toprağın tavında olması gerekiyor. Tam bahçeyi düzenledik, Sakarya'dan çimi ısmarladık ki ertesi gün havanın 40 derece olacağını öğrendik. (Haziran ayıydı sanırım)) Toprakla yaşamak hele bir de kırmızı topraksa iki katı daha zor. Her ayak basan evde iz bırakıyor. Ne olursa olsun deyip döşetmeye karar verdik. Sonrasında çok bol sulamak gerekiyordu ve elle sulama yaptım. Toprağı suya iyice doyurdum. Bu aşamada yerden sulama hiç işe yaramıyor çünkü serme çim aynı halı gibi seriliyor, altındaki toprak ıslak olsa bile üstten güneşi fazla aldığında tabaka halinde kuruyup tıpkı sıcak suda kazak yıkamış gibi çekiyor, ek yerleri 2 parmak ayrılmaya başlıyor. Bu yüzden sık sık üstten nemlendirilmesi gerekiyor. Belki seneye çim iyice yerleştikten sonra dipten sulama iş görecek ve üstten sulamaya gerek kalmayacak, bilemiyorum, bekleyip görmek gerekecek. Yalnız çiçek tarhlarında, ağaç ve bitki sulamalarında çok güzel bir uygulama. Damla sulamada hortum açıkta duruyor ve görsel açıdan pek hoş görünmüyor ya terleyen hortumu toprağa gömdüğünüz için böyle bir durum olmuyor. Bahçe sulaması için 1 tonluk ayrı bir depo ve hidrofor ayarladık. Çimlerin gübresini sıvı alıp depoya katıyorum ve sularken gübrelemiş oluyor. Aynı şekilde humik asiti de veriyorum. İlaçlama yapacak olsam da aynı şekilde yapardım. Sulama tabancasının sisleme bölümüyle gayet rahat ilaçlama yapılabilir. (ben ilaç kullanmıyorum ama belki çok gerekebilir) Humik asidin bitkiler üzerinde gözle görülür olumlu bir etkisi oluyor. Bir kaç gün bahçe biraz kokuyor ama dayanmaya değer. Düzenleyen limon : 25-08-2012 saat 22:21 |
24-08-2012, 23:57 | #8 |
Ağaç Dostu
|
Şimdi girişi biraz yakından inceleyelim. Bitkiler henüz çok yeniler ama yerlerine adapte oldular, yavaş yavaş yeni sürgünler vermeye başladılar. En önce Kekik, arkada Yayılıcı Mine, onun arkasında İpek Çiçekleri ve onun da arkasında bodur Kufeyalar dikili. En arkada solda yaprakları keyifsizleşen Kırmızı Yapraklı Akçaağaç, kapının diğer tarafında da Yaprak Dökmeyen Manolya dikili. Burası bahçe kapısına arkanızı döndüğünüzde solda kalan alan... Sırasıyla Kırmızı Yapraklı Phormium, Nandina Domestica, Parlak Yapraklı Kartopu, Gardenyaları diktim. Burası merdivenin bitimi, evin kapısının ön tarafındaki düzlük alan. Buraya da Carexleri ve Osmanlı Çimlerini diktim. Bitkileri diktikten sonra görünen tüm toprak alana ağaç kabuklarını serdim. Burası da bahçe kapısına sırtınızı döndüğünüzde sağ tarafta kalan alan. Bu bitkinin adını unuttum sonra listeden bakıp yazarım. Bu da çim türlerinden biri olsa gerek, güzel çizgili yaprakları ve capcanlı bir rengi var. Onların arkasına Açelyaları (etiketlerini sökmedim), onların arkasına da Ortancaları diktim. Düzenleyen limon : 31-08-2012 saat 14:58 |
25-08-2012, 00:22 | #9 |
Ağaç Dostu
|
Gardenyalarım yerlerini ve ağaç kabuklarını çok sevdiler. İlk aldığım günden beri hiç çiçekleri eksik olmadı. Bence Manolya'nın bol çiçek açan boduru gibiler. Her birinde en az 20 tane patlamaya hazır tomurcuk var. Gözlemlerime göre Açelyalarla aynı koşulları istiyorlar. Yarı gölgeyi, nemli toprağı seviyorlar. Buz Çiçekleri vazgeçilmezlerimden. Her ortama adapte olup çiçek açmayı başarabilen nadir bitkilerden. Mine Çiçeğiyle barış imzaladım, yerlerini severek, bolca kol atarak ve çiçek açarak beni mahçup ettiler. 2 basamağı da onlara ayırdım. Bu "Yayılıcı Ardıç" türünü ilk kez gördüm. Basılmayan alanlarda rahatlıkla kullanılabilecek şahane renkte bir yer örtücü. Bunları da Carexlerin tam karşısında kalan hafif eğimli alana diktim. Düzenleyen limon : 31-08-2012 saat 15:08 |
25-08-2012, 00:45 | #10 |
Ağaç Dostu
|
Yayılıcı Ardıçların ön sırasında Rozet Çiçekleri dikili. (mevsimlik bir kasa almıştım) Merdiven bitiminden evin kapısına giden kavisli tuğla yolun aralarına %50-%50 kum-toprak karışımı doldurmuştuk. Bir büyük saksıda dikili olan Sarı Güzelleri söküp söküp aralara gelişigüzel dikmiştim. Önce hepsi pörsüdüler ama sulamaya devam ettikçe diplerinden bir sürü yeni sürgün verdiler. Bu bitkinin dalı toprağa değsin tamamdır... Melisayı da ev kapı girişine diktim ki akşam gelip geçerken kokusunu duyalım istedim. Oturduğumuz yerin çok yakınında olunca özellikle durgun havalarda kokusu fazla gelebiliyor, rüzgar estikçe kokusunu taşıyınca keyfine doyulmuyor. En sevdiğim kokululardan... Henüz açmadı ama 1-2 güne başlar kokusunu yaymaya... Ev Güney ve Doğu cepheli olunca Begonvil denemesem olmazdı. Güneş doğduktan batana kadar tam güneş alan, kuytu bir kaç yere Begonvil diktim. Üçü pembe... Birisi Sarı renkte. Sarısına bayıldım diyemeyeceğim, yapı marketin birinde çok keyifli görünce almıştım. Düzenleyen limon : 31-08-2012 saat 15:21 |
25-08-2012, 00:57 | #11 |
Ağaç Dostu
|
Yine en kuytu bir köşeye 2 adet Mandevilla sarmaşığı diktim. Yapı marketten ufak saksılarda uygun fiyata almıştım. Sadece bir sürgünü cılız bir şekilde 1,5 metre kadar uzadı, gerisi aldığım günkü gibi duruyor ama hiç çiçekleri eksik olmadı üzerinden. Orman Fidanlığından 4 adet Hatmi Ağacı almıştık. "Ne çıkarsa bahtına" diye satıyorlar orada, rengini, nasıl çiçeklendiğini bilmiyorlar. Hepsi aynı renk ve katmerli çiçekli çıktılar, çok sevdim bu ağacı... Yalnız hatmini çiçeğinin ömrünün aynı Japon Gülü (kimi Çin Gülü diyor ama biz Japon diye biliriz) gibi 1 gün olduğunu bilmiyordum, sabah açan çiçek akşam pörsüyor ama o kadar çok tomurcuğu oluyor ki her gün üzeri çiçek doluyor. 3 adet Çalı Oya 1 adet te Ağaç Oya aldık. Ağacın çiçekleri geçti ama çalılar devam ediyorlar. Çalı Oyayı ilk Çanakkale'de görmüş (Belediye tüm kaldırımlara dikmişti) ve aynı Adalardaki Zakkumlar gibi hayran olmuştum. O zamana kadar Oyanın sadece ağaç olduğunu sanıyordum. Güler hanım'ı dinleyip Limonsuz Limon/Bahçe olmaz diye 2 adet epey gelişmiş Limon Ağacı aldık. Aldığımızda çiçek tomurcukları vardı ama yerini sevdi herhalde şimdi bolca Limon var üzerinde... Fotoğraf ta öyle çıkmış ki dikenini göstererek "Dokunanı yakarım" diyor sanki... Gel de kopar. 2 adet Portakal 1 adet te Mandalin ağacı diktik. Düzenleyen limon : 31-08-2012 saat 16:00 |
25-08-2012, 01:22 | #12 |
Ağaç Dostu
|
Yazın ortasında yakınımızdaki bir çiçekçide (fidanlık demiyorum çünkü al-sat yapıyorlar) bulduğum tüm Zakkumları oldukça uyguna aldım. Zakkumları yan evle aramıza çit bitkisi gibi diktim. (genel fotoğrafını sonra çekerim) Katmerli katmersiz her renkte çiçek açanı var. Açık pembe, koyu pembe, kırmızı, beyaz, gül gibi katmerli çiçek açanları vb... Bir dönem çok bol çiçeklenmişlerdi, tohum bağlamaya başladıklarını görünce hepsini budadım. (gücünü tohuma değil sürgüne versin diye) Şu anda tek bir çiçek bile yok üzerlerinde ama dipten sürgün vermeye başlamışlar. Henüz istediğim yoğun görüntü yok tabii, çünkü bitkileri ilk aldığımda upuzun boylu tek dal halindelerdi. Genel fotoğraf çekmemişim ama kırmızıyı çok beğenmişim herhalde ki tek bir fotoğrafını daha önce çekmişim. Bu yaz boyunca en sevdiğim mevsimllik bitkiler "calibrachoa" lar oldular. Şu bitkinin çapı en az 1,5 metre vardı... Tam güneşte dikililerdi ama yarı gölgede daha da iyi olurlar sanırım. Tam güneşte olduğu için her akşam bol suladım. Her rengi ayrı güzel... Şu anda eski güzelliği kalmadı ama sorumlusu Max ve benim. Maxin üzerine çıktığı alanda dikiliydi bunlar, epey ezilmişler. Ben de çok sıcaklarda 2 gün sulamayı unutunca keyifleri kaçtı. Seneye muhakkak alınacak ilk sıradaki bitkim... Düzenleyen limon : 31-08-2012 saat 15:58 |
25-08-2012, 02:09 | #15 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 27-03-2012
Şehir: istanbul
Mesajlar: 1,033
|
Sayın Limon, yeni eviniz ve bahçeniz hayırlı uğurlu olsun. Fotoğraflara bakarken en az sizin kadar biz de heyecanlandık, gelişimi hayretler içinde izledik. Eski bahçenizin güzelliklerinden ve paylaştığınız tecrübelerinizden sonra, bu yeni ev ve bahçenin gelişim fotoğraflarını sabırsızlıkla bekliyor olacağız. Size ve eşinize huzurlu, sağlıklı, tatlı yorgunluğun ardından keyif kahveleri ile dolu günler dileriz. |
25-08-2012, 02:28 | #16 |
Ağaç Dostu
|
Merakla beklediğimize değdi. Harika bir mekan yaratmışsınız. Örneğine az rastlanır güzellikte bir peyzaj düzenlemesi olmuş. İnsanda, ''terkedilmişlik hissi veren'' bir çukur alanı, cennete çevirmişsiniz. Birde, eski tuğlalardan böylesine gösterişli bir merdiven yapılabileceğini, kırk yıl düşünsem akıl edemezdim. Beyaz ve yeşil birlikte çok hoş duruyor. Hele seçtiğiniz bitkilerin oluşturacağı renk armonisini, hiç tahayyül edemiyorum. Onuda, gelecek sezondan itibaren zevkle izleyebileceğimizi sanıyorum. Tebrikler limon. Sağlık ve mutlulukla keyfini sürersiniz inşallah. |
25-08-2012, 11:03 | #18 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-04-2009
Şehir: k.maraş
Mesajlar: 3,132
|
Sevgili limon,ellerine salık merakla bekliyordum çok merak ediyorum tüm bitkilerinizi. |
25-08-2012, 11:10 | #19 |
Ağaç Dostu
|
Keyifli ve mutlu günler yaşamanızı diliyorum. Yeni başlangıçlar her zaman heyecan verir. Bitkileri seçmek, büyüdüklerini görebilmek ne keyiflidir. Kolay gelsin , güle güle oturun yeni evinizde, neşeniz hiç eksik olmasın. |
25-08-2012, 11:23 | #20 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 09-09-2008
Şehir: İstanbul.
Mesajlar: 5,388
|
Limon'cuğum sayfayı diğer bahçen sanarak açtım acaba bir iki fotoğraf ekledimi merakıyla sonra fotoğrafları görünce ohh be sonunda göreceğiz güzellikleri dedim. Gerçekten çok uğraşmışsınız ama harika bir güzellik çıkmış ortaya ellerinize sağlık eviniz de ve bahçeniz de mutlu huzurlu uzun yıllar geçirmenizi dilerim arkadaşım. Ben de fotoğrafların devamını heyecanla bekliyorum |
25-08-2012, 11:41 | #21 |
Ağaç Dostu
|
Sevgili Limon; Nihayet açılışı yaptınız, bu gün 00:30 sularında bahçe başlığınızın açıldığını farkettim, noktalı mesajları görünce, "tamam, bahçe açılıyor" dedim Bir kaç fotoğrafla da olsa, ne çok emek verdiğiniz belli oluyor, keşke önce ilk halinin fotoğraflarını koysaydınız, sonuç süper olmuş. Manzaranız, bahçe girişi, havuz, çim, yürüyüş yolu, velhasıl her şey mükemmel görünüyor. Allah, sevdiklerinizle birlikte, huzurla oturmak nasip etsin. Daha önce yazdınız mı hatırlamıyorum, yer olarak neresi olduğunu merak ettim. Bitkiler gelişip büyüdükçe burası inanılmaz güzel olacak. Fotoğrafların devamını bekliyoruz. Sevgilerimle. |
25-08-2012, 12:36 | #22 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-01-2012
Şehir: Ankara
Mesajlar: 1,397
|
Sevgili limon, merakla beklediğim bahçenizi "Allah güç kuvvet versin, kısacık zaman da ne çok iş başarılmış, ağız tadıyla otururlar inşallah.." diye iç geçirerek gezdim dolaştım. "Kırk bin kere maşallah.." Gördüklerim göreceklerimin teminatı oldu, tebrik ve takdir ederim sayın limon, heyecanla bekliyorum gelişmeleri. Güle güle oturun. |
25-08-2012, 12:40 | #23 |
Ağaç Dostu
|
Boş zamanlarda yazmaya devam edeceğim. Listeyi de doldurmam gerek, şimdi yetiştirmem gereken bir işim var bitirir bitirmez başlarım eksikleri tamamlamaya. Güzel ve destekleyici yorumlarınıza çok teşekkür ederim. Adalet hanım, güzel şeylerle ve genel fotoğraflarla (henüz bitkilerin fotoğraflarını çekmedim zaten) açılışı yapayım dedim ama ayırdığım boş mesaj kutularım var, düzenleme yapacağım. Eskiden yeniye doğru gelsem galiba daha güzel olacak. Vakit buldukça yavaş yavaş sayfayı düzenleyeceğim. |
25-08-2012, 12:58 | #24 |
Ağaç Dostu
|
Güle güle otur sevgili Limon Ben tadilat ve inşaat işlerini çok severim, hiç gözüm korkmaz uğraşmaktan. Bilirim ki sonunda zevkime uygun bir iş çıkacak ve ben hazır almaktan çok daha mutlu olacağım. Senin yüklediğin fotoğrafları görünce sanki sen de benim gibi düşünüyorsun hissine kapıldım. Eminim ki çok uğraşıp yoruldun ama çok güzel, gönlüne göre bir cennet yarattın sorunda. Merakla yeni resim ve anlatımlarını bekliyorum. Sevgiler |
25-08-2012, 14:13 | #25 |
Ağaç Dostu
|
Yeni eviniz ve yeni bahçeniz hayırlı olsun. Eski halinin fotograflarını görünce inanamadım. İlk fotoğrafta hosgeldin dediğiniz karelerden o kadar uzak ki. Böyle bir degisim icin hayal gücü en gerekli şey olmalı. Limon, sanırım bu ev ve bahçe sizin ustalık eseriniz olmuş. Ben eski bahçe fotoğraflarınızı da keyifle izlerdim. Ama burası cok daha büyük ve profesyonelce düzenlenmiş gibi. Yazılarınızın devamını sabırsızlıkla bekliyorum. |
25-08-2012, 14:35 | #26 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-02-2008
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 7,828
|
Sayın Limon
Hayırlı olsun ,Güle güle oturun modern bir bahçeye kavuştuk |
25-08-2012, 14:46 | #27 |
Ağaç Dostu
|
Sevgili Limon, cennete çevirmişsin evi, zaten senden beklerdim, üstelik daha çok yeni, gelecek seneler kim bilir nasıl olacak sayende. Seti çok iyi düşünmüşsün, etrafın boş olması ve yeşilliğe bakmasına bayıldım, oranın keyfi başka güzel olacak. Güzel ve istediğin gibi geniş bir bahçe, güzel bir ev, güzel manzara,... kalanını da sağlıklı ve huzurlu günlerle, sevdiklerinle tamamla. |
25-08-2012, 14:48 | #28 |
Ağaç Dostu
|
Diyorum ki önceki çıraklıktı bu kalfalık sonraki ustalık olur umarım. (Aslında arada size göstemediğim (bahçesi küçüktü) bir ev tadilatı daha yaptık) Eser hanım aynı yazdığınız gibi tadilat ve inşaat işleri bitki sevdamın daha üzerine geçti diyebilirim. Belki eşimle ortak zevkimiz olduğundandır, internetten araştırıp İstanbul'u talan etmek, yapı marketleri gezmek çok hoşumuza gidiyor. Şansımıza bu kış çokça yapı fuarları vardı, çok faydalandık. Yalnız bitince seviniyor muyuz bilemiyorum sanki boşluğa düşüyoruz... "Eeee şimdi ne yapacağız..." durumu var. Aslında bu ev bize çok büyük, yatırım amaçlı aldık. Belki satarız diye düşündüğümüzden paylaşıp paylaşmamakta kararsızdım. Sonra deneyimlerimi paylaşmaya karar verdim. Sevgili Kiraz, ilk heyecanımı senle paylaşmıştım, çok teşekkür ederim. Sn.Ahmeter, çok teşekkür ederim. 5 yılda sizlerin tecrübelerinden ve ağaçlar.netten öğrendiklerimizi biriktirip, uygulamaya çalıştık. Tek tek teşekkür yazısı yazmıyorum, güzel dileklerinize, bana olan güveninize çok teşekkür ederim. Hepinize sevgilerimi gönderiyorum. |
25-08-2012, 14:49 | #29 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 20-08-2011
Şehir: İzmir
Mesajlar: 1,536
|
Bir çok şeyi öğrendiğim (ikinci))...) bitki/bahçe öğretmenime kolaylık ve esenlikler dilerim. Umarım her şey dilediğinizce olur, tüm kapılar sabır ve bitki konusunda edindiğiniz tecrübeler karşısında açılır. Bizleri de bilgilendirdiniz, teşekkürler. Hele hayırlısı ile bitsin bi... Ailece sağlık içinde kalın inşallah. Saygılarımla lütfen. |
25-08-2012, 17:06 | #30 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 19-09-2008
Şehir: izmir
Mesajlar: 2,277
|
Eh nihayet ...hoşbulduk ) Giriş kapısı da ona uygun merdivenler de çok çok güzel olmuş , manzara ise ömre bedel. O manzaranın karşısında yat-ye-uyu...insanın ömrü uzar Sonra evi gördüm ,ilk aklımdan geçen '' bu ev nasıl temizlenecek '' oldu )) Ama çok güzel ,bu güzellikler içinde sağlıklı -huzurlu -bol kahkahalı yıllar diliyorum. Siz de hoşluklarla geldiniz. |
|
|