Havalar hep yağmurlu ve serin giderken bahçemizde çalışamadık. Kepçe çalışırken bile toprağın tavında olması gerekiyor. Tam bahçeyi düzenledik, Sakarya'dan çimi ısmarladık ki ertesi gün havanın 40 derece olacağını öğrendik. (Haziran ayıydı sanırım)) Toprakla yaşamak hele bir de kırmızı topraksa iki katı daha zor. Her ayak basan evde iz bırakıyor.
Ne olursa olsun deyip döşetmeye karar verdik.
Sonrasında çok bol sulamak gerekiyordu ve elle sulama yaptım. Toprağı suya iyice doyurdum. Bu aşamada yerden sulama hiç işe yaramıyor çünkü serme çim aynı halı gibi seriliyor, altındaki toprak ıslak olsa bile üstten güneşi fazla aldığında tabaka halinde kuruyup tıpkı sıcak suda kazak yıkamış gibi çekiyor, ek yerleri 2 parmak ayrılmaya başlıyor. Bu yüzden sık sık üstten nemlendirilmesi gerekiyor.
Belki seneye çim iyice yerleştikten sonra dipten sulama iş görecek ve üstten sulamaya gerek kalmayacak, bilemiyorum, bekleyip görmek gerekecek.
Yalnız çiçek tarhlarında, ağaç ve bitki sulamalarında çok güzel bir uygulama. Damla sulamada hortum açıkta duruyor ve görsel açıdan pek hoş görünmüyor ya terleyen hortumu toprağa gömdüğünüz için böyle bir durum olmuyor.
Bahçe sulaması için 1 tonluk ayrı bir depo ve hidrofor ayarladık. Çimlerin gübresini sıvı alıp depoya katıyorum ve sularken gübrelemiş oluyor. Aynı şekilde humik asiti de veriyorum. İlaçlama yapacak olsam da aynı şekilde yapardım. Sulama tabancasının sisleme bölümüyle gayet rahat ilaçlama yapılabilir. (ben ilaç kullanmıyorum ama belki çok gerekebilir) Humik asidin bitkiler üzerinde gözle görülür olumlu bir etkisi oluyor. Bir kaç gün bahçe biraz kokuyor ama dayanmaya değer.