agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Üretim, Bakım, Düzenleme, Temel Malzemeler > Temel Konular (Toprak, Gübre, Tohum, Sulama)
(https)




Beğeni Düzeni544Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 05-07-2011, 10:47   #1
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 05-10-2010
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 64
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi soilless Mesajı Göster
Ama tüm okuduklarımla yerli veya yabancı toplamı 10-12 kaynakta olsa hiç bir şekilde yerli kaolin ülkemiz kaolinin sorun ve sıkıntılarında KANSOREJEN etki tehlikesi ve ihtimalini OKUMADIM.

Zengişleştirmede kimyasal liç biyolojik liç (chemical leach-biological leach) ihtiyacını okudum ama yerli kaolin cevherinin kimyasal ve de fizyolojik etkisi nedeniyle kanserojen yapısı nedeniyle pazar sorunu olduğunu okumadım.

İlk yadırgadığım konu budur.
Merhaba,

Tartışmalarınızın sadece kaolin ile ilgili kısmına ticari kaygı gütmeden katkıda bulunmaya çalışıyoruz.

İyi işlenmiş bir kaolin mide ilacından dudak boyasına, göz kalemine veya cilt maskesine kadar kullanılan bir üründür. Doğru teknikler ile işlendiği zaman en zararsız minerallerden biridir. Özellikle kalsine olmuş son derece zararsızdır.

Gerçek kaolin mineralinin kansorejen etkisi olmaz. Rafine kaolin bulunduğu ortamın nemini emebilen özelliğe sahiptir. Rutubetli ortama uzun süre maruz kalır ise bakteri üremesi olabilir. Kalsine kaolin kimyasal ve fiziksel yapısında oluşan değişiklik nedeni ile rafine (yıkanmış) kaolinin aksine üstüne su dökmez iseniz ortam nemini emmez. Bu nedenle yukarıda saydığım insan sağlığı için oldukça hassas yerlerde daha çok kalsine olmuş ürünler kullanılır.

Serbest silis ve kansorojen etkisi şudur;
Yurdumuzdaki kaolin yataklarının bir çoğunda SiO2 değeri % 60-70 hatta daha üstünde, Al2O3 değeri % 10-25 arası ve SO3 yani kükürt değeri % 2-3 ler mertebesindedir. Buradaki yüksek silisyum diokasitin bir kısmı alüminyum silikat yapısındaki bağlı SiO2 olmayıp serbest silisdir. Bu serbest silis değerleri ancak işleme (yıkama, rafinasyon) tabii tutularak azaltılabilir. SO3 ise ısıl işlem gördüğünde uçar.

Yani rafine olmamış, sadece öğütülmüş önemli bir kısım yerli kaolinde serbest silis bulunabilir. Bunun ne zararı var; işleme sırasında uçuşan silis parçacıklarının solunması (meşhur kot yıkama işçileri olayı gibi) akciğerlerde bloklaşıp tahribat yapabilir. Bu daha çok kaolini öğütürken, torbalarken karşılaşılabilecek bir tehlike.

Uygulamaya gelince ağaçlara püskürtme esnasında böyle bir tehlike var mı? Olabilir. Ama unutmayalım ki çok uzun süre sürekli serbest silis solunması da gerekir.

O nedenle ben şahsen kaolinin kansorejen etkisi konusuna katılmıyorum. Fakat kuru öğütme, özellikle yerli kaolinin içinde işlem sırasında öğütülmüş olan serbest silisin sizin istediğiniz film oluşumunda veya UV/IR yansıtıcılığındaki etkisinin ne olduğu sanırım daha önemli.

Saygılarımla

Sabry Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 05-07-2011, 13:41   #2
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 02-03-2009
Şehir: ankara
Mesajlar: 176
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Sabry Mesajı Göster
........
Uygulamaya gelince ağaçlara püskürtme esnasında böyle bir tehlike var mı? Olabilir. Ama unutmayalım ki çok uzun süre sürekli serbest silis solunması da gerekir.
.......
Bu arada dikkatimi çeken bir durumdan söz etmek istiyorum.
Hep konuşulan kaolinin bitkiye atılıp bırakılması sanki devamında bir işlem yapılmıyor gibi. Oysa Kaolin uygulaması sonrasında ağaç ya da sebzelerde yapılan yakın plan çalışma sırasında, (yaz budaması, meyve seyretme, olgunlaşan ürünü toplama, hasta dalı temizleme, yaprak alma, vs, vs…) insan ister istemez ilaçlı bitkilerle, ilaç atma işleminden daha korunaksız olarak daha fazla soluma ve temas durumunda kalıyor. Bence eğer varsa kansorejen veya daha başka bir zarar, burada daha fazla (ilaç atma esnasından) ortaya çıkıyor. Olaya bu yönden bakınca insan çok daha tedbir, daha fazla ayrıntı istiyor.
Herkese kolay gelsin.

zafersu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 05-07-2011, 22:07   #3
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Sabry Mesajı Göster
Merhaba,

Tartışmalarınızın sadece kaolin ile ilgili kısmına ticari kaygı gütmeden katkıda bulunmaya çalışıyoruz.

İyi işlenmiş bir kaolin mide ilacından dudak boyasına, göz kalemine veya cilt maskesine kadar kullanılan bir üründür. Doğru teknikler ile işlendiği zaman en zararsız minerallerden biridir. Özellikle kalsine olmuş son derece zararsızdır.

Gerçek kaolin mineralinin kansorejen etkisi olmaz. Rafine kaolin bulunduğu ortamın nemini emebilen özelliğe sahiptir. Rutubetli ortama uzun süre maruz kalır ise bakteri üremesi olabilir. Kalsine kaolin kimyasal ve fiziksel yapısında oluşan değişiklik nedeni ile rafine (yıkanmış) kaolinin aksine üstüne su dökmez iseniz ortam nemini emmez. Bu nedenle yukarıda saydığım insan sağlığı için oldukça hassas yerlerde daha çok kalsine olmuş ürünler kullanılır.

Sn sabry

Ticari kaygı
Serbest silis ve kansorojen etkisi şudur;
Yurdumuzdaki kaolin yataklarının bir çoğunda SiO2 değeri % 60-70 hatta daha üstünde, Al2O3 değeri % 10-25 arası ve SO3 yani kükürt değeri % 2-3 ler mertebesindedir. Buradaki yüksek silisyum diokasitin bir kısmı alüminyum silikat yapısındaki bağlı SiO2 olmayıp serbest silisdir. Bu serbest silis değerleri ancak işleme (yıkama, rafinasyon) tabii tutularak azaltılabilir. SO3 ise ısıl işlem gördüğünde uçar.

Yani rafine olmamış, sadece öğütülmüş önemli bir kısım yerli kaolinde serbest silis bulunabilir. Bunun ne zararı var; işleme sırasında uçuşan silis parçacıklarının solunması (meşhur kot yıkama işçileri olayı gibi) akciğerlerde bloklaşıp tahribat yapabilir. Bu daha çok kaolini öğütürken, torbalarken karşılaşılabilecek bir tehlike.

Uygulamaya gelince ağaçlara püskürtme esnasında böyle bir tehlike var mı? Olabilir. Ama unutmayalım ki çok uzun süre sürekli serbest silis solunması da gerekir.

O nedenle ben şahsen kaolinin kansorejen etkisi konusuna katılmıyorum. Fakat kuru öğütme, özellikle yerli kaolinin içinde işlem sırasında öğütülmüş olan serbest silisin sizin istediğiniz film oluşumunda veya UV/IR yansıtıcılığındaki etkisinin ne olduğu sanırım daha önemli.

Saygılarımla

Sn Sabry

İthal kaolin kili ticareti yapmanıza rağmen ticari kaygı gütmeden KANSOROJEN etkisine hele ki yerli kaolin de bile bu etkinin olmadığını açıklamanız gerçekten takdir edilecek bir doğruluk ve dürüstlük. Size ticeri hayatınızda başarılar diliyorum. Umarım ve tüm içtenliğimle söylüyorum hedeflerinize ulaşırsınız.

Ancak sizi de birazdan eleştireceğim. Bu hakkım da baki

Saygı ve sevgilerimle

soilless Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 06-07-2011, 10:25   #4
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 05-10-2010
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 64
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi soilless Mesajı Göster
Sn Sabry

İthal kaolin kili ticareti yapmanıza rağmen ticari kaygı gütmeden KANSOROJEN etkisine hele ki yerli kaolin de bile bu etkinin olmadığını açıklamanız gerçekten takdir edilecek bir doğruluk ve dürüstlük. Size ticeri hayatınızda başarılar diliyorum. Umarım ve tüm içtenliğimle söylüyorum hedeflerinize ulaşırsınız.

Ancak sizi de birazdan eleştireceğim. Bu hakkım da baki

Saygı ve sevgilerimle
Sn. Soilless,

Yanlış anlama olmaması için düzeltmeyi uygun buldum. Ben saf kaolinin kanserojen etkisi olmadığına inanıyorum. İçeriğinde serbest silika içeren ürünler konusunda böyle bir etkisi yoktur veya vardır diyebilecek donanıma sahip değilim. Yerli veya ithal olmasından öte işlenme şekli önemlidir. Yerli rafine kaolinde bu etki kuru öğütme kaoline göre azalmış olacaktır. Çünkü rafine edilirken daha ağır olan serbest silika hidrosiklonlar yardımı ile ayrıştırılabilir.

Şahsen rafine veya kalsine olsun iyi işlenmiş bir kaolinin kanserojen etkisi hakkında bir araştırma, literatür veya habere rastlamadım.

Bu arada forumda tartışma konusu olan ürünlerin hiç biri için (kendi ürünümüz de dahil) tarımda kullanıma uygundur veya değildir diyebilecek yeterli bilgi birikimine sahip değilim. Lütfen yazdıklarımın sadece kaolin ile ilgili olduğu tarımda kaolin ile ilgili olmadığı dikkate alınsın.

Saygılar

Sabry Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 06-07-2011, 11:50   #5
Ağaç Dostu
 
Sarıcan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 28-11-2008
Şehir: Küçükyalı-ISTANBUL
Mesajlar: 1,498
Galeri: 32
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Sabry Mesajı Göster
Bu arada forumda tartışma konusu olan ürünlerin hiç biri için (kendi ürünümüz de dahil) tarımda kullanıma uygundur veya değildir diyebilecek yeterli bilgi birikimine sahip değilim. Lütfen yazdıklarımın sadece kaolin ile ilgili olduğu tarımda kaolin ile ilgili olmadığı dikkate alınsın.
Sn. sabry,

OMRI belgeniz yoksa ve birde üstüne üstlük kendi literatürünüzü oluşturmadıysanız korkarım risk altındasınız Çünki her an bu konuda bir eleştiriye muhatap olabilirsiniz.

Sarıcan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 23:07.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025