agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Üretim, Bakım, Düzenleme, Temel Malzemeler > Temel Konular (Toprak, Gübre, Tohum, Sulama)
(https)




Beğeni Düzeni544Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 07-02-2012, 22:34   #781
Ağaç Dostu
 
Zeytinlibahçe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi soilless Mesajı Göster
Sn Kaptan
Burada Sn Halil beyin ismi neden geçtiğini de anlamadım. Haberde ki giden kaolin fiyatı ile gelen işlenmiş kaolin fiyatına ilişkin beyanatı Halil bey vermedi ki? bu habere göre yanlış yönlendirme yaptıysanız Halil beyi yanlış yönlendirmediniz ki. İsterseniz Son paragrafı bir kez daha okuyun.

Roportaj benim olmadığım bir dönemde tüm arkadaşlar tarafından ortak verilmişti. Bizce hangimizin verdiği de önemli değil zaten. Bilgi hepimizin bildiği ortak bir bilgiydi. Detayını ben biliyorum..

Bilgi konusunda hiçbir kompleksim yok. Halen öğreniyoruz. Zaman izafidir. Kaolin konusunda gelinen noktada bir yıl oldukça uzun bir zaman.

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi soilless Mesajı Göster
Şimdi de ithal malzeme kullanmakla övünüyorsunuz. Bu ne yaman çelişki Sn Kaptan.
Hayır övünmüyorum. Yerlisi var mı?

7-8 ve 9 nolu maddelere vereceğim cevaplar şu an aramızda olmayan kimselere cevap hakkı doğuracak. İsterseniz sizde zorlamayın.

Eyleme dökülmemiş bilgisayar çalışmasının işe yaradığını gördünüz mü?

Zeytinlibahçe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-02-2012, 22:44   #782
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe

Neresi benziyor? Benim mesajım "Kibited" Kil Bilimi Dergisinde yayınlanan bir makaleden bir alıntı idi.

Zeytinlibahçe'nin oldukça eski tarihli mesajında ise ülkemizden çıkarılan kaolinin yurt dışında işlenip geri geldiği şeklinde bir ibare var ki, alıntı yaptığım makalede öyle bir şeyden söz edilmiyor. O tarihlerde hepimiz ülkemizde bol miktarda kaliteli kaolin bulunduğunu zannediyorduk.


[QUOTE=MeyveliTepe;908676]Benziyorlar evet, ikisi de Türkçe, ikisi de kaolinden bahsediyor, ikisi de Türkiye'de kaolin madeni bulunduğunu söylüyor.

Sn Meyvelitepe siz de karar verin benziyor mu benzemiyor mu?

soilless Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-02-2012, 22:47   #783
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Bence nesinin benzeyip nesinin benzemediğini yazdım. Kafi değil mi? Anlaşılmıyor mu?

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-02-2012, 22:55   #784
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe Mesajı Göster
Benziyorlar evet, ikisi de Türkçe, ikisi de kaolinden bahsediyor, ikisi de Türkiye'de kaolin madeni bulunduğunu söylüyor.

Farklılıkları ise, biri ülkemizdeki kaolinin çok kaliteli olduğunu söylerken, diğeri düşük kaliteli olduğunu söylüyor. Aliağa Ekspres'de yayınlanan haberin sonundaki "kaolin nasıl elde ediliyor" bölümünde Türkiye'den çıkan kaolinin ABD'ye gittiği ve orada öğütülüp tekrar geldiği yazılı iken, Kibited'deki makalede Türkiye kaolinlerinin seramik ve beyaz çimento için $10-20/ton fiyatla ihraç edildiği yazılı. Türkiyeden gidip de geri helen bir malzemeden söz edilmiyor.

Nitekim, #264 nolu, kibited'deki makale ve MTA verilerinden bahsettiğim mesajda,
Şeklinde de bir yorumda bulunmuşum (galiba Aliağa Ekspres'deki yazıyı forumda Halil bey duyurduğu için)

Bu arada Aliağa Ekspres'te yayınlanan haberin ana fikri, Kaolinin ülkemiz tarımında zehirli bileşiklerin kullanımının yok edilmesi ya da azaltılmasında önemli bir araç olduğunun duyurulması ve vurgulanması. Bu bakımdan çok değerli. Bu anafikirdeki yazıdan başka şeyler çıkartmaya çalışmak da doğru değil.

Bilmiyorum, merak da etmiyorum. Karo seramik imalatıyla ilgili olsaydım belki açıp sorardım.

Güzel fikir. Soru şu ki, kim yapacak? Burası bir madencilik forumu olsaydı belki bu da tartışılırdı, ama değil. Neticede spekler belli. Bizler için kim, nasıl yaparsa yapsın, speklerden asla taviz vermeden ve iyi fiyatla elde edilebilirlik önemli.
Sn Meyvelitepe madem merak etmiyorsunuz madem burası madencilik forumu değil neden bu raporu (ki sanırım 2006 yılına ait) yayınlıyorsunuz ve de 10-20 usd/ton ihraç bedelini rapordan hariç siz kendi ifadelerinizle özellikle vurguluyorsunuz?

soilless Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-02-2012, 22:58   #785
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
Tabi ki karar da sizin yorum da sizin

soilless Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-02-2012, 23:02   #786
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi soilless Mesajı Göster
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe

Zeytinlibahçe'nin oldukça eski tarihli mesajında ise ülkemizden çıkarılan kaolinin yurt dışında işlenip geri geldiği şeklinde bir ibare var ki, alıntı yaptığım makalede öyle bir şeyden söz edilmiyor. O tarihlerde hepimiz ülkemizde bol miktarda kaliteli kaolin bulunduğunu zannediyorduk.

Aslında eski değil Sn zeytinlibahçeye yazdığım mesajda oldukça eski olmadığını göreceksiniz

soilless Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-02-2012, 23:15   #787
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Zeytinlibahçe Mesajı Göster
Roportaj benim olmadığım bir dönemde tüm arkadaşlar tarafından ortak verilmişti. Bizce hangimizin verdiği de önemli değil zaten. Bilgi hepimizin bildiği ortak bir bilgiydi. Detayını ben biliyorum..

Bilgi konusunda hiçbir kompleksim yok. Halen öğreniyoruz. Zaman izafidir. Kaolin konusunda gelinen noktada bir yıl oldukça uzun bir zaman.

demek ki önümüzde ki 1 yılda da hayli değişiklikler olabilir

Hayır övünmüyorum. Yerlisi var mı?

7-8 ve 9 nolu maddelere vereceğim cevaplar şu an aramızda olmayan kimselere cevap hakkı doğuracak. İsterseniz sizde zorlamayın.

Eyleme dökülmemiş bilgisayar çalışmasının işe yaradığını gördünüz mü?


Pardon anlamadım kalınlaşanı ???

soilless Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-02-2012, 23:18   #788
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
Benim düşüncelerimin eyleme dökülemeyeceğini ve dökmediğimi veya Sn Meyvelitepenin ifadesi ile elini tutan var mı demek istediniz?

soilless Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-02-2012, 23:31   #789
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
Yanıtlamadınız ???

Yoksa sizin yanıltdığınız aliağa expres haberindeki gibi eyleme dökülEmeyeni mi özeleştiri olarak verdiniz?

Neyse Sorularım özellikle Sn Sabry ye onun yanıtlarını beklerim. Bence önemli olan Sn Sabry nin yanıtları öncelikle

soilless Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-02-2012, 23:32   #790
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
Yine hayli geç oldu paylaşımlar için teşekkürler

soilless Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-02-2012, 23:42   #791
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi soilless Mesajı Göster
Sn Meyvelitepe madem merak etmiyorsunuz madem burası madencilik forumu değil neden bu raporu (ki sanırım 2006 yılına ait) yayınlıyorsunuz ve de 10-20 usd/ton ihraç bedelini rapordan hariç siz kendi ifadelerinizle özellikle vurguluyorsunuz?
Name:  kibited.jpg
Views: 726
Size:  69.1 KB

Sn.Soilless, Alay mı ediyorsunuz, başka bir terslik mi var? Sanırım size herhangi bir şey yazmanın, hatta şurada söyle bir şey yazıyor demenin bir faydası olmayacak.

MTA'nın linkini vermiştim. O sitede ihracat bilgileri de var (2010 yılına ait). İhracat bedelini miktara bölerseniz ortalama seviyeyi de devlet kaynaklarından görmüş olurdunuz ama sanırım bunu söylemenin de bir anlamı yok. Bir çok şey yazdınız, ama hiç bir şey söylemediniz. Kendi adıma enerjimi ve zamanımı içi dolu bir şey ile harcamak isterim.

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-02-2012, 08:07   #792
Ağaç Dostu
 
Zeytinlibahçe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
Uygulama ve düşünceyi eyleme dökmenin önemini vurguluyorum.

Bahsettiğiniz 7-8 ve 9. maddeleri, konuyu bilmeden, genel olarak baktığımızda elbette itirazım olamaz, hatta aynı düşüncede olduğumuzu dahi söyleyebilirim. 9. maddeye ''doğru bilgilendirme'' ve ''şeffaflık'' ilave ederdim.

Bahsedilen yazı Aliağa ekspress de çıktığı için bizi hiçbir madenci ya da yatırım yapacak kimse bizi aramadı. Fakat uygulamak isteyen, yardım isteyen çok kimse aradı. Demek neyi görmek istersek, onu görüyoruz.

Yalnızca kaolin değil, daha bir çok konuda arkadaşlarla beraber güzel çalışmalar yapıyoruz. Yaparken de kim ne der, yanlış mı anlaşılırız diye hiçbir kaygımız yok. Doğru bildiğimiz yolda ilerliyoruz. Bilgisayarda bitki resmi yapıp üstüne, bu da kaolini olsun deyip beyaz tozlar serpmiyoruz. Uyguluyoruz.

Dolayısıyla isteyen eksikliğimizi veya eleştireceği bir şeyleri her zaman bulur. Madem konumuz kaolin, sn soilless siz neler yapıyorsunuz? bu konuda sizi takdir edeceğimiz bir çalışmanız var mı?

Kaolini bahçelerimizde uygulayıp, tavsiye ediyoruz. ''Doğal üretim'' yaptığımız için de grur duyuyoruz.

Zeytinlibahçe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-02-2012, 09:20   #793
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 05-10-2010
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 64
Sn. Soilless,

Neyi tartışıyoruz anlamadım, kusura bakmayın.

Ben yerli rafine kaolin ve kalsine kaolin üretimi yapan ve ticari olarak satan bir firma bilmiyorum. Kurulmakta olan tesisi de duymadım, bilgilendirirseniz gerçekten memnun olurum. Belki kendilerine yüzbinlerce ton hammadde satarız.
Yüzbinlerce ton hammaddeden üretilecek onbinlerce ton mamul hangi pazara satılacak merak ettim doğrusu. Hayırlı olsun. Uygun kalitede üretim yaparlar ise ben de ithal edeceğime kendilerinden alırım.

3 TL/ KG fiyat ile geçen sene bazı ithal ürünler satılıyordu. Diğer bir ifade ile üretilemeyeceğini söylemedim. Biz bu fiyata ithal ürünü satabiliyor isek tabi ki üretim maliyeti çok daha düşüktür. Umarım yeni kurulduğunu söylediğiniz tesis bu kalitede ürünü çok daha ekonomik üretip daha uygun şartlarda piyasaya sunar.

Satış fiyatımızı sormuşsunuz sanırım. Gizli saklı değildir. Satış fiyatımız USD 750 / ton + KDV dir. Ancak hala kura bağlı fiyatımızı değiştirmediğimiz için tarım sektörüne bugünkü kur ile USD 685 / ton + KDV ile veriyoruz. Ama yeni ürün geldiğinde USD 750 / ton olacak tekrar.

Gümrük oranlarını sormuşsunuz. Evet mineral maddelerde gümrük 0 dır.

Sabry Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-02-2012, 14:44   #794
Ağaç Dostu
 
Lilium's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-05-2008
Şehir: Balıkesir Gönen
Mesajlar: 7,546
Galeri: 106
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi remzi sarıoğlu Mesajı Göster
ben size leonardit satnaya çalışmadım siz benden almaya çalıştınız. Hatta aldığınız taktir de nasıl reklamımı yapacağınızı söyleyerek benimle fiyat pazarlığı yaptınız.
Başlıkları gezerken eski bir mesaj gözüme ilişti, okuduklarıma inanasım gelmedi.

Açaba diyorum şimdi de yeni bir reklam mı izliyoruz demekten kendimi alamadım.

İki liralık kaolin kilinde fırtınalar koparken milyarların harcandığı (götürüldüğü) kurbağaların yüzdüğü muratlı deresi başlığına iki üç mesaj yazmakla yetinilirken açaba toplumun aldatılmasına kandırılmasına gönülleri razı olmayan kişilerin gözleri burada neden kapandı da, iki liralık kaolin kilinde bu gözler açılıp fırtınalar kopuyor, orada da hiç değilse bir rüzgar essede her şeye aynı mesafeden baksak.
Yoksa oradaki sorun halloldu mu? (inşallah hallolmuştur) kurbağaların yüzdüğü derenin dibi pırılpırıldır umarım, sazan balıkları da büyümüştür oltamızı alıp gidebilirmiyiz açaba.

Hey kolin kili, sen nelere kadirmişsin nelere değermişsin de haberimiz yokmuş, sen ne cevhermişsin de biz görememişiz, bu kadar ilim bilim adamı şimdiye kadar görememiş, bir ağaçlar nete düştün altın oldun mübârek, kavgalar yarattın, kalpler kırdın, siteden arkadaşlar attırdın, kimisi de küserek gitti, ne var sende ey kaolin, gümüş desem gümüş değilsin, altın desem altın değilsin, bokunda boncuk varda biz mi göremiyoruz. Meğersem iki liralık değerin milyarlardan daha değerliymişte biz fark edemedik ay Allah

Çok bir şey yazmaya gerekte yok aslında çocukluğumuz da yaşadıklarımdan bir örnek yazayım.

Köyümüzde bir ispiyoncu ahmet vardı, bu ispiyoncu ahmet oyun esnasında yaptığımız yanlışları, hataları, ya da suçları bir şekilde öğrenir bilirdi, herhangi bir durum karşısında da bizlerle pazarlık yapardı bizlerden bir şey koparırsa açığımızı vermezdi, bazende sert kayaya çarpar bir şey koparamazdı, koparamayınca bizi ispiyon ederdi.

Lilium Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-02-2012, 15:03   #795
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Lilium Mesajı Göster

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi remzi sarıoğlu
ben size leonardit satnaya çalışmadım siz benden almaya çalıştınız. Hatta aldığınız taktir de nasıl reklamımı yapacağınızı söyleyerek benimle fiyat pazarlığı yaptınız.
Başlıkları gezerken eski bir mesaj gözüme ilişti, okuduklarıma inanasım gelmedi.

Açaba diyorum şimdi de yeni bir reklam mı izliyoruz demekten kendimi alamadım.

İki liralık kaolin kilinde fırtınalar koparken milyarların harcandığı (götürüldüğü) kurbağaların yüzdüğü muratlı deresi başlığına iki üç mesaj yazmakla yetinilirken açaba toplumun aldatılmasına kandırılmasına gönülleri razı olmayan kişilerin gözleri burada neden kapandı da, iki liralık kaolin kilinde bu gözler açılıp fırtınalar kopuyor, orada da hiç değilse bir rüzgar essede her şeye aynı mesafeden baksak.
Yoksa oradaki sorun halloldu mu? (inşallah hallolmuştur) kurbağaların yüzdüğü derenin dibi pırılpırıldır umarım, sazan balıkları da büyümüştür oltamızı alıp gidebilirmiyiz açaba.

Hey kolin kili, sen nelere kadirmişsin nelere değermişsin de haberimiz yokmuş, sen ne cevhermişsin de biz görememişiz, bu kadar ilim bilim adamı şimdiye kadar görememiş, bir ağaçlar nete düştün altın oldun mübârek, kavgalar yarattın, kalpler kırdın, siteden arkadaşlar attırdın, kimisi de küserek gitti, ne var sende ey kaolin, gümüş desem gümüş değilsin, altın desem altın değilsin, bokunda boncuk varda biz mi göremiyoruz. Meğersem iki liralık değerin milyarlardan daha değerliymişte biz fark edemedik ay Allah

Çok bir şey yazmaya gerekte yok aslında çocukluğumuz da yaşadıklarımdan bir örnek yazayım.

Köyümüzde bir ispiyoncu ahmet vardı, bu ispiyoncu ahmet oyun esnasında yaptığımız yanlışları, hataları, ya da suçları bir şekilde öğrenir bilirdi, herhangi bir durum karşısında da bizlerle pazarlık yapardı bizlerden bir şey koparırsa açığımızı vermezdi, bazende sert kayaya çarpar bir şey koparamazdı, koparamayınca bizi ispiyon ederdi.
.........................


Düzenleyen MeyveliTepe : 09-02-2012 saat 19:55
MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-02-2012, 15:52   #796
Ağaç Dostu
 
Harun Parlak's Avatar
 
Giriş Tarihi: 19-01-2007
Şehir: İstanbul Sarıyer
Mesajlar: 4,272
Galeri: 22
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Lilium Mesajı Göster

Çok bir şey yazmaya gerekte yok aslında çocukluğumuz da yaşadıklarımdan bir örnek yazayım.

Köyümüzde bir ispiyoncu ahmet vardı, bu ispiyoncu ahmet oyun esnasında yaptığımız yanlışları, hataları, ya da suçları bir şekilde öğrenir bilirdi, herhangi bir durum karşısında da bizlerle pazarlık yapardı bizlerden bir şey koparırsa açığımızı vermezdi, bazende sert kayaya çarpar bir şey koparamazdı, koparamayınca bizi ispiyon ederdi.
Bizler oyunlarımızda yalnışlar suçlar yapmazsak, herhangi bir ispiyoncunun da şantajları işe yaramaz.

Harun Parlak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-02-2012, 16:26   #797
Ağaç Dostu
 
Lilium's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-05-2008
Şehir: Balıkesir Gönen
Mesajlar: 7,546
Galeri: 106
Sizinle aynı düşüncedeyim de, insanız bazen hata yapabiliyoruz işte.

Sert kayalar bazen işi bozuyor ve bir şeylerin ortaya çıkmasına neden oluyor.

Hata yaptıysan ver kurtul be kardeşim, kendini ispiyoncu ahmetin diline düşürme dimi ya.

Lilium Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-02-2012, 16:58   #798
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,246
Galeri: 88
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Lilium Mesajı Göster
Köyümüzde bir ispiyoncu ahmet vardı, bu ispiyoncu ahmet oyun esnasında yaptığımız yanlışları, hataları, ya da suçları bir şekilde öğrenir bilirdi, herhangi bir durum karşısında da bizlerle pazarlık yapardı bizlerden bir şey koparırsa açığımızı vermezdi, bazende sert kayaya çarpar bir şey koparamazdı, koparamayınca bizi ispiyon ederdi.
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Lilium Mesajı Göster
Sizinle aynı düşüncedeyim de, insanız bazen hata yapabiliyoruz işte.

Sert kayalar bazen işi bozuyor ve bir şeylerin ortaya çıkmasına neden oluyor.

Hata yaptıysan ver kurtul be kardeşim, kendini ispiyoncu ahmetin diline düşürme dimi ya.
Şunları açıkça yazar mısın? Lafı uzatmadan, sadece sorulara cevap vererek... Ağzında yuvarlama söyleyeceğini...
  • İspiyoncu kim?
  • Yaptığınız yanlışlar, hatalar, suçlar nelerdi?
  • Bunların yanlış, hata ya da suç olduğunu ne zaman farkettiniz?
  • Bunlar gizli mi kalmalıydı?
  • Bu yanlışlar, hatalar ve suçlar kime karşı işlenmişti, hiç uyarılmadılar mı?
  • Bunları itiraf edip, telafi yoluna gittiniz mi?
  • Seni biliyoruz da, siz kimsiniz, kimlerden söz ediyorsun?
  • Öğrenen ispiyoncu, herkesin gözü önünde olanları mı öğrenmiş, gizlice mi?
  • Sert kaya diye ifade ettiğin kişi/olay ne?
  • İspiyoncunun pazarlık yapıp, koparmaya çalıştığı şey ne idi?
  • Daha önce kopardıkları neler?

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-02-2012, 19:08   #799
Ağaç Dostu
 
Lilium's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-05-2008
Şehir: Balıkesir Gönen
Mesajlar: 7,546
Galeri: 106
Alıntı:
Köyümüzde bir ispiyoncu ahmet vardı, bu ispiyoncu ahmet oyun esnasında yaptığımız yanlışları, hataları, ya da suçları bir şekilde öğrenir bilirdi, herhangi bir durum karşısında da bizlerle pazarlık yapardı bizlerden bir şey koparırsa açığımızı vermezdi, bazende sert kayaya çarpar bir şey koparamazdı, koparamayınca bizi ispiyon ederdi.
Alıntı:
Şunları açıkça yazar mısın? Lafı uzatmadan, sadece sorulara cevap vererek... Ağzında yuvarlama söyleyeceğini...
Sayın malina,

Bu kadar soru çıkaçağını hiç düşünememiştim. Bu kadar büyütülecek bir şey yok,
Mesajım kimseye değil, kimse zan altında kalmasın, çocuklukta yaşadıklarımı öylesine yazmış bulundum. (Bir hayatın içinden gibi. )

Başlığa uygun değilse silebilirsiniz.

Lilium Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-02-2012, 19:50   #800
Ağaç Dostu
 
xenkebikec's Avatar
 
Giriş Tarihi: 26-04-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 154
Bence konu abuk bir hal almaya başladı, hoş görünmüyor.

xenkebikec Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-02-2012, 07:03   #801
Ağaç Dostu
 
sındırgılı's Avatar
 
Giriş Tarihi: 25-12-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 1,953
Galeri: 13
Haklisin, konu cok dagildi.... Mesajimi sildim.

sındırgılı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-02-2012, 11:44   #802
agaclar.net
 
malina's Avatar
 
Giriş Tarihi: 03-04-2004
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 37,246
Galeri: 88
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Lilium Mesajı Göster
Sayın malina,

Bu kadar soru çıkaçağını hiç düşünememiştim. Bu kadar büyütülecek bir şey yok,
Mesajım kimseye değil, kimse zan altında kalmasın, çocuklukta yaşadıklarımı öylesine yazmış bulundum. (Bir hayatın içinden gibi. )

Başlığa uygun değilse silebilirsiniz.
Nasıl öylesine yazdın?
Kendin söylemişsin: "Çok bir şey yazmaya gerekte yok aslında çocukluğumuzda yaşadıklarımdan bir örnek yazayım." diye...
Çok laftan anlamayanlara kıssadan hisse vermeye kalkmışsın.

Sorulunca birden masum çocukluk anısına mı dönüştü?


Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Lilium Mesajı Göster
Hey kolin kili, sen nelere kadirmişsin nelere değermişsin de haberimiz yokmuş, sen ne cevhermişsin de biz görememişiz, bu kadar ilim bilim adamı şimdiye kadar görememiş, bir ağaçlar nete düştün altın oldun mübârek, kavgalar yarattın, kalpler kırdın, siteden arkadaşlar attırdın, kimisi de küserek gitti, ne var sende ey kaolin, gümüş desem gümüş değilsin, altın desem altın değilsin, bokunda boncuk varda biz mi göremiyoruz. Meğersem iki liralık değerin milyarlardan daha değerliymişte biz fark edemedik ay Allah

Çok bir şey yazmaya gerekte yok aslında çocukluğumuz da yaşadıklarımdan bir örnek yazayım.

Köyümüzde bir ispiyoncu ahmet vardı, bu ispiyoncu ahmet oyun esnasında yaptığımız yanlışları, hataları, ya da suçları bir şekilde öğrenir bilirdi, herhangi bir durum karşısında da bizlerle pazarlık yapardı bizlerden bir şey koparırsa açığımızı vermezdi, bazende sert kayaya çarpar bir şey koparamazdı, koparamayınca bizi ispiyon ederdi.
Bu konuya gelince, kaolin başlığı altında ne işi var?
İlgili konuya neden yazmadın?

Alıntı:
İki liralık kaolin kilinde fırtınalar koparken milyarların harcandığı (götürüldüğü) kurbağaların yüzdüğü muratlı deresi başlığına iki üç mesaj yazmakla yetinilirken açaba toplumun aldatılmasına kandırılmasına gönülleri razı olmayan kişilerin gözleri burada neden kapandı da, iki liralık kaolin kilinde bu gözler açılıp fırtınalar kopuyor, orada da hiç değilse bir rüzgar essede her şeye aynı mesafeden baksak.
Yoksa oradaki sorun halloldu mu? (inşallah hallolmuştur) kurbağaların yüzdüğü derenin dibi pırılpırıldır umarım, sazan balıkları da büyümüştür oltamızı alıp gidebilirmiyiz açaba.

malina Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-02-2012, 21:17   #803
Ağaç Dostu
 
Zeytinlibahçe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi denizakvaryumu Mesajı Göster
Yerli üretim....keşke olsa.
Normlara uygun yerli üretim var mı?
Sn.Soilless normlara uygun yerli üretim markası sizce hangisi?
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Lilium Mesajı Göster
Yok ki, olması da sizce mümkünmü?
Ne o olmadığını yeni mi öğrendiniz?

zamanında niye bu konuda sessiz kalıp, nereden geldiğini sormadınız?

Zeytinlibahçe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-02-2012, 21:40   #804
Ağaç Dostu
 
Zeytinlibahçe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi soilless Mesajı Göster
Sn Catikol,
Bir hekim olarak size şunu da sormak isterim.;
Meyve sebze üzerinde kaolin kalıntısı var ise etkisi ne olabilir? Tavsiyeniz nedir?
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi catikol Mesajı Göster
Merhaba Sn. Soilless,

Bulabildiğim kadarıyla saf ve kirlenmemiş (bunu birazdan açıklayacağım) kaolin kilinin yüzey kaplayıcı olarak kullanılmasının neticesinde yiyeceklerle sindirim sistemine girişi, hem miktar olarak hem de kilin kendi yapısı gereği çok fazla bir sağlık zararına yol açacak gibi görünmüyor. Sorularınız gelirse bu konuyu daha açabilirim.

Ancak saf olmayan veya kirlenmiş kaolin kili için bilinmezler var. Ayrıştırılamamış yan maddelerin ne olduğunu bilmek lazım.

Kirlenmiş kaolin deyimini kullandım çünkü Avrupa'da - özellikle Almanya'da - hayvan yemlerinde sınır değerlerin üzerinde bulunan DİOKSİN'in nereden geldiği araştırılırken kirlenmiş kaolinden şüphe ediliyor. Dioksin'i adsorban özelliği yüksek olan kaolin mi taşıdı şüphesi var.
Soruyu sorduğunuz değerli doktor arkadaşımız bu cevabı vermiş. Malum ürünü geçen yıl sizde kullandınız. Neden sorgulamadınız? veya ne cevap aldınız?

Zeytinlibahçe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 10-02-2012, 00:20   #805
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Riyakârlığın sonu yok.

Kimsenin kişiliğine, özel yaşamına, değerlerine vb. dokunmamaya, bu açılardan rencide edici olmamaya dikkat ederim, böyle bir mumeleye maruz kaldığımda bile bundan kaçınmaya çalışırım.

Üç sene önce bir satıcı vasıfsız malını ucuza bile yutturup satamamış, ikide bir kimden aldın, kaça aldın, pahalı aldın diye sorar durur. Zılgıtı yiyince hezayanlarını yazmış. Tarih 2009 Haziran. Ondan fiyat ve spek sorduğum tarih 2009 Ocak. O zamana kadar ondan almayıp kimden ve kaça aldığımı öğrenememiş.

Hazret, önünü ardını atlayıp bundan medet ummuş. Bunun ustası da yine fi tarihinde bir dökümanı para ile sahibinden satın aldığımı yazdığımdan dem vurarak, aslında böyle söyleyerek yalan söylemiş olduğumu ima edip bundan medet umuyordu.

İyi de, bunlardan ne diye medet umulur? Neyin mededi umulur? Ne elde edilmek istenir? Maksat nedir? Nedir o çirkef karınlardan çıkarılmak istenen? Kuru bir aferin yetmez herhalde.

Daha üç ay önce 10 ton leonardit aldım. Hangi speklerde olduğunu çok kişi biliyor ama nereden aldığımı kim biliyor? Hoş, yazabilirdim, ama aynı speklerde birden fazla marka var.

Muratlı deresinde bu kadar çok yazmamışım, dertlenmiş. Yazdım aslında, o yazışmaların bir kısmı forumun başka bir bölümünde.

Aynı kumpanya o zaman da başka bir seviyesiz yardakçısını üzerime salarak, diğerleri bir ürünü satan şirkete saldırırken bu da bana kişisel olarak saldırıp savunmada bırakmaya çalışıyordu.

Bir kaç ay önce bir vesile ile o firmaya sordum, yahu şu Muratlı meselesinde kaç para "götürdünüz", neydi şartnameniz, sonra ne oldu diye. Anlattılar. "Götürülen" para da yalan olmasın tam rakamı hatırlamıyorum, iki bin liranın altındaydı. Bakıyorum milyar(lara) çıkmış. Eh, bu duruma göre o firma Yunanistana sponsor da olabilir, iflastan kurtulur belki komşu.

Neyse, Muratlı deresi kokuyor, hem de fena halde! Uzak bahçeler filan demişiz ya, zehirsiz doğal tarımla gıda ürünleri üretilsin, herkes yakın çevresiyle bu ürünleri paylaşsın, tüketenle üreten doğrudan temas ederek aracı olmadan sağlıklı gıdaya ulaşsın.

Yok, öyle değilmiş. Kumpanya toplanmış bir rakı sofrasında. Biz gıdayı filan boşverip bu dalgadan yararlanıp çiftçinin kullanacağı ürün satalım diye. "Ee, ne satacağız? Kaolin (duydular ya), tamam, uydururuz bir şeyler ama yetmez. Şu EM iyi bir ürün ama bir distibütörü var zaten. Olsun, biz varız ya, bir şekilde ele geçiririz, fırsat yaratıp saldıralım o şirkete, zaten sipariş verildiğinde de doğru düzgün gönderemiyorlar. ne olur ne olmaz, hazırlık olsun diye internet alan adını da alalım, haydi kardeşler, vurun gözüne gözüne".

Ha, bu arada kantarın topuzunu kaçıranlar da oldu. Maksat ürünü ele geçirmekti ama endazeyi ayarlayıp ayrımı iyi yapamayanlar ürüne de saldırdı. Bindikleri dalı da kesmeye çalıştılar.

Sonuçta derenin dibi bulanık, hem de kokuyor. Ama en kötüsü ne biliyormusunuz? İnsanları, iyi niyetleri, forumu, yazıları okuyanları kullanmaya çalışmak. En zavallılar da yardakçılar. Kumpanya ağabeylerince pek seviliyorlar, sevildikçe de delikanlılık sanıyorlar bunu, zevzeklik yaptıkça da daha çok sevileceklerini sanıyorlar.

Kumpanya kaoline de el attı ya (keşke doğru dürüst el atsalardı), tıynet arızalı olunca sonuç da ona göre oluyor. Bir marka, bir ürün çıktı ortaya. İyi, çıksın, ama arızalı çıkmış. ürünün spekleri uyar uymaz ikinci derecede. Birinci derecede olan ise bir şey gösterip başka şey satma çabası. Bunu yaparken yine alet etme girişimi.

Bu nedir demişiz, bir spek görüntüye gelmiş, özel mesajla parlak özellikler, tumturaklı laflarla gönderilmiş. Ne güzel, parasıylan gönderin şundan biraz demişiz, yok. O esnada da bir manevra ile forumu alet etme çabası var, zaman kazanmaya çalışmışlar. Bir şekilde satın alıp bakmışız, arızalı, söylendiği gibi değil. Kimilerine göre göz yummalıymışız, yutmalıymışız, işpiyonlamamalıymışız. Şak şak etmeliymişiz ki, delikanlı olalım.

Ha, bu yardakçılar arızayı bilirmiş zaten. Kullanmaya kalkıştığında yakın dostlarını gizliden uyaracaklarmıştı arıza hakkında, bir yamuk olmasın diye. Kendi kendilerine, yahu bu kumpanyanın başı bizi kandırdımıydı yoksa diye de söylenirlermiş. Ama haaaşa, delikanlılık var, sevilmeye devam.

Aslında bu da iyi bir şey, hiç olmazsa dostlarını uyaracakmıştı. Demek ki en azından bu forumu okuyanlar dostu değilmiş, onlara itelenebilirmiş.

Bu mubarek kaolin kili de neymiş, kalpler kırılmış değer miymiş, ne olmuş yani, alt tarafı iki liralık (!) bir şeyin bokunda boncuk mu varmış.

Bana göre evet. Hâla bokunda boncuk var. Tek başına ülkedeki zehir kullanımını önemli ölçüde azaltacak potansiyele sahip tek malzeme. Hatırlayan hatırlar, sulandırmaya, sabote etmeye, fırsatçılıklara, zehir lobisi yararına güven kırmaya yönelik çabalar olacağını üç yıl önce de söyledim.

Bundan sonra da olacak böyle çabalar. İyi olan şey ise, bilinirliği arttı. Sonuç alıp zehirlere göre değerlendirebilenler var. Duydular ya, hala her toz olur diyenler olsa da, speklerin ne olması gerektiği insanların kafasında belirgin hale gelmeye başladı. Speklere uygun faklı markalardaki malzemelerin elde edilebilirliği arttı. Öylesine bir tozu torbaya doldurup iteleme olasılığı azaldı. Uygun alternatifler farklı maliyetlerle ortaya çıkıyor. Kumpanya bile gizliden imana gelip torbaya yamuk malzeme değil de kabul edilebilir malzeme koydu, (ama söylemeye çekiniyor). Tıynet bozuk olunca onu bile doğru yapamıyorlar. Resmi yayınlarında aylarca (ekim 2011 - şubat 2012) mallarının omri olduğunu ilan ettiler (5 ay sonra şimdi değiştirmişler). Torbadakinin esas analizini değil de bir üst şey gösteriyorlar. Müdürün ayakkabıları da hala orada ama kovadaki hiç sevmedikleri bir şey.

Halbuki başkasının sattığı bir mal söz konusu olduğunda kaplan olup,

"Bu yüzden almış ve kullanmış olduğunuz her üründe ürünün içeriğini sorgulamak her tüketicinin en doğal hakkıdır.
...
Hangi ağır metaller var ve bunların ppm cinsinden değeri nedir? Açıkçası bunları size söylemeyen üreticilerden uzak durunuz. Amerika'da her derde deva diye satış yapanlara verilen güzel bir isim var: "Snake-oil" salesmen. (Snake-oil aslında yılan yağı anlamına geliyor. Çinlilerin bu türden ürünleri var. Ancak argoda bu deyim "hileli satıcılar" veya "umut taciri" anlamında kullanılıyor.)
"

Diye tumturaklı laflar ediyorlardı. İş kendilerine gelince, değil başkalarından istedikleri bilgileri vermek, sorana, alıp da arızalı olduğunu görene, yardıkçılarına "belgen var mı abijim", "mahkemeye git, bir şey söylemeye hakkın yok" dedirtiyorlar.

Ha, belge mi? Belge kolay. İstedim ki, ilgili herkes, başta yardakçılar üretsin belgeyi, basit yolunu gösterdim. Belki içlerinde bir nebze bir şeyler kalmıştır da ortaya çıkmasına vesile olur diye. Yoksa elimde Tübitak analiz raporu da var (hoş o da muteber değildir herhalde . Hadi, çok geriye gitmeyelim, kimin ne kullandığı belli. Başlık da kaolin. Herkes son bir takvim yılı içinde kullandığı kaolinlerin faturasını yayınlasın burada.

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 10-02-2012, 07:37   #806
Ağaç Dostu
 
Zeytinlibahçe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe Mesajı Göster
Herkes son bir takvim yılı içinde kullandığı kaolinlerin faturasını yayınlasın burada.
-Sunguard (Bir önceki yıldan yüklü miktarda)
-Sun shader (öncesi/sonrası) Deneme
-AT 80

Zeytinlibahçe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 10-02-2012, 08:58   #807
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Galeri: 25
ORFE Teknik

Sun-Guard, Kaolin Kili,Kaolin | SunShader İle Bitkilerinizi Güneşten Koruyun

Piyasada aynı markadan iki ürün var bu nasıl oluyor?

denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 10-02-2012, 10:26   #808
Ağaç Dostu
 
Zeytinlibahçe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi denizakvaryumu Mesajı Göster
Sn. denizakvaryumu güzel soru, muhtemelen cevabınıda biliyorsunuzdur. Teşekkürler.

-Sunguard Orfe tekniğin ABD den ithal ettiği, literatürde geçen çalışmalarda kabul görmüş spektlere oldukça yakın bir ürün.

-Sun-Guard Literatürde ve OMRİ listesinde adı geçen ürün.

Sun-Shader yetkilileri mail yoluyla ürünü ithal ettiklerini duyurdular. Doğru bir ürün. Alırım, uygularım, tavsiye ederim. Umarım fiyatıda uygun olur.

490 ve 500 nou mesajların okunmasında fayda var.

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Zeytinlibahçe Mesajı Göster
Sun-guardın ülkemize kazandırılmasını canı gönülden destekliyorum. Sun shaderin sonuçlarını aldıktan sonra buna karar versek daha iyi olmaz mı? belkide gerek kalmayacak.

Şaka bir kenara Surround, sun-guard ı kim ithal ederse, üstelik uygun fiyata ellerine sağlık, alkışlarım.
Bu vesileyle Hayırlı, uğurlu olsun deyip, alkışlıyorum.


Düzenleyen Zeytinlibahçe : 10-02-2012 saat 11:55 Neden: ilave
Zeytinlibahçe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 10-02-2012, 23:30   #809
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
ooo hayli yüklü mesajlar gelmiş ne güzel.

soilless Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 10-02-2012, 23:31   #810
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe Mesajı Göster
Riyakârlığın sonu yok.

Kimsenin kişiliğine, özel yaşamına, değerlerine vb. dokunmamaya, bu açılardan rencide edici olmamaya dikkat ederim, böyle bir mumeleye maruz kaldığımda bile bundan kaçınmaya çalışırım.

Üç sene önce bir satıcı vasıfsız malını ucuza bile yutturup satamamış, ikide bir kimden aldın, kaça aldın, pahalı aldın diye sorar durur. Zılgıtı yiyince hezayanlarını yazmış. Tarih 2009 Haziran. Ondan fiyat ve spek sorduğum tarih 2009 Ocak. O zamana kadar ondan almayıp kimden ve kaça aldığımı öğrenememiş.

Hazret, önünü ardını atlayıp bundan medet ummuş. Bunun ustası da yine fi tarihinde bir dökümanı para ile sahibinden satın aldığımı yazdığımdan dem vurarak, aslında böyle söyleyerek yalan söylemiş olduğumu ima edip bundan medet umuyordu.

İyi de, bunlardan ne diye medet umulur? Neyin mededi umulur? Ne elde edilmek istenir? Maksat nedir? Nedir o çirkef karınlardan çıkarılmak istenen? Kuru bir aferin yetmez herhalde.

Daha üç ay önce 10 ton leonardit aldım. Hangi speklerde olduğunu çok kişi biliyor ama nereden aldığımı kim biliyor? Hoş, yazabilirdim, ama aynı speklerde birden fazla marka var.

Muratlı deresinde bu kadar çok yazmamışım, dertlenmiş. Yazdım aslında, o yazışmaların bir kısmı forumun başka bir bölümünde.

Aynı kumpanya o zaman da başka bir seviyesiz yardakçısını üzerime salarak, diğerleri bir ürünü satan şirkete saldırırken bu da bana kişisel olarak saldırıp savunmada bırakmaya çalışıyordu.

Bir kaç ay önce bir vesile ile o firmaya sordum, yahu şu Muratlı meselesinde kaç para "götürdünüz", neydi şartnameniz, sonra ne oldu diye. Anlattılar. "Götürülen" para da yalan olmasın tam rakamı hatırlamıyorum, iki bin liranın altındaydı. Bakıyorum milyar(lara) çıkmış. Eh, bu duruma göre o firma Yunanistana sponsor da olabilir, iflastan kurtulur belki komşu.

Neyse, Muratlı deresi kokuyor, hem de fena halde! Uzak bahçeler filan demişiz ya, zehirsiz doğal tarımla gıda ürünleri üretilsin, herkes yakın çevresiyle bu ürünleri paylaşsın, tüketenle üreten doğrudan temas ederek aracı olmadan sağlıklı gıdaya ulaşsın.

Yok, öyle değilmiş. Kumpanya toplanmış bir rakı sofrasında. Biz gıdayı filan boşverip bu dalgadan yararlanıp çiftçinin kullanacağı ürün satalım diye. "Ee, ne satacağız? Kaolin (duydular ya), tamam, uydururuz bir şeyler ama yetmez. Şu EM iyi bir ürün ama bir distibütörü var zaten. Olsun, biz varız ya, bir şekilde ele geçiririz, fırsat yaratıp saldıralım o şirkete, zaten sipariş verildiğinde de doğru düzgün gönderemiyorlar. ne olur ne olmaz, hazırlık olsun diye internet alan adını da alalım, haydi kardeşler, vurun gözüne gözüne".

Ha, bu arada kantarın topuzunu kaçıranlar da oldu. Maksat ürünü ele geçirmekti ama endazeyi ayarlayıp ayrımı iyi yapamayanlar ürüne de saldırdı. Bindikleri dalı da kesmeye çalıştılar.

Sonuçta derenin dibi bulanık, hem de kokuyor. Ama en kötüsü ne biliyormusunuz? İnsanları, iyi niyetleri, forumu, yazıları okuyanları kullanmaya çalışmak. En zavallılar da yardakçılar. Kumpanya ağabeylerince pek seviliyorlar, sevildikçe de delikanlılık sanıyorlar bunu, zevzeklik yaptıkça da daha çok sevileceklerini sanıyorlar.

Kumpanya kaoline de el attı ya (keşke doğru dürüst el atsalardı), tıynet arızalı olunca sonuç da ona göre oluyor. Bir marka, bir ürün çıktı ortaya. İyi, çıksın, ama arızalı çıkmış. ürünün spekleri uyar uymaz ikinci derecede. Birinci derecede olan ise bir şey gösterip başka şey satma çabası. Bunu yaparken yine alet etme girişimi.

Bu nedir demişiz, bir spek görüntüye gelmiş, özel mesajla parlak özellikler, tumturaklı laflarla gönderilmiş. Ne güzel, parasıylan gönderin şundan biraz demişiz, yok. O esnada da bir manevra ile forumu alet etme çabası var, zaman kazanmaya çalışmışlar. Bir şekilde satın alıp bakmışız, arızalı, söylendiği gibi değil. Kimilerine göre göz yummalıymışız, yutmalıymışız, işpiyonlamamalıymışız. Şak şak etmeliymişiz ki, delikanlı olalım.

Ha, bu yardakçılar arızayı bilirmiş zaten. Kullanmaya kalkıştığında yakın dostlarını gizliden uyaracaklarmıştı arıza hakkında, bir yamuk olmasın diye. Kendi kendilerine, yahu bu kumpanyanın başı bizi kandırdımıydı yoksa diye de söylenirlermiş. Ama haaaşa, delikanlılık var, sevilmeye devam.

Aslında bu da iyi bir şey, hiç olmazsa dostlarını uyaracakmıştı. Demek ki en azından bu forumu okuyanlar dostu değilmiş, onlara itelenebilirmiş.

Bu mubarek kaolin kili de neymiş, kalpler kırılmış değer miymiş, ne olmuş yani, alt tarafı iki liralık (!) bir şeyin bokunda boncuk mu varmış.

Bana göre evet. Hâla bokunda boncuk var. Tek başına ülkedeki zehir kullanımını önemli ölçüde azaltacak potansiyele sahip tek malzeme. Hatırlayan hatırlar, sulandırmaya, sabote etmeye, fırsatçılıklara, zehir lobisi yararına güven kırmaya yönelik çabalar olacağını üç yıl önce de söyledim.

Bundan sonra da olacak böyle çabalar. İyi olan şey ise, bilinirliği arttı. Sonuç alıp zehirlere göre değerlendirebilenler var. Duydular ya, hala her toz olur diyenler olsa da, speklerin ne olması gerektiği insanların kafasında belirgin hale gelmeye başladı. Speklere uygun faklı markalardaki malzemelerin elde edilebilirliği arttı. Öylesine bir tozu torbaya doldurup iteleme olasılığı azaldı. Uygun alternatifler farklı maliyetlerle ortaya çıkıyor. Kumpanya bile gizliden imana gelip torbaya yamuk malzeme değil de kabul edilebilir malzeme koydu, (ama söylemeye çekiniyor). Tıynet bozuk olunca onu bile doğru yapamıyorlar. Resmi yayınlarında aylarca (ekim 2011 - şubat 2012) mallarının omri olduğunu ilan ettiler (5 ay sonra şimdi değiştirmişler). Torbadakinin esas analizini değil de bir üst şey gösteriyorlar. Müdürün ayakkabıları da hala orada ama kovadaki hiç sevmedikleri bir şey.

Halbuki başkasının sattığı bir mal söz konusu olduğunda kaplan olup,

"Bu yüzden almış ve kullanmış olduğunuz her üründe ürünün içeriğini sorgulamak her tüketicinin en doğal hakkıdır.
...
Hangi ağır metaller var ve bunların ppm cinsinden değeri nedir? Açıkçası bunları size söylemeyen üreticilerden uzak durunuz. Amerika'da her derde deva diye satış yapanlara verilen güzel bir isim var: "Snake-oil" salesmen. (Snake-oil aslında yılan yağı anlamına geliyor. Çinlilerin bu türden ürünleri var. Ancak argoda bu deyim "hileli satıcılar" veya "umut taciri" anlamında kullanılıyor.)
"

Diye tumturaklı laflar ediyorlardı. İş kendilerine gelince, değil başkalarından istedikleri bilgileri vermek, sorana, alıp da arızalı olduğunu görene, yardıkçılarına "belgen var mı abijim", "mahkemeye git, bir şey söylemeye hakkın yok" dedirtiyorlar.

Ha, belge mi? Belge kolay. İstedim ki, ilgili herkes, başta yardakçılar üretsin belgeyi, basit yolunu gösterdim. Belki içlerinde bir nebze bir şeyler kalmıştır da ortaya çıkmasına vesile olur diye. Yoksa elimde Tübitak analiz raporu da var (hoş o da muteber değildir herhalde . Hadi, çok geriye gitmeyelim, kimin ne kullandığı belli. Başlık da kaolin. Herkes son bir takvim yılı içinde kullandığı kaolinlerin faturasını yayınlasın burada.
Sn Meyvelitepe

çok dolmuşsunuz anlaşılan ben bile okurken koptum. Geçiniz bir kalem Bence

soilless Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 06:22.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024