07-02-2012, 22:34 | #781 | ||
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
|
Alıntı:
Roportaj benim olmadığım bir dönemde tüm arkadaşlar tarafından ortak verilmişti. Bizce hangimizin verdiği de önemli değil zaten. Bilgi hepimizin bildiği ortak bir bilgiydi. Detayını ben biliyorum.. Bilgi konusunda hiçbir kompleksim yok. Halen öğreniyoruz. Zaman izafidir. Kaolin konusunda gelinen noktada bir yıl oldukça uzun bir zaman. Alıntı:
7-8 ve 9 nolu maddelere vereceğim cevaplar şu an aramızda olmayan kimselere cevap hakkı doğuracak. İsterseniz sizde zorlamayın. Eyleme dökülmemiş bilgisayar çalışmasının işe yaradığını gördünüz mü? |
||
07-02-2012, 22:44 | #782 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Alıntı: Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe Neresi benziyor? Benim mesajım "Kibited" Kil Bilimi Dergisinde yayınlanan bir makaleden bir alıntı idi. Zeytinlibahçe'nin oldukça eski tarihli mesajında ise ülkemizden çıkarılan kaolinin yurt dışında işlenip geri geldiği şeklinde bir ibare var ki, alıntı yaptığım makalede öyle bir şeyden söz edilmiyor. O tarihlerde hepimiz ülkemizde bol miktarda kaliteli kaolin bulunduğunu zannediyorduk. [QUOTE=MeyveliTepe;908676]Benziyorlar evet, ikisi de Türkçe, ikisi de kaolinden bahsediyor, ikisi de Türkiye'de kaolin madeni bulunduğunu söylüyor. Sn Meyvelitepe siz de karar verin benziyor mu benzemiyor mu? |
07-02-2012, 22:47 | #783 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Bence nesinin benzeyip nesinin benzemediğini yazdım. Kafi değil mi? Anlaşılmıyor mu? |
07-02-2012, 22:55 | #784 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Alıntı:
|
|
07-02-2012, 22:58 | #785 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Tabi ki karar da sizin yorum da sizin |
07-02-2012, 23:02 | #786 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Alıntı:
Aslında eski değil Sn zeytinlibahçeye yazdığım mesajda oldukça eski olmadığını göreceksiniz |
|
07-02-2012, 23:15 | #787 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Alıntı:
Pardon anlamadım kalınlaşanı ??? |
|
07-02-2012, 23:18 | #788 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Benim düşüncelerimin eyleme dökülemeyeceğini ve dökmediğimi veya Sn Meyvelitepenin ifadesi ile elini tutan var mı demek istediniz? |
07-02-2012, 23:31 | #789 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Yanıtlamadınız ??? Yoksa sizin yanıltdığınız aliağa expres haberindeki gibi eyleme dökülEmeyeni mi özeleştiri olarak verdiniz? Neyse Sorularım özellikle Sn Sabry ye onun yanıtlarını beklerim. Bence önemli olan Sn Sabry nin yanıtları öncelikle |
07-02-2012, 23:32 | #790 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Yine hayli geç oldu paylaşımlar için teşekkürler |
07-02-2012, 23:42 | #791 | |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Alıntı:
Sn.Soilless, Alay mı ediyorsunuz, başka bir terslik mi var? Sanırım size herhangi bir şey yazmanın, hatta şurada söyle bir şey yazıyor demenin bir faydası olmayacak. MTA'nın linkini vermiştim. O sitede ihracat bilgileri de var (2010 yılına ait). İhracat bedelini miktara bölerseniz ortalama seviyeyi de devlet kaynaklarından görmüş olurdunuz ama sanırım bunu söylemenin de bir anlamı yok. Bir çok şey yazdınız, ama hiç bir şey söylemediniz. Kendi adıma enerjimi ve zamanımı içi dolu bir şey ile harcamak isterim. |
|
08-02-2012, 08:07 | #792 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
|
Uygulama ve düşünceyi eyleme dökmenin önemini vurguluyorum. Bahsettiğiniz 7-8 ve 9. maddeleri, konuyu bilmeden, genel olarak baktığımızda elbette itirazım olamaz, hatta aynı düşüncede olduğumuzu dahi söyleyebilirim. 9. maddeye ''doğru bilgilendirme'' ve ''şeffaflık'' ilave ederdim. Bahsedilen yazı Aliağa ekspress de çıktığı için bizi hiçbir madenci ya da yatırım yapacak kimse bizi aramadı. Fakat uygulamak isteyen, yardım isteyen çok kimse aradı. Demek neyi görmek istersek, onu görüyoruz. Yalnızca kaolin değil, daha bir çok konuda arkadaşlarla beraber güzel çalışmalar yapıyoruz. Yaparken de kim ne der, yanlış mı anlaşılırız diye hiçbir kaygımız yok. Doğru bildiğimiz yolda ilerliyoruz. Bilgisayarda bitki resmi yapıp üstüne, bu da kaolini olsun deyip beyaz tozlar serpmiyoruz. Uyguluyoruz. Dolayısıyla isteyen eksikliğimizi veya eleştireceği bir şeyleri her zaman bulur. Madem konumuz kaolin, sn soilless siz neler yapıyorsunuz? bu konuda sizi takdir edeceğimiz bir çalışmanız var mı? Kaolini bahçelerimizde uygulayıp, tavsiye ediyoruz. ''Doğal üretim'' yaptığımız için de grur duyuyoruz. |
08-02-2012, 09:20 | #793 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 05-10-2010
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 64
|
Sn. Soilless, Neyi tartışıyoruz anlamadım, kusura bakmayın. Ben yerli rafine kaolin ve kalsine kaolin üretimi yapan ve ticari olarak satan bir firma bilmiyorum. Kurulmakta olan tesisi de duymadım, bilgilendirirseniz gerçekten memnun olurum. Belki kendilerine yüzbinlerce ton hammadde satarız. Yüzbinlerce ton hammaddeden üretilecek onbinlerce ton mamul hangi pazara satılacak merak ettim doğrusu. Hayırlı olsun. Uygun kalitede üretim yaparlar ise ben de ithal edeceğime kendilerinden alırım. 3 TL/ KG fiyat ile geçen sene bazı ithal ürünler satılıyordu. Diğer bir ifade ile üretilemeyeceğini söylemedim. Biz bu fiyata ithal ürünü satabiliyor isek tabi ki üretim maliyeti çok daha düşüktür. Umarım yeni kurulduğunu söylediğiniz tesis bu kalitede ürünü çok daha ekonomik üretip daha uygun şartlarda piyasaya sunar. Satış fiyatımızı sormuşsunuz sanırım. Gizli saklı değildir. Satış fiyatımız USD 750 / ton + KDV dir. Ancak hala kura bağlı fiyatımızı değiştirmediğimiz için tarım sektörüne bugünkü kur ile USD 685 / ton + KDV ile veriyoruz. Ama yeni ürün geldiğinde USD 750 / ton olacak tekrar. Gümrük oranlarını sormuşsunuz. Evet mineral maddelerde gümrük 0 dır. |
08-02-2012, 14:44 | #794 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Açaba diyorum şimdi de yeni bir reklam mı izliyoruz demekten kendimi alamadım. İki liralık kaolin kilinde fırtınalar koparken milyarların harcandığı (götürüldüğü) kurbağaların yüzdüğü muratlı deresi başlığına iki üç mesaj yazmakla yetinilirken açaba toplumun aldatılmasına kandırılmasına gönülleri razı olmayan kişilerin gözleri burada neden kapandı da, iki liralık kaolin kilinde bu gözler açılıp fırtınalar kopuyor, orada da hiç değilse bir rüzgar essede her şeye aynı mesafeden baksak. Yoksa oradaki sorun halloldu mu? (inşallah hallolmuştur) kurbağaların yüzdüğü derenin dibi pırılpırıldır umarım, sazan balıkları da büyümüştür oltamızı alıp gidebilirmiyiz açaba. Hey kolin kili, sen nelere kadirmişsin nelere değermişsin de haberimiz yokmuş, sen ne cevhermişsin de biz görememişiz, bu kadar ilim bilim adamı şimdiye kadar görememiş, bir ağaçlar nete düştün altın oldun mübârek, kavgalar yarattın, kalpler kırdın, siteden arkadaşlar attırdın, kimisi de küserek gitti, ne var sende ey kaolin, gümüş desem gümüş değilsin, altın desem altın değilsin, bokunda boncuk varda biz mi göremiyoruz. Meğersem iki liralık değerin milyarlardan daha değerliymişte biz fark edemedik ay Allah Çok bir şey yazmaya gerekte yok aslında çocukluğumuz da yaşadıklarımdan bir örnek yazayım. Köyümüzde bir ispiyoncu ahmet vardı, bu ispiyoncu ahmet oyun esnasında yaptığımız yanlışları, hataları, ya da suçları bir şekilde öğrenir bilirdi, herhangi bir durum karşısında da bizlerle pazarlık yapardı bizlerden bir şey koparırsa açığımızı vermezdi, bazende sert kayaya çarpar bir şey koparamazdı, koparamayınca bizi ispiyon ederdi. |
|
08-02-2012, 15:03 | #795 | ||
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Alıntı:
Düzenleyen MeyveliTepe : 09-02-2012 saat 19:55 |
||
08-02-2012, 15:52 | #796 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
08-02-2012, 16:26 | #797 |
Ağaç Dostu
|
Sizinle aynı düşüncedeyim de, insanız bazen hata yapabiliyoruz işte. Sert kayalar bazen işi bozuyor ve bir şeylerin ortaya çıkmasına neden oluyor. Hata yaptıysan ver kurtul be kardeşim, kendini ispiyoncu ahmetin diline düşürme dimi ya. |
08-02-2012, 16:58 | #798 | ||
agaclar.net
|
Alıntı:
Alıntı:
|
||
08-02-2012, 19:08 | #799 | ||
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Alıntı:
Bu kadar soru çıkaçağını hiç düşünememiştim. Bu kadar büyütülecek bir şey yok, Mesajım kimseye değil, kimse zan altında kalmasın, çocuklukta yaşadıklarımı öylesine yazmış bulundum. (Bir hayatın içinden gibi. ) Başlığa uygun değilse silebilirsiniz. |
||
08-02-2012, 19:50 | #800 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 26-04-2010
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 154
|
Bence konu abuk bir hal almaya başladı, hoş görünmüyor. |
09-02-2012, 11:44 | #802 | |||
agaclar.net
|
Alıntı:
Kendin söylemişsin: "Çok bir şey yazmaya gerekte yok aslında çocukluğumuzda yaşadıklarımdan bir örnek yazayım." diye... Çok laftan anlamayanlara kıssadan hisse vermeye kalkmışsın. Sorulunca birden masum çocukluk anısına mı dönüştü? Alıntı:
İlgili konuya neden yazmadın? Alıntı:
|
|||
09-02-2012, 21:17 | #803 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
|
Alıntı:
zamanında niye bu konuda sessiz kalıp, nereden geldiğini sormadınız? |
|
09-02-2012, 21:40 | #804 | ||
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
|
Alıntı:
Alıntı:
|
||
10-02-2012, 00:20 | #805 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Riyakârlığın sonu yok. Kimsenin kişiliğine, özel yaşamına, değerlerine vb. dokunmamaya, bu açılardan rencide edici olmamaya dikkat ederim, böyle bir mumeleye maruz kaldığımda bile bundan kaçınmaya çalışırım. Üç sene önce bir satıcı vasıfsız malını ucuza bile yutturup satamamış, ikide bir kimden aldın, kaça aldın, pahalı aldın diye sorar durur. Zılgıtı yiyince hezayanlarını yazmış. Tarih 2009 Haziran. Ondan fiyat ve spek sorduğum tarih 2009 Ocak. O zamana kadar ondan almayıp kimden ve kaça aldığımı öğrenememiş. Hazret, önünü ardını atlayıp bundan medet ummuş. Bunun ustası da yine fi tarihinde bir dökümanı para ile sahibinden satın aldığımı yazdığımdan dem vurarak, aslında böyle söyleyerek yalan söylemiş olduğumu ima edip bundan medet umuyordu. İyi de, bunlardan ne diye medet umulur? Neyin mededi umulur? Ne elde edilmek istenir? Maksat nedir? Nedir o çirkef karınlardan çıkarılmak istenen? Kuru bir aferin yetmez herhalde. Daha üç ay önce 10 ton leonardit aldım. Hangi speklerde olduğunu çok kişi biliyor ama nereden aldığımı kim biliyor? Hoş, yazabilirdim, ama aynı speklerde birden fazla marka var. Muratlı deresinde bu kadar çok yazmamışım, dertlenmiş. Yazdım aslında, o yazışmaların bir kısmı forumun başka bir bölümünde. Aynı kumpanya o zaman da başka bir seviyesiz yardakçısını üzerime salarak, diğerleri bir ürünü satan şirkete saldırırken bu da bana kişisel olarak saldırıp savunmada bırakmaya çalışıyordu. Bir kaç ay önce bir vesile ile o firmaya sordum, yahu şu Muratlı meselesinde kaç para "götürdünüz", neydi şartnameniz, sonra ne oldu diye. Anlattılar. "Götürülen" para da yalan olmasın tam rakamı hatırlamıyorum, iki bin liranın altındaydı. Bakıyorum milyar(lara) çıkmış. Eh, bu duruma göre o firma Yunanistana sponsor da olabilir, iflastan kurtulur belki komşu. Neyse, Muratlı deresi kokuyor, hem de fena halde! Uzak bahçeler filan demişiz ya, zehirsiz doğal tarımla gıda ürünleri üretilsin, herkes yakın çevresiyle bu ürünleri paylaşsın, tüketenle üreten doğrudan temas ederek aracı olmadan sağlıklı gıdaya ulaşsın. Yok, öyle değilmiş. Kumpanya toplanmış bir rakı sofrasında. Biz gıdayı filan boşverip bu dalgadan yararlanıp çiftçinin kullanacağı ürün satalım diye. "Ee, ne satacağız? Kaolin (duydular ya), tamam, uydururuz bir şeyler ama yetmez. Şu EM iyi bir ürün ama bir distibütörü var zaten. Olsun, biz varız ya, bir şekilde ele geçiririz, fırsat yaratıp saldıralım o şirkete, zaten sipariş verildiğinde de doğru düzgün gönderemiyorlar. ne olur ne olmaz, hazırlık olsun diye internet alan adını da alalım, haydi kardeşler, vurun gözüne gözüne". Ha, bu arada kantarın topuzunu kaçıranlar da oldu. Maksat ürünü ele geçirmekti ama endazeyi ayarlayıp ayrımı iyi yapamayanlar ürüne de saldırdı. Bindikleri dalı da kesmeye çalıştılar. Sonuçta derenin dibi bulanık, hem de kokuyor. Ama en kötüsü ne biliyormusunuz? İnsanları, iyi niyetleri, forumu, yazıları okuyanları kullanmaya çalışmak. En zavallılar da yardakçılar. Kumpanya ağabeylerince pek seviliyorlar, sevildikçe de delikanlılık sanıyorlar bunu, zevzeklik yaptıkça da daha çok sevileceklerini sanıyorlar. Kumpanya kaoline de el attı ya (keşke doğru dürüst el atsalardı), tıynet arızalı olunca sonuç da ona göre oluyor. Bir marka, bir ürün çıktı ortaya. İyi, çıksın, ama arızalı çıkmış. ürünün spekleri uyar uymaz ikinci derecede. Birinci derecede olan ise bir şey gösterip başka şey satma çabası. Bunu yaparken yine alet etme girişimi. Bu nedir demişiz, bir spek görüntüye gelmiş, özel mesajla parlak özellikler, tumturaklı laflarla gönderilmiş. Ne güzel, parasıylan gönderin şundan biraz demişiz, yok. O esnada da bir manevra ile forumu alet etme çabası var, zaman kazanmaya çalışmışlar. Bir şekilde satın alıp bakmışız, arızalı, söylendiği gibi değil. Kimilerine göre göz yummalıymışız, yutmalıymışız, işpiyonlamamalıymışız. Şak şak etmeliymişiz ki, delikanlı olalım. Ha, bu yardakçılar arızayı bilirmiş zaten. Kullanmaya kalkıştığında yakın dostlarını gizliden uyaracaklarmıştı arıza hakkında, bir yamuk olmasın diye. Kendi kendilerine, yahu bu kumpanyanın başı bizi kandırdımıydı yoksa diye de söylenirlermiş. Ama haaaşa, delikanlılık var, sevilmeye devam. Aslında bu da iyi bir şey, hiç olmazsa dostlarını uyaracakmıştı. Demek ki en azından bu forumu okuyanlar dostu değilmiş, onlara itelenebilirmiş. Bu mubarek kaolin kili de neymiş, kalpler kırılmış değer miymiş, ne olmuş yani, alt tarafı iki liralık (!) bir şeyin bokunda boncuk mu varmış. Bana göre evet. Hâla bokunda boncuk var. Tek başına ülkedeki zehir kullanımını önemli ölçüde azaltacak potansiyele sahip tek malzeme. Hatırlayan hatırlar, sulandırmaya, sabote etmeye, fırsatçılıklara, zehir lobisi yararına güven kırmaya yönelik çabalar olacağını üç yıl önce de söyledim. Bundan sonra da olacak böyle çabalar. İyi olan şey ise, bilinirliği arttı. Sonuç alıp zehirlere göre değerlendirebilenler var. Duydular ya, hala her toz olur diyenler olsa da, speklerin ne olması gerektiği insanların kafasında belirgin hale gelmeye başladı. Speklere uygun faklı markalardaki malzemelerin elde edilebilirliği arttı. Öylesine bir tozu torbaya doldurup iteleme olasılığı azaldı. Uygun alternatifler farklı maliyetlerle ortaya çıkıyor. Kumpanya bile gizliden imana gelip torbaya yamuk malzeme değil de kabul edilebilir malzeme koydu, (ama söylemeye çekiniyor). Tıynet bozuk olunca onu bile doğru yapamıyorlar. Resmi yayınlarında aylarca (ekim 2011 - şubat 2012) mallarının omri olduğunu ilan ettiler (5 ay sonra şimdi değiştirmişler). Torbadakinin esas analizini değil de bir üst şey gösteriyorlar. Müdürün ayakkabıları da hala orada ama kovadaki hiç sevmedikleri bir şey. Halbuki başkasının sattığı bir mal söz konusu olduğunda kaplan olup, "Bu yüzden almış ve kullanmış olduğunuz her üründe ürünün içeriğini sorgulamak her tüketicinin en doğal hakkıdır. ... Hangi ağır metaller var ve bunların ppm cinsinden değeri nedir? Açıkçası bunları size söylemeyen üreticilerden uzak durunuz. Amerika'da her derde deva diye satış yapanlara verilen güzel bir isim var: "Snake-oil" salesmen. (Snake-oil aslında yılan yağı anlamına geliyor. Çinlilerin bu türden ürünleri var. Ancak argoda bu deyim "hileli satıcılar" veya "umut taciri" anlamında kullanılıyor.)" Diye tumturaklı laflar ediyorlardı. İş kendilerine gelince, değil başkalarından istedikleri bilgileri vermek, sorana, alıp da arızalı olduğunu görene, yardıkçılarına "belgen var mı abijim", "mahkemeye git, bir şey söylemeye hakkın yok" dedirtiyorlar. Ha, belge mi? Belge kolay. İstedim ki, ilgili herkes, başta yardakçılar üretsin belgeyi, basit yolunu gösterdim. Belki içlerinde bir nebze bir şeyler kalmıştır da ortaya çıkmasına vesile olur diye. Yoksa elimde Tübitak analiz raporu da var (hoş o da muteber değildir herhalde . Hadi, çok geriye gitmeyelim, kimin ne kullandığı belli. Başlık da kaolin. Herkes son bir takvim yılı içinde kullandığı kaolinlerin faturasını yayınlasın burada. |
10-02-2012, 07:37 | #806 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
|
Alıntı:
-Sun shader (öncesi/sonrası) Deneme -AT 80 |
|
10-02-2012, 08:58 | #807 |
Ağaç Dostu
|
ORFE Teknik Sun-Guard, Kaolin Kili,Kaolin | SunShader İle Bitkilerinizi Güneşten Koruyun Piyasada aynı markadan iki ürün var bu nasıl oluyor? |
10-02-2012, 10:26 | #808 | ||
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
|
Alıntı:
-Sunguard Orfe tekniğin ABD den ithal ettiği, literatürde geçen çalışmalarda kabul görmüş spektlere oldukça yakın bir ürün. -Sun-Guard Literatürde ve OMRİ listesinde adı geçen ürün. Sun-Shader yetkilileri mail yoluyla ürünü ithal ettiklerini duyurdular. Doğru bir ürün. Alırım, uygularım, tavsiye ederim. Umarım fiyatıda uygun olur. 490 ve 500 nou mesajların okunmasında fayda var. Alıntı:
Düzenleyen Zeytinlibahçe : 10-02-2012 saat 11:55 Neden: ilave |
||
10-02-2012, 23:30 | #809 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
ooo hayli yüklü mesajlar gelmiş ne güzel. |
10-02-2012, 23:31 | #810 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Alıntı:
çok dolmuşsunuz anlaşılan ben bile okurken koptum. Geçiniz bir kalem Bence |
|
|
|