24-07-2009, 23:44 | #151 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Bilginin kaynağı Kaliforniya Üniversitesince üç yıla yayılan bir ölçme ve araştırmanın sonucu. Buna göre Kaolin kili uygulaması ve Spinosad uygulaması (GF-120, zehirli yem kısmi ilaçlama) en etkili metodlar olarak görülmüş. Diğer tuzaklar tek başına bir mücadele yöntemi olmaktan çok, populasyon takibi için etkili. Gereken durumlarda kaolin ve spinosad yöntemlerinin aynı zaman aralığında aynı ağaçlara uygulanması, zararlı etkisini geometrik olarak azaltıyor. Bu konuda çok güzel başka istatistikler de mevcut. Zaman buldukça aktaracağım. |
24-07-2009, 23:53 | #152 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Biz sadece DAP koyduk, başka bir şey koymadık. Aklımız da böyle kalmıştı. Bizimkisi biraz Türk köylüsü işi olmuş gibi. Diğer karışımları ekleyip İspanyol köylüsünü yakalamalıyız. Bilgiler için sağolun. |
|
25-07-2009, 00:21 | #153 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Halil bey, sadece DAP yeterli. Diğer malzemeler alternatifli zaten. Olsaydı sadece torula mayası hepsinden başarılı fakat ben Türkiyede izine rastlayamadım. Zaten ben de sadece DAP koydum. Yarın hepsini teker teker kontrol edeceğim hiç sinek var mı diye. Bir şey göremezsem ya sinek yok, ya da sinekler tuzağa gelmiyor anlamına gelecek. Hadi hayırlısı |
25-07-2009, 13:59 | #154 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 25-07-2009
Şehir: AYVALIK
Mesajlar: 2
|
herkese merhaba, bir suredir forumu takip ediyordum. yazilanlari okumak yeterli oluyordu ama uye olmak zamani geldigini dusundugumden, bugun uye oldum. katkida bulunan herkese tesekkur ederim. ayvalikta organik zeytin ureticiligi yapmaktayim. sormak istedigim bir sey var. bu sene zeytin kurdu (Coenorrhinus cribripennis) zarari biraz fazla gozukuyor. normalde, zeytin sinegi icin laser(spinosad) uygulamasi yapiyorum ama onun icin biraz erken. meyveler sinek icin cok sert. zeytin kurdu da bu seneye kadar ciddi bir problem olmamisti. uygun maliyetlerle zeytinkurdu ile mucadele edebilecegim, organik bir metod, ilac vs var mi? tuzaklarin ise yarayacagini pek sanmiyorum. gunes yokken agaclarin altina sergi acarak, agaclari sallamak da pek uygulanabilir bir yontem gibi gelmiyor. simdiden tesekkurler, toros not: havalar musaade eder etmez ben de firin kardesligine katilacagim... Düzenleyen torosyuksel : 25-07-2009 saat 23:09 |
27-07-2009, 01:04 | #155 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Sn.Torosyuksel, Bir organik zeytin yetiştiricisi olarak yazışmalara katılmanız ne güzel. Eminim bizimle paylaşabileceğiniz pek çok deneyiminiz vardır. Zeytin kurdu bizim buralarda çok görülen ve farkedilen bir zararlı değil. Mesajınızdan sonra epey bir araştırdım. Literatürde de zeytinin ana zararlılarından sayılmıyor. Elbette bu zarar yapma potansiyelinin az olmasından değil. Aksine zarar yapma kaabiliyeti oldukça yüksek. Sadece istatistiklere ve bu güne kadar meydana getirdiği toplam zararlara göre böyle nitelenmiş. İşin kötü tarafı, kontrol yöntemleriyle ilgili olarak ikincil zararlı diye üzerinde çok fazla araştırma yapılmamış. Şöyle yapılırsa iyi kontrol edilir diye dişe dokunur bir şey bulamadım (zehirler haricinde ve ağaçları silkeleyip erginleri düşürmek dışında). Fakat, yumurtlama ve larva durumu bakımından zarar şekli zeytin sineğine benziyor. Kaolin kilinin önleyici etkisi olabilir belki diye aklıma geldi. Bu arada bir soru da ben sorayım. Spinosad'ı ağaçlara kaplama olarak mı, kısmi ilaçlama olarak mı uyguluyorsunuz? Kaplama olarak uygulanmasına organik zeytincilikte izin veriliyor mu? Teşekkürler Not: Fırınınızı merakla bekliyoruz. |
27-07-2009, 17:57 | #156 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-12-2008
Şehir: İzmir/Kaynarpınar
Mesajlar: 1,151
|
Başlığa epeydir uğramamışım. Meğer neler kaçırmışım. Akademik/ pratik platforma dönüşmüş Beyler emeğinize sağlık. Konular biraz daha kısa tutulsa tadından yenmez olur. Hanımların katılımı olmalı. Ortam biraz yumuşamalı. Gerilim düşürülmeli Çiftçilerimiz bilgileniyor. Sonuçlar kaliteye yansıyacak. Hepiniz sağ olasınız. |
28-07-2009, 23:49 | #157 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 25-07-2009
Şehir: AYVALIK
Mesajlar: 2
|
merhaba, dun bir mesaj yazmistim ama teknik bir sorun nedeniyle, yuklenmemis sanirim. zeytinkurdu zarari, zeytinsinegi ile cok rahatca karistirilabiliyor. oyle ki, bir tarim ilcedeki ziraat muhendisleri zeytin sinegi zarari sandilar. tuzaklardaki sayim cok onemli yani, tuzakalrda sinek yokkken meyvede zarar goruyorsaniz, zeytinkurdu olabilir.. bir de zeytinkurdu, meyve cok sertken zarar verebiliyor. zeytin sinegi icin, meyvenin yumusamasi ve yag tutmasi gerekli. arastirmalarim sonucunda gordugum zeytinkurdu tarafindan zarar gormus meyvelerin tamami dokuluyor. zeytin sinegine kiyaslanirsa cok buyuk bir zarar. zeytin sinegi ilaclamasi zeytinkurdu icin de etkili olur deniyor ama zamanlamasi zeytinsinegine gore cok erken. mesela buralarda, tuzakalarda sinek sayisi cok dusuk. oysa zeytinkurdu vurugu meyveler cok fazla. edremit te de zeytinkurdu zararinin bu sen cok fazla oldugunu ogrendim. edremitte gecen ay dolu, bu ay zeytinkurdu. ne diyebilirim? zeytinkurduna karsi ilk defa mucadele yapacagim. yogun bolgelerdeki agaclari laser(spinosad480gr/lt) ile kaplama sekilde ilaclayacagim. daha az olan bolgelerde, donumde 1 agacin guneybati yonune success(spinosad240gr/lt) ile cazibeli yarim m2lik buygulamalar yapacagim. sonuclari ile ilgili bilgi veririm. ruzgarin durmasini bekliyorum aslinda. zeytinkurdunun cok urkek bir zararli oldugunu ve gunesli havalarda cok hareketli oldugunu ogrendim. yarin geceden itibaren ayisiginda bir uygulama yapabiliriz saniyorum. laser ve success spinosad(bakteryel) bazli ilac markalari. dow agrosciences lisansli. amerikada zeytin icin lisansli olmalarina ragmen, turkiyede henuz lisans alamamislar. basvuru/deneme asamasindalar. turkiyede zeytin icin lisansli neemazal adli urun var. botanik bazli. ama ticari bahceler icin cok pahaliya geliyor. belki de bir birlik olusturup, hindistandan direkt ithalat yapip, maliyetleri dusurmeliyiz. kimyasal ilaclarin son kullanim tarihleri turkiyede, uretim tarihini takip eden 2 sene olmasina ragmen, avrupada bu 4 sene. bakteryal ve botanik ilaclar icin ise hindistanda 6 ay 1 sene arasi sure verilirken, bizdeki etiketlerde 2 sen olarak geciyor. hatta bazi saticilar, suresi gecmis ilaclari bile, onemli degil, geri gondersek de etiketi degistirip,izin alip tekrar bize gonderecekler rahatligi icinde davraniyorlar. zeytin sinegi sayimi ile ilgili acil bilgilerimizi paylasmamizi tavsiye ederim. her bolge icin yillik bir harita cikartabiliriz. firina baslamama az kaldi. bu arada herkes profillerini gunceller ise isimlerimiz ogrenebiliriz. sayin meyvelitepe gibi bir hitap bana cokgarip geliyor. ne dersiniz? tsk, toros |
29-07-2009, 01:16 | #158 |
Ağaç Dostu
|
Bilgi paylaşımınız için çok teşekkürler torosyuksel, biraz da yazım kurallarına dikkat etmeye özen gösterelim lütfen, ne kadar istemesekte hep yazım hataları yapıyoruz, ama biraz daha dikkat edersek bu sitemiz içinde okuyanlar içinde daha yararlı daha faydalı olacaktır. Zeytin kurdu [Coenorrhinus cribripennis Desb. (Col.:Attelabidae)] Tanımı, yaşayışı ve zarar şekli : Genel görünüş itibariyle, baştan arkaya doğru hafif konik ve yuvarlak şekillidir. Ergin, genellikle kızıl kahverenkli ve üzeri sarımsı renkte tüylerle örtülüdür. Baş, torakstan uca doğru hafifçe daralan bir dikdörtgen görünümünde, öne doğru biraz meyilli olup üzeri noktalı ve sık tüylüdür. Kızıl kahve renkli antenler, hortumun hemen hemen yarısına yakın bir yerden çıkarlar. Vücut renginde ve tahminen 2 mm kadar uzunlukta olan hortum, yanal çukur çizgilere sahiptir. Bacaklar vücut renginde, tırnaklar ve karın kısmı ise siyah renktedir. Vücut uzunluğu ortalama 5-7 mm kadardır. Yumurta 0.56 mm x 0.46 mm boyutunda ve limon sarısı renginde olup, eliptik bir şekle sahiptir. Dış kısmı parlak ve pürüzsüzdür. Larva bacaksız, kıvrık, kirli krem renginde olup, 5 mm boyunda-dır. Baş ve başı takip eden vücut kısımları iricedir. Vücut geriye doğru gittikçe incelir. Pupa, 1.5-1.6 mm çapında toprakta bir kokon içinde görülür. Zeytin kurdu erginlerini, mart sonu nisan başı - ağustos ayları arasında görmek mümkündür. Kışı toprakta pupa döneminde diyapoz halinde geçirir. Ergin böcekler, yıllara göre havaların erken ısınmasıyla ilgili olarak mart sonu ve genellikle nisan ayından itibaren çıkmaya başlarlar. Meyveler nohut büyüklüğünü alıncaya kadar, bitkinin taze sürgün, yaprak, çiçek ve meyveleri ile beslenerek cinsel olgunluğa erişirler. Dişiler, nohut büyüklüğünü almış meyvelerin kabuk altlarına yumurta bırakırlar. Yumurtalar iklim koşullarına bağlı olarak 9-14 günde açılır. Çıkan larva, zeytinin etli kısmı ile beslenerek, gelişmesini sürdürür. Gelişmesini tamamlayan larva toprakta pupa olur. Bu zararlı yılda bir döl verir. Zeytin kurdu önemli bir zeytin zararlısıdır. Değişik zamanlarda ve çeşitli bitki kısımlarında yaptığı zarar şekli ve derecesi ile dikkati çeker. Bu böcek, taze sürgünlerde yapraklarda, çiçeklerde ve meyvelerde zarar yapar. a) Taze sürgün ve yapraklardaki zararı : Mart sonu nisan başında kışlaktan çıkan erginler, beslenmek amacıyla genç sürgün ve taze yapraklara saldırırlar. Zarar gören genç sürgünler, normal fizyolojik gelişmelerini sürdüremezler, renkleri değişir ve kururlar. Zarar gören yapraklar ise saldırı sonunda delik deşik bir görünüm alır. Zararlı, beslenme anında, yaprak altı veya yaprak üstü diye herhangi bir ayırımda bulunmaz. b) Çiçeklerdeki zararı : Erginler beslenmelerini ve dolayısıyla zararlarını, çiçekte de devam ettirirler. Çiçek tomurcuğundaki zararı, ilk bakışta Zeytin çiçek sap sokanları (Calocoris spp.)'nın zararına benzer. Ancak zarar gören çiçek tomurcuğu dikkatle incelenecek olursa, zarara uğrayan yerin bir emgi lekesinden çok, delik şeklinde ve kenarlarının yırtık olduğu, çiçek iç organlarının yendiği görülür. Zarar görmüş çiçek tomurcuğunun, zamanla rengi değişir, açılamaz ve meyve bağlayamadan kuruyup dökülür. c) Meyvelerdeki zararı : Erginlerin en önemli zararı meyvelerde görülür. Meyvelerin nohut iriliğinden 1-1.5 cm oluncaya kadar ki zamanda, böceğin beslenmesi sonucu meyvelerde birçok yaralar belirir. Zarar görmüş meyveler gelişemez; sonuçta, buruşarak kurur ve dökülür tutarlar. Kuruma sırasında, yara yerlerinin kenarları kabarır ve ortası çökük karakteristik bir durum alır. Erginlerin meyvelerdeki zararı önemli ürün kaybına sebep olmaktadır. Konukçuları : Zeytin kurdunun ana konukçusu zeytindir. Doğal düşmanları : Zeytin kurdunun bu güne kadar saptanmış herhangi bir doğal düşmanı yoktur. Mücadelesi : Bu zararlı mücadeleyi gerektirecek yoğunluğa ulaşmadığından, kimyasal mücadeleye gerek duyulmamaktadır. Zeytin kurdu erginleri, en hafif bir sarsıntıda kendisini yere atar veya uçar. Güneşli havalarda çok hareketli ve çevik; güneşsiz havalarda ise uyuşukturlar. Bu sebeple mart sonu nisan başından itibaren, güneş doğmadan önce ağaçların altına çarşaf sererek, ağaçları silkelemek suretiyle düşen böcekler ve temmuz - eylül aylarında da yere dökülen meyveler toplanıp yok edilmelidir. |
29-07-2009, 16:04 | #159 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-12-2008
Şehir: İzmir/Kaynarpınar
Mesajlar: 1,151
|
Dostlar, Pratik bilgileriniz olağanüstü güzel. Akademik literatür yazılarına birçok yerden ulaşılabildiği için bana ilginç gelmiyor. Aynı düşüncede olabilir veya olmayabilirsiniz. Konular kısa tutulursa daha kolay okunabiliyor ve takip edilebiliyor. Ayrıca markaları burada belirtmeyip sadece etkin maddeleri ifade ederseniz daha iyi olur. Yoksa o markanın fiyatı alıp başını gidebilir. Sn. Meyvelitepe buna dikkat çekmişti. Hepinize kolay gelsin |
29-07-2009, 16:23 | #160 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Sn.Torosyüksel, Bizim tuzaklarda bir miktarda sinek var ama sanırım zeytin sineği değil. Bölge itibarıyla egeyi 3-4 hafta geriden takip ediyoruz. Spinosad kaplamaya OMRI tarafından izin verilmemiş. Türkiyede organik tarımda izin veriliyor mu? Success, GF-120 muadili mi acaba? Türkiyede satışta olduğunu bilmiyordum. Zeytin kurdunun zararını nasıl ölçebiliyorsunuz? Henüz larva deliği olmadığına göre yumurta bırakma vuruklarını farkedebiliyorsunuz sanırım. Not: Burası herkesin okuyabileceği halka açık bir forum olduğu için genellikle gerçek isimler verilmiyor. Meyvelitepe, bizim bahçeye verdiğimiz isim. |
01-08-2009, 02:54 | #161 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
asıl sizler sağolasınız. Tecrübelerinizi, bilgilerinizi, uygulamalarınızı bizlerle paylaştığınız, sorularımıza sabırla ve hızlıca cevap verdiğniz için... İlk defa zehiri ve kimyasal ilaçları kullanmada da, sizlerin sayesinde, zeytincilik yapılabileceğini öğreniyoruz. Buraya kadar da başarılıyız. Yardımlarınızın devamını diliyoruz. Saygılar Düzenleyen Halil Önen : 14-08-2009 saat 00:12 |
|
01-08-2009, 13:29 | #162 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Arkadaşlar, Çeşitli zeytin hastalıklarını önleyici özelliği olan bir ürüne rastladım. Aslında zaten vardı da dikkat etmemişim. Zeytin dalı kanseri, Pseudomanas syringae pv. savastanoi Halkalı leke hastalığı, Spilocaea oleaginea (Cast) Hughes =Cycloconium oleaginium Armillaria kök çürüklüğü, Armillaria mellea Antroknoz – çürükleke, Gloeosporium olivarum Zeytin Solgunluğu, Verticillium dahliae İlgili link Bu hastalıklar için etkili olduğu bildirilen organik sertifikalı, içeriğinde Trichoderma harzianum isimli bir tür mantar bulunan Sim Derma isimli mikrobiyal bir ürün. Firmanın temsilcisi de ağaçlar.net'de fakat herhalde çok fazla soru gelmediğinden az bilgi vermiş. Göründüğü kadarıyla başka pek çok alanda da kullanımı olan bu ürünü herhangi bir şekilde kullanmış ve sonuç almış olan var mı sorusuyla başlayalım. |
06-08-2009, 13:57 | #163 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 27-03-2009
Şehir: istanbul
Mesajlar: 45
|
Merhaba Sayın MeyveliTepe (ve diğer arkadaşlar), internet sitemizdeki zeytin broşürümüzden bir alıntı yapıp yukarıda listelenen zeytin hastalıklarını önleyici bir ürün olarak Sim Derma'nın linkini eklemişsiniz fakat broşürümüzün ilk iki sayfası ZAE kaynaklarından alıntıdır; başında zeytin hastalıklarını sayan ve daha sonra Verticillium dahliae'yi yakından inceleyen bir yazıdır. Bu giriş bölümünden sonra Verticillium dahliae'ye karşı koruyucu etkisi olan ürünümüzden bahsediyoruz. Siz hızlı bir bakışla Sim Derma'nın tüm bu hastalıkları önleyici olduğunu zannetmişsiniz, malesef değil. Zeytin dalı Kanseri (Pseudomanas syringae pv. savastanoi) bakteriyel bir hastalık olduğundan bizim mantar içeren ürünümüz zaten etkili olamaz. Bu arada bu hastalık da yeniden klasifiye edilip kendinin başlı başına bir tür oluşturduğuna karar verildi yani Pseudomanas syringae'nin bir suşu değil; ilgilenenlerin Pseudomonas savastanoi olarak da araştırmasında fayda var. Sim Derma'nın içeriği Trichoderma harzianum mantarının bir suşudur (KUEN1585*). Bu mantarlar doğal olarak bitki köklerinde yaşayabildiklerinden sadece toprak kökenli mantarlara (kök çürüklüğüne sebebiyet veren) karşı koruyucu etki gösterebiliyorlar; Halkalı Leke ve Antraknoz'a karşı etkili olamıyorlar. Armillaria'ya ve özellikle Zeytin Solgunluğu'na (Verticillium dahliae) karşı Sim derma etkili oluyor. Fakat sizin de yazdığınız gibi birçok başka kullanım alanı var; Tarla bitkileri, sebzecilik ve meyvecilikte verim artırıcı, köklendirici ve yukarıda da bahsettiğim gibi biyokontrol ajanı olarak. Zeytinde Sim Derma uygulamalarının amacı verim arttırmak (bilhassa pH yüksek olan topraklarda) ve Verticillium dah. görülen bölgelerde sağlıklı ağaçları koruma altına almak, hastalanmış ağaçların ise sağlam kalan kökleri ve bunlara bağlı olan dallarını koruma altına alarak ekonomik hayatlarına devam etmelerini sağlamaktır. "Zeytin zararlılarına karşı doğal mücadele" başlığı altında bize değinmeniz uygun olmuş çünkü Sim Derma ürünümüz Ecocert'den dört senedir sertifikalandırılıyor; internet sitemizden son sertifikayı görmeniz mümkün. (Lütfen İnt. Expl. ile bakınız) Ürünümüzü bu foruma üye olan en az bir kişinin kullandığını biliyorum. Sayın syıldıran kuruma olan ağaçlarına bizimle tanıştığı İzmir Fuar'ından sonra uygulamış, ona sormanız mümkün veya kendi başlığımız altındaki kısa yazışmamızı okuyabilirsiniz. http://www.agaclar.net/forum/showthread.php?t=14935 Bunun dışında da Ayvalık, Edremit ve Akhisar ağırlıklı uygulamalarımız oldu. Saygılarımla, *İstanbul Üniversitesi Kültür Koleksiyonları Merkezi'nin kataloğunda adımıza kayıtlı ve tanımlı bir suş (strain) "KÜKENS kataloğu" |
19-08-2009, 14:17 | #164 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Hatay
Mesajlar: 19
|
Salamlar. Bu başlığa ilk defa yazıyorum. Hatay ilinde yaşıyorum. Bizim ilimizde son 6-7 yıldır gemlik zeytinine hızlı bir geçiş oldu. Bu zeytin türü ile birlikte zeytin gövdesini mahveden kurt larla tanıştık. Net te zeytin zararlıları hakkında araştırma yaptım zeytin dal ve gövdesinde bulunan bu kurtlarla ilgili kaynak bulamadım. Bu başlık altında da gövdeye zarar veren bu kurtlardan bahsedilmemiş. Bu zararlılar ana gövde ve dallar içine girip gövdenin ve dalın kopmasına neden oluyorlar. Kimyasal ilaçlama yapıldığı halde kimyasal ilaçlar gövde içindeki kurtları öldürmüyor. Bazı çifçiler bu kurtları gövdeye girdiği yerden takip ederek bıçakla oyup çıkarıyorlar. Bu da ağaca zarar veriyor ve maliyetli oluyor. Bir ağaçta 5-6 tane kurt olabiliyor. Bizim çevremizde herkes bu proplemden muzdarip. Konu hakkında bilgisi olanlardan yardım bekliyorum. |
20-08-2009, 22:44 | #165 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Sn.KVURUCU, Zeytin Kabuklu bitine benziyor. Zararı, meyve ağaçlarının gövde, dal, sürgün meyve yapraklarında meydana getirir. Populasyonu fazla olduğunda, ağaçların kurumalarına sebeb olur. Meyve üzerinde salgıladığı toksit madde sonucu 3,4 mm capında kırmızı, mor lekeler meydana getirir, diyor. İşin gerçeğini sorarsan ben de pek bilmiyorum. Bizim izmir bölgesinde pek olmuyor. sizin anlattığınız bu zararlı. Ancak, köyde bir arkadaşım anlattığınız gibi zeytinlerine zarar veren bu zararlıya yakalandığını anlattı. Gidip baktığımızda, dal kanseri başlangıcı olduğunu, kanserli dokuyu kaldırdığımızda içinde sarımtırak kurt olduğunu ve aynı zamanda kabuğu delmiş, ağacın içine kadar işlemiş başka bölümlerde sizin anlattığınız durumla karşılaştık. Dal kanseri için bordo bulamacı; Zeytin kabuklu biti için de, Malatyhion, atılmasına karar verdik. Doğru mu yaptık, eğri mi yaptık bilmiyoruz. Artık sonuçlarını bekliyeceğiz. Ben size cevap verilmesi için diğer arkadaşları, ne diyecekler diye, bekledim, sanırım görmediler. Saygılar |
21-08-2009, 00:51 | #166 |
Ağaç Dostu
|
Doğal mücadele de bir deneyimimi paylaşmak istiyorum, zeytin güvesi ile mücadelede şöyle bir deneyim yaşadım ne kadar başarılı oldum bilemem, zeytinlerin gövdelerine birer çuval bağladım. Ağaçlarda olan güveler pupa oluşturmak için yere iniyor, ya toprağın altına ya da bulduğu bir yaprağın için de pupa oluşturuyor, bunlar inerken gövdeden iniyor, bağladığım çuvalların kırışık onlarca uygun olan yerlerine girip burada pupa oluşturup yeni nesiller veriyorlar, bunları bu esnada toplayıp imha ediyorum. Sanırım hiç değilse bir sonraki nesli yok ediyorum. Pupa oluşumu |
21-08-2009, 08:15 | #167 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
İlginç. Üzücü tarafı bu pupalar ağaçta yapacağını yapmış anlamına geliyor. Güve larvaları pupa olmak için hep toprağa mı iner? Yoksa sadece bazıları mı? Öyle ise yapışkanlı band da kullanılabilir herhalde. |
21-08-2009, 12:00 | #168 |
Ağaç Dostu
|
[QUOTE=MeyveliTepe;484212]İlginç. Üzücü tarafı bu pupalar ağaçta yapacağını yapmış anlamına geliyor. Evet fakat bir sonraki nesli için hepey önleyici olacağını düşünüyorum Güve larvaları pupa olmak için hep toprağa mı iner? Yoksa sadece bazıları mı? Öyle ise yapışkanlı band da kullanılabilir herhalde.[QUOTE]Ağaç gövdesinde kabuk aralarında gizlenebilecekleri yerlere de girip pupa oluşturabilirler, çoğu yere, çatlak aralarına kuru yaprak kıvrımlarına girerek pupa oluştururlar. |
21-08-2009, 13:01 | #169 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Hatay
Mesajlar: 19
|
Sayın Halil Önen İlginiz ve tavsiyeleriniz için teşekkür ederim. |
21-08-2009, 13:01 | #170 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Bu düşünceniz kesinlikle çok doğru. Bu mevsimde pupa olanlar artık gelecek baharı bekleyecek olan meyve nesli olsa gerek, değil mi? Yoksa kelebek olup bir tur daha atarlar mı? |
21-08-2009, 21:58 | #171 |
Ağaç Dostu
|
Benim bildiğim iki veya üç nesil verebiliyorlar, bu oluşacak nesilleri biraz olsun çoğalmalarını engelleyebilirim mi acaba diye düşünüyorum. En azından gelecek mevsim için oluşacak nesli bahçeden uzaklaştırmış olurum. |
21-08-2009, 22:25 | #172 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Elbette, çok doğru. Tek bir pupanın engellenmesi bir sonraki nesilde yüzlerce larvanın da engellenmesi demek. |
28-08-2009, 22:21 | #173 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Kaolin kili uygulaması
Ayhan kaptanın tarlasındayız. Bu defa Selma hanım tüm koruma önlemlerini almıştır. Fidanlar beyazlarını giymiştir. Bu yıl yerim iyidir. Peki kaolin kili atılmasaydı ne olurdu? Atılmayanlardan örnekler. Ayhan kaptan bu hastalıklar hakkında bilgi verebilirler mi diye soruyor. Saygılar |
28-08-2009, 22:35 | #174 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Halil bey, kaolin atılanlarda böyle bir şey yok mu? |
29-08-2009, 02:46 | #175 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
29-08-2009, 10:18 | #176 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Sn. MeyveliTepe, kaolin kili uygulanan tüm zeytinlerde hiç bir zararlıya rastlanmadı. Kaolinin ulaşmadığı uc sürgünlerin bazılarıda kısmi zarar tespit edildi. Bu ayhan kaptanını ikinci uygulamasıydı. İkinci uygulama yeni büyüyen sürgün ucları hastalığa yakalanmasın diye yapıldı. Benim denememde ikinci uygulama yapılmadı. 5 fidanda denedi. Genç sürgün ucları (zeytin güvesi olabilir. Resimdeki sürgün gibi ) biraz zarar gördü. Yani ikinci uygulama yeni sürgünler için muhakkak yapılmalı. Denemek için iki ağaç kaolin uygulanmadı. Buradaki amaç, bu yıl zeytin zaralısı olup olmayacağını tespit etmek içindi. Kaolin atılmasıydı gerçekten Ayhan kaptanın başı dertteydi. Kaolinin asıl uygulama amacı, zeytin sineği zararlısı içindi. Şimdilik bu zararlıya hiç rastlanılmadı. Saygılar. Düzenleyen Halil Önen : 29-08-2009 saat 10:36 Neden: ek |
29-08-2009, 10:31 | #177 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 02-12-2008
Şehir: antalya
Mesajlar: 3,093
|
Sn.Halil Önen ; Yaptığınız uygulamalar , kontrol grubu oluşturarak görsel paylaşımınız ile Türk Çifçisinin neler yapabildiğini kanıtlıyorsunuz. Batem in ilaç etkinlik testlerinden veya üniversitelerin saha uygulamaları ile yarışırsınız. Sizlerin uygulamaları ve paylaşımları sayesinde bir çok üreticimiz bilgilenecek . Kendi adıma size çok teşekkür ederim. Zehirleri kullanmadan da yetiştiricilik yapılabildiğini kanıtladığınız için ayrıca teşekkürler. Saygı ve Sevgilerimle |
29-08-2009, 12:54 | #178 | |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Alıntı:
Benim ağaçlar da yüklü. Hazirandan buyana kaolin ile kaplı. Sert yağmurlardan sonra üç kere tekrarladım. Bu günlerde yine tekrarlayacağım. Hedefim daha çok iyice irileşen taneler. Henüz ne güve ne de sinek zararına rastlamadım. Sürgün uçlarında çıkmakta olan taze yaprakları bir şey biraz kemiriyor. Bunun ne olduğunu anlamadım ama sinek veya güve değil kanımca. |
|
29-08-2009, 13:01 | #179 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Halil bey, reçine esaslı yayıcı yapıştırıcı kullanıyorsunuz değil mi? Güve ya da herhangi bir kelebek larvası olduğundan kuşkulanıyorsanız kaolini delfin ile birlikte atabilirsiniz. Delfin muhteşem iş görüyor. İki hafta önce lahana ve karnıbaharları tırtıl sarmıştı. Tek bir delfin uygulaması ile 24 saat içinde tüm popülasyon yok oldu. |
29-08-2009, 13:25 | #180 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 10-03-2007
Şehir: akhisar/manisa
Mesajlar: 489
|
Zeytn tanesindeki oluşumun sebebi,zeytin kızıl kurdunun zararı.Zeytin sineği ile yapılan mücadele bu zararlı için yeterlidir. Sürgündeki zararlanma zeytin fidan tırtılı tarafından yapılmış gibi görülüyor,bildiğim kadarı ile ruhsatlı bir ilacı yok.Bizler çok nadir desic kullanıyoruz.Hoşçakalın |
Etiketler |
balsıra, böcek, hastalık, ilaç, zeytin ağacı |
|
|