![]() |
|
![]() |
#2431 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Carnosa'dan çok farklı olamazlar herhalde değil mi? Ben tüm eğitimimi Almanca alıp sonra da unuttuğum için oğlumun etrafında dolanıyorum,siparişlerimin bakım önerilerini bana tercüme etsin diye. Ama gençlik işte sabrı yok o kadar yazıyı okumaya. Çoğunun toprak,ışık ve su isteği aynıdır diye tahmin ediyordum. (panik,panik,panik) |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2432 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Not: Özellikle virgülden sonra büyük hafrle yazıyorum ki dikkat Çeksin ![]() |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2433 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-03-2007
Şehir: Ankara
Mesajlar: 275
|
****** biz güzel türkçemizin yanlış kullanılmasından (unutulmasından) yana değiliz.Bizimkisi sadece dil alışkanlığı bu aralarda sipariş nedeni ile sürekli listelere bakmaktan googl'da araştırma yapmaktan (kendi adıma konuşuyorum) haliyle orda da sürekli hoya diye araştırma yaptığım için ister istemez forma yazı yazarken hoya diye geçiyor.Yoksa çiçeğimizin kendi gibi adı da güzel evlerimizin baş tacı mum çiçeğimiz o bizim. ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2434 |
Ağaç Dostu
|
Sanırım çoğunlukla Mum Çiçeği türlerinin aşağı yukarı bakım özellikleri birbirine yakın olsa da yine de farklılıklar olacaktır. Meliflua hatırladığım kadarı ile gölge isteyen bir çiçek, cam kenarına onu alamayacağız. Acaba paul shirley'den gelenler için bize bariz özellikleri ile ilgili bilgi de verebilirler mi? En azından bu bile işimizi çok kolaylaştıracaktır. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2435 |
Ağaç Dostu
|
Mum çiçeğimizin adı aslında yabancı dilde de aynen geçiyor Wax Plant olarak. Ancak sadece Hoya Carnosa için bu ismi kullanıyorlar.(Referans olarak bakınız) Carnosanın varyeteleri için bile farklı isimler kullanmışlar. Türkiye'mizde de sadece bu tür bulunduğundan isim olarak mum çiçeği kullanılmış. Bu durumda bizlerde Hoya Carnosa'ya Türkçe olarak mum çiçeği demeliyiz bence. Ancak diğer türler için Hafize hanıma katılıyorum, tür isimlerini kullanmamız gerekecek. Belki ileride bu türleri de Türkiye'mize kazandırınca kendilerine has isimler bulabiliriz. Bu da zaman ve toplumun kabulü meselesi tabi. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2436 |
Ağaç Dostu
|
Ben Hoya Silverpink'imi güneşli bir yerde mi? tutmalıyım? yoksa, bol aydınlık gölge bir yerde mi? bilmiyorum.Şu an sadece öğleden sonra güneşi gören bir yerde ancak güneşi direkt olarak almamasına özen gösteriyorum.Aceba yanlışmı yapıyorum? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2437 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
![]() |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2438 |
Ağaç Dostu
|
İsimlerin Türkçeleştirilmesi şu anda Etoburlar Bölümünde de işleniyor. Etobur Bitkilerin El Kitabı başlıklı çok kapsamlı bir çalışmaları var, orada da isimleri Türkçeye çevirme konusunda zorluklar konuşuluyor. Mesela çok daha öncelerden Venus Fly Trap, Venüs Sinek Kapanı olarak Türkçeleştirilmiş. Sevgili Zeonka'nın da dediği gibi Mum Çiçeği hakkında araştırmalar yaparken sürekli Hoya ismi ile aradığımızdan alışkanlık oldu gibi. Yoksa tabii ki Mum Çiçeği ismini hiçbir şekilde Hoya olarak kullanmak istemem. Bir de merak salmadan önce adının Hoya olduğunu bilmiyordum ya da öğrendiğim halde üzerinde durmamıştım ki nasıl kullanayım? Kullansam da kimse anlamazdı çünkü genelimiz benim gibiydi. ![]() İstisnalar hariç hepimiz bu forumda öğrendik Mum Çiçeğinin 'Hoya' olduğunu ve pek çok farklı isimde değişik türlerinin olduğunu. Düzenleyen hfz : 11-09-2007 saat 13:56 |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2439 |
Ağaç Dostu
|
''Bu durumda bizlerde Hoya Carnosa'ya Türkçe olarak mum çiçeği demeliyiz bence. Ancak diğer türler için Hafize hanıma katılıyorum, tür isimlerini kullanmamız gerekecek. Belki ileride bu türleri de Türkiye'mize kazandırınca kendilerine has isimler bulabiliriz. Bu da zaman ve toplumun kabulü meselesi tabi.'' Ben de sevgili Hoyadağ ve Hafize hanıma katılıyorum.Zamanla Türkçe isimler bulunabilir ama şimdilik sadece Carnosa'ya Mum Çiçeği diyebiliriz. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2440 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 30-08-2006
Şehir: antalya
Mesajlar: 17
|
Herkese Selamlar... Tüm geçmiş olsun dileklerinize teşekkürler. Burada tüm yazılanları elimden geldiğince okumaya gayret ediyorum, herkes kendince sorular soruyor, forumumuzun güzel yanı cevaplarını da “satır aralarında “ bulabiliyor. Ben Hoya’mın hikayesini size farklı bir tarzda aktarmak istedim, eee herkes kendini en iyi bildiği yönde ifade eder değil mi?, mesleğim icabi (mesleğim; Grafik reklam) bende size resimlerle dokunmak istedim!. Sevgilerle kalın. Düzenleyen alanyaistanbulreklam : 11-09-2007 saat 19:27 |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2441 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-08-2007
Şehir: yalova
Mesajlar: 248
|
Çiçeklerin Türkçe isimleri
Türkçe isim kullanma taraftarı olan biriside benim. Elimizde bulunan dış mekan bitkileride dahil kaktüslere bile yapısına, şekline, çiçeğine, çiçek açma zamanına vs. gibi özelliklerine göre isim verdik örneğin: her ikindi saati çiçek açana "ikindi güzeli" dedik,bu çiçek akşam 5 te açar. Chamaecereus sylvestri latince adlı kaktüsün bizdeki adı "fıstık" tır. Kaynana dili, kaynata kafası(topuzu) Huernia adlı sukulentin bizde; çiçeğini goncasını bohça şeklinde açtığından BOHÇA diyoruz. Özetle biz durumdan çok memnunuz bizden çiçek alanlarda bir daha geldiğinde aynı ismi kullanıyor, yoksa derdini anlatamıyor. Ben çocuklarıma git bir tane FISTIK getir dediğim zaman yer fıstığı getirmiyor kaktüsü alıp geliyor tabi. Bence bu işin yolu bu "silver pink"i öğrenen " pembe gümüş"te kolayca diyebilir diye düşünüyorum. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2442 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 30-08-2006
Şehir: antalya
Mesajlar: 17
|
Tüm Türkçe isim konusuna katılımda bulunan arkadaşlara Türkçe isim kullanmak düşüncesini, Türklüğümüzü tatminden ve okşamaktan ileri gitmeyen, amacının derinliği olmayan sadece sığ bir milliyetçilikten türediğini düşünüyorum, bu sadece çiçek isimlerinde değil tüm alanları kapsıyor. Bence bırakalım Başka milletlerin bulduğu ve ürettiği her hangi bir şeyin ismini değiştirme gayretini ( basit söyleyebilmek ve telafuz edebilmek amacı hariç) ama yazım alanında (forumumuz gibi) bilişsel aktarımlarda orijinal adını kullanmalıyız ve bunu desteklemeliyiz, bu asla Türklüğe yabancılaşmak değildir, Hakaret hiç değil, Türklüğe değer vermek başka milletlerin buluşu, icadi ve üretiminin yabancı isimlerini garip Türkçe manalarla değiştirip (her zaman garip değil) insanlara dikte etmek değildir. Bu zaman içinde kendiliğinden olur, bırakın her hangi bir buluşu, icadı, üretimi, değeri, üreten o ürüne kendi adını verebilsin ve bizlerde millet olmanın gereğinden çok insan olmanın gereğiyle ona saygı duyalım, farklı bir milletten olması, bizim insan olma olgumuzun önüne geçmesin. Biz enerjimizi yeni buluşlara, üretimlere ve değerlere harcayalım. Birde şöyle bakalım, bizim buluşumuz olan bir çok şey var, mesela yoğurt, şiş kebap, Döner, şu an aklıma gelen bunlar, (acıktım herhalde) diğer milletlerde bunlara kendi isimlerini verse biz ne düşünürüz afferin mi deriz yoksa sahip mi çıkarız bu isimlere. Bu konuda konuşulacak bir çok şey var, ben sadece değişik bir açıdan baktım, Ben kimim? önce benim, kendine özgü ben, beni kimse değiştirsin istemem, adımı da değiştirsin istemem, (yıllar önce Bulgaristan’da isimleri değiştirilen soydaşlarımızın gösterdiği tepkiyi hatırlayın, yerlerinden yurtlarından oldular) kendim istersem değişirim, ve sonra insanım, sonra..sonra..sonra.. böyle gidiyor.. öncelik sırası… ÖNCE İNSAN OLMAM!... ve insan olan yanımda değeri üretene saygı duymamı gerektiriyor. Not: Umarım kimseyi kırmam, (en kötüsü inşallah anti milliyetçi sanılmam)ve bu konunun çok üzerinde durulmaması dileğiyle en azından karşılıklı atışma olarak. Benim düşüncemi bağçede bir renk olarak algılayın, rengine siz karar verin. Sevgilerle kalın. Cumhur ŞENGÜL Düzenleyen alanyaistanbulreklam : 11-09-2007 saat 21:45 |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2443 |
Ağaç Dostu
|
Bir İyi, Bir Kötü
Arkadaşlar, sizlere bir "gece yarısı bildirisiyle" ![]() Sevgili Cezzarın listemizi oluşturacak dosyayı yayınlamasından bu yana hayli zaman geçti. Hafize hanım, Cezzar ve ben, bu zaman zarfında, listemiz kabardıkça hem seviniyor hem de içimizde yavaş yavaş biriken bir endişeyle yüzyüze geliyorduk. Başlarda şahsen farkına varamadığım şey arkadaşlarımıza verdiğimiz bu ümitle aslında büyük bir sorumluluğun da altına imza atmakta olduğumuzdu. Çiçek sevgisiyle tutuşan bunca insana ümit verip, ve dahası listeler oluşturup, onay mailleriyle uğraştırdıktan sonra hayal kırıklığına uğratmamız düşünülemezdi bizim için. Gerek sevgili Cezzar'ın, gerek Hafize hanımın, gerekse benim(tatilimdeyken dahi) uykularımızı kaçıran şey Gümrük meselesiydi. Kolimizin boyutu büyüdükçe hem daha fazla arkadaşımızı sevindireceğimizden memnuniyet duyuyorduk, hem de gümrük sorunu canımızı sıkmaya başlıyordu. Her büyük başarının bir eşik noktası olduğu söylenir. Eşiği aşmak için gösterilen çaba başarıyı haketmek için bir ölçüdür. Bizim eşiğimiz de gümrük oldu. Kime anlatabilirdik ki, hiçbir ticari kaygımızın olmadığını 200 ü aşkın bitki ile gümrükte. Hediye desek olmuyor, bayram zamanlarındaki kişiden kişiye gönderi kapsamına koysak atlatamıyorduk. Birçok yol düşündük, denedik olmadı, bir türlü gümrük riskini sıfıra indiremedik, ta ki dün geceye kadar. Evet arkadaşlar, şu anda öngörebildiğimiz kadarıyla hiç bir riski olmayan, güvenli bir yol keşfetmiş durumdayız. Bu iyi haber. ![]() Gelelim kötü habere, arkadaşlar malesef bunun da bize bir bedeli oldu ki, o da zaman. Sabırla koruk helva olur demişler. En büyük korkumuzu aşmamızın bedeli 1 ay olacak bizim için. Eylül ayının ortalarında beklediğimiz çelikler, Ekim ayının ortalarında Türkiye'mize teşrif buyuracak inşaallah. Bu da kötü haber. ![]() Tüm arkadaşlarımızdan bu aksaklık için özür diliyor, bizleri anlayışla karşılayacağınızı ümit ediyoruz. Selamlar, sevgiler... |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2444 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 30-08-2006
Şehir: antalya
Mesajlar: 17
|
Herkese günaydın. Hoya'mın bu sabah bir misafiri vardı sizinle paylaşmak istedim, arımız hoya'nın kokuyla yaptığı davete hayır dememiş ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2446 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Burda ASIL kasıt MUM ÇİÇEĞİ, tüm cinslere Türkçe isim vermektense zaten Türkçe ismi olanları Türkçe konuşmaya ve yazmaya özen göstermekten ibaret. Yazınızın çoğunluğuna katılıyor olsamda Türkçeleşmiş olanlar hususunda kanaatim aynı. Örneğin ; Aramızda bilgisayar'a "COMPÜTER veya KOMPİTIR" diyen var mı bilmiyorum ama ben bilgisayar diyorum. Vs. vs. Derinlik, sığlık konusuna gelince biraz değil epeyce rahatsız olduğumuda eklemeden edemeyeceğim. Hatalı bile olsak bukadar sert olmamalı.... Serkan DERECİ.... |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2447 |
Ağaç Dostu
|
Mum çiçeklerimiz gelinceye kadar biz de hem adlarını hem de yerlerini hazırlarız. Gelecek çeliklerin Türkçe adlarının olması daha sonra çevremize tanıtırken de kolaylık sağlayacaktır. Bu tartışma ilk fırsatta sipariş verdiklerimin adlarının çıkış noktalarını öğrenme ve bize uygun yeni adlar verme duygusu uyandırdı. Angustifolia, heuschkeliana ve paziae yalnız benim sipariş verdiğim çeşitler. Kendimi onlara karşı sorumlu hissediyorum :-) İsterseniz bu tartışmayı Mum çiçekleri için Türkçe ad önerileri başlığı altında sürdürelim. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2448 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 30-08-2006
Şehir: antalya
Mesajlar: 17
|
Sürçi lisan ettiysek affola. Sert olduysak, ortamı resimlerle yumuşatalım |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2449 |
Ağaç Dostu
|
Günaydın Hoya Kardeşlerim ![]() Bence artık getirteceğimiz Hoyalar için bilgi edinme zamanı geldi. Ne yapmalıyız ne etmeliyiz çiçeklerimizin çelikleri gelmeden, getirteceğimiz türler için birşeyler bilmeliyiz. Ben aldım ingilizce sözlüğü yavaş yavaş çevirmeye başladım bilgileri. Lütfen sizler de aynı özeni gösterin ki şu 1 aylık süre zarfında bir çok şeyi öğrenmiş olalım. ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2450 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 23-07-2006
Şehir: Karabük
Mesajlar: 4,526
|
Sevincimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Artık benim de tomurcuklu bir mum çiçeğim var. ![]() Şu an havalarda uçuyorum.Dün kocaman bir kutu geldi.Kutu gelmeden bir telefon geldi.İlk önce şok oldum.Arayan Beyfendi (Çok nazik ,mütevazı,karşılık beklemeden iyilik yapan bir insan)size mum çiçeği yolluyorum dedi.Bu arada ben hala uçuyorum.Çığlık atacam atamıyorum.Neden mi çünkü yanımda müdürüm var.Telefonla görüştükten sonra bir heyecan kapladı.Yarın olsunda mum çiçeğime kavuşayım diye saatleri saymaya başladım.Sabah oldu.Öğlene doğru kutu geldi.Kutuyu teslim aldım.Bundan sonraki eve dönüşü olay oldu.Kutuyu işyerinde açmadım.Birazda korktum.Ya birşey olduysa ya çiçeğim parçalandıysa diye kutuyu açıp bakamadım.Mesai bitti herkes gitti.Bir tek ben kaldım.Beni arabayla almaya gelsin diye kardeşimi aradım.Aksilik olacak ya oda başka bir yere gitmiş.Gelmesi gece yarısını bulur.Kutuyla bir başıma kaldım.Aldım kutuyu yürüyerek çarşı merkezine doğru yol aldım.Beş dakika yürüyorum kutuyu yere koyuyorum.Bir yandan da gülmekten kendimi alamıyorum.Görenler kutuda ne var diye soruyorlar.Çiçek diyince gülüyorlar. Neyse taksi durağına varınca içimden bir ohhh çekiyorum.O kadar heyecenlı ve sevinçliyim ki bir an önce eve gidip kutuyu açmak istiyorum.Kalbım güm güm gözlerim dürbün misali... ![]() Bu güzel insanlar Sevgili Mucip Bey ve Mehtap Hanım .... ![]() ![]() Bunu sizlerle paşlaşmak istedim.Sizleri kendime çok yakın hissediyorum.Tanışmasakda artık birbirimize çok yakınız.Birşeylere ulaşmak paylaşmak çok güzel.. Aynı duyguları gelecek olan mum çiçeği çelikleri içinde yaşıyorum.Güzel bir birlik ve beraberlik var.Bizlere çeliklerin ulaşması için çalışan güzel insanlar var. O güzel insanlara sevgiler ve selamlar.Bu sitede olmaktan çok mutluyum.Sizlerleyim. ![]() İyi ki varsın Ağaçlar.net ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2451 |
Ağaç Dostu
|
Arkadaşlar biraz önce Selahattin Bey'den gelen çelikler için IBA köklendirici hormon istedim, ama daha sonra şüpheye düştüm. Acaba bu hormon bizim çelikler için de işe yarar mı? Ona göre kesinleştireceğim siparişi. Selahattin Bey'in hormonla ilgili açıklamasında odun çelikler içindir deniyor. Mumçiçeği odunsu çelikler kategorisine girer mi? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2452 |
Ağaç Dostu
|
İşte bunlar da benim köklendirdiğim mum çiçekleri. Evin kuzeye ve doğuya bakan, az süreli güneş alan arka balkonunda öööyle bekliyorlar. Benimkiler yerli ... Buradaki anavatanları Marmara Üniversitesi Haydarpaşa Kampüsü. Orada bin yıllık (! ![]() ![]() Üstteki dört kardeş ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2453 |
Ağaç Dostu
|
Bakalım benimkiler de büyüyüp tomurcuklanıp beni havalara uçuracaklar mı, bekleyip göreceğiz. Sevgili Elfogi yeni dostunuzu güle güle büyütün. Duygularınızı içtenlikle paylaşıyorum. Artık yeni gelenin tomurcuklu bir fotoğrafını eklersiniz? Düzenleyen yukka : 14-09-2007 saat 15:01 |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2455 |
Ağaç Dostu
|
Bu da benim topraktan hoşlanmayan mum çiçeğim. ![]() Bu çeliği 2,5-3 ay önce Papatyam göndermişti bana. Hemen köklendi suda, ben de diktim toprağa ama cansızlaştı, minicik yeşil patlama noktası vardı üzerinde 2 tane ama toprağa ekince onlarda karardı. Çaresiz çıkardım topraktan, sapını biraz daha kesip suya koydum. 1,5 aydır felan suda ve 2 hafta önce minik yeşeren patlama noktası gördüm 2 tane ve bu noktalardan birisi 5 gün içinde bir yaprak oluşturdu. ![]() Bu ilginç çeliğimi tekrar toprağa dikersem yeni çıkan yaprağın kurumasından endişeliyim. Suda dursa da özü toprakta durmak olduğu için, kararsızım, yardımlarınızı bekliyorum? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2457 |
Ağaç Dostu
|
Buldum ![]() Sevgili Sevilay Hanımın bana yolladığı bilgilerden çıkardım bunu. Tekrar emeği geçenlere teşekkürler. Hepimiz için bir kere daha hatırlamakta fayda var. Sayın Hoyadağ’ın siteden öğrendiği toprak hazırlama bilgileri: (torf+kompost+%25pomza (% 33+33+33) Sayın Hafize hanımın toprak hazırlama ve dikim için önerileri: Epey araştırdım ama bazen tam bilgilere ulaşmak zor olabiliyor. Mum Çiçeği için özel bir karışım varmıydı hatırlayamadım. Verdiğiniz malzemelerin içeriklerini de sorabileceğim kimse yok yanımda. Ama Mine Hanım'ın Mart ayındaki dergimizde yaptığı karışımın ölçülerini vereceğim size: 1 Ölçü torf 1 ölçü kompost 1/2 ölçü perlit veya pomza Bu karışımın her metreküpüne 150 gr. 15-15-15 kompoze gübre katınız. Sanırım elinizde yoktur. O yüzden gübre işini daha sonraya bırakın. İri Perlit almışsınız. Sorun değil. Perliti biraz daha az kullanın.(Toprağa oranlayıp göz kararı) Çünki Mum Çiçeği çok ıslak toprak sevmiyor. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2458 |
Ağaç Dostu
|
Pen, Şu bağlantıda kendi mum çiçeği çeliklerimi fotoğraflamıştım ve de bu bağlantıda da Mine Hn beni uyararak aynen şöyle söylemişti: "Eğer bu çelikler biraz daha uzun süre ışık görse kökler fotosentez yapmaya başlar ve yeşerir, fonksiyonlarını kaybederdi. Levent Bey'in çelikleri acil olarak toprağa geçirilmeli yoksa kökler daha fazla büyür ve dikim sırasında kırılır, yaralanır." Senin bardaktaki huysuzun da köklerinin çok uzamış olduğunu gördüm. Dolayısı ile aynı durum senin için de geçerli olacağından çeliğini İlkin'in de az önce belirttiği nitelikte bir saksı harcına tez vakitte dikkatlice alman gerekir Mine Hn'dan öğrendiğim kadarı ile... |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2459 |
Ağaç Dostu
|
Teşekkürler Lerdemir, torf var fakat perlit ve kompost yok. Çıkıp almam lazım. Öncekini torf+bahçe toprağına dikmiştim. ![]() Senin diktiğin çelik 9-10 ay olmuş, ne durumda Lerdemir? Birde iklimizin çelikleri arasındaki fark, benimki gelişimine devam ediyor? Bu suda yaşayabilir anlamına geliyor mu Mine Hanım? |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2460 |
Ağaç Dostu
|
Penelophe,ben Mucip beyin yolladığı mum çiçeğinden çelik aldığımda Mucip bey bana''Bahçe toprağının bir sakıncası yok'' demişti. Ben de bahçe toprağı ve kompost karışımına diktim çelikleri.Ancak çok sert oldu.Öyle ki,suya ihtiyacı var mı anlamak için parmağımı batıramıyordum bile. Sonra hatırladım ki Mucip bey bahçe toprağının sakıncası yok dedi ama içine dere kumu ve biraz perlit de karıştır dedi. Ben de dün onları topraktan sarsmadan çıkardım,sevgili Hafize hanımın tavsiyesi ile bahçe toprağı,kompost karışımına biraz torf,bir yemek kaşığı da perlit ekledim.(perliti de bu hafta sonu bulmuştum) Ve garibanları yeniden diktim.Şimdi toprak daha yumuşak.Ama saksı harcı tamamen sitedeki tavsiyelerin ortak karışımı oldu. ![]() |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
Etiketler |
hoya, mum çiçeği |
|
|