08-02-2011, 10:36 | #31 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Yoğurt suyunu ben de hamur işlerinde kullanıyorum, çok güzel kabartıyor. |
|
08-02-2011, 13:33 | #32 |
Ağaç Dostu
|
Özellikle kalın kabuklu ekmeklerde fırından çıkarılıp ekmek tahtasının üzerine alınıp pamuklu, vb. bir bezle örtülmesi kabuğun daha yumuşak olmasını ve içinin hamur kalmamasına yardımcı oluyor. Tuz miktarının biraz artırılması ekmeğin tadını oldukça değiştiriyor. (Kendimize az tuzlu yaparım. Misafire yapacaksam tuz miktarını artırırım. İkisi arasında çok fark oluyor) Özellikle ekşi mayalı ekmeği (piştikten hemen sonra yenmeyecekse) dilimleyip fırında, tavada veya küzine üstünde ısıtarak tüketirim. Ekmek taşı hakkında burada güzel bilgiler var. Pişirme hakkında sitede bilgi olabilir. (Bilgiye erişmek için üye olmayı zorunlu kılan sitelere üye olmuyorum.) |
09-02-2011, 15:16 | #33 |
Ağaç Dostu
|
Ekşi hamurum bugün üçüncü gününde, kokusu (güzel değil-kötü değil) var, ekşi kokmuyor, suyu undan ayrıldı. Kavanozun kapağına bez koymuştum, hava alıyor, arada da sallıyordum. Bir yerde sallamayın ve sıkı kapatın yazıyordu. Kısaca mayanın bozulduğunu ya da yolunda gittiğini nereden anlayabilirim? Kapağı sıkıca kapalı mı olmalı? Belki maya konusunu başka başlığa yazmam gerekirdi ama başarırsam devamını bu sayfada göstereceğim. |
09-02-2011, 15:54 | #34 |
Ağaç Dostu
|
Ekşi maya konusunu burada yazacağız bittabii ) Su ve ve hamur halinde ikiye ayrıldı ise fermantasyon durmuştur. Hemencecik un ve su ekleyin. Ve mümkün olduğunca sıcak bir mekanda tutun. Benimki radyatörün üzerindeki ahşapta, sıcacık duruyor. Bu gün benimkinin 4. günü. 3. günde duraklama yaşadı ama un ilavesi ile yine köpürdü. Ortam şartlarımız farklı olduğu için, davranışlar da biraz değişik olmalı, bu yüzden bizim yazdıklarımıza değil, mayanızın isteklerine dikkat edin derim. Un ekledikten sonra, karıştırma işlemini sadece kavonozu çalkalayarak yapmak daha iyi oluyor, aklınızda bulunsun ) Not: Kavanozun ağzını da rulo havlu ve bir lastikle kapattım ben. |
09-02-2011, 18:18 | #35 |
Ağaç Dostu
|
Kokusu hoşuma gitmedi hamurun, tekrar deneyeceğim. İkinci gün köpürme başlamıştı, şartlar değişmemişti ama aklıma gelince bakıp çalkalamıştım, sonra bozuldu galiba. Bu sefer kavanozun üzerine "güzelce ekşi" yazacağım |
09-02-2011, 22:00 | #36 |
Ağaç Dostu
|
Tembih ederken bile "güzelce" lafını kullanırsan nasıl ekşisin? Bence önce sen ona "ekşi" ki, netice alabilesin... Yeniden deneme bence. Üzerine un ekleyip, hafif çalkala, yarı unlu kalsın mayanın üzeri... Düzelecektir. |
10-02-2011, 23:03 | #37 |
Ağaç Dostu
|
Bugün komşumla ekşi mayalı ekmekler üzerine konuşurken, eskiden -buzdolabının olmadığı günlerde mayalık hamuru unun içine gömdüklerini öğrendim. Bu şekilde 7-10 gün saklanabiliyormuş. Unun içinden çıkarılan mayalık hamurun dış kısmı sert olurmuş; ılık suda iyice yumuşatılıp kullanırlarmış. |
10-02-2011, 23:16 | #38 | |
Ağaç Dostu
|
Deneme 2
Alıntı:
Demek ki ben bilmeden buzdolabı olmayan günlerin saklama şeklini tercih etmişim... ama hem unlayarak, hem de buzdolabında... )) İkinci denememi bu gece yaptım. Az önce ekmekleri fırından çıkardım ve fotoğraflarını çektim. İlk ekşi maya 6 günde olmuştu, ikincisi 5 günde oldu. Bakalım birer gün azalarak kaç güne indiricez. Hamuru saat 20.30 da yoğurdum, yarım saat dinlendirdikten sonra tekrar yoğurup, unlu keten bezlerin içinde pişireceğim kaplara aldım. ekmeklerin kabarması için ilk denememde sıcak su dolu leğenin üstüne oturtmuştum, bu kez başka bişey denedim. Fırınımı 40-50 derece arasında bir sıcaklığa ayarladım, derince bir tepsiye de kaynar su döküp kapağını kapattım. 2 saat sonra hamurlar kabarıp, çatlamıştı. Bezlerinden çıkarıp pişime kaplarına alıp, fırını 180 derece yaptım. Yaklaşık 45-50 dk da piştiler. Yün dokuma içine koyup bohçaladım ki kabukları sert olmasın, kendi teriyle yumuşasın. Sabah kahvaltısında da test edeceğim ) |
|
11-02-2011, 09:19 | #41 |
Ağaç Dostu
|
Dün gece ekmek fotoğraflarından birini face'te de paylaşmıştım. Fikret arkadaşım şöyle bi yorum yapmış: " Hamur biraz katı kalmış galiba) Fazla yarılmış...Ustalar nemlendirme işleminden bahsediyorlar. Bir de cizmek de önemliymiş: Çizme işlemi, bir çubuğun ucuna bağlanmış jilet parçası yardımıyla yapılmaktadır. Tekli ekmek olacak hamurlara tek ...çizik, diğerlerine ise iki çizik atılmaktadır. Çizik atılması esnasında 45 derecelik açı gözetilmekte, dikine yapılan çizmelerde ekmekte yarılma olduğu, dolayısıyla tercih edilmediği ifade edilmektedir. ……. Çizme esnasında yaş mayalı hamurlara boydan tek bir çizik, ekşi mayalı hamurlara ise sağlı ve sollu çizikler yardımıyla baklava dilimi şekli verilir. Tekli çiziklerde açılı çizik atılırken, baklava dilimi çiziklerde açı verilmez. KUTLARIM..." Onu en kısa zamanda ağaçlar.net üyesi yapmam lazımm. |
11-02-2011, 09:23 | #42 |
Ağaç Dostu
|
Müjgan hanım, elinize sağlık, ekmekler iştah açıcı görünüyor. Her seferinde maya oluşturmak yerine, yoğurduğunuz hamurdan yumruk kadar ayırıp, bir sonra ki ekmekte kullanabilirsiniz. Denemekte yarar var. |
11-02-2011, 09:30 | #43 |
Ağaç Dostu
|
Teşekkürler, ama zaten dediğiniz gibi yapıyorum. İki iri yumurta büyüklüğünde ayırdığım mayayı, porselen ve ağzı kapalı bir kapta unlayıp saklıyorum. Daha sonra aktive olması için ılık suyla eritip, biraz un ekleyip 3-4 gün bekliyorum. Her denemede bu bekleyişlerin azalacağını, maya iyice aktif hale geldiğinde, direkt hamuru onunla yoğuracağımı hesaplıyorum |
11-02-2011, 09:41 | #44 |
Ağaç Dostu
|
Ben o kısmı atlamışım. Kayınvalidem ayırdığı maya hamuru ile akşamdan un ve su ilavesi ile mayayı çoğaltırdı. Buna hamur tutmak diyoruz. Sabah erkenden bu tutulan hamurla ekmek yoğururdu. Ama her seferinde 10-15 ekmek yapardı. Ekmekleri evimizin bahçesindeki köy fırınında pişirirdi. Bir de kabaklı ekmek duydunuz mu bilmiyorum, bazen yoğurduğu hamura kabak eklerdi. Kabaklı ekmek, çok yumuşak ve lezzetli olur. |
11-02-2011, 10:48 | #45 |
Ağaç Dostu
|
Onu da öğrenin bari de, tarifini buraya ekleyin. "Normal" ekmek pişirmekten bıkınca, değişiklik için deneriz onu da... |
11-02-2011, 11:35 | #47 |
Ağaç Dostu
|
Sağolun... Kapları önceden fırına soktum ama, hamurla birilikte çok düşük ısıda... en alta un da serptiğim halde kare şeklindeki kaptan çıkarmakta zorlandım, biraz yapışmıştı. Diğer yuvarlak kapta öyle bi sorun olmadı |
13-02-2011, 22:42 | #48 |
Ağaç Dostu
|
Deneme3
Bu akşam üçüncü denemeyi yaptım. Gittikçe düzeliyor sanırım. Bu kez kabına yapışmadı da... Mayasına annemin önerisiyle bir çorba kaşığı kadar tarhana koymuştum. Hem fermantasyonu hızlandırdı, hem de o güzelim tarhana kokusu ekmeğe geçti. Henüz tadına bakmadım ama iyi olduğuna eminimm Tek kusuru kabarırken üstüne çizik atmamam oldu. Bu yüzden yandaki en zayıf noktalardan çatladı. Ama napiim, kabarırken çizik atınca, sönecek diye ödüm patlıyor.. İlerde daha cesur olurum gibi... ) |
14-02-2011, 07:14 | #49 |
Ağaç Dostu
|
Elinize sağlık. Bu sefer daha yumuşak hamur yaptınız galiba, öyle gözüküyor. Kenarları kapalı olmayan kapta (büyük tepside) denediniz mi? Ekmek makinem bozulunca öyle yapıyordum, güzel oluyordu ama kapalı kapta pişene göre kıyaslamadım hiç. Hatta yumurtadan az büyük toplar yapıp birini ortaya, diğerlerini kenarlara koyunca çiçek ekmek yapıyordum. Tepsiye ilk koyulduğunda şekli güzel olmasa bile pişip kabarınca güzel görünüyordu. Ekşili maya sulanınca üzerine un ekleyip devam edebileceğimi yazmıştınız ama notu okumadan önce kötü kokuyor diye yeni mayaya başladım. Dolayısıyla hafta sonu ekmeğimi yapamadım. Mayam ikinci gün sonunda her gün yine suyunu ayırmaya başladı, ilavesini yapıp üzerine un serpiyorum. Tadı ekşimsi, kokusu kötü değil. Bugün beşinci günü, bakalım akşama nasıl olacak? |
14-02-2011, 10:20 | #50 |
Ağaç Dostu
|
Günde bir kereden fazla ilgilenme şansınız varsa, bunu yapın derim. Mayanın aktifliği bozulunca ikiye ayırıyor kendini Bu demek oluyor ki, o noktada gördüğünüz her an un ekleyebilirsiniz demektir. Çok sulu ya da çok katı olmayan, unlu ve sıcak bir ortam mayanın en çok sevdiği ortam. Ona bu şartları sağladığınızda değmeyin keyfine... |
14-02-2011, 10:25 | #51 |
Ağaç Dostu
|
Teşekkürler Müjgan Hanım. Ben de günde bir kereden fazla uğraşmanın iyi olmayacağını düşünerek mayamı ihmal etmişim. Odanın ısıtması sürekli olmadığı için aktifliği bozuluyor diye düşünüyorum ama yine de 21 C derecenin altına inmiyor. Biraz da kıvamını arttırıp, devam edeceğim. Tarifiniz gibi, kavanozun ağzına kağıt havlu koyup, lastikle bağladım. |
17-02-2011, 07:51 | #54 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 12-09-2007
Şehir: Rize- Şanlıurfa
Mesajlar: 303
|
Alıntı:
Şöyle ki; daha 2. günün sonunda köpük köpük oluyor, bekletmeye ve un, su ilavesine devam ettiğimde kötü kokmaya başlıyor.Ancak bahsi geçen şekilde un ve su ayrılmıyor. Ben mayalanmayı çavdar unu ile başlattım, ikinci gün tam buğday unu ekledim ve kavanozun kapağını kapalı tutuyorum.Kavanozum mutfakta duruyor.Yani ılık bir ortam. Acaba nerde yanlış yapıyorum, bir fikriniz var mı? |
|
17-02-2011, 08:33 | #55 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Daha ikinci günde köpürüyorsa ve bu köpüklerde kötü bir koku ve renk yoksa bence mayanızın acelesinden başka bişeyi yok.. Köpürdüğü anda o maya ile bir miktar hamur yoğurup, kabarmasını bekleyin bakalım. Sonucu merakla bekliyorumm. |
|
17-02-2011, 12:54 | #56 |
Ağaç Dostu
|
Benim mayam da ikinci gün köpürüp sonraki günler sulanıyordu. Kokusu normal mi bilmiyorum, çok güzel kokmuyor ama tadı ekşi. Dün ununu arttırıp biraz cıvık bir hamur kıvamında beklettim. Sabaha üzerinde gözenekler vardı. Mayanın yarısını alıp ekmeği yoğurdum, unlu beze sardım, şimdilik kabarmış görünüyor, akşama pişireceğim. Kalan mayaya da biraz su, un ve bir kaşık yoğurt suyu ilave ettim, çalkalanacak kadar sulu değil, kek hamuru kıvamında bıraktım, üzerinde gözenekler oluşmuş. Pişince kokusu nasıl olacak merak ediyorum, şimdilik düşündüğüm gibi kokmuyor, umarım pişince güzel kokar. Düzenleyen Kiraz : 17-02-2011 saat 18:14 |
17-02-2011, 14:09 | #57 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 12-09-2007
Şehir: Rize- Şanlıurfa
Mesajlar: 303
|
İlkini döktüm, ikinci deneme için mutfağın daha serin bir köşesini tercih ettim. İkinci günde tam buğdau ununu ekledim.Bugün öğlen kontrol ettiğimde köpüklenme devam ediyordu, kokusuna baktım kötü değil ama umduğum mayalı hamur kokusu da değil. Biraz daha takip edip iyice köpürünce hemen yoğurayım madem öyle. Eşim de sorup duruyor zaten, nooldu senin ekşi mayan diye |
17-02-2011, 18:07 | #58 |
Ağaç Dostu
|
Nihayet!
Pişirmeden önce: Çukur kaptan vazgeçip düz tepsiye koyunca hızla yayıldı. Neyse ki ısının etkisiyle biraz daha toparlanıp kabardı. 150-160 C derecede, 40 dakikada pişti. Tadı güzel, ekşi yoğurt gibi hafif ekşiliği var. Keskin kokulu değil ama kesinlikle ilk mayalanmadaki iyi olmayan koku gitmiş. Zaten bugün pişirmeden önce de o koku gitmişti, Müjgan Hanım'ın dediği gibi moral bozmadan un ve su ilavesine devam. Daha iyi kabarmalıydı ama yeni maya olmasına ve tam buğday oranının çok olmasına bağlayarak moralimi düzeltiyorum. Bir sonraki ekmeği sabırsızlıkla bekliyorum. |
17-02-2011, 19:18 | #59 |
Ağaç Dostu
|
Vaayyy! )) Kiraz hanım, ilk ekmek için çok başarılı görünüyorr. Ellerinize sağlık. Bakalım diğer denemeleriniz nasıl olacak? Hamuru direkt olarak tepsiye koymayı ben de düşündümdü, hatta bunu malina'ya da anlattım bi sohbette. O'nun önerisi benim almaya çekindiğim, kapaklı demir döküm tencere idi. Anladığım kadarıyla bu tencere, ısıyı mükemmel ilettiği için ekmeği pişirmedeki başarıyı yükseltiyor. Web sitelerinden o tencerelere bayaca bi göz gezdirdim. Hatta Ankara'da birkaç yere baktım, bulamadım. Sanırım siteden sipariş vericem sonunda) Hani derler ya: "Terzinin dikişi kötü, işini gösteren ütü..." Ekmek yapmanın derin sırrını henüz çözemeyince, tencerelerden medet umuyorum. Kimbilir belki de gerçekten bu işin sırrı o tencerededir. |
18-02-2011, 08:15 | #60 |
Ağaç Dostu
|
O tencerede benim de uzun zamandır gözüm var, güveç için düşünüyordum ama ekmek için kullanılabileceğini duyunca daha da hevesli oldum. Tavasını almıştım, memnunum sadece fiyatları yüksek. Kalan mayama bugün de beyaz un kattım, pek keyifli, radyatörün üzerinden almama rağmen köpüklenmeye başlamış. Tahminim, maya hazırlarken, tam buğday ununda suyunu daha az koymak gerekiyor, çünkü ekmeğini yaparken de daha az su istiyor, yoksa kabarmıyor. Mayanın ununu arttıralı beri sulanma da olmadı. Pazar sabahı ikinci ekmeği yapacağım Bu tencere ve tavalar Macro Center şubelerinde, et reyonunun yakınında satılıyor. Ankara'da satış yerleri: ANKARA BOYNER- ANKAMALL BOYNER- PANORA AVM ALP BİLLURİYE KÜTAHYA PORSELEN- ANKARA ARCADIUM AVM TEPE HOME- BİLKENT LAVAS TURİZM BUTCHA STEAKHOUSE- ÇAYYOLU BİLLURİYE DÜNYASI HOME ART- OPTIMUM AVM Düzenleyen Kiraz : 18-02-2011 saat 09:10 |
|
|