![]() |
|
|
|
|
|
#1 |
|
Ağaç Dostu
|
Ben de doğal tohumdan yanayım. Ticari açıdan düşünülce F1 tohumları tercih edenler olabilir ama tüketici bilinçlenince, üretici de doğal tohumlara daha çok yönelecek diye düşünüyorum. Domatesin içinde şu var, bu var, bize bu yararı var, bunu güçlendirir... gibi bir çok bilgiler alıyoruz ama bu yararlar doğal tohumla üretilmiş sebzeler için geçerli değil mi? Genetiğinle oynanan tohumlarda bu yararların çok azının kaldığı söyleniyor. F1 tohumlarla doğal ürünlerimizi kaybediyoruz. Şahsen karnımı doldurmak, yemeğimi tam tarifle yapmak için mutfağıma malzeme almıyorum. Bulabildiğim kadarıyla doğal (pek bulamıyorum ama) ve mevsiminde tüketmeye çalışıyorum çünkü amacım çocuklarıma yedirirken onların sadece karnını doyurmak değil, sağlıklarını korumak. Eskiden yaz kış domates alırdım, son yedi senedir kışın almıyorum, yazdan kaldıysa kullanıyorum, kalmadıysa da kullanmıyorum. Amacım sadece kırmızı renkli yemek yemek değil, domatesin tadını ve yararını almak. Bunu sadece domates için değil bütün sebze ve meyvelerde uyguluyorum. Organik olanlar pahalıya satılıyor ama bir üründen 5 adet boş alacağıma, 2 adet dolu almayı tercih ediyorum. Tabii ki bunu yapamayıp öncelikle karınlarını en ucuz yoldan doyurmaya çalışan, alım gücü çok düşük milyonlarca insanımız var, onlar için diyecek lafım yok ama alabilecekler bilinçlenince, üretici de talebi mutlaka değerlendirecek, şartlarını ona göre ayarlayabilecek diye düşünüyorum. Düzenleyen Kiraz : 23-08-2008 saat 09:38 Neden: ekleme |
|
|
|
|
|
#2 |
|
Ağaç Dostu
|
Pembe Domatesin Tohumları.
Merhaba, Sayın arkadaşlar Cumartesi gününden beri Çanakkale, Bayramiçteydim. Dün Altınoluğa geldim. Bu gün de İstanbuldayım. Edremit-Balıkesir yolunun 50.Km.sinden itibaren yolun sağı, solu her yer pembe domates satan çiftçiler ile dolu. Yolun kenarına kurdukları derme, çatma gölgeliklerde domates, biber, kavun vs. satmaya çalışıyorlardı. Taptaze Tabi bir kasa aldım hemen. Her biri bir kilo gelir. Ayrıca sabah toplandıkları için taş gibiydiler daha yumuşamamışlardı. Ben saat 10.00 gibi geçtim oradan. Daha çok yeşillerini seçtimki hemen yumuşamasınlar. Diyeceğim şu ki orada dünyanın en güzel domatesleri yetiştiriliyor. Ama malesef pazarlayamıyorlar. Onlara yardımcı olalım. Marketlerden aldığımız, hormonlu sera domatesleri hiç bir zaman bu lezzetin yerini tutamaz. Çanakkaleden, Balıkesirden gelen veya gelecek arkadaşlarınıza ve yakınlarınıza domates ısmarlayın. Mevsim zaten bitmek üzere 10-15 gün sonra yüz milyon da verseniz yok. Şimdi bir milyonken alın afiyetle yiyin. Çekirdeklerini de kurutup seneye balkonunuzdaki saksılarda yetiştirin. Değerlerimize sahip çıkalım. Önerilerinizi bekliyorum. Saygılar |
|
|
|
|
|
#3 |
|
Ağaç Dostu
|
Tarımda bizi asla yıkamazlar.
Merhaba, Sn. Lilium, Endişeleriniz yersiz değil. Merak etmeyin bizi tarımda yıkamazlar. Nasıl yıkılmayacağımızı anlatmaya çalışayım. Birkaç çok uluslu tohum firması ülkemizde bazı operasyonlar yaptı. Doğru, ama artık foyaları meydana çıktı. Köylümüz kendilerine bedava dağıtılan tohumların asıl amacını anladı. Ayrıca bizim daha üzerinde tarım yapmadığımız milyonlarca dönüm arazimiz var. Köylümüzden bazıları büyükşehirlere gelmeye çalışırken benim gibi bazı şehirlilerimiz de köylülerimizden bayrağı alıyoruz. Merak edilecek birşey yok. Ama daima uyanık olmalıyız. Çünkü emperyalist ülkeler hiç vazgeçmezler. Başka hileler deneyecekleri anı kolluyorlardır. Domatesimiz, Elmamız, Patatesimiz, Kavunumuz, İncirimiz, Zeytinimiz, Soğanımız, Kirazımız, Şeftalimiz, Üzümümüz, Hıyarımız, Kayısımız, Fındığımız, Çayımız, Tütünümüz ve işe yarar değerlerimizin kaybolmaması için zaten bilinçli halkımız elinden geleni yapıyor. Ama tarım il müdürleri de makamlarında oturacaklarına artık bazı şeylerin farkına varsa da yeniden kendine yeten nadir ülkelerden olsak. Saygılar |
|
|
|
![]() |
|
|