View Single Post
Eski 23-08-2008, 02:02   #10
Lilium
Ağaç Dostu
 
Lilium's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-05-2008
Şehir: Balıkesir Gönen
Mesajlar: 7,546
Balık baştan kokar

Sayın oğuz karsan yazınızdan dolayı sizi kutlarım.
Bu sadece domateste değil diğer toğumlardada var. Saymama gerek yok.
Bizleri savaşlarla yıkamadılar, terörle yıkamadılar, ekonomiyle yıkamadılar, tarımla yıkamadılar, diyoruz ama, yan yatırdılar.

Bir kere önce suçu kişiselliğe atıyoruz, olmuyor çiftçiye atıyoruz olmuyor.

Şimdi düşünün ben çiftçiyim;
Domates fabrikası geliyor, çiftçi ile sözleşme yapmaya (tabi tek taraflı sözleşme) diyorki sana fideni vereceğim, gübreni vereceğim, çiftçi de bakıyor, iyibe fideyi veriyor gübre veriyor, avansta veriyor.
Fiat ne kadar (örneğin 50 kuruş Ama o sözleşmede yok, sözde var.) Çiftçi iyi be ekelim.

Birinci kırımı alıyor ikinci kırım da fiat 25 kuruş çiftçi bağırıyor, duyan kim, ekmissin dökeceksin. Dökeceğim diye sözleşmede yapmışsın. Bir kere burdan kandırılıyor.

Gelelim daha önüne, bazı çıkar sahibi hani bizlerinde yalakalığını yaptığımız zengin para babaları (tabi onlarıda yöneten dış güçler) geliyor şirket yöneticisine veya sahibine, toğumunu vereceğim, şu toğumdan şu kadar üretirsen şu kadar şu paradan malını alırım, her iki tarafın çıkarları doğrultusunda anlaşmalar yapılıyor.

Buraya kadar bir diyeceğim yok.

Senin devletinin bir tarım politikası yoksa, (ki onlara göre var) o tarımı kişisel çıkar sahipleri para babaları tarım politikanı yönetir.

Peki bu para babaların parmakları ile gösterdikleri kişileri bizler seçmiyormuyuz?

Benim zenginliğe bir düşmanlığım yok, zengin bir ülke kalkınmış bir ülke refah bir ülke olalım, bunu hepinizden fazla ben isterim.

Ama benim bildiğim, her zengin kişiden her parası olandan borç istenmez, borç alacağın kişiyi iyi tahlil edemessen, hangi tuzağa düşeceğini de bilemezsin?


Düzenleyen Lilium : 22-10-2008 saat 12:36
Lilium Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön