17-10-2007, 09:50 | #1 |
Ağaç Dostu
|
Mesleğini sevmeyen bahçıvanlar...
Sizler de benzer problemler yaşıyor musunuz,bilemiyorum.Bahçıvanlar her zaman bitkileri sevmeyebiliyor sanırım.Dün yazlığa gittim.Belli aralarla gidip çiçeklerimi suluyorum.Eğer yağmur yağmışsa gidiş süremi uzatıyorum.Dün gittiğimde saksıdaki begonvilim kurumak üzereydi.Japon gülüm ve melisam başta olmak üzere,bir çok çiçeğim de kurumuştu.Sitenin bahçıvanı çiçekleri sulamaz,sadece çimleri biçer.Benim çiçeklerim de çimin kenarındaydı.Sanırım rahatsız oldu çiçeklerden ve hepsini balkonun altına taşımış,tabii zavallı çiçeklerime ne çiğ ne de yağmur ulaşamamış.Clematislerim de dibinden kesilmek suretiyle budanmış.Ve evet, çimler biçilmiş.Keşke diyorum hiç biçmeseydi çimleri..... |
17-10-2007, 19:28 | #2 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 30-07-2007
Şehir: Istanbul
Mesajlar: 1
|
Alıntı:
|
|
21-10-2007, 20:46 | #5 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 30-07-2007
Şehir: yalova
Mesajlar: 479
|
Bahçıvan, çiçekleri sevmiyor, peki parayı da sevmiyor mu? bence kovun gitsin. |
22-10-2007, 08:33 | #6 |
Ağaç Dostu
|
Bahçıvanın işten çıkarılması için site yönetiminin karar alması gerekir sanırım . Ancak bu tarz sorunları başkaları da yaşadıkları halde , aynı bahçıvanla çalışmaya devam ediyorlar . Neden böyle , bilmiyorum .... |
22-10-2007, 10:29 | #7 |
Ağaç Dostu
|
Yöneticilere hizmette kusur etmiyordur. |
15-12-2007, 16:46 | #9 |
Ağaç Dostu
|
Temizlik için gelen yardımcı kadın ilk gelişinde daha bana sormadan balkonu yeni sarmaya başlayan acem borusunu ve çam ağacının dallarını eliyle kırdı geçti.Ne gerek varmış acem borusuna ,börtü böcek gelirmiş, özel bir çiçek değilmiş ve çam ağacının balkona gölge yapan dallarına da bu dikenleri balkonu kirletir diye de söylenmişti kırmadan.Tabii ki çalışmak istiyorsa bitkilerimi rahat bırakmasını söyledim ama baharda gözünün içine baktığımız sarmaşık için çok geç kalmıştık. Sanırım karşılaştığımız bu davranışlar doğayı sevmekle alakalı.. |
17-12-2007, 08:20 | #10 |
Ağaç Dostu
|
Sevgili Caretta; Haklı olabilirsiniz . Doğayı sevmeyen temizlikçiler olabilir . Ama doğayı sevmeyenler bahçıvan olmasın lütfen . Bence bu "yaptığı işi sevmekle " ilgili bir şey . İnsanlar sevdikleri işi yapıyor olsalar , daha farklı olurdu diye düşünüyorum . Bazen bu durum öyle uç noktalara varabiliyor ki . Çocukları sevmeyen çocuk bakıcıları görüyoruz . İnsan yaptığı işin hakkını vermeli . Ya da o işi bırakıp severek yapacak birilerine yer açmalı . Hiç olmazsa mesleğine saygı duymalı , ben bu işten para kazanıyorum , evimi geçindiriyorum ,diye düşünerek saygı duymalı . Ama maalesef . Umarım acem borunuzun kırılan dalları yeni sürgünler verir ve eskisinden daha gür olur . |
17-12-2007, 10:59 | #11 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Genelde söylemek istediğim ise dağda, kırda yaşamış insanların şehirde yaşamış insanlara göre bitkilere kurtulunması gereken varlıklar olarak bakmaları.Kökü toprakta ya yine yeşerecekler.. Nitekim dün biz harıl harıl çekirdek kampanyası için yerden ağaç tohumu topluyoruz orada yaşayan köylü bunları ne yapacaksınız zaten her yer ağaç mantığıyla bizi şaşkınlıkla seyretti.Tabii etrafı beş kat orman ve dağ olan Fethiye için adamın yaşadığı şaşkınlığı anlayabiliyorum ama ya büyük şehirdeki insanlar..Onların herşeyden daha fazla sahip çıkmaları gerekir diye de düşünüyorum. Neyse, her zaman böyle insanlar olacak ..Bence biz karar verecek durumda olduğumuzda tercihimizi bitki seven kişileri bahçıvan olarak işe almak için kullanalım ve işe alacak kişileri bilinçlendirmeye çalışalım. Bir çiçeğe davranışla bir insana davranış arasında ki bakış açısının doğayı sevmeyen birinde çok farketmeyeceğini düşünerek yazmıştım yorumu.Bugün acem borusu ki çok çabuk sarabilir ama ben günlerce gözünün içine baktığımdan benim için kıymetli..Hele pencereden baktığımda dallarını kucaklayabildiğim çam ağacım daha da kıymetli.. Bence de doğayı sevmeyenler bahçıvan olmasınlar.Hatta yöneticiler de işe almasın. Sevgi ve selam ile.. Düzenleyen caretta : 17-12-2007 saat 11:05 Neden: fotoğraf ekleme |
|
17-12-2007, 16:49 | #13 |
Ağaç Dostu
|
Sitelerde bu sorunlar çok yaşanıyor. Bir düzen tutturmuş gidiyorlar. Çimleri biçip ellerine hortumu dengeli dengesiz sulayarak iş yapıyoruz sanıyorlar. İşin komiği bizim bahçede otomatik sulama var, sadece 10 dakikada çimi biçip kaçıyorlardı. Ama bu çocukların da suçu yok. Peyzaj Firması sahipleri genellikle bahar dönemlerinde bu çocukları memleketlerinden getirip çok az paralarla çalıştırıyorlar. Ve onlar da kendilerine gösterildikleri kadarını yapıyorlar. Fazlasını bilmiyorlar ki... Bir gün bahçıvan çocuklardan birine sebze bahçemden maydanoz toplamasını söylediğimde, rokalarımın üzerine basıp, maydanozlar hangisi diye sorduğunda olayın vehametini anlayıp her işi kendim yapmaya karar verdim. İki senedir çok mutluyum. Para verip karşılığını alamamaktansa böylesi daha iyi. |
17-12-2007, 16:56 | #14 |
Ağaç Dostu
|
Merhaba Herkezin bitki sever olmaması benimde şikayetlerim arasında ama. Sanırım bahsettiğiniz bazı kişiler kapıcı ve bahçıvanlık için para almıyorlar. Ek olarak oda yaptırılıyor. Her kapıcı bu işten anlamayabilir. Alırkende sormuyorlar zaten. Ama özel olarak bu iş için para alıyorlarsa başka tabi. Bide bitkileri sevmek resim yapmayı sevmek gibi bence bir yetenek yani. Doğuştan gelen bir şey. Herkezin ilgi alanı farklı bitkilere ilgisi olmayan birine ne kadar anlatsakta bizim bakış açımız gibi bakamaz. Sadece önemini anlayabilir belki. Mesela ben daha çok küçükken meraklıydım doğaya. İnanmassınız belki ama 4-5 yaşındayken bile bitkileri ve hayvanları incelerdim. Halada bir pikniğe gitsek bahçemiz deki bi çiçeğin atalarını bulurum orda. Yanı öğrenilen bişi değil bence doğa severlilik. Düzenleyen karaselvi : 18-12-2007 saat 18:15 |
18-12-2007, 08:28 | #15 |
Ağaç Dostu
|
Herkesin bitkisever olmasını , bu konuda bilgili olmasını beklemiyorum . Hele ki ülkemizde ilgi duyduğu , sevdiği işi yapabilen kişiler dahi azınlıktayken . Ama yaptığı işe saygı duyabilir insanlar . Sevmese de , öğrenmeye , elinden gelenin en iyisini yapmaya gayret edebilirler . |
19-12-2007, 00:28 | #16 |
Ağaç Dostu
|
Ben hala 2 aydır lale , sümbül,frezya, ve çiğdemleri diktiremedim.Bahçevana bunlar kasımda dikilmeliydi diyorum verdiği cevap aralıktayız şimdi dikilmezler.Ya beni delirtmek istiyor **** üşeniyor.Zaten peyzajcılardan nereye dikilmeli diye sormak lazımmış.Bahçede laleler için çok uygun yerler var sanki çimlerin hepsini kaldıracakmış gibi inatla savaşıyor benimle.Üstüne üstlük çiçek soğanlarını kendim alıyorum parasınıda istemiyorum .. Heleki beni delirttiği olay şimdi aklıma geldi .(Boru gibi açan) gelin çiçeğimi bahçenin öyle bir yerine dikmişki her geçişte üstüne basıp dallarını kırıyordu , sonunda sök şunu geri ver ben evde bakarım habire üstüne basıyorsun diye söylendim. |
19-12-2007, 07:53 | #17 |
Ağaç Dostu
|
"Zorla sürüye giden köpek kurt getirir " derler .... |
19-12-2007, 10:51 | #18 | |
-
Giriş Tarihi: 02-11-2007
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 44
|
Alıntı:
|
|
19-12-2007, 11:00 | #19 | |
-
Giriş Tarihi: 02-11-2007
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 44
|
Alıntı:
|
|
19-12-2007, 11:29 | #20 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
19-12-2007, 13:14 | #21 |
Ağaç Dostu
|
Farkındasınız muhakkak ki hemen her insan gücü gerektiren işte kalifiye eleman bulmak o kadar güç ki... Eski mahallelerimizdeki marangozları bir düşünün, nasıl sanatlarını konuştururlardı. Şimdi var mı? 3-5 kişi belki... Boyacı-badanacı.... Nerede o eski pırıl pırıl ustalar??? İyisine denk gelen varsa kıymetini bilsin... Ayakkabı tamircileri... O kadar çok ayakkabı modeli var ki eskiyene kadar modelinden sıkılıyoruz zaten... Eskiden modası geçince, topuğunu değiştirip ayakkabılarımızı yepyeni yapan ustalar vardı. Şimdi sayıları 3 veya en çok 5.... Terziler... Eskiden ceket hazır alınmazdı. Kumaşı beğenlir terziye gidilir, üzerinize cuk oturan, kolları kasmayan ceketler diktirilirdi. Hakkını vererek yapan kaç kişidir? Pantalon paçası bile yaptırırken aklınız kalmıyor mu şimdi... Örnekler çok.... Çok yakın tarihte Amerika'daki gibi kalifiye eleman en çok parayı alan olacak. İşgücü en pahalı şey olacak. Çünkü yorulmadan para kazanmanın tadına vardık artık. Çok çalışıp az kazanmaktansa, az çalışıp çok kazanacağımız iş dallarını seçiyoruz doğal olarak. En büyük sorunumuz da yaptığı işin arkasında durmayan ustalar değil mi? Biz evimize taşınalı 3 sene oldu. 3 sene önce gelen ustaların yarım bıraktıklarıkları halen aynen duruyor. Marangoz pergolayı 3 ayda ancak bitirebildi. Kapıyı malzeme eksik yarın gelirim diye bir kenara koydu, kapı halen o kenarda 3 senedir... Peyzaj Firması, bozulan ağaç olursa anında yerine yenisini dikicez dedi... 2 adet ağaç bozuldu. 3 sene kaldılar yerlerinde bu yaz sonu dayanadım gittim başka ağaç türü alıp kendim diktim... Dışarının taşlarını döşeyen usta, yarın gelip şapını dökücem taşların dedi. 3 sene oldu şap dökmeye gelecek Pencere kepenklerini yaptırdığımız marangoz, (ötekinde kazıklandık diye ustaların ustasını bulduk göya) bir pencere kepenkini eksik hesaplamış, birinin de aparatlarının getirmemiş. İki pencere kapaksız kaldı 3 senedir... Hatırladıklarım şimdilik bunlar... Herkes bizi suçluyor paralarını vermeyecektiniz iş bitmeden diye. Biz mi? Kıyamıyoruz işte bize kıyanlara Düzenleyen limon : 20-12-2007 saat 19:46 Neden: noktalama |
19-12-2007, 14:50 | #22 |
Ağaç Dostu
|
Ben de aynı hatayı yapıyorum hep . 10 yıldır tanıdğım , canı isterse harika işler çıkaran bir marangozum var . Hep parayı peşin veririm . İşyerimin dolaplarını 2006 nın Mayıs ayında yeniledim . Ama dolap ve masaların bir kısmı eksik kaldı . Haftaya getirecekti . Mayıs 2007 de telefon ettim , "ustam , dolapların yıldönümünü kutluyoruz , sen de gel " diye . Ve Temmuz ayına dek her gün telefon ettim . Masayı getirip teslim etti ama dolaplardan umudum yok . Belki işi hızlandırır diye çocuk odasını yenileyeceğim ,dedim . Tamam , 10 günde hazırlarım ,dedi . İşyerindekiler gibi olmasın ,dedim . Sen bana güvenmezsen birlikte çalışamayız , demez mi ? Güveniyorum ben . Hala güveniyorum . Belki 2008 Mayıs'ı . Belki daha sonra . Hem böylece eskimemiş oluyor dolaplar . Yok yok , insanlara güvenmek lazım . Adam yapacağını söyledi ,yapacaktır .... |
20-12-2007, 00:22 | #23 | |
-
Giriş Tarihi: 02-11-2007
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 44
|
Alıntı:
|
|
|
|