agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Mutfak > Kiler
(https)




Beğeni Düzeni114Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 07-01-2008, 23:08   #121
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Herkese tekrar afiyet olsun.

Sn.Denizakvaryumu, İzmir Karaburun'da olan hurma zeytin'i çeşitli kaynaklardan okudum ama hiç tadına bakma şansım olmadı. Orada buna sebep olan şeyin bir tür mantar olduğu belirlenmiş. Samanlı cinsi ile ilgli literatürde "tatlı zeytin" deniyor ama başka da bir bilgi yok. Zeytinin tatlılığı, acısının çok çabuk çıkmasından kaynaklanıyor. Söz gelimi bugün tadına baktığınız zeytinler Kasım sonunda henüz dalındaydı. Salamura yapılan diğer türlerde bu mümkün değil, daha en az 3-5 ay beklenmesi gerekiyor. Bizim şöyle bir tecrübemiz oldu. Zeytini toplamayıp Aralık ortalarına kadar dalında bırakırsanız acılığı kendiliğinden çok azalıyor. Dalından toplayıp yediğinizde zeytin acılığını hala hissediyorsunuz ama bu acılık yemenizi engelleyecek dozda değil. Hatta benim hoşuma gidiyor. Buna dalında hurmalaşmak deniyor fakat bunun Karaburun'dakiyle bir benzerliği olup olmadığını bilmiyorum. Bizim bahçede toplamayı unuttuğumuz bir dal olduğunu keşfettik. Neredeyse Ocak ortasına geldiğimize göre bu daldaki zeytinlerin hiç acısı kalmamış olmalı. Bu hafta sonu deneyip size bildiririm.

Sn Uzman16, evet bu zeytinlerin selesi de çok güzel, çok lezzetli oldu. Ancak çuvalda bir hafta fazla tutmuşuz. Fazladan bir hafta lezzetinden bir şey kaybettirmemekle birlikte dokudaki sertliğin azalmasına sebep oldu. Biz de yumuşayanları ayıklayıp zeytin ezmesi yaptık. Çok güzel oldu. Hatta zeytin ezmesini süzgeçten geçirirken ezmenin üçte biri zeytinyağı oldu. Kaşık kuvvetiyle zeytinyağı yaptık yani. Gelecek yıl bidon zeytinini de deniyeceğiz inşallah.


Düzenleyen MeyveliTepe : 08-01-2008 saat 07:34
MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-01-2008, 00:03   #122
Ağaç Dostu
 
Ophrys's Avatar
 
Giriş Tarihi: 21-10-2006
Şehir: HATAY-İZMİR
Mesajlar: 2,272
Galeri: 25
Hurma zeytin İzmir'de bile yaklaşık 10 gün bulunabiliyor. Sezonu çoktan bitti.
Tadınıda şöyle tarif edebilirim:
Diğer zeytinler gibi işleme tutulmamasına rağmen harikadır. Sofraya gelmeden önce zeytinyağı gezdirmek yeterlidir.
Dalından toplanıp pazara gelir ve aldıktan sonra kısa zamanda tüketilmeli **** derin dondurucuda muhafaza edilmelidir.
Fotoğraftaki hurma zeytinler derin dondurucudan çıkarıldı, yağsız saf hali

Eklenen Resimler
 
Ophrys Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-01-2008, 07:40   #123
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Sn. Adabayrakoğlu, fotoğraftaki zeytinler iyice olgunlaşmış, hatta bizim ağaçtan topladıklarımıza göre daha fazla olgunlaşmış. Size sorum, bu zeytinler henüz yeşilken ve yeşilden siyaha dönerken (su kaybedip buruşmadan önce) tadları nasıl? O zaman da mı acısız, yoksa acı da dalda iyice olgunlaşırken mi acılığını kaybediyor?

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-01-2008, 08:39   #124
Ağaç Dostu
 
nazlı06's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: Tire
Mesajlar: 1,489
Sayın meyvelitepe, yaklaşık olarak 5 kg. civarındaki zeytine ne kadar tuz ve laktik asit hazırlayacağız?

nazlı06 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-01-2008, 09:11   #125
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Sn.Nazlı06, tuzu zeytin ağırlığına göre değil, salamura suyunun miktarına göre ayarlıyorız. 5kg zeytin için kaç litre su gerekir kestiremiyorum. En iyisi, sanki salamura yapıyormuş gibi zeytini salamura kabına koyun, üstüne su ilave edin, zeytinleri delikli bir şey ile aşağı bastırdığınızda su yukarıda kalmalı. Sonra içinden zeytinleri alıp suyun miktarına bakın kaç litre. %7'lik salamura için söz gelimi 7 litre suya yarım kilo, 3,5 litre suya 250gr gibi tuz lazım. Buna göre oranlayabilirsiniz. 1 litrelik laktik asit hazırlayabilirseniz kafi gelir sanırım. Az miktarda zeytinden yapacağınız için tuz hesabında bu bir litreyi hesaba katmalısınız. Fazlasının bir zararı yok, zaten yoğurt suyu, içilebilir bir şey. Laktik asit hazırlarken kullanıdığınız yoğurda dikkat. Ülke çapında dağıtımı yapılan yoğurtlardan kullanmayın. Onlarda başka bir şeyler olduğu kesin. Kendi yaptığınız yoğurdu kullanırsanız ne güzel. Doğal yoğurt 3 günde ekşir, unutmayın.
Bir de ne cins zeytinden salamura yapacaksınız bilemiyorum ama samanlı dışındaki zeytinlerde en az 3-4 ay beklemeyi göze almalısınız..Kolay gelsin..

Not: Çok beklemek istemiyorsanız ve zeytinler yeterince sert ise çizerek de yapabilirsiniz. Daha çabuk olurlar.

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-01-2008, 09:23   #126
Ağaç Dostu
 
nazlı06's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: Tire
Mesajlar: 1,489
Belki bu yıl zeytin bulamam artık. Eğer bulursam Ege yöresinde yetişen zeytinlerden denemek istiyorum. Sizin gönderdikleriniz muhteşem. belki aynı lezzeti yakalayamam ama en azından olup olmayacağını öğrenmek için denemiş olurum.

nazlı06 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-01-2008, 09:33   #127
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Bildiğim kadarıyla ege zeytinleri içinde siyah sofralık olacak bir tür yok. Ancak yeşil çizme yapabilirsiniz. Siyah salamura için gemlik trilye veya samanlı kullanmak gerekiyor. Gelecek yıl bahçeden siyah samanlı gönderirim isterseniz.

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-01-2008, 09:49   #128
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Galeri: 25
Samanlı adını Sn.meyvelitepe sayesinde duymuş olduk oysa o kadar zeytinci fidanı dolaştım hep Ayvalık-memecik vs.bilinen türlerin satışı yapılıyordu.

Samanlının tadına baktığımda muhteşem.

Peki neden samanlı zeytini fidanı satılmıyor veya samanlı adı bilinmiyor?

(bir de yazınızda belirttiğiniz gibi köyden köye samanlı değişiyor mu?)

denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-01-2008, 09:49   #129
Ağaç Dostu
 
Ophrys's Avatar
 
Giriş Tarihi: 21-10-2006
Şehir: HATAY-İZMİR
Mesajlar: 2,272
Galeri: 25
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe Mesajı Göster
Sn. Adabayrakoğlu, fotoğraftaki zeytinler iyice olgunlaşmış, hatta bizim ağaçtan topladıklarımıza göre daha fazla olgunlaşmış. Size sorum, bu zeytinler henüz yeşilken ve yeşilden siyaha dönerken (su kaybedip buruşmadan önce) tadları nasıl? O zaman da mı acısız, yoksa acı da dalda iyice olgunlaşırken mi acılığını kaybediyor?


MeyveliTepe zeytinlerin yeşil halini hiç görmedim. Ama olgun olanlarında bile bazen az da olsa acılık hissediliyor.
Dediğim gibi bunlar dalında koparılıp pazara geliyor ve dalındayken acılığını kaybediyor.
Yıkayıp, yağlayıp sofraya koyuyoruz.

Ophrys Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-01-2008, 10:51   #130
Ağaç Dostu
 
nazlı06's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: Tire
Mesajlar: 1,489
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe Mesajı Göster
Bildiğim kadarıyla ege zeytinleri içinde siyah sofralık olacak bir tür yok. Ancak yeşil çizme yapabilirsiniz. Siyah salamura için gemlik trilye veya samanlı kullanmak gerekiyor. Gelecek yıl bahçeden siyah samanlı gönderirim isterseniz.


Çok teşekkür ederim size. Büyük bir ihtimalle ben seneye sizden zeytin talep ediyor olacağım.

nazlı06 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-01-2008, 12:34   #131
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
İş yerim şu anda oturduğum yere çok yakın olduğu için öğle yemeğine eve gidiyorum Mufak tezgahının üzerinde bir kapta bir tepe zeytin duruyor. Eve girer girmez giriştim yine zeytinlere, kaç tane yedim bilmiyorum

Sn.Denizakvaryumu, Samanlı zeytini ile tanışmam benim de çok olmadı. Ben de ilk başta çok şaşırdım, bu kadar güzel bir tür neden yaygınlaşmadı diye. Sebebini sonra anladım. Bu türü çelikle tutturmak çok zor. Sadece bir yerde rastladım çelikle köklendirmeyi başarana. O da amatör olarak kafasını bu işe taktıran bir zeytin dostu. Bu zeytin karamürsel'e özel. Zeytin, yaşadığı ortamdan çok etklilenen bir bitki olduğu için başka yerlerde başka sonuçlar da veriyor olabilir. Bizim agaçlar çok yaşlı. benim tahminim 150 yaşından daha büyükler. Köydeki diğer ağaçlar da öyle. Belki de Rumlar tarafından bölgeye ilk aşılananlar. Bu yüzden de diğer yakın köylerde olanlardan biraz farklı olabilir. Nitekim, bizim bahçedeki boş yerler için çelikten üretilmiş 8 fidan aldım. Üzerlerinde zeytinleri vardı. Köydeki yaşlıları kahveye topladım, birlikte konsültasyon yaptık. Sonuç, evet bunlar da samanlı ama bizimkilerle %100 aynı değil dediler. Herşeye rağmen Karamürsel bölgesinde samanlı fidanı bulunabiliyor. Geçenlerde Çanakkale bölgesinden biri gelip 1000 tane almış.
Sizin de yazdığınız gibi bu zeytini kimse tanımıyor. Tanınırsa hızla yayılması söz konusu olabilir zira lezzeti, kolay işlenebilirliği açısından üstün bir cins. Zeytin zamanı karamürsel pazarında köylüler işlenmemişini 8-9 liraya satıyorlar. Bu anlamda ekonomik değeri de yüksek.

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-01-2008, 12:46   #132
Ağaç Dostu
 
nazlı06's Avatar
 
Giriş Tarihi: 27-05-2007
Şehir: Tire
Mesajlar: 1,489
Samanlı cinsi zeytini iç egede bir yere diksek nasıl olur. Aynı tadı verirmi?

nazlı06 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 08-01-2008, 14:48   #133
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Sn.Nazlı06, doğrusu bu sorunun yanıtını bilmiyorum. Ama zeytin olan her yerde olabilmesi gerekir diye düşünüyorum..

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-01-2008, 11:26   #134
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Galeri: 25
Zeytin yerken alzheımer oluyoruz haberimiz bile yok..!

“TÜKORDER” Tüketiciyi Koruma ve Bilinçlendirme Derneği, Genel Başkanı Öner SAMANLI
Zeytini, zehirli tekstil boyası ile veya demir sülfat gübresi ile karartıp satıyorlar. 'Kararsın, parlasın' diye zeytin havuzuna atılan demir parçaları alzheımer hastalığı yapıyor. Zeytin yerken alzheimer oluyoruz haberimiz yok. Bu kadarla da kalmıyor. 'Bozulmasın' diye de tenekelere antibiyotik atılıyor. Avrupa'da tekstil boyamalarında bile 'kanserojen' özellikleri dolayısıyla yasaklanmış tekstil boyaları ile karartılmış zeytinler çarşı pazarda serbestçe satılıyor

Zeytini, zehirli tekstil boyası ile veya demir sülfat gübresi ile karartıp satıyorlar. 'Kararsın, parlasın' diye zeytin havuzuna atılan demir parçaları alzheimer hastalığı yapıyor. Zeytin yerken alzheimer oluyoruz haberimiz yok. Bu kadarla da kalmıyor. 'Bozulmasın' diye de tenekelere antibiyotik atılıyor. Avrupa'da tekstil boyamalarında bile 'kanserojen' özellikleri dolayısıyla yasaklanmış tekstil boyaları ile karartılmış zeytinler çarşı pazarda serbestçe satılıyor.

Gerekli denetimler yapılmadığı için hızla yaygınlaşan hileli gıdalar sağlığımızı tehdit ediyor. Hilebazlar, yalnızca halkın sağlığı ile oynamıyor, sağlık kurallarına uygun imalat yapan dürüst firmaları da zor durumda bırakıyorlar.

Samanlı:Piyasada yaptığımız araştırmalar sonucunda edindiğimiz bilgilere göre zeytin piyasasında yapılan sahtekârlıkların haddi hesabı yok. Öyle bir boyuta varmış ki yasalara uygun, sağlıklı imalat yapan firmalar pazar kaybetmeye başlamışlar.

Çünkü sahtekârlar, çeşitli hilelerle maliyeti düşürerek daha ucuz fiyatla 'parıl parıl' parlayan, hepsi kömür gibi kapkara boyalı zeytin satarak pazar paylarını genişletiyorlar.

Bugün piyasada tekstil boyası ile boyanmış ya da demir sülfat gübresi ile karartılmış sofralık zeytinler, raf ömrünün uzaması için antibiyotikle işlenerek çarşı pazarda serbestçe satılıyor.

Halkın sağlığını hiçe sayan bazı üretici çiftçiler ile hilebaz firmaların, zehirli kansorejen maddelerle kirlettikleri zeytinlerin satışını engellemek için alınmış hiçbir önlem de yok.


Boyalı zeytinler önce Aydın - Akhisar yöresinde ortaya çıktı ve giderek kuzeye doğru yaygınlaştı.


Sofralık zeytini boyamak için önceleri tekstil boyası kullanıldı. Kanserojen olduğu için Avrupa'da, tekstil sektöründe bile kullanımı yasak olan 'oksidation fetroamin' boyası ile boyanan zeytinler pazara sürüldü.

Bunlar hiçbir denetime takılmadan pazarcılar, bakkallar ve marketler eliyle tüketiciye satıldı ve afiyetle yendi. Boyalı zeytin hızla yayıldı.

Çünkü, tüketici hepsi aynı renkte olmayan alacalı kara zeytini değil, parıl parıl parlayan, hepsi Erzurum oltu taşı gibi simsiyah olan boyalı zeytini, daha iyi sanarak tercih etti.

İş çığrından çıktı, evinin altındaki beton havuzda kendi zeytinini salamuraya yatıran küçük çiftçiler bile zeytinlerini boyamaya başladı. Boyalı zeytin kasaba pazarlarında da satılır oldu. Ancak piyasada boya satan kimya firmalarının uyarısı üzerine zeytin boyamasında oksidation fetroamin kullanılmaktan vazgeçildi. Onun yerine çok daha ucuz fakat daha tehlikeli başka bir boya bulundu.

Demir sülfatta arsenik var
İthal tekstil boyası olan oksidation fetroamin biraz pahalı idi. Ama demirçelik fabrikalarında atık olarak ortaya çıkan teknik demir sülfat çok daha ucuzdu. Fabrikalarda üretilen demir, sülfirik asitle işleniyor bu işlem sonucunda ortaya çıkan teknik demir sülfat tarlada gübre olarak kullanılıyordu.


Tekstil boyasını bırakan bazı zeytinciler, şimdi 50 kiloluk çuvalını 12 - 15 milyon liraya aldıkları demir sülfatla boyama yapıyorlar. Zeytin havuzuna bir miktar bu maddeyi attığınız zaman havuzdaki tüm zeytin kapkara oluyor. Tüketici de hiçbir farklı renk tonu olmayan kömür gibi kapkara renkteki bu zeytini tercih ediyor. Demir - çelik fabrikalarında tehlikeli bir atık madde olarak ortaya çıkan teknik demir, arsenik, civa, kurşun gibi ağır metaller ihtiva ettiği için kesinlikle gıdalarla temas etmemesi gereken bir madde. Çünkü vücutta biriken bu ağır metallerin son yılların moda hastalığı olan alzheimere yol açtığı düşünülüyor.

Kendi kârları için sağlıksız üretimden kaçınmayan bazı üreticiler, kendilerini uyaran gübre bayilerine, 'Tarlada zeytin ağaçlarına dökeceğim' diye aldıkları demir sülfat gübresini, zeytin havuzlarına dökmekten hiç çekinmiyorlar. Çünkü Tarım Bakanlığı ya da Sağlık Bakanlığı'nın bu konuda bir denetim yaparak kendilerini yakalamayacağını biliyorlar. Bu açıdan hiç kimsenin korkusu, çekincesi yok.

Antibiyotik kullananlar
Tüketiciyi bekleyen bir başka tehlike ise antibiyotik. Havuzda tuzlu suda olgunlaşıp pazara gönderilmek üzere 18 kiloluk tenekelere konan zeytinlerin bozulmaması için pastörize edilmesi gerekiyor. Ama firmaların çoğunda pastörizasyon işlemi yapacak cihazlar yok. Bu nedenle pazara gönderilen zeytinlerin çabuk bozulmaması, raf ömrünün uzaması için, tenekelerin içine antibiyotik atılıyor. Böylece hiçbir şeyden haberi olmayan tüketici, zeytin yedikçe vücuduna antibiyotik yüklendiğini farketmiyor bile.


Sağlıklı üretim yapan firmalar da sahtekârlardan dert yanıyor

Naturel kara zeytin, Oltu taşı ya da kömür gibi kapkara olmaz. Bazıları karadır ama bazıları da grimsi siyah, kızıl kahverengi gibi çeşitli renk tonlarındadır. Boyanmış zeytinlerin tümü ise aynı tonda kapkara olur.

Aslında boyalı ile naturel olanı ayırmak çok zor bir iş değil. Alacağınız zeytini gözle muayene ederek bunu anlayabilirsiniz. Boyalı zeytinin çekirdeği de kapkaradır.


Boya zeytine nüfuz eder, çekirdeği bile karartır. Naturel zeytinin çekirdeği ise kapkara değil, çoğu zaman grimsi siyah ya da kızıl kahverengidir.

Bir de en önemlisi 'ucuz' diye pazarda, markette nerede olursa olsun açıkta satılan zeytinlere şüphe ile bakmamız lazım. Bunların görüntüsünü, rengini gözle kontrol edip çekirdeğine bakmadan almayın. Keseniz müsait ise markalı zeytinleri tercih edin. Ciddi firmalar adlarına leke getirecek boyalı üretim yapmazlar.

İstanbul'dan Bursa'ya, Çanakkale'den Akhisar'a kadar pek çok üretici firma ve uzman bilimadamı ile görüştüm. Hiçbiri adının yazılmasını istemedi. Bu nedenle bu yazıda firma ya da kişi adı yok. Yaptığım araştırmalar sonucunda birçok firmanın sağlık kurallarına uygun üretim için maliyetten kaçınmadığını, bu firmaların da sıkıntılı olduklarını gördüğümü de belirteyim. Bu firmaların da harekete geçmesi gerekiyor, ama asıl Sağlık Bakanlığı ile Tarım Bakanlığı'nı göreve davet etmek lazım. Firmalar sağlıksız üretimin nasıl yapıldığını, kimlerin yaptığını herkesten çok daha iyi biliyor. Boyalı ürünü daha iyi tanıyorlar. Bir kere onlar harekete geçmeli. Boyalı üretimleri şikâyet etmeliler. Kamu kuruluşları da bu gibi halk sağlığını tehdit eden konulara duyarlılık göstermeli. Ama görev Sağlık ve Tarım bakanlıklarının. Her ikisi de kendilerine bağlı birimler aracılığı ile bu konuyu takip ettirmeli.


Kara zeytin kapkara olmaz, alacalı olur
Zeytin meyvesi ağaçtan toplandığında hepsi aynı renk değildir. Toplanan zeytin danelerinin bazıları kararmıştır, bazıları henüz kararmamıştır. Dalından toplanan zeytin acı olduğu için yenmez.
Bunlar havuzlarda tuzlu salamura suyu içinde bekletilerek olgunlaştırıldıktan sonra yenebilir.
Kararmış ve henüz kararmadığı için kahverengi ve kızıl kahve renkteki zeytinler olgunlaşmaları için havuzlarda tuzlu su içinde bekletilir. Altı ay hatta bir yıl bekleyerek olgunlaşan zeytinler havuzdan çıkarılıp pazara sevkedildiğinde hepsi aynı renkte değildir.

Doğal, tuzlu su ortamında olgunlaştırılan bu zeytinlerin bazısı koyu siyah renkteyken bazıları daha açık siyah renk tonlarında olur. Bunların çekirdeği de kara değil kızıl ya da koyu kahverengidir.
Ege, Marmara yöresi insanı bunu bildiği için satın aldığı zeytinin muhtelif renk tonlarında olmasından rahatsız olmaz. Ancak, zeytin üretimi olmayan yörelerin tüketicisi 'kapkara parlayan' zeytinin daha iyi olduğunu sanıyor.
Bu bilinçsizlik yüzünden kansorejen zeytin, naturel zeytini pazardan kovma aşamasına geldi

http://tuketiciyikoruma.org/v1/zeytin.html

denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-01-2008, 11:35   #135
Ağaç Dostu
 
zenfree's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-03-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 5,657
Galeri: 341
Sevgili Denizakvaryumu bu mesajda bu haberle ilgili bilgi verilmişti.

zenfree Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-01-2008, 11:41   #136
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Galeri: 25
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi zenfree Mesajı Göster
Sevgili Denizakvaryumu bu mesajda bu haberle ilgili bilgi verilmişti.
Sn.zenfree evet gördüm ama konu o kadar önemli ki link haricinde yazıyı da geçirdim.

Çarşıdan-pazardan zeytin alırken aman dikkat.

denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-01-2008, 11:44   #137
Ağaç Dostu
 
zenfree's Avatar
 
Giriş Tarihi: 20-03-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 5,657
Galeri: 341
Haklısın. Zaman geçtikçe bazen linklere ulaşılamıyor.

zenfree Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-01-2008, 13:35   #138
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 10-03-2007
Şehir: akhisar/manisa
Mesajlar: 489
Bildiğim kadarı ile bütün zeytinler tam olgunluğa erdiğinde siyahlaşır.Uslu ve domat zeytini Akhisar orjinli zeytinlerdir.uslu zeytinin rengi siyahtır ve kuyu,sele,yuvarlama(sizin bidon dediğiniz) şekillerde olgunlaştırılır.Domat zeytini ticari değer açısından limon sarısı rengi-yeşil olarak işlenip satılır, olgunluğundaki rengi ise bordo-şarabi rengi alır ki ben o rengi çok severim.Edremit zeytini yeşil toplanıp kırma yapilır,pembelitoplanır çizme yapılır,siyah toplanır yuvarlama yapılır.hoşçakalın

Melih Bakırlıoğlu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-01-2008, 15:57   #139
Ağaç Dostu
 
uzman16's Avatar
 
Giriş Tarihi: 10-10-2007
Şehir: Bursa
Mesajlar: 1,578
Galeri: 119
Sn. Meyveli Tepe,

Bursa toplantısı var haftaya. Sizce sakıncası yoksa okuyup merak eden üyelerimiz olabilir düşüncesiyle toplantıya arkadaşların tatmaları için sizin zeytinden götürmeyi planlıyorum. Ne dersiniz?

uzman16 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-01-2008, 18:53   #140
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 21-07-2007
Şehir: Tuzla/İstanbul
Mesajlar: 389
Galeri: 7
[QUOTE=

Çarşıdan-pazardan zeytin alırken aman dikkat.[/QUOTE]

Keyfinizi kaçıracak ise kusura bakmayın ama, madem bu toplumda yaşanmış bir gerçek, yazayım dedim.

Yeni teknolojiyi bilmem ama, bizim gençliğimiz de iş için ziyaret ettiğimiz, hatırı sayılır markaların salamura havuzların da bile ortada havuzun zeminiden gelen dik bir tahta direk ve oradan havuz dışına uzanan bir kalas bulunurdu.

Başka çaresi yok derlerdi. Daha önce bilmeseniz de şimdi anlamışsınızdır bu sistemin neye yaradığını.

Umarım yeni teknoloji de bu iş halledilmiştir.

tugo Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-01-2008, 17:57   #141
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Sn.Uzman16, benim zeytinlerden sizde hala kaldıysa memnuniyetle. Toplantının zamanını bilmiyorum, yetişirse biraz daha gönderebilirim.. Bu arada, Kasım ayında, iyice büyümüş ama renkleri kararmamış yeşil samanlı zeytinlerden yaptığım salamura fıçısını da açtım. Çok değişik ve hoş bir lezzette oldular. Daha önce bildiğimiz zeytin lezzetlerinden biraz daha farklılar. Bunları kendi salamurası ile kavanozlarda muhafaza etmeyi düşünüyorum, zira hava ile temas ettirdiğimde bir gün içinde renkleri koyu kahverengi oluyor. Oysa yeşil renkleri ama güzel salamura lezzetleri ile daha hoş sanki.

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 22-01-2008, 08:34   #142
Ağaç Dostu
 
uzman16's Avatar
 
Giriş Tarihi: 10-10-2007
Şehir: Bursa
Mesajlar: 1,578
Galeri: 119
Teşekkürler, zeytinlerden biraz var, onu götüreceğim. Benim yeşil zeytinler yeni yeni olmaya başladılar. Ama hala arada acı olanlar var, yani sofraya koyamadım henüz. Gerçi suyunu değiştirme işini 10-15 günde bir yapıyorum, onun da etkisi var mı bu gecikmede bilmiyorum, fakat türünün de önemli bir etkisi olduğuna inanıyorum artık.
Siyah bidon selelerim ise çok güzel oldular.(bana öyle geliyor)

uzman16 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 29-01-2008, 22:39   #143
Ağaç Dostu
 
uzman16's Avatar
 
Giriş Tarihi: 10-10-2007
Şehir: Bursa
Mesajlar: 1,578
Galeri: 119
Yeşil zeytinlerim sonunda tatlandılar. Gayet güzel tadı var ama çok uzun sürdü olması.

uzman16 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 29-01-2008, 23:21   #144
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Afiyet olsun Sn.Uzman16. Sanırım trilye ile yaptınız. Trilye'nin acısının çıkması biraz uzun sürüyor. Yine de daha hızlı tatlanması için bir kaç hile var. Çizerek mi yapmıştınız bilemiyorum. Üç yerinden çekirdeğe kadar çizerseniz, bir de nisbeten ısısı yüksek bir yerde (söz gelimi radyatör yakınında) tutarsanız tatlanması hızlanıyormuş.

Bizim bahçenin zeytinlerinden bu yıl ilk defa yaptığımız, önce kalamata ve yeşil çizikler, sonra siyah salamuralar, takiben kızıl zeytinlerden yaptığımız fıçı ve yeşil zeytinlerden yaptığımız salamuraların sanırım hepsi başarılı oldu. Siyah salamuralardan sizlerden bazılarınıza gönderme fırsatım olmuştu. Ayrıca çevremde en az 25-30 ayrı arkadaşa verdim, halen 8-9 aile bu yıl zeytine henüz para vermedi. Bu güne kadar topladığım izlenim zeytinin çok başarılı olduğu yönünde (beni memnun etmek için söylemiyorlardır umarım).

Öyleki, 40-50 kilo kadar verdiklerim ve vereceklerim dışında ihtiyaç fazlası zeytin kalacağını hesaplamıştım, fakat son bir-iki haftada görünüşe göre onlar da rezerve edildi. Köyden bir zeytin üreticisi arkadaş (ki, 2,5 ton zeytin toplamıştı bahçelerinden bu yıl), "abi evde sadece senin zeytin yeniyor" diyerek gelip gittikçe bir kavanoz alıyor. Yardımcım İsmail, "30 yıldır zeytin yemeyen kız bu yıl zeytin yemeye başladı" diyerek her hafta bir kavanoz eve götürmeye başladı.

Bu yıl yaptığım sadece yöntem denemesiydi. Bizim ağaçlar seneye ne verirler bilmiyorum, ama bu iş gerçekten iyi olduysa gelecek yıl butik zeytin mi yapsam diye düşünmeye başladım.

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 29-01-2008, 23:36   #145
Ağaç Dostu
 
Sebahattin Sargın's Avatar
 
Giriş Tarihi: 16-12-2006
Şehir: Sakarya
Mesajlar: 4,157
Galeri: 345
Sevgili Meyveli Tepe;

27 Ocak Pazar günü yaptığımız Bursa Ekibi Kış Toplantısında Sevgili Uzman 16'ya göderdiğiniz zeytinleri tadtık ve kulaklarınız çınlattık . Gerçekten enfes olmuşlar ellerinize sağlık efendim.

Sevgiler

Sebahattin Sargın Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 29-01-2008, 23:41   #146
Ağaç Dostu
 
uzman16's Avatar
 
Giriş Tarihi: 10-10-2007
Şehir: Bursa
Mesajlar: 1,578
Galeri: 119
Ben Trilye ile değil Gemlik zeytini ile yaptım. Trilye(şimdiki adı Zeytinbağı) Mudanya'nın ilerisindedir. Gemlik ise İstanbul yolundadır. Ama sizin kastınız tür ise onun da aynı olduğunu sanmıyorum.

Kilerde yaklaşık 27-28 derecede kaldılar. İlk başlarda suyunu hergün değiştirdim ama sonra bu süreyi bir hafta on güne kadar çıkardım. Zeytinleri iki yerden uzunlamasına çizmiştim. Tadı çok güzel oldu.

Sizin siyah zeytini ve kendi yaptığım bidon selesini toplantıya götürdüm. Arkadaşlar çok beğendiler. Teşekkürlerini ekleyeyim buraya.

Güler Hanım sizin zeytini çok beğendi, hatta galeride yerken resmi var.

Ağaç sayınız ve rekolteniz butik zeytinciliğe imkan veriyorsa iyi bir fikir gibi görünüyor. Doğal yaşam ticarete vesile olacak desenize.

uzman16 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 29-01-2008, 23:53   #147
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Afiyet olsun Sebahattin bey. Nazik övgünüz için çok teşekkür ediyorum..

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 30-01-2008, 00:03   #148
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Sn.Uzman16, benim bildiğim gemlik zeytini diye adlandırılan türün diğer adı trilye. Marmara bölgesinin hakim türü. 27-28 derece epey sıcak sayılır. Bu koşulda ve çizilmiş olmasına rağmen acısının çıkmasının bu kadar uzun sürmesi de sanki trilye olduğunu gösteriyor. Bu türün salamurası sanırım yazın yenir hale gelecek. Bu durumda sizinkilerin şimdi olması normal.

Sadece bizim bahçe butik zeytin için yetmez tabii. Samanlı bahçesi olan bir kaç arkadaşı daha kandırmam lazım..

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 30-01-2008, 00:18   #149
Ağaç Dostu
 
uzman16's Avatar
 
Giriş Tarihi: 10-10-2007
Şehir: Bursa
Mesajlar: 1,578
Galeri: 119
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe Mesajı Göster
Sadece bizim bahçe butik zeytin için yetmez tabii. Samanlı bahçesi olan bir kaç arkadaşı daha kandırmam lazım..
Desenize seneye zeytin almaya sizin butiğe geleceğiz.

uzman16 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-09-2008, 12:40   #150
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Arkadaşlar,
Yeşil çizik zeytin zamanının geldiğini hatırlatmak isterim. Yaz boyu irileşen zeytinler son bir kaç haftadır belirgin bir şekilde yağlandılar. Çizerek hızlıca acısını çıkartmak için ideal durumdalar. Sezonun ilk zeytinlerinden yapacağımız çizik zeytinleri Eylül sonunda yemeye başlayabiliriz. Yeni mahsul salamura ve sele zeytinleri gelinceye kadar bizleri tekrar taze zeytin keyfine kavuşturabilir..

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 02:24.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024