Kuyruk olur kuyruk olur :p İsmini de çok sevdim totok :p Diğerlerini de görmek isterim ablacım ama favorim totok baştan söyliyim :p

üstteki sempervivum, alttaki euphorbia milii bitkileri sayın Hira.
selamlar :)

tömürcek, benim favorimde totok :) ama pırtlı'nın siyah olan yavrusuda cokk güzel, onun adınıda "karaca" koydum:) en kısa zamanda hepsini eklerim.

Sn alibaba, teşekkür ederim.
sukulent olduklarını biliyorum ama adlarını sizden öğrenmiş oldum.

Sonunda oldu Sayın Hira. Öncelikle sayfan hayırlı uğurlu olsun.
Görüyorum ki bazı çiçekler direk yoğurt kasesine dikilmiş, onların elden geçmesi lazım. Hatta kahverengi olanları da boyarsan güzel olur. Fotoğraflardan "tarih" ve "saat" göstergesini kaldırırsan daha güzel görünür.
Şimdilik eleştirilerim bu kadar. Ha bir de güncel fotoğraflar istiyoruz. Çiçekleriniz çok güzel.

Sn. mandalinleerik, ziyaretiniz ve yorumunuz için teşekkür ederim. çıplak yoğurt kaplarına çiçek dikmekten hiç hoşlanmıyorum, mutlaka o kapları bir şekilde kamufle etmeye çalışırım çünkü çiçek görsel bir şölendir, görüntü bozulsun istemem. Tarih, saat göstergesini kapatayı düşünüyorum. Güncel fotoğrafları en kısa zamanda ekleyeceğim.

sayfanız hayırlı olsun, çok güzel çiçekleriniz var.

Sevgili Hira sayfanız hayırlı olsun. Merakla beklenen fotoğraflara bizi kavuşturmuşsunuz sonunda :) Sevgiler...

Sn. gokcegokce, sayfama hoşgeldiniz.
evet sonunda bir sayfam oldu geçte olsa:) sizde ziyaret edip mutlu ettiniz.

ya biberede bayılırım çok güzel olmuş eline sağlık

teşekkür ederim. hoşgeldiniz:)

Sayfa aldı başını gidiyor. Yeni fotoğraflara ihtiyaç var.

ha
ha ha ha :) o kadarda değil canım, ne bahçeler ne balkonlar gördük
burada, benim yoluk 2 tane çiçeğimlemi alıp başını gidecek burası:) yeni
fotoğrafları anneme gittiğim zaman yükleyebilirim, bahsetmiştim, bende
bilgisayar yok, tel. ile giriş yapıyorum maalesef. Şuan anneme gitmek
üzere otobüste yerimi aldım. kısmetse akşam fotoğfar eklerim, birkaç tane fotoğraf çektim ama tarih göstergesini kapatmayı beceremedim:) idare ediniz artık napalım.

teşekkür ederim. en güzelleri sizlerin olsun inşallah.

ölümden dönen minyatür gülüm,
bir ay kadar önce değil çiçek, yaprak diye birşey yoktu üzerinde.
vitaminlerle falan topladı kendini.

çekirdekten limonum ve şansa bala çelikten tutturduğum hanımelim:dilli:

telgrafım ve tohumdan yetiştirdiğim ağaç hatmim

mayıs ayında Karasu'da gezinirken bir duvar dibinde gördüm bu kaktüsü,
kocaman sarı çiçekleri vardı, ellerimi feda edip daldım tam ortalarına..
tuttularda neyseki, boşuna çekmemiş oldum o ızdırabı:)

sakızım ve bu sene çeliklediğim sardunyalarım;)

tohumdan yetiştirdiğim kırmızı biberim.

güderi begonyam ve kazayağım beraber yaşıyorlar:dilli:
napalım ama, hepsine ayrı saksı bulmak ne zor yahu..
bide insan aç gözlü olupta her gördüğü çiçeğe nereye dikeceğim diye düşünmeden saldırırsa,
yanyana tıkıştırıverir işte böyle.. şimdilik sorun yok ama ayırmak lazım tabii.

son olarakta Şükufe'yi tanıştırayım sizlerle..

eski patronum Safranbolu'dan yöresel kıyafetli bez bebekler getirmişti, güzel bi inceledikten sonra 'yaparım ben bundan ya' diyerek başladım renkli kumaşları kesmeye biçmeye, derken bide baktım oldu bile.
bir sürü hediye ettim sevdiklerime..
hatta sattıklarım bile oldu,Zekeriyaköy'de ikamet ederken :p

erkencilere
günaydın diyor ve ben bu saate kadar gözünü bile kırpmamış biri olarak
uykuya geçiyorum ;)
he bu arada, anneme gelirken yolda tohum tutmuş
akşam sefaları gördüm, aklım onlarda :) mini bi poşet kaptığım gibi
yanlarında alırım bugün soluğu :D

görüşürüz arkadaşlaar..

Çocukluğumdan beri kaynana dilinin farklı çeşitlerini saksıda yetiştirdim. Ancak güllerde olduğu gibi kaktüsler de ne kadar dikkat edersem edeyim dikenleri ile oldukça fazla hasar verdiler. İnsanın yaraları bir müddet sonra iyileştiği için yeniden uğraşmaya devam ettik. Ancak Mersin dönüşü aldığımız frenk yemişi olarak satılan toroslarda bir köyden aldığımız kaynana dili meyvası ile evdekilerden o zamanlar küçük olan kızımın eline saplanınca bizim kaynana dili maceramız da bitti. Uzun süre o minik minik dikenleri çıkaramamıştık. Eldiven veya gazete veya poşeti kat kat sarıp o şekilde almak en güzeli. Burada bir arkadaş aynı şekilde kendi ilçede bulunan evin bahçesine getirmiş. Anlaşılan çok da dayanıklı. Kış döneminde üzerini iyi bir şekilde naylon sararak soğuktan donmasını önlüyormuş.

Sn Muda, küçük kızınızın başına gelenlere üzüldüm. ben mecbur çıplak elle hareket etmek zorundaydım çünkü yanımda ne poşet ne gazete hiçbirşey yoktu.. rüzgar eşliğinde sağda solda uçuşan poşetler vardı ama, onlara dokunacağıma dikenleri yerim daha iyi diyerek çıktım yola;) 14aydır burada ikamet ediyorum ve çevremdekilerin uyarıları üzerine çiçeklerimi geçen kış çatıya taşımıştım, iyi ki öyle yapmışım çünkü burada naylon sarmanın çiçekleri koruyacağını pek sanmıyorum.çok fazla kar yağmıştı.

Bez bebek gerçekten çok güzel olmuş, el emeği ile yapılmış olan şeyler her zaman çok değerlidir benim gözümde.
Ayrıca tohumdan yetiştirdikleriniz için ayrıca tebrikler. Bence o da beceri ister, her zaman olmaz.
Beğendim, devam...

:)
bez bebeğin en güzelleri gitti mandalinleerik, bu kalmış bende sadece.
tohumdan yetiştirmeye gelince, bazı şeyleri sadece çimlendirmekle
kaldım, devamı olmadı :) ama çok mutluluk veren bi olay olduğu kesin. onun çimlenmesi için uygun ortamı ben hazırlıyor, toprakla ben buluşturuyorum, ihtiyaç duydukça suyunu veriyorum, yani onun doğaya kazandırılmasında büyük payım var, mutlu oluyorum bu nedenle.

O zaman yenilerini yaparsın Sayın Hira hatta bu konuda blog sayfası bile oluşturabilirsiniz.

Sayfan hayırlı olsun Hira bitkilrin ve şüküfe çok güzel görünüyorlar ellerine sağlık...

artık çiçeklerimden başka birşeyle uğraşmak istemiyorum mandalinleerik, kışın belki dönerim bez bebek yapımına.