Dün akşam tomurcuk olan zıpçıktılar açtı

Gün güzellerinin biri açıyor diğeri soluyor. Keşke bir gün yerine daha uzun süre açık kalsalar.

Eczaneden distile su almıştım (şart değil, kaynatılıp soğutulmuş su da olur bence ama evde vardı onu kullanıyorum) Küçük bir sprey şişesinin 3 te 2 sini bu suyla dolduruyorum. Geri kalan kısmını da yine eczaneden veya aktardan aldığım limon, lavanta, okaliptüs, kekik , biberiye, citronella, fesleğen gibi sinekkovar yağlardan birkaç tanesini ekliyorum ve çalkalayıp kullanıyorum. Özel bir ölçüm yok kimi zaman lavanta yağından daha fazla koyuyorum kimi zaman limon yağından nasıl denk gelirse öyle. Kullanmadan önce her seferinde çalkalayıp öyle püskürtüyorum. Çok iş görüyor. En azından doğal ve çocuklara da gönül rahatlığıyla kullanıyorum.


Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi

Çok teşekkür ederim hemen deneyeceğim. Bir tür yağ eksik onları da tedarik ederim.

Glayöl'lerin bir kısmı açmaya başladı ama o kadar çok rüzgar var ki uzun boylu olanlar boytunlarını büküyor ben de kesip vazoya yerleştirdim.
Biraz sonra balkonu yıkayıp, masa örtüsünü serdikten sonra vazomu koyacağım.

Güler, Sevgili Tillandsia, dedim ya elli kişi olsa onların yerine elli defa beni sokar. Her soktuğu yer bakla kadar kabarır ve çok kaşınır, stilex jel sürerek kaşıntıyı biraz azaltıyorum.
Diyorlar ki kan grubun (0) o yüzden sana geliyor. sizin de kan grubunuz (0) mı?

Sevgili Güler Hanım, aynen benimde kan grubum 0 pozitif. Dediğiniz gibi şu an bahçede herkesin söylemi; "Bu sene havalar soğuk gidince sivrisinek olmadı" (Erzurum hala pek ısınmadı). Halbuki beni her yerden davul gibi şişirmişler. Benimde kaşıntıya karşı en iyi ilacım stilex jel. İyi günler dilerim.

Bu arada bu yıl ilk kez Glayöl yetiştirdiğim için sizin paylaştığınız resimler de daha bir ilgimi çekti Güler abla. renkleri ne kadar güzel, o zaman sizin tecrübelerden faydalanmak şart oldu.

:D
Mesajımı mı beğendiniz?

Bi ton kişiye iki tır malzeme göndermişsiniz, bunları beğenmeyecez de... :)

Sevgili Güler hanım çok teşekkürler kargomuzu göndermişsiniz elinize emeklerinize sağlık,bugün kargolar çalışmıyorlarmış sanırım yarın gelir,gelince haber vericem ,tekrardan çok teşekkürler.

Hıhh, şimdi oldu. ;)

Bahçemden istediğiniz bir şey varsa size de zevkle göndermek isterim.
Örneğin sarmalık asma yapraklarım çok güzel, malina gönderdiklerimden hemen sarma yapmış.
(ben hiç böyle sarmamıştım, patroniçe kolayını bulmuş :))

Evet Malina hanım kolayını bulmuş ben tek tek elde veya tabakta sarardım son yıllarda youtube da gördüm poşetle sarmayı inanılmaz kolay vede ince sarıyor şimdi yaprak sarmasını poşetle sarıyorum.

Ben de tahta üzerinde tek tek sarıyorum, bayağı da uzun sürüryor. YouTube linkini verebilir misiniz?

Bir de ben yaprakları saplı kopardığımdan haşarken demet demet haşlayıp sonra tek tek saplarını kesiyordum, malina "haşlamadan demet yaptığında saplarını tek kalemde makasla kessene daha kolay olur " dedi. Patroniçe pratik işin kolayını bulmuş. :D

Güler hanım ben link vermeyi bilemem, ama şöyle söyliyeyim yoube da poşetle yaprak sarma diye arayınca çıkacaktır,biraz teknoloji özürlüyüm ancak bukadar bilebiliyorum şu fotoğraf yükleme işini çözebilsem çok iyi olacak ,bende fotoğraf paylaşabileceğim,umarım birgün sizinle uzun uzun sohpet edebilirim,Perpada ayaküstü kısa bir konuşmuştuk.bu arada Sevgili Malina hanımın yaprak sapı kesme yöntemi süpermiş not edildi uygulanacak.

Elimizdekilerle başa çıkalım da önce :(

Aklımızda olsun, çok teşekkürler...

Geçen ay da tır seferdeydi, bana da uğradı. :)


Nasıl bir aç gözlülükse hemen kabul etmiştim. Bitkiler konusunda böyle. :rolleyes:

Sevgili arkadaşım, hiç aç gözlülük değil, bitkiler, çiçekler, tohumlar dendiğinde hepimiz aynı durumdayız.
Sen beni gittiğim bir sera da gör, adeta kendimden geçiyorum, eğer yanımda Oğuz varsa ki hiç o an yanımda olsun istemiyorum lâf aramızda, dolaşmaktan sıkılıyor gidip arabada oturuyor bir müddet sonra klaksona bir iki basıyor.

Eğer tek başıma isem, normalde İstanbul-Manyas arasını arabamla kara yolu ile dört saatte alıyorum, ama eğer araya sera işleri girerse bu müddet inan yedi-sekiz saati buluyor. Hatta bazen kendi kendime " iyi ki arabam otomotik vites, hemen yan koltuk önüne bile çiçek saksıları yerleştirebiliyorum" diye seviniyorum. Anla artık arabayı nasıl doldurduğumu.
Bu güzargahla kalmıyorum, Yalova üzerinden bazen Karamülsel'e, bazen Koruköy'e doğru kayıyorum. Öyle çok seracı ile arkadaş oldum ki tahmin edemezsin. Bana çay ikram ediyorlar, çiçekler hakkında konuşuyoruz, onlara agaclar.net'i anlatıyorum, pazarlık ediyoruz. Onlar memnun ben memnun.

Yani demek istediğim hepimiz aynı kafadayız, sen sadece kendini sayma. :D

Günaydın sizin yan koltukta oturan ben olsam ,aldığız çiçekleri kucağımda taşırım inanın benim eşimde çok sıkılır hadi hadi der durur bende ehliyet var ama araba kullanma cesaretim yok sarhoşun birisi geldi çarptı arabaya o gündür ben araba kullanmak istemiyorum.

Keşke hemen geçseydiniz direksiyona ara verince bir korku geliyor, bir arkadaşıma aynen öyle oldu şimdi korkuyor araba kullanmaya.

Seneler evvel " ehliyeti aldığın gün bu arabayı sana vereceğim" demişti eşim. Ondan habersiz imtihana girdim ve ilk girişimde aldım ehliyeti. Ehliyeti alınca da hemen gittim " Ver arabanın anahtarını, işte ehliyet " dediğimde şaşırmıştı Oğuz. Tamam, tamam yarın veririm dediyse de hiç dinlemedim aldım anahtarı.
Ertesi sabah ilk işim de arabaya binip 80 km mesafedeki yazlığımızın bulunduğu Silivri'ye gitmek oldu. Ne yalan söyleyeyim, Silivri'ye gidene kadar arabayı sürdüm mü yoksa sırtımda mı taşıdım bilemiyorum.
Sitenin içine girip de arabanın kontağını evin önünde kapattığımda bütün kaslarım ağrıyordu.
Oğuz'a telefon edip " ben yazlıktayım akşam oraya gel" dediğimde çok şaşırmıştı. :)

Sevgili Güler hanım kargom geldi,çok teşekkür ederim,şimdi bahçeye inip kıymetlilerimi yerlerine dikeyim.

Güle güle büyütün. :)

Arkadaşımız ikiy'i beklerken ben de bahçemden bir kaç tane fotoğraf yükleyeyim.

Üyelerimizden nrkrkmz Gönen'e gelince bize de uğradı. Uzun zaman olmuştu görüşmeyeli çok sevindik. Nur bayağı kilo vermiş zaten uzundu daha da uzamış gibi geldi bana ama benim balkondaki lilyum casablanca daha uzundu. ;)

Balkondaki lilyumların biri geçerken diğeri açıyor, böylece balkondaki mis kokular devam ediyor.

Lisianthus'ların her rengi oluyordu bahçede, geçen sene bir türlü istediğim gibi olmadıi Bu sene kendiliğinden çıkanları ufak saksılara aldım, pek iştahlı olmasalar da yine de biraz renk katıyorlar balkona.

Bir de baktım ki atlas bana merhaba diyor

Sikas iki yaprak çıkardıktan sonra uzun zamandır uyuyordu, neredeyse iki üç senedir hiç kıpırdama yoktu. Dün kameriyedeki saksıları sularken baktımki taze taze yapraklar çıkarmaya başlamış, çok sevindim.

Güller