Güler hanım,
İyi ki varsınız.Açelya ile ilgili bakım önerileriniz sayesinde cesaretlenip iki saksı almıştım yaklaşık bir ay önce.
satın aldığımdaki resmi
Eklenti 194947

bugün geçmiş çiçeklerini temizledim.yaprak gübresi ile nemlendirdim.işte resmi
Eklenti 194948
sizce nasıl bakmışım açelyama?

Üzerinde çiçekleri yok ama yaprak durumuna bakarsanız çok sağlıklı görünüyor.
Ellerinize sağlık.

Yeniden çiçek açmasını istiyorsanız üzerine beyaz şeffaf bir naylon geçirin (Sulayıp, fıffısladıktan sonra) Naylonun içi başlasın buharlanıp su zerreleri oluştursun. Arada bir de havalandırın tabii. Bu durmda yeniden çiçeklenme başlayacaktır.

Yorumunuz beni çok sevindirdi.Bir sorum daha olacak.şubat ayında çelik ile üretilen ceylan sardunyam çiçeklenme dönemine kadar yeterince köklenir mi?bir sayfada yeni çeliklerin çiçek açmasına izin vermeyin yoksa kök gelişimi iyi olmaz diye okumuştum.çok soru sordum ama inanın sizin bilgilerinize çok güvendiğimden.sevgiler

Çelikleri mümkün mertebe yapraksız yapmaya çalışırız ki gücü köke gitsin diye. Hele hele hiç çiçek tomurcuğu bırakmayız.
Örneğin, ben gül çelikleri hazırlarım, hiç yaprak bırakmamaya gayret ettiğim gibi ektiğim yerden de en az bir sene oynatmam.
Tabii sardunya ve ceylan çelikleri daha çabuk köklenirler. Ama yine de tomurcuklandırmayın yaprak gerekiyorsa çelikte bir iki tane bırakın hatta yaprağın yarısını bile kesebilirsiniz ortasından.

Bu konuda başlıklarımızda mutlaka bilgi bulacaksınız. Sitedeki hocalarımız çok daha iyi bilirler. Ben bu işin tahsilini yapmadım. Yazdıklarım kendi bahçemde yaptığım denemelerimdir.

İlgili başlıklarda da soru sormaya lütfen çekinmeyin, konu ile ilgilnen arkadaşlarımız ve hocalarımız sizlere cevap verirler. Ama önce başlığa bir göz gezdirin, sorunuzun cevabını bulmanız mümkündür.

Çok teşekkür ederim Güler Hanım davetiniz için. Artık biz sizi bekliyoruz. Gelirseniz çok mutlu oluruz.
Ben haftasonu bir tane Trabzon Hurması ağacı aldım. Daha küçük 3 yaşında ama bodur cins değil. Bu ağaç çok yavaş büyüyormuş. Tozlayıcıya ihtiyacı yokmuş yani kendine verimliymiş.
Görüntüsü çok hoşuma gidiyor. Sonbaharda yaprak döküp meyvelerinin üzerinde olması, kızaran yaprakları görsel güzellik sunuyor.
Eğer bu sene meyve verirse ben de sizin gibi kurutmak istiyorum.
Tadını merak ediyorum.
Zaten bu hurmaları görünce sizin dalından yediğiniz aklıma geliyor.:)
Bu sene hurma ağacımız meyve verirse yapacak iş çok olacak.
Sevgilerimle.

Güler hanim bahceniz mükemmel ötesi ellerinize saglik.Bitkiler ve cicekler bazi insanlarin elinde cok güzel yetisiyor,sahibinin elinden midir bilmem.Kesin olan birsey var bitkiler ve cicekler sizi cok seviyor belliki:)
Insaallah ben de vatanima dönersem böyle güzel bir bahcem olur.
SEVGILER

Sabaha kadar bu sayfayi gezerim artik ben gurbet ellerde Güler hanim

Teşekkür ederim sayın seyma30.
Bitkileri seven, onlara özen gösteren herkes güzel şeyler meydana getirebilir diye düşünüyorum. Benim de başaramadığım çok şeyler oldu. Maksat yılmadan tekrar uğraşmakta.
Umarım sizin de arzularınız yerine gelir.

Nazar değmesin diye maşallah diyeceğim ama benim atlas iyice şaşırdı. Yine çiçeklenmeye başladı.
Kaktüs ve sululentlerle pek ilgilenmiyorum ama bilen arkadaşlar söylesin, bu kadar sık açması normal midir atlasın?
Benim atlas neredeyse iki, üç ayda bir açıyor. Çiçeklerinde de hiç ufalma yok, gayet iri çiçekli.

İki gün önce balkonda orkidelerle uğraşırken atlas yeni sürgünler vermiş mi diye kontrol ederken, sürgünlerin yanında yeni tomurcuklanmalar da gördüm.
Bugün tomurcuklar bayağı büyümüş, haftaya kalmaz iri iri çiçeklerini görürüz.

Aloeveralar da fışkırdı, yakında dağıtım yaparım. :)

Çok eskiden mahallemizde teneke saksılarda annemde, komşularda atlas hep olurdu. Her boğumundan çiçekler fiışkırırdı. Çoğunlukla da kışkırtıcı renkler, ya kırmızı ya siklamen renginde. Sizin atlasınızın rengi daha sade ve asil duruyor. Bir de durup durup açıyormuş, değmeyin keyfinize.....

Sizin eliniz bereketli, Güler hanım. Bendeki atlas iki kıştır, yani bana geleli beri hiç açmadı. Bir atlas, bir de amaryllis deli edecek beni.

Kış aylarında hemen hemen hiç su verme, sulamaya başladığında da iki, üç ayda bir suyuna potasyum ilave et.

güler hanım süper bi bahçeniz var gülleriniz bi harika aslında hepsi süper keşke bizimde imkanımız olsa bahçe yapabilsek apartmanlarda ancak evimizde çiçeklerle uğraşabiliyoruz ellerinize sağlık

Teşekkür ederim. İnşallah sizler de bahçeli bir eve sahip olursunuz. Ama düşünürseniz balkonlarda, ev içlerinde bile arkadaşlarımız ne kadar güzellikler meydana getiriyorlar.
Bu uğraş bile büyük mutluluk bence.

Sevgli Güler ellerine saglık bahçeniz fevkalede muhteşem üstü bayıldım güller meyveler ve siz süpersiniz ellerinize ve yüreginize sağlık.....

Teşekkür ederim burak alkan.

Sundavilla'yı limonluğa kaldırmıştım. Limonluktaki bitkiler ne durumdalar diye bakmaya gittiğimde sundavillanın tohumunu gördüm.
Tohum kapsülü açılmış ve tohumları alt dallara düşmüş. Enteresan tohumları var.
Çok hafif tüyümsü bir doku üzerinde minik minik şeyler. Elle tutmanız pek mümkün değil.
Hani tarlalarda, kırlarda görürüz beyaz tüy toplar. Üflediğinizde dağılır. Aynen onlar gibi.

Toplayabildiklerimi sizler için fotoğraflamaya çalıştım.

Bahçemdeki kamelyalara yeni bir arkadaş katıldı. Çok zarif ve güzel değil mi?

Harika, kıskanmamak mümkün değil.

Sevgili kalambaklı, ben sizin bonsailerinizi kıskanıyor muyum? Zevkle seyrediyorum çalışmalarınızı. :D

İşin esprisi... ama inşallah yolunuz düşer de bahçemde size ikramda bulunurum.

Benim de yolum İstanbul'a düşerse size bir harnup veya zeytin bonsai hediye etmek isterim.
Sağlıcakla kalın.

Sağ olun sevgili kalambaklı.
İnşallah geleneksel hale getirmeye çalıştığımız agaclar.net'in doğum günü toplantısına gelirsiniz.

Nasip olursa gelmeyi mutlaka istiyorum.

Güler Ablacığım,
Uzun zamandır siteye etkin olarak uğrayamadığım için bahçendeki güzelliklerden mahrum kalmıştım. Her zamanki gibi çiçeklerin muhteşem ötesi. Sana ve bahçene hayran olmamak mümkün değil...

Sevgili Güler, senden öğreneceğimiz daha çok şey var anlaşılan, açelyanın tekrar çiçek açması için önerdiğin yöntemi ilk defa duyuyorum.

Sundaville böyle tohum veriyormuş demek, çok ilginç.
Bu tohumları deneme amaçlı çimlendirecek misin?

Güler hanımcığım aloe vera taliplisi olabilirim ;)

Güler abla kamelyanız cok güzel demiyecegim :D Kamelyalar her durumda kendine aşık eden bir agaccık .yakıcı ve direk güneş sevmiyor topragı sürekli nem istiyor . işallah başarırsınız gecen yıl İstanbul da sarılarıda satıştaydı . bazen kendimi tutamıyorum almamak icin güle güle büyütün

Sevgili züleyha, seni yeniden buralarda görmek ne güzel. Sesini duydukça sana bahçeden el sallıyor ve dua ediyorum.
İnan çok özledim, ne olur bebeğini de alıp gelsene bu sene, çok mutlu oluruz. Güllü kameriyede çay demleriz. Biz çayımızı içerken İlter'i salıncakta sallarız.

Dudi, toplantıya gelirken Aloevera getirmeyi düşünüyorum. Orada mı alırsın, postalayayım mı?

Toplantıda alabilirim Güler hanım, çok teşekkür ederim :)

Bu sene bahçeme yeni yeni bitkiler katıyorum.
Bitkileri aldım da nereye ekeceğime karar veremedim.
Bahçenin bir bölümü aşırı sulak oluyor, hatta kışın, köylülerin karagöz dedikleri minik minik su kaynakları oluşuyor.
Ben bunlara taban suyu diyordum ama değilmiş. İşte bu yüzden kışın, o bölgeye ekmiş olduğum pek çok bitkim donuyor.
Bir iki kez ektiğim calicanthus, malta eriği, leylak, mimoza ve diğerleri hep ikinci senelerinde köklerinden donup öldüler.
Bu bir şerit gibi devam edegelen bir hat sanki. Ama genişliği 5-6m civarında. O yüzden o bölüm ekim için müsait değil diye düşünüyorum.

Benim her sera gezişimde ben çiçek alıyorsam Oğuz da mutlaka bir iki fidan alıyor.
"Ne lüzümu var, 4 ağaç var ya ondan" diyorum ama " senin aldıklarından yok mu?" cevabını yapıştırıyor.

Lâf aramızda, bahçede onun olan kısma zaman zaman ben tecavüz ediyordum ama şimdi o başladı bana ait kısımlara göz koymaya.
Nane, fesleğen, dereotu ve maydanoz tarhlarımın hemen yanına ekmiş aşılı böğürtlenleri.
"Sana zarar vermeyecek, tellere sarılıp uzayacaklar" diyor, ama korkarım böyle böyle alanıma yanaşacak.

Hemen bizim bahçenin altında 3000m² lik bir bahçe var. İnanın biraz daha genç olsaydım hiç düşünmez satın alır, bir asma köprü ile ikisini birleştirirdim. Ama şimdi korkuyorum, bahçe büyüdükçe iş de büyüyor.
Ne vakit yetiyor ne de güç. Üstelik devamlı da burada oturmuyoruz.
Bir delilik yapmayayım diye çoğu kez o alana bakmıyorum bile. Ama inanın, sanki Oğuz da böyle düşünüyor gibi geliyor bana. Ben bir çıtlatsam hemen " hadi alalım" diyecek. Aklı fikri orayı satın alsa, bir tavuk kümesi kuracak, şöyle tavukların bahçe içinde ama açık açık dolaşıp, eşelenerek börtü böcek yedikleri bir alanda büyümeleri.
Bolca kendi kendime " Boşver Güler, sen kendi alanına bile zar zor yetişiyorsun" diye yüksek sesle tembih ediyorum. İstiyorum ki kulaklarım da şahit olsun. :p


Yeni aldığım kartopu; Viburnum Plicatum.

Pili pili yaprakları ve ortası tomurcuklu ama kenar yaprakları çiçek açar şeklindeki çiçekleri ile çok güzel görünüm sağlıyor.
Bunu Ortancalarda da gördük.
Bitki soğuk iklime hatta -25 kadar dayanıklıymış.

Bahçenin her tarafı ot içinde, toprak çok ıslak, tutup da çektiğinizde hemen geliyor ama yığınla toprak da beraberinde, çamurlaşmışcasına.
O yüzden suların iyice çekilmesini beklemekte fayda var.

Otlar arasında nergisler, sümbüller baş çıkarmış, bazıları da açmış ve açmaya devam ediyorlar.