Merhaba Sn TCM. Alyssumlar (Ballıcalar) bu havaları seviyorlar. Yaz sıcaklarında bozulup, havalar serinleyince çiçekleri coşuyor...

Verbenalar (Yer Mineleri) ise İzmir gibi ılıman bölgelerde kışı atlatıyor...

Saygılar...

@Mücevher Çalısı, 1.000 metre rakımdaki yaylada olduğumuzu hatırlatayım, alyssumların yaklaşık dörtte birlik kısmı geçen zorlu kışı atlatmıştı. Verbenaları Bayındır dan fide olarak aldığımda satıcı 'bu sene verbenaları Bayındır da bile soğuk vurdu' demişti. Orada vurduysa yukarıda işi zor diye düşünüyorum. Bir ihtimal 'soğuk vurdu' dediği öldü değil de, gelişimi olmadı ise (ortanca gibi) seneye aynı yerinde görebiliriz.

@TCM, yaylada olduğunuzu okudum biliyorum. Ballıcalar orada kışı nasıl geçirir bilmiyorum, sadece serin havadan hoşlandıklarını biliyorum...
Geçen kış neredeyse bütün bitkiler vuruldu Yer Mineleri neden vurulmasın ama ortalama İzmir-Ödemiş-Gölcük Yaylası kış şartlarını konuşacak olursak Yer Minelerinizi seneye de görmeniz gerekir...

Saygılarımla...

@ Mücevher Çalısı, hanım sevinecek bu habere...

Sizin sayfaya bakarken sedum reflexumlar aklıma geldi. Bir sezonda epey boşluk doldurdular. Sanırım seneye bu dönemde pek boşluk bırakmayacaklar. Onların ise umurlarında değil kış mı gelmiş, kar mı yağmış :)

Eklenti 584926

Hazır ismi geçmişken yayladan bir görüntü.

Eklenti 584925

Bu hafta sonu geç çıktık yukarı; biraz pırasalardan söktük, biraz brokoli. Pırasa az daha var ama brokoli bitti artık.

Dahliyaların önceden kabaca belirlediğimiz hoşumuza giden farklı renklerini topraktan çıkardık, topraklarını iyice silkeleyip üzerine meşe odununun külünden serpip, çift kat gazete kağıdının içine koyduktan sonra bir kaç avuç odun talaşı dökerek kutuların içerisine yerleştirdik. Toprak ve talaş biraz nemli olduğu için hava alarak kurumaları kolay olsun diye ağızlarını açık bırakarak camla kaplı balkona yerleştirdim. Çoğu toprakta duruyor daha. Haftaya kalanlarla ilgilenmek gerekecek.

Böyle küçük olanlar sanırım sezon başında tek tek olupta toplu halde ektiklerimden. Yoksa tek tek harici ektiğim en küçüğü zaten bu kadardı.

Eklenti 585637

Orta boylar. Çiçek ve uç kısımları tamamen ölse de sapları hala yeşil. Aslında az daha beklesek iyiymiş, yumruların beslenmesi açısından. Ancak bu seferde topraktan çıkarması zor oluyor. Böyleyken kenarlarını kürekle kaldırarak toprağı yumuşatıyorum, hanım da yukarıdan saplarından asıldığında yumrular zedelenmeden çıkıyor. Arada küreği yumrulara yakın saplarsam kesme sonucu zayiatımız da olmuyor değil.

Eklenti 585638

Eklenti 585640

Bu en büyüğü, tek başına 5 kg vardı sanki.

Eklenti 585639

Bazı arkadaşların rahatını bozduk ama yapacak bir şey yok.

Eklenti 585641

Merhaba sayin tcm.
Bugun yine forumda kaybolmusken, bir mesajinizda ortancalari celik ile cogalttiginizi okudum.

Ben yaklasik 1 1.5 ay once bir kok ortanca aldim ve onu bahceme diktim. Resminide hatirlarsaniz ortanca sayfasinda paylasmistim. Aldigim ortanca hic boylanmadi ve sadece yeni birkac yaprak olustu. Ortalama boyu 15 cm kadar.

Ortancalari celikten cogaltmak icin kasim ayinin uygun oldugunu okumustum.(yanlis ise duzeltin) Durum boyleyken ortancalari cogaltmak icin tavsiyeleriniz nelerdir?

Neler yapmaliyim sizce?

Sizinde basinizi agritiyorum farkindayim fakat siz anlatirken acemilerin daha iyi anlayacagi cok basit bir dil kullaniyorsunuz. Affiniza siginiyorum...

@622ali baş ağrıtmak ne demek, ortanca sayfasına yazdım bir şeyler... http://www.agaclar.net/forum/calilar...tm#post1421843
Bu arada Fransada yaşayan biri olarak geçmiş olsun dileklerimi iletirim.

Yumrularınız bereketli olsun Sayın TCM. :)

Sağolun İsmail Bey, ne kadar bereketli olduğunu tam çözemedim aslında, bir kaç tanesini seneye işaretleyerek ekmeli bakalım bire kaç verecek. :)

Bizimkiler bu sene fazla bereketli olmayacak sanırım, fazla bakım olmadı. Sizinkilerin maşallahı var. :P

Odamıza ne zamandır istediğim benjamini aldık. İkisi uzun açık renkli benjaminler ortaya, koyu renkli iki adet kısa benjamin alt tarafı kapamak için aralara koyduk.

Eklenti 588890

Eklenti 588891

Bu sezon ilk kez tohumdan yetiştirdiğim, ara ara resimlerini de paylaştığım aubrietalar soğukla birlikte gelişmeye başladı, hatta geçen hafta sonu baktım çiçeklenmiş.

Eklenti 590214

Eklenti 590215

Aubrietaların satış görüntülerindeki çiçeklerini görmüş yayılıcı,her tarafının çiçekli olduğunu görünce beğenmiş ve her renkten arkadaşla beraber çok fazla tohum olacağı düşüncesi ile almıştım. Ancak daha önce anlattığım şekilde büyütemedik. Siz soğuğa dayanıklılığını da test ederseniz yeniden tohumlarını edinip ekmeği düşünmeye başladım.

Bu hafta gittiğimde bakayım geçen hafta karlardan sonra bakmak aklıma gelmedi. O zamana kadar herhangi bir bozulma yoktu. Benim aubrietalarda bu sene yaz boyunca keyifli değildi, bir iki tane çiçek açtı ve küçülmeye gitti. Ancak havalar serinleyince coştu ve gelişti. Birkaç yerde de okumuştum aşırı sıcağı sevmiyor diye. Esas beklentimiz bu yıl, reklamlarındaki gibi çiçeklenme olacak mı ben de merak ediyorum.

Dün kısa süreli yaylaya çıktık, aubrietalarla ilgili görevimiz de tamamladık.

Eklenti 593344

Eklenti 593345

Resimde de görüldüğü gibi @ Muda, bizimkiler kardan kıştan etkilenmemiş gibi gözüküyor. Üzerindeki çiçeği bile duruyor daha.

Kar ile başları dertte olmayan başkaları da var bahçemizde...

Bu kartopu mesela, umurunda değil dışarıda kar varmış buz varmış. Bunun adını çiçekleri beyaz olduğundan değil de, 'kar' a kafa tuttuğundan "kartopu" koymasınlar sakın. :p

Eklenti 593346

Kekik te "kar ne neymiş" diyor sanki ama görüntüsü pek onaylamıyor bu efelenmeyi...

Eklenti 593347

Bahçemizden diğer kar manzaraları...

Sedumlar ne oldu acaba, keyifleri kırıktı kar öncesi, şimdi yamulmuş olmasınlar temelli...

Eklenti 593351

Keçi gübremiz karın altında, içindeki 'pire' ler donmuştur herhalde. ;)

Eklenti 593352

Yağan karın ardından iki gün rüzgarlı ve soğuk olunca kar donmuş. Dolayısıyla kartopu oynama, pekmez ile yemek için kar toplama, kardan adam yapma etkinliklerini rafa kaldırdık.

Dün kardan adam yapamadık ama geçen hafta mobil sağlık hizmeti için gittiğim köyde hafiften kar yağınca...

Eklenti 593353

yapıverdim hemen bir 'kardan adam' cık...

Eklenti 593354

Gülmeyin lütfen, bu kadar karın bu kadar adamı olur.

Dün yazmayı unuttum. Terbiyesizin biri kümesi çökertmiş. Ne arıyorsun kümesin tepesinde, işin ilginci kestiğim dikenli 'gür' dallarını kümesin üzerine atmıştım hep, nasıl yattın o dikenlerin üzerinde. Kırılmış bir tane dalı hafiften göçmüş içeri doğru. İnşallah bir kaç aylık ömrün kalmıştır, kayınpederimle bir gün uğraşmıştık biz onu yapacağız diye...

Yaratığın biri de su bardağımızı kırmış, yazın ilaç karıştırmak için dışarı çıkarmıştık, unutmuşuz, kalmış dışarıda, alışmıştır diye ellememiştim artık, seneye nasılsa dışarıda yine lazım olacak diye düşündüm. Ne istediniz güzelim bardaktan, çiçekli çiçekli pek güzelmişmiş.

Eklenti 593379

Hanımla epey etrafta araştırdık, kanıt yok, yapan mendeburlar oldukça 'soğuk'kanlı, işinin erbabıymış doğrusu, helal olsun. Kümes neyse de bardağa yazık oldu, bir iki dal daha bulur kümesi düzeltiriz de bardağı nasıl yapacaz, çiçekleri de vardı...

Olmayacak böyle kamera koyayım en iyisi...

Nazardır nazar, çiçeklerini gören nazar etmiştir:rolleyes:

Oralarda uçuran fırtına çıkmadı mı ayol, bardak nasıl sağlam kalsın?

Kar buz çatlatmıştır en büyük ihtimal:)


En önemlisini sona sakladım, başa döneceğim, "Nazar!" Sizin üzerinizden "nazar" kalkmış:p


Sahi siz ne gibi bir varlıktan şüphe ettiniz? Yazınız biraz muallak kalmış:D

Ömürler görün e mi? ;)

Sayin tcm size ufak bir sorum var? Bahceme bir kac adet meyve fidani almak istiyorum. Ozellikle elma ve armut ta tozlayici diye bir durum var bildiginiz gibi...

Tozlayicilari almadan sadece 1 er adet elma ve armut fidani alsam meyve verirler mi? Yoksa illa tozlayici sart mi?

Simdiden tecrube ve onerileriniz icin tesekkurler...

@ 622ali, bu konuda fazla bilgim yok maalesef. Etrafta her bahçede benzer meyve ağaçları olduğu için sanırım ekstra tozlayıcıya gerek kalmıyor. Sadece bildiğim kivi için yanyana dikilecek şekilde çift olması gerektiği.

Bayıldımmm
 

Sayın TCM Tüm bilgiler için sonsuz teşekkürler gözlerim ağırdı okumaktan :)
Sayenizde birçok şey öyrendim . Emeğinize sağlık....

Yaylaya dikilecek fidelerin hazırlıkları önümüzdeki haftalarda başlar. Etkinlikte dağıtılan tohumların bulunduğu odada şimdi puzzle var. Önce 500 parça ile başladık, sonra 1.000 parçalık puzzlelardan üç tane yaptık.

Şu an elimizde 4.000 parçalık var :) Başlayalı iki hafta oldu...

Eklenti 596695

Bir hafta önceki hali...

Eklenti 596696

Bu da az önce çekilmiş hali...

Eklenti 596697

Sıkılmazsanız tavsiye ederim. Ama önce 500-1.000 ile başlayın işe...
Açıyoruz TRT müzik kanalını, mırıldana mırıldana yerleştiriyoruz parçaları hanımla...

Bu puzzle isine bir ben anlam veremiyorum sanırım. Çocukluğumda Almanya dan hediye getirmislerdi, minicik parçaları vardi. Bir turlu tamamlayamamistim. O deneyimin olumsuz etkisi midir, bir turlu sevemedim. Ailece ortak yapiyor olmak mı keyif veriyor acaba? ( puzzle in kendisinin keyif vermesini mantigi almayan birinin sorusu. :) )

Sn TCM bitirmiş olduklarınızı bozdunuz mu? Ben bozmuştum:(

Çerçeveletince çok güzel ve bizim için özel tablo oluyorlar, hatta tutkalı ile set olarak satılanları varmış. Ben bundan sonra yaptığım pazılları bu şekilde değerlendirmeyi düşünüyorum. Daha önce yaptıklarımı tekrar yapmam gerekiyor şimdi:)

Yazınızı okuyunca şu fıkra geldi aklıma ;)

Birgün padişahın huzuruna bir adam getirmişler. Adamın öyle bir hüneri varmış ki; elindeki bir ipliği fırlatarak 100 adım ötedeki bir iğnenin deliğinden geçirebiliyormuş. Bunu başarmak için tam 40 yıl çalışmış.

Padişah "Göster bakalım hünerini" demiş. Adam iğneyi bir sehpaya saplamış, sonra 100 adım geri gitmiş ve ipliği fırlatmış. İplik iğnenin deliğinden geçmiş.

Padişah "Tekrarla, tesadüf olmasın yoksa" deyince adam tekrarlamış, gene isabet. Padişah tam 10 kere tekrarlatmış, 10'unda da iplik hedefi bulmuş. Padişah veziri çağırmış, "Şu adamı ödüllendirin. 100 altın verin, 100 de sopa vurun"

Adam "Aman padişahım bu nasıl ödül" deyince padişah da "100 altın hünerin için, 100 sopa da böyle lüzumsuz bir işe yıllarını harcadığın için" demiş.

Gereksiz bir uğraş-hobi vs. gibi dursa da sonuçta ortaya çıkan tablolar pek güzel oluyor. Sabır, huzur, müzik, sohbet, aile de işin içine girince boşa vakit geçirdiğimizi düşünmüyorum. BİM in sattığı 500+1.000+1.000 üçlü paketi almıştım önce. Güzel olacağını tahmin etmemiştim ama oldukça iyi çıktı. 500 lük olanı bir günde tamamladık. 1.000 lik olanlar resmin zorluğuna göre dört-beş gün sürdü. Özellikle at resimlerinin olduğu puzzle duvarın-eşyaların rengiyle de uyum sağlayınca kıymetten duvara asamadık duruyor öyle.

Puzzle halı ve yapıştırıcıları var @ Mücevher Çalısı nın bahsettiği gibi. Biz komple misafir odasını kapladığımız için halıya gerek duymadık. Yapıştırıcı zamanla özelliğini kaybediyormuş. Tavsiye üzerine gittiğimiz camcı puzzle ları ters çevirip koli bandıyla arkasından yapıştırıyor önce. Cam ile arasına sanırım mukavva gibi bir şey koyup seçtiğiniz çerçeveyle de kaplıyor.

http://www.agaclar.net/forum/1441612-post688.htm

10 günde epey tamamlandı. Bahçe işleri başlayıncaya kadar ebik-gübük resimlerle idare edecez artık :)

Eklenti 597880

Bunlarda apartmanın bahçesine ektiğimiz laleler.

Eklenti 597881

Eklenti 597883

Eklenti 597882

Yayla için tohum ekim çalışmalarına biber tohumları ile hafta içi nasip olursa başlayalım artık. Bayındıra uğradık haftasonu eşimle, perlit aldık, geçen seneden cocopeat vardı, köyden yanmış koyun gübresi getirdi bir arkadaş sağolsun, bugün orman gübresi de verecek. Hepsini karıştırıp maça başlayalım.

Haftasonu yayladaydık, dört tane saksılı gül (sarı-kırmızı, eflatun, beyaz ve sarı renklerde) diktik, bir tane de saksıda mercanköşk diktik. Daha geç açan ve kaldığımız süre içerisinde göremediğimiz üç kök kasımpatını da aşağı indirdik.