Suzanlara devam...

Eklenti 170133

Eklenti 170134

Eklenti 170135

Eklenti 170136

Bahçenin birçok yerinde, geçen yıllardan dökülen tohumlardan üreyen Kına Çiçeklerinin bir kısmını sökmedik.

Eklenti 170137

Roka hala yenilebilir durumda. balık sezonu geldi ama biz yokuz.:mad:

Eklenti 170138

Yapraklarının büyük bölümü kuruyan Acer Palmatum yeni yerine alıştı bile..

Eklenti 170139

Sinameki(Senna sp.) gece de güzel.;)

Eklenti 170140

Sevgili Uzaylı;
''En büyük icatlar, büyük hayallerin ürünüdür!'' Bunu unutmayın. Dilerim birgün çok büyük ve güzel bir bahçesi olan bir eve kavuşursunuz. Sağlık ve mutluluk içinde tabii.

İyi dilekleriniz için yürekten teşekkürler.

O ne güzel bahçe öyle.İnsana huzur veriyor, bayıldım bahçenize.

Canım arkadaşım;
Yıllar sonra sana burada rastlamak, bizi çok mutlu etti. İstanbul dönüşü buluşmak üzere, selam ve sevgiler.:)

Gündüz ayrı güzel gece ayrı güzel mutluluklar size

Orhan bey, bahçenizde yaz bitmeyecekmiş gibi görünüyor, maşallahınız var.
Sizi mutlu etmek için her biri ayrı coşmuş :)

Çok teşekkürler. İki yıllık bir bahçe. sanırım ileriki yıllarda daha güzel olacak. Artık buna bende inandım.:)

Adalet hanım;
Yaz bitmeyecekmiş gibi ama, biz bir süreliğine İstanbul' a dönmek zorundayız.:mad:
Ama biraz Pollyanna gibi düşünmeliyim..Nasıl olsa gene geleceğim.:D

Selam ve sevgiler.

orhan bey her şey çok güzel ve harika ,inşallah nice yıllar sağlıklı olarak uğraşırsın bahçe ve bitkilerinle.

Sevgili gurbik67;
****** bahçemin beğenilmesi çok keyif verici. Ama güzel diekleriniz daha hoşuma gitti. ;)
Teşekkürederim.

Bir arkadaşımın İzmir' den ''Ağaç Şakayığı'' diye hem kendine, hem bana aldığı bitkinin fotoğrafından onun Hibiscus olabileceğini söyleyen Kiraz arkadaşımız yanılmadı. Bendeki henüz tomurcukta ama arkadaşımınki açtı.

Beyaz-katmerli çiçek açan, Hibiscus Syriacus ''Jeanna d'Arc'' cinsi olduğunu netteki araştırmamdan öğrendim. Son derece güzel bir bitkim daha oldu.:)

Benimki:

Eklenti 170254

Eklenti 170255

Arkadaşım Çetin' inki:

Eklenti 170256

Eklenti 170257

Eklenti 170258

İlk Manolyanız ve ilk çiçeği. Hatırladıız mı?

Eklenti 170285

AH MANOLYA
Baharlara açtığında çiçeklerini
Nasıl da vakur durursun semaya
Bir yelkenli geçer gözlerinden
Peşinde yunus sürüsü
Köklerin toprağa hasret çizgilerde gülümser o an
Yenilenirsin...

Ah manolya,
Umarsız sevdaların ilmeğinde sığınırım sana
Renginden huzur ister yürek sızılarım
Elimde sararmış sayfalarla
Kırık kalemimin ucundan şahlanırım...
Gövdendir o an sırtımı okşayan
Ben hissinle olmazları yazarım...

Ah manolya,
Hüzünlerin asi çığlığı
Haydi, yeni bir masal yarat
İçinde bir küçük kız bir de uçurtması olsun
Kuyruğu yükseldikçe değsin saçlarıma
İçtiği maviyi akıtsın ruhuma
Biraz özgürlük biraz emanet çalsın yarınlarıma...

Ah manolya,
Yenilenmek istiyorum ben bu bahar
Sarılara, mavilere, yeşillere bürünsem diyorum...
Hani şöyle en gösterişlisinden,
Kır çiçeklerinden taç yapsam başıma
Sonra koşsam, koşsam deniz boyunca
Yorulsam bir kayanın ikindi vurgununda...

Ah manolya düş kokulu çiçek
Yeniden kendime döndür beni
Yenilendir bu bahar
Geride bıraktığım her ne varsa
Kokunla yok et bir anda...

Ah manolya, ah...
Rüyaların sessiz dokunuşu
Aç haydi, korkma aç
Tut beni hayata...




(Aslı Kaya)

Yine yurtdışında yaşayan bir dostum, gelirken, bana iki minik Taxus baccata(Porsuk) fidanı getirdi. Büyümesi için biraz fazla beklemek gerekecek. :p
Ehh. Ne yapalım? Bekleriz artık.:D

Eklenti 170281

Eklenti 170282

Eklenti 170283

Eklenti 170284

Orhan Bey,
873 nolu bir üstteki mesaja bir bakarmısınız?

Bakmaz olur muyum?
Google' dan bende bir manolyalı şiir aradım ama bu kadar güzeli yok!
İnsanları mutlu etmeyi çok iyi biliyorsun. Seni seviyorum be arkadaş.;)

Sayın Orhan Özbilgiç, Almanya da Taxus baccata (Porsuk) Bir çok bahçede çit bitkisi olarak kullanılmış, çokta güzel durmuştu.

Sayın Güngör Salman;
Zaten onu getiren dostumuz, Almanya' dan getirdi! Beş altı tane veriyordu ben almadım. Hepside aynı boylardaydılar.:)

Çektiğim fotoğrafları da buldum.

Çok ta güzel oluyormuş gerçekten.;)
Ama, bendekiler o boya bilmem kaç yıl sonra gelirler.:confused:

CANLARIM,bahçeniz büyüledi beni.Henüz bitiremedim gezmeyi.Bilgine emeğine paylaşımına hayran kaldım.O çiçeklerin güzelliği ,çeşitliliği,renkleri allahım ne güzeller.çok seviyor olmalısınız karşılığınıda alıyorsunuz .Bahçenizi gezmeye devam edeceğim.Canım arkadaşlarım en kısa zamanda buluşmak dileğiyle...

Orhan Bey,
Çok teşekkür ederim. İnşallah sevginize layık oluruz. Şiirin tamamını eklememiştim. Hoşunuza gittiği için kalan kısmını da ekledim yukarda.
Sevgiler, saygılar. Balkonunuzda bir çay da benim için yudumlayın.

Sevgili Meliha;
Çok teşekkürler.
Bizim için bahçemizi beğenmenden daha önemli, olan sizleri bulmak ve görüşme şansı yakalamak. :)

Bu sabah, çayımı yudumlarken aklımdaydın.;)
Herşey gönlünce olsun.

Bazı bitkiler büyüme konusunda beni sabırsızlandırıyorlar.)))
Bunlardan biride Çin Yelpaze Palmiyesi.;)
Geçen yıldan bu yana doğru dürüst boylanmadı.
Onuda, Taxus Baccata gibi ''bekleyeceğiz.'' :D

Eklenti 170373

Eklenti 170374

Eklenti 170375


Eskalonya' yı İstanbul' dan buraya taşırken, bir minik dalı kırılmıştı.(Galiba?) Onu bir başka yere dikmiştim.
Anasından daha sağlıklı biçimde büyüyor valla.:p

Eklenti 170376

Eklenti 170377

Sevgili Orhan bey bahçeniz çok güzel, bu güzelliği nasıl bırakacaksınız? Tam bir cennet yaratmışsınız ellerinize sağlık.

Teşekkürler..
Evet fatoş Hanım;
Maalesef her sene bu telaşı yaşıyoruz. Gerçi bizler için, kışı İstanbul' da geçirmenin artıları yadsınamaz ama....))))) Artık sık sık gelip gitmeye çalışacağız. Zorda olsa.:(

Sayın Fatoş,
Gerçi Orhan Bey ve sevgili eşi her sene bu cennet bahçeyi bırakıp İstanbula gidiyorlar. Fakat işin en güzel yanı nedir biliyor musunuz?

Bakın Hacer Esma Yücel ne diyor?

Vuslat

Kavuşmak içindir mesafesiz duraklar
Kavuşmak için hep görünmeyen ulaklar
Kavuşmak için bir kartal yuvasına
Dümdüz eder gökleri ölümsüz sevdasına.

Orhan bey ve sayın eşi de her sene hem İstanbuldki dostlarına ve hem de bahçelerine kavuşarak çifte sevinç ve mutluluğu tadıyorlar.

Sevgili Cumhur;
Hani bir deyim vardır ya? ''Hislere tercüman olmak!'' İşte aynen öyle oluyor.
Duygu adamısın vesselam..:)

İstanbul' da; tam odamın önünü süsleyen Erguvan yarı beline kadar kurumuş. :( Neyseki dipten kurumamış.:)