![]() |
|
|
|
|
|
#1 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 10-07-2008
Şehir: konya
Mesajlar: 25
|
Merhaba
Lisede iken bir öğretmenimin dil ve millet konusunda anlattıklarını hiç unutamadım. Öğretmenimin dilinden sizlere aktarayım istedim: (Öğretmenimiz hem Fransa'da ve hem de İngiltere'de üniversite eğitimi almış. Bu ülkelerde de epeyce yaşamış biriydi. Ayrıca başta Almanya olmak üzere birçok değişik ülkeleri de gezmiş.) Önce İngilizce öğrendiğim için ve bizim ülkede İngilizce dünya dili olarak bilindiği için Fransa'ya gittiğimde doğal olarak insanlarla İngilizce iletişim kurmaya çalıştım. Öyle ya, dünya dili... Büyük otellerin görevlileri ve bilim çevresi dışında halktan hiç kimse benimle İngilizce konuşmaya yanaşmıyordu. Hatta bakkaldan su istesem bile yüzüme dik dik bakıyordu. Anlamadıklarını düşünüyordum. Bir gün üniversitede bir profesör ile konuşurken konu açıldı ve ben de halkın pek İngilizce bilmediğinden bahsettim ve yaşadığım zorlukları anlattım. Gülümsedi ve "Burası Fransa" dedi. "Bir ülke gücünü birlik ve beraberliğine , birliğini diline borçludur." "Bu ülkede başka bir dilin dolaşmasına izin veremeyiz. Vatandaşlarımıza da bu bilinç verilmiştir. Onlar aslında İngilizceyi az çok bilirler ama Fransızca konuşmanızı beklerler. Yabancı dil ayrık otu gibidir. kendi dilinizin arasına yerleştirdiğinizde onu boğar ve kurutur. Bizim en cahil vatandaşımız bile bunu bilir. Bir şişe su veya bir ekmek karşılığında üçbeş kuruş kazanmak için kendi dilini satmaz..." (Daha sonra değişik ülkelerde benzer şeyler yaşadığını anlattı. Konusu açıldıkça ve aklıma geldikçe anlatırım.) |
|
|
|
|
|
#2 | |||
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-01-2008
Şehir: Ankara-Mersin
Mesajlar: 132
|
Alıntı:
yazım kuralları konusundaki uyarınızın gereksiz olduğunu söyleyerek başlayacağım. farkettiyseniz noktalama işaretleri konusunda gereken özeni göstermeye çalışıyorum. büyük harf konusuna gelince, bildiğiniz üzere yazım programlarında nokta işaretinden sonra bir boşluk bırakınca harf otomatik olarak büyük olarak yazılır. ben de her noktadan sonra boşluk bırakmaya özen gösteriyorum ama harf büyük olarak kaydedilmiyor. belki forumun böyle bir özelliği yok ya da böyle bir özellik yüklenmemiş. tembellik mi dersiniz, üşengeçlik mi bilmiyorum ama ben cümle başlarında Shift'e basmak zorunda bırakılmamalıyım. yanlış olduğunu düşündüğüm diğer hususta, üyeliğimin iptal edilmesi ile tehdit edilmem. hem foruma aktif katılım bekliyorsunuz hem de ufak bir yanlış için üyeliğimin iptal edileceğini söylüyorsunuz. forumdan atılma korkusunun üstesinden gelmek için hiçbir yorum ve paylaşımda bulunmadan pasif olarak forumu takip mi etmeliyim? meslek konusundaki uyarınız için teşekkürler, hemen değişikliği gerçekleştiriyorum. Düzenleyen muhikan : 04-09-2008 saat 09:02 Neden: harf eksikliği |
|||
|
|
|
|
|
#3 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 08-01-2008
Şehir: Ankara-Mersin
Mesajlar: 132
|
Malina'dan cevap gelmeden hemen geri adım atayım Üyeliğimin iptalinin dile getirilmemesinin hoşuma gitmediğini tekrarlıyorum ama büyük harf konusunda kurallara uyacağım. Bunu üyeliğimin iptalinden duyduğum kaygıdan değil dilimizin yozlaşmasına sizin sayenizde ben de dahil olmam belki. Sayın Yücel Özlem, "Bunu da lütfen, Türkçe, açık bir şekilde yamanızı rica ediyoruz." Z harfini unutmuşsunuz. Saygılar ![]() |
|
|
|
|
|
#4 | |
|
agaclar.net
|
Alıntı:
Muhikan gibi, öğrenmesi hızlı olanları incitmeye gerek yok ![]() |
|
|
|
|
|
|
#5 |
|
Ağaç Dostu
|
Özür
Merhaba; Bir kaç zamandır aklımı kurcalayan bir soruyu bu gün çözdüm, konu iki ayrı kelimenin doğru yazılışı ile ilgili, Birincisi, Aceba...bugün TDK. ya bakıp arştırdığımda yıllardır kullandığım bu sözcüğün yanlış olduğunu üzüntü ile gördüm. Meğer doğrusu Acaba imiş. İkinci kelime ise Çünki...bu benim kullandığım hali. Bu kelimeninde doğru yazılışı Çünkü imiş. Tam 586 mesaj yazmışım, bu mesajları tek tek kontrol etmem çok zor, bu yüzden yaptığım bu yanlışlıklar için yönetimden ve Sevgili Ağaçlar.Net üyelerinden özür diliyorum. |
|
|
|
|
|
#6 |
|
Ağaç Dostu
|
Çünki kelimesini kullandığınız mesajlar Aceba kelimesini kullandığınız mesajlar Dilerseniz bu linkleri kullanarak mesajlarınıza ulaşabilir ve dilediğiniz düzeltmeleri yapabilirsiniz. |
|
|
|
|
|
#7 |
|
Ağaç Dostu
|
Türkçe'nin doğru kullanımı konusunda göstermiş olduğunuz titizlikten dolayı hepinizi kutlarım. Elimde 35 cc fantayı içmiş bir klavye var. Bazen takılıyor ve yazım yanlışlarına neden oluyor. İletiyi yolladıktan sonra yaptığım yazım yanlışlarını farkediyorum. Ancak iletimi düzelttiğimde de altta: " Son düzeltme..." biçiminde bir cümle oluyor ve bu bende iletimi düzeltmeme yönünde olumsuz bir etkiye neden oluyor. Acaba o "Düzeltildi." yazısı çıkmasa daha hoş olmaz mı ? Saygılar. |
|
|
|
|
|
#8 |
|
Ağaç Dostu
|
Sayın Todor; Siz linki verdikten sonra birçok kez açmayı denedim ama her seferinde "Üzgünüz, sonuç bulunamadı. Lütfen farklı terimler ile tekrar deneyiniz" uyarısı çıkıyor. Ne yapmam gerektiği konusunda yardımcı olursanız mesajlarımı düzeltebilirim. Saygılar... |
|
|
|
|
|
#9 |
|
Ağaç Dostu
|
Ayrıntılı arama seçeneklerine girin. Kelimeye göre ara hücresine çünki, Kullanıcı adına göre ara hücresine kullanıcı adınızı yazın. Çünki kelimesi geçen bütün mesajlarınız sıralanacaktır. Benim yukarıda verdiğim linkler o anlıkmış. Farklı bir zamanda yapılan aramalar, farklı linkler içeriyor. Ben de bunu yeni öğrenmiş oldum. ![]() |
|
|
|
|
|
#11 |
|
Ağaç Dostu
|
Sevgili Meyvelitepe'nin "...Türkçe diline mi, yoksa Türkçe dil bilgisine mi..." şeklindeki ayrımını anlayamadım, çünkü ben bu ikisini birbirinden ayrı düşünemiyorum. "...alfabesinin kullanıldığı her dilde ortak olan yazım kuralları ve noktalama işaretleri..." konusu ise bende "noktadan sonra bir boşluk bırakmak" vb gibi kuralları anımsattı. Bunu doğru anladım sanırım... |
|
|
|
|
|
#12 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 19-08-2007
Şehir: elazığ
Mesajlar: 120
|
Daha önce dile getirilip,getirilmediğini bilmiyorum ancak;benim küçük bir teklifim var.Sitemiz Türk diline verdiği önemle cidden büyük bir iş ve gayret sergiliyor.Teklifim şu;Türkçenin güzel kullanımı kadar dilimiz kirliliğinide çözmeye uğraşalım.Mesela dildeki yabancı kelime uygulamalarını en az seviyeye düşürelim.Kullandığımız rumuzları mümkün olduğu kadar Türkçe isim ve kelimelerden seçelim.Örnek olarak:Roze lowe yerine;"gül aşkı"kullanabiliriz. |
|
|
|
|
|
#13 |
|
Ağaç Dostu
|
Sn. asker, Dilimizde, sizin mesajınızda kullandığınız "dilimiz kirliliği" gibi bir isim tamlaması kullanımı bulunmamaktadır. Doğrusu, "dilimizin kirliliği" şeklindedir. Temel yapısını İngilizce'deki şeklinden alan bu gibi hatalı tamlamaların kullanımı giderek yaygınlaşmaktadır. Rumuzlar ile ilgili önerinizin destekçisiyim. Lokanta ve işyeri tabelaları için de aynı hassasiyet oluşmakta benim algıladığım kadarıyla. Kökeni yabancı diller olsa da, dilimize yerleşmiş ve genel kullanımları olan kelimelerin TDKvari zorlama uydurma kelimelerle Türkçe olarak karşılanmaya çalışılmasına ise karşıyım. Mesela, "otomobil" yerine "kendigider" zorlaması gibi artık dilimizde yaygın kullanımı olan "kampüs" yerine "yerleşke" gibi denemeleri ben yadırgıyorum. Bunun tam aksine, "kahya" var iken "vale"yi kullanmak, "abartmak" varken "egzajere etmek" veya "tahammül" varken "tolere etmek" gibi özenti felaketlerini ise kınıyorum. Bir de canım "cankurtaran" varken, niye "ambulans" var ki? Eskiden ne güzel "cankurtaran" yazardı "ambulans"ların üzerinde ![]() Birisi sohbet esnasında misal vermek üzere "atıyorum..." dediğinde, daha vereceği örneğe değinemeden, süratle "hadi at, tutuyorum" demek gelir içimden... Bu konuda aşağıdaki kitaplar rehber ve önder niteliği taşımaktadır: Prof.Dr.Oktay Sinanoğlu'nun yazdığı "Hedef Türkiye" ve "Bye Bye Türkçe" kitapları. Düzenleyen lerdemir : 22-09-2008 saat 16:39 Neden: "Tolere etmek"i ve de Kitap tavsiyesini eklemek için... |
|
|
|
|
|
#14 |
|
Ağaç Dostu
|
Oğluma (yaşı 15) ara sıra, forumumuzdan ilgisini çekebilecek yazıları okutuyorum. Yazım şeklimiz dikkatini çekmiş. "Siz ne kadar da düzgün yazışıyorsunuz. Hem hiç kısaltma falan yapmıyorsunuz hem de düzgün düzgün anlatıyorsunuz, üşenmiyor musunuz?" demişti. Dün; "Anne, sizin yüzünüzden(!) artık ben de yazarken hep dikkat etmeye başladım. Elim varmıyor artık bozuk yazmaya, hatta eskisi gibi yazdığımda hoşuma gitmiyor, birşeylere ihanet etmişim gibi geliyor" dedi.. Hayatın her alanında, yapılan her doğrunun ve her yanlışın çevremizi, hele de çoçuklarımızı ne kadar etkilediğinin iyi bir örneğiydi. |
|
|
|
|
|
#16 |
|
Ağaç Dostu
|
Ben de Lerdemir'e katılıyorum. Dilimize yerleşmiş, artık tamamen bizim olmuş kelimeleri, kaynağı ne olursa olsun, zorlayarak çıkarıp atmak hoş olmuyor. Zaten halk da bu zorlamaları kabul etmiyor. Mesela(örneğin böyle bir kelime yapısı var mı Türkçede?) misafir kelimesi, aslı Arapça, fakat kelime artık Türkçe olmuş, zira Arapçada bizim kullandığımız manayı taşımıyor. Yolcu demek, sefere, yola çıkmış kimse. Şimdi bunu atıp yerine konuk getirmişler. Ben merak ediyorum, içimizden kaç kişi, bu akşam size konukluğa geleceğiz, veya dün bizde konuk vardı... gibi konuşuyor. Belki gençler böyle konuşuyordur.Bir önemli nokta da yazıların bilerek yanlış yazılması, sesli harfleri atmak, ***. ***. gibi kullanımlar, bunlar belki not tutarken, steno misali gerekli olabilir ama her tarafa yayıldığında dili öldürüyoruz demektir. Bunlara karşıyım. Bir de yazısında hatalar olan fakat bunu kasten değil, belki bilmediği için, belki farkında olmadan yapanları ise ayırmak lazım diye düşünüyorum. Çünkü bunlar, en azından kötü niyetli değiller ve hatırlatmalara da açık olan, öğrenmeye hevesli kimseler. (Ben bu guruptayım.) İşte bu şekilde yazanlara da destek olmak lazım kanaatindeyim. Hepimiz hata yapabiliriz, nitekim yapıyoruz da. Şahsen ben, kendi yazılarımı, bir süre sonra okuduğumda, bazı yerlerini beğenmiyorum, halbuki yazarken dikkat etmiş, foruma göndermeden önce de okuyup, varsa hatalarını düzeltmiştim. Bunları hoşgörüyle karşılayıp düzeltmek, daha güzel olur, diyorum. Son zamanlarda dikkat ettiniz mi? Çok kelimesi tedavülden kalktı. onun yerine oldukça kullanılıyor, bu oldukça da bana göre, olabildiğince manasında.Mesela, ( futbolseverler için) oyuncu harika bir şutla mükemmel bir gol atıyor. Maçı anlatan, oldukça güzel bir gol diyor. Fesuphanallah. Daha böyle binlerce kulak tırmalayan, kakafoni var, bunlara da dikkat etmemiz gerekiyor. Çok uzattım, bağışlayın, bir de şu geliyor aklıma. Yabancı adları olan yerlerden alışveriş yaparken, bu durumu kınayan sözler edelim. Ben bir tarihte vitrininde Sale, Discount gibi kelimeler olan , tek Türkçe ifade olmayan bir mağazaya girip, tezgahtara dilim döndüğü kadar, İngilizce bir şeyler söyledim. Affedersiniz aval aval baktı yüzüme, ben de bunu bekliyordum zaten, dedim ki kardeşim, her tarafınız İngilizce, sandım ki buradan hep İngilizler alışveriş ediyor ve çalışanların hepsi İngilizce biliyor, neden şunu Türkçe yazmıyorsunuz, yoksa Türk olmaktan ve Türkçeden utanıyor musunuz? Bu tarz bir tepkiyi hepimiz verirsek, belki bir işe yarar. Selam ve sevgiler. Düzenleyen Balıkcı : 23-09-2008 saat 11:50 Neden: Bir virgül koymayı unutmuşum. |
|
|
|
|
|
#17 | ||
|
agaclar.net
|
MeyveliTepe, bu sizin yazınız: Alıntı:
Alıntı:
Önce rahat okuyabilmeliyiz ki "yazılan bir mesajın anlamındaki netliği, içeriğinin bir bilgi veya düşünce oluşturup oluşturmadığını" anlayabilelim... Yoksa tabii ki dediğiniz çok doğru... |
||
|
|
|
|
|
#18 | |
|
agaclar.net
|
Bugün okuduğum bir yazı... ![]() Alıntı:
|
|
|
|
|
|
|
#19 | |
|
agaclar.net
|
Alıntı:
![]() Şaka bir yana, dediğinize katıldığımı söylemiştim. Sadece içeriği önemsersek, hiç uyarı yapmamamız gerekir. İstediğiniz bu mu? ![]() "keşke kolay okunur yazsaydı" diye düşünmemeniz/düşünülmemesi için, bu "can sıkıcı" uyarıları yapıyorum ve yapmaya devam edeceğim. Konu "çünki" "çünkü" farkı kadar basit değil. Kaç kez başıma geldi. Yazıyı "kütük" gibi olsa da okuyorum, anlıyorum. İki dakika sonra, bir ayrıntıya tekrar bakmam gerekiyor; aradığımı bulamıyorum. Yazıyı iki kez baştan kontrol etmem gerekiyor. Yazan, iki kez enter tuşuna basıp, paragraf yapmaya üşendiği için, değerli içeriklerin boşa gitmesine gönlüm razı olmuyor. Noktalama işaretleriyle ve paragraflarla ilgili tüm hassasiyetim, esas olarak içeriğin anlaşılmasına yönelik. Biçimsel değil. Siz bilmezsiniz, praecox'un peşinden az koşmadım. Önce uyardım sonra baktım düzeltmeye çalışıyor ama tam olmuyor, yazılarını düzeltmeye başladım. Bu konuda katı olduğumuzu söyleyemezsiniz. İçerik bizim için de önemli. Öyle olsa praecox ve bonsaisan moderatör olarak aramıza katılmazdı. Amacımız, yazının kolay okunması gerektiğini, ancak böyle olursa içerikten tam olarak yararlanılabileceğini henüz farketmemiş olan arkadaşları bilgilendirmek... Kağıt üzerinde pek sorun olmayan şey, ekran söz konusu olduğunda önem kazanıyor. Anlatmaya 2006 yılında başlamışım ![]() |
|
|
|
|
|
|
#21 |
|
agaclar.net
|
Sizi MeyveliTepe'ye havale ediyorum ![]() Soru anlamı olmayan bir kelimeye, hem de üç soru işareti eklemenize ne diyecek bakalım ![]() |
|
|
|
|
|
#23 |
|
Ağaç Dostu
|
merhabalar. ne diyeceğini bilemem, sadece ne yapmak istediğinizi anlamaya çalıştım. Kendimce sizleri protesto ettim şaka yollu. ****** forum yöneticileri hariç onların emekleri gercekten taktire şayan. Bu bilgiler kolay elde edilmiyor. yani demek istediğim benimgibi aceleci ve dikkatsiz çok kimse var sitede biraz daha hoş görü. SAYGILARIMLA |
|
|
|
|
|
#24 | |
|
Ağaç Dostu
|
Sevgili neconeco, "...sadece ne yapmak istediğinizi anlamaya çalıştım...". Testi geçtik mi? Ne yapmak istiyormuşuz yani sonuçta? "...biraz daha hoş görü..." 'Şaka yollu protestonuza" gelen iki cevap da içlerinde sevimli sevimli gülen yüzler içeriyordu. Tatlı üslubunuza tatlı tatlı yazılar... Önemli olan da bu işte... Selam, sevgi ve saygılar... Malina'ya yardım olması adına, "şöyle olması daha iyi olurdu" kısmını ben yükleneyim bu mesajınız için: Alıntı:
|
|
|
|
|
|
|
#25 |
|
Ağaç Dostu
|
selamlar sayın lerdemir kendi çapımda bir sitenin editörlüğünü yapmaktayım. ancak hayatın akışı okadar hızlı ki ,gene hoş göru demekteyim. Kaldıki ülkemizin yüzde sekseni türkçe konuşmasını bilmiyor, kaldıki kurallı yazışma bekliyorsunuz. ****** bende isterim fakat 80 yıl geçti istenilen noktaya gelinmiş değil. Benim gibiler çoğunlukta .))))) saygılar bak gene küçük harfle başladım)))))) şaka yollu ben size yazana kadar cevap gelmiş düzeltme için çok teşekkürler zahmet buyurmuşunuz yani ne diyeyim bir istanbullu olaraktan bu kadar yanlış yapmama bende üzüldüm . Düzenleyen neconeco : 25-09-2008 saat 16:49 |
|
|
|
|
|
#26 | |||||
|
Ağaç Dostu
|
Sayın Meyveli Tepe, Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Alıntı:
Somut olarak bir olay gösterip örnek verseydiniz, neyi yanlış yaptığımız, belki daha iyi anlaşılabilirdi. Bakın, ben somut bir örnek vereyim. Alıntı:
Bir kaç istisna dışında yazılarına, selamlama sözcükleri ile başlıyor. Yine birkaç istisna dışında tüm yazıları küçük harfle başlıyor. Yanlış saymadı isem, bu istisnaların toplamı, bir elin parmaklarından fazla değil. Belki, Sayın Neconeco'ya özel mesaj gönderip, bu konuya dikkatini çekmiş, kurallara uyma konuşunda biraz gayret göstermesini de rica etmişizdir. Hal böyle iken, işin sulanmadığını söylemek, biraz zor değil mi? Doğrusu, neden daha iyisini yapmak yerine, biraz daha hoş görü talep ettiğimizi de bir türlü anlayamıyorum. |
|||||
|
|
|
|
|
#29 | |
|
agaclar.net
|
Yücel Özlem, sanırım yanlış anladınız, diğer deyişle ben başka türlü anladım ![]() Alıntı:
Yazısını bir de bu anlamda okur musun? ![]() |
|
|
|
|
|
|
#30 |
|
Ağaç Dostu
|
Sevgili Malina, ben zaten, anlamakata zorlandığımı söyledim. Siz de aynı şeyleri tekrar etmişsiniz. Doğrusu yine anlamadım. Bilgi eksiği yüzünden hata yapanlara zaten bir şey denilmiyor. Mümkün olduğınca eksiğini tamamlaması için, incitmeden, üzmeden kaynak, ya da yol gösteriyoruz. Ya da ben öyle yaptığımı sanıyorum. En küçük uyarıyı, kendisine saldırı kabul edip, sesini yükselten, tahsilini, becerilerini, marifetleriini, sayıp döken üyelere de tahammül ediyoruz. İncinmesin diye, özel mesaj gönderdiğimiz, cevap alamayınca tekrar gönderdiğimiz, yine de cevap almadığımız gibi, hal ve tavrında bu mesajlarda işaret edilen konularda en ufak bir değişiklik göremediğimiz zevatla da uğraşmaya devam ediyoruz. Bazı alıntılar yapayım: "kadeşim tükceyi sizden mi öğrenceğem" "ben türkçe öğretmeniyim hemde (...) yıllık" "ben türkçeden heç zayif almadım" "türkçe bilmiom da bunca okulu nası bitrdim" "çok iyi anliom sizi ben (...) olduğum için susturmaa çalişiyonuz." "benim ne meşgul olduğumu bilmiyonuz vakitmivar" "benim matematiim cok iidir." Bunlar buraya yazılabilenler. Seviyesi yazılamıyacak kadar aşağı olanlar da var. Burayı kirletmemek için yazmıyorum. Bu cevaplar bile bir şey. Hiç olmazsa, bir diyalog başlangıcı gibi görünüyor. Duymazdan gelenler... Yazar, çizer, çok yüksek tahsilli, çok yüksek mevkili, kimseler hata yapıyorlarsa bunu dağdaki amaca veya teyze ile benzeştirilmesi hiç doğru değil. Dağda tepede "amca" veya "teyze" ile sohbet edersiniz. Sohbet sırasında can kulağı ile dinlersiniz. Anlamadığınız sözcükleri sorarsınız. Anlamadığınız bir sözcük kullandığı için sizden özür dileyerek açıklamalar yapar. Anlatmaya çalışır. Bunlar arif kişilerdir. Ancaak, bazıları ile sohbet etmek gerçekten güç olabilyor. Bunlar ve benzeri yazılar tabii ki bizleri de etkiliyor. Bu nedenle bunlara cevap verir iken oldukça yavaş davranmak, yine genelde uyguladığım bir yöntem. Anında cevap yerine daha sonra ve daha sakin cevap vermek. Ya da doğrudan cevap yerine, gerekli cevabın verilmesi için, bir başka arkadaştan yardım istemek de yine tahammül ve hogörü kapılarını açık tutabilmek adına geliştirdiğimiz yöntemler. Aslında bunları ve daha fazlasını da siz biliyorsunuz. Burası bir bilgi paylaşım sitesi ise bilgilerin en kolay ulaşılabilir, en çok istifade edilebilir olması da bizim birinci önceliğimiz olmalı. |
|
|
|
![]() |
|
|