![]() |
|
|
![]() |
|
![]() |
Dış Bağlantılar | Konu Araçları | Mod Seç |
|
![]() |
#1 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 13-10-2005
Mesajlar: 6
|
aslında bu kanun sadece orman muh. icin deil diger mesleklere kayma (yani orman muh. isini ziraatciler yapıyor gibi) azalacak herkes kendi isini yapacak bundan dolayı hem orman muh. adayları hemde diğer mesleklerdeki arkadaslarımızın is bulma korkusu gun gectikce azalacaktır bu yuzden meclis komisyonunda bulunan“Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Kanun” sonuna kadar destekliyorum |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2 |
agaclar.net
|
ORMAN MÜHENDİSLİĞİ, ORMAN ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ VE AĞAÇ İŞLERİ ENDÜSTRİ MÜHENDİSLİĞİ HAKKINDA KANUN Kanun No. 5531 Kabul Tarihi : 29/6/2006 BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam ve Tanımlar Amaç MADDE 1- Bu Kanunun amacı; Türkiye'deki orman fakültelerinden ve ağaç işleri endüstri mühendisi yetiştiren en az dört yıllık lisans düzeyinde yüksek öğretim kurumlarından ya da denkliği onaylanmış yurt dışı yüksek öğretim kurumlarından mezun olup, mühendis unvanını haiz olanların, 4 üncü maddede belirtilen faaliyet konularıyla ilgili işlemlerin ilgili mevzuata uygun olarak, sağlıklı ve güvenilir bir şekilde işleyişini ve gerçekleştirilmesini sağlamak, faaliyet sonuçlarını ilgili mevzuat çerçevesinde denetlemek, değerlendirmeye tâbi tutarak gerçek durumu ilgililerin ve resmî mercilerin istifadesine tarafsız bir şekilde sunmak, orman, ormancılık ve ağaç işleri endüstrisi işlerinin meslekî standartlarını gerçekleştirmek üzere ormancılık ve orman ürünleri bürolarının kurulması, faaliyet ve denetimleri ile uzmanlık alanlarına uygun mühendislik meslekî faaliyetlerindeki hak, yetki, sorumluluk ve çalışma esaslarını düzenlemektir. Kapsam MADDE 2- Bu Kanun; ormancılık, orman ve ağaç endüstrisiyle uğraşan gerçek ve tüzel kişilere ait yerlerde çalışanlar ile mühendislik mesleğini, hizmet akdi ile herhangi bir iş yerine bağlı olmaksızın, kendi nam ve hesaplarına serbest olarak icra edenleri kapsar. Tanımlar MADDE 3- Bu Kanunda geçen; a) Bakanlık: Çevre ve Orman Bakanlığını, b) Oda: Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliğine bağlı Orman Mühendisleri Odasını, c) Mühendis: En az dört yıllık lisans eğitimini bitirmiş orman mühendisi, orman yüksek mühendisi, orman endüstri mühendisi ve ağaç işleri endüstri mühendisini, ç) Meslek mensubu: Mühendis unvanını haiz olup bu Kanun çerçevesinde ormancılık ve orman ürünleri bürosu kurmak üzere 5 inci madde uyarınca yetkilendirilen kişileri, d) Danışman: Meslekî konularda bilgi ve deneyimini, danışmanlık isteyen gerçek ve tüzel kişilerin yararı için kullanan, danışmanlığını yaptığı kişiler ile hiçbir organik bağ içinde bulunmayan, danışmanlık hizmeti sunduğu kişilerden danışmanlık hizmeti karşılığı dışında hiçbir kazanç sağlamayan hizmet sunucularını, e) Teknik müşavir: Mesleğe ait konularda, bilim ve tekniğe uygun olarak hizmetin yapılmasına fikren katkıda bulunan hizmet sunucularını, f) Eksper: Mesleğe ait konularda, mahallinde ya da dosya üzerinde gerekli incelemeyi yaparak kıymet takdiri, fiyat tespiti ve benzeri işler ile ilgili rapor tanzimi hizmetlerini yapan hizmet sunucularını, g) Ormancılık ve orman ürünleri büroları: Mühendis unvanına sahip olanların, mesleklerini hizmet akdi ile bir iş yerine bağlı olmaksızın kendi nam ve hesaplarına serbestçe icra edebilecekleri, teknik müşavirlik ve danışmanlık yapabilecekleri serbest ormancılık ve orman ürünleri büroları ile serbest yeminli ormancılık ve orman ürünleri bürolarını, ğ) Sorumlu müdür: Ormancılık ve orman ürünleri bürolarının, teknik ve idarî yönetimini yapan, büro personelinin mevzuata uygun olarak çalıştırılması sorumluluğunu üstlenen, ruhsat almış meslek mensubunu, ifade eder. İKİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler Mesleğin konusu MADDE 4- Mesleğin konuları uzmanlık alanlarına göre aşağıda gösterilmiştir: a) Orman mühendislerinin faaliyet konuları şunlardır: 1) Devlet ormanlarında, Hazine arazilerinde, kamu kurum ve kuruluşlarına ait arazilerde, gerçek ve tüzel kişilere ait arazilerde ormanları doğal ve yapay olarak kurmak. 2) Mevcut olan ormanlar dahil, ormanların bakımı ve iyileştirilmesi, bozuk ormanların imar ve ıslahını yapmak. 3) Enerji ormanları tesis ve bakımını yapmak. 4) Orman ağaç, ağaççık ve florasına ait tohum üretimi ile aşılama faaliyetlerini yürütmek. 5) Orman ağaç ve ağaççıklarına ait tohum ve ağaç ıslah faaliyetlerini yürütmek. 6) Orman fidanlıkları kurma, yönetme, işletme, orman fidanı ve bitkisi nakli, standardizasyonu ve sertifikalandırılması faaliyetlerini yürütmek. 7) Ağaçlandırma, erozyonla mücadele, sel ve çığ kontrolü, havza amenajmanı, entegre havza ıslahı ve kırsal kalkınma plânlama, projelendirme ve uygulama çalışmaları yapmak. 8) Orman içi, kenarı ve orman üst sınırı meraların sınırlarının belirlenmesi, ıslahı, korunması, plânlanması çalışmalarını yapmak. 9) Orman topraklarının etüdü, analizi, ıslahı ve bonitet belirlemesi, yetişme ortamı analizi, envanteri ve mevcut haritalar üzerinde işaretleme çalışmalarını yapmak. 10) Orman alanlarında av ve yaban hayvanlarının çoğaltılması, envanter çalışmaları ile orman ekosistemleriyle doğrudan ya da dolaylı habitat bağlantısı olan yaban hayvanlarına ilişkin olarak avlak, koruma alanı ve rezerv alanı tefriki, plânlaması, tesisi, yönetimi işlerini yapmak. 11) Orman içi su kaynaklarının geliştirilmesi, etüt, envanter, plânlama ve projelendirme çalışmalarını yapmak. 12) Millî parklar, orman içi dinlenme ve mesire yerleri ile orman içi rekreasyon alanlarının tespit, tefrik, envanter ve düzenlenmesi, rekreasyon yönetimi ve işletmeciliği, uzun devreli gelişme plânı çalışmaları, ağaç röleve plânları yapmak. 13) Peyzaj plânlarına uygun uygulamalar yapmak. 14) Orman kaynakları plânlaması, orman sınırlaması, arazinin yorumlanması ve mülkiyet çalışmaları yapmak, uydu görüntüleri ve hava fotoğraflarını ormancılık amaçları doğrultusunda yorumlamak ve mevcut haritalar üzerine işlemek. 15) Orman yangınları ve zararlılarıyla mücadele, orman yolları ile orman yangın emniyet yolu ve şeritleri plânlamasını, etüdünü, yapımını, bakımını ve kontrolünü yapmak. 16) Orman ekosistemleri, orman gen ve biyosfer rezervleri ile biyotop alanlarının kurulması, orman ağaç, ağaççık ve florasına ait gen koruma alanlarının plânlanması, kurulması ve yönetilmesi işlerini yapmak. 17) Kent ormancılığı çalışmaları, orman çevre düzenlemesi, orman alanlarında çevresel etki değerlendirmesi faaliyetlerini yapmak. 18) Orman ekosistemlerine ait flora ve faunayla ilgili iş ve işlemleri yapmak. 19) Orman ve ormancılıkla ilgili yukarıdaki işlere benzer iş ve hizmetleri yapmak. b) Orman endüstri mühendislerinin faaliyet konuları şunlardır: 1) Odun hammaddesinin yarma, kesme, soyma, biçme, şekil değiştirme işlemlerini yapmak. 2) Odun hammaddesini yongalayarak veya liflere ayırarak ve yapıştırıcı maddeler kullanarak ya da kullanmadan presleme, buharlama, kurutma ve emprenye etme gibi işlemlerle yapısını değiştirmeden veya fiziksel ve kimyasal yollarla değiştirerek işlemek. 3) Kereste, ağaç kaplama levha, kâğıt, selüloz ve benzeri yarı mamullerini üreten ve bunları kullanan, orman ürünleri fabrikalarında, ahşap olmak kaydıyla mobilya ile sabit ve hareketli mobilyalar, doğramalar, kapı, pencere, yer döşemeleri, ahşap yapılar ve elemanların üretim faaliyetlerini yapmak. 4) Odun dışı orman ürünlerini işleyen tesislerde; kalite kontrol, maliyet hesaplama, stok kontrolü ve tasarım faaliyetleri yapmak. c) Ağaç işleri endüstri mühendislerinin faaliyet konuları şunlardır: 1) Ağaç işleri endüstrisinde yer alan ahşap ve türevleri ile diğer endüstriyel malzemeler kullanarak ahşap olmak kaydıyla sabit ve hareketli mobilyalar, doğramalar, deniz araçları, sauna, prefabrik ev, parke, karavan, evlerin ahşap bölümlerinin üretim faaliyetlerini yapmak. 2) Emprenye ve kurutma tesisleri ve benzeri ağaç işleri ürünlerinin tasarım ve imalâtı faaliyetlerini yapmak. Hak, yetki ve sorumluluklar MADDE 5- Meslek mensupları, 4 üncü maddede belirtilen faaliyet konularıyla sınırlı olmak kaydıyla; araştırma-geliştirme çalışmaları yapmaya, çevresel muhasebe yapmaya, keşif yapmaya, zarar ziyan belirlemeye, maliyet hesaplamaya, fizibilite raporu hazırlamaya, tasarım faaliyetleri yapmaya, plân ve projeler hazırlamaya ve uygulamaya, standardizasyon çalışmaları yapmaya, sertifikalandırmaya, kalite kontrolü yapmaya, stok kontrolü yapmaya, denetim yapmaya, muayene yapmaya, hakemlik yapmaya, eksperlik yapmaya, teknik müşavirlik yapmaya, danışmanlık yapmaya, yeminli danışmanlık ve bilirkişilik yapmaya, raporlar hazırlamaya, ormancılık ve orman ürünleri konularında serbest müşavirlik büroları ile serbest yeminli müşavirlik büroları açmaya, laboratuvarlar açmaya, özel müesseseler ile işletmeler kurmaya, bunları yönetmeye ve bunların sorumlu müdürlüğünü yapmaya, ormancılık karantina ve rehberlik hizmetlerini yürütmeye, her türlü odun ve odun dışı orman ürünleri ile orman endüstrisi dahil her türlü ormancılık çalışmaları için gerekli olan fidan, bitki, alet ve edevatın ihracat ve ithalat işlemleriyle ilgili hizmetleri tek başlarına, ortak faaliyet alanları içinde ise mevzuatta yetkilendirilmiş diğer meslek mensuplarıyla beraber yapmaya ve yürütmeye yetkilidir. Bu fıkrada belirtilen hak ve yetkiler, Odaya kayıtlı meslek mensuplarınca kullanılır. 4 üncü maddede belirtilen alanlarda faaliyet gösteren gerçek kişiler ile özel hukuk tüzel kişilerinin mühendis istihdamında uymak zorunda oldukları esaslar Bakanlığın uygun görüşü alınarak Oda tarafından hazırlanacak yönetmelikle belirlenir. Meslek mensubu olmanın şartları ve sınav MADDE 6- Meslek mensubu olmanın şartları şunlardır: a) Genel şartlar: 1) Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak. 2) Medenî hakları kullanma ehliyetine sahip bulunmak. 3) Kamu haklarından mahrum bulunmamak. 4) Taksirli suçlar hariç olmak üzere, üç aydan fazla hapis veya Devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine, millî savunmaya, Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk suçları ile yabancı devletlerle olan ilişkilere karşı suçlardan veya zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflâs, kaçakçılık veya ihaleye fesat karıştırma suçlarından hükümlü bulunmamak. 5) Meslek şeref ve haysiyetine uymayan durumları bulunmamak. b) Serbest meslek mensubu olacaklarda aranacak özel şartlar: 1) Orman mühendisi, orman endüstri mühendisi ve ağaç işleri endüstri mühendisi yetiştiren lisans ve yüksek lisans düzeyinde eğitim veren yüksek öğretim kurumlarından mezun olup, mühendis veya yüksek mühendis unvanına sahip olmak. 2) Meslekî deneyim kazanmak amacıyla kendi uzmanlık alanlarına uygun serbest meslek mensubu veya serbest yeminli meslek mensubu yanında bir yıl çalışmış olmak. 3) Serbest meslek mensupluğu sınavını kazanmış olmak. 4) Serbest meslek mensupluğu ruhsatını almış olmak. c) Serbest yeminli meslek mensubu olacaklarda aranacak özel şartlar: 1) En az on yıl serbest meslek mensubu olarak çalışmış olmak. 2) Serbest yeminli meslek mensupluğu sınavını kazanmış olmak. 3) Serbest yeminli meslek mensupluğu ruhsatını almış olmak. Kamu kurum ve kuruluşlarında orman, ormancılık ve ağaç endüstrisiyle ilgili işlerde mühendis olarak görev yapanların kamuda çalıştıkları görevlerden hangilerinin meslekî deneyim süresinden sayılacağı, hangi görevlerde bulunanlar için serbest meslek mensubu unvanının kazanılmasında sınav şartının aranmayacağı ve hangi görevlerde geçen sürelerin serbest meslek mensupluğunda geçirilmiş sayılacağı Bakanlığın uygun görüşü alınarak Oda tarafından çıkarılacak yönetmelikte gösterilir. Serbest meslek mensupluğu ve serbest yeminli meslek mensupluğu sınavı Oda tarafından yazılı olarak yapılır. Sınav komisyonu yedi üyeden oluşur. Üyelerin ikisi Bakanlık tarafından, biri Orman Genel Müdürlüğü tarafından, ikisi Yükseköğretim Kurulu tarafından, ikisi de Oda tarafından seçilir. Sınav komisyonu üyelerinin, orman fakültelerinden veya lisans düzeyinde eğitim veren ağaç işleri endüstri mühendisi unvanıyla mezun eden yüksek öğretim kurumlarından mezun olmaları, meslekleriyle ilgili olarak kamu veya özel sektörde en az onbeş yıl çalışmış veya bu süre kadar öğretim üyeliği yapmış olmaları şarttır. Sınav komisyonlarının çalışma esasları ile serbest meslek mensupluğu sınavlarının yapılma esasları Bakanlığın uygun görüşü alınarak Oda tarafından hazırlanacak yönetmelikle belirlenir. Sınavlarda başarılı olan serbest meslek mensupları ile serbest yeminli meslek mensuplarına Oda tarafından ruhsat belgesi verilir. Serbest ormancılık ve orman ürünleri büroları MADDE 7- Odaya kayıtlı ve ruhsatlı meslek mensupları, 4 üncü maddede sayılan ve sınırları yönetmelikle belirlenen faaliyet konularında; eksperlik, danışmanlık, teknik müşavirlik ve benzeri işleri bir iş yerine bağlı olmaksızın kendi nam ve hesaplarına serbestçe yapabilecekleri ormancılık ve orman ürünleri büroları veya faaliyet konularına göre ayrı ayrı olmak üzere serbest ormancılık büroları ile serbest orman ürünleri büroları kurabilirler. Odaya kayıtlı ve ruhsatlı meslek mensubu kişiler, ormancılık ve orman ürünleri büroları, ortaklık bürosu ya da şirket şeklinde birleşebilirler. Bürolarda yapılan faaliyetler ticarî faaliyet sayılmaz. Şirket şeklinde çalışılması halinde, yapılacak işlerden doğacak cezaî sorumluluk, işi yapan meslek mensubuna aittir. Ormancılık ve orman ürünleri bürolarının kuruluş ve çalışma esasları Oda tarafından hazırlanacak yönetmelikle belirlenir. Serbest yeminli ormancılık ve orman ürünleri büroları MADDE 8- Serbest yeminli ormancılık ve orman ürünleri bürolarınca, kamu kurum ve kuruluşlarına verilen tasdik edilmiş belgeler, kanunları gereğince kamu idaresinin yetkili memurlarınca, tasdikin kapsamı ölçüsünde incelenmiş bir belge olarak kabul edilir. Ancak çeşitli kanunlarla kamu idaresine tanınan teftiş, denetim ve inceleme yetkilerinin kullanılmasına ilişkin hususlar saklıdır. Serbest yeminli meslek mensupları yaptıkları tasdikin doğruluğundan sorumludurlar. Serbest yeminli meslek mensupları, yaptıkları tasdikin doğru olmaması halinde, tasdikin kapsamı ile sınırlı olmak üzere, uğratılan her türlü zarar ve ziyan ile hukukî sonuçlarından iş sahipleriyle birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar. Bu Kanun hükümlerine göre meslek icra edenlerin, diğer kanunlardaki sorumlulukları saklıdır. Serbest yeminli meslek mensuplarının, 5 inci maddeye göre yapacakları işlerin kapsamı, konusu, çalışma esasları ile sınav, tasdik yetkisi ve esasları, yeminli unvanının kaldırılması ve yetki devrine ilişkin hususlar, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içerisinde Bakanlar Kurulunca çıkarılacak tüzükle belirlenir. Yemin MADDE 9- Serbest yeminli meslek mensupları, görevlerine fiilen başlamadan önce, o yer sulh hukuk mahkemesinde, "Mesleğimin bir kamu hizmeti olduğunu bilerek, Anayasaya, kanunlara, meslekî kurallara ve meslek ahlakına uyacağıma, mesleğimi tam bir bağımsızlık, tarafsızlık ve dürüstlükle yerine getireceğime, üzerime aldığım işleri dikkat ve özenle yapacağıma namus ve şerefim üzerine yemin ederim." diyerek yemin eder. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Yasaklar ve Cezalar MADDE 10- Serbest yeminli meslek mensupları, boşanmış olsa dahi eşi, üstsoy ve altsoyundan birinci dereceden üçüncü dereceye kadar, bu derece dahil kan ve kayın hısımlarının veya bunların ortak oldukları firmaların işlerine bakamazlar. Serbest yeminli meslek mensupları yukarıda sayılan yakınlıktaki serbest meslek mensuplarının baktığı işleri tasdik edemezler. Bilirkişilik, tasfiye memurluğu, hayrî ve ilmî kuruluşların yönetim kurulu üyeliği görevleri meslekle bağdaşmayan işlerden sayılmaz. Görevle ilgili suçlar MADDE 11- Meslek mensupları, görevleri nedeniyle işledikleri suçlardan dolayı, fiillerin niteliğine göre, Türk Ceza Kanununun kamu görevlilerine ilişkin hükümleri uyarınca cezalandırılırlar. Disiplin cezaları MADDE 12- Kişisel bürolarda veya ortaklık bürolarında veya şirketlerde, mesleği yapmaları yasaklananları çalıştıranlar, bu kişilerle her ne şekilde olursa olsun meslekleri ile ilgili işbirliği yapanlar, mesleğin vakar ve onuruna aykırı fiil ve hareketlerde bulunanlar, görevlerini yapmayan veya kusurlu olarak yapanlar, yahut da görevinin gerektirdiği güveni sarsıcı hareketlerde bulunanlar hakkında, fiilin niteliğine ve ağırlık derecesine göre aşağıdaki disiplin cezaları, Oda Yönetim Kurulunun ön incelemesine göre Oda Onur Kurulunca verilir. a) Cezalar şunlardır: 1) Uyarma: Meslek mensubuna mesleğinin icrasında daha dikkatli davranması gerektiğinin yazı ile bildirilmesidir. 2) Kınama: Meslek mensubuna görevinde ve davranışında kusurlu sayıldığının yazı ile bildirilmesidir. 3) Geçici olarak meslekî faaliyetten alıkoyma: Meslekî sıfatı saklı kalmak şartıyla altı aydan az, bir yıldan çok olmamak üzere meslekî faaliyetten alıkoymaktır. 4) Yeminli sıfatını kaldırma: Serbest yeminli meslek mensubunun yeminli sıfatının kaldırılmasıdır. 5) Meslekten çıkarma: Meslek mensubunun ruhsatnamesinin geri alınarak bir daha bu mesleği icra etmesine izin verilmemesidir. b) Hangi hallerde ne cezalar verileceği aşağıda belirtilmiştir: 1) Meslekî kurallara, mesleğin vakar ve onuruna aykırı fiil ve harekette bulunanlarla görevin gerektirdiği güveni sarsıcı harekette bulunan meslek mensupları hakkında ilk olarak uyarma, devamında kınama cezası uygulanır. 2) Görevini bağımsızlık, tarafsızlık ve dürüstlükle yapmayan veya kusurlu olarak yapan veya bu Kanunda yer alan mesleğin genel prensiplerine aykırı harekette bulunan meslek mensupları için geçici olarak meslekî faaliyetten alıkoyma cezası uygulanır. 3) Tasdik yetkisini gerçeğe aykırı olarak kullandığı Bakanlıkça ilk defa tespit edilen ve rapora bağlanan serbest yeminli meslek mensubu hakkında geçici olarak meslekî faaliyetten alıkoyma, bu husus tekrar edip bunun mahkeme kararıyla kesinleşmesi halinde de yeminli sıfatını kaldırma cezası verilir. 4) İş sahipleriyle birlikte yaptıkları uygulamalarla kasten hukuka aykırı işlemlerle Devleti, kamu kurum ve kuruluşlarını zarara uğratan, ormanların tahribine, sınırlarının daraltılmasına neden olan, bu durumları mahkeme kararı ile kesinleşen meslek mensuplarına meslekten çıkarma cezası verilir. 5) Üç yıllık bir dönem içinde iki veya daha fazla disiplin cezasını gerektiren davranışta bulunan meslek mensubuna, her yeni suçu için bir öncekinden daha ağır ceza uygulanabilir. 6) Beş yıllık dönem içinde iki defa meslekî faaliyetten alıkoyma cezası ile cezalandırılmasından sonra bu cezayı gerektiren fiili yeniden işleyen meslek mensupları hakkında meslekten çıkarma cezası uygulanır. Onur Kurulu bir derece ağır veya bir derece hafif disiplin cezasının uygulanmasına karar verebilir.Takibat ve hüküm tesisi disiplin soruşturması yapılmasına ve disiplin cezası uygulanmasına engel değildir. Meslek mensubu hakkında savunması alınmadan disiplin cezası verilemez. Onur Kurulunun on günden az olmamak üzere verdiği süre içinde savunma yapmayanlar, savunma hakkından vazgeçmiş sayılırlar. Disiplin cezaları kesinleşme tarihinden itibaren uygulanır. Uyarma ve kınama cezaları kesindir. Geçici olarak meslekî faaliyetten alıkoyma, yeminli sıfatını kaldırma ve meslekten çıkarma cezalarına otuz gün içinde Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Yüksek Onur Kuruluna itiraz edilebilir. Yüksek Onur Kurulunun kararına karşı Oda Yönetim Kurulu veya ilgili meslek mensubu idarî yargıya başvurabilirler. Onur Kurulunun çalışma ve disiplin hükümlerinin uygulanma esasları, Oda tarafından hazırlanacak yönetmelikte belirlenir. Yeminli olmayan serbest meslek mensuplarına, 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanununa göre disiplin cezası verilir. DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Ücret MADDE 13- Ücret, meslek mensuplarının hizmetlerine karşılık olan meblağı ifade eder. Ücretin asgari miktarı tarife ile belirlenir. Tarifedeki asgari miktar altında iş kabulü yasak olup, aksine hareket edenlere disiplin cezası uygulanır. Tarife, Oda tarafından düzenlenir ve uygulanır. Yönetmelik MADDE 14- Serbest meslek mensupluğuna müracaat ve meslek icrasına hak kazanma, kazanılmış meslekî haklar, ruhsat, meslek mensupları ile serbest yeminli meslek mensuplarının tutacakları defter ve kayıtlar ile bunların bildirim mecburiyetleri, meslek kütüğü ve sicil numarası verilmesine dair usûl ve esaslar, Oda tarafından hazırlanıp Resmî Gazetede yayımlanacak yönetmelikle belirlenir. Bu Kanunda öngörülen yönetmelikler Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren altı ay içerisinde yürürlüğe konulur. Müktesep haklar GEÇİCİ MADDE 1- Orman Mühendisi veya Orman Yüksek Mühendisi unvanı ile 31/12/1989 tarihinden önce mezun olanların peyzaj plânlaması ve uygulaması yapmak hak ve yetkileri devam eder. Yürürlük MADDE 15- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Yürütme MADDE 16- Bu Kanun hükümlerini Bakanlar Kurulu yürütür. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#3 |
agaclar.net
|
“Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Kanun”a İlişkin Orman Fakültesi Dekanlarının Görüşleri Oldukça uzun bir süreç sonucunda Orman Mühendisleri Odası ve Orman Fakültelerinin sağladığı destekler ışığında Çevre ve Orman Bakanlığı’nca hazırlanarak Bakanlar Kurulu’nca TBMM’ne arzı kararlaştırılan “Orman Mühendisliği , Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Kanun Tasarısı” TBMM’nin 29/06/2006 tarih, 122. birleşiminde 5531 sayılı yasa olarak oybirliği ile kabul edilmiş ve 7/7/2006 tarihinde Sayın Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet SEZER tarafından imzalanarak yürürlüğe girmiştir. Başta su ve toprak olmak üzere geniş doğal kaynaklara sahip olan Ülkemiz için; bu kaynakların korunması, işletilmesi, geliştirilmesi ve gelecek kuşaklara daha iyi koşullarla aktarılması yaşamsal öneme sahiptir. 20/6/1933 tarih ve 2291 sayılı Kanun ile Cumhuriyet döneminin ilk yüksekokullarından birisi olan Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsü’nün kurulması; Devlet örgütü içerisinde ziraat ve hayvancılığın geliştirilmesine, toprak ve suyun korunmasına, yönetilmesine ve verimli olarak işletilmesine yönelik idari yapılanmanın kurulması; 3116 ve 4785 sayılı Kanun ile ormanlarda devlet mülkiyetine, devlet yönetimine ve devlet orman işletmeciliğine geçilmesi; ormancılık hizmetlerinin siyasal baskılardan uzak, bilimsel ve teknik gerekler doğrultusunda yürütülmesi için 3204 sayılı Kanun’la katma bütçeli ve döner sermayeli, kamu tüzel kişiliğine sahip bir genel müdürlüğün (Orman Genel Müdürlüğü) kurulması; 11/5/1939 tarihinde 3458 sayılı Mühendislik ve Mimarlık Hakkında Kanun ile, biri mimarlık olmak üzere oniki mühendislik dalı arasında Ziraat ve Orman Mühendislik dallarının yer alması tesadüf değildir. Mühendislik alanında işbölümü geliştikçe mühendislik türleri artmaya başlamış ve bunların görev alanlarının belirlenmesi ve mühendislik işlerinin bir düzene bağlanması için 27/1/1954 tarihinde 6235 sayılı “Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu” kabul edilmiştir. Bu kanunun hemen akabinde 15/2/1954 tarih, 6269 sayılı “Kimyagerlik ve Kimya Mühendisliği Hakkında Kanun”, 6/5/1960 tarih, 7472 sayılı “Ziraat Yüksek Mühendisliği Hakkında Kanun” kabul edilerek farklı mühendislik dallarının yetki, sorumluluk ve görev alanları belirlenmeye başlanmıştır. Orman Mühendisliği mesleği 150 yıllık bir geçmişe sahiptir. İlk orman mektebi 1857 yılında Fransız ormancılar desteğinde kurulmuştur. Tanzimat döneminin birkaç mühendislik okulu yanında Halkalı Ziraat Mektebi ile Orman Mektebi de yer almaktadır. Bu iki yüksekokul bir dönem için birleştirilmiş, 1911 yılında Orman Mektebi Ali’sine dönüşen Orman Mektebi 1933 yılında kurulan Yüksek Ziraat Enstitüsü’ne bağlanmış ve 1948 yılında Enstitü’den ayrılarak İstanbul Üniversitesi içinde Orman Fakültesi olarak yerini almıştır. Daha sonra Karadeniz Teknik Üniversitesi bünyesinde ikinci bir fakülte açılmış, bunu diğerleri izlemiştir. Günümüzde dokuz Orman Fakültesi mevcuttur ve bunlar her yıl yüzlerce mezun vermektedir. Yukarıda açıklanan gelişmelerin yanında, zaman içerisinde Orman Mühendislerinin görevleri de artmış ve sorumluluk alanları genişlemiştir. Bugün için orman rejimi içindeki alanlar Ülke yüzeyinin %27’sini kaplamaktadır. 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu, 4122 sayılı Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanunu, 4342 sayılı Mer’a Kanunu ve 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu’nun orman idaresine ve ağırlıklı olarak orman mühendislerine yüklediği görev ve sorumluluklar düşünüldüğünde; hem “ormancılık” mesleğinin içinde kalan yetki ve sorumlulukların çok büyük bir çeşitlenme gösterdiği, hem de Orman Mühendislerinin görev alanının hemen hemen Ülkemizin tamamını kapsadığı görülmektedir. Türkiye’nin taraf olduğu, çevrenin ve doğal kaynakların, özellikle flora ve faunanın korunmasına ve ticaretine ilişkin uluslararası sözleşmeler de Orman Mühendislerinin görevlerini çoğaltmakta ve sorumluluk alanlarını genişletmektedir. Esasen yüzyıllardır doğal dengelerin devamlılığına, korumaya ve bütüncül yaklaşıma özen gösteren ormancılık mesleğinde, toplumsal, ekonomik, teknik ve kültürel yeni koşuların paralelinde bazı kavramların öne çıktığı dikkat çekmektedir. Bugün, sürdürülebilirlik, çok yönlü yararlanma, ekosistem yönetimi, üstün kamu yararı ve orman kaynakları terimleri öne çıkmıştır. Bu terimlerin her biri esasen yüzyıllardır bu mesleğin kavram ve değerleri arasında yer almıştır. Örneğin, ormanın içerdiği tüm öğelerin birlikte “ortak yaşam” (biyosenose) olarak ele alınması gereği mesleğin ilk öğretilen kavramlarındandır. Bugün Ekosistem olarak kullanılan terim, odun hammaddesi ağırlıklı orman tanımının, başka deyişle nitelikli ağaçların oluşturduğu sistemleri temel alan yaklaşımın geri plana düşmesi sonucunu vermiştir. Dolayısıyla bu, ticari nitelikli ağaç içermeyen, ancak orman rejimi içinde olan ekosistemlerin yönetilmesinin önemini ortaya çıkartmıştır. Ne var ki, “ekosistem yönetimi”nin öne çıkması ve ağırlık kazanması; örneğin, Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri için de son dönemin bir olgudur. Zira kavramların ve terimlerin ön plana geçmesi bir darboğazın ve bazı taleplerin ağırlık kazanmış olmasının göstergesidir. Ekosistem yaklaşımı sadece bitkisel öğelerin değil, fauna öğelerinin, mikroorganizmaların, akar suların, sulak alanların, orman içi ve bitişiği meraların bir bütün olarak algılanmasını gerektirmektedir. Bu durum, ekosistemi tüm çıktılarını dikkate alarak, yani sistemin tüm işlevlerini ele alarak yönetmek anlamına gelmektedir. Ekosistem teriminin öne çıkmasının 1992 Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Zirvesiyle de ileri ölçüde ilişkisi olmuştur. Bir Ormancılık eğitim kurumunun tanıtımında ifade edildiği gibi “Ormancılık kırsal alanlardan çok yönlü mal ve hizmet elde etmek üzere sistem ve kolaylık tasarımı yapan tek mühendislik alanıdır” (ABD State University of New York, College of Forestry). Bir bilim adamı da “Ormancılık, orman alanları ve beraberinde bulunan doğal kaynakların, bir bütün olarak ya da kısmen benzer amaçlarla yönetilen diğer alanların, insanların refahı doğrultusunda kullanımı ve yönetimidir” şeklinde tanım yapmıştır (A. Van Maaren). Örneğin Fransa’da ormancılık mesleğinin eğitimi XIX. Yüzyıl başında, orman, su ve kır mühendisliği kapsamında başlamıştır ve bu yaklaşım halen sürmektedir. Bazı terimlerin ve ilkelerin öne çıkması ülkemizde de hem eğitsel, hem idari anlamda sonuç vermiştir. Bugün ormancılık eğitimi, doğal kaynaklarla ilgili tüm eğitimlerden ve mesleklerden çok daha fazla sosyal, ekonomik, politik, hukuki, işletmecilik, kırsal kalkınma, planlama içeriğine ve oranına sahip, başka bir deyişle çok boyutluluğun ve kaynak yönetiminin zorunlu kıldığı bir yapı kazanmıştır. Öte yandan ormancılık, biyolojik ve ekolojik kapsamlı dersler itibariyle de, doğal kaynaklarla ilgili hiçbir meslekle kıyas edilemeyecek ağırlıkta bir eğitim içeriğe sahiptir. Doğal olarak bu durumun görülebilmesi ve anlaşılabilmesi için orman fakültelerinin ders programını ve içeriklerini iyi incelemiş bulunmak gereklidir. Ormancılık, aynı zamanda Türkiye’de, bazıları XIX. Yüzyıldan, bazıları XX. Yüzyıldan başlayan ve koruma, kullanma ve geliştirme işlevlerine ilişkin kurumlara, kuruluşlara, dolayısıyla idari deneyime sahip; başka bir deyişle bakanlık, genel müdürlük, daire başkanlığı ve sivil örgütler kurmuş olan, bugün düşünülmeye başlanan işlevleri ilk tanımlamış olan ve ilk idari yapısını kurmuş olan sektör durumundadır. Bugün ormancılığın kapsamı ve çok boyutluluğu incelendiğinde Uluslararası Ormancılık Araştırma Enstitüleri Birliği (International Union of Forestry Research Organization: IUFRO) tam bir fikir vermektedir. IUFRO’nun ormancılık disiplinleri sistematiğinde 8 Bölüm, 65 Başlık ve 201 Alt Başlıkta mesleğin kapsamı ifadesini bulmaktadır. Bu kapsamda yalnızca “Orman ve Çevre” bölümünden bazı kısıtlı başlıkları, yani disiplinleri vermek mümkündür. Bunlardan bazıları peyzaj ekolojisi, orman alanlarında atık dönüşümü, toprak ve doku çözümlemeleri, çevre ve etkileri, orman hidrolojisi, erozyon kontrolü, yaban hayatı ve habitatlar, yaban hayatı yönetimi, biyolojik çeşitlilik olarak sayılabilir. Başka bölümden bir başka örnek ise “kent ormancılığı” dır. Çok çeşitli olduğu açık olan bu başlıklar aynı zamanda ders başlıklarını ve alt başlıklarını teşkil etmektedir. “Orman Mühendisliği, Orman Endüstri Mühendisliği ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisliği Hakkında Kanun” her şeyden önce mesleğin yetki ve sorumluluk alanlarını, çok disiplinli özelliğini tam olarak ifade etme açısından önem taşımaktadır. Bu konuda önemli olan noktalardan biri de, ormancılık meslek alanına daha önceki dönemde başlayan ve giderek artan tecavüzlerdir. Örneğin “Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu”, hiçbir ayırım yapmadan orman toprakları dahil, tüm toprakların sınıflandırılmasını, belirlenmesini, arazi kullanım planlarının yapılmasını ve toprak koruma projelerinin yapımını ve sorumluluğunu ziraat mühendislerine vermiştir. “Zirai Mücadele ve Zirai Karantina Kanunu” na ait uygulamalar da, orman ekosistemlerinin içerdiği bitkiler ayırımı yapılmaksızın, yine zirai örgütlere ve ziraatçılara bırakılmıştır. Bunların açık nedeni, Orman Mühendislerinin yetki ve sorumluluklarının yasa yoluyla tanımlanmamış olmasıdır. Bir başka önemli nokta, yukarıdaki ormancılık tanımlarından da görüldüğü gibi mesleğin etkinliklerinin sadece orman rejiminin sınırları içerisinde değil, bilgi ve becerilerin eyleme dönüşmesi gerektiği diğer coğrafyalara da yayılması zorunluluğudur. Bunun en önemli örneği Çiftlik Ormancılığı ve Sosyal Ormancılık olsa gerektir. Bu etkinliklere başka örnekler olarak, Su Üretimi, Havza Yönetimi, Yaban Hayatı, Sel ve Taşkın Kontrolü, Erozyon Kontrolü, Ağaçlandırma, Bitkilendirme, Endüstriyel ormancılık sayılabilir. Yukarıda açıklanan gelişmelere rağmen son 25 yıldır uygulanan tasarruf tedbirleri nedeniyle 1983 yılından itibaren kadro kısıtlamasına gidilmesi, hemen tamamen devlet tarafından istihdam edilen orman mühendislerinin giderek işsiz kalmasına neden olmuştur. Halbuki Çevre ve Orman Bakanlığı’nın orman mühendisi açığı % 30-40 dolayındadır. Bu durum, Orman İdaresini, Orman Mühendislerinin göreceği işleri hizmet alımı yoluyla karşılamaya yöneltmektedir. Hal böyle olunca durum kontrolden çıkmakta, ehil Orman Mühendislerince yapılması gereken hizmetler ilgisiz kişiler tarafından yapılmaktadır. Bu durum önemli ölçüde kaynak ve zaman israfına yol açmaktadır. Ormancılık yatırımlarının boyutları düşünüldüğünde, bu konunun toplumun genel yararı bakımından ne denli önemli olduğu kolayca anlaşılabilir. Orman Mühendisleri gerçekleştirilen düzenlemeyle, kendi bürolarında yetki ve sorumluluklarına uygun hizmet üretme olanağına kavuşacaklardır. Ayrıca mesleğin içerdiği boyutlar daha açık olarak görüldüğü için, atama ve yükseltmeler daha büyük bir ciddiyetle gerçekleştirilecektir. Zira yukarıda açıklanan haliyle “ormancılık” terimiyle karşılanmaya çalışılan meslek, aslında birçok alt mesleği olan ve bunlardan birinde uzmanlaşılması gereken bir bileşik alanı temsil etmektedir. Yetki yasası, bu alt meslekleri, yani boyutları, bunun yanında iş bölümünü ve uzmanlıkları işaret eden ve teşvik eden bir role sahiptir. Öylece meslek, formasyon tanımı yapılmış ve mesleki niteliği tanınır olan, dolayısıyla ülke içinde ve dışında çalışabilme ve rekabet edebilme gücüne sahip bir meslek statüsüne kavuşmuş olacaktır. Bu husus Ulusal Programda öngörülen, kişilerin serbest dolaşımı bölümünde yer alan ve mesleki niteliklerin karşılıklı tanınmasının şartı olan “düzenlenmiş meslekler” statüsüne kavuşulması anlamını taşımaktadır. Yürüttüğü görevlerin kamu yararı anlamı taşıdığı tarihsel süreçte de, bugün de haklı olarak ifade edilen ormancılık, bu özelliği yönünden pek çok meslekten ayrılmaktadır. Dolayısıyla meslek etiğinin daha çok önem kazandığı bir alan durumundadır. Yetki ve sorumlulukların belirli hale gelmesi, sağlıklı bir meslek etiği oluşturma ve uygulama açısından da bir imkan vermektedir. Yetki yasalarının sağladığı en önemli avantajlardan biri kuşkusuz verimlilik artışıdır. Yetki yasasının bulunmadığı dönemlerde, eğitimi yetersiz olan ve ehil orman mühendisi dışındaki meslek mensuplarınca yürütülen pek çok görev, gerçek sorumlular tarafından yerine getirileceğinden kişisel, toplumsal ve kurumsal verimlilik artışı elde edilebilecektir. Ayıca etik kurallar ve sertifikalı mühendislik statüleri de oluşturulabileceği için verimlilikte ileri adımlar atılabilecektir. Aynı durum Orman Endüstri Mühendisleri ve Ağaç İşleri Endüstri Mühendisleri için de geçerlidir. Bu alanda da uluslararası gelişmeler ve düzenlemeler bulunduğu gibi, odun ve odun türevlerine dayalı endüstri hızla gelişmektedir. Bu meslek mensupları, Orman Ürünleri Sanayii Genel Müdürlüğü(ORÜS)’nün KİT statüsüne geçirilip özelleştirilmesinden sonra tamamen özel sektör tarafından istihdam edilmektedir. Düzenleme ile, Türkiye orman ürünleri ve mobilya endüstrilerinde potansiyel gelişim olanakları ve ihtiyaç duyulacak mesleki teknik eleman ihtiyacı zamanında öngörülerek, 1972 yılından bu yana eğitimi sürdürülen Orman Endüstri Mühendisliği yasal bir tanım kazanacaktır. Bugün 150 yıllık ormancılık eğitiminin desteğiyle çok önemli bir boyut kazanan Orman Endüsri Mühendisliği, Türkiye orman ürünleri sanayiinin gelişiminde, çeşitlenmesinde, dışsatımında ve orman kaynaklarının akılcı tahsisinde önemli bir işleve sahiptir. Bu etkinin yaygınlaşması ve derinleşmesi ancak yasal dayanakları olan bir mühendislik tanımı ile mümkündür. Türkiye orman ürünleri ve mobilya endüstrisi genel imalat sanayii içerisinde en hızlı gelişen 5 endüstri dalı arasında yer almakta ve toplam istihdama % 8 gibi önemli düzeyde bir katkı sağlamaktadır. Ancak sektörün bu dinamik yapısına karşın gelişen AB ilişkileri ve yoğunlaşan uluslar arası rekabet karşısında, ileri teknolojiyi yeterince etkin kullanamama, kapasite kullanım düzeyinde yetersizlik, artan kalite ve standardizasyon ihtiyacı gibi çok önemli ve rekabet yetersizliği yaratacak sorunları bulunmaktadır. Bu çerçevede gerek teknolojinin daha etkin kullanımı ve gerekse verimlilik ve kalite uğraşında ülkemizin elinde bulundurduğu en önemli avantajlardan biri iyi işleyen Orman Endüstri Mühendisliği eğitiminin varlığıdır. Dolayısıyla, mesleğin tanımının, yetki ve sorumluluk alanlarının yasa ile belirlenmiş olması, haksız rekabet sorununun önlenmesinde büyük bir role sahiptir. Orman Endüstri Mühendislerinin istihdam düzeyinin artmasının, geçmişte ORÜS kurumundaki verilerle ortaya konulduğu gibi, işletmelerin daha verimli çalışmalarında ve kalite düzeylerinin yükseltilmesinde önemli bir faktör olacaktır. Bu sektörün dünyadaki cirosu yıllık 250 milyar dolar civarında olup, ülkemizde de kayıt dışı olanlarla birlikte bu düzey 4,5 milyar doları bulmaktadır. Buna paralel olarak, odun hammaddesinden çeşitli işlemlerle yarı mamul, mobilya vb. üretimi yapan işletmelerdeki iş ve hizmetleri yapan Orman Endüstri Mühendislerine de talep artmaktadır. Ancak, ağırlığı fazla olan orman ürünleri ve mobilya sektöründeki küçük ölçekli işletmelerde Orman Endüstri Mühendisi işlendirmesi yok denecek kadar az iken, orta ölçekli işletmelerde bunun %30’larda olduğu görülmektedir. Büyük ölçekli işletmelerde mühendis çalıştırma oranının daha yüksek olmasına karşın yine de yetersizlik bulunmaktadır. Orman ürünleri işletmelerinin yeterli sayıda Orman Endüstri Mühendisi çalıştırmaları halinde istihdam sorunu büyük ölçüde azalacak, ayrıca daha az kayıpla, daha kaliteli üretim gerçekleştirilecektir. Sonuç olarak gelişmeye açık, potansiyel güç oluşturulabilecek, ancak heterojen bir yapıya sahip olan Türkiye Orman Ürünleri ve Mobilya Sektörünün uluslararası yerinin yükseltilebilmesi, ürün çeşidinin arttırılması, kalite standartları ve katma değeri yüksek ürünlere yönelinmesi, küçük ölçekli işletme yapısından, bilgi tabanı yüksek, teknolojik yapısı gelişmiş, esnek üretim yapan işletmelere geçilmesi Orman Endüstri Mühendislerine gereksinimi arttıracaktır. Düzenleme, yeni uzmanlık alanlarının eğitsel ve mesleki planda yer bulmasını teşvik anlamını da taşımaktadır. Yetki bağlamında net olarak gözle görülebilir hale gelen görev alanları, mesleğin eğitsel boyutları olarak şekillendirilip yeni seçimlik ders, dal, bölüm, lisans üstü eğitim programlarına yansıtılabilecektir. Yukarıda belirtilen ve TBMM genel kurulunda oybirliği ile kabul edilen 5531 sayılı Kanun işte bu olumlulukların gerçekleştirilmesini sağlayacak hukuki dayanak olmaktadır. Bu Kanun ile herhangi bir meslek alanına müdahale edilmesi söz konusu değildir. Sadece 150 yıllık bir mesleğin bilinen faaliyet alanları sayılarak orman mühendislerine özgülenmektedir. Bu nedenle söz konusu Kanunın hazırlanmasında katkıda bulunan tüm kişi ve kuruluşlara ve bu bağlamda Orman Mühendisleri Odasına, Tasarı’ya sahip çıkarak TBMM’ne arz edilmesini sağlayan 59. Hükümete, TBMM komisyon üyelerine ve komisyon tartışmalarında destek veren akademisyenlere, TBMM’de Tasarıyı destekleyen Ana Muhalefet Partisi ve diğer muhalefet partilerine ve bu sürecin gerçekleştirilmesinde büyük paya sahip olan Çevre ve Orman Bakanı Sayın Osman PEPE’ye ve Çevre ve Orman Bakanlığı’nın değerli mensuplarına en içten duygularla teşekkür eder saygılar sunarız.13.07.2006 Prof. Dr. Tahsin AKALP Prof. Dr. Z. Cemal ÖZKAN İ. Ü. Orman Fakültesi Dekanı K.T.Ü. Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüdaverdi EROĞLU Prof. Dr. M. Nafiz DURU Z.K.Ü. Bartın Orman Fakültesi Dekanı A.İ.B.Ü. Düzce Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Koray SÖNMEZ Prof. Dr. Orhan ERDAŞ S.D.Ü. Isparta Orman Fakültesi Dekanı K.S.Ü. Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlhami KÖKSAL Prof. Dr. Cantürk GÜMÜŞ A.Ü.Çankırı Orman Fakültesi Dekanı K.Ü. Artvin Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan VURDU G.Ü. Kastamonu Orman Fakültesi Dekanı |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#4 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Bu durumda ister istemez Peyzaj Mimarları ve Orman Mühendisleri karşı karşıya getirilmektedir.... Ayrıca bu kanunun çıkarılışı sırasında, Orman Mühendisleri Odasının bağlı bulunduğu üst kurum olan TMMOB'nin tamamen devre dışı bırakıldığı, dolayısıyla TMMOB ile Orman Mühendisleri Odası'nın arası açıldığı gerçeği vardır ki konu ile ilgili olarak TMMOB'un Peyzaj Mimarları Odasını desteklediği bilinmektedir.(TMMOB sayfalarında PMO çağrısı) Gelecek dönemde bu durum Orman Mühendisleri'nin pek yararına olmayacağı görülmektedir. Konu ile ilgili fazla yorum yapmadan, bu kanuna karşı Peyzaj Mimarları Odası'nın 30 Eylül 2006 tarihinde yapacağı miting hakkında detaylı bilgiler içeren linki ekliyorum... Peyzaj Mimarları Odası |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
|
|