11-08-2010, 12:54 | #1351 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Arkadaşlar, Zeytin Hastalıkları bölümünde yazdım. Delfin WG ile güzel sonuçlar alındı. Organik olduğu için Delfin WG kullanılsa daha iyi olur derim. |
11-08-2010, 15:12 | #1352 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Tecrübeli arkadaşlara bir sorum olacak, bu yıl ilk kez bir ağaçta deneme amaçlı gençleştirme budaması yaptık. Gençleştirmeyi ana gövdeyi komple keserek değil, ana gövdeden ayrılan 3 kalın dalı 1/2-1 metre yukarıdan keserek yaptık. Sonuç başarılı gözüküyor. Sıfırdan öyle çok yeni filiz verdi ki şaşırdım desem yeridir. Sonbaharda yeniden seyreltme yapacağız ve en güçlü 5-6 filizi yeni taç oluşumu için bırakacağız. Güneşten zarar görmesin diye seyreltme işini sonbahara bıraktık. Sizce doğru mu yaptık? |
11-08-2010, 15:33 | #1353 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Gençleştirme için uzun dal budaması yapmışsınız. Benim gibi. Çok sürgün vermesi budamadan iyi tahrik olduğunu ve kök sisteminin güçlü olduğunu gösterir. 5_ 6 sürgünü aynı noktadan değil, birer veya ikişer karış ara ile bırakmak gerekiyor. Uzun budamalarda, hakim rüzgara karşı güçlü bir dal bırakmak ağacın dengesi için çok önemli. Saygılar |
|
11-08-2010, 16:01 | #1354 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Halil Bey, Siz bu yıl mı yaptınız? Sanırım bu bırakılan 5-6 güçlü filiz, gelecek yıl meyve bile verir diye düşünüyorum. |
11-08-2010, 17:00 | #1355 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
|
Acemi usta selamlar Halil beye katılıyorum. Topraktan tek beden üzerine, birazda yüksekten üç,dört ana dalla taç oluşturmak benimde tercih ettiğim yöntemdir, agacın hava almasını sagladığı gibi hem etrafında çalışması, elleçlemesi kolaydır, bazıları hemen topraktan itibaren taç oluşturur tercih meselesidir Gençleştirme budaması üründen düşmeye yakın tek ana dalla başlanır o dal verime yattığında diğerleri bir, iki yıl arayla takip eder, bu sebepledir ki bir kaç yüzyıllık agaçlardan mükemmel, tam verim elde edilir. Resimdeki ağacınızın gençleştirme budaması için çok yaşlı olduğunu sanmıyorum, belki uzun zamandır budanmadığından mı gerek gördünüz. |
11-08-2010, 17:27 | #1356 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Sevgili Zeytinlibahçe, Doğru ağaç çok yaşlı değil. Ancak babamın hastalığı döneminde iyi budanmamıştı. 2 yıldır üst üste sert budama yapsakta çalılaşmayı tamamen ortadan kaldıramadık. Bu yüzden bu yıl deneme amaçlı bir ağaçta bu işlemi yaptım. Seneye bu şekilde budanacak 10-15 ağacımız daha var. Bu ağaçta 3 tane dal var. Her dalda Halil Bey'in dediği gibi 3-4 filizi bırakıp diğerlerini alacağım. Düzenleyen acemi_caylak : 11-08-2010 saat 19:22 |
12-08-2010, 14:27 | #1357 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 28-02-2009
Şehir: ISTANBUL
Mesajlar: 19
|
Sn. syıldıran, Sn. yasarugur, Sn. acemi caylak tecrübelerinizi paylaştığınız için çok teşekkür ederim. Deneyip sonuçları forumda paylaşacağım. Saygılar. |
13-08-2010, 08:11 | #1358 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 19-02-2010
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 3
|
Merhaba, Size garip gelebilir ama benim Ankara'da saksıda yetiştirdiğim bir zeytinim var. Bana geldiğinde kaç yaşındaydı bilmiyorum ama küçüktü. Şimdi epeyce büyüdü ve bu yıl çiçek açtı. Ama onun çiçek açtığı sıralarda Ankara'da hava çok fırtınalı olduğundan mıdır bilmem sadece 3 tane zeytin oldu. Şimdi diyeceksiniz bir ağaçta 100 tane zeytin olsa ne fark eder diye ama ben dallarında bir sürü zeytinle hayal ediyorum ağacımı. Burada yazdıklarınızı okuyorum, acaba benim de budama yapmam gerekiyor mu? Budama yapacaksam nasıl yapacağım? |
13-08-2010, 10:25 | #1359 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-12-2008
Şehir: İzmir/Kaynarpınar
Mesajlar: 1,151
|
Sn. Acemi, Benim toprak seviyesine yakın yerden kestiğim uygulamalar var. Bu tarz, alçaktan taçlandırma avantajı sağlıyor. Ağacın beslenme yolunu kısalttığı için yüksek tac oluşturan çeşitlerde tercih edilebilir. Ayrıca ürün toplanması kolay olur. |
15-08-2010, 20:48 | #1360 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Alıntı:
Tam olarak kaç santim yukarıdan kesmek gerekiyor? Birde kaç yılda yeniden meyve verebilir duruma geliyor? |
|
17-08-2010, 09:48 | #1361 |
Ağaç Dostu
|
Merhaba,1331 no.lu mesajımda bahçeme bir zeytin ağacı diktiğimi ve yaprak sararması sorunum olduğunu belirtip yardım istemiştim.Sayın yalıçapkınının önerileri doğrultusunda 20.20.20 formülasyonlu ve ayrıca Fe,Mn,Zn içeren bir gübreyle hem yapraktan hem de suda çözüp toprağına vermek suretiyle gübreledim.Sararma durdu ve sürgün vermeye başladı.Zeytinlerim de irileşmeye devam ediyorlar,herşey yolunda gözüküyor. Sorum : Bu gübrelemeyi tekrarlamalı mıyım ve ne sıklıkta? Bir de internette araştırırken zeytin gübrelemesi ile ilgili karşılaştığım bilgileri derledim ve bir "zeytin gübreleme takvimi" oluşturmaya çalıştım.Bunu aşağıya ekliyorum ve yorumlarınızı rica ediyorum.Sizler bu gübreleme işlemini hangi düzende yapıyorsunuz? Bilgilendirirseniz sevinirim. --Sonbaharda organik gübre (leonardit vb) toprağı iyileştirmek amacıyla toprağa karıştırılır.Ayrıca noksanlıkları tespit edilen iz elementleri de mutlaka verilmelidir --Fosforlu (Triple Süper Fosfat) ve potasyumlu (Potasyum Sülfat) gübreler taç izdüşümüne ve 15-20 cm derine verilmelidir. Bu gübreler sonbahardan ilkbahara kadar verilebilirler. --15.15.15 Kompoze gübre Ocak/Şubat aylarında ağaç tacı iz düşümündeki daire çevresine açılacak 15-20 cm derinlikteki çiziye verilerek üzeri toprakla kapatılır. --CAN-Kalsiyum Amonyum Nitrat gübresi Nisan veya Mayıs aylarında ağaç tacı altında gövdeden 50cm. çapındaki alan dışına toprak yüzeyine serpilir, tırmık veya çapa ile işlenip, toprak altına karışması sağlanır. --Yazın yapılacak gübrelemeler ise sulamadan önce veya yaprak gübresi şeklinde verilmelidir. |
29-08-2010, 19:58 | #1362 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Sn. Jel77, Ben sadece kasım ve şubat ayında kompostlaşmış hayvan gübresi kullanıyorum. Ayrıca sulama suyu ile birlikte bu yıl 3 defa EM verdim ve sonuçlarından memnunum. |
29-08-2010, 21:48 | #1363 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Bu sene hiç bir gübre vermedim. Kaolin ve delfin ile birlikte EM de karıştırdım, hepsi bu. |
30-08-2010, 22:29 | #1364 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Egeli bir arkadaşın çektiği, tarihi zeytin ağaçlarından bir tanesi. Çevresi tam 7 metre imiş. |
04-09-2010, 08:02 | #1365 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 19-02-2010
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 3
|
çok güzel görünüyor |
14-09-2010, 05:05 | #1366 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 11-09-2010
Şehir: izmir
Mesajlar: 54
|
iyi günler.foruma yeni girdim ve gece boyunca okumaya çalıştım,çok güzel fikirler konular var yazan herkese teşekkürler.ben gölmarmara da göl çevresinde ama %20-30 meyilli bir arazide zeytinlik kurma fikrim var,bu civardada hep tirilye var ama ben şüphe içindeyim,acaba bendemi tirilye ekmeliyim yoksa sizler ne önerirsiniz?domat düşünüyorum.okudukça öğrenmeye çalışıyorum sağolun.. |
18-09-2010, 13:27 | #1367 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 30-07-2009
Şehir: Mersin
Mesajlar: 2
|
Alıntı:
Uzun zamandır işlerimin yoğunluğunda siteye giriş yapamıyordum,bu sene mahsulün bir önceki seneye göre az olmasından mıdır bilemiyorum ama forumda da sessizlik var. Bu hafta Mut bölgesini gezdim, çiftçiler ürünün az olduğundan bahsettiler, kendi bahçemde de geçen sene aldığım miktar kadar ürün alabileceğimi düşünüyorum. Zamanında ilaçlama yapamadığımızdan ,zeytinleri az da olsa sinek vurdu, havanın mevsim normallerinin üzerinde sıcak olması da susuzluğunu arttırdı, bu sene biraz zorlansak da , zeytinlerimizi seviyor gözümüz gibi bakıyoruz. Umarım herkes için iyi bir hasat dönemi olur, emeklerimizin karşılığını alabiliriz. Saygılarımla. |
|
18-09-2010, 23:24 | #1368 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Niye garip gelsin ki... Saksıda zeytin yetiştiren ve verim alanlar da var. Tabii, aşağıya 80-90 cm. ve yanlara 8 m. kadar kök salabilen bir ağaç, zeytin. Budama için bir resmi olsaydı daha iyi düşünürdük. İlk 2 yıl için budama yapılmıyor. Sadece dipten çıkan sürgünler kesiliyor. Diğer yıllar için hafif budama gerekiyor. Böylece ağacın dengesi ve taç verme gerçekleştiriliyor. Hangi zeytin çeşidi olduğu da önemli. Tozlama isteyen bir çeşit mi? Kendine verimli mi? Bazı çeşitler biraz geç_ 5-6 yıl sonra_ verime yatıyor. |
|
18-09-2010, 23:51 | #1369 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Sessizliğin sebebi bir çok şeyin söylenmiş olduğundadır belki. Ancak zeytinin ve 'o'nun yağının pazarlanması konusu çok konuşulmuş değildir. 30 ton zeytin üretiyorsunuz ve zeytincilik konusunda bilgi birikimine sahipsiniz. UBYİ ( Uzak Bahçelerin Yakın İşbirliği) bahçelerinde kendinize bir sayfa açabilirseniz, sizin sayfanızda da pazarlama konusunu tartışabiliriz. Zeytini ve yağını pazarlama kadar, nasıl ürün elde ettiğiniz de önemli. Gübreleme ve zaralılara karşı izlediğiniz yol, UBYİ' ye uyuyorsa bu bizim için _Ağaçlar.net _ zenginliktir. Elbette böyle bir oluşum konusunda düşünceleriniz ve önerileriniz de önemli. Saygılar |
|
26-09-2010, 10:44 | #1370 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-02-2008
Şehir: Graz(Avusturya)
Mesajlar: 2,666
|
Bahcemize zeytin agaci dikmek istiyoruz. Illa meyvesini yemek amacli degil de bahcede bir de zeytin agaci bulunsun düsüncesi ile. Ancak saksiya degil de topraga ekmek istiyoruz. Deniz seviyesinden 350 mt yüksekteyiz ve kislari -10, -15 derece birkac ay boyunca sürebiliyor cok ender de olsa -20 dereceyi gördügümüz de oldu. Zeytin agaci bu donlara dayanabilir mi? Koruma örtüsü, malc kullanmak yeterli olur mu? Tesekkürler. |
26-09-2010, 11:17 | #1371 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Zeytin bu kadar soğuğa dayanamaz. -7'nin altında bir günü geçen soğuk zeytini öldürür. |
04-10-2010, 17:12 | #1372 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 18-09-2005
Şehir: İzmir-Bergama-Karşıyaka
Mesajlar: 24
|
Em Teknolojisi ile bulduğum bir yazuyı sizinle paylaşmak istedim: II - EM Teknolojisinin Zeytinde Uygulanması Muzun yanı sıra üretiminde kimyasal maddelerin en bol kullanıldığı ürünlerimizden biri de zeytindir. Ülkemizde neredeyse insan başına bir zeytin ağacı bulunmaktadır. Bu kadar bol kimyasal madde kullanılmasına rağmen, zeytin üretimindeki sorunlar yıllardır bitmemiş aksine katlanarak artmıştır. Bu sorunların içinde en önemlilerinden biri de zeytin solgunluğudur (vertisilyum). Zeytin solgunluğu Nedir? Vertisilyum, bir mantarın yolaçtığı bir hastalıktır ve bugün için herhangi bir ilaçla tedavisi söz konusu değildir. Yurdumuzdaki birçok zeytin ağacı bu hastalığın pençesindedir. Artık EM ile bir çözüm vardır! Zeytin ağaçlarında belirtiler önce yapraklarda başlar. Yapraklar, gümüşümsü yeşil rengini kaybeder ve mat gri bir renk alır. Daha sonra açık kahverengi ve kahverengileşir. Odunsu bitkilerdeki belirtilerin değişim hızı çok değişkendir. Çok yavaş ilerleme olabileceği gibi, aniden ölüm de gerçekleşebilir. Nasıl oluşur? Topraktaki vertisilyum mantarı, toprakta nematod varsa bu nematodların ağacın köklerine vereceği hasarlı noktalardan kolayca ağacın köklerine girerek yerleşir. Vertisilyum köke girdikten sonra ağacın su iletim dokuları (vasküler doku) boyunca ilerleyerek dallara ulaşır ve istila eder. Bu istila genellikle kış mevsiminin sonlarında ve ilkbaharda oluşur. Yazın sıcaklıklar yükseldiğinde, mantar etkinliğini yitirir. Ancak bu zamana kadar vereceği hasarı vermiştir. İstilaya uğramış ağaçlarda/dallarda köklerden yapraklara giden su iletimi azalır. Vertisilyum solgunluğunun belirtilerine, doğrudan mantarın ürettiği toksinler neden olabileceği gibi, köklerden yapraklara su gidişinin önlenmesi de neden olabilir. Doğal çözüm Vertisilyuma zararlı mikroorganizma olan bir mantar neden olmaktadır. Zararlı mikroorganizmaları, yine doğada varolan yararlı mikroorganizmaları (Etkin Mikroorganizmalar, EM) kullanarak yenebiliriz. Bir başka deyişle, bu hastalığı yine doğada varolan bir silahla yenmeyi düşünmeliyiz. Aslında her şeye kimyasal yollardan (doğal olmayan yollardan) çare bulmakta ısrar eden bizler bu hastalığın ana nedeniyiz! Bunu unutmamalıyız! Bu doğal çözüm zararlı mikroorganizmalara karşı yararlı mikroorganizmaları kullanmaktır. Bunu yukarda bir çeşit iyilerle kötülerin savaşı olarak da nitelendirebileceğimizden bahsetmiştik. Bu savaşı iyilerin kazanması için zeytinliğin her alanında yararlı mikroorganizmaların çoğalmasını sağlamalıyız. Toprakta ve ağaçların üzerinde yararlı mikroorganizmalar ne kadar çok olursa, hastalığı yenme şansımız o kadar artacaktır. Ayrıca, yararlı mikroorganizmalar, ağaçlarımızın daha iyi yetişmesini ve ürünümüzün bol ve sağlıklı olmasını da sağlayacaktır! Ayrıca, yararlı mikroorganizmaların ağaç üzerinde yerleşmeleri için kaolin kili ile birlikte uygularsak, hem mikroorganizmaların yerleşmeleri için doğal bir ortam (tutunma yerleri) sağlayan bir malzeme ile ağaçlarımızı kaplamış oluruz hem de EM mikroorganizmalarının etkisini daha da artırmış oluruz. Kaolin kili birçok zararlıya karşı mekanik bir bariyer oluşturarak ağacı koruduğu gibi, EM mikroorganizmaları için de doğal barınak sağlar. Uygulamayı basitçe ifade etmek gerekirse, kaolin kilinin uygulandığı çözeltinin içine %1 oranında EMA ilave edilmesi yeterli olacaktır. EM’nin zeytindeki diğer yararları (a) Filizlenmeyi, çiçeklenmeyi, meyve vermeyi ve olgunlaşmayı teşvik eder. (b) Toprağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik ortamını iyileştirir ve topraktaki patojenleri ve zararlıları (haşaratı) bastırır. (c) Fotosentez yapma kapasitesini yükseltir. (d) Daha iyi filizlenmeyi ve bitki büyümesini garanti eder. (e) Organik maddenin gübre olarak verimliliğini artırır. (f) Verim ve kaliteyi artırır. Şimdi de zeytinde yapılan uygulamaları biraz daha ayrıntılı olarak inceleyelim. Zeytin solgunluğundan ötürü kurumakta olan ağaçlara özel uygulama yöntemi Hastalığın tamamen yayıldığı ağaçlar artık ölüme doğru gitmektedir. Bu nedenle acilen müdahale edilmeleridir (Şekil 4). Bu tür kurumaların başladığı ağaçlara uygulanacak olan EM miktarının normal şartların birkaç misli üzerinde olması gerekmektedir. Kurumakta olan ağaçların kök çevresinde ağaçların büyüklüğüne göre 1-5 metre çapında olmak üzere ağaçların çaplarına uygun çaplarda havuz açılır. Açılan havuzlar 10-30cm derinliğinde olmalıdır. Bu havuzlara önce birinci su doldurulur. Sonra ikinci su ile birlikte EMA ilave edilir. Açılacak havuzların çapı, havuzlara doldurulacak birinci ve ikinci su hacimleri ve kullanılacak EMA miktarları Çizelge 1’de verilmektedir. Örneğin, 40-50cm çapındaki kuruyan ağaç için ağacın kökü etrafında 5 metre çapında havuz oluşturulur. Bu havuza önce 400 litre su doldurulur. Toprağın suyun bir miktarını çekmesi beklenir ve yine 400 litre su içine 5 litre EMA ilave edilerek havuza doldurulur. Şekil 4 - Zeytin solgunluğuna yakalanmış bir ağaca EM Teknolojisi uygulanıyor Genel arazi uygulamaları Çizelge 2’de ise toprakta genel olarak yapılacak EM uygulaması verilmektedir. Daha fazla uygulama yapmanın hiçbir zararı yoktur! Bizler, toprakları solgunluk hastalığının derecesine göre 4 sınıfa ayırdık: I SINIF: İYİ TOPRAKLAR - Hastalığın görülmediği bu topraklarda EM, koruma ve bol ve sağlıklı ürün elde etmek amacıyla kullanılır. II. SINIF: NİSPETEN İYİ TOPRAKLAR - Zararlı mikroorganizmaların faaliyete başladığı topraklardır. Tek tük kuruma gözlenebilir. Mutlaka müdahele gerekir. III. SINIF: ORTA DERECEDE KÖTÜ TOPRAKLAR - Bir dekarda 2-3 ağaç kurumuştur. Patojenler hızla toprağı esir almaktadır. IV. SINIF: ÇOK KÖTÜ TOPRAKLAR - Bir dekarda 4 veya daha fazla ağaç kurumuştur. Tamamen patojenlerin istilası altındadır. Acilen müdahele gerektirir. EM5+EMFPE uygulaması, her bir üründen 250 cc, 500 litre su ile seyreltilerek yapılmalıdır. Dikkat edilmesi gerekenler Uygulamaları akşam geç veya sabah erken saatlerde yapınız. EM’yi su ile seyreltirken hiçbir şekilde zehir bulaşığı olan kap, holder, tanker, pulvarizatör kesinlikle kullanılmayınız. EM canlı ve yararlı bakteriler topluluğudur zehir bunları öldürür. Bu nedenle kullanacağımız ekipmanları daha önce zehir kullanmış isek mutlaka tertemiz yıkamalıyız. EM ağzı sıkıca kapalı (Hava almayacak şekilde) ve güneş ışığına maruz olmayacak şekilde muhafaza edilmelidir. Buzdolabına konulmamalıdır. Önerilen dozların altına düşülmemelidir. Hava ısısının 10 derecenin altına düştüğü zamanlarda uygulama yapılmamalıdır. Hava ısısı 10 derecenin üstüne çıktığı her zaman uygulama yapılabilir. Çizelge 1 – Ağaç çapına göre verilen EMA miktarları Çizelge 2 – Zeytinde EM5 ve EMFPE uygulamaları Sonuç Yukarda Muz ve Zeytin yetiştiriciliği çerçevesinde açıklamış olduğum EM Teknolojileri uygulamaları, genelde tüm tarımda yaygınlaştırılabilir. Burada unutulmaması gereken, hem mikroorganizmaların kendilerinin hem de bitki ve ağaçlarımızın organik madde ve suya ihtiyaç duymalarıdır. EM Teknolojileri seralarda ve tarla bitkilerinde de başarıyla uygulanmaktadır. EM’nin daha etkili olabilmesi için ortamda organik madde (Bukaşi, Kompost, EM Kompost) bulunması ve sulama yapılması gerektiği unutulmamalıdır. Her yıl hem muz hem de zeytin üretiminde milyonlarca dolarlık kimyasal madde harcamaktayız. Bu harcamalar zeytin ve muz çiftçisinin cebinden çıkmaktadır. Ayrıca, kimyasal madde uygulamaları sorunları çözmediği gibi, daha da artmasına neden olmaktadır. EM, doğada da bulunan doğal mikroorganizma kokteylidir ve organik madde ile birlikte uygulandığında tarımda karşılaştığımız önemli sorunları çözmekte, daha az maliyetli, daha bol ve kalıntı pestisitler içermeyen daha sağlıklı ürünler yetiştirilmesini sağlamaktadır. Bitkisel ve hayvansal atıklar yararlı Bukaşi veya EM Komposta dönüştürülerek tarım için önemli bir girdi sağlanmakta ve bu sayede kullanılan kimyasal madde miktarı kademeli biçimde azaltılarak üç yıl içinde tamamen organik üretime geçilerek, çiftçimiz için hem sağlık hem de ekonomik açıdan iyileşme sağlanmaktadır. Ayrıca, tarımdaki hastalıkların çoğunun kaynağında nematod sorunu yer almaktadır. Nematodların zedelediği köklerden bitkinin bünyesine giren patojenler bitkiye zarar vermekte, tarımsal verimin düşmesine neden olmaktadır. EM Teknolojisi sayesinde nematodlar kolayca kontrol altına alınabilmekte ve verim kaybı önlenmektedir. |
10-10-2010, 22:51 | #1373 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 10-10-2010
Şehir: ist
Mesajlar: 2
|
merhaba
çok güzel bilgiler var vaktim oldukça girip bakıyordum siteye .. bugünde üye oldum ..benim aslında bi sorum olucak izmir urlada 2 tane zeytin ekili tarlamız var .. toplamda 12 dönüm.. buraya sanırım 4-5 sene önce 400 zeytin ektik .. çok fazla ilgilenemedik aslında ama sulatma gübreletme felan yaptırıyoruz .. ben ist.da yasıyorum abim ilgileniyor .. çok küçük fidan olarak dilikmisti ama baya büyümüşler .. .tam anlamıyla nezman verim almaya başlarız merak ediyorum .. vede bukadar ağaçla ileride bi ticaret yapılabilirmi **** bi kazanç sağlayabilirmiyiz teşekkürler |
11-10-2010, 08:45 | #1374 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Sn. gkhnasl, Verime yatma olayı ekilen zeytinin cinsi ve sonrasında gerçekleştirilen bakımla çok ilgili. Ortalama olarak tam olarak verime yatmaları 7-8 yılı bulabilir. Ayrıca 400 seytin ağacı bir ailenin geçimini kesinlikle sağlamaz. En az 1000'in üzerinde ağaç olması gerekir. Ayrıca böyle bir planınız varsa sizde şimdiden yakınen igilenseniz çok daha iyi olur. Bu başlığı baştan sona okursanız size yararlı çok fazla bilgi var. |
11-10-2010, 18:56 | #1375 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 10-10-2010
Şehir: ist
Mesajlar: 2
|
Alıntı:
|
|
30-10-2010, 15:46 | #1376 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 28-09-2008
Şehir: Izmir ve cevresi
Mesajlar: 115
|
Izmir Dikili, Salihler köyünde 9 dönüm de zeytin yetistirmeye ugrasiyorum. 2007. 02 diktigim fidanlarim, 2metreden fazla oldular. Gecen sene kendim budadim. Bu sene 294agactan 1330 Kg zeytin aldim. Agac üzerinden Kg 2 Tl ye sattim. Bu ilk defa oldu. Agaclarim Trilye dir. Malesef 5-6 tanesi Kaan Ugurlun arkadasimin dikkat cektigi solgunluk belirtisi ile kaybettim. Ben cok su biriken yerlerden kaybettigimi düsünüyordum. Simdi kafam karisti. Belkide ayni yere zeytin degil ceviz dikmeliyim. Damlama sitemini kendim kurdum. Suyumuz kanaldan geliyor ve asiri yosunlu. Direk damlamaya veremiyorum. önce tanka filitre edip oradan sebekeye yayiyorum. Böyle de oluyor. Her sene 10-15 Litre benzin ve su motoru karsiliginda o da oluyor. Belki soru soracak veya yardimci olacak arkadaslar aramizda vardir. Saygi dolu selamlarimla... |
31-10-2010, 16:13 | #1377 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 28-09-2008
Şehir: Izmir ve cevresi
Mesajlar: 115
|
Sayin "agaclar.net" üyesi arkadaslara bir sorum daha olacak. Zeytin agaclarimin dibi, yazin ot oluyor. Agaclarin etrafini, taci kadar bir plastik ile örtsem. 3-5 m2 plastigin altindan damlamam calisacak zaten. Ot büyümesinin önüne gecebilirmiyim? Olursa nasil bir örtü kullanmaliyim? kalinlik, renk gibi? Simdiden tesekkürlerimle... |
31-10-2010, 20:26 | #1378 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-12-2008
Şehir: İzmir/Kaynarpınar
Mesajlar: 1,151
|
Nylon tabir edilen siyah renk Polietilen film örtebilirsin. Piyasada hazır bulabileceğini düşünüyorum. Siyah ışığı geçirmediği için başarılı olur. Piyasada hangi kalınlıkta bulabileceğini bilmem ama en az 50 mikron kalınlığında olması gerekir. Serdiğinde üzerini rüzgarın uçurmaması için bastırmayı unutmazsın. Bu yöntem toprak işlemesinin terk edildiği (moda olacak gibi) uygulamalarda ot gelişimini önlemek için uygundur. Topraktaki dogal mikroorganizma faaliyetlerini nasıl engeller, bunu gözden kaçırmamak gerek. |
01-11-2010, 16:03 | #1379 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 28-09-2008
Şehir: Izmir ve cevresi
Mesajlar: 115
|
Sn. ZEYTINCI. Bilgi icin tesekkürler. Her sene o sicaklarda dip capalattiriyorum. 2 hafta sonra otlar yine cikiyor. Üstelik cok hizli büyüyorlar. Capalama malesef üstünkörü yapiliyor. Insanlara sicaktan dolayi bir sey söyliyemiyorum da. Naylon isi rahatlatacak. |
03-11-2010, 07:47 | #1380 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
|
Sn interbekir selamlar Genelde seralarda kullanılan polyetylene naylonlarla yapılan malçlama, yabani otların çıkmasını engelliyecektir fakat yazın açık arazilerde özellikle öğle saatlerinde hava sıcaklığının kırk derecelere yaklaştığı düşünülürse siyah renk naylonun toprak sıcaklığını bitkinin aleyhine olacak şekilde yükseltecektir. Patojenlere karşı solarizasyon uygulaması bu sebeple yapılır. Tavsiyem samanla malç yapmanız olacak. |
Etiketler |
ağaç, gübre, zeytin, zeytin gübreleme |
|
|