28-09-2017, 15:44 | #1051 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
İnternetten baktım bu etiketleri. Ödemiş te dolaşırken tesadüfen saksı, bambu vs. satan yerde gördüm. Büyüklü küçüklü çeşit çeşit. Bunlar yanılmıyorsam orta boy ancak oldukça yeterli ve tanesi 35 kuruş gibi. 100 tane aldım, kimisinin üzerine asetat kalemiyle bir kerede yazınca silik kalıyor, onları iki kerede yazıyorum. Domates biberlerde farklı türden olanların bir başına bir sonuna koymayı düşünüyorum, yan yana duran 10 kökün hepsine de 'heybetli' diye yazmanın anlamı yok |
28-09-2017, 16:31 | #1052 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 21-11-2014
Şehir: Ankara
Mesajlar: 783
|
sayın tcm sarı etiketler için özellikle domateslerde size bir tavsiyede bulunacağım. domatesler çok fazla büyüdüğünden ve de aralarda toplama sırasında ayağa takılıp yerinden çıkabiliyor. örnek olarak kendi bahçemden bahsetmek isterim. ben 5 mm çelik tellere etiketlik kaynattırdım. tanesi 3.5 tl ye geldi uzun vadeli olması için önce astar sornada sarı boyayla boyadım. bunların boyları 60 cm toprağa ne kadar soksam da domates toplama giren çocuklar ya da başkaları iri olmasından ve ayaklarına takılmasından dolayı yerinden sökülmüş olarak gördüm. sonrasında o çubuğun rastgele geri başka yere sokulduğunu gördüm. bu şekilde domateslerinizin isimleri karıştırmanız mümkün olabilir. Çözüm: domates karılarını yaptıktan sonra ve sarı etiketliklerini taktıktan sonra elime bir kağıt kalem aldım karıkları çizdim. hangi domatesin hangi karıkta olduğunu yazdım ve kağıdı tohum alana kadar sakladım. sonrasında tohum almaya sıra gelince bi baktım ki etiketliklerden 3 tanesi çıkarılmış kağıda baktım ve domateslerimi kurtardım. söz uçar yazı kalır hesabı bunu dikkate alınız |
28-09-2017, 16:40 | #1053 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 21-11-2014
Şehir: Ankara
Mesajlar: 783
|
domateslerin tepelerindeki sarımsı-yeşilimsi renkler benim gördüğüm kadarıyla türden türe değişiyor. bazı domateslere gerçekten az su vermek gerekli diye düşünüyorum. ben sizin gibi bol su verince domates hızlı olgunlaştı ancak sıklıktan dolayı güneş göremeyen üst kısımlarda sarartılar kaldı benim yorumlamam bu şekilde. yani az güneş bol su etkisi öyle oluyor gibi |
28-09-2017, 16:52 | #1054 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-07-2012
Şehir: Ankara/Morgantown
Mesajlar: 2,797
|
Soldaki kökteki ve yukardaki resimdeki gibi görece düzgün şekilli ve yayvan, dediğiniz gibi orta-iri meyveli olmalı. Sizdeki meyveler iyi gözüküyor. Pembe Domates Ağı'ndaki yetiştiriciler ne yazık ki bu çeşidin saflığını bozdu. Çaprazlanmadan dolayı çeri domates haline geldikten sonra tohumunu paylaşmaya devam edenler vardı. Sn üzüm'den gelen tohumlarda sorun yoktu. Elinizdeki tohum değerlidir. Alıntı:
|
|
30-09-2017, 18:11 | #1055 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
@ Musa Gündoğan, uyarılarınız için teşekkürler. Dediğiniz gibi kağıda yazıp sonradan ona baktığım da oldu, ancak ne kadar plan yaparsanız yapın tohum-fide ekip-dikerken evdeki hesap pazara uymuyor. Aceleyle onu oraya bunu buraya ekelim derken karışabiliyor. Meyve sebzeleri özellikle domatesleri toplarken benden başka kimse giremez bahçeye Hanım bile sorar hangisini koparabilirim diye, malum tohumluklar önemli, dağıtırım yoksa ortalığı. |
02-10-2017, 08:20 | #1056 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 21-11-2014
Şehir: Ankara
Mesajlar: 783
|
@TCM domates konusunda bende çok hassas olduğumdan bu sene tüm tohum alacağım domatesleri taa ilk çiçek açmadan hepsini tül izoleyle kapattım. sonra kendi içinde tozlaştırdım. umarım çapraz tozlaşma bu sene olmamıştır. sırf bu yüzden bizimkiler yaklaşık 1 ay domates yiyemediler. özellikle ilk çiçeklerde bu uygulamayı yaptım. baktım domates gerçekten yansıtmıyor diğer tohumluğa geçtim. |
02-10-2017, 15:12 | #1057 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Yaylada patlıcan olmaz diyenlere gelsin bu resim. Fuji elmasının (en sevdiğimiz elmadır hanımla) dördüncü yılı olmalı. İki tane var üstünde, dört beş idi bu ikisi kalmış. Hercai menekşeleri bu sezon ekmedik, sağda solda tek tük çıkanlar kendi çabalarıyla bugünlere geldiler. Bu da pek şirinmiş... Etkinlikten gelen kalıcı ıspanak, 10 kadar ektiğim tohumdan sadece biri çimlenmişti. Sezon sonu artık etrafındaki yabancı otları mazur görün. Geçen sene ilaç yazdırmaya gelen ve ot-çöple haşır neşir olmayı seven bir amca, o an nasıl baktıysam artık 'seni stresli görüyorum ben, melisa göndercem bir saksı, kaynatır içersin arada' dedi. Bir hafta 10 gün sonra kapı çalındı amcanın 10 yaşlarındaki torunu, elinde kilosunun yarısı kadar kocaman bir saksı 'bunu dedem gönderdi' deyip odanın bir kenarına koydu. Oğlum kaç paraymış bu deyince de, 'kafanı takma doktor amca, sorun yok, bak işine' gibilerden cümleler söyledi ama tam hatırlamıyorum şimdi Canımsın dedim, böyle samimi güzellikler olmasa bu işler çekilmez. İşte o saksı aşağıda ve hala saksıda. İçeride olmadı, geçen sene yapraklarını bir tur toplayıp yaylaya çıkardık ancak neremize kızsam bilemedim toprağa aktaramadık daha. Ancak hafiften rahatlatıcı, kafa dinlendirici bir şeyler içmek isteyene melisa yı mutlaka öneririm. Bu aşırı kokulu olan melisa değil 'limon otu' olan melisa. Bir tatlı kaşığı silme bile olsa yeterli, suyun tadını rengini değiştiriyor, sıcak suyun içerisine döküp içerim arada ancak yaprak kalmadı |
02-10-2017, 15:25 | #1058 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Buena mulata biber
Bu yıl ilk denememiz bu biberi, sanırım @ bahcedenn in paylaşımıydı. Pek sevdik biz, erken oldu bibersiz kalmamış olduk. Mor rengiyle her gören pek sevdi, daha öncede yazmıştım bilinmeyen, görülmeyen sebzelerden her bahçeye lazım tek tük. Ancak bu arkadaş 8-10 cm. boyu ve çıtır çıtır lezzetiyle de muhteşem, çok tazeyken yersen hafif acı, gittikçe artan acılığı var. Meyve verimi resimde görüldüğü gibi oldukça iyi. Aşağıdaki arkadaşların bir kısmı yendi kalanı da pre / probiyotik olarak ufakça bir kavanoza yerleştirildi, yanlarına mor lahana, pancar sapı-yaprağı ilave edildi. Sorun olmazsa suyunun lezzetini ve şifasını tahmin edemiyorum... Şu renklerin güzelliğine bakar mısınız.. |
02-10-2017, 18:05 | #1059 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Sizdeki oğul otu, limon otu gibi adları da olan tıbbî melisa; depresyon ve uykusuzluk gibi sorunlara iyi geldiği ve rahatlattığı biliniyor. Yapraklara elinizi sürüp hafif ovunca limon gibi kokar. Aman dikkat arkadaşlar, bilmeyenler için uyarı olsun. Ben de çok sevdiğimiz doktorumuza peru mumu hediye etmiştim. "Bilgisayar başında çok duruyorsunuz bu kaktüs elektromanyetik enerjiyi çekiyormuş ve tecrübeyle sabit, dinçleştiriyor" deyince pek sevinerek almıştı. Epey alışmıştık, güler yüzlü, ilgili, mütevazı biriydi. Köyden gelince sağlık ocağına gittik, göremeyince çok üzüldüm. Güler yüzlü doktor eksikliğinden şimdi hastalansam bile ocağa gidesim gelmiyor. |
|
02-10-2017, 18:57 | #1060 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Ben hem işte hem de evde bilgisayarın başındayım.. |
02-10-2017, 20:14 | #1062 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Ömürler görün e mi... Almış kadar oldum.. |
03-10-2017, 09:12 | #1063 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Bu yıl önceki yıllara göre epey mısır yedik. Sadece biz değildik bizim mısırları yiyen. Kuşlar, fareler.. Şundaki rahata bak arkadaş.. Kıvrılmış mis gibi, kahve falan, gazete getireyim.. Mısırlar büyümeye başladığında böcekler görünce bir kez decis ve toz şeklinde böcek ilacı attım, daha sonra ilaçlamadım bir daha. İlk resimde çoğunlukta olan mısırlar etkinlikten gelmişti, görüntü, verim ve tat olarak oldukça güzeller, haşlamadan rahatlıkla yenebilir, çok da değişen bir şey olmuyor o kadar tatlılar. Ancak közlemeye gelmiyorlar, hem tatları kayboluyor, hem de çok fena dişlere yapışıyorlar. Hem haşlayalım, hem közleyelim, ayrıca çok ta tatlı olmasın canım ne bu pamuk helva mı derseniz bizim yörede sık ekilen eğri-büğrü mısırlar var ancak onlarda da verim olmadı. Mısırları yüzeye çok yakın ekmemek lazım, kökleri dibe ulaşmayacağı için şiddetli yağmur - rüzgarda yan yatıyorlar. Geçen sene buna dikkat etmeyince kenarlarına ip çekmek zorunda kalmıştım. Bu yıl tek tük devrilen olsa da daha iyiyiz. Resimleri ziraat mühendisine gösterdim, kuşlar bu kadar çok yiyemez (kimi koçanları tamamen temizlemiş keratalar) yenen kısımlar üst taraftaysa fare yemiştir dedi. Ben de fare delikleri bahçenin diğer tarafından bu tarafına niye geldi acaba diyorum. Bu yeşil kurtlardan domateslerde de oluyor tek tük. |
08-10-2017, 00:41 | #1064 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Biri blue beauty domates mi görmek istedi @telato tabaktakileri göstermiş, ben de daldakileri göstereyim. Bu yıl blue beauty ler geçen seneye göre daha iri oldular. Daha önce bahsetmiştim sanırım buna sebep suyun daha çok beklediği uç bölgeye ekilmiş olmaları. |
08-10-2017, 14:58 | #1065 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 09-12-2013
Şehir: istanbul
Mesajlar: 5,471
|
Of of of, böyle güzel domates mi olur arkadaş Domates olsam kesin bunlara aşık olurdum, gerçi insan halimle bile ciddi elektrik aldığım ortada |
08-10-2017, 22:57 | #1066 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-12-2012
Şehir: MANİSA
Mesajlar: 260
|
Sayın TCM, bahçenizi severek takip ediyorum. Biberiniz çok hoş rengarenk çok güzeller. Hele son mesajınızdaki domates harika görünüyor. Bu sene etkinlikten domates tohumu talep etmiycem dedim değişik domatesleri görünce dayanamıyorum. Sayın TCM Blue Beauty domates tohumunu inşallah azda olsa etkinliğe ilave edersiniz bizde bu güzelliği bahçemizde görürüz. Düzenleyen hcorak : 08-10-2017 saat 23:10 Neden: eksik yazım |
08-10-2017, 23:21 | #1067 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-03-2015
Şehir: Tokat - Niksar
Mesajlar: 1,610
|
Alıntı:
Bizim Blue Beautyler de sera içerisinde bu şekilde olmuştu, sizin domatesler dış ortamda görünüyor. ilaçlama ve gübrelemeyi nasıl yaptınız domates üzerinde beyaz benekler görünüyor ? |
|
08-10-2017, 23:35 | #1068 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Alıntı:
|
|
13-10-2017, 08:20 | #1069 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Alıntı:
|
|
13-10-2017, 09:33 | #1070 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Geçen sene @ erkanbey den gelen dünyanın en acı ikinci biberi 2 milyon scoville lik 'trinidad moruga scorpion' ... Saksıya çift kök diktim, iki kökünü de toprağa dikmiştim. Yaylada önceki hafta yağan kırağı tüm yeşil yapraklarını dondurmamış ama dokundurmuş. Üzerindeki biberleri toplayıp söktüm. Saksıdakileri de iki hafta önce aşağı indirmiştim, baktım bir tane biber büyümeye başlamış. Topladığım tüm biberler irili ufaklı yeşil, fiziki olarak özelliklerini yansıtan en güzeli bu. Bu da en olgunu. Önceki akşam resimdeki çentilmiş yeri yedim yetti |
23-10-2017, 00:46 | #1071 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
İki hafta önce kırağı yağma ihtimaline karşı buradaki çiftçilerin yaptığı bir olayı deneyeyim dedim ve daha kızarmamış sert domatesleri toplayarak yine yayladaki deponun içerisine birbirlerine değmeyecek şekilde ve gölgelik olarak kullandığım kalın bezin üzerine sıraladım. Üç beş taneyi de eve getirdim ve ayakkabılığın üzerine gözümün önüne koydum. Bir hafta geçmeden bir gün baktım domatesler kızarmış Yayladakilere baktım yaklaşık üçte biri kızarmış. Lezzetleri de fena değil, yazın yediklerimizden çok farkı yok. Havalar önümüzdeki hafta salı gününden itibaren soğuyacakmış. Don tehlikesi olanlar deneyebilir. |
23-10-2017, 08:53 | #1072 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Kabaklarımız, Etkinlikten gelen fransız kabağını turunculaştıramadık, zaman yetmedi Kimi siyaha yakın koyulukta yeşil oldu, kimi açık yeşilden öteye gidemedi. Balkabakları arsız oluyor. Resimdeki arkadaş bizim taraftan komşuya tellerin arasından geçmiş, oradaki kütüğün üzerinde kendine yer bulup sefasını sürmüş. |
23-10-2017, 09:46 | #1073 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Bilgisayarda sorun olunca fasulyelerin resmini üste ekledim yazısını buraya yazayım. Bu yıl domates ve fasulyelerin sırığa alma işleminde farklı yollar denedik. Domatesi daha önceki yorumlarımda anlatmıştım. Domatesleri yaparken fasulyelere de benzer yöntemi uygulayayım dedim. Farklı olarak iki demir arasını daha uzun tuttum ve nasılsa ipe sardıracağım için çift ip yerine tek sıra ip kullandım. Domateste dallara destek olması için önünden ve arkasından iki sıra ip geçiriyorduk. İpleri birbirine paralel birer karış aralıklarla demirlere bağladım ve uzayan fasulye kollarını fazla gerdirmeden (buna dikkat etmeyince ilk doladığım fasulye kolları koptu veya ezildi) yeşil sera iplerine doladım. Sonuç; toplaması kolay, kargılardaki gibi devrilme kırılma yok ancak ilk aşamada biraz uğraştırıyor. |
01-12-2017, 12:39 | #1074 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Alıntı:
Tutmaz hiç biri... Çünkü göz, tomurcuk yok hiç birinde Aşağıdaki resimde ise iki tek tomurcuğu olan var. İşte böyle Bu yıl yine aşı yapmak üzere dalları elime aldığımda tesadüfen dikkat ettim gözlere. Geçen seneki gibi olmasa da kestaneye ve bir elma ağacına aşı yaptım gözlere dikkat ederek bakalım ne olacak. |
|
01-12-2017, 16:19 | #1075 |
Ağaç Dostu
|
Sn. TCM; Sizin aşı maceralarınız benim maceralardan daha ilginç. Biz en fazla alıç benzeri olan tek çekirdekli çalıya kızılcık aşılamıştık. Aşılama zamanınız ne zaman. Durgun göz aşısı mı yaptınız. Elma ile kestane aynı çekirdek olmayacağı için aşı tutmaz diye düşünüyorum. Siz en iyisi meşe ağacını deneyin. Meşe ağacına bir kişi burada aşılamış ve tutturmuştu. En az birbuçuk metre sürgün vardı. Ancak şu durumda nasıl bilmiyorum. Ağaç yaşıyor mu gidip göremedim. Burada bir arkadaş benden aldığı kestane çubuklarının uç kısımları ile aşılama yaptı. Aşı tuttu. Her yıl çekirdekten dikmiş olduğu kestanenin sürgünleri donuyordu. Ağustos 15 ten sonra su vermemesini söylemiştim. Ağaç büyümeye devam ettiği için kendini kışa hazırlayamıyor. Su vermeyi kesince ağaç donmadan kışı geçirmişti. Tabi daha tam ağaç halini almadı. Fidandan biraz daha büyük. Aklıma gelirse son durumu fotoğraflayayım. Düzenleyen Muda : 01-12-2017 saat 20:45 |
02-12-2017, 00:22 | #1076 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
@ Muda yanlış anladınız / anlattım. Göz aşısını kestaneye ve elmaya uyguladım. Bir de komşunun armuduna. Yani her cinsi kendine aşıladım, sadece armudun bir gözünü elmaya da yapmış olabilirim. Eylül ayının başındaydı yanılmıyorsam. |
02-02-2018, 14:53 | #1077 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
İki aydır bahçemizin sanal yüzüne uğramamışız, nerelerde çene çalıyorduysak artık...Ondan sonra bahçeden verim bekle... Aralık sonuna doğru bahçenin bir köşesine kavılca tohumu ekmiştik, 250 gr kadar buğdayımız vardı onu da 10 m. kare kadar yere ekebildik. Sonra internetten siyez buğdayı buldum, onu da bahçenin öteki köşesine ektik iki hafta sonra. Baktım bu hafta sonu bir şeyler çıkıyor topraktan sivri sivri ama bizimkiler mi bilemedim. Bahçedeki büyük ceviz ağacı kesilmişti sezon sonu. Onun yerine daha küçük chandler ceviz diktik hafta sonu iki tane. İki fidan arasında altı metre var ancak fidanların yan bahçeye yani komşu ile aramızdaki tellere ve etrafındaki kiraz ağacına uzaklıkları üç dört metre arası oldu. Tozlaştırıcı dikmedik, onun yerine bir tane aşılı kestane fidanı diktik. Malum kestane aşılama çalışmalarında başarısız oluyorum, bari direk aşılı alalım. Bunların yanında bölgemizde ufak çaplı tohum fidan etkinliği yapan öğretmenimizden aldığım içi dışı kırmızı posof elması ile iki kök ahududuyu da diktik. Bir ek bilgi vereyim; kestane çıplak köktü, ahududular da öyle. Cevizler plastik poşette, posof elması da çıplak köktü ancak ben onu geç dikeriz diye saksıya almıştım. Fidancılık işi yapan abimiz bunu duyunca sen bir an önce yaylaya ek onları ki kökleri çalışmaya başlasın, yoksa biraz daha beklersen gelişim açısından bir yıl kaybedersin dedi. Cevizimiz, fidanın üzerinde beyaz aşı bandı gibi bir şey vardı, öteki fidandaki sıktığı için çıkardım, bunun üzerindekini havalar soğuk belki sıkıntı olur diye ellemedim. Cevizin 10 m. ilerisindeki kestane... İki kök ahududu, yan yana dikiverdik, toprağın üst tabakası buz, zor kazılıyor, hazır açmışken... Bizim bahçenin komşu tarafından görüntüsü... Biraz daha sol taraftan, öndeki dal parçaların komşunun ocak yakarken kullandığı budama artıkları. İçerisinde onlarca küçük kuş var...Ne işiniz var soğukta buralarda inin aşağıya... |
12-02-2018, 09:58 | #1078 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Alıntı:
|
|
12-02-2018, 11:46 | #1079 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
10 güne kadar patlıcanlar, bir hafta sonra biberler, önümüzdeki ay ortasından sonra domates tohumları vs. vs. İLAVE: Üç hafta sonra bordo ilaçlaması, bir ay sonra budamalar yapılacak. Düzenleyen TCM : 12-02-2018 saat 13:27 Neden: İlave |
04-03-2018, 13:14 | #1080 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2014
Şehir: İzmir
Mesajlar: 3,862
|
Sitemiz geri geldi. 20 şubatta patlıcanlar, sanırım 28 şubatta da biberler suya kondu. Patlıcanları iki gün biberleri bir gün suda bekletip daha sonra üç katlı tuvalet kağıdının içerisine koydum (peçeteye göre daha yumuşak oluyor) Beş gün sonra topan patlıcanlar çıktı ancak kırçıllı ve siyah patlıcanlardan hala tık yok. Sanırım tohum aldığım patlıcanlarda, aldığım tohumlarda yani bende sorun oldu. Elimde tohum çok olduğu için iki gün önce birer kısım daha koydum bakalım onlar ne yapacak. Biberleri de çeşit çok olduğu için fırının içerisine koymuştum. Önceki gün fazla sıcak olmadığı için (20 derece) tepsinin içinde tabak, tabağın içinde tuvalet kağıdı olmak üzere 24 derece olan buzdolabının üzerine koydum ancak üstü açık olduğu için bir günde kurumuşlar, hemen nemlendirdim bugün tek tük çıkmaya başlamışlar, bakalım sorun olacak mı? 10 kök osmanlı çileği ve ahududu fidesi buldum (yöremizde tohum fide paylaşan hocamızdan) fideleri direk yaylaya diktim ancak çilekleri önce bardağa diktim biraz gelişsinler diye. |
|
|