28-05-2011, 12:10 | #661 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Sn Sarıcan, Başlığı açmanız, Balon uygulamanız, Arkadaşların değişik uygulamaları, İçilebilir enzimi ilk sizin denemeniz, Yasarugur'un uygulama sonucu geribildirimi, bu konu başlığının en önemli aşamaları. Uygulayıcıların net, anlaşılır, pratik yöntemleri içeren ve sonucu net olumlu olan uygulama çok heveslendiğini biliyorum. Hele ki maliyeti düşük ve elimizin altında olanlarla yapılabildiğinde ve etkisi kanıtlandığında çok daha heveli oluyor isnsanlar. Evet önceki mesajınızda dediğiniz gibi balon yöntemi çok pratik oldu, Sn yasarugur'un geribildirimi nihai nokta oldu. Tüm üye arkadaşlara o geri bildirimi okumalarını tavsiye ederim. |
28-05-2011, 12:23 | #662 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Sn Zeytinlibahçe, Teşekkürler, Özetle; içilebilir enzim için 3 aylık süreyi beklemek gerekir. Bitkilere verilecek enzim için, ister su içinde isterse soğuk fermentasyon yönteminde olsun gaz çıkışı durunca ihtiyac olduğu kadarı kullanılıp, kalanı çalkalayıp, balonlayıp, fermantasyona devam ettirlir. Bu şekilde daha net olduğunu sanıyorum. Ayrıca Sn Sarıcanın bu Alıntı:
Tabii ki sizlerin yorumunu bekleyerek. |
|
28-05-2011, 15:18 | #663 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Yukarıdaki satırlarda enzime turşu ilavesinin iyi sonuçlar vermeyebileceği hakkında genel bir fikir birliği var gibi. Ancak bu yanlışı düzeltmek gerekiyor. Turşu suyunu, fazla miktarda olmadığı sürece aşılayıcı (tıpkı yoğurt mayalama gibi) olarak kullanabilirsiniz. Özellikle şalgam suyu önemli bir bakteri türünü (Lactobacillus plantarum) yoğun olarak içerir ki içilebilir enzimde çok önemlidir. Birileri bunu gübre diye satıyor ve litresine 60 TL istiyor. Dileyenler bu linkten işin mikrobiyolojisi hakkında bilgi sahibi olabilir. |
28-05-2011, 15:39 | #664 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-01-2010
Şehir: YALOVA
Mesajlar: 1,281
|
Sayın sarıcan zeytınlı bahce ve hocalarımıza tesekkurler artık bu iş bir delılık halıne gelıyor benım için pazar gunu ıtıbarıyle ılk enzım çalışmama em takvıyelı olarak başlıyorum dun ıtıbarıyle saksıda bıber ekmıştım (yanlış anlasılmasın yaklasık 10 dönüm meyve bahcesı ve çiçekçilikle ugrasıyoruz)ilk denemelerım için biberler uygun olucak |
28-05-2011, 22:42 | #665 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Sn safranlı, delilik değil olması gereken diye düşünüyorum. Sadece saksıdaki biberler değil 10 dönümün 1 dönümünde değerlendirin bence. Neden mi? yasarugur üyemize özelden bir mesaj at narenciye ürünlerindeki uygulama sonuçlarını sor. veya Acemi usta'nın iki mesaj önceki verdiği linkteki laktik asit bakterilerini incele, değerini net anlayacaksınız emnim. Ben mi??? acemi usta'nın o verdiği linkteki tezi halen okumaktayım. özetleyeceğim yarın. Şimdilik kısaca ön bilgimi??? Özet mi??? önce toprağa organik madde yükle sonraa laktik asit bakterileri ve fermantasyonun gücüne güven. Bence doağal tarımın özeti. Umarım yarın özetleyeceğim. |
28-05-2011, 23:00 | #666 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 20-06-2008
Şehir: istanbul
Mesajlar: 50
|
Tekrar merhabalar, Nihayet enzim için bende bir giriş yapabildim. Şu anda evde çöpe gidecek olan bir miktar taze fasulye, 4 - 5 yumurta kabuğu, 6 - 7 patates kabuğu, 3 - 4 salatalık kabuğu, 2 - 3 domates kabuğu, çilek sapları, bir muz kabuğu, bir elma kabuğu, bir havuç ve kelek karpuzdan oluşacak olan enzim hazır gibi (burada karpuzun iç kısmı konusunda tereddütte kaldım ancak yinede katacağım). evde üzüm ve dut pekmezi çok az kaldığı için ben yazılanlardan farklı olarak keçiboynuzu pekmezi kullanacağım, umarım bir problem olmaz. Ayrıca pekmez dığında bir miktar yoğurt suyu ve bir miktar da peynir altı suyu ilave edeceğim. Elimde maya olmadığı için de bir miktar ekmek eklemeyi düşünüyorum. Umarım bir hatam yoktur... |
29-05-2011, 00:11 | #667 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
|
Alıntı:
Enzim artık rüştünü ispatlamış bir ürün. Sadece Yaşar Uygur değil, bizde bir çok deneme yaptık. Hatta bu linkte belirttiğim gibi, piyasadaki bir çok sıvı gübre ile birlikte denendi. Şunu söyleyebilirimki onların hiç birisinden geri kalır tarafı yoktu. Hatta 3 tanesini solladı. Bir tanesi ilede başa baş gitti. Geçen yıl dağıttığımız çiftçiler bu yıl tekrar istiyorlar. Kaolinden dolayı bir çok bayii ile görüşüyorum. Doğal olarak fiyatları da yakından biliyorum. En büyüğünden en küçüğüne bir çok firmanın ürününü inceleme fırsatı buldum. Fiyatlar oldukça geniş aralıkta ve çok değişken. En ucuzu 20 TL'den başlıyor, 80-90 ları buluyor. İthallerde dahil hepsininde içeriğinde, melas ya da şilempe katkılı humik asit ve fermente meyve posası var. Bu ürünler organik azot ya da organik gübre diye pazarlanıyor. Sevgili Sarıcan sayesinde herkes kendi gübresini yapabilir hale geldi. Ucuz ve kaliteli ürün kullanmak bence çiftçinin en doğal hakkı. Örneğin Trakya'da dönümden 600 kg buğday alınıyor ve geçen yıl fiyatı 55 kuruş idi. 600x55=330 TL yapar. Siz çiftçiye dönüme litresi 50 TL'den 2 litre gübre kullandırırsanız, ki buğdayda bu yeterli değildir. Dönüme 100 TL maliyetle gübre satamazsınız. Bunun içerisine mazotu, ilacı ve işçiliği de katarsak çiftçi külliyen zararda demektir. Bu durumda çiftçi kesinlikle organik ürün kullanmaz. Oysa bizim hedefimiz bütün çiftçilerin organik girdiler kullanabilmesi. Bırakalım birileri kendi teknolojilerinin en üstün olduğunu anlatıp bunların yapılamaz olduğunu söylesinler. Biz işin biyolojisini de, kimyasını da biliyoruz. İnanç ve azmin üstesinden gelemeyeceği hiç bir engel yoktur. Dün en iyi araba ürettiğini söyleyenler bugün pazarı Çin ve Kore'ye kaptırmış durumdalar. Çünkü başından beri Korelilerin iyi arabalar üretebileceğine kimse inanmıyordu. Gariptir toplumlar tarihi bunun gibi balonlarla doludur. Borsa en tepe noktasındayken düşer. İmparatorluklar en tepe noktasıydayken yıkılır. Seçimlerde en güçlü gözüken partiler seçim kaybeder. Bu bir kitle psikolojisidir. Size tarihten ilginç bir anekdot anlatayım. "1625 yılında Hollanda’da başlayan Lale çılgınlığı lalelerin bir spekülasyon ve yatırım aracı olarak kullanılmaya başlamasıyla doruk noktasına ulaştı. 1634 yılına kadar, toplumun yüksek kesiminin yeraldığı lale sahibi olma yarışı, bu tarihten sonra orta sınıfı da içine aldı. Bir lale soğanı 1625 yılında 5 florinken, 1636 yılında 5500 florine ulaştı.12 yılda yaşanan ve yıllık %79 getiriye karşılık gelen inanılmaz bir kazançtı bu. (Osmanlı'da da bu dönemi Lale Devri diye tanımlar tarihçiler. - Benim notum.) 1636 yılında bir grup insanın pozisyonlarını likide çevirmelerinin ardından düşüşe geçen lale fiyatları, önce yavaş yavaş ardından hızla devam etti. Yükseliş boyunca oluşan güven yerini paniğe ve korkuya bıraktı. Tam 6 hafta içerisinde lale fiyatları %90 değer kaybederek, çok büyük bir kitlesel katılımın, yine aynı büyüklükteki şok ile sona ermesine neden oldu. (Dikkat 12 yılda oluşan kazancın %90'ı 6 haftada kaybediliyor. - Benim notum.) Hollanda’yı saran Lale Çıgınlığından tam bir yüzyıl sonra bu sefer İngiltere’de yaşanan bu çılgınlık ve ardına gelen çöküşün arka planında ise, İngiltere’nin milli borcunu ödemek için halka sunduğu hisse senetleri ve bu hisse senetlerinin fiyatlarındaki artış ile balon şirketlerin ortaya çıkması bulunuyor.Öylesine fazla balon şirket ortaya çımıştı ki, insanlar kendilerini kaybetmişce hisse senetlerine saldırıyor ve balonu hergeçen gün büyütüyorlardı. Şirketlerin birkaçına bakacak olursak: İsveç demiri ithal etmek Muslin kumaş üretmek Deal kentine tatlı su sağlamak Flanders danteli ithal etmek Londra caddelerini kaplamak Gemici maaşlarını sigortalamak Sabun yapma sanatını geliştirmek Örnekler çoğaltıldığında tam olarak 86 balon şirkete ulaşıyor. ... Biraz sonraki örneklerde de olacağı gibi, bu tür yükselişlerin ve çöküşlerin hepsinde kitlesel katılımın doruk noktasına ulaştığı ve grubun bir mıknatıs gibi her geçen gün daha fazla insanı içine çektiği görülmektedir. Toplumun zeki, bilgili ve “rasyonel” kabul ettiği insanlar ve davranışlar bile yerini irrasyonel hatta manik-depresif psikolojik ruh haline bırakmaktadır. Öyleyse, piyasalar senelerdir lineer yaklaşımlar doğrultusunda tarif edildiği gibi rasyonel değil mi? Herzaman akılcı davranan yatırımcılar neden büyük kayıplarla, böylesi yenilgiler almaktalar. Güney Denizi Balonunda, yükseliş sırasında uygun bir zamanda çıkan Newton, çılgınlığın öylesine hızla büyüdüğünü görmüştür ki, kendini yeniden coşkun sürünün içerisinde bulmuştur. Sürünün yanlış yere koştuğu anlaşıldığında ise, Newton da diğer normal insanlar gibi kaybetmiştir. Bu çöküş sonrasında Newton ise şunu söylemiştir:" “Kütlelerin hareketlerini hesaplayabiliyorum ancak, insanların çılgınlığını asla.” Isaac Newton (Bu uzun yazı Sosyonomi konusunda güçlü bir birikimi olan, Sayın Tuncer Şengöz'den alıntıdır.) İşte olayın özeti bu. Bırakalım birileri bizim organik gübre yapacağımıza inanmasın, kaolin yapabileceğimize inanmasın. Daha arkası gelecek. Neden sırada mikrobiyal gübre de olmasın. Düzenleyen acemi_caylak : 29-05-2011 saat 07:23 |
|
29-05-2011, 22:02 | #668 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 20-06-2008
Şehir: istanbul
Mesajlar: 50
|
Yaptığım enzimin resmini ekliyorum. İçeriği ile ilgili herhangi bir yorum yapılmadı ama eğer deneyen varsa keçiboynuzu pekmezinin kötü bir etkisi var mı? Gaz çıkışı ile ilgili kısmı da Sn. Sarıcan'ın ilk mesajlarda gösterdiği nargile sistemi gibi yaptım.şu anda daha 24 saat olmamasına rağmen bidonu sallayınca hortumun ucundan 1 - 2 baloncuk gaz çıkışı oluyor! Bu normal midir? Teşekkürler, |
30-05-2011, 13:18 | #669 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-08-2009
Şehir: adana
Mesajlar: 168
|
İlk enzim denememe 1 hafta önce başladım. İçinde mutfak artıkları, balkondan topladığım fesleğen, acıbiber, tesbih ağacı yaprağı ve biraz tohumu, eser miktar mikrobiyal gübre ve pekmez. Balonlu yaptım, fakat yeterli gaz çıkışı yok gibi sallayınca balon biraz şişiyor ve bir süre sonra sönüyor.Bir miktar daha pekmez eklesem olurmu diye soracaktım. Teşekkürler. |
30-05-2011, 14:00 | #670 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 20-06-2008
Şehir: istanbul
Mesajlar: 50
|
Konunun başına dönüp tekrar okudum ve bir hata yaptığımı fark ettim, karpuz'un sadece kabukları konulabilir demiş Sn. Sarıcan! Ben ise karpuzun meyvesini de kattım az da olsa... Bu bu bir sorun teşkil eder mi? İptal mi etsem acaba... |
30-05-2011, 14:12 | #671 |
Ağaç Dostu
|
Sn. shaman tr, Karpuz' un hiç bir sakıncası yok. Gaz çıkışının gecikmesi veya az çıkması büyük bir ihtimalle şeker oranının azlığından oluyor herhalde, çünki havalar yeterince ısındı sayılır. Keçiboynuzu pekmezi de olur ama bulabilirseniz biraz kahverengi şeker veya melas ekleseniz iyi olur. Bu arada şişenin kapağının tam sızdırmaz olduğundan emin olun. Sn. çukurovalı, aynı şeyler sizin içinde geçerli. Birde gaz çıkışı derken öyle fokur fokur gaz çıkışı beklemeyin. |
30-05-2011, 14:53 | #672 |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 20-06-2008
Şehir: istanbul
Mesajlar: 50
|
Sn. Sarıcan, ilginiz için teşekkür ederim. Umarım dediğiniz gibi olur. Ben en kısa sürede biraz kahverengi şeker veya üzüm pekmezi gibi bir malzeme ekleyeceğim. Ancak keçiboynuzu pekmezini de yaklaşık 800gr kadar ve 100gr kadar dut ve üzüm pekmezi katmıştım karışıma, sonradan acaba malzemeyi şekerden fazlamı koydum diye tereddütte düştüm... Malzeme olarak, 6kg lik bir karpuzun 1/4'ünü içiyle birlikte, 1/4'ününde sadece kabuk kısmını ilave ettim (tahminen 1,5 - 2kg arası), geri kalanlarda sadece meyve kabuğu falan, terazim olmadığı için ölçemedim ama 1kg kadar ancak vardır. Gaz çıkışı ile ilgili soru benimde aklıma geldi. Acaba bu konu nasıl açıklığa kavuşur? Dakikada 1 - 2 kabarcık mıdır yoksa, saniyede bir kabarcık mı? en kısa sürede şişeye bir balon takıp şişip şişmediğini kontrol edeceğim ancak, yerimin kısıtlı olması nedeniyle, enzimi bir rafın en altına koymak zorundayım, bu rafın altında da balon için yeterli boşluk yok maalesef. Eğer sıkıntı yoksa yine nargile yöntemi ile devam etmek isterim. Bu arada akvaryum hortumunu kapağı 4mm uç ile delerek ve özellikle çapak kalıp kalmadığını kontrol ederek yaptım. sızdırmazlığı sağlamak için slikon da sıkabilirim, ancak enzimi kötü etkileyebilir korkusu ile yapmadım. Sızdırmazlığı test etmek için pratik bir yöntem öneren olursa değerlendiririm. Tekrar teşekkürler, |
30-05-2011, 15:04 | #673 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-08-2009
Şehir: adana
Mesajlar: 168
|
Sn. Sarıcan teşekkürler. Melas bulamam ama bir miktar daha esmer şeker veya pekmez ekleyebilirm. |
31-05-2011, 10:56 | #674 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-01-2010
Şehir: YALOVA
Mesajlar: 1,281
|
hocalarımızdan ögrendıgımıze göre bende enzım yapmaya başladım işlemler söyle oldu 1:ıkı kg lık kola sişesini aldım 2: hanımın bırıktırdıgı mutfak artıklarını doldurdum içinde patates kabugu,domates,salatalık,biber,biraz semız otu ve çok az çilek posaları koydum 3:elımızde olan keçi boynuzu pekmezınden yaklasık bır kapak koydum 4:elımdekı EMA dan ıkı kapak doldurdum 5:İçini suyla doldurdum çok az boşluk bıraktım 6:kapagını sıkıca kapattım bıraz çalkaladım yaklasık on dakıka sonra az da olsa hava çıkısı oldu ılk kokladıgımda pekmez kokusu hakımdı sabah meraktan hemen tekrar baktım kokusuna bakınca hafıfce mayhoş bır koku aldım ayrıca yıne hava çıkışları oldu arada bır kapagını acıp havasını alıcam merakla takıp edıyorum baklaım nasıl olucak bu rada kafama t inşşallah sorunsuz ol |
31-05-2011, 11:05 | #675 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-01-2010
Şehir: YALOVA
Mesajlar: 1,281
|
nette sorun oldu kafama takılanı sormak istıyorum mütevazı mutfak artıklarından olan enzımi çok az seyrelterek örnegın ıkı kılo enzımı 20 kg suyla seyreltıp versem zararlı mı olur |
31-05-2011, 11:20 | #676 |
Ağaç Dostu
|
Sn. Safranlı, Şişede oluşan gazı tahliye etmek için bir düzenek kurmazsanız Sn. Sındırgılı' nın bu mesajda Enzim (Enzyme) yaşadığı patlama felaketini yaşayabilir, içişleri bakanı tarafından evden atılabilirsiz. Enzim' in gübre olarak kullanımı için karışım oaranları bu mesajda Enzim (Enzyme) verilmişti. Başlığı tam okumadığınız anlaşılıyor. Hazırladığınız 2 kg' lık enzimi minimum 1/100 karıştursanız 200 kg suya karıştırmanız gerekir. Gübre oranının fazla olması faydadan çok zararda verebilir. Değişik bitkilere değişik oranlarda vererek deneme yapmanızı öneririm. |
31-05-2011, 11:52 | #677 |
Ağaç Dostu
|
Benim enzim turşu turşu kokuyor, ayrıca rengi hala çok bulanık. Bu sabah gaz çıkışı da azalmıştı. Bu kadar kısa sürede fermantasyon biter mi, daha 2 hafta oldu. Koku ve berraklık için ne dersiniz, düzelir mi? |
31-05-2011, 12:10 | #678 |
Ağaç Dostu
|
Biraz daha esmer seker ilave edin ve calkalayin.Gaz cikisi basliyacaktir.Benim balik enzimlerinde (bir kismini kullandim) ve enginar kabuk ve dallarindan yaptigim enzimlerde guzel bir koku vardi. Hele ictigimiz kivi enzimi ise enfesti diyebilirim. Tatli tursu gibi kokuyorsa sorun yok........ |
31-05-2011, 12:13 | #679 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-01-2010
Şehir: YALOVA
Mesajlar: 1,281
|
sayın sarıcan ilginize tesekkur ederım dün aksam 5 yasındakı yegenımden balon istedım balon öyle bır baglanmışkı acamadım nafıle berceremedık .yola da çıkmısız artık bu enzımı yapıcam dedım havasını sabah aldım bu aksam hemen bolca balon alıp hem yegenıme borcumu ödeyım hem de forum uyelerımıze.... sizlerın yazdıgı şekılde balonu delıp takıcam sabah kokusu çok hoştu gıdısat ıyı diye düşünüyorum |
31-05-2011, 12:23 | #680 |
Ağaç Dostu
|
Tesbih agaci tohumlarini usenmeyip hasladim, ( felaket bir kokusu var. tipki 3 aylik yikanmamis coraplar gibi ) ellerimle 2,5 kg tesbih agacinin disindaki sarimsi kabugu temizleyip kuruttum. Kuruduktan sonra tohumlarini cikartip, melasli suyun icinde fermenteye aldim.Bende de gaz cikisi pek olmuyor, arada bir melas ilave edip calkaliyorum. Patlamadan sonra enzim siselerinde turnike sistemlerini eksik etmedim. Yalniz, arada calkalarken kapali sisteme donuyorum. Iste o anki gaz cikisi beni da hala korkutuyor. ( melasi fazla koydugumdan) pet siselerin dibi dis bukey hal aliyor. Cok seri bir sekilde turnike sistemli kapagi yerlestiriyorum. Sen sag , ben selamet.... Bu islemi, 2 ay once yapmama ragmen dahala gaz cikisi var... |
31-05-2011, 12:25 | #681 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Koku sizin de yazdığınız gibi tatlı turşu kokusu. Oysa benim elimdeki enzim çok farklı kokuyor ve rengi oldukça koyu. Bekleyeyim bakalım ne olacak. Balık enzimi bana biraz ıyyyk gibi geliyordu, bakıyorum da nasıl keyifli yazmışsınız. Fosfor ihtiyaçlarını karşıladı bitkiler iyice desenize. Bitki ve balık enzimlerinin kullanımında bitkilerde bir fark gördünüz mü? İçilebilir enzim için hangi meyve kullanayım diye düşünüyordum, kivi hiç aklıma gelmemişti. İyi fikir, hele siz referans verince Şişe işini halledince hemen deneyeyim. Ben yazarken siz de tespih ağacı tohumundan sözetmişsiniz. Aman bana lazım onlardan, var mı elinizde daha? |
|
31-05-2011, 13:49 | #682 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Alıntı:
Bir kapak en fazla 20 ml cıvarındadır. Bence EMA oranı biraz düşük olmuş. 2 litre hacme 100 ml yani bir çay bardağı EMA ve yine bir çay bardağı pekmez koyarsanız daha iyi olur. Üzerine ilave edebilirsiniz. Saygılar. |
|
31-05-2011, 16:31 | #683 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-01-2010
Şehir: YALOVA
Mesajlar: 1,281
|
çok tesekkur ederım sayın dogasever zaten butun bu merakımız sızlerın önculugu ıle başladı kendı atıklarımız degerlenmış olucak ve gubre elde edıcez sizlerın bilgilerınze her zaman ihtıyacımız var hatalarımızı her zaman uyarmanızı rıca ederız saygılar |
01-06-2011, 08:30 | #684 |
Ağaç Dostu
|
Sn. Safranlı, Şeker miktarı toplam hacmim 1/10 oranında olması lazım diye ilk resimli mesajda var. Yani sizin 2 litrelik şişeye 0,2 litre pekmez veya melas koymanız gerekirdi. Sizin pekmez kabının kapağı ne kadar bilmiyorum ama 0,2 litre=200 ml yaklaşık bir su bardağı pekmez yapar. Bence tarifleri tam okuyarak ve uyarak yaparsanız başarı şansınız daha çok olur. |
01-06-2011, 08:36 | #685 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-01-2010
Şehir: YALOVA
Mesajlar: 1,281
|
sarıcan hocamıza çok tesekkur ederım sayın dogaseverınde uyarısıyla bır cay bardagı pekmez ve bır cay bardagı em koyucaktım sızın uyarınızla bu oranı arttırmam gerekıyor demekkı bu aksam ılave edebılırım dün gece tekrar bektıgımda artık kokusu degışmiştı tursumtrak bır koku aldım ılavelerıde bu aksam yaparım artık sorun kalmaz inşallah ılave bır uyarınız olursa çok memnun olurum |
01-06-2011, 23:00 | #687 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 29-03-2011
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 138
|
İlk içilebilir enzim denemem. Soldaki şişeye 1 tane muz, yarım ananas, 5 tane kayısı, 200 gr harnup pekmezi, ötekine ise 2 adet kivi, 4 adet kayısı, 200 gr harnup pekmezi koydum. Sizce karışımlarda bir problem olurmu ? |
01-06-2011, 23:14 | #688 |
Ağaç Dostu
|
Artik, yazin sicaginda buz gibi bir kivi enzimi ikram edersiniz ? Elimde, tesbih agaci tohumu kalmamis.( Zaten kokusu cok berbat oldugundan kalmamasi da dogal ) Ama istiyorsaniz, 99 luk tesbih yapiyordum. Onlardan gonderebilirim. (`` YA SABIR`` BIRAZ UZUN CEKMEK ICIN ) Düzenleyen sındırgılı : 02-06-2011 saat 05:33 |
02-06-2011, 01:06 | #689 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Çekmek için değil_ börülcelerde 'canlı ballık' dediğimiz siyah yaprak bitleri var_ ilaç yapıp atmak için... Tesbih enzimi iyi gelir mi ki? |
|
02-06-2011, 05:40 | #690 |
Ağaç Dostu
|
Tesbih Agaci tohumu, Neemazal`in formul babasi..... Elimdeki tesbih tohumlari daha uzun muddet dayansin diye enzimledim. Yoksa suda bekletirsek kullanim omru daha kisa oluyor diye Acemi soylemisti......Ben onun yalancisiyim...... Zaten, bu pis ise onun ve de Ensarin (agac tepelerinde tohum topladigini gorunce ) sayesinde basladim..... 1 ay sonra ise yarayip yaramadigini gorebilirim. |
|
|