10-08-2008, 23:43 | #31 |
Ağaç Dostu
|
İçim sızlıyor, canım acıyor ama pasif kalıyorum. Ama bu sefer birşeyler yapmaya çalıştım. İzle izle nereye kadar? Kültür ve Turizm Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkanlığına mail attım. Buraya da ekliyorum mailimi, birçok insanın gördüğü biryerde de bulunmasını uygun gördüm. "Bu maili nereye atacağımı bilemiyorum, umarım akıllı biri okur. "Saddam'ın Askerleri" adlı film için sürüklenerek öldürülen at, nasıl bir amaçla, düşünceyle öldürüldü? İnsanlığa çok büyük bir katkıda bulunuyor olsanız bile bir hayvana eziyet etmeye kimsenin hakkı yok ki bu filmin "çok büyük bir katkı" olmadığı kesin. Teftiş kurulu, denetleme görevi ile mi yükümlü? Ya da uygun olmayan şeyleri bulup, uygun hale getirmeyle mi? Bu nasıl bir görevdir ki bu film çekiebildi? Basit gibi gelebilir size çünkü çoğu insan günlük hayhuyda kaybolmuş, ne iyi ne kötü farkına varamıyor. Bunu insanlara ben öğretecek değilim ama bu olayın yaşanmasında en ufak bir tuzu bulunan herkese lanet okuma hakkını kendimde buluyorum. Kelebek etkisini biliriniz, bu atın öldürülmesinin sonucunda hayatımızda neler olabilir hiç düşündünüz mü? Geçti gitti ve önemsizdi diye düşünürsünüz ama bu olay ufacık bir çocuğun ahlakını bozmaya ya da büyük korkulara kapılıp sorunlu olmasına yol açabilir, bu insan büyür ve ya ahlaksız ya da akli dengesi bozuk yetişir. Bu çocuktan binlerce, milyonlarca yetişir hem de.. Sonra da " Neden toplumumuzda bilinç yok" diye her konuda ağlayıp sızlanılır." |
11-08-2008, 23:33 | #32 |
Ağaç Dostu
|
Film ve At
Hem tiksinditici hemde iğrenç.İster gerçek olsun,isterse ters reklam uğruna.Bizlerde aynı duygular içerisindeyiz.Yalnız deyilsiniz. |
14-08-2008, 05:56 | #33 |
Ağaç Dostu
|
Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle çekilen "Saddam'ın Askerleri-Kara Güneş" adlı film tartışılmaya devam ediyor. Tuğba Özay ile Yalçın Dümer'in başrollerini paylaştığı Türkiye İran ortak yapımı filmin bir sahnesinde, iple kamyonetin arkasına bağlanıp sürüklendiği için bir atın öldüğü öne sürülmüştü. Bu yüzden filmin yapımcısı ve yönetmeni Gani Rüzgar Şavata için, hayvan haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle suç duyurusunda bulunulmuştu. Ancak Şavata, yargısız infaza maruz kaldığını söyleyerek filmdeki atın zarar görmediğini söyledi. Atı veteriner kontrolünde bayıltıp 10 metre sürüklediklerini belirten Şavata şöyle dedi: "Ben at hastasıyım. Sinema camiasında atları olan tek kişi benim. Malatya'da üç tane cirit atım var. Cirit Federasyonu'nun kurucularından biriyim ve aynı zamanda cirit hakemiyim. Ben bir atı nasıl ölüme sürüklerim!" CANLISINI GÖSTERECEK Cuma günü Malatya'ya gidip, atı herkese göstereceğini kaydeden Şavata, çevrecilerin kendisinden özür dilememesini istedi. Şavata, "Atın öldüğünü ispatlasınlar, 100 bin dolar vereceğim. Ve filmimi Taksim Meydanı'nda yakacağım" dedi. kaynak: Sabah.com.tr |
14-08-2008, 20:32 | #35 | |
Ağaç Dostu
|
Yönetmen kendi sitesinde asagıdaki açıklamayı yapmış. Bence atın uyutularak bile süründürülmesi vahşicedir. Eger at yinede zarar gormemiş ve halen yaşiyorsa bu konuyu bizde kapatiriz ve "yargisiz infaz "yaptigimiz için özür dileriz. Bizde basinin yalancisiyiz. Bu iddalara cevap vermek için niye bu kadar beklediler filimin reklami içinmi eger sebeb buysa yine yanlis yapmislar. Filimde atin katledildigi iddasi yalan olsada mustehcen tecavuz sahneleri ve siddet dolu sahneler var. Alıntı:
|
|
19-08-2008, 10:01 | #37 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
19-08-2008, 10:10 | #38 |
Ağaç Dostu
|
19.Ağustos.2008.Salı Sabah gazetesi, Günaydın eki; Yazar Rahşan Gülşan yazısıdır... Şiddeti tecavüzle unutturamazsınız! Bu ülkede garip olaylara, saçma açıklamalara, her şeye bir şey uydurulmasına ve sonra da uydurulan şeyin üzerine yatıp uyumaya alışkınız. Ama görüntülerle belgelenmiş bir olayın üzerine yapılan ninni konuşmaları, hiç eğlenceli olmuyor. Bir pikabın arkasına uyutulup bağlanmış ve yerlerde sürüklenen atın görüntüsü gözümün önünden gitmiyor. Otomobil durduktan sonra atın kan revan içindeki hali de... Bu bir filmmiş ama insanın önünden kendi hayatını bir film şeridi gibi geçirtiyor. İnsan olmanın, bazı insanların ellerinde ne kadar korkunç ve utanılası bir vaka olabileceğini gösteriyor! İHRAÇ EDİLMELİ! Bayıltılmış bir hayvan, az da sayılmayacak bir hızla, hem de arka ayağından bağlı olarak yerlerde sürüm sürüm süründürülürse ölür! Ölmezse de mutlaka kaburga kemikleri, tüm ağırlığının yüklendiği ayak kemikleri zarar görür. Hadi hiçbir şey olmadı diyelim, hayvan korkudan harap olur. İşte bu yüzden, 'Cirit Federasyonu'nu kurucularından olmakla böbürlenen ve film camiasında at sahibi olan tek insan olmakla övünen Gani Şavata'nın "At öldü diyenin alnını karışlarım" diyen konuşmaları bendeki, 'Saddam'ın Askerleri' filmine karşı oluşan nefreti körüklemekten öte gidemedi. Cirit Federasyonu üyelerinde biraz hayvan sevgisi varsa, bu beyefendiyi ihraç etmeliler! Ayrıca bir başka merak ettiğim konu da, Sayın Şavata kendi atlarından birini oraya bağlayıp yerlerde sürükletir miydi? Ya kendisini bağlayıp sürükleseydik yerlerde? İşte yine bu nedenle, özledikleri müreffeh günlere ulaşmak için, aylar önce yayımladıkları Tuğba Özay'a tecavüz fotoğraflarını ısıtıp ortalığa yayarak filmi kurtaramazlar. Çünkü bir hayvana yapılan şiddeti tecavüzle unutturup, işi tecavüz fantezisine bağlayamazsınız. Çünkü ilk yayımlanan 'Bir atın haklarına tecavüz görüntüleri' bizleri filmden ve sizden yeterince soğuttu Sayın Gani Şavata! Gani Şavata Yazara sonuna kadar katılıyorum. |
19-08-2008, 12:03 | #39 |
Ağaç Dostu
|
Yönetmen ,Stephen King'in romanından uyarlanan Hayvan Mezarlığı filminden etkilenip atı hayvan mezarlığına mı gömdü ne? Ben yönetmenin açıklamasını inandırıcı bulmadım. Kendi atı olduğunu iddia ettiği bu atı bayıltarak bile olsa bu filimde oynatmaya hakkı yok. Oyuncu ile atı bir kefeye koymuş. Oyuncu kendi özgür iradesiyle para karşılığı bu işi yapar, atın ise oyuncu olacağından bile haberi olmadan tek beklentisi biraz sevgi biraz saman.. Yazık. |
20-08-2008, 00:12 | #40 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 02-05-2008
Şehir: Afyonkarahisar
Mesajlar: 132
|
Yapılan iş çok çirkin. Bir atı parçalayarak öldürüp, hangi insani mesajı vermeye çalıştılar acaba. Saddam rahmetli bile bunu yapmazdı. |
05-09-2008, 19:21 | #41 |
Ağaç Dostu
|
"Kara Köpekler Havlarken" adlı sinema filmi için siyaha boyanan köpek, alerjik reaksiyon sonucu öldü. Suçlu kullanılan boya Ödüllü kısa film yönetmeni Mehmet Bahadır Er'in ilk uzun metraj filmi olan "Kara Köpekler Havlarken"in çekimlerinden kullanılan dört köpekten biri öldü. İddialara göre buna, K9 şirketinden kiralanan köpeklerin, renkleri açık bulunduğu için siyaha boyanması sebep oldu. Nora alerjiye yenildi Hint kınasıyla boyanan köpeklerden Belçika Malinois cinsi Nora, çekim günü rahatsızlandı. Gözünde kızarıklık olduğu fark edilen köpek, çekimlere alınmayıp veterinere götürüldü. Gözdeki alerjiye müdahale için antibiyotik iğnesi yapılan Nora'nın sonradan ateşi yükseldi ve sabaha karşı da öldü. Yönetmene dava açacağım Er, olayla ilgili "Köpekler K9 şirketinden George Bey'in izniyle ve veterinere danışıldıktan sonra kınalandı" dedi. George Marin ise bu açıklamaya karşı çıkarak şunları söyledi: "Boya yapılmasına karşı çıkmıştım. Ancak bana kınanın köpeğe zarar vermeyeceğini söylediler. Meğer kınaya alerjisi varmış. Çok üzgünüm çünkü Nora benim köpeğimdi, yönetmene dava açacağım." Nora'nın Fotoğrafları Kaynak: Hürriye.com.tr |
06-09-2008, 16:17 | #43 |
Ağaç Dostu
|
Film çekerken hayvan katletmekte sinan Çetin'in üzerine yok. Sette utulan yavru kediyi hatırlarsınız. Yıllar öncesinde ise Silivri'de reklam çekimi için binlerce muhabbet kuşunu boş arazide doğaya salmıştı... |
29-11-2010, 12:40 | #46 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 14-05-2010
Şehir: istanbul
Mesajlar: 160
|
kelimesi kelimesine katılıyorum |
|
|