Sevgili Güler hanım her bir kare diğerinden güzel, ellerinize sağlık:) Umarım işlerinizi kolaylamışsınızdır, artık bu güzelliklere bakıp, keyfini yaşayın ve dinlenin. Sevgiler:)

Sn güler hanım
hep bahçenizi izlerken şöyle düşünmüşümdür,
geniş bir alan diye.
Bu yüzden istediğiniz çiçeği alıp istediğiniz yere dikip
onlarla vakit geçirmek onların büyüdüğünü görmek
çok güzel bir duygu. Çiçekleriniz sevginizin karşılığını vermiş.
emeklerinize ellerinize sağlık.

Sevgili Bahar, geniş alanın da kendine göre zorluğu daha doğrusu iş yoğunluğu oluyor.
Bir tarafı temizledim deyip öteki tarafa geçiyorsunuz ama bir de bakıyorsunuz ki temizlediğiniz yer bir kaç gün içinde yine ot içinde kalmış.

Bahçe içindeki koşuşturmacadan 3 kg. vermişim. Oysa yemem içmem yerinde. Dondurmaya her akşam devam, akşam üstü çaylarında da börek-çörek hiç eksik değil.
Ama çık yukarı terasa, in aşağı bahçeye, ot yol, toprak taşı vs. derken devamlı hareket halindesin.

Dediğinizde haklısınız, gülleri kokladığımda, sardunyaları okşadığımda, çilekleri topladığımda çok mutlu oluyorum.

Sevgili sibelbozo, hem hazeranları hem de lupinleri bu sene ilk defa ekiyorum.
Hazeranların her sene tohumlarının döküldüğü yerden çıktığını arkadaşımız Adalet Yağcı yazmıştı, bana da tohumları o yolladı.

Sevgili Güler,

Hepsi dondu dedin yine açtılar,
Kokusu rengiyle neşe saçtılar,
Çileğin kirazın iştah açtılar,
Bu bahçeyi görmek farz oldu artık.

Sevgilerimle..

Her zaman kapımız siz dostlarımıza açıktır. Lütfeder de ziyaretimize gelirseniz bizleri mutlu edersiniz.

Sevgili Güler hanım, bu bahçe tek çalışmakla oluşacak bir bahçe değil,ancak sanatçı ruhu olan, bu kareyi yarata bilir, elinize gönlünüze sağlık, çok güzel sevgiler.

Yaparsın, yaparsın sevgili Satı Uğurtan.
Gecenin üçünde aklına birşey gelir, alırsın feneri eline çıkarsın bahçeye adımlamaya başlarsın.

Sabah namaz vaktinde yine çıkarsın bahçeye, dur durak demeden çalışırsın saat dokuza kadar. Sonra bir kahvaltı molası verirsin. Öğle yemeği hak getire, birleştirirsin beş çayı ile öğle yemeğini. Ondan sonra da başlarsın sulama işine, o da devam eder akşamın dokuzuna kadar.
Sanma ki bu tempo sadece bir gün, hep böyle devam ededurur. İşte o zaman böyle bir bahçen olur.
Yardım almak mı? Tabii eşim de ediyor, ara sıra bulursak bahçeyi belletecek kimseler de oluyor.

Sevgili Güler hanım,o kadar emeğe, birde o güzel ruhunuzla kattığınız sevgi ve bilgiyle, bahçe o kadar güzel oluyor sevgiler.

Herzamanki gibi bahçe resimleriniz çiçekleriniz yine çok güzeller.

Sivrisinekler başlar yakında demişsiniz:(( Bizim bulunduğumuz kasabada hiç ilaçlama yapılmıyor. Dün gece ışıklarda çok birikmişlerdi. Bugün çok rüzgar var sivrisinek olmaz ama bu rüzgardada dışarda durulmaz :((

Merhaba Güler hanım,

Çiçeğinizin adı Penstemon digitalis 'Husker Red'.

Güzel, kıymetli ve kolay bir çok yıllıktır.

Keyfini sürün.

Selamlar

Teşekkür ederim Zeki Bey, bitki adını hemen not ettim.

Güler hanım merhaba,

Sizin bahçenizi daha önce de ziyaret ettim. Her seferinde ayrı etkilendim. Hem bahçenizden hem de ziyaretçilerinizden. Bana kalırsa sizin maharetiniz hem bahçenizde hem de ziyaretçileriniz gönlünde güzel çiçekler açtırabilmek.

Sizi can-ı yürekten kutluyorum, iyimserliğinizin, gülümserliğinizin ve enerjinizin hiç eksilmemesini diliyorum.

Selamlar sevgiler

Teşekkür ederim Zeki Bey.
Ferda Ülkümen ile konuşup duruyoruz, bizler de sizin o dillere destan bahçenizi merak ediyoruz müsait bir zamanda sizi rahatsız etmez isek gelmeyi düşünüyoruz.

Yolunuz bu taraflara düştüğünde ben de beklerim, ziyaretiniz bizleri mutlu eder.

İki gündür hiç durmadan gece gündüz yağmur yağıyor.
Bu gün bir aralık dindi, ben de hemen soluğu bahçede aldım. Her yer sırıl sıklam. Çizmeleri ayağıma geçirmeme rağmen bata çıka dolaştım.

Aklım fikrim hep çimde. Maalesef istediğim randımanı alamadım çim ekiminde. Başıma gelenler olmayacak işler serisi. Anlatıp da sizleri üzmek istemiyorum. Hepiniz bıktınız artık benim çim derdimden.

Sadece şu kadarını söylemek istiyorum.
Ben bahçeye çim tohumu mu attım acaba yoksa semizotu tohumu mu diye merak ediyorum? :p

Bol bol sulanan ortancalar coşmaya başladı. Ama güllerin yaprakları hep döküldü.

Oğuz'un sebze bahçesi formunda. Salatalıklar olmaya bile başladılar. Hafta sonuna kalmadan toplamaya başlarız.

Güler hanım iyi akşamlar.Bahçeniz bir harika. Allah nazarlardan saklasın.Elinize emeğinize sağlık.bizede ilham kaynağı oluyor.Güler hanımın bahçedeki bu köşe gibi yapalım diyoruz.

Dutlar da tatlanıyor.

Franbuazları toplamaya başladık, yarın çocuklara bir koli gidecek.

Sevgili Güler,

Çim lerin içinde çıkan semiz otları gerçekten hoş olmayan bir sürpriz olmuş.

İki yıl önce bu semiz otları benim bahçeyi istila etmişti,sökmekle bitirememiştim.

Bir gün amatör bir bahçe bakıcısı geçerken gördü, "abla bahçene keçi gübresi mi attın"? dedi.

Keçi gübresinde semiz otu çok çıkar demişti.

Doğru olabilir mi acaba?

Teşekkür ederim.

Hepimiz bir yerlerden beğendiğimiz şeyleri toparlıyoruz. İşin güzel yanı da bu.

Sevgili Güler Hanım, bahçeniz ve çiçeklerinizin güzelliğine ne desek az.
Semizotlarını Enez'deki minyatür bahçemden biliyorum, hiç tohum atmadığım halde ilave toprakla gelmişlerdi. Bir de sizin gibi uzun kalmadığımızı düşünün her gittiğimizde temizleyip bir sonraki gidişimizde yerden fişkırmış buluyoruz. Kaç yıl oldu bilmiyorum hala döktüğü tohumlardan çıkıyor.Ama siz çaresini bulursunuz, biz de sizi izleriz.

Sevgili hozat, evet yanık keçi gübresi attım. Ama işin enteresan yanı, elenmiş keçi gübresi üzeri naylon ile kapalı olarak, sıcak bir halde yığın olarak duruyor. Naylonu açıp bakıyorum tek tük yabancı ot var. Semizotu ise hiç yok.
Keçi gübresi kullandım ki az ot çıkar, ne de olsa keçi ağaç fidelerinin üst yapraklarını yer diye düşünmüştüm.

Bakalım Kiraz'a getirdiğim gübrede semizotu çok çıkacak mı? Umarım onun saksılarını bozmaz.

Taban toprağına attığım biofarmdan başka bir gübre de yok.
Aldığım çim tohumu çok güvendiğim bir yerden ve yabancı tohum, paketleri de hep kapalıydı.
Daha evvel topalaklar için çimi bozmuştum. Kuvvetli bir ot ilacını iki kere atıp bir sene de beklemiştik. Ve o zaman da semizotu yoktu.
Anla anlayabilirsen.
Neyse...alıştık artık tersliklere.
Önceleri geniş yapraklı ot ilacı atarız diye düşünmüştük ama kgursan ile konuşunca vaz geçtim başladım elle toplamaya.
Oğuz'un da benim de halimiz duman. İkimizin de ellerimizin baş parmakları ile işaret parmakları şişti, lahana dolması şeklini almıştı ama şimdi bostan patlıcanına döndü.
Kalem tutamıyorum, yazı yazmak için klavyenin tuşlarına sadece iki orta parmağımı kullanarak yazıyorum.
Ağlanacak halimize gülüp geçiyoruz vesselam.

Güler Ablacım, semiz otu, topalak ve bıtırak bizim bahçeninde derdi. Toplamakla bitmiyor. Bizde sebzelere ve ağaç diplerine bolca keçi gübresi kullanıyoruz. Koyun gübresinin daha çok ot yaptığını öğrendik. Oysa keçi gübresi ve inek gübresi yanyana duruyor. inek gübresinin üzerisi ot doluyken keçi gübresinde hiçbirşey yok. Bizde anlamadık bu işi eşim ot ilacı atmaya yelteniyor ama ağaçlara zarar veririz diye de korkuyoruz. Elimizde çapa durmadan bıtırak söküyoruz batan dikenleri de cabası. Nasıl yok edeceksek (10.000M2)
Neyse allah bizlere sağlık sıhhat versin hallederiz herhalde.

Sevgili Güler, kimselerden çekmedin şu çimlerden çektiğin kadar :(
Büyük bahçelerin sorunları da büyük oluyor, dışardan görüp, ah...ne güzelmiş demek kolay da, o güzelliği meydana getirmek, devam ettirmek ne kadar zor.

Parmaklarınıza kantoron yağı sürüp yatın, ben her sene civarda gördüğüm kantoronlardan az bir miktar kendim yapıyorum, aktarlarda da bulabilirsin.

Bu kadar çok semizotunun çıkması gerçekten ilginç, civarda kimse yok mu, yardım edecek.
Hemen de tohum veriyorlar, çabuk çimleniyorlar, hele de suyu gördülermi coşuyorlar ve çabuk hastalanıyorlar.

Semizotlarının çim tohumlarının içinde gelmiş olma olasılığı var mı acaba, firmayla bir görüşsen, belki bir çözüm önerirlerdi.


Keşke yakınlarda olsam da yardıma gelsem, inan çok üzüldüm, seni çok iyi anlıyorum.

Çimlerin dışında her şey mükemmel, inşallah ona da bir çare bulursun.

Vay canına... Hadi aralarda tek tük olur da bunlar semizotu tarlası olmuşlar. Adalet hanım'la aynı şeyi düşündüm inanın yakında olsam her gün 1-2 saat yardıma gelirdim. O kadar semizotununun toplanmayıp tohuma kaçtığını düşünmek tam kabus.

Güler hanım;
İnsan yaşamının her kademesinde, bir sürü ''İlk'' ile karşılaşıyor. Sanırım bir çok kişi için bu bir ''İlk'' olmuştur. Şahsen ben ilk kez duydum ve fotoğraflarla da ilk kez gördüm.
Trajikomik bir olay! İnsanı, gülmek ile ağlamak arasında bir yerde bırakır. Herhalde.;)
Galiba ben ve Zeki Yağlı, gibi bahçesi nemli-kuzey bölgelerde olanlar şanslıyız. İşi doğaya bıraktık. Sadece sevmediğimiz, yabani otları, bir defalığına ayıklıyoruz. Daha iki gün önce, Sayın Zeki Yağlı' nın çim konusunda yazdıklarını okumuştum. Yazdıklarını kopyaladım.

--------------------------------------------------------------------------

Zeki Yağlı / Bahçem
............................


Bahçeme hoş geldiniz.....
....İyi bir çim yetiştirmek çok zor olduğu için yıllar önce çimle uğraşmayı bıraktım. Şu anda çim değil çayır. Yalnız sulayıp biçiyoruz.
--------------------------------------------------------------------------
Tekrar, geçmiş olsun!:(

Ah Güler ablacığım ben semizotunun tohumunu serptiğim halde sebze bahçemde çıkmadılar sen istemediğin halde çim alanın semizotu ile dolmuş. Çok can sıkıcı bir durum senin için anlayabiliyorum. İnan yakın olsa imkan olsa bende seve seve yardıma gelirdim.

Güler ablacım,saksıda sarı çiçekleri olan petunyayı andıran çiçeğin ismi nedir nasıl üretiliyor.

Güler hanım, ne zaman olursa beklerim, şeref duyarım.

Sizin oralara yolum düşerse de mutlaka uğrarım.