Sevgili mika01,

öncelikle çiçekliğime gösterdiğin ilgiye sevindim.O çok özel bir foğraftan alınmadır.Selanik'te Hayriye Teyzenin beyaz işli yarım perdesinin asılı olduğu pencerenin önünde durur.

İçinde sardunya saksıları,pencerenin pervazında ise şişelerde kızaran gelincik ve gül şerbeti şişeleri.....

Bu çiçekliği mutlaka yaptır derim,çok memnun kalacaksın,
Başka ferfojelerim de var bahçe için,bakalım onları da farkedecek misin?
Hoşça kal. (fotğraf 23. mesajda)

ne denebilir ki ... Herşey çok çok güzel... Gelincik şurubu; keşke asitli içecekler yerine hala o şurupları içiyor olsaydık.:(
Bahçenizin sefasını sağlıkla huzurla sevgiyle sürün diliyorum;)

Sevgili Hozat,
#24 diye yazmışım çiçekliğinizle ilgili mesajımda. Ya aradan bir mesaj silinmiş ya da ben 23 yerine 24 yazmışım :) Yaşlanıyorum artık. Çiçekliğin ikizi de #34 de . Aydınlatma aplikleriniz de çok şık. Üyesi oldum bahçenizin :) Yeni fotoğrafları sabırsızlıkla bekliyorum.
Sevgiler..

Arkadaşlar aranızda yeniyim az önce googleda Bahçem için bişeyler ararken buldum sitenizi..göz gezdirirken aslında ne kadar değerli sitelerin sizlerin varlığını anlamış oldum. bütün gece bahçemi düşünmekten uyku girmedi gözüme ::) sizlerinde yardımlarıyla bundan sonra inşallah hayalimdeki bahçeye bende kavuşacam..teşekkür ederim paylaşımlarınız için.. yanlış yere yazıyor olabilirim mod arkadaşlardan özr dilerim ilk mesajımda pot kırmıyalım :) Beni yanlış tanımayın hmmm :)

Sevgili arkadaşlar, ben sizlere hep demez miydim, kim bilir daha ne güzellikler var?
Arkadaşlar şu eteklerindeki güzellikleri bir sergileseler de, içimiz gönlümüz açılsın diye.

Neyse, sıraya giriyorlar.
Harika bahçeler teker, teker sayfalarımızda yerlerini alıyor.
Bütün bu güzellikleri tek, tek seyretmek, yeni yeni şeyler görmek ve öğrenmek çok büyük mutluluk. Ellerinize sağlık.

Bu sabah sizin bahçenizi dolaştım sevgili hozat. Hayran olmamak elde mi?
Starliçeleri ben de çok beğenirim. Saksı içinde yetiştirme denemelerim iyi sonuç verdiler ama o uzun yapraklarıyla baş edemediğimden dış mekana aldım, orada da yok oldular.

Begonvilleriniz de çok güzel, tam da Bodrum bitki örtüsü, ne kadar imrensem de burada muvakkak olamıyoruz.

Doğal gelincikler...... her yere müthiş güzellik veriyor.
Silivri Kavaklar köyünde, bir arkadaşımızın yakınının bir çiftliği var. Orada bu güzel gelinciklerin neredeyse laleler iriliğinde açan ve çeşitli renklerini görmüştüm.
Mor, kırmızı, sarı, lila, sıklamen, beyaz. Bayılmıştım.
Hayranlığımı dile getirmeme rağmen "biz onları yurt dışından" getirttik diyerek tohum vermek istemedi. Ben de üstelemedim tabi.

Güzel bahçenizde sabah sabah dolaşmak keyifliydi.
Bu güzellikleri bizlerle paylaştığınız için teşekkür ederim.
Sağlık ve huzur içinde sevdikleriniz ile beraber, uzun yıllar geçirmenizi, bahçenizin tadını doya doya çıkartmanızı dilerim.

renkleriyle bahçeyi şenlendirdiler
Eklenti 85624

tabi arılarda hoşlandı bu işten
Eklenti 85625

çalışma başlamıştır
Eklenti 85626

Siz de bizim yüreğimizi şenlendirdiniz Hozat. İnanılmaz güzeller. hepsi şahane. Yüreğinize ve emeğinize sağlık...

Sayın Hozat,

Bahçenizi zevkle gezdim.hepsi harika.Gelincikerden tutunda şurubuna kadar.Ve diğer çicekler çok güzel.Ellerinize sağlık.

Şu en sondaki çiçekler çok güzelmiş yaa. isimleri ney onların bende ekmek istiyorum. bir çeşit papatya gibi bahçeme ekeceğim çiçeklerin listesine onuda ekleyeyim :)

Müthiş güzel bir ziyafet sunmuşsunuz arılara :) Arada menekşe gibi bir çiçek "Ben de varım." diyor. Ne olaki?

Sevgili Hozat, nasıl oldu bilmiyorum ama 'okumayı söktüm' başlıklı mesajınıza uzun bir cevap yazdığımı çok iyi hatılıyorum, ama mesaj nerede?
İki olasılıktan biri, ya dalgınlıkla yanlış başlığa yazdım, ya da yazdım ama göndermedim, ikinci olasılık biraz daha mümkün, bu konuda sabıkam var çünkü :D

Mesajlarımı yazdıktan sonra mutlaka ön izleme yapıyorum, gödermediğimi unutup başka sayfalara geçtiğimde kaybolup gidiyor.

Harika gelincikler için çok teşekkür ederim, insanları en çok seven, onları şımartmayı bilendir(imza Adalet).
Mümkünse bu çok hoş renkli gelinciğin tohumlarına talibim, bende çok hoş duygular uyandırdı, ifade etmek çok güç.

Bahçenizdeki her bitki çok güzel ve özel, bütün bunlar kendiliğinden olmadı herhalde değil mi?
Birileri ilgilenmiştir, yani gerçekten de hiç ihmal edilmiş bir bahçeye benzemiyor.

Güzel şiirinize bahçemde cevap yazdım, bana not verin, ama ne olur cesaretimi kırmayın, iltimas da geçmeyin, yani, ikisinin ortası olsun(sipariş notu da gördük nihayet)

Yeni fotoğrafları heyecanla bekliyorum diğer arkadaşlarım gibi, kolay gelsin, rüyalarınız bile çiçek koksun.

BAHÇEMİN HiKÂYESİ (1)
Bir süre önce açılan bahçe başlığıma ara vermek zorunda kalmıştım. Öncelikle:Fotoğraf göndermeyi öğrenmek, küçülmek ve bazılarını CD,ye almak gibi ayrıntılarla uğraştım.

Bu bahçenin ilginç bir anısı vardır bende.Sizlerle paylaşmak istedim. Kısmet oluca oluyor işte.

2002 yılının 6 Mayıs günü yani Hıdırellezde yine 6 kişilik bir arkadaş gurubunu evimde ağırlıyordum.

Tabakların önüne birer gül goncası koydum, saplarına da sa
kızlardan çıkan fal kağıtlarını sardım.

İkramdan önce herkes fal kağıtlarını okudu,yorumlar şakalar yapıldı. Ben yedinci kişiydim ve meşguldüm açma işlemi sona kaldı.
Çaylar içilmeden önce bir arkadaşım,"hadi sen de fal kâğıdını aç" dedi.
Kağıdı okudum şöyle bir dörtlük vardı:

Eğlenip coşacaksın,
Gülüp oynayacaksın,
Otuz güne varmadan,
Sen bir ev alacaksın.

Akılda hayalde olmayan bir iş. Arkadaşlarımın dördünün aynı sitede evleri vardı. İçlerinden birisi "tamam sen Bodrum,a geliyorsun" dedi. Bizlere yakın köşede bir ev var sahibi Denizli'de ve hiç gelmiyor, arkadaşına vekalet vermiş, bir ay içinde sat demiş.
-Görmeden ev alınır mı dedim? "Bizim evlerin aynısıüstelik
350 mk' bahçesi var daha ne istiyorsun. Börtü böcek merakın var uğraşıp durursun işte dediler."

devamı,

Ben itiraz feryatları ede durayım. O, kalktı vekaleti alanın eşini aradı. "Biz köşedeki evi bir arkadaşa alıyoruz. Şimdi İstanbul'dayım iki gün sonra geliyorum ve kaparoyu da getiriyorum".Dedi

Eşimin haberi yok,üstelik bu gibi durumlarda da muhalefetin önde gideni.Nasıl anlatırsın, nasıl ikna edersin?
Olacak iş değil.

Bu ikna kısımlarını atlıyorum, magazinlik bir hikâye çünkü.
Bahçe olayı ikimizin de ortak noktası olduğu için ortak bir paydada buluştuk sonuç olarak.

İşlemler için eşim, ben gelmem dedi.Sen git al ne çıkarsa bahtına beni karıştırma!..

19_20 Mayıs okul tatil olduğu için,kızımı ve 8 yaşındaki torunumu alarak Bodrum'a büyük bahçeli evi görmeye gittik. Bende ne bahçe hayalleri...yeşil,ağaçlık, belki biraz bakımsız bulabilirim. Ama olsun kısa zamanda toparlanır.

Sebze ekeriz, meyve ağacı dikeriz,güller yaseminler,begonviller gözümün önünde dans ediyorlar adeta.

Bu görmeye gittiğim ev.

Eklenti 87341

ilk hayal kırıklığı

Eklenti 87342

Bu da benim otobüste sabaha kadar hayal ettiğim bahçem.

Eklenti 87343

Otlar diz boyu. Bahçe mi, tarla mı?

Eklenti 87344

O sırada telefon. Eşim arıyor,görnünüz mü nasıl buldunuz?

(Devamı gelecek.)

Öyküleri çok severim..... eee devamı ne zaman?

Sevgili Hozat, çok ilginç bir hikaye, devamı için ben de bekliyorum.

Bir solukta okudum hikayenizi, devamını da merakla bekliyorum.

Çok güzel bir hikaye, inşallah birgün bana da benzer bir hikayeyi anlatmak nasip olur :)

Ben de bayılırım... Bayıldım... Merakla devamını bekliyorum. :)

BAHÇEMİN HİKÂYESİ(2)
Biraz geriye döneceğim. Kısmet olunca suyun yolunu bulduğu gibi, olumsuzluklar da bir şekilde kendine yol buluyor.

Vekalet verilen beye ulaşmak için telefon etmek gerkiyor ama adamın telefonu kimsede yok. Ne yaparız, ne ederiz diye çareler aranırken, bir arkadaşlardan biri ,"tamam buldum " dedi.

Bu şahsın hanımı İstanbul'daki bir mağazaya mayo siparişi vermiş. Bu siparişin takibi için de benim arkadaşlarımdan birinin tanıdığına ricada bulunmuş. Yani telefon numarası var ama ellerinde yok.Hemen bu tanıdığa telefon edildi,
ne yazık ki: "Aradığınız numaraya ulaşılamıyor" mesajı ile karşılaştılar.

Bu arada ben konu mankeni gibi otumuş olup biteni izliyor,
bir yandan da arkadaşlar yapmayın,"havanda su dövmeyelim" evdeki baş muhalafet kattiyen bu işe geçit vermez, adam bürokrat,kafası bürokrat asla oldu bitti ile iş yapmaz. Böyle bir konu için kırk gün kırk gece düşünmesi gerekecektir, üstelik karar yüzde doksan HAYIR olacaktır.

Desemde..nafile, komisyon durmadan çalışıyor.
İçlerinde biri dedi ki; Ben, en iyisi mağazaya gideyim,( bu arada o mağaza benim eve çok yakın )arkadaş mayoyu soruyor ,ona telefon etmem gerekecek, numarasını almayı unuttum sizde varmış,rica edebilir miyim? diyerek planı uygulamak için harekete geçti.

Dönüşü zaferle bitti. Numarayı elde emişti etmesine de mağaza ile epeyce cebelleşmek zorunda da kalmıştı anlaşılan, geri dönüşü epeyce uzun sürmüştü çünkü.

Bu arada evden telefon geliyor, evi gördünüz mü? Arazi meyilli mi ? Cephesi hangi yöne bakıyor? Su var mı? Bodrum,da su çok bol değildir, o bahçeyi şehir suyu ile sulanmakla başa çıkamayız.Toprak volkanik bir yapıya sahiptir suyu sünger gibi çeker, bahçenin yüz ölçümü dedikleri kadar mı? Bunları bil benden söylemesi ona göre..

Benden cevap:"yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış" moduna yatıp.
Ben burada senin gibi baraj etütüdü yapmıyorum, kadastro
getirecek halim de yok. Kızın mimar o bakıyor işte ,hem okadar insana su yetiyor da bir bize mi kamadı?

Muhtıralar ardada geliyor da:Nasıl diyeceğim ki? Gün akşam oldu ben daha evin içini göremedim,anahtar bir türlü elime ulaşmadı, ben de zaman geçsin diye denize gittim.

Sevgili arkadaşlarım, bu hikaye daha uzar gider,sizi sıkmak istemiyorum. Ben eniyisi size hikayenin iki kahramanını tanıtayım. onlar için de iki kere geriye dön emri aldım çünkü.

Birisi eve yakın olan elektrik direği,diğeri de bahçenin içindeki yangın vanaları ile ilgili.

Elektrik direğinin ilk hali
Bir yıl sonra sabah sefası sardı her yanını

Eklenti 87476

Geri dön emrine sebep olan yangın vanası.
O da elbise giydirilerek centilmen bir bey oldu.
bazende korkuluk görevi yaptı.

Eklenti 87479

Sevgili Hozat, binbir gece masalları gibi oldu, devamı ne zaman?

Sevgili Hozat,
Sabah sefalı direğinizi daha yakından görmek isterim.Evinizin hikayesi çok ilginçmiş.Demek ki çok gönülden istemiş içiniz ki,yaradan devreye girmiş. Sevgiler.

Bizim direk sabah sefasıyla sarmaş dolaş.
Gelen geçeni selamlıyor.


Eklenti 87549

Muhteşem.Umarım benim tohumda çıkanlarda böyle güzel olur.

Sevgili Adalet bundan sonrasını kısa keseceğim.
Eşimin yaşadığı şok var sırada,
daha sonra da resimleri koyacağım.

Bu fotoğraf işi halâ oturmadı bende,yüklemem biraz uzun sürüyor.

Biliyorsun bahçem biraz renk istiyor,ellerinden öper artık.

Sevgili jineop,
Ben onları tohumdan yetiştirmedim. Yalıkavak'ta bir fırının duvarında gördüm ve istedim.

Veren kişi sarılıcı dallarından üç tane kopardı, ip gibi eline sar toprağa göm dedi. Dediğini yaptım,o gün bu gündür yaşıyor ve önüne gelen bitkiye sarılıyor. Bahçenin dışında dar alanlı bir bölge var orada yer örtücü olarak kullanmayı düşünüyorum.
sevgilerimle.

Sayın hozat,

Zevkle okuyoruz, kısa kesmeden devam edin lütfen.;)

Teşekkür ederim Ferda Hanım,
Her insan okumak zorunda değil, sayfayı değiştitirir neticede.

Ben,çok mu özel oldu kaygısı ile biraz kısa kesmeyi düşündüm.

Kısa notlar halinde yazarsanız,okuyucu konun içine giremiyor,
uzun yazdığınızda kendi kaygılarınız oluyor.
Ben yine de en çarpıcı bölümleri ile hikâyeyi tamamlıyacağım. Merakla bekleyenler de var çünkü.

Sevgiler...