TCM / bahçe

[TCM]

Dün 04.10.2015 tarihinde;

Barbunyaların tamamı toplantı, sırıkları çıkarıldı, kökleri söküldü. Geçen hafta beyaz barbunyaların (İspir in şeker fasulyesi) işleri bitirilmişti. Taze fasulyeler yağacak yağmurlar ve yağmayacak kırağılarla birlikte bir kaç kez daha masamızı şereflendirebilir.



Bahçemizin ilklerinden pancar... Epey büyümüşler sanki..



Darılarımız, arada unutulmuş salatalık...

[TCM]

Tüm kasalar dolsun...

Çerezlik ayçiçeklerinin içleri tamamen dolmamış daha, ama dalı kırılmış iki taneyi deneme amaçlı topladım.

[TCM]

İki mesaj üstte bahsettiğim kasımpatı tüm ihtişamıyla podyuma çıktı. Bu kadar güzel olacağını tahmin etmiyordum.



Bu dayanında seyrek ve daha uzun boylu olanı, pembemsi olacak herhalde rengi



Serinleyen hava alyssumlara yaradı. Üstlerini kesince kekiklerde coştu sanki. Geçen senenin soğuğunu atlatan nadir kökler çiçeklerini açıp, geçeli çok oldu. Bunlar benim diktiklerim ile dökülen tohumlardan kendiliğinden çıkanlar.



Ancak bu güzel yoğun manzaranın biraz daha erken kendini göstermesi için seneye mart sonunda üzerini seramsı örtmeyi düşünüyorum.

[TCM]

Düzgün bir şekilde sırığa alınan aynı cins domates ile uydur kaydır son anda kargının üzerine yatırılan domatesin farkını görüyorsunuz resimde. Gelişigüzel bırakılan hastalıktan kurumuş kökleri, üzerindeki domateslerin sağlam olanları turşu olacak. Diğerleri yağış ve soğuktan etkilenseler de kırağı oluncaya kadar yaşayacaklar.



Salçalık kırmızı biber, bu saatten sonra közlenir artık. 43 numara ayakkabıdan büyük.



@Muda nın mısırları, böylece süs diye asmalı duvara.



Buncağızlara ne olmuş ki?



Arabaya binerken hava kararmaya yakın çektiğim için anca bu kadar oldu. Ayçiçeklerinin akşama kına gecesi var, ondan örtündüler. Kınayı yakınca görün bir de onları...

[TCM]

Yılın arsızları, yolda denk geldim, toprağı, yeri bırakıp evin taşlarla örülü duvarına tırmanmışlar;







Bu da yılın Houdini si, bir var...



Bir yok, gözümün önünde kanat çırpıyordu, ne zaman kayboldun...

[TCM]

Nedir bu kadifelerin kelebeklerden çektiği...



Benim bahçeden olsaydı bu görüntü pek güzel olurdu ama değil maalesef. Gitiğim köyün yanından geçen derenin kenarı.



Kimi yerlerde biriken suyun içindeki küçük çay balıkları var.

[sinbas]

Orijinal Mesaj Sahibi TCM

Nedir bu kadifelerin kelebeklerden çektiği...

Eklenti 581069

Benim bahçeden olsaydı bu görüntü pek güzel olurdu ama değil maalesef. Gitiğim köyün yanından geçen derenin kenarı.

Eklenti 581070

Kimi yerlerde biriken suyun içindeki küçük çay balıkları var.

Eklenti 581071

Sayın @TCM Böyle içinden veya dibinden su akan bir bahçe bulursanız bana da haber verin ortak alalım bahçe komşusu oluruz.
Çocukluğumda böyle bir bahçemiz var idi üstelik içinde yaklaşık 4 x 10 ölçülerinde de toprak havuz biz ona göl derdik (kendir gölü) suyu berrak ve müthiş soğuktu İlçenin içme su kaynağının taşkan'ından geliyordu ve içinde kızıl kanat balıklar yaşardı, dikiş ipliği ve toplu iğneden yapılmış oltalarımızla balık avlar ve bazen balığı kenarda dikili olan kavağa veya söğüde çıkardığımız olurdu.

[TCM]

@ sinbas, siz böyle anlatınca ufak çaplı hayal alemine gidip geldim. Dün uydu kanalları arasında dolaşırken çocukluğumuzun 'Heidi' sine denk geldim, hani sarı kollu kırmızı elbisesini sırtından çıkarmayan, dedesi, Peter ile Alplerde yaşayan küçük kız, bu bölümde bahar geliyor dağdaki evlerine çıkıyorlar, keçiler, eriyen karlar, akan dereler vs.vs. Bölüm bitene kadar izledim, sade çizgiler, renkler, bilinen, masum, güzel ifadeler, günümüz çizgi filmlerini ise anlamak bile zor, garip yaratıklar, konuşmalar, renkler, çizgiler insanı rahatlatmaktan çok strese sokmak için uğraşıyorlar sanki...

Resmini çektiğim yer köyün kenarı, dere tarlanın alt tarafından geçiyor, etrafında defne, çınar, ceviz vs. bir sürü çeşit ağaçla kaplı ve işlemek için üst tarafında biraz çalışma yapmak gerekecek. Zaten bir kaç seneye buraları içme suyu için yapılan barajın altında kalacak. Dolayısıyla teknik, estetik olarak uygun ama elimizde patlar sonra

Anlayacağınız şimdilik zor görünüyor bizim ortaklık işi, 'balık kavağa çıkınca' olabilir belki. Çocuklar büyüyecek, hayırlısıyla işlerini-eşlerini bulacaklar, emekli olacaz (hanım ev hanımı onun emekliliği zor) sessiz küçük bir balıkçı köyü bulacaz, küçük bir teknemiz olacak, balık tutacaz biz. Eşimle hayalimiz bu bizim. Milli takımın Fransaya katılma hikayesi gibi oldu bizimki ama, onlar bile direk katıldı işte, bizimki de niye olmasın Yazın yaylaya, kışın deniz kenarına gideriz...

Sizin çocuk büyüyünceye kadar, biz emekli oluruz inşallah. Daha 20 yılımız var gibi, dere kenarı, hafiften yaylada, sessiz sakin bir yer arayalım biz ortak. Bulan diğerine haber versin, 20 yıla kadar şu an bulunduğumuz yaylanın içine eder insanlarımız, evin önünden de geniş yol geçecekmiş, tadı kalmaz buraların, bulduğumuz yere gideriz...

[sinbas]

Orijinal Mesaj Sahibi TCM

@ sinbas, siz böyle anlatınca ufak çaplı hayal alemine gidip geldim. Dün uydu kanalları arasında dolaşırken çocukluğumuzun 'Heidi' sine denk geldim, hani sarı kollu kırmızı elbisesini sırtından çıkarmayan, dedesi, Peter ile Alplerde yaşayan küçük kız, bu bölümde bahar geliyor dağdaki evlerine çıkıyorlar, keçiler, eriyen karlar, akan dereler vs.vs. Bölüm bitene kadar izledim, sade çizgiler, renkler, bilinen, masum, güzel ifadeler, günümüz çizgi filmlerini ise anlamak bile zor, garip yaratıklar, konuşmalar, renkler, çizgiler insanı rahatlatmaktan çok strese sokmak için uğraşıyorlar sanki...

Resmini çektiğim yer köyün kenarı, dere tarlanın alt tarafından geçiyor, etrafında defne, çınar, ceviz vs. bir sürü çeşit ağaçla kaplı ve işlemek için üst tarafında biraz çalışma yapmak gerekecek. Zaten bir kaç seneye buraları içme suyu için yapılan barajın altında kalacak. Dolayısıyla teknik, estetik olarak uygun ama elimizde patlar sonra

Anlayacağınız şimdilik zor görünüyor bizim ortaklık işi, 'balık kavağa çıkınca' olabilir belki. Çocuklar büyüyecek, hayırlısıyla işlerini-eşlerini bulacaklar, emekli olacaz (hanım ev hanımı onun emekliliği zor) sessiz küçük bir balıkçı köyü bulacaz, küçük bir teknemiz olacak, balık tutacaz biz. Eşimle hayalimiz bu bizim. Milli takımın Fransaya katılma hikayesi gibi oldu bizimki ama, onlar bile direk katıldı işte, bizimki de niye olmasın Yazın yaylaya, kışın deniz kenarına gideriz...

Sizin çocuk büyüyünceye kadar, biz emekli oluruz inşallah. Daha 20 yılımız var gibi, dere kenarı, hafiften yaylada, sessiz sakin bir yer arayalım biz ortak. Bulan diğerine haber versin, 20 yıla kadar şu an bulunduğumuz yaylanın içine eder insanlarımız, evin önünden de geniş yol geçecekmiş, tadı kalmaz buraların, bulduğumuz yere gideriz...

Benim emeklilik daha çookkk var işe başlayalı (Yıl 1978) henüz 37 yıl oldu 9 yıl sonra devlet baba beni kapıya koyar yaştan, haydi emekle bakalım diyerek, hayırlısı bulursak ben emekli olacağım için her iki tarafında takibini yaparım. hayırlısı bakalım. hayali bile güzel diyem gali.

[TCM]

Dün geç çıktık yaylaya, olan taze ve kuru fasulyeleri, mısırların tamamını ve cevizlerin altına dökülenlerini topladık.

Bir kaç ay önce birer avuç toprağı eşip içine doldurduğum perlit - torf - cocopeat karışımının içine ekmiştim ayçiçeği tohumlarını...



Zaman çabuk geçiyor, dün çoğunun tablalarını kesip köklerini söktüm topraktan.



Forumda bir arkadaş demişti 'brokolileri kesin yenisi çıkar' diye.



Haklıymış, bunlar yenilenenler...

[dongyul]

Brokolileri ne zaman ekmiştiniz? tohumdanmı ektiniz? yoksa hazır fidemi ektiniz? çeşiti bellimi?

[TCM]

Orijinal Mesaj Sahibi dongyul

Brokolileri ne zaman ekmiştiniz? tohumdanmı ektiniz? yoksa hazır fidemi ektiniz? çeşiti bellimi?

Brokoliyi ilk kez diktik, sadece dikmeyi değil yemesini de daha önce denememiştik Planlarımız arasında da yoktu, ancak çıkmayan sebzelerin yerine veya artan sıralara yanılmıyorsam haziran ortası gibi hazır fide olarak diktik. Satıcıdan lahana, karnabahar, pırasa istedik, yanlarına pancar ve brokoliyi de ekledi. İyiki de eklemiş. Çeşitlerini bilmiyorum.

[dongyul]

çok teşekkür ederim çok güzel görünüyor. Bende temmuz ortası gibi tohumlarını ektim benimkilerin olgunlaşmasına daha var beklemedeyiz.
kafasını kopartınca yan dallardan tekrar daha küçük yapılı brokoliler veriyor ^^

Orijinal Mesaj Sahibi TCM

Brokoliyi ilk kez diktik, sadece dikmeyi değil yemesini de daha önce denememiştik Planlarımız arasında da yoktu, ancak çıkmayan sebzelerin yerine veya artan sıralara yanılmıyorsam haziran ortası gibi hazır fide olarak diktik. Satıcıdan lahana, karnabahar, pırasa istedik, yanlarına pancar ve brokoliyi de ekledi. İyiki de eklemiş. Çeşitlerini bilmiyorum.

[sinbas]

Orijinal Mesaj Sahibi TCM

Forumda bir arkadaş demişti 'brokolileri kesin yenisi çıkar' diye.

Eklenti 581609

Haklıymış, bunlar yenilenenler...

Eklenti 581610

"Tacını Kesin yenisini çıkarır" ben yazmıştım, başka arkadaşlar da ayrıca yazmış olabilirler.
Tohumunu Nisan Mayıs gibi ekersiniz veya diğer fidelerin dikim zamanı ziraatçılardan bulursanız fideden de dikebilirsiniz.

Tüm sebzelerde Fide alımını kesinlikle ziraatçılardan öneriyorum zira açılmış tohumlardan yetiştirilme riski olduğu için emekleriniz boşa gider.

[TCM]

Yayla nın ekimpatları;



Bunlar yazın 3-4 ay açsalar, bahçede başka çiçeğe gerek kalmazdı herhalde.



Gazaniaların bu renkleri varmış mı bizim bahçede yav.



Görelim bakalım Bodrumun papatyasını yaylanın soğuğunda ne yapacak, deniz kenarında yayılması değil öyle.



Kelebekler bıraktı şimdi de 'ağır sıklet' bombus arıları rahat bırakmıyor kadifeleri.



Geçen sanırım 'TRT Belgesel' de denk geldim, bombus arılarını tanıtıyorlardı. Uzaktan bakınca dombili, safçana, kendi halinde arıcık sanıp sarılıveresi geliyor insanın. Ancak pek öyle değil; belgeselde fareyi yuvasından kaçırıp kendisi yerleşti kraliçe bombus arısı, orada yumurtladı çoğaldı. Bal arısının aksine birden fazla sokabiliyormuş bu arkadaşlar, balı daha az olduğu için pek değeri yok, üstelik yerin altına yaptıkları yuvalarındaki arı sayısı 50-100 veya biraz daha fazlaymış. İyi tarafı bal arılarının aksine çiçekleri çok daha fazla ziyaret edebildikleri için tozlaşmada büyük katkıları oluyormuş.

[blnturkek]

emeğinize sağlık.

[TCM]

Önceki gün kalan kabakları da kopardık artık...

Buncağızım hariç. Ne zaman büyüycen de adam olcan sen?



Bu balkabağını da kopardım...Sorsalar, 'pek güzelmiş padişah sarığı gibi, nedir bunun adı?' söyleyebilirsen söyle...



Gelişimini tamamlamış gibi duruyor, nasırlaşmış, renk değiştirmiş...



Bu senenin en büyük kabağı da biz cinsini bilmiyoruz. Tatlı kabağı olabilir mi, Dışından bakıp anlayabilir miyiz?

[TCM]

Ayçiçeklerini de topladık artık, yağmurlarla kimisi toprakta, kimisi de topladığımız yerde çürümeye başlamış. % 90 içi dolu olan da var yarıdan fazlası boş olanda. Seneye nasip olursa daha erken ekmeli bunları.

En büyüğü küçük seleyi doldurdu çap olarak. Resimde sol üsttekinin taç yaprakları kahverengi hal almış gördüğünüz gibi, artık çürüyor, tanelere bozulmanın etkisi zaman alsa da bir an önce çıkartılıp serilerek kurutulması gerek. Bu sene epey ayçiçeğimiz oldu, bizim kız pek sever de önce tohumları garantiye almak lazım, yaklaştırmıyorum şimdilik, kuşlar gibi dönüyorlar etraflarında ana-kız



Bu da ayçiçeğinin kökü, bir - birbuçuk karış anca. O boya bu kadar kök nasıl yetiyor hayret.



Senin ne işin var buralarda daha...



Toplaşın artık, havalar soğudu

[TCM]

Elmaları da hallettik hafta sonu. Beş kasa elma oldu, irili, ufaklı, delikli, sağlam, ezik vs. Biraz daha kaldı ağaçta olmayı bekleyen. Sağlam olanları evin içine delikli kasalara aktararak beklemeye aldık. Bir kasasını eşe dosta dağıtırız. Kalanlardan iyice küçük olgunlaşmamış olanlar ile ezikli vs. olanları elma sirkesi yapması için bir abimize verdim, birazını da kendim yapmayı düşünüyorum forumu araştırarak.

Elma bulduğum sürece sabahları kahvaltı olarak sadece bir elma yerim, üşenmezsemde bir su bardağının içine beşte bir elma sirkesi, kalanını da su tamamlayıp içerim. Öğleye kadar yetiyor bana. Yaylada kaldığımız yaz aylarında aşağı işe giderken gevreklere dayanamazsam gevrek + çamur peynirle yapıyorum kahvaltıyı, ilginçtir o zaman öğleyi zor ediyorum. Demek ki yedikçe yiyor insan

Bu elma nasıl denk getirdiyse merdivenin alt basamağında sekip üst tarafın keskin yerine girmiş.



Bulduğum çam iğnelerini ortancaların diplerine doldurdum.



Çam iğneleri asidik ortam sağlıyor ve ortancalar bunu seviyordu biliyorsunuz. Ayrıca kışın köklerinin soğuktan korunmasına az da olsa katkısı olacaktır.



Kasımpatları toplu olarak.

[Jakin]

[QUOTE=TCM;1416710]
Elma bulduğum sürece sabahları kahvaltı olarak sadece bir elma yerim, üşenmezsemde bir su bardağının içine beşte bir elma sirkesi, kalanını da su tamamlayıp içerim. Öğleye kadar yetiyor bana. Yaylada kaldığımız yaz aylarında aşağı işe giderken gevreklere dayanamazsam gevrek + çamur peynirle yapıyorum kahvaltıyı, ilginçtir o zaman öğleyi zor ediyorum. Demek ki yedikçe yiyor insan


Bir hekim olarak bu şekilde kahvaltı yapmamızı tavsiye eder misiniz? Yoksa dediğimi yapın, yaptığımı yapmayın mı dersiniz? Şimdi bu yazdıklarınızdan sonra kahvaltıda kendi yediklerimi düşününce utandım. Devamına aynen katılıyorum.

Kasımpatlarınız, buruşçuk kabağınız pek güzeller..

[celalim01]

Bizim kasımpatılar halen açmadı. Sizde açmaya başlamışlar. Açtıklarında bahçeyi coşturuyorlar.

[TCM]

Orijinal Mesaj Sahibi Jakin

Bir hekim olarak bu şekilde kahvaltı yapmamızı tavsiye eder misiniz? Yoksa dediğimi yapın, yaptığımı yapmayın mı dersiniz? Şimdi bu yazdıklarınızdan sonra kahvaltıda kendi yediklerimi düşününce utandım. ...

@ Jakin cevabı ayrıntılı bir şekilde boş zamanımda yazarım.

Orijinal Mesaj Sahibi celalim01

Bizim kasımpatılar halen açmadı. Sizde açmaya başlamışlar. Açtıklarında bahçeyi coşturuyorlar.

Yayla daha erken soğuduğu için kasımpatıları ekimde kasımı yaşıyor

[YeniGine]

Benim de kasımpatlarım ekimde çiçeklendiler. Ama neyse ki yeni yeni tomurcuk tutan kasımpatlarım, isimlerine yakışacaklar...

[TCM]

Cuma günü kayınpederle yayladaydık. Bahçede kargı, demir, kök ne varsa çıkardık, attık, depoladık yaktık. Sadece bir kaç kök kereviz, pırasa ve bir kökün üzerinde dört tek biberi olan üç kök bhut jolokia mız kaldı. Onu da önce elyaf sonra naylonla alttan hava alacak şekilde sarıp sarmaladık tohum alabilmek için.



Resimden de anlaşılıyor üst yapraklarını hafif soğuk vurmuş



Bu da dünyanın en çirkin kasımpatısı herhalde.

[TCM]

Bu sene epey ayçiçeğimiz oldu ancak ekimde biraz geç mi kaldık toplamada mı geç kaldık çoğunun tablasının alt kısmı nemden çürümeli oldu, (resimde orta kısım) zamanla bu çekirdeklere de yansıdı, ayrıca çoğu çekirdeğin içi boş kaldı. Seneye daha erken ekmeli. Amanin o da ne!!!



Çekirdek çitlemeye mi geldin sen?

[TCM]

Bunlar kalan kabaklar;

Hangisi ne kabağı anlayamadık, en sağdaki açık renkli olan tatlı kabağına benziyor ama. Hanım da kabak tatlısını pek sever. Yayla komşusu demesin mi "her kabaktan tatlı olur" diye. Resminden tanıyıp, beğenen olursa söylesin tohum paylaşım etkinliğine alayım.



Bunlar da badem hasadımız. Bir iki tane yeni olduğunda bir kaç tane de geçmeye başladığında yemiştik. Dün kırdım bir tane tam badem tadı gelmiş.

[TCM]

Tarla ekim sonunda sürüldü; sadece bir kaç pırasa, pancar, brokoli kaldı sebzelerden, bahçenin sefasını sürüyorlar şimdilik.



Bu hafta sonu pastırma sıcakları yerini soğuklara bırakacakmış. Cosmoslar çoktan gitti bu diyarlardan, dahliyalarda bu hafta salmışlar kendilerini. Kadifeler formda daha, ancak geçiyorlar artık. Bodrum papatyaları ile gazanialar yayıldıkça yayılıyorlar.



Ya alyssum lara ne demeli...Tohum vermeye bile niyetleri yok daha. O renk hele o kokularıyla kış moduna geçmemiş arıları çağırıyorlar kendilerine...



Kekikler de yarışmakta alyssumlarla. Seneye bakalım hangisi daha fazla yer kaplayacak bu alanda...

[TCM]

Hercai menekşelerin geçen seneden kalanları kocadı gitti, kimisinin kökleri, sapları bir daha canlanmayacakmış görüntüsü veriyor. Bu sene kendiliğinden çıkanlar ise farklı evrelerde kendilerini gösteriyorlar. Tam istim üzerinde olanlar var aşağıdaki brachycomeların yanındakiler gibi, büyümeye yeni başlayanlar da var. Brachycomelar geçen sene dökülen tohumlardan çıkanlar. Dökülen tohumlardan çıkan çiçekler benim evde yetiştirdiğim hemcinslerinden yaklaşık bir ay sonra piyasaya çıkıyorlar. Misal üstteki alyssumlar biz yayladayken böylesine gösterişli değildi. Daha önce de yazmıştım seneye bu bir ayı daha öne çekmek ve çimlenmelerini hızlandırmak için üzerlerine naylon örtmeyi düşünüyorum. Ancak bu işi nasıl yapmam konusunda emin değilim. Tamamen örtsem topraktan çıkınca bozulurlar mı bilmiyorum.



Hanımla merak ediyoruz verbenalar kışı çıkarır mı...



Aubrietalar... Fazla güneşi, sıcağı sevmiyorlar, leylandinin altında yarım gün güneş almalarına rağmen gönüllerini edemedik bir türlü. Bir kaç tek çiçek gördük üzerlerinde hepsi o. Sanki serin havalarla serpilmişler biraz. Soğuğa dayanıklı yazıyordu bilgilerinde. Kendileri bilir artık, yanlarındaki sedumlar yer açılsın da yayılalım diye bakınıyorlar zaten...

[samur]

Alisyumlar gecen sene de guzeldi bu sene daha da guzel olmuslar, mosmor şahane gorunuyorlar. Artik kis cicekleri zamani geldi, her mevsim ayri guzel. Ellerinize saglik

[TCM]

http://www.agaclar.net/forum/1414751-post639.htm

Müstakbel komşum ve ortağım @Sinbas, alacağımız bahçenin farklı açıdan görüntülerini veriyorum.





@ Sinbas gibi ben de hafta sonu sarımsak ektim bahçeye. İki senedir pek başarılı olduğumuz söylenemez. İlk sene 5-6 cm aralıklarla ektiğimiz için düzgün çapa yapamadık otlar büyüdüğünde ve baş gelişimleri sık olduğu için olmadı. Yine sarımsağımız oldu küçük ama lezzetli. Geçen sene araları biraz daha açmıştım 10 cm. kadar. tavuk gübresi ve fenni gübre de attım. Ancak hasat zamanı baktık ki geçen seneye göre daha iyiyiz ancak hala başlar küçük ve ektiğimize göre aldığımız sarımsak sayısı az, veya bize göre öyle. İnsan bir koydu mu 7-8 almalı di mi ama...

Bu sene araları iple kare ve 12-13 cm. gelecek kadar açtım, güzelce çapaladım, içerisine yanmış tavuk gübresi ve biraz da fenni gübre atarak bir kez daha çapaladım ve düzledim. Su birikmesini önlemek için tabandan biraz yukarıda yaptım. Ve iri yerli sarımsakları düz kısmı alta gelecek şekilde yaklaşık 3-4 cm. derine gömdüm. Üzerlerini toprakla örttüm ve haftaya yağmurların yağmasını bekliyorum.



Yaklaşık 250 tek sarımsak ekildi. Ne yapacaksak o kadarını