yazılarınız ve yaptığın işleri hayranlıkla inceledim su kültürü marul yetiştiriciliği bile su anda cazip plaisance ile ilgileniyorum tat ve raf ömrü olarak cazip görünüyor, yaklaşık 1 dönüm bir deneme seram var bunu büyüteceğim ******, ama önce bir yaşamam gerekiyor .. bu çeşidi sizde bir değerlendirimisiniz hastalık dayanımı açısından bir de, su kültüründe %100 başarı verecek marul çeşidi sizce ne olabilir aşırı sıcaklarda ve soğuklarda dayanımı olan hastalıklara karşı güçlü teşekkürler

sayın dalp, plasiance F1 modern ısıtmalı seralar için sezonluk salkım domatestir. Sarı kıvırcık virüsüne toleranslı bir çeşit olarak satılıyor, yanlız benim denememde bu öyle olmamıştı. Meyve rengi, lezzeti ve sertliği çok iyiydi, raf ömrüde uzun.

Yazdıklarımda, prensip olarak duyduklarıma, okuduklarıma göre değil, yaşadığım tecrübelere dayanarak yazıyorum, o yüzden marul konusunda bir şey diyemiyeceğim, halen daha çeşitleri deniyorum.

topraksız tarım denemelerim
http://www.tartes.com.tr/topraksiz.htm

Sn. tartes çalışmalarınızı inceledim gerçekten çok güzel iş çıkartmışsınız,şuan yaptığınız **** yapacağınız yeni projeniz var mı?Varsa nedir?
Tecrübelerinizden faydalanabilirmiyiz.
Teşekkür ederim.

Eklenti 68285
Eklenti 68286

Hobi seramda akan su da domates yetiştireceğim, 100'lük borular kullanacağım.
Boru aralarını seraya uydurmak için biraz dar tutmak zorunda kaldım.
(130 cm X 20 cm) 8 adet 3 metrelik boruları, 6'şar metre olacak şekilde 4 sıra döşedim. toplamda 120 adet domates fidesi yetiştireceğim.


Eklenti 68287
Eklenti 68288
Eklenti 68289

Hobi seramda fırtınadan kurtulabilen fideleri görüyorsunuz. Hiç bakamama rağmen, o meyveleriyle beni ödüllendiriyor.:p

Yeni sistem de muhteşem görünüyor birader. Hele bir de fideler de yerlerine yerleşsin. Asıl o zaman görmek lazım. Ellerine sağlık.

Sevgili envor,imkanın var yapıyorsun , paylaşıyorsun insanı hasta ediyorsun.Bizlerde seni seyrederek avunuyoruz.Ellerinesağlık çok güzel .sevgili malbmanın dediği gibi birde fideler dikilince ne büyük zevk.
Bu arda birşey sormak istiyorum: bu sistemi domates fidesi yetiştirmek için yapıyorum diyorsun. 20 cm aralık biraz dar değilmi. Burada yetiştireceğin domatesin cinsi o 8-10 lik domateslerden olmayacak herhalde. bilgilendirirsen sevinirim.

İyi akşamlar,

Tek ranza 4 sıra yapana kadar çift ranza yanyana 3 sıra yapsaydın 6 sıra yerleştirir ve sanada yine aynı boşluklar kalırdı diye düşünüyorum. Tartesin linkinde bir benzeri var, daha fazla fide sığdırmak ve aynı rahatlıkta bakımını yapmak mümkün. Tereciye tere satmak gibi bir şey ama, sevildiğini bil diye söylemek zorunda hissettim kendimi. Bol hasatlı seralar diliyorum.

O resimde gösterdiğin benim fidelerin ikizleri ise benimkiler prematüre. Seninkiler azman olmuş. Bende ilk oluşan salkımda bazılarında bir, tesadüfen bazısında iki meyve var ve ceviz büyüklüğünü geçemediler bir türlü. Yeşil yeşil bakıyorlar öylece. Belkide yenilemem gerekecek fideleri. Bende akan suya döndüm, daha önce bahsetmiştim. Damacananın olduğu boş saksıdan her bir saksıya besin pompalıyorum. Eksilen veya buharlaşan yine damacanadan takviye oluyor ama bütün saksıların EC değeri aynı oluyor artık.

Kolay gelsin.

Kudret bey, fidenin birisi sağa, diğeri sola doğru yatacağı için aynı yöndeki iki fidenin arası 40 cm olacak. Yukarıda her borunun üzerinde iki plastik tel bulunuyor, fideler ip ile buraya asılacak. İki plastik telin arası da 40 cm.

Domatesde sizin dediğiniz gibi çift ranzada yetiştiricilik yapmak mümkün değil, domates fideleri büyüdüğünde bir birine girer ve birbirinin ışığını keser. Fideler büyüdüğünde daha iyi anlaşılır olacak. ****** büyürse :)

Ama sen bizi kandırıyorsun.:mad: Altta tek ranza üste iki tel, biri sağa yatacak, biri sola yatacak diyorsun. Başında söylesene, bizde ahkam kesmeyelim.:o O zaman çift ranza olmaz tabi ki. :( Dedim ya bizimkisi tereciye tere satmak.:D:D Merakla bekliyoruz artık.:confused:

Sayın hocalarım, neler oluyor. Valla kötü bir niyetim yok...:D:D:p

Sn Envor böyle giderse bana Ankara ya bi sera kurduracaksın bakmayım diyorum ama dayanamıyorum :)

Elinize sağlık,
Bu işin vazgeçilmez şartı ışık ve ısı, önce bunu sağlamak gerekiyor. Benim gibi beceremeyenlerin temel yanlışı, klimatik ortamı oluşturamamak.

Sayın derin,

Bu yıl içerisinde yapay ışıkla oda içerisinde 1 m2 alanda sıcaklık, nem, karbondioksit, pH ve EC kontrollu NFT sistemi oluşturmayı planlıyorum.

Herhangi bir sorunuz olursa bildiğim kadarı ile cevaplamaya çalışırım.

Herkese merhaba,

pazar günü gazete de okudum. pzt biraz araştırayım dedim. birkaç site ve forum derken sn envorun, seradaki domates üzüm karışımı salkımları ve onları yavrularım diye sevmesi çok dikkat çekiciydi. geçmiş forum yazılarını inceledikçe sn tezel gibi aniden hastalandım. salı bugün çok ciddi bir araştırmaya girdim. yabancı sitelere dahi baktım ne oluyor böyle diye. iki danışmanlık sitesi ve nihayetinde abd tarım bakanlığı topraksız tarım detay bilgi kataloğuna ulaştım. sıfırdan ani bir ivmelenme ile ec, ph derken kendimi bu foruma attım.

tekrar merhaba, çok sıkı geliyorum:))) sevgilerimle

Geleceğiniz varsa:p, emin olun daha çok göreceğiniz şeyler var...:D:D

Neyse, hoşgeldiniz aramıza.:p

ABD sitelerine kadar gittiyseniz, sizin de oralardan gördüklerinizi paylaşmanız faydalı olur.

Hoşgeldiniz Sn. Soilless,

Geçmiş olsun, acil şifalar diliyorum:D:D:D. Tahlil sonuçlarınızı ve size konulan teşhisi ve size verilen tedavi yöntemlerini bizimle paylaşırsanız aynı hastalıktan muzdarip olan bizler de kendimize bir çare buluruz belki.

Ben bu hastalığın çaresini biliyorum, Ankara' da nasıl bilemiyorum? Ama Istanbul' da 15 milyonla kıyaslarsanız çok şanslı bir avuç kişinin dışında çare bulmak bulmak çok zor. Gerçi avatarınızı "Soilless" olarak seçmişsiniz ama kaç m2 "soil" iniz var bilemiyorum? Bu hastalık bir kaç m2 balkonla geçmiyor, minimum 100 m2 soil lazım.

Onun üzerinde isterseniz soilless olarak takılabilirsiniz, yoksa allah korusun onulmaz bir hastalığın pençesinde kıvranıp durursunuz:( Tekrar acil şifalar diliyorum.

Sayın Soillees,

Bisiklete binmeyi öğrenmek gibi. Bence çok sıkmayın. Biraz daha rahat bırakarak gelin. Başlarda umduğunuzdan daha zor. Dengeleri hissedene kadar bitki sizinle dalgasını geçebiliyor. Ama hakimiyeti sağladıktan sonra siz bitkilerle dalganızı geçersiniz. Kışın ortasında sera kurmaya kalkmıştım. Dikerim biter diye düşünmüştüm. Teknik kısmı zaten çocuk oyuncağı demiştim. Ama sonra daha biraz daha sabırlı olmaya karar verdim. Gerçekten bir marul tohumu ile 2 ay uğraştıktan sonra ne istediklerini anlayabildim.

İşin içinde bitki yetiştirmek sonuçta ürün almak var. Elektronik var, otomasyon var, mekanik var, kimya var. Aşırı zevkli gerçekten de ama bitkinin hızı ayarında bir sabır gerekli bence.

Ben bütün topraksız tarım bölümlerini okudum...
Syn envor'un çalışmalarını takdir ediyorum...
Nasipse bu ay başında çalışmalara başlayıp hali hazırda bekleyen kıvırcık fidelerimi büyütmeye başlayacağım... Fakat anlamadığım bir şey var...
Örneğin 100 lük pimaşı delip ve içine plastik pet bardağa delikleri açıp içine perlit koydum, içine bitkiyi yerleştirdim. Sistemin içine su bastığımda suyun seviyesi
1) Bardağın tabanının 1 cm altında mı olmalı?
2) Bardağın tabanına eşit seviyede mi olmalı?
3) Bardak suyun içine 1 -2 cm batmalı mı?

Yani su seviyesinde bir problemim var. Sonuç olarak bu sisteme verdiğim su çıkışın üstüne çıkamayacaktır. ve PVC nin içinde kalan su seviyesi ne olmalıdır..
Sn. Envor yardımcı olursanız sevinirim...

Besinli su köke değmelidir. Bardağın 1 cm altında kalırsa bitkilerinizin büyümesi çok enteresan olur. : )

Çıkışın seviyesini, su, bardaklara 2 - 3 cm değecek şekilde değiştirin. Perlit su ile çok az temas ederse yukarı çıkamayabilir.

Bitkiniz büyüdükçe seviyeyi aşağı çekersiniz.

Kolay gelsin.

Işıklandırmayı led ile mi yapacaksınız. Tam deneme yapmaya hazırlandığım bir konu.

150 W halojen lamba 3 desimetrekare alan içindeki marul çimlerini 20 cm yukarıdan hiç etkileyemedi. Bu durumu çok enteresan buldum. Halojen lambada ışığın bütün gördüğümüz ve göremediğimiz geniş bir tayfının olduğunu düşünüyordum. Ama marul çimleri ışık yok muamelesi yaptılar.

Yani su herhalükarda perlitin içine 2-3 cm girecek. Peki kök devamlı suyun içinde kalırsa hava ihtiyacını nasıl ayarlayacağız... Problem olmaz mı?

Bardak tamamen suda değilse üst kökler havalanma işini yapacak. Ayrıca suyunuzda ya şakırdayarak akacak **** hava motorları ile hava vereceksiniz içinde erimiş oksijen olacak.

Kök yeterince büyükse mesela bardağın içini dolduracak kadarsa pet bardak ve perliti boş verin.

Çocukların sosis diye alıp denize girdiği strafor çubuklardan bulun. Pet bardağın ağzı kadar bir çapta yuvarlak strafor sünger gibi bir malzeme. Bunu 4 cm lik dilimlere kesin. kenardan ortasına kadar maket bıçağıyla kesip yarın. Ortasınada bitki sıkışmasın diye biraz oyuk açın. Pet bardağı koyacağınız deliğe bunu oturtun. kökler açıkta nefes alsın yarısına kadar da suya batsın.

Akan suda nur yüzlü dede sakalı gibi bir kök elde etmeniz bu şekilde pek mümkün olur kanaatindeyim.

Valla süper anlattınız çok teşekkür ediyorum...

Hobyy seramın son hali!
 

İlk resimde görüldüğü gibi, marul sistemini seranın kör noktasına kurdum. Böylece serada yer kaybı yaşamadık.
3., 4., 5. resimlerde de redüksiyonları 50'lik dirsek ile drenaj borusuna takılışını resimledim. Bu şekilde takmamın sebebi de, mümkün olduğunca buharlaşma ile su kaybının önüne geçmek.


Eklenti 69189
Eklenti 69190
Eklenti 69191
Eklenti 69192
Eklenti 69193

Sistemin su girişini tek 32'lik boru ile sera içerisine soktum, biri marul sistemine uzandı, diğeride domates sistemine. Domates sistemine gelen boruyu da ikiye musluk ile ayırdım, ikiye ayrılmış boruyuda ikiye ayırıp, uçlarına plastik musluk takıp, hortumların ucunuda pvc boruya taktım. Böylece boruya gelen su basıncını kedi isteğime göre ayarlıyabileceğim. Seranın tüm işleri bitmiş durumda, sadece dışarıdaki kötü hava şartlarının düzelmesini bekliyorum. Havaların düzelmesi ile fideleri seradaki yerlerine koyacağım.


Eklenti 69194
Eklenti 69195
Eklenti 69196

Arkadaşlar; 387 nolu mesaj da benim gördüğümü sizde görüyormusunuz?

Şöylede sorabilirim: 387 nolu mesajda ne görüyorsunuz?

Sevgili Envor,

Sisteme koyacağın fidelerin büyüklüğü ve kök yapısı ne kadar olacak, yine viyolle mi koyacaksın? Eğer kökleri serbest olarak boru içine salındırabilirsen sana bir tavsiyem olacak.

Kökler aşağı salındığında boru tabanına temas edecek şekilde uzamış olarak konulabiliyorsa (Bunu viyolsüz daha kolay ayarlayabilirsin), o zaman yatay boruların içinde besin sıvısını biriktirip sistemi ağırlaştırmak ve depodaki besini borulara doldurmanın bir anlamı yok bence.

Boru tabanından akan su her köke gelince kökün oluşturduğu baraj nedeni ile bir miktar birikecek ve sonra taşıp veya aralardan sızarak yoluna devam edecek. O zaman boru ucundaki adaptörün konumunu yatay boruda su biriktirecek gibi ayarlamaya gerek yok.

Boru içinde biriken atıl besin sıvısının pH ve EC' sini kontrol etmen zor olacak. Bence su tabandan kendi mecrası içinde aksın ve köklere temasla yetinsin, köklerin etrafında aşırı sıvı biriktirmeye gerek yok bence. Böylece besin sıvısını daha ekonomik ve kontrol edilebilir olarak kullanabilirsin.

Kolay gelsin.

Herkese 2 gün aradan sonra tekrar merhaba,

mesajımı 4 aşamada iletmek istiyorum,

1- selam diyen, hoşgeldin diyen, gel de neler neler gör diyen, demeye fırsat bulamayan herkese heyecanla çokca selam

2- 44 yaşında, dış ticaret uzmanlığında, emekliliğine 7 yıl olan, her nekadar ankara içerikli email adresimde olsa şu an KDZ. Ereğli'de ikamet eden, emekliliğinde ege bölgesinde çiftlik, toprak, arı bal, 3-5 süt hayvanı hayali kuran, (ceo'ların emekliliğinde yaptığı şeyi yapmak isteyen:)))) ) organik tarım lafı edip daha sağlıklı bir doğal yaşam isteyen, hobi, sonra ticari ama zevkle bu işleri yaparak stress elektrik yüklerini toprağa vermek isteyen, bir kuşak öncesinin toprakla uğraşanların çocukları olarak bu özlemle yoğrulan biri olarak aniden aranıza katıldım. (negatif yükleri siz alırsınız artık:))))

3- soilless gibi çok iddalı bir kullanıcı adını burada çok emeği geçen arkadaşların hakkettiğine inanıyorum ancak bu adı almamın tek nedeni haikaten şahsıma ait şu anda 1 mt2 toprağım olmaması. ama şu anda.

4- ilk mesajımda da belirttiğim gibi haftasonu gazetede okudum, o andan sonra burayı keşfettim. harbiden 5-6 gündür topraksız tarım alt konu başlıklarını 2007-2008, 2008-2009 mümkün olan tüm detaylarını , fotoğraf, şema, resim, uygulama örnekleri, münazara, her detayı ile okudum. kopyaladım (izninizle) inceledim. Bu kadar özverili, samimi, ticari, kar kaygısı gütmeden, içten, saygılı bir paylaşım olabileceğini hiç ama hiç tahmin edemezdim. Toprağın her an her şeyi veremediğini, bitkinin ihtiyacı olanı zevkle, sistemle, severek, onları yeni doğan bebek gibi algılayarak verildiğini, başarmanın, önermenin hazzının yaşandığını ibret ve zevkle okuyarak, görerek keşfettim.

İlk mesajımda biraz ukalalık ederek başladığımın farkındayım. Ama bu bilinçli bir başlangıçtı çünkü toprağın gel de al diyerek verebildiğini ec ile nasıl coşturuyorsanız, hafif bir beyaz ukalalığın da forumu coşturacağı düşüncesinde idim.

Buradan edindiğim ve edineceğim bilgilerle en kısa zamanda balkon ve arkadaş bahçesinde uygulamaya başlayacağım. Sn Envor ve Sn Kudret Tezel'e zahmetim olacak sanırım.

Uygulamamı ,

Her aşamasını resimlerle, 5-7 günlük periodik gözlem notları ile ve durgun su, katı ortam (perlit+torf) çeşidi ile ve kapalı balkon, açık arazi çeşitlemesi şeklinde yapmayı ve yabncı kaynaklı bilgileri de sizlerle paylaşmayı düşünüyorum.

Bisikletle ilk denememde direk özenle kesilmiş bakımlı bir yeşil çite girmiştim. Bu yüzden Düşüşüm nispeten yumuşak olmuştu. :))) Yıllar sonra aynı şeyi bir kez daha yaşayacağım sanırım. Ama sayenizde düşüşüm yumuşak olacak gibi:)))

Saygı ve sevgilerimle