11-09-2011, 11:12 | #601 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 11-09-2011
Şehir: ESKİŞEHİR
Mesajlar: 1
|
Sayın forum üyeleri, Yukarıdaki vermiş olduğum veb adresinde göreceğiniz üzere, Konya/sağlık kasabasında kaolin işletmemiz faaliyete geçmiş olup, tüvenan ham rengi % 97, 1200 oC pişmiş rengi %99 beyazlıktadır. Türkiyede faaliyette bulunan kaolin üretici firma ocaklarında hidro termal oluşum orijini nedeniyle kolin kayaç bünyesinde yüksek oranda SO3 problemi bulunmaktadır.Bu nedenle kaolenlerin tümü içerisindeki kükürtten ve limonitleşmeden dolayı doğal renkleri beyaz değildir. Kalsinasyon işleminin genel amacıda bu maddelerin bünyeden uzaklaştırılması için yapılır. Rafinasyon/flatasyon işlemi ise bünyedeki serbest silisin azaltılarak kaolinit mineralinin artırılması ve Al2O3 oranının artırılması için yapılır. Sitemizde göreceğiniz analizlerimizde Üretmekte olduğumuz kaolinde, bünyede kükürt demir ve titan eser orandadır. Bizim Kaolenimiz, doğal hiçbir işleme tabi tutulmamış hali ile tüm diğer tesis çıktısı kaolenlerden beyaz dır. Mevcut durumumuzda ocaktan çıktığı hali ile beyazlık oranı % 95'in üzerindedir. Şu anda Öğütme işlemi safhasına geçmiş bulunmaktayız.Kuru kaolen sınıfında olduğumuzdan dolayı herhangi bir kalsinasyon/flatasyon işleminede gerek olmadığını düşünmekteyim. Çalışmalarımızın ileri safhalarını Anadolu üniversitesi işbirliği ile sürdürmeyi planlamaktayız. Yerli üreticilerimize kısa süre içinde çok ucuza -2 micron boyutunda kaoleni sunabileceğimizi bildirmek isterim. Numune talebiniz için aşağıdaki iletişim bilgilerim bulunmaktadır. Saygılarımla, Ümit YILMAZ 05327424940 05452860970 KARİAMADENCİLİK www.kariamadencilik.com |
11-09-2011, 20:19 | #602 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 13-04-2009
Şehir: Balıkesir /Bandırma
Mesajlar: 336
|
Alıntı:
2. Etidot-67 de antifungal. Ama ziraatçiler buna değinmiyorlar. Mantari hastalık deyince hemen bordo bulamacı diyorlar. 3. Meyve tutumu için çinko uygulamasından bahsedilmekte. Bu konuyu incelediniz mi? Saygılarımla Düzenleyen Yakup : 11-09-2011 saat 20:19 Neden: eksikliği giderme |
|
11-09-2011, 20:28 | #603 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
|
Sn brawa, ürününüzü tanıtıp, forum ortamında sorgulanmasına müsade ettiğiniz için teşekkürler. Ülkemizdeki maden ocaklarından çıkan kaolinlerin beyazlığının en fazla 83 olduğunu zannediyorduk. Bahçemizde kullanmayı tercih ettiğimiz kaolinlerde faydasını görmeyi umduğumuz etkileri; Güneş yanıklığından ve zararlı etkisinden korumasının yanı sıra fotosenteze zarar vermemesi, yaprak stomalarını etkilememesidir. Güvenle kullanılabilmesi için, iyi bir rafinasyon işleminin yanı sıra, tenecik boyutu da önemli. Yapısının ve optik özelliklerinin değişmesi için kalsine edilmesinin de önemli olduğunu düşünüyoruz. Akademik çalışmalarınızın olacağını bildirmeniz, ürününüzün başarı sağlaması için elinizden geleni yapacağınız anlamına geliyor sanırım. Teşekkürler, başarılar. |
12-09-2011, 09:16 | #604 | |
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 05-10-2010
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 64
|
Alıntı:
Sayın brawa, Verdiğiniz bilgilerde sanırım teknik bir takım hatalar var. Sadece Türkiye de değil dünyada % 97 beyazlıkta ham kaolin mevcut değildir. Ölçümleriniz hangi test metoduna göre bilgi verebilirseniz sevinirim. GE veya ISO beyazık değeri ve sarılık değeri nedir? 2 mikron altı % 80 olacak üretimi yaptığınızda ürünlerinizi her türlü sektöre satmaya talibiz. Selamlar |
|
12-09-2011, 23:05 | #605 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Sn. Meyvelitepe' nin de kendi bahçesinde kaolinle beraber kullandığı bir karışımı kendi sitesinde görmüştüm. İyi sonuç aldığını belirtiyordu. Kendisinden rica ettik biz de denemek istiyoruz dedik. Önce Raşit beyin tavuk yetiştiriliği ile uğraşan aynı zamanda zeytinliği olan arkadaşının 20 kadar zeytin ağacında denedik. 400 lt. su, 15 kg. Meyvelitepe' nin gönderdiği, 8 kg. kaolin, 100 cc( bir çay bardağı) yapıştırıcı. Hepsini 35 dakikadan fazla ( alt sınır 35 dakikaydı) karıştırdık. Raşit beyin 120 dönümde _ 3 400 ağaçtan_ 48 zeytin ağacında deneme amaçlı kullandık. Hülya hanımın 200 zeytin ağacında _ yarısına yakınında hiç kaolin kullanmamıştık_ kullandık. Daha tam kurumamış haliyle bile çok iyi bir kaplama yaptığını fark ettik. Yarın bir daha gündüz gözü ile bir daha bakacağız. Bu arada 1.5 olan tabanca gözlerini Zeytinli bahçe 0.8 mm ye düşürmüş. Çok daha ince püskürtme sağlayan bu sistem yarıdan fazla tasarruf sağladı. Yani 400 lt yi; daha önce 2 defa 400 lt kullandığımız alanlardan çok daha fazla kullandık. Şimdi elimizde kaolinle kullanabileceğimiz/kullandığımız iki karışım var; Kaolin+gülleci bulamacı+editod67 ve Meyvelitepe'nin karışımı+ kaolin... beyaz tatlı bir rekabet... Bir üçüncüsü de gelebilir. Sonuçlarını hep beraber görecek öğreneceğiz. Bu arada Rafet bey'in, Kıdemsiz müdürün ve Zeytinli bahçenin zeytinlerine gece attığımız için resim çekmedim. Gece işi goca işi olup da resimler bizi yanıltmasın diye... Meyvelitepe'ye soru; sizin karışım editod 67 gibi tek başına da kullanılabilir mi? Saygılar. Not: Bu arada editod 67 yi kaoline karıştırma fikrini veren Sn.Acemi_Çaykağa da teşekkür ederim. Düzenleyen Halil Önen : 12-09-2011 saat 23:16 Neden: not: |
|
13-09-2011, 00:45 | #606 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Çift sıra damlama görüyorum, dört sıra da çekse olmaz o iş. Böyle bahçelerde deneyimlerinizde sizleri yanıltır, iyi sonuçlar alamazsınız, emekleriniz de boşa gitmiş olur. Özür dilerim ama bu benim görüşüm dikkate almayabilirsiniz. |
|
13-09-2011, 03:42 | #607 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
|
Arkadaşlar ellerinize sağlık. Hani bizim Ege köylüsünün o güzelim poşuları, güneşten de korur, tozdan da. Gelecek sefer daha yakın döğüş tam sisleme. Bir önceki uygulamada da kıyafeti en uygun olan Hülya hanımdı Düzenleyen Zeytinlibahçe : 13-09-2011 saat 07:29 Neden: ilave |
13-09-2011, 09:14 | #608 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Kendisine teşekkkür ederim. |
|
13-09-2011, 09:22 | #609 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
inanır mısın bu fidanlar aslında ağaç. Yani 8, 10 yaşındalar. Sizin dediğiniz gibi sulama sistemi hatalarından gübrelemeye kadar bir çok sorun var. Aynı sulama sistemi, gübreleme ve bakım sorunları Raşit beyin zeytinlerinde de var. Bu sorunları yaşadıkları için bizi buldular. Ücretsiz danışmanlık görevi yerine getirilir. Ve hatta maraba gibi ücretsiz çalışılarak. Saygılar |
|
13-09-2011, 09:27 | #610 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
0.8 mm tabanca ucu tam sislemeyi sağlıyor. Zehirli kimyasal atar gibi alışkanlığımız kolay unutulmuyor. |
13-09-2011, 09:35 | #611 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
|
|
13-09-2011, 10:04 | #612 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Damlama boruları _tamamen _ delikli. Halbuki sadece fidan altları delikli olmalıydı. O zaman sizin dediğiniz doğru olurdu. Halbuki halka sistemi olsaydı... Eklenti 245411 daha iyi olurdu. |
13-09-2011, 10:31 | #613 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
|
Alıntı:
Konuşulan; hem rafine, hemde kalsine kaolini buldular, karışımda güvenli yerdendi, plaja gider gibiydiler, diyorlar |
|
13-09-2011, 12:38 | #614 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Önce bu ağaçlara iyi güzel bir budama programı uygulanmalı, daha sonra iyi bir bakım gübreleme programıyla beraber zararlı mücadelesi de sürdürülebilir diye düşünüyorum. "Aynı sulama sistemi, gübreleme ve bakım sorunları Raşit beyin zeytinlerinde de var." Sulama sistemine bir diyeceğim yok, Üstte özet olarak yazdıklarım olmadan iki değil dört damlama koysalar olmaz o iş demem ondandır. Her şey sadece sulama değildir. |
|
13-09-2011, 13:26 | #615 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Bu gün kaolin+gülleci bulamacı kullanacaklar. Amaç zeytin uç zararlısının önüne geçmek ve _ açık arazi olduğundan_ güneşin yakıcı etkisini azaltmak. Sürgün vermesini sağlamak. Zeytin uç zararlısı ya da zeytin uçlarını yiyen zararlı yeni başladı ve zeytine yıl kaybettiriyor, zeytin sürgün verip büyüyemiyor. Aynı zamanda fidanı _ gübreleme yetersizse_ çalılaştırıyor. Taç vererek budamak şart. Ellerinde açık alanda kalmış tonlarca gübre var. Gübre demek için içine klino, leonardit ve etkin mikroorganizmalar karıştırıp kompostlaştırmak gerekiyor. Öyle 'diktim bayıra mevlam kayıra' ile olmuyor bu işler de dedik. Saygılar |
|
13-09-2011, 21:06 | #616 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Alıntı:
dikkat çekici bir deneyim sonucu!! hatırladığım kadarıyla daha önce sadece Sn meyvelitepe zeytin deneyiminde %1 den daha az Sn Zeytinlibahçe de %3 den daha az zararlı etkisi yaşadıklarına ilişkin deneyim sonucu bildirmişlerdi. Sizin deneyim sonucunuz 3. net bildirim oluyor. Bu anlamda sizin sadece güneş yanığı için kullandığınız kaolin deneyim sonucu da önemli. Sorum şu ki; - güneş yanığı azalması oranı nedir? - 5 mikron üzeri kaolin stomaların açılıp kapanmasını ve fotosentezi dolayısıyle ürün verimini etkilemedimi? özetle yerli bir ürünü kullanıp yararını gördünüz. beklentiniz neydi? nasıl gerçekleşti? |
|
13-09-2011, 21:10 | #617 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Bu gün gündüz gözü ile sonuçları bakacağız demiştik. Burada 100 kadar zeytin fidanına 2 defa gülleci atıldı. kaolin atılmamıştı. 0.8 mm pompa tabancası tasarruf sağlıyor, sisleme yaparken acele etmemek gerekiyor. Fidan küçük olunca tam kaplama sağlandı... İsteseydik beyaz badana bile yapardık, ne zararı olur ki... Karışım güzeldi ilk ağaçtan son ağaca kadar aynı kaplama olduğunu gördük. Teşekkürler Meyveli Tepe. |
|
13-09-2011, 21:30 | #618 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 24-03-2009
Şehir: Kdz Ereğli-ankara
Mesajlar: 524
|
Alıntı:
bu yorumlarınız 120 dönüm ve 3400 ağaç için de geçerli mi? |
|
13-09-2011, 21:48 | #619 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Sn. Meyveli Tepe nasıl bir karışım yapmış bilemem ama uzaktan bakıldığında daha bir beyazlık göze çarpıyor. Taneye ve yaprağa tutumu güzel. (Dikkat edilirse resim çekme tekniğimide kendi kedime geliştirdim, hak verirsiniz.) Buraya kadar her şey güzel... Karışını 35 dakika _ en az sınır_ traktörün kuyruk miline bağlı karıştırılması bir dezavantaj gibi duruyor. Çünkü üretici için bu hem yakıt hem zamana kaybı olarak görülebilir. Dal kanseri... O kadar ağaçta bir tane de yakaladım. Soğuk vuruğunun arkasından olur. Karşımın içeriğini bilmiyorum ama üretici bu hastalığa da iyi gelir mi diye soracaktır. Saygılar |
|
13-09-2011, 22:10 | #620 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Kıdemsiz Müdürün bahçesi adeta deneme bahçesi. Soğuk vuruğu beraberinde gelen dal kanseri Etidot a çağrı yapıyor. Asmada ve üzümde iyi sonuç veriyor. Ben yer fıstığında kaolini pek yapıştıramamıştım ama 0.8 mm ile Meyveli Tepenin karışımı güzel duruyor. Bizden ödülü hak ediyor... Saygılar |
|
13-09-2011, 22:41 | #621 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
"Gece işi goca işi" olmuş biraz gerçekten de Resimdeki uygulama 16 Ağustos uygulamasından geçtiğimiz Pazar gününe. Yağmur almadık ama 10 gün boyunca gece gündüz çok sıkı poyraz altında kaldık. Denediğiniz karışımın 0,8mm ile atılması karışımın bir gereksinimiydi. Sn.Zeytinlibahçe hazırını bulamadı ama kısa yoldan imal etti. 0,8mm her durumda faydalı. Bu kadar olmasa da normal uygulamada da malzeme miktarını çok azaltır. Geliştirme süreci devam ediyor. Her durumda eskisiyle karşılaştırılamayacak şekilde iyi olduğu için mevsim itibarıyla uyguladım. Siz de denemiş oldunuz. Daha yapılacak çok şey var. Bir sonraki sefere karıştırma süresi 10 dakika olsun diye bakıyorum. Uygulamada, basıncı çok yükseltmek leyhte değil, aleyhte. Tek geçişte kaplama yapacak şekilde el alışkanlığı gerektiriyor. Aynı noktaya iki atış da aleyhte Vakit oldukça oluyor. Bir malzeme 10 deneme. Bir deneme iki saat. İki malzeme 10x10 deneme Yazı, çizi, hesap cetvel de cabası. |
13-09-2011, 23:01 | #622 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
|
Sn Meyvelitepe, ar-ge çalışmalarınızın devamını bekliyoruz Teşekkürler Sofra hazır olsun, ziyaret sözünü aldım Daha yavaş bir uygulamayla çok daha iyi bir sonuç alınacağına inanıyorum. Kısa sürede altı bahçe, teşekkürler arkadaşlar, ellerinize sağlık Bu sezon, şimdiye kadar uyguladığımız düzenli kaolin seyesinde taneler üzerinde hiçbir zararlı etkisi görünmüyor. Tanıdığımız, onbeş günde bir zehir uygulayan bahçelerin durumu pek de iyi sayılmaz. Muhtemelen bizden kaçıp onlara gittiler Ovada bulunan zeytinler kışın mulch uygulamasını pek sevmedi. Yazdan yaptığımız kalın mulch, tüm kış boyunca toprağın aşırı nemli kalmasına neden oldu, dört zeytinde dal kanseri farkettik. Kontrol altında. |
13-09-2011, 23:20 | #623 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Buna benzer büyük zeytinliklerde de aynı sorunlar var. 7,8 metre irili ufaklı taşlardan oluşan ve zamanla yığıntı oluşmuş bir alan düşünün. Aynı bölgenin başka bir yanında bu taşlı topraklı malzemeyi dolgu maddesi olarak kamyon kamyon kullanıyorlar. Burada suyu ve besinleri zeytin dibine yakın yerde tutacak, akıp gitmesini önleyecek; çok gübreli kompost+ klino+leonardit gübrelemesi gerektiriyor. Bunlar olmazsa zeytinde olmaz. Saygılar |
|
14-09-2011, 00:54 | #624 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Asıl sorun bu dediğiniz cümlelerde gizli. "Zeytin uç zararlısı ya da zeytin uçlarını yiyen zararlı yeni yine başladı ve zeytine yıl kaybettiriyor, zeytin sürgün verip büyüyemiyor" Sürgünler yindikten sonra önlem almanın hiç bir faydası yok, önemli olan yenmeden önce önlem alıp yedirmemek. Yanlış anlaşılmasın yedirmissiniz demiyorum. Ve bu önlem bu aylarda değilde haziran ayından itibaren ilk döller takip edilerek sürdürülür. Çalışmalarınızda başarılar dilerim. |
|
14-09-2011, 01:06 | #625 |
Ağaç Dostu
|
İlk haziran ayından itibaren takip edilip önlem alınması gerekir, onları yedirmişsek şayet, En dikkat edilmesi gereken bu sonbahardaki son döl güvelere son filizleri yedirmemek. Onlarıda yedirmişsek zeytin beklemek hayal olur. |
24-09-2011, 12:58 | #626 | |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 09-06-2011
Şehir: Antalya
Mesajlar: 8
|
Alıntı:
|
|
24-09-2011, 19:30 | #627 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
hiç kaolin kullanmasaydınız belki çok daha fazla güneş yanıklığı ile karşılaşacaktınız. Mutlaka olumlu etkisi olmalı. Beyaz olan güneş aşığının bir kısmını geri yansıtır. Bu fizik kuralıdır. Kaolin de beyazdır ve güneş ışının bir kısmını geri yansıtır. Tamamını değil. Kaolin aynı zamanda meyve yüzey sıcaklığını da büyük oranda düşürdüğü bilimsel deneylerle açıklanmıştır. Sizde başka bir sorun daha olamalı. Örneğin; nar ağaçlarını güneş 42 derecede vuruyor. Ve kaolin korudu diyelim. Ama hava sıcaklığı 45 C ye çıktı. Ve yakıcı çöl _ sam_ rüzgarları geldi. Ya da güneşte patlama oldu ve birkaç saatliğine şok sıcaklar geldi. İşte burada kaolinin yapacağı bir şey yok, yanıklığı bir az azlatmaktan başka... |
|
24-09-2011, 19:41 | #628 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
Sinek ve bazı böcekler üzerinde caydırcı etkisi var. Tam koruyucu bir şey değil. Kaolinin içine ne katılırsa hastalıklara karşı tam etki yapar çalışmaları zaten sürüyor. Bunların içinde etidot 67, gülleci bulamacı, arap sabunu, B.T bakterisi, yosun gübresi ve diğer birçok denemelerimiz sürüyor. İyi sonuçlar da almaya başladık. Saygılar |
|
24-09-2011, 22:01 | #629 |
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 09-06-2011
Şehir: Antalya
Mesajlar: 8
|
Sn.İlginize teşekkür ederim.Burada hesap edilmesi gereken fiyat fayda durumu ,****** biraz faydası olmuştur.Bu yıl Narda kahverengi çürüklük hastalığı çok fazla idi.Çok sık ilaçlama istiyordu.Yani şunu demeye çalışıyorum,gölge ilacını atmışsın, akıp gidecek diye haşere ve zaralılarla gerektiği gibi mücadele edememe durumu doğuyor.Burada yüzde kaç yanıklığı önlediği önem arz ediyor ki gözlemlediğim kadarı ile sonuç tatmin edici değil.Saygılar sunuyorum. |
24-09-2011, 22:54 | #630 |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Anlatılanlardan anladığım daha çok bir uygulama sorunu söz konusu sanki. Narda güneş yanıklığı ve meyve çatlamalarıyla ilgili, uygulamaları ve sonuçları dökümante edilmiş bazı somut çalışmalar var. Bir tanesi İspanyada. P Melgarejoa, J.J Martı́neza, Fca Hernándeza, R Martı́nez-Fonta, P Barrowsb, A Erez'in ortaklaşa yaptığı bu çalışmada, "The aim of this study was to reduce pomegranate losses due to sunburn in south-western Spain. Summer temperatures may rise above 45 °C, resulting in sunburn damage to the fruits, which may inflict losses of up to 40% of the total yield. Data were obtained in two consecutive years. Surround® WP, a product comprising processed, refined kaolin, was sprayed over the whole canopy and fruits four times at 2–3-week intervals from mid-June to early August, the first application at 5% and the other three at 2.5%. The resulting white coating significantly reduced fruit and leaf surface temperatures relative to the control by averages of 4.9 and 2.5 °C, respectively. Sunburn damage of fruits was reduced from 21.9% in untreated control to 9.4% in the Surround WP-treated fruits." Özetle, Yaz sıcaklıklarının 45 derece çıktığı dönemlerde hiç bir önlem alınmazsa %40 oranında güneş yanığı tahribatına uğrayan ürünün, 4 kez, 2-3 hafta aralıkla Surround uygulaması sonucunda meyvelerdeki ısının 4,9 derece, yapraklarıdaki ısının 2,5 derece indirildiğini, kontrol ağaçlarında %21,9 güneş yanığı hasarına karşın, uygulama yapılmış ağaçlarda hasarın %9,4'de kaldığını bildiriyor. İki yıllık bu çalışmaya ait makalenin tamamı verdiğim linkten satın alınabilir. Ayrıca çalışmayı yapanların telefon numaraları da var. Kendilerine telefon ile ulaşılarak detaylı bilgi alınabilir. Bir diğer çalışma Mısırdan. Narlardaki çatlamanın azaltılması ile ilgili. %1 Çinko Sülfat ve %6 kaolin uygulamasıyla meyve çatlamalarında önemli azalmalar olduğu bildiriliyor. Başka bir çalışma Avustralya'dan. Kontrol ağaçlarında %25,8 olan hasarı %14,7'ye indirmişler. Bu araştırmayı yapan kişilere de Sidney Üniversitesinden ulaşılabilir. "Two Spotter Spider Mite" ile ilgili yapılan kaolin çalışmalarında laboratuarda iyi sonuçlar alınırken sahada aynı sonuçlar alınamamış. Aynı durum yaprak bitleri için de söz konusu. Bunun sebebi ise bu zararlıların kolayca ağaçlardaki kaplama yapılamamış bölgeleri, bilhassa da yaprak altlarını kullanabilmeleri şeklinde açıklanıyor. Zararlı türlerine karşı kaolinin etkileri değişiyor. Bazı türlere (örnek: meyve sinekleri) çok etkili engelleyici etkisi varken, başka türlerde zorlaştırıcı etkisi var. Bu türlerin bulaşık olduğu durumlarda başka önlemler de gerekir. Söz gelimi tırtıllar için BT, diğerleri için azadirachtin, spinosad vb. kullanmak gerekebilir. Sizin nardaki uygulamanızda güneş yanıklığı konusunda hemen hemen hiç kayda değer sonuç alamamış olmanız da sanki bu durumla ilintili gibi duruyor. Bir mevsim boyunca uğraşılacak tüm zararlı etkilere karşı olası yapılacakları topyekün düşünerek bir plan yapmak, uygulamaları olabildiğince biribirleriyle çelişmeyecek, ekstra işçilik ve malzeme maliyeti yaratmayacak şekilde planlamak daha uygun olabilir. Söz gelimi, haşere ve zararlılar için kaç günde bir ilaç atmanız gerekti bilmiyorum. Herhalde her gün değildir. Bu gibi uygulamalarınız için kaolin dozunu bölerek uygulama yapılabilirdi. Böylece yıkanma sorunu olmazdı. Ayrıca iyi bir kaolin kaplaması başka bir ilaç uygulaması ile kolay kolay yıkanmaz. İçinde düşük doz kaolin de olursa aksine önceki kaplamanızı tamir de etmiş olabilirdiniz. |
|
|