![]() |
|
|
![]() |
#1 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
'' Biochar, odun kömürü hazırlama yöntemi ile yapılabilir.'' diyorsunuz. Bunu merak ediyorum. Aynı yöntemle biocar ve odun kömürü elde etme olası ise bu kolaylık demektir. Bu izleniminiz hakında bilgi verebilir misiniz.? Özünde karbonlaştırma olsada ben farklı bir yöntem denemeyi düşünüyordum. Şöyle ki; biohar elde etmek, içinde yanıcı madde olan _soba vb._ bir ıstıcı ile pirinç kabuğunu yani çeltiği dolaylı yakma yöntemidir. Burada karbonlaştırılacak madde direkt ateşle karşı karşıya değil, ısısı ile kalır. Bunu şöyle yapacağım. Bacası olan bir soba benzeri _ısıyı iyi ileten_ ısıtıcının içinde odun ya da kömür yakacağım. (Kömürü de aşağıdaki yöntemle yapacağım.) Bunu etrafında pirinç kabuğunu yakacağım; daha doğrusu kavuracağım. Bu hafif maddeyi yakma yötemidir. Halbuki, odun kömürü elde etmedeki yöntem; yanıcı maddenin _odunun_ oksijensiz ortamda, (bu söz anlamsız olmalı, daha az oksijensiz oratamda) yakılmasıdır. Bunu da şöyle yapacağım. Odunları, _ki bunlar kaliteli olmalı (badem ya da meşe v.b gibi)_ pramit gibi dikine dizeceğim. Tam ortasına bir kalın odun yerleştirceğim. En alta yani daireye çalı yerleştireçeğim, buna 'bıyık' deniyormuş. Tüm odunları toprak ile örteceğim. Yukarıdan ateşliyeceğim. Ateş içeri aldığında _pramidin içine_ ortadaki kalın odun parçasını çıkaracağım ve en alt bölümüde toprak ile kapatacağım. Böylece yavaş bir iç yanma sağlıyacağım. Bu yöntem (hala yaşayor, ömrü uzun olsun) anneanemin mangal kömürü denen kaliteli kömür elde etme yöntemi. Burada toprak da yanarmış ve bu toprak _ kömürün kaitesi için_ hep kullanılması gerekirmiş. Eee geleneklere bağlı bilgelik de buralarda bi yerde olsa gerek... ![]() Saygılar. Düzenleyen Halil Önen : 14-10-2010 saat 22:49 Neden: Aşağıdan değil yukarıdan ateşlenir. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 22-07-2009
Şehir: istanbul
Mesajlar: 442
|
[QUOTE=Halil Önen;704758]Sevgili Bayındırmevki; '' Biochar, odun kömürü hazırlama yöntemi ile yapılabilir.'' diyorsunuz. QUOTE] Halil bey, Yanıtım geç oldu, yanıtsız olmadı. Biocharı ilk başta tam anlamamıştım. Anlatılan soba benzeri düzeneği yapmak da beni korkutmuştu. Ensar bey ile odun kömürü yapanlara gittiğimiz de gördüklerim ile taşlar yerine oturdu. Sonuçta olay bir karbonlaştırma işlevi idiyse bunu bizim geleneksel odun kömürü tekniği ile de yapabilirdik. Çeltik kabuğu için pek uygun olduğunu sanmıyorum ama budama artığı dallar için çok uygun yöntem. Bu sayede malçta kullanılması risk oluşturan dalları bahçede garantili biçimde değerlendirmiş olurum. Tabii, malzemeyi toz haline getirmek ayrı bir emek. Dal öğütüçü ile iri parçalara bölünse... Kül olma riski nedir? Denemek lazım. Çeltik ve benzeri hububat kabuğu gibi malzemeyi Acemi ustanın bize sunduğu dökümanda ki mantık gibi yapmak gerektiğini düşünüyorum. Aksi durumda malzemenin kül olma riski var. Denemek lazım. Sizin de dediğiniz gibi orda işlem bir çeşit kavurma... Aklıma kuruyemişçilerin leblebi kavurması geliyor. Neden olmasın? Altında ateş olan bir saç levha üstünde karıştırılan pirinç kabuğu ile aynı sonuca varamaz mıyız? Bana olası gibi geliyor. Saygılar |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#3 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-02-2008
Şehir: istanbul-Gelibolu
Mesajlar: 1,829
|
Epsody'nin Biochar'a yöntemine tepkileri.
Sayın Acemi caylak,Biochar bu başlıkta sunduğun toprak ve mikrobiyoloji yazılarınızın zevkli paylaşımlar sunmasının sonunu getireceği kanaatini taşımaktayım. Kompost çalışmaları içinde oksijenli yanmanın organik maddenin büyük kayıpları nedeni ile sıcak kompost konusunun büyük işletmeciliğin ticari kaygılarını ortadan kaldırması bakımından bir ticari anlayış olarak gördüğümden Havasız yöntem içinde fermentasyonla kompost yapılmasının doğruluğunu açıklıyacak konuyu bu başlıkta yorum ve paylaşımlara açarak tezimi ortaya koymaya çalışmakta olduğumdan Havalı yanma ile organik maddenin ayrıştırılma yöntemini kabul edemediğimi hobi faaliyetleri içinde bu yöntemin kabul görmiyeceğini, ticari bir anlayışa hizmet ederek sonuçta kar amıcına hizmet eden bu anlayışın organik maddenin kaynak israfından başka bir amaca hizmet etmeyeceğini düşünmekteyim, bizler organik maddeyi topraklara kazandırma gayesi içinde en ideal yöntemleri kabul etmek zorundayız. Sonuç olarak bu başlıktaki güzel paylaşımlarınız organik maddenin yanması gibi Biochar anlayışıyla tozunu atmaktasınız, güzel yazılarınızın sonunun geldiğini bildirmek isterim, Sevgilerimle. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#4 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Alıntı:
Senin anlatmak istediğin şeyi anlıyorum ancak yanma olayını tamamen durdurmak gibi bir şeyi kimse iddia edemez ve etmemelidir. Doğada yanacak madde bolluğu olduğu sürece havada da yanmayı mümkün kılan oksijen olduğu sürece bir miktar yanma kaçınılmazdır. Üretilen biyocharın kompost ile karşılaştırılması da doğru değildir. Çünkü Sayın Acemi Usta'nın anlattığı Biochar komposttan tamamen farklı bir şeydir. Olay da yanma olayı değildir piroliz olayıdır. Pyroliz organik maddenin yüksek sıcaklıkta ve oksijensiz ortamda termo kimyasal olarak bozunmasıdır. Pyroliz, tipik olarak basınç altında ve 430 °C’nin üzerindeki çalışma sıcaklıklarında yapılır. Ama burada gösterilen pratik yapım tekniklerinde tamamen oksikjensiz ortamı elde etmek pretik olarak mümkün değildir. Herhangi bir piroliz yönteminde biraz oksijen de bulunacağı için biraz oksidasyon da olacaktır. Ama olayı bir bütün olarak düşünmek gerekir. Böyle yapıldığında, aslında biochar’ın karbon dengesinin negatif olduğu anlaşılabilir. Bunu biraz açıklayalım: Biochar, binlerce yıl karbonun toprakta kalmasını sağlayabilir. Normalde doğadaki karbon çevriminde, bitki öldükten sonra bitkiler hızla parçalanıp bozunurlar ve bu bozunma sırasında CO2 çıkarırlar. Biochar yapıldığında, bozunma yerine piroliz yoluyla karbon çok daha kararlı (Stabil) bir hale getirilerek toprakta kilitlenebilir. Pirolizde kaybedilen enerji yanmada kaybedilen enerji ile kıyaslanamayacak kadar düşüktür. O yüzden, bir bütün olarak bakıldığında biochar olayı Karbon negatif bir olaydır. Yani atmosferdeki karbonu azaltan bir olaydır. Bu açıdan son derece çevre dostudur. (Normalde bozunarak CO2 çıkmasına neden olacak bitkiyi biochar halinde toprağa döndürdüğümüz için). Böyle biochar yapımı belli bir çevrim içinde atmosferde bulunan CO2 gazını hemen hemen kalıcı bir şekilde toprağa bağlayarak atmosferden uzaklaştırmış olur. Bu olay yanma olayı değil, karbonu kararlı hale getirme olayıdır. O yüzden, üretim yöntemi olarak oksijensiz ya da mümkün olduğunca oksijensiz (odun kömürü yapımı gibi) olan yöntem tercih edilmelidir. Aksi takdirde yanma olabilir. Biochar’ın tarım açısından sağladığı pek çok yarar söz konusudur. (Bunlara tekrar değinmeye gerek yok sanırım). Ama çevre açısından bakıldığında, başka yararları da mevcuttur: Topraktan süzülen yeraltı sularının daha iyi temizlenmesini sağlar. Normal miktarlarda toprağa ilavesiyle N2O emisyonlarını %80’e kadar, methan emisyonlarını ise tamamen bastırdığı rapor edilmiştir (1) ki bunlar atmosferde sera etkisi yapan gazlardır. (1) (Lehmann - Bioenergy in the Black, supra note 3 at 384. (“In greenhouse experiments, NOx emissions were reduced by 80% and methane emissions were completely suppressed with biochar additions of 20 g kg-1 (2%) to a forage grass stand.”) |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#5 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Biyokömür eldesinde, aynen Dogasever'in dediği gibi yanma değil piroliz denilen; yüksek ısı ve basınç altında organik maddenin içindeki tüm maddeler ortamdan uzaklaştırılır ve geriye gözenekli (gözenekler uzaklaştırılan maddelerin bulunduğu yerler gibi düşünülebilir) karbon kalır. İşte bu içi boşluklu karbonu toprağa kattığınızda, gözenekli yapısıyla topraktaki kimyasal ve biyolojik maddelerin ziyan olup gitmesini önleyip, toprağı düzenliyor. Ve bunu üç ay, beş ay değil, binlerce yıl sürdürebiliyor. Bitkiler karbonu topraktan değil havadan aldıkları ve bizim karbonumuz kararlı bir yapı olduğu için, kısa sürede bozunmuyor ve toprakta kalıcı olarak kalıp, fiziksel olarak taşınıp giden yararlı mineralleri bitkinin özümseyeceği bir yapıda koruyor. Özetleyecek olursak, Dogasever'in de belirttiği gibi biyokömür eldesinde karbonu yakıp, havaya katmıyor, piroliz yöntemi ile bitkilerin havadan alarak bünyesine kattığı karbonu, yüzlerce, binlerce yıl toprağın bekçisi olarak toprakta tutmak üzere yapısını değiştirip, toprağa sunmuş oluyoruz. Binlerce yıl ibaresi abartı gibi geliyor olabilir, ancak 'terra preta' konusunu araştırırsanız, abartı olmadığını, en verimsiz toprakta bile verim biriktirdiğini ve insan eseri, emeği sonucu oluştuğunu göreceksiniz, insan denen iki ayaklılar hep de kötü şeyler yapmıyor. Kolaylıklar diliyorum. gece Veysel'in dediği gibi toprağın "sadık" oluşunun kara (=karbon) oluşundan kaynaklandığına inanan forum kişisi. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
|
|