Hünnap Üretimi

[mrduran]

Orijinal Mesaj Sahibi mrduran

HÜNNAP/ÜNNAP/İNNAP/İNNAPİ/ÇİĞDE - (Zizyphus jujuba Mill.)



Merhabalar efendim,

Alıntı; SDÜ.Orman Fakültesi Dergisi

....Hünnap tohumlarında yüksek çimlenme oranı elde edebilmek için, tohumlar ya
400 ppm GA3’te 24 saat bekletildikten sonra ekim ayında ekilmeli ya da aralık –
ocak aylarında yapılacak ekimler öncesi tohumlar çıtlatılıp 12 saat süreyle 100 ppm
GA3 çözeltisinde bekletilmelidir. Keza, 24 saat 400 ppm GA3’te bekletildikten
sonra yapılan direk ekimlerde kesinlikle subat ayına kadar gecikilmemelidir.
Çünkü bu ayda yapılan ekimlerde hiç çimlenme elde edilmemistir. Yine, tohumlar
çıtlatılarak, 12 saat 100 ppm GA3 bekletildikten sonra yapılacak ekimler, kesinlikle
mart - nisan aylarında yapılmamalıdır.....



Bizde olduğu kadar kardeş ülke Azerbeycan Cumhuriyeti 'nde de bilinen hünnapın
Amasya, Aydın, Eskişehir..vb. illerimizde teşvik edilmesi iyi bir uygulama bence.


2009 yılında 125 sayısına ulaşan yüksek öğretim kurumlarımıza yetecek sayıda yayınlar basılması(ilgili meslek olup olmaması düşünülmeden) ve bu değerli raporlar ve 2 yılda bir de olsa, ihtiva ettiği bilimsel verilerin her kesime ulaştırılması temennimiz, ilaveten yurt dışı için baskı sayısının düşünülmesi, her yıl yapılan toplantıların olması, gelecek için ve genetik kaynaklarımızın korunması güzel bir umud kaynağı. Hünnap meyvesinin HİPERTANSİYON üzerindeki etkisinin belirlenmesi için TÜBİTAK 'ın öğrencilerimizi teşvik edici proje yarışmalarından ve TAGEM 'in araştırma sonuçlarından da söz edilebilir. İlerisi aydınlık, inşallah.

Reçelinin bile, tarifini veren olursa yapılabildiğini öğrendiğimiz bu şifalı meyvenin çeşitleri çoksa da ben yerli ve küçük olanının makbul olduğunu düşünmekteyim (adaptasyonunu halletmiştir...).

Hz. İsanın başındaki çelegin hünnap olduğunu, festivallerinin yapıldığı, Çin kaynaklarında 4000 bin yıl öncesi yetiştirildiği belirlenen bu kadim bitki bizim mahalleye de uğradı ve 2-3 ay önce bahçeme diktim, şu an 80-90 cm. boyunda.

Adi çitlenbik (Celtis ausıralis L.) 'ten flüt ve şarap yapanlar, belkide hünnaptan da neler neler yapmıştır, festivali düzenlediğine göre....

Daha önce anlattığım hünnap ile yaşanmış bir anımı da yazacağım.

Sağlık dileklerim ve saygılarımla.

İŞTE O ANI;

Çok sevdiğim bir dostum ile anımız, ALLAH rahmetini esirgemesin ondan ve diğerlerinden..;

İlk okul sonrası arkadaşlığımız; sınıf, tren, bekarlık ve evlilik dönemlerimizde kesintisiz(geceli gündüzlü desem mübalağası az olur) 40 yıl sürdü.

Gençliğinden beri bir huyu var idi. Fazla kalın giyinmezdi, kışın bile pijama kullanmazdı, rahatsız oluyor diye.

Meğersem bir hastalık imiş. Kanının çok koyu olması nedeni ile imiş. Bu koyuluk beyinde yağ tabakası oluşmasına vesile olmuş. Ankara 'da dönemin en büyük beyin cerrahlarından birinin önerisi;

-Her gün 3-5 hünnap ye, beyindeki yağ dokusunu eritebilen ''tek'' madde sadece ''hünnap'' 'ta var demiş.

İzmir 'in tanıdığı kuru yemiş tüccarlarından olan arkadaşım da Muğla taraflarındaki müşterilerinden devamlı getirtir, ''şen şakrak tavla kavgalarımızda'' bolca tüketirdik.

Hünnap ve sağlık...

Sağlık içinde kalın inşallah.

Saygılarımla lütfen.