![]() |
|
|
|
|
|
#1 |
|
Ağaç Dostu
|
Su kesintisi başladığı günden itibaren hiç sulanmayan orta refüj cimleri ve ağaçları ile köprü etrafındaki çimler ve ağaçlar her gün sabah,öğle akşam olmak üzere Konya yolu üzeri,Eskişehir yolu üzeri ve Balgat civarı sürekli sulanıyor. Bu suların nereden geldiği belli değil, onca güzelim ağaçları ve cimleri kuruttu şimdi aklına düştü Büyükşehir su tankerleri ile sulamak....Saygılar, |
|
|
|
|
|
#3 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 11-08-2006
Şehir: fethiye
Mesajlar: 157
|
Bu mesajı şimdi gördüm.Neden böyle bir şey yazma gereği duydunuz anlamadım.Bence mesajınız forumun amacına uygun değil ve yersiz.Bir dahaki sefere daha özen göstermenizi rica ediyorum. |
|
|
|
|
|
#4 |
|
Ağaç Dostu
|
Bu bölüm belediyelere eleştiriler başlığı. Denizakvaryumunun o mesajı yazmasının nedeni, Ankara'da 10 gün kadar susuz bir dönem geçirmiş olmasından kaynaklanıyor. Bir tarafta Eskişehir belediye başkanın yaptığı hizmet, diğer tarafta Ankara belediye başkanının insanlara çektirdiği sıkıntılar. İstanbul ya da Fethiye'de yaşadığınız için, Ankara'da su sıkıntısı çeken insanların durumunu bilmiyorsunuz sanırım. Denizakvaryumu'na bende katılıyorum; bize işi bilen bir başkan lazım. Ayrıca mesaj doğru bölümde ve doğru yerde bence... |
|
|
|
|
|
#5 | |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 11-08-2006
Şehir: fethiye
Mesajlar: 157
|
Alıntı:
İşi bilen bir başkan istemek en tabii hakkınız.Ama bunu isterken herhangi parti ya da ismi zikretmeniz hoş olmaz.Sonuçta herkesin gönlünde yatan bir aslan vardır.Herkes bunu bu şekilde ifşa ederse forum miting meydanına döner.Burada işimiz siyaset yapmak değil oysa.Siz yinede bildiğinizi yapın, başkaca bir sözüm olmaz. |
|
|
|
|
|
|
#6 |
|
Ağaç Dostu
|
Arkadaşlar konu başlığı altındaki yorumları baştan sona okudum.çok güzel tesbitler var.Malisef Türkiyemizdeki hemen tüm belediyeler park bahçe ve ağaçlandırma çalışmalarını daha çok göz boyama maksatlı ve /veya konuyla alakası olmayan müteahhitlere rant sağlamak için yapmaktadır.her seçim öncesinde ağaç stokları tükenir fidanlıklarda.İhaleler işi bilene değil ucuz teklif verene verilir.Ehliyetsiz insanlar karar merciidir çoğukez.İhaleleri alan hizmet aşkıyla değil para aşkıyla girişirler işlere.sonunda da yapılan bir çok iş tekrar tekrar yine yapılır.Saçma sapan ağaç türleri seçilir.Örneğin istanbula Arap Hurması dikilir.E5 karayoluna Çınar dikilir!!(son derece tehlikeli) Dedim ya hep göz boyama.hakkıyla çalışanlar çok çok az. Ama bizler gibi doğa severler arttıkça ve sesini duyurdukça inşallah doğruyu bulacaktır belediyeler de. selamlar |
|
|
|
|
|
#7 |
|
Ağaç Dostu
|
En pahalı su Kocaeli'de **Kocaeli'nde suyun metreküp fiyatı 1,38 YTL'den 1,65 YTL'ye çıkarıldı. Kocaeli'nde konutlarda kullanılan suyun 10 tona kadar olan kısmına yüzde 19, 10 tonunun üzerinde ise ton başına yüzde 50 zam yapıldı. Zamlar 1 Eylül tarihinden itibaren uygulanacak. http://www.ozgurkocaeli.com.tr/artic...eli%E2%80%99de |
|
|
|
|
|
#8 |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 09-09-2007
Şehir: ANKARA
Mesajlar: 10
|
Ülkemizdeki su krizine henüz çözüm bulunamamış olması beni yeterince üzüyor;fakat Ankara'da yaşadığım başka bir sorun hakıkında fikir almak istiyorum:Benim oturduğum semtte 2 yıl öncesine kadar geri dönüşüm kumbaraları varken şimdi kaldırıldı ve yerine yeniler konulmadı. Kağıt,cam,plastik gibi ürünleri Geri dönüştürebilcekken neden çöp olarak atalım,bu konuda kumbaraların konulmasını belediyelerden mi talep etmeliyim? |
|
|
|
|
|
#9 | |
|
Yeni Üye
Giriş Tarihi: 06-09-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 2
|
Alıntı:
Belediyemiz özel bir firmayla anlaşma yapmış evlerden kağıt, plastik, hatta elektronik eşya ev eşyası vs. de alacaklarmış ayrıştıracaklarmış diye okudum. Anneme gittiğim bir gün sokakta ilgili firmanın atık toplama arabasını görüp konuştum şoföründen adres bildireceğim bir telefon numarası istedim. Kendi cep telefonunu verdi. Depolama imkanım da olduğundan altı ay kadar abone olduğum gazete, dergi, plastik yani bulduğum herşeyi biriktirdim. Plastik şişe kapaklarını, gelen fatura ve ekstre dökümanlarını dahi normal çöpe atmadım. Mutluydum. Herkesede yaptığım şeyi anlatıp onları da teşvik etmeye çalışıyordum. Buraya kadar herşey çok güzel gidiyordu. Birgün artık depolama alanım yeterince doldu (yaklaşık 3 büyük televizyon kutusu büyüklüğünde )diye düşündüm ve aradım. "Tamam ama bugün olmaz" dediler ancak ertesi gün olabilirdi. Bende 5. ve son katta oturuyorum kimsenin geçişini engellemeyeceğinden daire kapısının dışına yığdım 1 günden birşey olmaz diye düşündüm ****** ancak yanılmışım. Tekrar tekrar aramalarımıza rağmen bugün yarın dendi en sonunda telefon açılmaz oldu zaten. (Anlayacağınız ilgili şoför bizim yüzümüzden numarasını değiştirdi galiba, iyiki rahatsız ediliyorum diye şikayet etmedi değil mi ) Bu durumda bende internetten telefonuna ulaşıp yetkili firmayı aradım. Aldığım cevap ise evimin bulunduğu bölgenin kapsam dışı olduğuydu. Topladıklarını söyledikleri yerler ise benim evime en fazla 1 km uzaktaki civar mahallelerimizdi. Israrlarıma dayanamayan yetkili kişinin adresimi alıp kamyonlar müsait olursa yönlendiririz cevabına istinaden 1 haftada öyle bekledikten sonra toplam 3 hafta oldu sinirlerimiz iyice gerildi ve sonunda sağolsun annem çöplerden karton toplayan birisini bulup onada rica minnet ederek çuvalına doldurup gönderdi böylece kurtulmamı sağladı. Bende bu faaliyetimden ötürü komşulara ayıp olduğu konusunda eşimle tartıştığımla kaldım ama en kötüsü o daha önceden örnek olup teşvik etmeye çalıştığım kişilerce alay konusu olmamdı.Şimdi sizce işini iyi yapmayı umursamayan **** en azından ellerindeki imkanları tam verimli kullanmayan bu insanlar nedeniyle ben bu işlerden vazgeçmeli miyim. Hani şu salla başını, kimseye bulaşma, düzeni sakın ola değiştirmeye kalkma cılardan mı olmalıyım. İstanbul gibi bir şehirde sadece birkaç bölgeyle sınırlı tutulan böyle bir uygulama başlatıp bununda büyük bir iş gibi haber yapılması ne kadar doğru. Yani soru ve sorun çok da cevaplanmaları Çooooooooook zor gibi geliyor bana. |
|
|
|
|
|
|
#10 |
|
Ağaç Dostu
|
İzmir'de bir ilköğretim okulunda bulunan geri dönüşüm kumbarasının yerinden kaldırılıp, bodrumda çürümeye terkedildiğine şahit oldum. Eğitim çocuklardan başlar denilir ya, tam çocukların heveslenip çevre ve doğaya dair şeyler yapabilecekleri yaşta, bunun engellenmesi, nasıl bir ihmalin ürünüdür? Bu konuda ne yapabilirim arkadaşlar? |
|
|
|
|
|
#11 |
|
Ağaçsever
Giriş Tarihi: 19-09-2007
Şehir: Manavgat
Mesajlar: 46
|
Yerel yönetimler yol yapımı ve alan açmak için ağaçları katletmek yerine uygun araçlarla çağdaş bir şekilde başka alanlara dikim yapsa çok iyi olur. Bu fikir yasalaştırılıp uygulanmalıdır. |
|
|
|
|
|
#12 |
|
Ağaç Dostu
|
Okul Bahçeleri
Konu başlığı “Belediyelere Eleştiriler”olsa da , bu başlığı “Kamu Kuruluşlarına Eleştiriler” şeklinde genişletmekte fayda olduğunu düşünüyorum...Sonuçta seçimle teşekkül etse de, Belediyelerde Kamu hiyerarşisini oluşturan zincirde sadece bir halka. Okullarla ve özellikle de okul bahçeleriyle ilgili Milli Eğitim Bakanlığının mutlaka müdahalesi gerekiyor. Okul bahçeleri pislik içerisinde! İstisnalar dışında bir kaç göstermelik ağaç dışında, doğru düzgün bahçe düzenlemesi yok. Bir zamanlar Tarım Dersi vardı ve okul bahçesinde uygulamalı sebze bile yetiştirilirdi...Şimdi hadi onu geçtikte ; kocaman bahçede bir tane bile mi gül olmaz? Şimdi Milli Eğitim, merkezi bölgelerdeki okulların bahçesini araç parkı olarak kiralıyor...Ankara'nın en eski okulları Atatürk Lisesi ve hemen yanı başındaki Sarar İlköğretimin bahçesi hafta sonları araç tarlası gibi ! Yaz tatili boyunca da zaten sürekli otopark okul bahçeleri. Okullara çevre dersi koymakla olmuyor bu işler. Doğa, ağaç, çiçek, hayvan sevgisini otoparktan gelen parayla mı kazandıracak okullarımız? Eğitim yuvası olan okullarımızın bahçelerine bahçe demeye 40 şahit lazım. Cezaevi avlusu gibi soğuk ve kasvetli... Konuyla ilgili görüş belirten arkadaşlar olursa , düşüncelerimi yazmaya devam ederim... |
|
|
|
|
|
#13 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 20-09-2007
Şehir: İstanbul
Mesajlar: 95
|
Şişli belediyesinin temizlik, yeşillendirme ve sokak hayvanları konusunda çok başarılı olduğunu düşünüyorum. Tek isteğim yeni diktikleri ağaçların üstüne ağaç cinslerini yazmaları (örneğin bir sıra aynı ağaç için). Benzer uygulama Londra Richmond belediyesi tarafında yapılıyor. |
|
|
|
|
|
#14 |
|
Yeni Üye
|
Eskişehir Belediye Başkanımız Prof.Dr. Yılmaz Büyükerşen ağaçlandırma konusunda gerçekten çok güzel çalışmalar yapıyor. İlkbaharda gelip Eskişehir'i görmeniz gerek. Bulvarların refüjleri, porsuk kenarı, kaldırım kenarları kısacası heryer çeşit çeşit ağaçlar rengarenk çiçeklerle çevrili ve park ve bahçeler için yüzlerce çalışan var. Belediyenin çalışmaları sayesinde hiç su sıkıntısı çekmiyoruz. Hatta sadece doğal güzellik amaçlı yapay göl yapıldı. Düzenleyen Yücel Özlem : 18-11-2007 saat 17:41 Neden: Ayrı bir yazı olan ikinci paragrafı, konu bütünlüğü açısından buraya taşımak. |
|
|
|
|
|
#15 |
|
Ağaç Dostu
|
Seneler önce bir tekstil fabrikasında çalışıyordum. Hemen her belediye değiştiğinde olduğu gibi kaldırım taşları değiştiriliyordu. Fabrikanın önünde mal yüklemesi için yer ayrılması gerekiyordu. Önceden bize hiç bildirmeden taşları döşeyen işçilere durumu anlattım. O bölüme taş döşenmeyeceğini dilimin döndüğünce anlattım. O sırada saat 16.30 civarıydı. Belediyeden yazılı kağıt getirmem gerektiğini ama o saatte alamayacağımı ertesi gün alıp getirmemi söyledi. (Enteresan kısım burada başlıyor.) Ama o ben izni getirinceye kadar taşı döşeyeceğini, izin kağıdı gelince yıkacağını söyledi. Yahu ne gerek var kardeşim neden yarın yıkacağın şeyi döşüyorsun dediğimde: Abla belediye döşerken 1 veriyorsa sökerken 2 veriyor!! Çıldırmamak mümkün mü? Adam devleti zengin bir adam sanıyor. Kendi cebinden çaldığının farkında değil. Aradan 13-14 sene geçmiştir bu olaydan sonra. Ama zihniyetin değişmediğinden eminim. Sadece devlet işlerinde değil, özel sektörde de aynı mantık işlemiyor mu bizim ülkemizde? Bir malı satana kadar veya bir işi yapıp parayı alana kadar. Sonra işini takip eden var mı? Aldığınız bir maldan veya hizmetten memnun kalmadığınızda, daha önce size güler yüzüyle diller dökenleri bulabildiniz mi? Hep düşünürdüm belediyeler neden tek yıllık değil de kalıcı bitkiler dikmiyorlar diye. Artık iyiki dikmiyorlar diyorum. Çok yıllık bitkiler daha pahalı ve periyodik bakım isteyecek. Bakım yapacak kalifiye eleman ve onları organize edecek birisi olmadıktan sonra o bitkiler de ziyan olacak. Mevsimlikler en azından daha ucuz ve bakım yapmasalar da mevsimi geçene kadar dayanabiliyorlar. Hiç ekmeseler diyemiyorum çünkü Dünya ülkelerini görünce utanıyorum... Not:Belediyelerin lale soğanlarını israfına yönelik yazıları ve fotoğrafları görünce yazdığım yazıyı bu başlık daha uygun diye taşıdım. Düzenleyen limon : 08-01-2008 saat 16:26 |
|
|
|
|
|
#16 |
|
Ağaç Dostu
|
Ankara Gençlik Parkı
Rıfat Ilgaz ‘Gençlik Parkı’ şiirini şöyle bitirir: ……….. İşte beklediğin düş gözlerinin önünde Uysun adımların çağının gidişine Uysun adımların çağrısına gerçeklerin Başının içinde ilkyaz bulutu Altın toprak üstün yaprak Gençlik Parkı'ndasın Ankara Gençlik Parkı genç Cumhuriyetin modern bir yüzü olarak Ankara’nın ilk akla gelen saygın yerlerinden biriydi. Tümüyle bataklık olan 270 bin metrekare alan üzerine yapımına 1936 yılında başlanmış, 19 mayıs 1943’de bitirilmiştir… Göletinde su sporları yapılırdı. Aile gazinolarında ünlü sanatçılar (Zeki Müren, Müzeyyen Senar, Hamiyet Yüceses…), sahne alırdı. Lunaparkı cıvıl cıvıl olurdu. Mini treni park çevresinde tur atardı. Lokantalarında nefis mezeler yapılırdı. Çay bahçelerinde, dev fıskiyesinden göğün yüzüne suların fışkırdığı gölete karşı semaverlerle çaylar içilir, nefis gözlemeler yenilirdi. Ağaçlar altında ailece dolaşılır, banklara oturularak dondurma yenir, gazoz içilirdi …Üniversite öğrencileri birbirleriyle burada buluşurlardı. (Aşağıdaki resimler o günlere aittir.) İçindeki bitki örtüsü çeşidi özenle seçilmiştir. Dev akasya ve at kestanesi ağaçları vardır... Ama sonra yıllarca ihmal edildi ve 6 mayıs 2005 de kapatıldı. Sözüm ona 29 ekim 2006 de açılacaktı. (Bknz:http://www.agaclar.net/index.php?id=2389) Olmadı. Sonra sözde kalan Gençlik Parkı Yenileme Çalışmaları İçerisinde, Tübitak ile Büyükşehir Belediyesi'nin işbirliğiyleTürkiye'nin İlk Bilim Merkezinin burada kurulacağı söylendi. O da olmadı. Bu arada Gençlik parkı hızla kendini yok etmeyi sürdürdü. Sanki küsmüştü. Bu zaman içinde tam bir mezbelelik halini aldı. Kurak bozkırda inaçla yeşeren modern Ankara’nın saygın yeri aşağıdaki resimlerde (12 Nisan 2008) göreceğiniz gibi içler acısı halini aldı. Gazeteler bu durumu dün şöyle duyurdular: Ankara’nın sembollerinden Gençlik parkı bakımsızlıktan dökülüyor…(29 Nisan 2008 – Gazeteler) Ekli olan resimler: 1. resim: 19 mayıs 1943 Parkın açılışındaki hali 2. resim: Klasik olmuş bir manzarası 3. resim genel görünüm 4.resim detay 5. resim detay Diğer resimler ise şimdiki halidir. |
|
|
|
|
|
#18 |
|
Ağaç Dostu
|
Ankara Gençlik Parkı
En beğendiğim fotoğrafı yüklemeyi atlamışım. Gençlik parkında bir grup ünüversiteli öğrenci... Yıl 1950!.. Böyle insanın içini sıcacık yapan, duygu içinde bırakan görüntüler nerde kaldı? o iyi insanlar o güzel atlara binip gittiler! |
|
|
|
|
|
#19 |
|
Ağaç Dostu
|
Sanırım lise sondaydım. Kızlı erkekli grup halinde Gençlik Parkına gitmiştik. O zamanlar daha henüz aile yeriydi, yozlaşmamıştı. Lunaparkı gezdikten sonra, arkadaşlar sandala binelim diye tutturmuşlardı. Çocukluğu İstanbul, İzmir denizlerinde geçen biri olarak çok gülmüştüm o küçücük havuzda sandala binme fikrine. Sonra ısrarlara dayanamayıp binmiştim. Gerçekten unutulmayacak bir anı olmuş. Yukardaki fotoğrafı görünce canlandı o görüntüler ![]() Sanırım arkada görülen de sonraki yıllarda Nikah Dairesi olarak kullanılacak olan Göl Gazinosu olmalı (şimdi ne haldedir kimbilir?). Çocukluğumda Zeki Müren gelirdi oraya, dinlemeye (ben uyurdum tabii ki) giderdik. |
|
|
|
|
|
#22 |
|
Ağaç Dostu
|
#112' de yer alan fotoğrafın bir grup üniversite öğrencisini gösterdiğini yazmıştım. Yanılmışım. Yaptığım araştırma sonucunda bir ailenin arkadaşlarını Gençlik Parkı'nı gezdirdikleri sırada çektirdikleri bir fotoğraftaki görüntüye ait olduğunu anladım. (http://flickr.com/photos/leylagundog...57594285033002) Yine de Yaşar Kemal'in Demirciler Çarşısı Cinayeti romanında geçen o söz bu fotoğraf için de geçerlidir: O iyi insanlar o güzel atlara binip gittiler! |
|
|
|
|
|
#23 |
|
Ağaç Dostu
|
Burdan Üsküdar Belediyesi'ne sesleniyorum.. Onca Magnolia grandiflora yı neden diktiniz.. Ve 1 metrekarelik çukrlarda o ağaçların büyümesini nasıl beklersiniz.. Bu bir israf bu bir hainlik değil midir.. O bitkiler alle için biraz pahalı değil midir? Kim zengin edilmektedir? Size beton çukurlarda yol kenarında o bitkilerin sağlıklı büyüyebileceği bilgisini hangi akıllı vermiştir? Bünyenizde hiç mi bilirkişi barındırmamaktasınız.. Sinirim belediyenin bütün Altunizade'yi bu ağaçlarla donatmasındandır.. |
|
|
|
|
|
#24 |
|
Ağaç Dostu
|
Bu bölümü incelerken belediyelerden şikayette İstanbul'un başı çektiğini gördüm. Senelerce İstanbul'da yaşamış bir kişi olarak bu durum hiçte tuhafıma gitmedi. Şu anda yaklaşık 3 senedir Bursa'da yaşıyorum. Benim bulunduğum bölge Nilüfer Belediyesinin kapsamında. Sn.belediye başkanımız Mustafa Bozbey (partisi önemli değil) hakikaten saygıya layık bir kişilik. En ufak bir şikayette hemen gerekeni yapan, hatta direk başkana mail adresi bile olan halktan bir kişi. Şikayetlerin çoğunluk olduğu bu köşede ben kendisini kutluyorum. |
|
|
|
|
|
#25 |
|
Ağaç Dostu
|
Geçen haftalarda Dendroloji okulundaki bir derste, Büyükşehir Belediyesince ithal edilerek getirtilip dikilmiş ağaçların ne hale geldiği gösterilmişti. Ankara iklimine hiç de uygun olmayan bu ağaçlar tümüyle kurumuş haldeler. Yanlış hatırlamıyorsam bu ağaçlardan bir tanesinin maliyeti 726 YTL gibi akıldışı bir rakamdı. Bu hafta da Esenboğa yolundan gelirken yine aynı tür ağaçlardan ve çalılardan tutmamış ve ölmüş olanlarını gördük. Ortada inanılmaz bir israf, acımasızlık ve ciddiyetsizlik var. Bunların bedelini; sorumsuzluğu yapanlar değil, yazıkki Ankaralılar ödüyor. |
|
|
|
|
|
#26 |
|
Ağaç Dostu
|
Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi üyelerinden konuya eğilen birini bilen var mı? İtfaiye aracıyla "yangın söndürmeye yetişirken kaza yapan bir şoför" aracın maddi hasarını cebinden öderken, Ankara'ya bu ihaneti yapanların ödediği herhangi bir bedel var mı? |
|
|
|
|
|
#27 |
|
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 04-02-2008
Şehir: İSTANBUL
Mesajlar: 7,927
|
Istanbul Belediyesi
Neden boğaziçi köprüsünün her iki tarafında yol kenarlarına dikilen ağaç ve yer bitkilerinden 25 senedir doğru dürüst bir sonuç alınamadı bilhassa anadolu yakası belediyenin peysaj mimarları ziraat mühendisleri hele şimdi adım başı orman mühendisleri şehirde orman mühendisi oda ayrı konu şu an maslak orta refüjünü dikilen begonya cam güzeli o kadar küçük ki daha serada en az 1ay kalması lazım olsun sen dik parayı haziran temmuz geliyor hava 40 bulacak su yok olsun sen dik parayı al . Birileri zengin oluyor dümen dönüyor iyi günler |
|
|
|
|
|
#28 |
|
Ağaç Dostu
|
Altınoluğun eski halini bilen varmı? Bir de şimdi bakın.
Merhaba, Altınoluk Belediyesi üçüncü dönemini yaşıyor. yani 15 yıldır görevdeler. Enkaz devraldık diye birilerini suçlamasınlar diye özellikle belirttim. 1980 lerde Altınoluk çok güzel bir köydü. Nüfusu 4.000 civarındaydı ama karakteri vardı, güzeldi, eşşizdi, oksijeni boldu, denizi pırıl pırıldı, Şahinderesi tertemiz akıyordu. Ağaçlar kesildi, ormandan gelen esinti bitti, Şahinderesine kapkara arıtma verildi, deniz kirlendi, heryer villa denilen ucubeler ile doldu. Amfitiyatro yapıldı ama gelecek insanların park edecekleri yer düşünülmedi. Köy yolu mahfoldu. Tarihi taşlar ve kaldırımlar söküldü yerine şimdi yine söktükleri başka taşlar döşendi. Aynı belediyenin icraatları ile önce anıt Ağaç olabilecek 500 yaşındaki zeytinler kesildi. Yerlerine hiç bir mimari özelliğe sahip olmayan ve 1999 depreminde % 100 ' ünün duvarlarının çatladığı sözde villalar yapıldı. Deniz kıyıs yetmedi yolun üst tarafına dağa doğru imar verildi. yetmedi köyün sırtları ve çevresine zeytinler kesilip o şahsiyetsiz villalar yapıldı. Yetmedi çevre düzenlemesi adı altında birilerine para kazandırıldı. Yetmedi meydanın tarihi dokusu ortadan kaldırıldı. % 5 olan imar önce 15'e sonra da 25' e ve bazı durumlarda % 1oo 'e çıkarıldı. Yeşil resmen katledildi. Yetmedi bu yanlışlıkları yapanlar Altınoluğun girişine kendi resimlerini asıp birilerinden şehircilik ödülü aldıklarını ilan etti. Demek ki Güngören, Sultanbeyli, Esenler ve çevresini mahveden bütün belde ve belediyelere şehircilik ödülü verilmeli diyorum . . . Çünkü Haziran geldi heryer hala toztoprak. Saygılar |
|
|
|
|
|
#29 |
|
Ağaç Dostu
|
Insana saygı. . .
Merhaba, Temmuz geldi. Altınoluk Köyünün Meydanı hala toz toprak. Nedeni İnsana saygı, Çay bahçelerindeki düzenlemeden tutun da trafiğe yeni getirilen sistemden kimse memnun değil. Söylenenler şu; Böyle karmaşık tarfiğin tek amacı, daha önce meydanın dışında iş yapamayan çay bahçelerine müşteri ve para kazandırmak. Ama toz toprak yüzünden yapılan uygulama onları bile bezdirmiş. Her yere konulan hoparlörler ile devamlı anons halindeler . . . .. plakalı araç arabanı kaldır yoksa şöyle yaparız filan gibi tehditvari uyarılar. Peki köyde oturan adamın suçu ne ? Birisi yanlış yere park yapmış diye bütün belde cezalandırılıyor adeta. Diğer beceriksizlikleri yazmıyorum artık. Belediye hangi partiden mi? Belli olmuyor mu? % 47 den değil. Saygılar. |
|
|
|
|
|
#30 | |
|
Yeni Üye
|
Erzurum Belediyesinin ağaç katliamı ve sonunda ortaya çıkan "gülelim mi, ağlayalım mı?" durumları. Alıntı:
|
|
|
|
|
![]() |
|
|