![]() |
|
![]() |
#11 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 21-04-2009
Şehir: İzmir
Mesajlar: 126
|
Alıntı:
Bu sayfada yazı yazarken nedendir bilmem çok keyif alıyorum. Kesinlikle bir ev yaptıktan sonra bilmişlik edası ile değil aksine yaşadığım olumsuzlukları ve sevinçlerimi paylaştım şimdiye dek. Yaşadığım deneyimleri örnek alıp bir kaç dostumuz benimle irtibata geçip tecrübelerimden faydalanmak istedi, çok sevindim. Bence paylaşmaya ve tartışmaya devam edersek daha neler öğreneceğiz ve peşimize kimler takılacak şimdiden merak ediyorum. Sn. denizakvaryumunun göndermiş olduğu imeceevi projesini inceledim. Bilmiyorum sizler biliyomuydunuz ya da duymuşmuydunuz. Zaman zaman toplu olarak aynı frekanstaki dostlarla bir şeyler yapılabilir mi diye konuşuyorduk. Getirilerini, götürülerini konuşuyorduk, nereden buralara gelmiştik, takip eden dostlar çok iyi anımsayacaklardır. İmeceevi projesi için emek veren tüm gönüllülere ve isteklilere teşekkür ediyor ve alkışlıyorum. Kesinlikle henüz yolun başında olan bir girişim olsa takdir edilmeli ve teşvik edilmelidir. Arkadaşlar, buradan kaçıp gidelim derken söz gelimi bir düdükle yatıp bir düdükle kalkmak gibi ya da sözleşmeye dayalı bir hayat nasıl olur ve buradaki dostlara ne kadar uygun bilemem. Bildiğim şey bana uygun bir yaşam tarzı değil. Bana kalırsa Türkiye'mizin şartlarında ekolojik yaşam standartı çok yüksek ve henüz toplu yaşam olarak hazır değiliz. Ama imeceevi bir başlangıç yapmış, başım üstüne. Epeydir bu sayfada yazışıyoruz, kendi deneyimlerini paylaşan arkadaşların arasından tanıyabildiğim kadarıyla böyle bir yaşantıyı tercih edecek çıkmaz diye tahmin ediyorum. Çok ciddi kurallar var, herşeyden ötesi sözleşme var. Kooperatif olarak geçiyor. Sahip olacağınız alanın (ev, bahçe vs.) sadece 50/1'ne hissedarsınız. Ama bu ev benim diyemezsiniz. Başka bir hissedar "ben onun evini istiyorum" diye karşınıza çıkabilir. Ben kooperatif yöneticiliği de yaptım. Birçok ayrıntı ver asıl konumuz bu değil. Arkadaşlar kaçıp gidelim derken baltayı taşa vurmayalım. Bizim kaçıp gitmekte amacımızı, hedeflerimizi az çok buradaki arkadaşlar ile paylaşmıştık. Huzur, dinginlik, izolasyon, doğa, sessizlik ne eklerseniz ekleyin. Tıpkı Kerem bey'in dediği gibi ben ege çocuğuyum. Evimin bahçesinde güle oynaya mangalda balık rakı yapamadığım sürece, hiçbirşeyden habersiz, sessiz kalmak istediğim zamanları yaşayamadığım sürece kaçıp gitmişin neye yarar. Zaten şehirde askerdik. Başkalarının ya da bir yönetimin yaşamıma özel kurallar koyması ya da böyle bir yerde yaşamak bana göre değil. Hani toplu hareket olur dedik. Denenmelidir dedik. Zaten aynı freakansta olan insanlardan kasıt, toplu yaşamın kurallarını benimsemiş, belli bir kültür düzeyine ulaşmış, aynı fikirde ve anlayışta olan topluluk diye anlıyorum. Yanlış anlamışsam düzeltin lütfen. Birbirine çok yakın olmayan, benzer yapılarda, birbirinden bağımsız arazilerde ya da bahçe içlerinde mahalle oluşturarak aynı kafadan dostlarla yardımlaşarak, sevip sayarak birlikte yaşayalım. Belli toplu yaşam koşullarında ve kurallarında hayatımızı sürdürmeye eyvallah. Zaten hiç de zor değil. En basidi oturduğumuz apartmanlarda bunun benzeri bir yaşam tarzı sergiliyoruz, öyle değil mi ? Bazen bizi sıkıyor bazen de mecbur olduğumzu düşünürüz. Yeterli kurallar bence. Çok fazla kanun nizam bu yaştan sonra bizi sıkar. Ben bundan sonraki yaşantımda (yani kaçıp gitmekten kastım) kaliteli ve sağlıklı yaşam, huzurlu, stressiz bir ortam, hani üç beşte aynı kafadan dost, mümkünse, egeliyiz ya bir de denizin iyot kokusu... selamlar Aziz Fayda |
|
![]() |
![]() ![]() |
|
|