Firma alışveriş şikayetleri

[Balıkcı]

Kargo büyük bir dert.

Ben de sürekli olarak Yurtiçi Kargonun hışmına uğruyorum.

Kargoyu kesinlikle adrese getirmiyorlar. Bir telefon etseniz deyince, telefon hizmetimiz yok diyorlar.
Geçende bir siparişimi evime 500 m. mesafede olan şubeden getir(e)mediler.
Ürünü aldığım firmaya, yurtiçi kargo ile göndereceğinizi bilseydim, siparişi iptal ederdim dedim. (500 liralık bir üründü)
Onlar daha dertli imiş, bu kaçıncı kargo şirketi değiştirişimiz dediler.
Sonra fırçayı attılar herhalde, kargocular telefonla arayıp özür dilediler.

[thunderon]

e-fidancımdan tohum siparişi vereyim dedim 25 liralık tohum için 10TL kargo bedeli istiyorlar. Bir zarf için bu kadar kargo mu talep edilir biraz insaf yani. Zaten tohumlardan karınızı ediyorsunuz bırakın kargo ücreti düşük olsun bari.

[efe446]

E-fidancım,onlinebahçem vs. bunlar hep aynı firmanın. Ben alışveriş yaptım fideleri iade ettim çok kalitesizdi.

[dexar]

Merhaba arkadaşlar,
5 gün önce fidantohum.com dan 7 adet gül siparişi verdim site üzerindeki güllerin resimler o kadar güzel görünüyordu.bu gün kargo geldi ve ben hayal kırıklığına uğradım güller cılız hastalıklı vede renkleri farklıydı müşteri hizmetlerini aradığımda karşıma çıkan bayan sanki beni dövecekmiş gibi konuştu güllerin resmini istedi gönderdim hastalık yok bunlarda dedi bende iade işlenlerini başlattım size tavsiyem gözünüzle görmeden bu siteden alışveriş yapmayın.gelen güller resimlerde saygılar

[Bayrakgil]

E bu firmalardan hangisi güvenilir cozemedim

[dexar]

bu gün gül fidanlarını iade ettim kargoyla geri gönderdim

[aydemiraydın]

yokki birbirlerinden farkları. çöpe atacaklarını internet üzerinden satıyorlar.

bir firmadanda bana eksik fidan geldi. telefon ettim. fırça yedim.napalım makinamıyız biz yanlış olmuş dediler bakalım telafi edeceklermi ? hiç inancım kalmadı fakat.

daha önce başka bir firmaya 2 defa kargo parası ödedim. bilmiyorum. nasıl bi ticaret anlayışı. demekki böylede ticaret oluyormuş. zaten iyice isim yıpranınca başka isimle yeni firma kuruyorlar.

[khan75]

www.sanalbahcem.com kesinlikle uzak durulması gereken bir firma. Bugüne kadar bu firma gibi ciddiyetsiz ve ticari ahlaktan nasip almamışına rastlamamıştım. Alışverişini yoğunlukla internet üzerinden yapan birisi olarak bu gibi "firmalar" nedeniyle sanal ticaret sitelerinden alışverişe çekinir oldum.
2 parça malzemeyi 10 günde kargolayamayan, telefonla her arayışta sürekli başkasına yönlendirip yalan söyleyen, kargoya verildi deyip 2 gün sonra ulaşmayan kargonun takip numarasını almak için arandığında; "kargo şubesiyle görüşüp size dönelim" deyip dönmeyen, tekrar arayınca aslında kargoya hiç verilmediğini öğrendiğiniz ve siparişin iptal edilmesini istediğinizde de iptal işlemini yapamayan ticari etikten bihaber "firma".
"Dünya yansa umrumda değil, ceketimi alır çıkarım." rahatlığındaysanız buradan alışveriş yapmayı düşünebilirsiniz.
Bakalım, teslim almayı başarınca ne ile karşılacağız?

[In God We Trust]

Botanikmarket.org bana aronia fidanını saskatoon berry diye sattı ne maillere cevap veriyor ne forumda konuya telefonlar da açılmıyor

[mr.kenan]

benim sorunum aslında alışveriş yaptığımız sitelere tc kimlik numarası yazıyor olmamız.ülkemizde kimlik numarası üzerinden başkalarının adına şirket açmak,kredi çekmek,telefon hattı almak gibi birçok dolandırıcılık yapıldığı bir gerçek.acaba bu durum sizleri de rahatsız ediyor mu yoksa ben biraz fazla mı endişe ediyorum?

[aydemiraydın]

Orijinal Mesaj Sahibi mr.kenan

benim sorunum aslında alışveriş yaptığımız sitelere tc kimlik numarası yazıyor olmamız.ülkemizde kimlik numarası üzerinden başkalarının adına şirket açmak,kredi çekmek,telefon hattı almak gibi birçok dolandırıcılık yapıldığı bir gerçek.acaba bu durum sizleri de rahatsız ediyor mu yoksa ben biraz fazla mı endişe ediyorum?

haklısın.

[Pirlede]

Burada ki insanların %99' u memnun değil sitelerdeki ürünlerden. Bir de Memnun olan arkadaşlar var mı acaba sitelerin ismini yazsalar bizde faydalanırız.

[mmtctn]

Merhabalar,

Konu başlığı altında geçen bir çok siteden alışveriş yapma imkanım olmadı ama fidan istanbul adlı siteden bir kaç kez alışveriş yaptım herhangi bir sorun yaşamadım özellikle kendilerine ait satış sonrası destek her türlü muhattap bulmak konusunda gerçekten güzel iş yapıyorlar. Tekrar olarak bi kullanıcı yorumlarına baktım kargodan kaynaklı olarak sorun yaşayanlardan başka bir şikayet göremedim açıkcası denenebilir diye düşünüyorum.

[greenmira]

Merhaba, mesajların hemen hemen hepsini okudum ve almayı düşündüğüm Senecio rowleyanus 'u nereden alacağımı bilemedim. Zengarden sitesinden almayı düşünüyordum. Ama mesajları okuduktan sonra almayı bırakın neredeyse siteye bile bakmamaya karar verdim Güvenilir bir site ismi önerecek var mı acaba?

[hilalpy]

Ben zengarden sitesinden geçen haftalarda alışveriş yaptım. Hakkında hiçbir yorum okumadan alışveriş yaptım. Sıklamen, çeşitli sukulentlerden ve sarmaşık tohumu aldım. Fakat ancak cuma günü kargoya verilebileceği için siparişim haftasonunu kargoda geçirmesinler diye müşteri hizmetleri ile görüşüp (2-3 kere aradıktan sonra ulaşabildim) gidip elden teslim aldım. Gittiğimde siparişim paketlenip kargolanmıştı. Aldıklarım gayet sağlıklıydı. Sarmaşık tohumunun yanında 2 çeşit çiçek tohumu da hediye olarak koymuşlar pakete. Ektim hemen. Çimlendiler kısa süre içinde. Benim ilk alışverişimdi ve izlenimim gayet iyi oldu.

[okursan]

11 Şubat'ta n11.com üzerindeki jardinslife isimli mağazadan biraz tohum almıştım. Karışık satılan Aquilegia Haseki Küpesi tohumları almıştım. 5 Mart'ta ektim. 6 gün oldu nemini kontrol ediyorum sürekli. Henüz bir gelişme yok. Bakalım ne zaman topraktan çıkmaya karar verecekler

jardinslife siparişimde 4 çeşit doğal domates tohumu paketi de vardı. (4 çeşit tohum, 4 saksı, kendi üretimleri bir toprak karışımı ve yarasa gübresi) Toprak karışımı bir çuvaldaydı. Yarasa gübresini poşetleyip çuvala atmışlardı. Saksılar da çuvalın içindeydi. Çuvalın ağzı koli bandıyla sarılarak bağlanmıştı. Domates tohumları ve çiçek tohumları birer a4 kağıdında etiketlerinin altına kilitli poşet ile bantlanmıştı. Bu a4 kağıtları da başka bir kargo poşetine konulup çuvala bantlanmıştı. Tohum sayıları noktasında da hediyeleri bol ancak tohum sayılarına çok dikkat etmeden poşetleme yapmışlar. Paketleme ve tohum sayıları konusunda olumsuz bir izlenim bıraktılar. Tohumların filizlenmesini deneme sürecindeyim. Daha sonra genel kanaatimi belirtirim.

Geçen hafta da zengardentr üzerinden birkaç fide ve çiçek siparişi vermiştim. Yoğunluk olduğu gerekçesiyle ancak bu cuma kargoya verebildiler. İzmir'den buraya bakalım ne kadar zamanda ve nasıl gelecek kargo göreceğiz. Kargo gelince kanaatimi belirtirim.

[martin_mystere]

Forumları karıştırmadan zengarden firmasından bende ufak çaplı bir sipariş verdim bugün. Siparişler gelince durumu yine buradan paylaşacağım.

SM-N910C cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[mahon67]

Ben tohumu yurtdışı sitelerden, fide/fidanı ise Türkiye'deki sitelerden alıyorum. Çünkü Türkiye'deki sitelerin çoğu tohumu yurtdışından alıp yıllarca satmaya çalışıyor. Hem daha pahalı hem de çimlenmiyor. Yurtdışı tohumlar %80-90 oranında çimleniyor...

[ParlakYıldızlar]

Bende az önce yurtici kargo çalışanına tartıştım,şubeye gitmeden önce defalarca aramama rağmen cevap alamadım, şubeye gittiğimde aldığım cevap çok yoğun olduklarından telefonlara bakamadiklariymis ama benimle ilgilenene kadar cep telefonundan iki kez özel görüşme yapabiliyor olmasi nasil yogun olduklarıni ispatliyordu ve yıllardır oturduğum adresin yanlış olduğunu da soyleyebiliyorlar.

[martin_mystere]

Zengarden firmasindan siparis verdigim tohumlar 3 gun sonra elime gecti. Tohumlari bir gün suda bekletip ertesi gün topraga diktim. Çoğu 2. gününde filizlendi. Firma sitesinde belirtildiği gibi bir de önümüzdeki yıllar için tohum alabilirsem, bu alışveriş için %100 memnun kaldığımı söyleyebilirim.

SM-N910C cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi

[Atilgan]

Intfa Tarım Şikayet
Intfa sitesinden iki farklı çeşit 100 adet çilek fidesi ve tohum sıparişi verdim. Bir kaç günde tohumlar geldi. Tam bir ay sonra onlarca telefon görüşmesi sonunda çilekler gönderildi ama üzerlerinde çeşit tanıtım etiketi yoktu. İstediğim bir çeşidi zaten temin edemediklerini söylemişlerdi ve ben yerine başka bir çeşit olabileceğini ama mutlaka çeşit bilgilerinin belirtilmesini istemiştim. Büyük ihtimal ben iki çeşidide alamadım. Bana ne gönderdiklerini ögrenmek içinde bir kaç kere aradım ama oyalayıp durdular bende aramayı bıraktım. Çilek fideleri çıplak kök geldi ve hala kendilerini bulmuş deyiller. Tohumlarda da bir eksik vardı hala gelmiş değil.

[kibrit]

Fidan deposunu kullanan arkadaşlar varmı?

[aydemiraydın]

Orijinal Mesaj Sahibi kibrit

Fidan deposunu kullanan arkadaşlar varmı?

fidan deposu , uygun fiyat,sağlam ambalaj ve kaliteli fidanın adresi. defalarca fidan aldım.

[markymark]

1001fidan ve fidanistanbul firmalarm nasıldır acaba?

[thunderon]

Merhaba,

Bende 1001fidan üzerinden fidan aldım. Kurumuş fidan göndermişlerdi. siteden kayıt açtım dönen olmadı.

[BayEğrelti]

Merhabalar, ben de sizlere Zengarden hikayemi anlatayım madem.
Kargo firmalarından muzdarip olduğumuz için, seraları da evimize yakın olduğundan seraya bir ziyarette bulunduk. Mevsimden ötürü sera sıkıntılıydı, bahar canlılığı yoktu ve bu mevsimde satılmayacak bir çok tür satıştaydı. Sukulentlerin çürümeye yüz tutmuş yapraklarını çöpten bile almamıza izin vermemişleri ki bu hakikaten tuhaftı. Bitkilerin başında duran kişi ne bitkiler hakkında adam akıllı bir bilgi veriyor, ne de adını sanını, gereksinimlerini tam anlamıyla anlatıyordu. Fakat sonuçta insan değil, bitki satın alacağız diye takmadık, biraz gezdik. Derken etobur bitki tohumları,nane fideleri ve kedi nanesi tohumları almak istedik birkaç çeşit. 10 tür karışık VFT tohumu almak istedim, çok zor olduğunu söyledi sorumlu kişi. ''O kadar zor ki biz bile yapmadık.'' dedi, komiğime gitti, güldük karşılıklı, fakat gene de yetişkin bitkidense tohum almak istedim. Her neyse bunu da takipte olduğum bir facebook grubunda anlattım, fakat bir ithamda bulunmaktan ziyade, komik olduğu için anlattım. Ayrıca da ''çok zor, olmaz.'' denilen şeyin zor olmadığını, kimsenin tohumun zorluğundan korkmaması gerektiğini anlattım kıssadan hisse. Sukulent mevzusundan bahsettim biraz. Ayrıca %100 çimlenme garantili tohumların neden çimlenmediği üzerine de esprili bir dille yorumlar yaptık grup sakinleri olarak Nitekim VFT tohumlarım ilk denemem olduğundan 5 kayıpla çimlendi, nanem büyümeye başladı, bir tür kedi nanesi tohumları güzelce çimlendi, diğer kedi nanesi tohumları 5 deneme yapmama rağmen çimlenmedi. Biz de tekrar bir ziyarette bulunduk. Bu sefer de portakal kokulu nane,yetişkin drosera aliciae ve nephentes highland tohum karışımı aldım. Portakal kokulu nanenin esasen fesleğen gibi koktuğunu, bunun nedeninin ne olduğunu,acaba bir fesleğen aşısı mı yoksa fesleğen melezi bir nane mi olduğunu merak ettim. Çünkü bu naneyi alan bilir, portakal değil, nane ile karışık fesleğen kokar. Ki benim için sorun değil, her bitkiyi severim, aman bu portakal kokmuyor, genetiği ile mi oynadınız gibi bir soru da çıkmadı ağzımdan ki bana naneler hakkında bilgi veremeyen kişi o anda beni dinliyor olsaydı zaten sorularımın masumane sorular olduğunu ve merakımın 1-2 mantıklı ve ilgili cevapla son bulacağını anlamış olurdu. Her neyse. Ben bu izlenimlerimi de aynı grupta paylaştım ve birçok kişinin bu firmadan şikayetçi olduğunu fark ettim. Kışı toprak üstünde geçireceği söylenen çikolata nanem de solmaya başlamıştı, portakal nanem nane gibi davranmasına rağmen, güneş gördükçe daha da fesleğen kokmaya başlamıştı ki tekrar söylüyorum, sorun değil, sadece bilgi eksikliği kafamı karıştırmıştı, bilgiye doymak istemiştim. Bahsettiğim facebook grubunda yazdıklarım ise genellikle ilgilenmedikleri, anlatmadıkları, kargoda, paketlemede veya gönderimdeki sorunlardan dolayı seradan, seçerek almanın daha doğru olacağı ve bazı tohumların çimlenmediği üzerine yazılardı. Gel zaman git zaman, 3-4 gün önce eşimle tekrar seraya ziyarete gittik. İşte olaylar burada başlıyor. Biraz gezdik, sonra etobur bitki tohumu mevzusunda konuştuğumuz kişi geldi seraya ve ben de internette stokların yenilendiğini fakat burada göremediğimi, nedenini sordum. ''Göremezsiniz tabii,artık burdan satış yapmıyoruz. '' dedi. Neden dedik, ''Siz daha iyi bilirsiniz aslında.'' dedi . Anlam veremeyip gülmeye başladık. Eşim ''Peki sebebini öğrenebilir miyim?'' dedi ve bunun üzerine sevgili zengarden sorumlusu ''Madem size fesleğen tohumunu nane diye KAKTIRIYORUZ, madem sukulent yapraklarını vermiyoruz, madem öyle, madem şöyle biz de o zaman size burdan hiçbir şey satmıyoruz, internet sitemiz de var, gidin ordan sipariş verin.'' dedi. Ben de üzerine yorumlarımı okumuş olduğunu düşünerek, ''keşke yorumların tamamını okusaydınız.'' dedim ve üzerine sevgili zengarden sorumlusu beni şaşırtmayarak, ''Zaten biz okumadık, eski bir müşterimiz gösterdi.'' dedi ve biz kahkahalar atarak seradan çıktık. Bu işin sebebi ise daha komik, kesinlikle etobur bitki çimlendirme muhabbetini yaptığımız insan, yorumlarıma içerlemiş, kısacası egosuna dokunmuş olmalıyım ki şişkin bir balon gibi üstümüze patladı. Çünkü bizi 2. kez gören kişi yalnızca o insandı ve daha adımı dahi bilmiyorken beni yüzümden hatırlayabilmesi ve yorumlar üzerinden kim olduğumu anlayabilmesi için 2. bir sohbeti ediyor olmamız gerekirdi, yani bu ne eleştirilerimle, ne de olumsuz yorumlarımla alakalı, bu yalnızca birinin gereksiz alınganlığından,acayip huyundan dolayı bize karşı bulunduğu bir itham haline geldi. Basit bir eleştiriyi kaldıramayıp, kendi insiyatifiyle değil de ''eski müşterisinin'' gazıyla, planlar yaparak bizi beklemiş yani, madem buldular beni, facebooktan mesaj atıp durumu izah edip, bir yanlış anlaşılma ya da bilgi eksikliği olmuşsa bunu telafi edip üzerlerindeki lekeyi temizleselerdi daha hoş olurdu ve ben de bir hatam olmuşsa efendi gibi kabul ederdim. Ama onun yerine kaldıramadıkları bütün sosyal medya şikayet ve eleştirilerini benim üzerime kusmayı tercih etti, çünkü müşteri kaybetmekten korkuyorlar. Ben kimim, bana kim inanır ki, onlar koskoca zengarden, herkese yapamasalar da alışverişinin toplamı 100 lirayı geçmeyen 2-3 kişiden çıkartırlar acılarını. İçleri rahatlar, egoları okşanır. İşin özeti bence budur. (: Sizin de bilginiz olsun. Dikkatli olun, bol çeşit vardır ellerinde ama hata kabul etmezler onları zengin etmediyseniz, pervasızdırlar ve sizle kavga etmek için bekliyor haldedirler eğer onları biraz olsun eleştirmişseniz. (: (Tabii ki diğer çalışanlar ve sahibi iyi insanlardır muhtemelen,günahlarını almayayım.)
Esen kalın.

[wakan]

Orijinal Mesaj Sahibi BayEğrelti

Merhabalar, ben de sizlere Zengarden hikayemi anlatayım madem.
Kargo firmalarından muzdarip olduğumuz için, seraları da evimize yakın olduğundan seraya bir ziyarette bulunduk. Mevsimden ötürü sera sıkıntılıydı, bahar canlılığı yoktu ve bu mevsimde satılmayacak bir çok tür satıştaydı. Sukulentlerin çürümeye yüz tutmuş yapraklarını çöpten bile almamıza izin vermemişleri ki bu hakikaten tuhaftı. Bitkilerin başında duran kişi ne bitkiler hakkında adam akıllı bir bilgi veriyor, ne de adını sanını, gereksinimlerini tam anlamıyla anlatıyordu. Fakat sonuçta insan değil, bitki satın alacağız diye takmadık, biraz gezdik. Derken etobur bitki tohumları,nane fideleri ve kedi nanesi tohumları almak istedik birkaç çeşit. 10 tür karışık VFT tohumu almak istedim, çok zor olduğunu söyledi sorumlu kişi. ''O kadar zor ki biz bile yapmadık.'' dedi, komiğime gitti, güldük karşılıklı, fakat gene de yetişkin bitkidense tohum almak istedim. Her neyse bunu da takipte olduğum bir facebook grubunda anlattım, fakat bir ithamda bulunmaktan ziyade, komik olduğu için anlattım. Ayrıca da ''çok zor, olmaz.'' denilen şeyin zor olmadığını, kimsenin tohumun zorluğundan korkmaması gerektiğini anlattım kıssadan hisse. Sukulent mevzusundan bahsettim biraz. Ayrıca %100 çimlenme garantili tohumların neden çimlenmediği üzerine de esprili bir dille yorumlar yaptık grup sakinleri olarak Nitekim VFT tohumlarım ilk denemem olduğundan 5 kayıpla çimlendi, nanem büyümeye başladı, bir tür kedi nanesi tohumları güzelce çimlendi, diğer kedi nanesi tohumları 5 deneme yapmama rağmen çimlenmedi. Biz de tekrar bir ziyarette bulunduk. Bu sefer de portakal kokulu nane,yetişkin drosera aliciae ve nephentes highland tohum karışımı aldım. Portakal kokulu nanenin esasen fesleğen gibi koktuğunu, bunun nedeninin ne olduğunu,acaba bir fesleğen aşısı mı yoksa fesleğen melezi bir nane mi olduğunu merak ettim. Çünkü bu naneyi alan bilir, portakal değil, nane ile karışık fesleğen kokar. Ki benim için sorun değil, her bitkiyi severim, aman bu portakal kokmuyor, genetiği ile mi oynadınız gibi bir soru da çıkmadı ağzımdan ki bana naneler hakkında bilgi veremeyen kişi o anda beni dinliyor olsaydı zaten sorularımın masumane sorular olduğunu ve merakımın 1-2 mantıklı ve ilgili cevapla son bulacağını anlamış olurdu. Her neyse. Ben bu izlenimlerimi de aynı grupta paylaştım ve birçok kişinin bu firmadan şikayetçi olduğunu fark ettim. Kışı toprak üstünde geçireceği söylenen çikolata nanem de solmaya başlamıştı, portakal nanem nane gibi davranmasına rağmen, güneş gördükçe daha da fesleğen kokmaya başlamıştı ki tekrar söylüyorum, sorun değil, sadece bilgi eksikliği kafamı karıştırmıştı, bilgiye doymak istemiştim. Bahsettiğim facebook grubunda yazdıklarım ise genellikle ilgilenmedikleri, anlatmadıkları, kargoda, paketlemede veya gönderimdeki sorunlardan dolayı seradan, seçerek almanın daha doğru olacağı ve bazı tohumların çimlenmediği üzerine yazılardı. Gel zaman git zaman, 3-4 gün önce eşimle tekrar seraya ziyarete gittik. İşte olaylar burada başlıyor. Biraz gezdik, sonra etobur bitki tohumu mevzusunda konuştuğumuz kişi geldi seraya ve ben de internette stokların yenilendiğini fakat burada göremediğimi, nedenini sordum. ''Göremezsiniz tabii,artık burdan satış yapmıyoruz. '' dedi. Neden dedik, ''Siz daha iyi bilirsiniz aslında.'' dedi . Anlam veremeyip gülmeye başladık. Eşim ''Peki sebebini öğrenebilir miyim?'' dedi ve bunun üzerine sevgili zengarden sorumlusu ''Madem size fesleğen tohumunu nane diye KAKTIRIYORUZ, madem sukulent yapraklarını vermiyoruz, madem öyle, madem şöyle biz de o zaman size burdan hiçbir şey satmıyoruz, internet sitemiz de var, gidin ordan sipariş verin.'' dedi. Ben de üzerine yorumlarımı okumuş olduğunu düşünerek, ''keşke yorumların tamamını okusaydınız.'' dedim ve üzerine sevgili zengarden sorumlusu beni şaşırtmayarak, ''Zaten biz okumadık, eski bir müşterimiz gösterdi.'' dedi ve biz kahkahalar atarak seradan çıktık. Bu işin sebebi ise daha komik, kesinlikle etobur bitki çimlendirme muhabbetini yaptığımız insan, yorumlarıma içerlemiş, kısacası egosuna dokunmuş olmalıyım ki şişkin bir balon gibi üstümüze patladı. Çünkü bizi 2. kez gören kişi yalnızca o insandı ve daha adımı dahi bilmiyorken beni yüzümden hatırlayabilmesi ve yorumlar üzerinden kim olduğumu anlayabilmesi için 2. bir sohbeti ediyor olmamız gerekirdi, yani bu ne eleştirilerimle, ne de olumsuz yorumlarımla alakalı, bu yalnızca birinin gereksiz alınganlığından,acayip huyundan dolayı bize karşı bulunduğu bir itham haline geldi. Basit bir eleştiriyi kaldıramayıp, kendi insiyatifiyle değil de ''eski müşterisinin'' gazıyla, planlar yaparak bizi beklemiş yani, madem buldular beni, facebooktan mesaj atıp durumu izah edip, bir yanlış anlaşılma ya da bilgi eksikliği olmuşsa bunu telafi edip üzerlerindeki lekeyi temizleselerdi daha hoş olurdu ve ben de bir hatam olmuşsa efendi gibi kabul ederdim. Ama onun yerine kaldıramadıkları bütün sosyal medya şikayet ve eleştirilerini benim üzerime kusmayı tercih etti, çünkü müşteri kaybetmekten korkuyorlar. Ben kimim, bana kim inanır ki, onlar koskoca zengarden, herkese yapamasalar da alışverişinin toplamı 100 lirayı geçmeyen 2-3 kişiden çıkartırlar acılarını. İçleri rahatlar, egoları okşanır. İşin özeti bence budur. (: Sizin de bilginiz olsun. Dikkatli olun, bol çeşit vardır ellerinde ama hata kabul etmezler onları zengin etmediyseniz, pervasızdırlar ve sizle kavga etmek için bekliyor haldedirler eğer onları biraz olsun eleştirmişseniz. (: (Tabii ki diğer çalışanlar ve sahibi iyi insanlardır muhtemelen,günahlarını almayayım.)
Esen kalın.

Kusuruma bakmayın, zengardendan bir kaç kez alışveriş yapmış biri olmam haricinde firmayla bir bağım yok. O yüzden söyleyeceklerim taraflı değil.

Yazdıklarınızı baştan sona okudum, sonra emin olmak için bir daha okudum. Kusura bakmayın ama o yerde ben çalışıyor olsaydım ve verdiğim cevaplara gülseydiniz -ki öyle yapmışsınız- hatta doğru veya yanlış size bir tepki gösterdiğimde kahkahalar atarak çıksaydınız -ki öyle yapmışsınız- ben de size satış yapmak istemezdim.

[BayEğrelti]

Orijinal Mesaj Sahibi wakan

Kusuruma bakmayın, zengardendan bir kaç kez alışveriş yapmış biri olmam haricinde firmayla bir bağım yok. O yüzden söyleyeceklerim taraflı değil.

Yazdıklarınızı baştan sona okudum, sonra emin olmak için bir daha okudum. Kusura bakmayın ama o yerde ben çalışıyor olsaydım ve verdiğim cevaplara gülseydiniz -ki öyle yapmışsınız- hatta doğru veya yanlış size bir tepki gösterdiğimde kahkahalar atarak çıksaydınız -ki öyle yapmışsınız- ben de size satış yapmak istemezdim.

Ne kusur efendim, olmaz öyle şey. (: Bahsi geçen gülüşmeleri bir sıraya koyarsanız, kimsenin yüzüne karşı alaycı bir tavır sergilemediğimi de görmüş olursunuz. Hali hazırda bu kişi de zaten bana cevap verirken gülmeye başlayınca, durumun bütünü komiğime gidince ben de gülmeye başladım. Ki bu gerçekten komik bir andı, kimse kimseyle dalga geçmiyordu sizi temin ederim ki. Kişinin ağzından çıkan söz ona da komik gelmiş olacak ki beraber tebessüm ettik yalnızca. Biri bir şey anlatırken yüzüne dalga geçercesine gülseydim -ki gülmedim- dedikleriniz tamamen doğru olurdu. Kovulduktan sonra gülmek kısmında pek bir yanlış göremedim çünkü kahkaha mevzusu yazıyı da okumuşsanız anlarsınız ki ''size bir şey satmıyoruz.'' dendikten sonra gerçekleşti. Zaten bir şey satmayacağız cümlesinden önce kahkaha atmış olsaydım -ki atmadım- evet, dalga geçmek olurdu fakat güldüğüm sırada zaten çoktan yaşanmıştı bu olay. Ayrıca siz oranın bir çalışanı olsaydınız eminim ki güzelce izah ederdiniz durumu veya benim izah etmeme fırsat verirdiniz ya da o yorumları kendiniz okuyup , kendi insiyatifinizle bir karşı duruşa geçerdiniz, anlaşırdık bir şekilde. Biri size ''size hiçbir şey satmıyoruz, siz daha iyi bilirsiniz nedenini.'' deseydi tepkiniz ne olurdu bilmiyorum ama ben genelde böyle bir durum yaşarken tartışmaktan ziyade gülmeyi tercih ediyorum. Şu trajik Türk Filmi gülüşleri de gelmesin aklınıza. Bu dediklerim dahlinde yazıyı lütfen bir daha okuyun, kimsenin yüzüne karşı alaycı bir tavırda bulunmadım, olaylara karşılık verdim karşımdaki insanın mizacıyla.Muhabbet esnasında ''güldük karşılıklı'' demişim ki bu eylemin karşılıklı olduğu da aşikar diye düşünüyorum. (: Ve kesinlikle yanlış anlamadım sizi, elbet haklı olduğunuz noktalar vardır. Esen kalın. (:

[Batı Rüzgarı]

zengarden şuanda ülke içerisinde çeşit bakımından en iyisi... evet tohumları 5 para etmez, alınmaz ama fide olarak pek çok kez alışveriş yaptım.fideler doğru çıkıyor. sadece 2 yıl önce bir fide yanlış çıkmıştı o da kabul edilebilir birşey... ama tohum alışverişi yapmanızı önermem. geçen sezon yaptığım tohum alışverişinde çimlenen tek şey hediye gelen aslanağzı tohumuydu... evet bazı tohumların çetrefilli uygulamalara ihtiyacı vardı ama çimlenmesi beklenen tohumlarda firesiz çimlenmedi.. bir kısmını başkasına vermiştim o da başaramadı... ama sonuç itibariyle ortalama o kadar düşük ki bitki satışı konusunda güvenebileceğiniz ya şahısdır ya da biri zengarden olmak üzere bi kaç internet sitesidir. geri kalanı ne sattığını bilir ne doğru çıkar ne muhattap bulabilirsin... yani şükretmek lazım

[overseas]

Başlığı şuan yeni gördüğüm için, ayrıntılı aktarım yapmak istiyorum;

Geçen sene ‘Siyah İncir’ başlığına yazdığım cevabımda (http://www.agaclar.net/forum/1498400-post286.htm) belirttiğim üzere, BURSATARIM Fidancılık (BURSATARIM - Bursa Fidancılık Tarım Ltd. Sti. - Fidan satışı, Metal bağ direkleri, Bağcılık, Peyzaj) denen, bugün genelde Köy TV kanalında -daha önce başka kanallarda da çıkıyorlardı- programlarını gördüğünüz, Selçuk Oruç ve Rıza Oruç isimli kişilerle geçen sene aramda geçen ‘Bursa Siyahı İncir’ fidanı fiyaskosunu, noktasına virgülüne dokunmadan belitreceğim.

Kendilerini bu TV kanallarında ‘Siyah İncir’ ile yaptıkları programlarda farkettim, İstanbul’da olduğum için yol katedip fidan almadan önce yerlerinde ziyaret ettim, konuştum bilgi aldım. Üretim ile ilgili çizdikleri tablo ve ‘konuyla ilgili bilgililerdir, bir sıkıntı olursa yardımcı olurlar’ diye bel bağlayarak ‘60 adet Bursa Siyahı’ fidanı ile birlikte hatırladığım kadarıyla 50-55 adette karışık meyve fidanları sipariş ettim kendilerinden.

İncirleri ‘Aralık’ ayı sonuna doğru söküm yaptığını, diğer fidanlarla birlikte o zaman gönderebileceğini söyledi, bizde ona göre kendimizi ayarladık ve haberleşerek kendisine ön ödememizi yaptık. Gönderim zamanı geldiğinde iletişim halindeydik, o hafta Bursa’nın her tarafına kar yağmış olmasına rağmen bu şahıs herhangi bir uyarı yapmadı, bizde ‘vardır bir bildiği’ diyerek incir fidanları açık köklü paketleyerek gönderim yapmasına karışmadık.

Bulunduğumuz yere –bölgeye değil, adrese teslim- kargo göndereceğini söyledi ve karşılığında hatrı sayılır bir meblağ da kargo ücretini ödedim ancak, balık baştan kokmaya işte tam burada başladı. Bu şahısın -daha sonradan inkar edeceği üzere- bulunduğumuz yere hayli uzak olan ilçenin kargo şubesine ‘kargoyu şubeden teslim alınmak üzere’ gönderim yaptığı ortaya çıktı. Kargo firmasıyla olan tartışmaları ve yaşadığımız rezilliği buraya aktarmayayım, varın gerisini siz düşünün kısacası, üstüne bir kargo parası meblağ daha ödeyerek kargoları dikim yapacağımız bahçemize kendi imkanlarımızla getirdik.

Gönderdikleri fidanların üzerinde sertifikaları yok, bunuda sorun etmedik, bir an önce dikimlerimizi yaptık ancak, Şubat ayı sonunda fidanların kuruduğunu gözlemledik. Kendisini aradım, durumu belirttim, "Nisan sonuna kadar bekleyin, daha sonra tekrar konuşalım" dedi. Mayıs ortasında tablo netleşti İncir fidanlarından 40 tanesi kurudu.

Sebebi mi? Tabi ki bu fidanlarının köklerinin soğuğa hassas olması. Bulunduğumuz bölgenin Ziraat Odası beni Aydın İncir Araştırma Enstitüsü ile bağlantılandırdı da onların sayesinde konudan haberdar oldum. Onu geçtim internetten kısa bir araştırmayla bile ben bu bilgiye ulaşabiliyorken (http://www.agaclar.net/forum/459640-post99.htm) bu insanlar, ziraat müdendisiyim diye geçiniyor, yetmedi fidancılık ile uğraşıyor, fuarlarda stant açıyorlar, o da yetmiyor konuyla ilgili -sözümona bilgilendirme amaçlı- programlar yapıyorlar ama gel gör ki yaptıkları işten haberleri yok, ya da işlerine geldiği gibi davranıyorlar, en önemli meseleleri sürüncemede bırakıyorlar. Tek yapacakları şey böyle hava koşullarında, riske girmeyerek fidanları tüplü göndermeleri ve dış paketin içerisinde de fidanların köklerini iyice sarmalarıydı.

Rıza ORUÇ adlı kişiyi telefon ile aradım, tüm size burada aktardıklarımı kendisine de aktardım. İnsanda hiç değilse biraz yaptığı işe saygı ve utanma olur. Sadece, “Merak etme kuruyan fidanların yerine yenilerini göndeririz ederiz” diye gönülsüzce gevelemekten başka hiçbir cevap vermedi. Gidiş o gidiş. Dahası fidanların faturasını bile kaç kere telefon ile arayarak zor gönderttim. Utanmadan, sıkılmadan onu bile karşı ödemeli kargoyla göndermişler

Açıkça, BURSATARIM Fidancılık (BURSATARIM - Bursa Fidancılık Tarım Ltd. Sti. - Fidan satışı, Metal bağ direkleri, Bağcılık, Peyzaj) denen bu şirketten uzak durun derim. Asıl yaptıkları iş, böyle basit kirli oyunlar oynayarak günü kurtarmak. Yapılan TV programları da bilgilendirme değil, fidan pazarlamak için reklam mahiyetinde yapılıyor zaten.

Benim yaşadığım deneyim tam olarak böyle.

Aşağıda resimlerini bulabilirsiniz;

Fidanları gönderirken Selçuk ORUÇ'un bana yolladığı resimler - https://ibb.co/iQzEUc
Şubat sonu Mart başı fidanlar kuruduktan sonraki halleri - https://ibb.co/d5mHhx