01-08-2009, 20:23 | #212 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
İzmir ve Ege Bölgesinde görevlendirilmek üzere EM ailesine katılacak ve ilerde de bizim tarım bölümümüzün başını çekecek satış konularında biraz deneyimli bir Ziraat Mühendisini işe almak istiyoruz. Bölgeniz tüm Ege Bölgesi olacak ve araba verilecektir. Aradığımız kişi, sorumluluk sahibi, kendi kendine karar verebilen, meslektaşlarıyla iyi geçinebilen ve satış yapabilen, denemeler kurabilen girişken bir Mühendis olmalıdır. İlgilenenlerin info@emturkey.com adresine Özgeçmişleriyle birlikte başvurmaları rica olunur. Özgeçmişinizin yanı sıra kısa bir mesaj yazarak sizi neden işe almamızı lütfen belirtiniz. Sitede başka yer bulamadığım için bu ilanı buraya yazdım. |
01-08-2009, 20:25 | #213 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Alıntı:
Bana sonucu bildirirseniz sevinirim. Kullanım için yardıma gereksiniminiz olursa sorun lütfen. Başarılar diliyorum. |
|
01-08-2009, 22:51 | #214 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 02-04-2009
Şehir: kdz.Ereğli
Mesajlar: 464
|
SN Doğasever Bu sayfayı ve yazdıklarınızı okudum.Son mesajlara doğru gelince dikkatimi şu çekti.Kendi ürününüzü anlatmakta ****** çok haklısınız.Fakat dikkatimi çeken neden ısrarla taşlama yaptığınızı çok anlamış değilim.Bahsi geçen konuyu her ikimizde biliyoruz.Bence kafa karıştırmaya çalışıyorsunuz.Peki sizin ürününüzün diğerinden farklı olan bir üstünlüğü varmı.Yani neden em seçelim ? |
02-08-2009, 10:31 | #215 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Sn Akcan Bunu anlamak için diğer malum başlıkları da okumanız gerekir diye düşünüyorum. Bu konuda ısrarcı olan ben değilim. Başkaları. Bana ısrarla belge belge diye tutturanlar var. Benim ısrarcılığım sadece bunlara bir tepkidir. Çok önem verilen bu belgeleri burada yayınlamaya devam edeceğim. Bir insana bir konuda fikri soruluyor mesela; hemen şu şu belgeleri görmem lazım deniyor. Sn Akcan ben herkesin gösterebileceğinden daha fazla belge gösterebilirim. Bunu bu siteye üye olduğumdan bu yana hiçbir zaman öne çıkarmadım. Tüm gübre konularındaki mesajlarıma bakarsanız, hiçbir gübre üreticisine belge sormamışımdır. Bana sorular sorulduğunda, mantıklı biçimde yanıt vermeye çalışıyorum. Belge gösterin demiyorum. Bazıları ise, rakip bir ürünle karşılaşınca sadece ve sadece belge soruyor! Fikir yürütmemek için belgelerin arkasına saklanıyor. Benim kafa karıştırmaya çalıştığımı söylüyorsunuz. Sizin düşüncenize saygılıyım. Ancak gerçeği de belirtmem gerekiyor. Lütfen benim bu sitedeki tüm mesajlarımı okuyunuz. Sadece bu başlık altındakileri değil! Aslında arşivde de 2 yıl öncesine ait mesajlar da var. Eğer site yöneticisi bu mesajları da bulup çıkartırsa, benim çiftçimize, köylümüze ve sanayicimize yardımcı olmak için nasıl çırpındığımı anlayabilirsiniz. Örneğin, tavuk gübresi başlığı altında, herkesin kendi mikrobiyal sıvı gübresini nasıl yapabileceğini anlatıyorum. Bunu neden yapıyorum? Söyler misiniz, bu sitede satılan hangi sıvı organik ya da mikrobiyal gübre üreticisi böyle bir şey yapıyor? Ben de sıvı mikrobiyal gübre satıyorum. Şimdi size ben sormak istiyorum: Siz bir ürün satsanız, ürününüzün muadilinin nasıl üretileceğini insanlara öğretir misiniz? Lütfen insanları yargılamadan önce tüm bilgilere sahip olun ve herşeyi etraflıca araştırın. Asıl kafa karıştırmaya çalışanları, artık herkes tanıyor! |
02-08-2009, 11:01 | #216 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Neden EM kullanmalıyım?
Neden EM kullanmamız gerektiğini açıklamadan önce EM Teknolojisinin ne olduğunu açıklamamız gerekir. EM Teknolojisi Nedir? EM Teknolojisi, Etkin Mikroorganizmaların kullanıldığı teknoloji anlamına gelmektedir. EM, tek bir mikroorganizma türü olmayıp, çeşitli mikroorganizma gruplarının karışımından oluşmaktadır. İnsanlara, hayvanlara ve doğaya olumlu ve sağlıklı etki yapar . Bu mikroorganizmaların çoğu gıda ve sağlık alanlarında geçmişten bu yana kullanılmaktadır. EM kullanımının sağlık açısından güvenli olduğu, belirli araştırmalar çerçevesinde Japonya ve diğer ülkelerde kanıtlanmıştır. İçildiğinde dahi herhangi bir zararlı etkisi görülmemiştir. Birçok ülkede EM bir içecek olarak izne sahiptir. Tarımsal uygulamaların dışında hijyen gerektiren yerlerde de kullanılmaktadır. Yasaların çok sıkı olduğu Amerika’nın Kaliforniya eyaletinde dahi EM üretimi ve satışı serbesttir. EM Teknolojisi tarım, hayvancılık, balıkçılık, çevre ve tıp alanlarında uygulanmaktadır. Etkin Mikroorganizmalar, hem aerobik (oksijen içeren) hem de anaerobik (oksijen içermeyen) ortamlarda yaşayabilen mikroorganizma gruplarından oluşmaktadır. Yeryüzündeki mikroorganizmalar temelde üçe ayrılır: Bozguncu (Dejeneran) mikroorganizmalar, Yapıcı (Rejenerant) mikroorganizmalar ve Fırsatçı (Nötr veya Opportünist) mikroorganizmalardır. Etkin Mikroorganizmalar, genel olarak yapıcı mikroorganizmalar sınıfına girmektedir. Organik maddelerin bozunmasını (kokuşmasını ya da oksidasyonunu) engelleyip, fermantasyona neden olurlar. Böylece doğayı sağlıklı kılarlar ve birçok biyolojik aktif maddenin ve antioksidan maddelerin oluşmasını sağlarlar. Antioksidan maddeler, sadece oksidasyonun zararlarını engellemekle kalmaz, oksidasyonu, bir başka deyişle çürümeyi (ya da kokuşmayı) durdurup temel yapısına dönüşümünü sağlayabilmektedir. Burada maddenin ölü ya da canlı olup olmadığı önem taşımamaktadır. Bozguncu mikroorganizmalarda ise, yapıcı mikroorganizmalardakinin tam tersi bir durum söz konusudur. Bu mikroorganizmalar doğrudan ya da dolaylı olarak oksidasyonu başlatan maddeler üretirler. Bu da serbest radikalleri yaşatması demektir. Nötr olan fırsatçı mikroorganizmalar, ne yapıcıdır ne de bozguncudur. İki grubun arasında kalmakta oportünist bir tutum sergilemektedir. Yararlı mikroorganizmalar güçlü ise yararlıların tarafında, zararlı mikroorganizmalar güçlü ise onların yanında yer almakta ve güçlü olan gibi davranmaktadır. Belirli bir açıdan bakıldığında, giderek elverişsiz hale gelen tarım alanları ve doğa koşulları, oksidasyonun acımasız bir sonucu olarak görülebilir. Buradan da anlaşılacağı gibi EM-Teknolojisi sadece tarımda faaliyet göstermemekte, birçok alanda uygulanmaktadır. EM ile genel anlamda her alandaki oksidasyon oluşumu antioksidasyona dönüştürülerek mikroorganizmalar sayesinde engellenmektedir. EM Teknolojisi neden diğer teknolojilerden farklıdır? EM Teknolojisinin başlangıcı, 1968 yılına dayanmaktadır ve amacı hasattaki verimliliği arttırmak ve bozunmanın ya da çürümenin önüne geçmektir. Ancak 1980’ler döneminde pratik uygulamalar olumlu sonuçlar göstermeye başlamıştır. 1982 yılında EM pratikte uygulanabilir hale gelmiş ve dünyanın birçok yerinde kullanılmaya başlanmıştır. Tarımın ve Doğanın birleşik algılandığı ülkelerde aynı zamanda atıksal sorunlara da çözüm getirilmiş olmaktadır. EM-Teknolojisinde slogan; güvenli, rahat ve uygun bir ortam, düşük fiyat, yüksek kalite ve yüksek verimdir. EM-Teknolojisinin hedefi canlı, sağlıklı ve huzur dolu bir toplum oluşturmaktır. Nüfusun sürekli arttığı ve tarım alanlarının sürekli azaldığı, kaynakların yetersiz kaldığı, doğal problemlerin büyüdüğü bir dünyada geleceğe karamsar bakıyoruz. Genelde toplumların birlikte hareket etmelerinin, bazı sorunlara çözüm getireceği görüşü kesindir, ama insanlığın top yekün biçimde kabul edilebilir ve sürdürülebilir bir genel refah düzeyine ulaşabilmesi için toplumsal sorunların kökenine inmemiz gerekmektedir. Yeryüzünü, Entropi’yi (Dünyadaki düzensizliğin bir ölçüsü) azaltan teknolojilerle donatıp farklı bir toplum yapılandırmalıyız. Buradan da anlaşılabileceği gibi, bu yeni teknolojilere ve yeni kavramlara dayalı bir toplumun oluşturulması demektir. İnsanlık toplumsal yaşamı kurmadan ve nüfusu artmadan önce, dünya Entropiyi dengede tutan işlevlerine sahipti; doğayla (kendisiyle) uyum içinde yaşıyordu ve kainattan sınırsız gücünü alabiliyordu. Dünyanın tüm nimetlerini petrol, kömür ve diğer doğal kaynakların yanı sıra çeşit çeşit bitki ve hayvan türleri vb. bolca oluşturduğunu ve insanların hizmetine sunduğunu söylesek abartmış olmayız. Dünyamız kendi ekseni ile Güneş etrafındaki dönüşüne devam etmektedir ve sonuçta dünyamızda belirli bir denge söz konusudur. Yerküremizi bir sistem olarak düşünürsek, sistemde onu oluşturan bileşenler (elementler) ve sistemin belirli bir enerjisi bulunmaktadır. Bunun yanı sıra, dünyamızda herşey her an değişmektedir. Bir başka deyişle, dünyada bir evrim yaşanmaktadır. Şu andaki dünya bir saniye önceki dünya ile aynı olmadığı gibi, bir saniye sonrasıyla da aynı olmayacaktır. Örneğin, sobanızda yanan kömür, son bir saniye içinde yeryüzüne biraz daha enerji vermiş olacaktır. Bu yanma olayı sonucu enerjinin yanı sıra kül, karbondioksit açığa çıkacak ve bu yeni açığa çıkan maddeler ve yerküre sistemine ilave edilen enerji nedeniyle yeryüzündeki düzensizlik biraz daha artmış olacaktır. İşte biz bu düzensizliği ölçen kavrama Entropi diyoruz. Öyleyse, günümüz teknolojilerine göre çalışan fabrikaların, makinaların bacalarından çıkan dumanlar ve ısı hep yeryüzünün entropisini arttırmakta, her geçen gün biraz daha fazla kirlenmeye neden olmaktadır. Çünkü günümüz teknolojilerinin hemen hemen tamamı oksidasyona dayalıdır ve her oksidasyon, entropi artışını da beraberinde getirmektedir. Bu durum böyle devam ederse, oluşturduğumuz kirlilikten dolayı Entropi büyük bir hızla yoğunlaşacak; herkes neslimizi imha yolunda olduğumuzu itiraf edecektir. Yoğun entropi ortamında karşılaşacağımız kirlilik ve oksidasyon devam ederse, zararlı mikroorganizmaların ve virüslerin yayılıp güçleneceğine kesin gözüyle bakılmaktadır. Bu, sadece çevre kirliliğinin artmasıyla kalmayacak; salgınlar baş gösterecektir. Bunlar da zararlı mikroorganizmaların, sinek ve böceklerin çoğalmasına sebep olarak gelişmiş yaratıkların varlığını tehlikeye sokacak, tedavisi bulunmayan hastalıklara yol açacaktır (Zaten bu tehlike bugün de mevcuttur). Geçmişten bu yana gelen oluşumlardan dolayı yeryüzünde Entropi yoğunlaşmaktadır. Bu sorunları kontrol altına alabilmek için hızlı bir şekilde Entropi yavaşlatıcı ve dönüşüm yaratıcı teknolojilere yönelmeliyiz. Konunun daha iyi anlaşılması için bir örnek vermek istiyorum. Kimyasal gübre ve ilaçları kullanmaya devam ederseniz, sadece toprakları ve ürünleri kirletmekle kalmıyorsunuz, düşünülmesi gereken bir diğer konu da bu kimyasal bileşiklerin üretimidir. Yeryüzünde en fazla enerji sarfiyatı gerektiren sanayilerden en başta gelenlerinden biri kimyasal madde üretim sanayiidir. Yani, tarlanıza her kimyasal gübre veya pestisit attığınızda, küresel ısınmaya biraz daha katkıda bulunuyorsunuz demektir. EM kullandığınızda ise, hem kimyasal madde kullanmadığınız için hem de üretilen bitki nedeniyle birim alandan daha fazla karbondioksidin emilmesini dolayısıyla sera gazlarının azalmasına katkıda bulunabilirsiniz. Düzenleyen Dogasever : 02-08-2009 saat 11:11 Neden: eksik |
02-08-2009, 11:09 | #217 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Tarımda EM Kullanımı
Kyusei Doğal Çiftçiliği (Kyusei Nature Farming) kimyasal ve toksik maddelerden arındırılmış ve güvenli gıdalar yetiştirmek amacıyla Japonya’da geliştirilmiştir. Yıllar boyunca, Kyusei Doğal Çiftçilik yöntemlerini uygulayan çiftçiler, aslında organik çiftçilik yapmaktaydılar. Kyusei çiftçileri, ilk kullanıma başlanmasından itibaren kimyasal gübre ve pestisit kullanmayı reddetmişlerdir. Ancak, nüfusun çoğunluğuna yetecek miktarda üretim yapmaları mümkün olmamaktaydı. 1980’li yıllarda, Prof. Dr. Teruo Higa, Kyusei Doğal Çiftçiliğe Etkin mikroorganizmalar kavramını (Effective Microorganisms (EM)) soktu. Böylece, bir grup yararlı mikroorganizma, toprak iyileştirici olarak kullanılıp, bitkilerde ve toprakta hastalıklara neden olan zararlı mikropların üremesini bastırdı ve tarımsal bitkilerin organik madde kullanmadaki verimliliğini artırdı. Bu teknoloji son derece başarılı oldu ve bu teknolojiyi Asya Pasifik bölgesine yaymak için Tayland’da 1989 yılı Kasımı’nda bir konferans düzenlendi. Bu konferansda ise, Asya Pasifik Doğal Tarım Ağı (Asia Pacific Natural Agriculture Network (APNAN)) oluşturuldu. APNAN’ın birinci amacı; araştırma, eğitim ve teknolojilerin teşvik edilmesi için Asya Pasifik bölgesinde bir uluslararası bilim adamları ağı oluşturulmasını sağlamaktı. Bu etkinlikler, Kyusei Doğal Çifçilik ve Etkin Mikroorganizmalar (EM) teknolojisini esas alacaktı. İdeal Tarımın İlkeleri Kyusei Doğal Çifçiliğin ana teması, İDEAL TARIMIN uygulanmasıdır. Kyusei Doğal Çifçiliğin savunduğu ideal tarımın beş ilkesi şunlardan oluşmaktadır: 1. İnsanların sağlıklı olmaları için güvenli ve besin değeri olan gıdalar üretmek 2. Hem üreticiye (çiftçiler) hem de tüketiciye ekonomik ve manevi olarak katkı sağlamak 3. Sürdürülebilir ve herkes tarafından kolayca uygulanabilir olmak 4. Çevreyi korumak 5. Artan dünya nüfusunu beslemek için yüksek kalitede ve yeterli miktarda gıda üretmek EM'nin fotosentez üzerindeki etkisi Tarımsal üretim; güneş enerjisi, su ve karbondioksit gerektiren yeşil bitkilerin fotosentez prosesi ile başlar. Fotosentez için gerekli bu maddeler her yerde bol miktarda bulunmaktadır. Böylece, Tarımı, “yoktan birşey üretmek” olarak tanımlayabiliriz. Ekonomik etkinlik açısından bakıldığında bu iyi bir şey gibi görünse de, mevcut tarım son derece düşük verimlidir. Bunun nedeni, bitkilerce güneş enerjisinin çok düşük bir verimlilikte kullanılmasıdır. Güneş enerjisinin bitkiler tarafından teorik olarak potansiyel kullanılabilme oranı %10-20 arasındadır. Ancak, gerçek kullanım oranı ise %1’in altındadır. Yüksek fotosentez verimliliğine sahip şeker kamışı gibi C4 bitkilerinin kullanılma oranı bile azami büyüme dönemi sırasında %6-7’yi pek geçmemektedir. En iyi verim alınan tahıllarda bu oran normalde %3’ün altında seyretmektedir. Geçmişte yapılan çalışmalar, ana ürün kloroplastlarının fotosentez verimliliğinin daha fazla artırılamayacağını göstermiştir. Bu, biyokitle üretim kapasitesinin azami düzeye ulaştığı anlamına gelmektedir. Bu yüzden, biyokitle üretimini artırmanın en iyi yolu, insan gözüyle görülebilen ışığı (visible light) (kloroplastlar halen bu ışığı kullanamamaktadır) ve kızıl ötesi ışınları kullanmaktır. Bu ışınlar birlikte toplam güneş enerjisinin %80’ini oluşturmaktadır. Ayrıca, organik moleküllerin bitkiler tarafından doğrudan kullanımı yoluyla bitki ve hayvan artıklarının içerdiği organik enerjinin geri kazanılmasının yollarını da araştırmalıyız. Fotosentetik bakteri ve yosun (alg), ortamda organik madde bulunduğunda, 700 ila 1200 nm dalga boylarını kullanabilmektedir. Yeşil bitkiler bu dalga boylarını kullanamazlar. Ayrıca, fermantasyon mikroorganizmaları organik maddeyi parçalayarak, amino asitler gibi karmaşık bileşikleri açığa çıkararak bitkilerin kullanımına sunarlar. Bu ise, organik maddenin tarımdaki verimliliğini artırır. Buradan yola çıkarak, tarımsal üretimin artması için önemli bir etmenin, toprakta organik maddeyi ve güneş enerjisini verimli biçimde kullanacak ve organik maddeyi parçalayacak etkin mikropların bulunması olduğunu söyleyebiliriz. Böylelikle, güneş enerjisinin kullanım verimliliği artırılmış olur. EM'nin tarımdaki yararları Tarımda uygulandığında EM’nin yararlı etkilerinden bazıları verilmektedir: (a) Bitkilerde filizlenmeyi, çiçeklenmeyi, meyve vermeyi ve olgunlaşmayı teşvik eder. (b) Toprağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik ortamını iyileştirir ve topraktaki patojenleri ve zararlıları (haşaratı) bastırır. (c) Tarımsal ürünlerin fotosentez yapma kapasitesini yükseltir. (d) Daha iyi filizlenmeyi ve bitki büyümesini garanti eder. (e) Organik maddenin gübre olarak verimliliğini artırır. (f) Tarımsal ürünlerin verimliliği ve kalitesini artırır. Saygıdeğer Ağaçlar.net üyeleri, yukardaki iki mesajdan anlaşılacağı gibi, EM sadece basit bir mikrobiyal gübre değil, dünyamızın bugün karşı karşıya bulunduğu birçok soruna akılcı yoldan çözüm sunan bir teknolojidir. Bu tür teknolojileri kullanmamız sayesinde bugün yaşadığımız çevre sorunlarının en akılcı ve ekonomik biçimde çözümüne katkıda bulunabileceğiz. Tüm Ağaçseverlere iyi bir Pazar geçirmelerini diliyorum. Düzenleyen Dogasever : 02-08-2009 saat 11:13 Neden: yazım hatası |
02-08-2009, 23:03 | #218 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 02-04-2009
Şehir: kdz.Ereğli
Mesajlar: 464
|
Lütfen benim bu sitedeki tüm mesajlarımı okuyunuz. Sadece bu başlık altındakileri değil! Aslında arşivde de 2 yıl öncesine ait mesajlar da var. Eğer site yöneticisi bu mesajları da bulup çıkartırsa, benim çiftçimize, köylümüze ve sanayicimize yardımcı olmak için nasıl çırpındığımı anlayabilirsiniz. Örneğin, tavuk gübresi başlığı altında, herkesin kendi mikrobiyal sıvı gübresini nasıl yapabileceğini anlatıyorum. Bunu neden yapıyorum? Söyler misiniz, bu sitede satılan hangi sıvı organik ya da mikrobiyal gübre üreticisi böyle bir şey yapıyor? Ben mikrobiyal gübrede sıvı satıyorum. Şimdi size ben sormak istiyorum: Siz bir ürün satsanız, ürününüzün muadilinin nasıl üretileceğini insanlara öğretir misiniz? Lütfen insanları yargılamadan önce tüm bilgilere sahip olun ve herşeyi etraflıca araştırın Kusura bakmayın ama elmayla armutları karıştırmamak lazım. Sizce bir usta yanına neden çırak alır.Sadece ayak işlerini yapsın diye mi ? Birgün yanında ki çırak kendi rüştünü ıspatladığında usta çırağı için ne düşünür. Bana rakip mi oldu der,yoksa bu ustayı ben yetiştirdim mi der. Gelelim sizin araştırmalarınıza ! Yaptığınız EM le ilgili çalışmalarınızı takdir ediyor ve başarılarınızın devamını diliyorum.Fakat ben ürünümün muadilinin nasıl üretileceğini dostlarıma öğretirdim. |
03-08-2009, 11:05 | #219 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Sn Akcan Güzel örneğiniz icin size teşekkur ederim. Ben de aynen sizin gibi düşünüyorum. Bu da belki de bir süre Marmara Üniversitesi'nde hocalık yapmış olmamdan kaynaklanıyor olabilir. İnsanlara bir seyler öğretmek beni de mutlu ediyor. Hele hele oğrettikleriniz sayesinde bu dünya kirlilikten biraz daha kurtulacaksa, bu yaptığınız işi biraz daha ulvi kılıyor. Buradaki tartışmalarımızda bazen kendimizi kaptırıp, asıl konudan uzaklaştığımız olabiliyor. Ben bu durumlar için tüm okuyucularımızdan kendi adıma özür diliyorum. Siz yerden göğe kadar haklısınız! Bizlerin daha dikkatli ve yapıcı olmaları gerekir diye düşünüyorum. O yüzden, başkaları ile uğraşmayı bırakıp kendi amaç ve doğrultumuzdaki çalışmalara odaklanmamız gerekir diyerek haftaya son derece olumlu düşünce ve duygularla başlıyor; tüm agaclar.net okuyucularının da aynı şekilde verimli ve mutlu bir hafta geçirmelerini diliyorum. |
03-08-2009, 12:14 | #220 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 17-07-2009
Şehir: İzmir Zeytinlibahce/Aliaga
Mesajlar: 809
|
info@emturkey.com dan kisisel uygulama planı olusturmamda ve aktiflestirme islemi ile ilgili tum sordugum sorularıma aldıgım tatminkar cevaplar icin kayhan yalcı bey e tesekkur ederim ayhan dukel |
03-08-2009, 12:18 | #221 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 10-11-2007
Şehir: Istanbul
Mesajlar: 343
|
EM Aktif bizim gibi amatör kullanıcıların ihtiyacını karşılamaya fazlasıyla yeterli. Ancak bu ürünün ömrünün 1 ay olması olumsuz yönü. EM1 ise 1 litrelik ambalajında bizim için çok fazla. Bunu düşünerek EM1 paylaşımı amacıyla "Ortak Siparişler" bölümünde konu açtım. Katılım olursa 1 litrelik EM1 alınıp bölünerek paylaşım işine gönüllü olabilirim. EM1 ortak alımı |
03-08-2009, 12:59 | #222 |
Ağaç Dostu
|
Aslında şöyle bir önerim var. Yeni EMA nın 2li paket halinde satılması önerisi.Böylece ürünün raf ömrü uzar. (Aynen piyasadaki toz antiyobetik ilaçlar gibi.Aktifleştirilmek istendiği zaman su katılıyor.) Yeni EMA da aktifleştirilmek istendiğinde yannda verilen diğer şişe ile karıştırılsın, sonra da seyreltilsin. Bilmem Dünyada böyle bir uygulama var mı? |
03-08-2009, 13:07 | #223 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Ema
Alıntı:
EM1 aktif olmayan, yeni EMA ise aktifleştirilmiş olan ürünümüzün adıdır. Yeni EMA'nın raf ömrü en az 6 aydır. 1 yıl süreyle de rahatlıkla kullanılabilir. Zaten bu yüzden de yeni EMA yeni bir adla yakında piyasaya çıkacak! O yüzden toplu alım yapılmasına gerek yok! Birkaç litre kullanacak arkadaşların 1/2 ya da 1 litrelik ambalajlarda yeni EMA almalarını (yeni adını çok yakında buradan açıklayacağım!) öneririm. Daha büyük miktarlarda kullanıcıların ise, EM1 alarak kendilerinin aktifleştirmelerini salık veririm. Kendileri aktifleştirdiklerinde ürünün raf ömrü max 45 gün olacaktır. Saygılarımla. |
|
03-08-2009, 13:11 | #224 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Alıntı:
Gösterdiğiniz ilgi için asıl ben size teşekkür borçluyum. Ben sadece yardımcı olmaya çalıştım. Geçmişte zeytin ağaçlarıyla ilgili bazı arkadaşlar çalışma yapmışlardı ve çok iyi de sonuç almışlardı. Ancak bu arkadaşlara şu anda ulaşamıyorum. Siz kullandıktan sonra olumlu olumsuz yorumlarınızı alırsak çok sevinirim. |
|
03-08-2009, 13:18 | #225 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Alıntı:
Saygılar |
|
03-08-2009, 13:49 | #227 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
MeyveliTepe'nin web sitesi
Sn Meyvelitepe'ye Kendi özel web sitesinde EM hakkinda yazmış olduğu övgü dolu sözler için çok teşekkür ederim. Eğer izin verirse, buradan sayfasına link vermek istiyorum. |
03-08-2009, 13:53 | #228 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Sn Denizakvaryumu Yeni EMA'yı şu anda zaten tedarik ediyoruz. Yakında EMA değil de başka isimle tedarik edeceğiz. Saygılar. Ayrıca, sizlere bir müjdem daha var: 1 kg'lık naylon paketlerde "Bukaşi" de bu hafta çıkıyor! |
03-08-2009, 14:18 | #229 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Hayır yetmez. Ya bir aylık olmalı ve birdefada hepsi kullanılmalı. Ya en az bir yıllık olmalı, artanı gelecek yıl kullanılmalı. Örneğin; Nisan ayında tarlayı işledin, sürdün, sürdürdün ve ürünü kullandın, 6 ay sonra eylül ayında bir daha mı kullanacaksın? Buna uyacak çiftçi zor bulursunuz. Ürünün 6 ay raf ömrünün olmasının, bence hiç bir esprisi yok. Ürünün kullanım kolaylığı diye bir şey var, niye buna dikkat edilmez anlayamıyorum. Saygılar |
03-08-2009, 14:23 | #230 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Alıntı:
|
|
03-08-2009, 14:24 | #231 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Bu şekilde uygulamak yeterli olur mu? Cumartesiye çıkarsa gelip alayım. |
|
03-08-2009, 14:49 | #232 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
|
Alıntı:
anladım. Sn. Ayhan Kaptan arkadaşım ve aynı zamanda tarla komşum. Ondan, gerekli bilgileri alırım ve uygulama yöntemlerini öğrenebilirim. Bu arada, kaolin kili, bionem/ROA, EM1/EMA, Eko/sorp gibi ürünleri deneme amaçlı kullanıyor ya da kullanmaya başladık. Araştırmalarımız daha da devam edecek. Araştırmalarımızda bize yardımcı olan arkadaşlara, özellikle Sn. Meyvelitepe;ye ve Sn.Denizakvaryumu'na teşekkür ederiz. Saygılar Düzenleyen Halil Önen : 03-08-2009 saat 16:30 |
|
03-08-2009, 14:58 | #233 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 10-11-2007
Şehir: Istanbul
Mesajlar: 343
|
Alıntı:
emturkey.com'a email mesajı atmıştım. Kayhan Bey'den yanıt geldi. Eğer şimdi sipariş verirsem, alacağım EMA 45 gün raf ömrü olan mı, yoksa 6 ay raf ömrü olan mıdır? |
|
03-08-2009, 18:28 | #234 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Benim adım Kayhan Yalçı, buradaki rümuzum Doğasever. Yani aynı kişiyle konuşuyorsunuz. Bizim sağladığımız EMA ürününün ömrü hep en az 6 aydır. Siz aktifleştirdiğinide ise, yukarda söylediğim nedenlerden ötürü en fazla 45 gündür. Az miktarlarda kullanacaksanız, yani ev kullanıcısı iseniz, EMA alın! Eğer tarla, sera büyük bahçe yapıyorsanız EM1 alıp siz aktifleştirin. Daha ekonomik olması için. Saygılar |
03-08-2009, 18:29 | #235 | |
agaclar.net
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
|
Alıntı:
|
|
03-08-2009, 18:36 | #236 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Alıntı:
Cumartesiye hazır olabilir. Ancak size kaç kg lazım bildirirseniz sevinirim. (5TL/kg) |
|
03-08-2009, 18:38 | #237 |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
EM1 gerçekten Sn MeyveliTepe'nin söylediği gibi, oldukça ekonomik ancak ev kullanıcıları EMA alırlarsa, aktifleştirme işleminden kaçınmış olurlar! Böylece hata yapma olasılıkları ortadan kalkar! |
03-08-2009, 19:09 | #238 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Alıntı:
Araştırmalarınızı candan destekliyorum. Teknik bilgi olarak elimden geleni yapacağımdan emin olabilirsiniz. Burada bulunan bu çekirdek grubun birçok örnek çalışmaya imza atacağından hiç kuşkum yok. Saygı ve sevgiyle kalın! |
|
03-08-2009, 19:20 | #239 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Cumartesiye 10 kg kadar lazım eğer hazır olmazsa gelecek cumartesi de olur fark etmez. Alacağım yer İstanbul yolu veya Ayaş yolu üzeri olursa benim için çok iyi olur. |
|
03-08-2009, 19:28 | #240 | |
Ağaç Dostu
Giriş Tarihi: 05-04-2007
Şehir: Appleton-İngiltere
Mesajlar: 1,706
|
Alıntı:
İsteğinizi Ankara büromuza ileteceğim. Size bilgi vereceğim. Bu Cumartesi olmasa bile önümüzdeki hafta Cumartesiye hazır olacaktır. Teşekkürler! |
|
|
|