agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Üyelerin Balkonları, Bahçeleri > Sürdürülebilir Doğal Tarım Bahçeleri
(https)




Beğeni Düzeni113Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 14-05-2010, 15:07   #31
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi omer.tuncer Mesajı Göster
Hadi bir soruda benden danaburnu ve kadı lokması ile doğal mücadele yöntemi nedir?Hele kadı lokmalarının 3-5 tanesi bir araya gelince koca ağacı kurutuyor. Gerçi tavuk ve kuşlar larvaları toprağın üstüne çıkınca yiyorlar ama topragın altındakilere ne yapacağız. Kadı lokmasın erişkinin renkleride güzel oluyor.
Ömer Bey,

Sorunuzu yeni gördüm. Organik olarak kullanılabilecek bir ilaç var gibi. Ancak organik olmasına rağmen böyle bir ilacı ben denemek istemem. Aslında burada güzel bir tartışma da başlatılabilir. Zehirli olan şey organikte olsa kullanılmalı mı?

Güney Amerika'da yetişen Ryania speciosa'nın kök, yaprak ve gövdesinden elde edilen Ryania böceklerin kas sistemine etkili olmaktadır ve hızlı bir ölüm oluşmaktadır.

Böyle bir etki gösterdiğine göre dana burnu ve kadı lokmasını öldürür diye düşünüyorum.

acemi_caylak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-05-2010, 11:14   #32
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Galeri: 25
Ceviz iç kurdu-elma iç kurdu

Madex®

Biyolojik Böcek İlacıElma İçkurduyla Biyolojik Mücadele Elma İçkurdu (Cydia pomonella), meyve bahçelerinde dünya çapında bilinen bir böcektir. Esas zararlısı olduğu elma ve armut yanında, ayva, ceviz, badem, kayısı, şeftali, Trabzon hurması, muşmula ve portakallara da zarar verir.

Doğada elma içkurdu nüfusu değişik şekillerde dengelenir: bir yandan tırtıl ve güvelerle beslenen kuşlar gibi büyükçe hayvanlar ile diğer yandan da mikro-organizmalar ya da virüsler sebebiyle oluşan doğal yollu hastalıklar bu böceğin aşırı çoğalmasını engeller.

Elma içkurdunun doğal düşmanlarından birisi olan Cydia pomonella Granüloz Virüsü (CpGV) izole edilip suni şekilde çoğaltılarak biyolojik mücadele amaçlı olarak kullanılabilir. Madex® CpGV içerir ve içkurduyla mücadelede %98-99 başarı sağlar!

Madex® gibi biyolojik ürünler kullanılırken ilaçlamanın zamanlaması çok önemlidir.

İlk ilaçlamanın zamanlaması mücadelede yüksek başarı elde edilmesi açısından çok önemlidir. Yeni nesil larvalar henüz yumurtadan çıkmadan önce ilk ilaçlama yapılmalıdır. Böylece larva, yumurtadan çıkar çıkmaz, girecek meyve arayışı sırasında bol miktarda virüsle temas edecek ve kısa zamanda ölecektir. Bununla beraber, birkaç larva bazı meyvelere zarar vermiş olsa bile hasada kadar bu yaralar genelde kapanır.

Virüs ilaçlamasının diğer bilinen kimyasal ilaçlara göre avantajı, bu virüs preparatının sadece içkurduna (Cydia pomonella) karşı etkili oluşudur. Diğer böceklere, insanlara veya diğer canlılara karşı tamamen zehirsizdir.

Andermatt Biocontrol AG tarafından üretilen Madex® Türkiye'de Elma içkurduna (Cydia pomonella) karşı ruhsatlıdır ve dünya çapında organik tarımda kullanımı tavsiye edilen bir üründür.

Kullanım Dozu10 ml Madex / 100-150 litre su (Ağaç büyüklüğüne göre)
İlk Kullanım ZamanıGünlük Ortalama hava sıcaklıkları ne kadar yüksekse, Madex o kadar erken kullanılmalıdır.

İçkurdu dişilerinin uçmaya başladığı görüldüğü zamandan itibaren Günlük Derecelerin ortalamaları (GD) alınarak Madex® kullanım zamanı bulunabilir. İlk uçuşların gözlemlenmesinden itibaren, bırakılan yumurtaların açılması genellikle 85-90 GD'yi bulur. GD hesaplaması basittir: günlük hava sıcaklıkları ortalaması alınıp bundan 10°C çıkartılarak bulunur.
GD = Günlük Ortalama Sıcaklık - 10
Örnek 1
Günlük ortalama sıcaklıklar 20°C diyelim, böylece GD 10°C yapar (20°C-10=10°C).
İlk Madex® ilaçlaması, GD toplamları 85'i bulunca yapılacağına göre ve yukarıdaki hesabın gösterdiği gibi, uçuş başladıktan 8-9 gün sonra ilk ilaçlama yapılmalıdır (85 / 10° = 8,5 gün).

Örnek 2
Hava sıcaklıkları arttığında (mesela 35°C) GD = 35°C - 10 = 25°C yapar.
Buna göre, ilk ilaçlama daha erken, yani uçuş görüldükten 3-4 gün sonra yapılmalıdır (85 / 25° = 3,5 gün).

Bu basit hesaplama zaman ve para tasarrufu sağlayacağı gibi ilaçlamanın tam etki vermesini sağlar!
Kullanım Tavsiyeleriİlaçlamaları tercihen akşam üzeri yapın.
Her bir nesil için 3 ilaçlama gerekir. İlaçlama aralıklarını hesaplarken 8 tam güneşli gün sayılmalıdır
Kapalı ve yer yer güneşli günler yarım gün olarak sayılır.
8 tam güneşli gün ardından, sonraki ilaçlama yapılır.
Şeker veya süttozu ilavesi ilacın etkinliğini ve kalıcılığını biraz daha artırabilir (500g şeker ve 250g süttozu / 100 litre su)
Bu durumda karışım iyice karıştırılmalıdır, şeker tamamen erimelidir.
İlaçma esnasında veya sonrasında yağmur yağsa bile Madex etkinliğini kaybetmez
Kullanılan suyun pH derecesi 6-8 arası olmalıdır, aksi takdirde ilaç tamamen etkisiz hale gelebilir!
Başka ilaçlarla karıştırıp da kullanabilirsiniz, böylece zaman ve para tasarrufu sağlanabilir.

http://www.vit-verim.com/tr/madex_tr.php

feast3874 beğendi.
denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-05-2010, 11:20   #33
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Galeri: 25
Thymovar®

Organik Arıcılık İlacı Varroa ile Organik MücadeleAndermatt BioVet AG tarafından üretilen Thymovar® her biri thymol içeren sünger tabletler halindedir. Kekik yağında da bulunan thymol gıda ürünlerinde kullanımına izin verilen doğal bir maddedir ve tamamen güvenlidir. Tabletlerden yayılan thymol buharı kovanın içini doldurur. Bu buhar varroa (Varroa destructor) üzerinde öldürücü etki gösterir.

Thymovar®, bal döneminde kullanılsa dahi, arılara zarar vermez.

Ancak bal döneminde, arılar kovan içindeki yabancı maddelere karşı agresif olacaklarından Thymovar® uygulamasının bal öncesi (erken ilkbahar) ve sonrası (sonbahar) yapılması tavsiye edilir.

Kullanım Zamanı ve DozlarThymovar® her dönem kullanılabilirse de dış hava sıcaklıkları ilacın etkinliğinde büyük öneme sahiptir. Uygulama sırasındaki günlük dış hava sıcaklıkları en az 12°C ile en fazla 30°C arasında olmalıdır. Bu aralıklar dışında kullanılması (özellikle 30°C üzeri) arılarınıza zarar verebilir. Thymovar®'ın arılarınız için bir tehlike oluşturması sadece belirtilen yüksek sıcaklıklarda kullanıldığında söz konusu olabilir.

Kovan tipi Erken İlkbahar
Bal Öncesi Sonbahar
Bal Sonrası
Normal Kovan 1/4 1/2
İki Katlı Kovan 1/2 1

Not: Sünger tabletler makas ile kesilebilirler


Kullanım ŞekliThymovar® günlük hava sıcaklıklarının 12°C ile 30°C arasında olduğu dönemlerde kullanılmalıdır. Ancak, en iyi etkinliğini 20°C ile 25°C arasında kullanıldığı zaman gösterir.

Bal öncesi (ilkbahar) ve sonrası (sonbahar) yılda iki dönem kullanılır. Thymovar® çıtaların en üstüne yerleştirilir ve 3-4 hafta boyunca bırakılır.

Thymovar® kullanılırken kovanın giriş kısmı, her zaman olduğu şekliyle, açık tutulmalıdır.

Daha güçlü kolonilerin gelip zayıf kolonilerin yiyeceklerini yağmalamalarını engellemek amacıyla aynı sahada bulunan tüm koloniler eş zamanlı olarak Thymovar® ile tedavi edilmelidir.

Bal öncesi (erken ilkbahar) dönemde arıların güçsüz olabileceği dikkate alınarak, Thymovar®'ın kovan başına 1/4 (çeyrek sünger) oranında kullanılması daha iyi sonuçlar vermektedir. Bu oran, bal sonrası, 1/2 (yarım) sünger olarak artırılmalıdır.

http://www.vit-verim.com/tr/thymovar_tr.php

feast3874 beğendi.
denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-05-2010, 17:29   #34
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
Wink Doğal İnsektisitler

Bu oluşumun amacı aynı zamanda doğal mücadele yöntemlerini insanlara tanıtmak ve en ucuz yöntemi bulmak olduğuna göre yukarıda yazılanlara ek olarak E.Ü. Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü'nden Sn. Ali GÜNCAN ve Sn. Enver DURMUŞOĞLU'nun yaptığı bir çalışmayı biraz kısaltarak buraya aktarıyorum.

Bitkisel Kökenli Doğal İnsektisitler Üzerine Bir Değerlendirme
Sentetik insektisitlerin keşfinden önce tarımsal zararlılarla mücadelede bitkisel kökenli doğal insektisitlerin kullanımı önemli bir yer tutmuştur.

Sentetik insektisitlerin, bitkisel kökenli doğal insektisitlere göre daha etkili, etki sürelerinin daha uzun ve piyasada kolay elde edilebilmesi nedeniyle kullanımı yaygınlaşmıştır. Sentetik insektisitler sahip oldukları birçok avantajın yanı sıra başta kalıntı, dayanıklılık ve çevre kirliliği gibi problemleri de beraberinde getirmiştir. Son yıllarda insanlar bu sorunlara giderek daha duyarlı olmakta ve çözüm yolları aramaktadır. Zararlılarla etkili mücadeleyi sağlayabilecek alternatif maddeler içinde bitkisel kökenli doğal insektisitlerin sentetik insektisitlerin yerini alabilecek potansiyelde oldukları görülmüştür.

Ancak çok sayıdaki bitkinin insektisit etkisi bilinmesine karşın ruhsatlı olanları çok azdır. Bugün bitkisel kökenli doğal insektisitler, dünya insektisit pazarının %1'ini oluşturmakta ve yıllık satışlar her sene giderek artmaktadır. Bu bitkisel kökenli doğal insektisitlerin en yaygın kullanılanları azadirachtin, pyrethrum, rotenon, nicotin, ryania, sabadilla, quassia, sarımsak, capsaicin, bitkisel kökenli yağ asitleri ve bitkisel yağlardır. Bunlardan azadirachtin, üzerinde en çok çalışılan, pyrethrum ise en eski ve halen geniş alanlarda en yaygın olarak kullanılandır. Bu konuda artan çalışmalarla doğru orantılı olarak her geçen gün yeni bir etkili maddenin keşfi olmakta ve ruhsatlandırılarak kullanıma sunulmaktadır.

Ülkemizde azadirachtin içeren 2 farklı markanın ürünü ruhsatlıdır. (Orjinalinde 1 markaydı.) Yukarıda bahsedilen bitkisel kökenli diğer etkili maddeleri içeren preparatlar çoğunca yurtdışından çeşitli şekillerde ithal edilerek özellikle organik tarım alanlarında kullanılmaktadır. Diğer yandan ülkemizde bitkisel kökenli etki maddeler hakkındaki çalışmaların sayısı oldukça azdır.

İnsan ve hayvanlarda olduğu gibi bitkilerin de zararlıların saldırılarından kendilerini korumak için çeşitli savunma sistemlerine sahip olduğu bilinmektedir. Tarımda bu maddeler, zararlılara karşı yüzyıllardan beri doğrudan veya dolaylı olarak kullanılmıştır. Gelişmiş ülkelerde organik klorlu ve organik fosforlu insektisitlerin keşfinden önce, tarımsal zararlılarla mücadelede bitkisel kökenli insektisitlerin kullanımı önemli bir yer tutmuştur Ancak bitkisel kökenli insektisitlerin yerini, zamanla sentetikler almıştır. Fakat son yıllarda sentetik insektisitlerin bilinçsizce kullanımı sonucu zararlılarda oluşan dayanıklılık, insan ve çevreye toksisitesi gibi olumsuz etkileri, bilimsel çalışmalarla ispatlanmış ve tarımsal zararlılarla mücadelede alternatifler maddeler aranmaya başlanmıştır.

Gelişmiş ülkelerde 1930-40 yıllarında yani organik klorlu ve organik fosforlu insektisitlerin keşfinden önce, tarımsal zararlılarla mücadelede bitkisel kökenli insektisitlerin kullanımı önemli bir yer tutmuştur. 1947’de Amerika’ya Güneydoğu Asya’dan 6700 ton Derris elliptica kökü ithal edilmiş, fakat bu rakam 1963’te 1500 tona düşmüştür. Diğer taraftan 1939 yılında Amerika’da toplam pyrethrum ithali 5400 ton iken, 1993 yılında bu miktar sadece 300 ton olmuştur. Bunun nedeni, sentetik insektisitlerin, bitkisel kökenlilere göre daha etkili, etki sürelerinin daha uzun olmasıdır. Ayrıca gelişmiş ülkelerde, sentetik insektisitler gelişen teknoloji sayesinde daha ucuz elde edilebilmektedirler.

Bitkilerin, insektisitler için önemli potansiyel kaynaklar olduğu birçok araştırıcı tarafından ispatlanmıştır. Prakash and Rao 866, Ahmed and Grainge ise 1535 bitkinin tarımda zararlı olan böceklere çeşitli şekillerde etkili olduğu belirtmektedirler. Öncüer ise günümüzde bu rakamın 2000'i aşmış olduğunu bildirmektedir. Bu kadar çok sayıdaki bitkinin insektisit etkisinin olduğu bilinmesine karşın pratikte yararlanılanları çok az sayıdadır. Bunun nedenlerini Isman doğal kaynakların kısıtlı olması, standardizasyon ve ruhsat almadaki zorluklar olarak belirtmiştir.

Bu grupta yer alan maddeler, bitkilerden çeşitli yöntemlerle elde edilen ve insektisit özelliği gösteren bileşiklerdir. Bunlar, işlenmemiş bitkisel materyaller, bitki ekstraktları ve bitkilerden izole edilen saf bileşikler gibi değişik formlarda olabilirler. Bitkisel kökenli doğal insektisitlerin, sentetik insektisitlere göre bazı avantajları ve dezavantajları vardır. Bitkisel kökenli doğal insektisitler, güneş ışığında, nemde ve rüzgarlı hava koşullarında çok hızlı bir şekilde parçalanır. Bu yüzden hasattan kısa bir süre önce kullanılabilir.

Bununla birlikte bu insektisitlerin çoğu böcekleri her ne kadar hemen öldürmese de, beslenmelerini çok hızlı bir şekilde durdururlar. Dolayısıyla böceklerin ölümü için bazen günler geçmesi gerekse de zararı önleme bakımından hızlı etki gösterirler. Nicotin gibi sıcakkanlılara çok zehirli bazı bitkisel kökenli insektisitleri hariç tutarsak bitkisel kökenli doğal insektisitlerin çoğu memelilere ve çevreye çok toksik değildirler. Hızlı parçalanma ve mide zehiri şeklinde etki göstermeleri, bitkisel kökenli doğal insektisitlerin bitki ile beslenen bazı zararlı böceklere karşı daha selektif olmasını sağlar. Bitkisel kökenli doğal insektisitler çoğunlukla fitotoksik değildir.


Ayrıca çimlenme, büyümeye ve ürünün kalitesine olumsuz etkileri yoktur. Ancak nicotinin, bazı süs bitkilerine karşı olumsuz etkisi olabilir. Doğal formlarında kullanıldığında dayanıklılık oluşturma riskleri pratikte yok denecek kadar azdır. Çoğunlukla az gelişmiş ve işçilik maliyeti düşük olan bölgelerde yetiştikleri için, o bölgelerde sentetik insektisitlere göre daha ucuz ve kolay elde edilebilirler.
Yukarıda belirtilen avantajların yanı sıra çeşitli dezavantajlarının da olduğu bilinmektedir. Bitkisel kökenli doğal insektisitler doğada hızlı parçalandıklarından, ilaçlama zamanının çok iyi ayarlanmasını ve daha sık uygulamayı gerektirirler. Bunun yanı sıra etkili maddenin bitkiden elde edilmesi sırasında her zaman aynı oranı yakalamak güçtür. Bu nedenle standart bir etki beklenemez. Bu yüzden ruhsat almış bitkisel kökenli preparatlar çok azdır. Ayrıca, bitkisel kökenli doğal insektisitlerin, özellikle de bitki ekstraklarının depolanması neredeyse mümkün değildir. Hazırlandıktan sonra hemen kullanılmaları gereklidir. Bitkisel kökenli doğal insektisitlerin çoğunlukla daha az toksik olduğu düşünülse de, akut toksisitesi yüksek olan nicotin ve rotenon gibi bazılarının uygulanması sırasında gereken özen gösterilmelidir. Bazı bitkisel kökenli doğal insektisitlerin ruhsatlı preparatları olmadığından kronik toksisiteleri ve gıdalardaki tolerans değerleri hakkındaki bilgiler yeterli değildir.

Bitkisel kökenli doğal insektisitlerin bir kısmı doğrudan öldürücü olarak kullanılırken bir kısmı da bu öldürücü etkinin yanında veya ayrı olarak uzaklaştırıcı, beslenmeyi engelleyici vb. yönü ile kullanılmaktadır. Bu değerlendirmede ele alınan maddelerin etkilerine yönelik bilgiler, bazı etkili maddelerin hem öldürücü hemde sözkonusu etkilerinin olması sebebiyle ilgili maddeler derlenirken verilmeye çalışılmış ayrı olarak gruplandırılmamıştır. Bitkisel kökenli doğal insektisitler içinde çevre ve halk sağlığında sorun olan zararlılara karşı da kullanılabilecek maddelerde mevcuttur. Bu değerlendirmede, dünyada üzerinde en çok durulan bazı bitkisel kökenli doğal insektisitler ve bunların tarımsal alanlarda zararlı olan böcekler üzerindeki etkileri irdelenmiştir.

Bitkisel Kökenli Doğal İnsektisitler

Azadirachtin
Bitkisel kökenli insektisit olarak son yıllarda üzerinde en çok çalışılan Azadirachta indica bitkisi olduğunu bildirmiştir. A. indica, yaprak veya kabuklarının kurutulmasıyla toz halinde, meyve veya tohumdan terpenoid yapıda olan azadirachtin ekstrakte edilerek, tohum veya tohum kabuğundan elde edilen yağ gibi çeşitli şekillerde zararlılarla mücadelede kullanılmaktadır.
Azadirachtin, böceklerde uzaklaştırıcı (repellent), beslenmeyi engelleyici (antifeedant), doğurganlığı azaltıcı, kısırlaştırıcı, öldürücü, yumurta bırakmayı önleyici, gelişme ve büyümeyi aksatıcı gibi etkiler göstermektedir.
Kültür bitkilerinde önemli zarar yapan başta Lepidoptera ve Orthoptera olmak üzere Homoptera, Heteroptera, Lepidoptera, Coleoptera, Diptera ve Hymenoptera takımına bağlı bir çok türde bu etkiler sayısız çalışmalar da araştırılmıştır.

Dünyada ticari olarak 30’da fazla preparatı bulunan azadirachtin, Amerika Birleşik Devletleri’nde ilk kez Margosan-O (Certis) ticari isminde 1985 yılında, ülkemizde ise 2000 yılının ikinci yarısında Neem Azal-T/S (Verim) ticari isminde ruhsat almıştır. Dünyada, başta suda homojen olarak dağılan sıvı formulasyon olmak üzere bir çok değişik formülasyonları bulunmakta ve hektara 100-500 g arasında değişen dozlarda kullanılmaktadır. Sık olarak kullanıldığında daha etkili olmaktadır.

Ayrıca A. indica’nın tohumundan elde edilen dihydro-azadirachtin etkili maddesinin de böceklerde beslenmeyi engelleyici ve öldürücü etkileri olduğu da bilinmektedir Bu etkili madde, DAZA (Certis) ticari adı altında satılmaktadır.

Pyrethrum
Tanacetum (Chrysanthemum) cinerariaefolium’un çiçeklerinden çeşitli metodlarla ekstrakte edilen pyrethrum, mevcut insektisitlerin içinde en eski ve en güveniliri olup, halen geniş alanlarda kullanılan tek bitkisel kökenli insektisittir.

Pyrethrum ekstraktları esas olarak chrysanthemik ve phyrethrik asitlerinin, pyrethrolone, cinerolone ve jasmolone adlı üç alkolle (rethrolone’ler) birleşmesinden oluşmuştur. Chrysanthemik asidin esterleri pyrethrin I, cinerin I ve jasmolin I, phyrethrik asidin esterleri ise pyrethrin II, cinerin II ve jasmolin II’den oluşmuştur. İşte bu altı ester pyrethrum ekstraktlarının insektisit etkilerini oluşturmaktadır.

Uygun dozda pyrethrum, böceklerde kontakt olarak etki göstermekte ve sinir hücrelerinin aşırı uyarılması (hipereksitasyon) ile kasların istemsiz olarak sürekli kasılmasına, bunun sonucunda sinir hücrelerinin elektrolit dengesinin bozulmasına ve dolayısıyla gerekli uyarı eşiğinin (depolarizasyon) oluşmaması sonucu kasların kasılamayarak felç oluşumuna neden olmaktadır. Bunun sonucunda da böcekte hızlı bir ölüm gerçekleşir.

Phyretrum’un, gün ışığında çabuk parçalanması en büyük dezavantajıdır. Bu sebepten dolayı genelde depolanmış ürün ve ev zararlılarına karşı mücadelede daha başarılı ve yaygın olarak kullanılır. Ayrıca birçok kültür bitkisinde ekonomik önemde zarar yapan yaprakbitleri, yaprakpireleri ve tripsler gibi zararlılara karşı kullanılmaktadır.

Genellikle, piperonyl butoxide (PBO), susam ekstraktı (sesamin ve sesamolin) ve propyl isome gibi sinerjist etkisi olan maddeler ile prepratları yapılarak hem ışıkta bozunma hızı düşürülür, hem de etkisi artırılır. Uygulanacak zararlıların etkili kontrolü için yaprakların pyrethrumla iyice kaplanması gereklidir. Ayrıca birçok insektisitle karışabilirlik özelliği vardır.

Alfadex (Syngenta); Evergreen, Pyrocide, Premium Pyganic 175, Pyganic Crop Protection (McLaughlin Gormley King Company); Pyronyl, Prentox Pyrethrum Extract, ExciteR (Prentiss); Milon (Frunol Delicia); Pycon (Agropharm); Checkout (Consep); Diatect Multipurpose Insecticide II (Diatect) ve Pyrin Growers Spray (Wilbur-Ellis) gibi ticari isimlerle çeşitli formulasyonlarla dünyada piyasaya sunulmuştur.

Rotenon
Bitkisel kökenli insektisit olarak kullanılan rotenoid yapıdaki rotenon, Güney Amerika’da yetişen Lonchocarpus sp., Asya’da yetişen Derris sp. ve Terphrosia sp. bitkilerinin köklerinden ekstrakte edilmekte ve insektisit olarak 1948’den beri kullanılmaktadır. İnce ve uzun olan kökler önce kurutulur sonra ufalanarak toz haline getirilir. Daha sonra kil, kükürt gibi bazik olmayan çözücüler ile çözülerek, %0,75-1,5 rotenon içeren toz şeklinde insektisit olarak kullanılır. Sıvı formülasyonları ise yine köklerin eter ve aseton ile ekstraksiyonu sonucu yapılmakta ve %30-40 rotenon içermektedir. Stabilizasyon için fosforik asit kullanılmaktadır.

Rotenon böceklerde hem kontakt hem de mide zehiri olarak etki göstermektedir. Hemen öldürmese bile böceğin ağız parçalarını felç ederek beslenmeyi durdurmaktadır. Ölümün oluşması ise daha yavaş bir yol izlemekte ve çoğunlukla solunum metabolizmasında elektron taşıması zincirinin engellenmesi şeklinde oluşmaktadır.

Halen balık zehiri de olarak kullanılan rotenon, genellikle meyve ve sebzelerde zararlı olan hortumlu böcekler (Col: Curculionidae), afitler (Hom: Aphididae) ve thripsler (Thysanoptera)’in kontrolünde diğer bazı bileşiklerle karışım şeklinde kullanılmaktadır.

En önemli dezavantajı balıklara karşı yüksek derecede toksik olmasıdır.Bu sebepten dolayı dere veya akarsu gibi yerlere yakın alanlarda kullanımında çok dikkatli olunmalıdır. Suda eriyebilir toz, suda homojen olarak dağılan sıvı ve ıslanabilir toz şeklinde formülasyonlar şeklinde Chem Sect, Cube Root ve Rotenone Extract (Tifa); Prenfish ve Synpren Fish (Prentiss) ve Noxfire (Prentiss) ve (Syngenta) gibi çeşitli ticari isimler altında satılmaktadır.

Nicotin
Tütün yapraklarının sulu ekstraktları dünyada 1690, Avrupa da ise 1950’li yıllardan beri emici tipte ağız yapısı olan böceklere karşı insektisit olarak kullanılmaktadır. İnsektisit özelliği yaprakların içerdiği nicotin öncelikli olmak üzere nornicotin ve anabasin alkaloidlerinden kaynaklandığı belirtilmektedir. Nicotin çeşitli ekstraksiyon yöntemleriyle Nicotiana tabacum ve N. rustica’dan genelde %2-8 oranında, nornicotin ağırlıklı olarak N. sylvestris’ten ve anabasin ise çoğunlukla Anabasis aphylla’dan elde edilmektedir.

Nicotin, böceğe genellikle gaz şeklinde trake sistemi yoluyla girmekte ve böceklerin merkezi sinir sistemindeki asıl uyarıcı sinir iletimini sağlayan asetilkolin gibi davranmaktadır. Sinaptik hücreden asetilkolin salınımından sonra, nicotinik asetilkolin alıcılarına bağlanarak, katyon kanallarının çalışmasını sağlar. Böylece alıcının normal işlevini bozarak böceğin önce felcine daha sonra da ölümüne neden olmaktadır. Ayrıca
kontakt ve mide zehiri şeklinde de etki göstermektedir.
Başta afitler (Hom: Aphididae) olmak üzere Homoptera takıma ait diğer birçok yumuşak vücutlu zararlı böceklere karşı mücadelede kullanılmaktadır. Lepidoptera familyasına ait bazı pamuk zararlılarına karşı kullanıldığı çeşitli araştırmacılar tarafından belirtilmektedir.

Nicotine sıcakkanlılara son derece toksik olduğundan kullanırken dikkat edilmelidir. Nico Soap (United Phosphorus Ltd); No-Fid (Hortichem); XL-All Nicotine (Vitax) ve Nicotine 40% (Dow Agrosciences) gibi ticari isimler altında toz, suda çözünen konsantrasyon ve fümigant etkili formulasyonları bulunmaktadır. Genelde yaprakların alt yüzeyine kullanılmakta ve en iyi etkiyi 16°C’ nin üzerindeki sıcaklılarda vermektedir.

Ryania
Tropikal ve subtropikal bölgede yetişen Ryania speciosa isimli bitkinin kök, yaprak ve gövdesinden ekstrakte edilen alkaloid yapıda ryania uzun yıllardır bitkisel kökenli insektisit olarak kullanılır.

Ryania böceklerin kas sistemine etkili olmaktadır. Kaslardaki hücrenin kasılmasını sağlayan organelde (sarcoplastic reticulum) bulunan kalsiyum kanallarına bağlanarak bu kanalların açık kalmasını sağlamakta ve hücreye devamlı olarak kalsiyum iyonunun akışını sağlamaktadırlar. Böylece kas membranında gerekli uyarı eşiğinin oluşmadan kasılmasına devam etmesine neden olarak önce felcine daha sonra da hızlı bir ölüm oluşmaktadır.

Ryania’nın, elmanın ana zararlısı olan elma iç kurdu Cydia pomonella Lin. (Lep: Tortricidae), mısırda zararlı olan mısır kurdu Ostrinia nubilalis (Hübner) (Lep: Pyralidae) başta olmak üzere tarımda zararlı olan diğer Lepidoptera takımı türleri ve turunçgillerde zarar yapan, Scirtothrips citri (Moulton) (Thysanoptera: Thripidae)’ye karşı insektisit ve repellent olarak kullanıldığı Copping tarafından bildirilmiştir.

Memelilere olan yüksek toksisitesi yüzünden kullanımı kısıtlanmıştır. Dere ve akarsu gibi yerlerin kenarlarındaki tarım alanlarının kenarlarında uygulanmasından kaçınmak gereklidir. Natur-Gro R-50 ve Natur-Gro Triple Plus (AgriSystems International) ve Ryan-50 (Dunhill Chemical) gibi ticari isimler altında toz formülasyonları bulunmaktadır. Ancak memelilere daha düşük toksisitesi olan preparatları üzerinde çalışmalar devam etmektedir.

Sabadilla
Schoenocaulon officinale bitkisinin tohumunun su, alkol ve petrol ile ekstraktsiyonu veya toz halinde öğütülerek direkt şekilde zararlılara karşı II. Dünya savaşından beri kullanılmaktadır. İnsektisit özelliği, tohumun yapısında bulunan %3-6 oranındaki cevadine ve veratridine alkaloidlerinden kaynaklanmaktadır.

Sabadilla’nın zehirli alkaloidleri, böcekte kalp, sinir ve çizgili kas hücrelerinin membranında bulunana sodyum kanallarının işleyişini bozarlar. Bunun sonucunda sinir hücreleri görev yapamamakta ve böceğin önce felcine ve daha sonra da ölümüne neden olmaktadır. Bazen felç dönemi bir ya da iki gün sürebilmektedir.

Sabadilla, genellikle mücadelesi zor olan bazı Heteroptera takımına ait zararlılara karşı kullanılması yanında şekerle birlikte turunçgillerde zararlı olan thrips türlerine karşı da kullanılmaktadır.

Güneş ışığında hızlı bir şekilde parçalanmaktadır. Piperonyl butoxide gibi sinerjist etkisi olan maddeler ile karıştırılarak etkinlikleri artırılmaktadır. Balarılarına toksitesi yüksek olduğundan kullanılırken dikkat edilmelidir. Genelde diğer bitkisel kökenli insektisitlerle karıştırılarak etkiyi artırmak için kullanılır. Yurtdışında ıslanabilir toz ve suda çözünebilen konsantre formülasyonları şeklinde Veratran (Dunhill Chemical) ticari adıyla satılmaktadır.

Quassia
Quassia armara ve Picrasma excelsa ağaçların gövdesinden ekstrakte edilen quassin, neoquassin ve picrasmin alkaloidleri insektisit özelliği göstermektedirler.

Quassia, nicotine benzer şekilde böceklerde kontakt ve mide zehiri olarak etki etmektedir, fakat nicotin kadar zehirli değildir.

Quassia’nın, hububat üretiminde zararlı olan afitlere, meyve ağaçlarında zararlı olan afit (Hom: Aphididae) ve testereli arı (Hym:Tenthredinidae) türlerine karşı kullanılabileceği değişik araştırmacılar tarafından ispatlanmıştır. Bunun yanında tütün beyaz sineği Bemisia tabaci (Hom: Aleyroridae) erginlerine ve elma göz kurdu Anthonomus pomorum (Col:Curculionidae)’a karşı da etkili olduğu belirtilmiştir.

Ayrıca quassia’nın etkileri değişik familyalara bağlı çeşitli böcek zararlılarına karşı denenmiştir ve bu böceklerin ergin öncesi dönemlerine daha etkili olduğu belirtilmiştir
İtalya’da Tecomag ticari adı altında satılmaktadır.
Quassia bazı bitkilerde fitotoksisiteye neden olmaktadır. Bu yüzden kullanımına dikkat edilmelidir.

Sarımsak
Sarımsak (Allium sativum L.) ekstraktının böcekler için etkili bir repellent olduğu uzun yıllardır bilinmektedir. Fakat kokusu, sarımsağın tarımsal alanlarda yaygın olarak kullanılmasını her zaman kısıtlayan faktör olarak öne çıkmıştır. Sarımsak bitkisinin ekstraktı böcek zararlılarına repellent (uzaklaştırıcı) etkisi vardır. Bu etkinin ekstraktaki kükürt içeren sekonder metabolitlerin oluşturduğu düşünülmektedir.

Genellikle depolanmış ürün zararlılarına karşı kullanılır. Auger et al. sarımsağı Callosobruchus maculatus (Col: Bruchidae), Sitophilus oryzae, S. Granarius (Col: Curculionidae), Ephestia kuehniella ve Plodia interpunctella (Lep: Pyralidae) karşı etkili olduğunu belirtmişlerdir. Ayrıca Zehnder et al. sarımsağın, lahana ve marul zaralılarından Plutella xylostella (Lep: Plutellidae), Trichoplusia ni (Lep:Noctuidae) ve Pieris rapae (Lep: Pieridae)’in zararını önemli ölçüde azalttığını belirtmişlerdir.

Copping, sarımsak ekstraktının fitofag böcekler için genel bir uzaklaştırıcı olarak etki gösterdiği, bahçe ve sera bitkilerinde kullanılabileceğini belirtmektedir. Sarımsak zararlı bitkiye gelmeden önce kullanılmalıdır, aksi takdirde zararlı bitkiyle beslendikten sonra uzaklaştırıcı etkisi yeterli olmamaktadır. Herhangi bir bitkisel yağ ile imalatçının önerilerine göre seyreltilerek bitkiye yoğun miktarlarda uygulanması etkiyi istenen seviyeye getirmektedir. Büyüme sezonunun erken dönemlerinde uygulamaya başlamak ve uygulamayı her 10 günde bir tekrarlamak bu etkiyi sürekli bir hale getirmektedir.

Dünyada, sarımsak ekstraktı sulu konsantrasyon şeklinde Garlic Barrier (Green Spot) ve (Garlic Research); Garlic Grow (Garlic Research); Allityn Insect Repellent (Helena); CropGuard ve RepellEX AG (American Biodynamics); Envirepel (Cal Crop); Repeller (Natural Resources) ve Biorepel (JH Biotech) gibi isimler altında satılmaktadır.

Capsaicin
Capsaicin, Capsicum (Solanaceae) cinsine bağlı bitkilerde acı tattan sorumlu olan bileşiktir. Biber meyvelerinin ekstraksiyonu sonucu elde edilmektedir ve genelde sarımsak, hardal veya çeşitli yabancı otların ekstraksiyonlarıyla birlikte kullanılır.

Capsaicin, genel böcek ve akar zaralıları için repellent (uzaklaştırıcı) olarak kullanılır. Bunun yanında öldürücü etkisi olduğu da bilinmektedir. Öldürücü etkisi hardal ekstraktı ile kullanıldığı zaman görülür. Capsaicin hücre membranında delikler açarak bir sinir toksini olan hardal ekstraktının bu delikler vasıtasıyla hücreye penetrasyonunu ve daha sonrada böceğin sinir hücrelerinde zehir etkisi yaparak ölümüne neden olmaktadır. Bu yüzden diğer repellent etkili maddelerin dışında düşük zararlı populasyonlarını baskı almak için yeterli olmaktadır. Bunun yanında bazı preparatları nematisit ve fungisit etki göstermektedir.

Değişik formulasyonlarda Hot Pepper Wax (Hot Pepper Wax); Amorex, Nemastroy ve Valoram (Soil Technologies) ticari adları altında satılmaktadır. Yararlı böceklere ve balarılarına karşı yüksek toksisitesinden dolaylı kullanırken dikkatli olunmalıdır.

Bitkisel Kökenli Yağ Asitleri (Oleik Asit)
Bitkilerde doğal olarak oluşan yağ asitlerinin, bitkilerden çeşitli yollarla ekstraksiyonu sonucu elde edilmektedir.
Yağ asitleri, hedef organizmanın hücre membranının içeriğini bozarak, hızlı bir şekilde çözünmesini sağlar ve sonrada ölümüne neden olmaktadır. Ayrıca farklı yağ asitleri fungisit ve herbisit etkide göstermektedirler. Sebze, meyve ve süs bitkilerinde zararlı olan beyazsinek (Hom: Aleyroridae), afit (Hom: Aphidaidae), thrips (Thysanoptera) ve kabuklu bitler (Hom: Diaspididae)’e karşı kullanılmaktadırlar ve iyi bir etki sağlamak için iyi bir kaplama uygulama gerektirir.

Dünyada, sıvı konsantre halinde M-Pede ve Scythe (Dow AgroSciences); Neo-Fat (Akzo Nobel); Naturell (Russell); Oleate (Otsuka) ve Savona (Koppert) ticari isimleri altında satılmaktadır. Ayrıca bu yağ asitlerinden çeşitli metotlarla sabun [Safer Insecticidal Soap (Safer)] elde edilerek bir çok zararlıya karşı kullanılmaktadır.

Bitkisel Yağlar
Doğal insektisit olarak kullanılan diğer bir grup ise bitkisel yağlardır. Belirli uçucu yağlar uzun yıllardır zararlılara karşı repellent olarak kullanılmıştır. Fakat son yıllarda yapılan çalışmalar, bitkisel yağların sadece repellent değil, kontakt ve solunum yoluyla da etkili zehirler olduğunu göstermiştir.

Bu etkilerin içerdikleri fenol ve terpenoid yapılı maddelerden kaynaklandığı bulunmuştur.

Bitkinin çiçek, gövde veya yaprak gibi çeşitli yapılarından elde edilen yağların böcekler üzerindeki etkileri üzerinde araştırmalar her geçen gün artmaktadır. Fakat halihazırda ruhsatlı olarak kullanılanlarının sayısı çok azdır. Bunun sebebinin zararlı böceklerinin populasyonlarının azaltılması için kullanılan bitkisel yağ miktarı, sentetik insektisitlerle kıyaslandığında oldukça büyük miktarlara varmakta ve çevrede daha çok kalıntılara neden olmaktadır. Henüz bitkisel kökenli yağların çevreye, hedef dışı ve yararlı organizmalara ve bitkilere uzun vadeli etkileri tam olarak çalışılmadığından bu boyutlardaki kalıntıların etkisinin ne olacağı halen soru işareti olarak durmaktadır. Bu yüzden bitkisel kökenli yağların kullanımı çeşitli ülkelerde kısıtlanmıştır.

Bitkisel yağlar genellikle depolanmış ürün zararlılarına karşı kullanılır. Tarımda böcek zararlılarıyla savaşımda yaygın olarak kullanılan ve ruhsatlı olan bitkisel kökenli yağlardan önemlileri, Copping ve EPA’ten derlenerek tablo 1' de verilmiştir.


Elde Edilen Bitki Etkili Madde Etkili olduğu bazı zararlılarEtkisiTicari isimleri
Laurus spp.EugenolAphididae (Hom.),Coleoptera, Orthoptera,Geometridae (Lep.) Agrotis spp.,Spodoptera spp. (Lep: Noctuidae)DeterrentEcosafe(Arbico)
Brassica napus, B. campestrisCanolaGeniş spektrumİnsektisitCanola oil (Neudorff)
Simmondsia californicaJojoba Aleyroridae (Hom.)İnsektisit, RepellentDetur, E-RASE, ECO E-RASE (IJO Products)

Shaaya et al.'in yaptıkları detaylı bir çalışmada 28 çeşit bitkisel yağın fümigasyonunda, depolanmış üründe zarar yapan başlıca Coleoptera takımı türlerine öldürücü etki yaptığı bulunmuştur. Bunun yanında susam, keten, pamuk, haşhaş ve zeytinden elde edilen bitkisel yağlar su ve arap sabunu ile karıştırılıp yumuşak vücutlu böceklere karşı kullanılmıştır. Ancak hazırlanmaları zor olduğu için bitkisel yağlar geniş bir uygulama alanı bulamamıştır.
Yukarıda bahsi geçen bitkisel yağların dışında henüz deneme aşamasında olan daha bir çok etkili madde bulunmaktadır. Fakat pratikte uygulanmadığından ve ruhsat almadığından bu değerlendirme kapsamına alınmamıştır.

Not: Buna benzer çalışma, 2005 yılında Organic Gardening–Natural Insecticides başlığı altında New Mexico State University tarafından yapılmış.


Düzenleyen acemi_caylak : 20-05-2010 saat 19:31
acemi_caylak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-05-2010, 09:41   #35
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 05-08-2009
Şehir: adana
Mesajlar: 168
Çok fazla bilgim yok ama benim de bir katkım olsun olsun diye araştırıyorum.

O yüzden sizlerin bilgisine ihtiyaç var.

Şu siteye de bir göz atmakta fayda olabilir.

http://happybee.com.tr/

Adana da bir yer açmışlar. Daha gidip görüşmedim.
İşimize yarar bir şeyler varsa bilen arkadaşlar onları ilan edebilir.

cukurovalı Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-05-2010, 12:31   #36
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
Sn. Çukuruvalı,

Söz ettiğiniz firmanın ürünlerini inceledim, değişik konsantrasyonlarda hint yağından oluşan ürünleri var. Bence organik veya bizim deyimimizle doğal üretim yapanlar kullanabilir.

acemi_caylak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 27-05-2010, 12:36   #37
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
Aşağıdaki sitede böyle bir ürün var. Türkiye'de ruhsatı yok ama site sahibi kendisi getirip satıyor sanırım. Ama ürün ve Almanya'daki firma ciddi gözüküyor.

http://www.magicplant.net/68-neudorf...mali-50ml.html

Neudorff

Neudorff %100 doğal ve organik, nörotoksik içerikli bir böcek ilacıdır.

Thrip, yaprak biti, tırtıl, beyaz sinek, aphid, spider mite gibi bir çok zararlı haşereye karşı DOĞAL bir zehir, insanlara ve evcil hayvanlarınıza karşı ise zehirsiz ve zararsız bir silahtır.

İçeriğinde haşerelere karşı doğal bir zehir olan pire otu ve kolza (kanola) tohumu yağı bulunur ve yetişkin haşerelere etkili olduğu kadar, larvalarına karşı da etkili ve ölümcüldür.

Böcek türüne bağlı olarak, uygulama dozajı 10ml / Litre ve 20ml / litre arasındadır.

Yaprak biti, thrip ve apidlere karşı : 10ml / Litre

Beyaz sinek: 15ml / Litre

Diğer bütün zararlılara karşı: 20ml / Litre

ÜRÜN KESİNLİKLE KİMYASAL BİR İLAÇ DEĞİLDİR. TAMAMEN ORGANİKTİR VE İNSANLARA VE HAYVANLARA ZARAR VERMEZ. SEBZE-MEVYE-TÜTÜN GİBİ İNSANLARIN TÜKETEBİLDİĞİ HER TÜR BİTKİDE,SÜS VE SALON ÇİÇEKLERİNİZDE, TERAS, BALKON VE SERALARDA GÜVENLE KULLANILABİLİR.

ALMANYADAN İTHAL EDİLMİŞTİR.

acemi_caylak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 01-06-2010, 22:06   #38
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
Bacillus thuringiensis bakterisini içeren ürün Delfin WG'yi hepimiz biliyoruz ve çoğumuzun kullandığı bir ürün. Ancak zararlılarda bu tür biyolojik mücadele ilaçlarına karşıda dayanıklılık geliştiğine dair bir araştırmaya rastladım. Aşağıdaki döküman bu konuda güzel bir referans. İncelemekte fayda var derim.

http://entomoloji.ege.edu.tr/files/A..._2_119-128.pdf

acemi_caylak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-06-2010, 14:18   #39
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Galeri: 25
Fungisit - Akarisit (Mantar-Kırmızı Örümcek İlacı) Suda Dağılabilen Granül (WG) %80 ağır mikronize kükürt


Kullanım Şekli
Su ile karışı çok kolaydır. Su doldurulmuş depoya gerekli miktardaki Thiovit Jet konur. Daha sonra karıştırmaya devam edilirken yeterli su ilavesi yapılır.

Meyvede Kış İlaçlaması
Tomurcuklar patlamadan 20 gün önce basınçlı pülverizatörlerle yapılır.

Meyvede Yaz İlaçlaması
Çiçek taç yaprakları tamamen döküldükten sonra 15 günlük aralıklarla yapılır.

Karışabilirlik Durumu
Yağ ve yağ içeren ilaçlar hariç, birçok ilaçla karışabilir. Ancak çiftçiye kendi imkân ve sorumluluğunda, bir ön karışım denemesini önerilir.

Hem hastalık hem de zararlı mücadelesinde kullanılan doğal bir fungisittir.
• Külleme, antraknoz, pas hastalıklarına güvenle kullanılır.
• Kırmızı örümcek mücadelesinde kullanılır.
Bitki beslenmesinde bitki besin elementi olarak kullanılır.
• Kuru akışkan yapıda mükemmel bir mikronizasyona sahip (1-8 mikron ) yüksek teknoloji ürünüdür.
Ecocert sertifikasına sahiptir.

http://www.syngenta.com/country/tr/t...hiovitjet.aspx

denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 11-06-2010, 21:20   #40
Ağaç Dostu
 
iris41's Avatar
 
Giriş Tarihi: 05-02-2009
Şehir: istanbul
Mesajlar: 1,405
selam.
kükürt kırmızı örümcekte işe yaramadı fülümün yaprakları kıvrılıp dökülüyor
güllerdede küllemede azda olsa faydasını gördüm .
kırmızı öürümcege ne tavsiye edersiniz kanaryalarım var o yüzden kimyasal kullanamıyorum
eminönünde sulukükürt alıcaktım sadece adının sulu kükürt oldugunu icinde kükürt olmadıgını sölediler bahsi gecen sulu kükürt sulandırılıp satılıyormu yoksa adımı bu arkadaşlar

iris41 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-06-2010, 08:51   #41
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi iris41 Mesajı Göster
selam.
kükürt kırmızı örümcekte işe yaramadı fülümün yaprakları kıvrılıp dökülüyor
güllerdede küllemede azda olsa faydasını gördüm .
kırmızı öürümcege ne tavsiye edersiniz kanaryalarım var o yüzden kimyasal kullanamıyorum
eminönünde sulukükürt alıcaktım sadece adının sulu kükürt oldugunu icinde kükürt olmadıgını sölediler bahsi gecen sulu kükürt sulandırılıp satılıyormu yoksa adımı bu arkadaşlar
Sn. iris,

kırmızı örümceğe kükürt çok etkilidir. Bir hata olmalı.

Kükürtün içine biraz kül (yanmış odun) karıştırın ve bir tülbent içine koyun. Silkeleyerek atın. Bu kükürtün iyice yayımasını sağlayacaktır.

Sulandırılmış (hazır satılan) kükürt de kullanabilirsiniz.

.................................................. .....................
Şimdi asmalarda küllemeye karşı kükürt+kül ya da sulu kükürt kullanma zamanıdır.

Karpuz da kırmızı örümceye karşı kükürt kullanama zamanıdır.

Domates yeşil kurduna (domates iç kurdu);
Üzümde Salkım güvesine (salkım iç kurdu);

bu iki üründe ruhsatlı;

ve ceviz iç kurdunda DELFİN WG (ruhsatlı değil ama etkili)
kulanma zamanıdır.

Ceviz iç kurdunda 2. veya 3. uygulama yapılmalıdır, bu günlerde.

Zeytin sineğine karşı Kaolin+Delfin _belki erken, zeytinlerin yumuşaması gerek ama_ kulanmaya başlanmalıdır.

Üzümde güneş yanıklığına karşı kaolin kili kullanma zamanıdır.

Maalesef domateste çok sık rastlanan ve ürticiye büyük zarar veren güneş yanıklığına karşı Kaolin kullanamamıyoruz.

Deneme amaçlı kullamadan şu sonuç çıktı.

Kaolin domatesin üzerinde toz bırakıyor, bu da pazarda satışa sunulan domatesi müşteri _ tüm anlatımlara rağmen_ şüphe duyarak almıyor.

Hal sahibi de _bilmediğinden_ kaolinli domates istemiyor.

Sadece üreticinin bilinçlenmesi yetmiyor, tüketicininde de bilgilendirilmesi gerekiyor.

Bir şekilde bu sorunu aşmamış gerekiyor.

Saygılar

Saygılar

erfeser beğendi.
Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-06-2010, 10:30   #42
Ağaç Dostu
 
sevim4's Avatar
 
Giriş Tarihi: 17-04-2009
Şehir: k.maraş
Mesajlar: 3,132
Arkadaşlar benim bir sorunum var yardımcı olursanız sevinirim.
Küpe çiçeklerinin yapraklarında küçük beyaz uçan böcekler var ilaçlıyorum ama faydası olmuyor neyapabilirim.

sevim4 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 23-06-2010, 01:22   #43
Ağaç Dostu
 
Lilium's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-05-2008
Şehir: Balıkesir Gönen
Mesajlar: 7,546
Galeri: 106
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi iris41 Mesajı Göster
kükürt kırmızı örümcekte işe yaramadı fülümün yaprakları kıvrılıp dökülüyor
Kırmızı örümcek olduğuna eminmisin, kırmızı örümcek yaprakları kıvırmaz, bit olmasın.

Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Halil Önen Mesajı Göster
Kaolin domatesin üzerinde toz bırakıyor, bu da pazarda satışa sunulan domatesi müşteri _ tüm anlatımlara rağmen_ şüphe duyarak almıyor.

Hal sahibi de _bilmediğinden_ kaolinli domates istemiyor.
Halil bey o tomates kasasını hal sahibinin kafasına geçiresim geldi. ama öğreteceğiz öğreteceğiz onlarda öğrenecekler mecburen

Lilium Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 23-06-2010, 01:33   #44
Ağaç Dostu
 
Lilium's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-05-2008
Şehir: Balıkesir Gönen
Mesajlar: 7,546
Galeri: 106
Ceviz güneş yanıklılığında da kaolin kili kullanılmaktadır resimleri paylaşacağım.

Lilium Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 23-06-2010, 07:32   #45
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Galeri: 25
Domates yıkanınca kaolin kaybolmuyor mu?

denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-07-2010, 14:25   #46
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 12-06-2010
Şehir: hatay
Mesajlar: 25
Sn.Halil Önen
Toz halindeki kükürt suda erirmi? Erimesini izlemek için deney yapıyorum ama erimiyor?Kükürtün kullanma şekli nasıl toprağa nasıl atılır ve bitkinin üzerine nasıl püskürtülür?İlaç olarak kullanılmak istenirse nasıl tadbik edileceğini anlatırsanız çok memnun olurum.(kendim parakende olarak eskiden çok sattım ama çiftçi nasıl niçin kullanıldığını öğrenemedimBilgilendirirseniz memnun olurum.Saygılarımla.

feyyazk Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-07-2010, 22:37   #47
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Lilium Mesajı Göster
Kırmızı örümcek olduğuna eminmisin, kırmızı örümcek yaprakları kıvırmaz, bit olmasın.


Halil bey o tomates kasasını hal sahibinin kafasına geçiresim geldi. ama öğreteceğiz öğreteceğiz onlarda öğrenecekler mecburen
Aslında kaolin ile ilgili açıklayıcı afişler asılmalı sebze 'hal'leride.

Halk pazarında, tezgahında kaolin ile ilgili resimli bildirisi olmalı üreticinin de...

Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-07-2010, 22:57   #48
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi lilium Mesajı Göster
ceviz güneş yanıklılığında da kaolin kili kullanılmaktadır resimleri paylaşacağım.
Name:  IMAG0008 [640x480].jpg
Views: 12166
Size:  50.8 KB

Her yıl güneş cevizin yapraklarını yakıyordu. Tabii meyveyi de.

Bu yıl BT bakterili kaolini ile koruma altındalar.

İlginçtir Sn. lilium kuşlar da _ ağaç kakan_ şimdilik görülmüyor.

Kaolinden mi bilmiyorum. Ancak unutulmamalı ki ağaç kakan da kurtlanmış cevize gelir.

Belki de ağaç kakan ya da diğer ceviz sever kuşlar beyaz cevizi, beyaz yaprağı ile karıştıryor olabilirller de.

Biliyorsunuz kuşlar renk körüdür.

Ensar bey ucuz kaolin kili üretmeyi öğrenmiş ama; denemek için bile olsa bir çuval düşer mi bilmem.

Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-07-2010, 23:03   #49
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi denizakvaryumu Mesajı Göster
Domates yıkanınca kaolin kaybolmuyor mu?
Kayboluyor.

Ancak pazara ve hal e giden domatesler yıkanmaz.

Silmek gerekir. O da zaman kaybıdır.

Ançak şeftaliye kaolin atmayın, tüylü olduğu için yıkasanda çıkmıyor.

Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-07-2010, 23:10   #50
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi feyyazk Mesajı Göster
Sn.Halil Önen
Toz halindeki kükürt suda erirmi? Erimesini izlemek için deney yapıyorum ama erimiyor?Kükürtün kullanma şekli nasıl toprağa nasıl atılır ve bitkinin üzerine nasıl püskürtülür?İlaç olarak kullanılmak istenirse nasıl tadbik edileceğini anlatırsanız çok memnun olurum.(kendim parakende olarak eskiden çok sattım ama çiftçi nasıl niçin kullanıldığını öğrenemedimBilgilendirirseniz memnun olurum.Saygılarımla.
Sn. feyyazk,

suda eriyen kükürt ayrı. Diğeri suda erimez.

Suda eriyen kükürt istemelisiniz. Bunu sulandırıp bitkinin her yerine spreyliyorsunuz.

Kükürt toprak düzenleyici olarak da toprağa serpilerek atılır ve sürülerek karıştırlır.

Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 07-07-2010, 23:52   #51
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 12-06-2010
Şehir: hatay
Mesajlar: 25
Sn.Önen;
Verdiğiniz bilgi için teşekkür ederim.Sizin yazılarınızı bu siteyi keşfedince dikkatlice okuyorum.Saygılar.

feyyazk Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-07-2010, 08:09   #52
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 12-06-2010
Şehir: hatay
Mesajlar: 25
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Halil Önen Mesajı Göster
Sn. feyyazk,

suda eriyen kükürt ayrı. Diğeri suda erimez.

Suda eriyen kükürt istemelisiniz. Bunu sulandırıp bitkinin her yerine spreyliyorsunuz.

Kükürt toprak düzenleyici olarak da toprağa serpilerek atılır ve sürülerek karıştırlır.
SN.ÖNEN; FUNGİSİT_AKARASİT(suda dağılabilen granül WG)1lt suya 10g (Fungisit-Akarisit) gelecek şekilde karıştırıp haşera ilaç ve küllenmeyi önleme maksadıyla biber- dometes-salatalık ve güllerin yapraklarına gelecek şekilde sıktım.Dikkatimi çeken iyi karıştırmama rağmen yapraklar üzerinde damla damla tanecikler kalması oldu.Yaptığım uygulama doğru olup olmadığını soracağım.Ayrıca mantarı önlemek amacıyla (bir defaya mahsus) yukarıda yazdığım terkip oranlarıyla bitkilerin köklerine sıvı halde dökersem faydası veya zararı olur mu?
Not:Anılan ilacı (800g.Net)5TL. aldım.Bunu açıklamamım sebebi fiyatlardan birbirimizi haberdar etmemizdir.Saygılarımıla.

feyyazk Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-07-2010, 17:49   #53
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi feyyazk Mesajı Göster
SN.ÖNEN; FUNGİSİT_AKARASİT(suda dağılabilen granül WG)1lt suya 10g (Fungisit-Akarisit) gelecek şekilde karıştırıp haşera ilaç ve küllenmeyi önleme maksadıyla biber- dometes-salatalık ve güllerin yapraklarına gelecek şekilde sıktım.Dikkatimi çeken iyi karıştırmama rağmen yapraklar üzerinde damla damla tanecikler kalması oldu.Yaptığım uygulama doğru olup olmadığını soracağım.Ayrıca mantarı önlemek amacıyla (bir defaya mahsus) yukarıda yazdığım terkip oranlarıyla bitkilerin köklerine sıvı halde dökersem faydası veya zararı olur mu?
Not:Anılan ilacı (800g.Net)5TL. aldım.Bunu açıklamamım sebebi fiyatlardan birbirimizi haberdar etmemizdir.Saygılarımıla.
Sn.feyyazk, doğrudur;
sulandırdınız kükürtün yaprak üzerinde damla damla kalmasının zararı yoktur.

Ançak güneşli havada kükürt _ kesinlikle_ atılmamalı. Zaten hiçbir ilaç güneşli havada atılmamalı.

Güneş su damlası ile yaprak ve meyve üzerinde yakıcı/kavurucu/lekeli etki yaratır.

Bütün ilaçlar akşam üzeri, güneş batarken atılmalı. Zaten birçok zararlı gece faliyet gösterir. Böylece ilaç etkisi artar.

Toprağa karıştırılan kükürt _toz granür daha iyidir_ ya da sulu kükürt pH ı ayarlar, toprağın asidik yapısını düşürür.

Külle _ki dünyanın en temiz maddesidir_ kükürtün karıştırılıp meyve ve sebzelere ve tabii beraberinde toprağa atılması çok faydalıdır.
Böylece börtü_böçek de gelmez.

Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-07-2010, 19:09   #54
Ağaç Dostu
 
sevim4's Avatar
 
Giriş Tarihi: 17-04-2009
Şehir: k.maraş
Mesajlar: 3,132
Merhaba halil bey, ben yukarıdada belirtmiştim bana yardımcı olursanız sevinirim.

sevim4 Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 09-07-2010, 23:12   #55
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 18-01-2009
Şehir: izmir/aliağa
Mesajlar: 5,567
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi sevim4 Mesajı Göster
Merhaba halil bey, ben yukarıdada belirtmiştim bana yardımcı olursanız sevinirim.

Nimiks kullanın, doğal mücadeledir. Yaprak bitleri ve beyaz sineğe etkili.
Pahalıdır.
Sarı yapışkan tuzaklar da etkili deniyor.

Küpe çiçeği gibi güzel bir bitkiye kalabalık yer etmişlerse acımayın... [B]mostar 20 [/B]sp kulanın, hak ediyorlar.

Eğer yoğun ise ev yapımı ilaçlar pek etki etmez. Hatta kimyasalları bile dönüşümlü kullanılmalı.

(bu sayfada kimyasallar önerilmez. ama beyaz sinek de küpe çiçeği için çok tehlikelidir.)

Saygılar

Halil Önen Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 12-07-2010, 08:11   #56
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 13-04-2006
Şehir: Ankara
Mesajlar: 9,099
Galeri: 25
http://www.agrikem.com/nimiks/

Linki de verelim derim

denizakvaryumu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-07-2010, 14:19   #57
Yeni Üye
 
Giriş Tarihi: 12-06-2010
Şehir: hatay
Mesajlar: 25
Arkadaşlar; saksıda yetiştirdiğim salatalıklara ve yedi veren çileğe A.Sülfat 21 ve CAN 33 karışık olarak atıp suladıktan sonra salatalık ve çilek yaprakların kenarları sanki ezilmiş hali oldu sonra tümden kurudu (çilek hariç) bu durum çileğin 4 daldan ikisinde salatalık saksılardan 6 tanesinin 3 de oldu.Acaba dengesiz fazladan gübre atılmış olabilirmi diye deneyimli arkadaşlardan bilgi rica edeceğim.Not:Sn.Önen'in sulu kükürt hakkında verdiği bilgiye teşekkür ederim.

feyyazk Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 22-07-2010, 00:00   #58
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 8,962
Nimiks'in neemazal'a göre daha etkili olduğunu gözlemledim.

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 22-07-2010, 07:08   #59
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 29-11-2009
Şehir: İstanbul - Gaziantep
Mesajlar: 1,194
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe Mesajı Göster
Nimiks'in neemazal'a göre daha etkili olduğunu gözlemledim.
Nimiks alırken konuştuğumuz mühendis Nimikste hem Azadirachtin A, hemde Azadirachtin B aktif maddelerinin olduğunu Neemazal'da ise sadece Azadirachtin A olduğunu söylemişti.

acemi_caylak Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 06-08-2010, 23:16   #60
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 02-03-2009
Şehir: ankara
Mesajlar: 176
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Halil Önen Mesajı Göster
Kayboluyor.

Ancak pazara ve hal e giden domatesler yıkanmaz.

Silmek gerekir. O da zaman kaybıdır.

Ançak şeftaliye kaolin atmayın, tüylü olduğu için yıkasanda çıkmıyor.
Evet Halil Bey ben kayısıya da kaolin atılmamasını söylüyorum. Maalesef yıkamayla kaolin çıkmıyor sanırım onda da hafif tüylülük var. Denediğim için biliyorum. Saygılar.

zafersu Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 13:50.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024