Yaşasın! Ben daha çok mutlu oldum beğenmenize ;)

Gerçekten keyif dolu bir gündü, iyi ki sizler de varsınız, dostlarla böyle uzun uzun sohbet etmek bir nevi hayata karşı doping oluyor ;)

Nerede buluştunuz ki?

Toplantımız vardı ya şekerim ;)

http://www.agaclar.net/forum/agaclar...leri/40718.htm

aaaa evet evet, ben unutmuşuum... Unutmuşum derken günün farkında değilim.

Sarı yılbaşıcık mevsimleri karıştırmış olacak ki böyle zamansız şekilde açıverdi ama bu kez renk çok değişik olmuş, pembeli sarı ya da sarılı pembe, öyle bir şey işte :D :D

Renk değişiminin ne kadar enteresan olduğunu göstermek isterim, sarı yılbaşının bendeki ilk çiçeklenmesi buradaki son fotoğrafta, ikinci çiçeklenmede pembeleşmiş görüntüsü burada, aşağıda ise şu anki yani -zamansız da olsa- üçüncü çiçeklenmesi ;)

Eklenti 643110




Nakkaş sarmaşığım da sezonun ilk çiçeklerini açmaya başladı, darısı diğerlerinin başına... ;)

Eklenti 643111

Bir filmdeydi sanırım, karakterlerden biri ''mutlu çocuklar çocukken bisiklete binmişlerdir'' diyordu ya da buna benzer bir şeydi... Benim hiç bisikletim olmadı, bisiklete binmeyi hiç öğrenmedim (istemedim de çünkü bisiklet denen şey bana hiç güven vermiyor, neyse bu konumuzun dışında ) ama şu yaşımda daha iyi algılayabiliyorum ki mutlu bir çocukluk geçirmişim. Anılar, görüntüye dönüştüğünde burunda o sızı beliriyorsa bence güzel günlere, özlenen günlere dairdir...

O KADAR DUYGULANDIM Kİ....BENİ ÇOCUKLUĞUMA VE YAŞADIĞIM O EN GÜZEL YILLARA GÖTÜRDÜĞÜN İÇİN SANA, ÇOK ÇOK TEŞEKKÜR EDİYORUM.

not.Alıntı tapmayı da unutmuşum,onun için kopyala yapıştır yaptım,ifaden ve atlatım tarzın çok güzel kutlarım.

Ruhunuza dokunabildiysem ne mutlu bana, güzel mesajınız için ben teşekkür ederim, sevgiler... ;)

Tohum paylaşım etkinliği içindeki lojistik merkezi çalışmaları esnasında sahipsiz/isimsiz gelen tohumlardan elime bir adet tespih otu (Coix lacryma) tohumu geçmişti.

Çok güzel bir boncuk görünümünde olduğu için anı olarak saklamak niyetindeydim zira bahçem olmadığından yetiştirmeyi aklımdan geçirmemiştim ama bir süre sonra içimdeki şey beni dürttü (şeytan demek istemiyorum çünkü bu harika zamanlamalarla beni dürten 'şey'i seviyorum :rolleyes:) ve küçük bir pet bardağa tohumu ekiverdim.

Hiç nazlanmadan (yaklaşık bir haftada) topraktan yükselen minik bir minare gibi esrarengiz şekilde çimlendi ve inanılmaz bir hızla büyüdü.

Pet bardaktan kurtarıp orta boy bir saksıya geçirdim, artık nasıl sevindiyse kısa sürede dallandı-budaklandı, büyüdü, yetmezmiş gibi ilk iki boncuğunu da gösterince 'bu kızçeyi ödüllendirmeliyim' diyerek hemen 10 litrelik bir pet şişeyi kestim ve ona kocaman bir saksı yaptım.
Bu arada sürekli ev içindeydi, yeni saksısıyla birlikte balkona yerleştirerek yani açık havaya çıkararak ödül dozunu da arttırmış oldum :rolleyes:

Bir sürü süslü boncuk yapmasını umuyorum, babama 33'lük tespih yapacağım onlarla. 33 boncuk tespih için, bir tane imamesi için, bir tane de tohumluk... Yani bana en az 35 tane boncuk lazım. Bitkiyle pazarlık yapıp duruyorum böyle :D

Ben böyle 'ihtimaller üzerinden hayal kurmaya' kendimi kaptırdıkça annemin bıkmadan usanmadan hatırlattığı bir hikaye vardır, o geldi aklıma: Köylü adam karısıyla sohbet ederken demiş ki ''Hanım biraz paramız olsa da gebe bir keçi alsak, kısa sürede kocaman sürümüz olur, rahat ederiz''. Bunun üzerine karısı başlamış sızlanmaya ''O sürüye yer yapmak lazım-ben bahçede istemem, koca sürünün kılını kırpmak lazım-ben kırpmam, sütlerini sağmak lazım-ben sağmam, pisliğini temizlemek lazım-elimi bile sürmem,...''

Benim durumum da bu hesap, daha bismillah iki boncuk göründü, ben onlar bile ortada yokken başlamıştım hayal kurmaya/plan yapmaya :D


Mısıra benzeyen bu arkadaşı sizlerle tanıştırayım, kendisi tespih otu (Coix lacryma) biz de yeni tanıştık. Hakkında bildiklerim oldukça kısıtlı, suyu seviyormuş ve çok fazla güneş ışığı istemiyormuş. Bu kadarcık bilgiyle bu aşamaya kadar sağ salim geldik bakalım ;)

Eklenti 643918


Uç sürgünlerinin içinde toplam iki boncuk görünüyor, fotoğrafta pek anlaşılamasa da eklemek istedim. Elf gözlü arkadaşlar görebilir belki :D

Eklenti 643919



Hanımeli saksım ise artık bir ormana dönüştü, kalabalık bir aile görüntüsü veriyor, bayılıyorum ben ona ;)

Eklenti 643920

Vallahi ilk gördüğümde mısır sandım ve uzun uzun okudum hemen araştırdım cidden öyleymiş, diğer adı göz yaşı otuymuş, buğdaygiller ailesinden şaşırtıcı ^^

Boncuklarımız iyice görünür hale gelsin, asıl o zaman şaşırtacağız :D

Çevrede öyle çok inşaat var ki buralar şantiyeye döndü, haliyle üzerimize sürekli toz yağıyor. :mad:

Balkon ve balkon ahalisi her daim tozla kaplı (interstellar filmini izleyenler oradaki toz kabusunu hatırlar, durumumuz o sahnelerden hallice işte, en azından evin içine girmiyor şimdilik), mecburen kızlara düzenli olarak banyo (duruma göre bazen silme, bazen duş şeklinde) yaptırıyorum ama en fazla iki gün temiz kalabiliyorlar. :(

Hele balkon zemini rezalet!
Tozla kaplıyken haydi neyse, nispeten katlanılabilir bir görüntüsü var ama biraz su döküldü mü çamura dönüşüyor, temizlemek için de uzun uğraşlar gerekiyor ve ertesi gün onca temizlik hemen boşa gidiyor, aklıma mukayyet olmaya çalışıyorum :D

Bugün de yine mecburi banyo günümüzdü, temiz kız olmuşken Ayşecik'in (Senecio rowleyanus) bir fotoğrafını çektim ;)

Eklenti 644020


Kalabalık aile özlemi çektiğimden olsa gerek, bizdeki saksılar genelde kalabalık. Birkaç istisna dışında, öyle tek saksıda tek bitki olunca sanki yalnızlık çekecekmiş gibi geliyor.

(Bkz.: Empatinin nasıl suyu çıkarılır?) :D

Renk renk ve iştah açıcı görüntüleriyle, sezon boyu kullanılacak olan ev yapımı enzimlerimizin de büyük kısmı (olgunlaşması henüz tamamlanmamış olan bir enzimimiz kaldı, onun rengi ise canlı bir sarı :rolleyes:) kullanıma hazır hale geldi, yarasın kızlarıma... :cool: ;)

Eklenti 644172

Söylemesen pembe greyfurt suyu diye bardağıma doldurup içerim rahat. :D

Şu mesajı bir an evvel cevaplayayım da bundan sonra ne oluruz (ölür müyüz-kalır mıyız, tutuklanır mıyız, sürgün mü ediliriz, başımız mı vurulur) belli değil artık malum. :mad::mad:

Can kardeşim, zaten neyimiz varsa ortak. Tadına bakarız birlikte, yani eğer tadım yapacak psikolojide olursak...

Birkaç gündür ara sıra düşünüyorum da biz mi evimizdeki çiçeklere bakıyoruz, yoksa onlar mı bize bakıyor?
Evet yer temini ve beslenme bizden ama ne zaman hayattan bunalsak onlara sığınıyoruz, onlar da istisnasız her seferinde sıkıntımızı hafifletiyor, bir nevi 'başımızı koyacak/ağlayacak' omuz oluyorlar bize. En azından benim için durum bu...

Tespih otum (Coix lacryma) üçüncü boncuğunu da gösterdi, geriye kaldı 32 boncuk :) Sonunda boncukların şu an neye benzediğini fotoğraflayabildim:

Eklenti 644887




Selen atlasımın tomurcukları düşündüğümden daha yavaş büyüyorlar, en büyükleri henüz sadece bu kadar oldu:

Eklenti 644888




Nakkaşım çiçek sayısını günden güne arttırıyor:

Eklenti 644889




Şu an burada kuvvetli bir lodos fırtınası var (neyse ki balkon kuzeye baktığı için zarar vermiyor, bizim balkonun tek iyi özelliği de bu sanırım, diğer bütün rüzgarlardan dayak yiyebiliyor ama lodos vurmuyor) hava da kapalı. Haliyle ruhum sıkıldı, gözümün önünde kızlarımın yeşilliği olmasa ne yapardım bilemiyorum.

Bu arada yılbaşı çeliklerimin (Schlumbergera truncata) birkaç tanesi daha tomurcuklanmış, havalar uzun süre kapalı ve serin gidince hangi baharın geldiğini ayırt edemediler bu sene, gariplerim mevsimi sonbahar sanıyor olmalı :)

Anacığım bağımızdaki muscarilerden benim için bir saksıya dikmiş sağ olsun, çiçeklenme döneminde elime geçemedi ama bonus olarak tohum kapsülleriyle geldi ;)

Eklenti 645643




Bu arkadaş da yine annemin elceğizleriyle benim için ayırıp diktiği bebek bir anthurium, umarım çabucak büyür ve o güzel çiçeğini gösterir ;)

Eklenti 645644

Bu sabah büyük sevinç içinde birkaç bitki sevdalısına kargo gönderdim ;)
Mutlu mesut geri dönerken her zaman önünden geçtiğim ve selamlaştığım ama daha önce hiç alışveriş yapmadığım çiçekçinin önünde, çiçeksiz olmasına rağmen çok gösterişli ve etrafı yavru dolu bir yelken çiçeği (Spathiphyllum) gördüm!

Saksının başında nasıl kalakaldıysam ve yavrulara nasıl yiyecek gibi baktıysam artık, adamcağız yanıma geldi ve 'vereyim mi yavrulardan birini' şeklinde, o an için dünyanın en muhteşem sorusunu sordu bana :D

Hani bir söz vardır, kediye 'ciğer sever misin' diye sormuşlar da gülmekten cevap verememiş :D
İşte o an, o kedi bendim :D

Sağ olsun, aceleyle bir yavru ayırdı. Gerçi üzerinde sadece bir ince kök çıkıntısıyla geldi ama ona da şükür... Sonra bizim çiçekçi hızını alamadı (benim mutluluğumu görünce o da mutlu oldu sanırım) ve içerideki daha küçük çiçekli bir spathi.den de bir yavru ayırmaya girişti ama ayrılan yavru maalesef bu kez köksüz geldi, yine de adamcağızı üzmemek için ses etmedim, 'köklenir o merak etmeyin' diyerek yavrucuklarımı alıp hoplaya zıplaya eve geldim ;)

Kök uzantısı mevcut olan yavruyu hemen bebek antoryumun yanına diktim ama köksüz yavruya ne yapacağımı bilemedim. Önce suya koydum, sonra dip kısmı suya değmeyecek şekilde tutmaya karar verdim. Asıl sıkıntı şu ki köksüz spathi. köklenebilir mi, bilmiyorum :(

Bu yönde bir bilgi de bulamadım, ilgili sayfadan yardım isteyeceğim, belki böyle bir durumu tecrübe etmiş olan üyelerimiz vardır...

Antoryumun yanına diktiğim, cılız da olsa bir tanecik kök uzantısı olan yavru spathi.nin fotoğrafı aşağıda:

Eklenti 646827



Köksüz yavrunun fotoğrafı ise ilgili sayfada.

Nakkaş sarmaşığı ne güzel olmuş açmışta açmıl ablacım ellerine sağlık.Tehpih çiçeği biraz ben daha yeni diktim ben biraz geç kalmışım sanırım :)Neler olmuş bu sayfada :D herşey çok güzel ellerine sağlık A_NOMAD abla

Teşekkür ederim canım, epeydir yoktun, özlettin kendini ;) Tespih otu için ben erken davrandım bence, yani normalde baharda çimlendiriliyor olsa gerek...

Senecio rowleyanus değişikmiş. İlk kez gördüm. Hanımeli saksısı da harika olmuş. Maşallah...

Teşekkür ederim :rolleyes:

Buralarda komşu sayılabilecek bir esnaf var, kendisi duşakabin işi yapıyor ve dükkanının önünü boy boy duş teknelerinden oluşturduğu bahçelerle donatmış. Öyle güzel ki kaldırımın üstünde rengarenk bahçeler, bir de dolu dolular, biber-domates bile yetiştiriyor onlarda :D

Benim hanımeli saksısı da o hesap, betonlar arasında ve dar alanda küçücük bir bahçecik ;)

Yine çok güzeller çiçekleriniz .Harika bir anlatım roman gibi okuyorum .Senin küçük spati bence toprakta köklenir .Benim yeşil yapraklı agleonema ile aynı soydan sanırsam ben onun birini direk toprağa ,birini suya koymuştum .Sudaki öylece dururken topraktaki köklenmişti .Sen onu gidip gelip seversin oda köklenir büyür çiçek bile açar ablası ;). Bol çiçekli günler .

Bayıldım,benimkinin de durumu fena değildi. Gittikçe büyüyordu,ne güzel ne güzel derken kendi nazarım değdi galiba :p Artan sıcaklardan muhtemelen eski canlılığını kaybetti. Suluyorum fakat fazla sulamadan da korkuyorum önceki tecrübelerimden dolayı. İnşallah kurtarabilir,sizinkinin boyutlarına ulaştırabilirim.

Teşekkür ederim sevgili sardunya18 ;)

Ben de zaten dün ilgili başlıkta sorumu sorduktan kısa süre sonra spathi.yi minik bir saksıda toprağa daldırdım, çünkü suda çürürmüş gibi bir izlenim verdi bana...
Artık gerisi ufaklığın azmine kaldı, umarım dediğiniz gibi köklenir de yüzümü güldürür :rolleyes:

Aglaonema'lar tipleri çok benzese de bildiğim kadarıyla Spathiphyllum'lar ile akraba değil ve evet, onlar çok kolay kökleniyor ama spathi.ler için hiçbir yerde köklendirme ile ilgili bir bilgi veya deneyim paylaşılmamış. Birlikte tecrübe edeceğiz bakalım...




Teşekkürler sevgili hilalpy ;)

Senecio rowleyanus doğal ortamı her ne kadar Güney Afrika çölleri olarak geçse de aslında o çöllerdeki küçük çalıların gölgelerini mesken tutan sürünücü bitkilerdir, haliyle özellikle güneşten korunmaya ihtiyaçları var.

Zaten boncukların üzerindeki saydam bölgeler de direkt güneşe çıkacak dayanıklılıkları olmadığından, güvenli gölgelerde alabildikleri kısıtlı güneş ışığından mümkün olduğunca çok faydalanabilmeleri için sahip oldukları bir özellik...

Çok uzattım ama kısaca diyorum ki direkt güneşten olabildiğince korumanız iyi olacaktır ve yaz sıcaklarında uykuya geçeceklerini de hatırlatmak isterim. Uykudayken sulamayı azaltmanız gerekiyor, köklerinin kurumasına izin vermeyecek kadar sulamanız yeterli olacaktır.

Umarım bitkiniz bir an evvel canlanıp gelişerek sizi mutlu eder ;)

Dün geceden beri esen rüzgar Ayşecik'in saçlarını dağıtmış, bu hali de pek güzel göründü gözüme, saçaklı kızım benim ;)

Eklenti 647005




Hanımelim pıtır pıtır tomurcuklanmaya başladı, umarım bol bol çiçek açıp bize koku ziyafeti çekecek...

Eklenti 647006




Selen atlasımın tomurcukları da büyümeye hız verdi sonunda, bir an evvel çiçeklerini görmek ve kokusunu duymak için sabırsızlanıyorum :rolleyes:

Eklenti 647007




Yavru spathiphyllumlardan köklü olanın keyfi yerinde maşallah ama köksüz yavrucuk yapraklarını iyice yere eğdi, pek ümit verdiğini söyleyemesem de takibe devam...

Eklenti 647008

Ağaçlar net 12. doğum günü toplantısında sevgili Zafer İnandıklı'nın getirdiği atlas çeliklerini kendisiyle birlikte dağıtmıştık. Dağıtım sonunda elimizde kalan küçük iki atlas çeliğini (muhtemelen küçücük parçalar oldukları için beğenilmemişler ki kimseler almamış) 'çöpe gitmesinler bari, en azından anı olsun' diyerek ben almıştım.

Bunların biri küçük bir parça ''Epiphyllum anguliger'' yani balık kılçığı ya da zig-zag olarak bilinen atlas çeliğiydi, muhtemelen getirilen çeliklerden birinden kırılarak düşmüş bir parçaydı ve şu an aşağıda görüldüğü gibi bir sürü sürgünü var ;)

Eklenti 647778





Diğeri ise ismini bilmediğim, dar bir yelpaze görünümünde küçücük bir yapraktı, ben aldıktan sonra bir yaprak daha çıkardı sadece. Yavaş gelişen bir tür olduğunu düşünmeye başlamıştım ki vurucu hamle geldi, tomurcuk çıkardı! :D

İsmini, rengini, çiçeğinin yapısını bilmiyorum, yani tamamen sürpriz olacak ;)

Eklenti 647779

Sevgili A Nomad atlas çeliklerin,den çok kalınca bolca bende almıştım.
diktim bıraktım şehir dışına gitmiştik döndüğümüzde su ihtiyaçları nasıl diye baktığımda üçüncü haftasında kocaman filizleriyle karşılaştım ne zaman kök yaptı,da filiz verdi şaşırdım çok hamarat çıktı çelikler. hiç fire vermeden tuttular Zafer inandıklı beye teşekkürierimi sunarım.

Maşallah, yerlerini de rahatsız edilmemeyi de sevmişler demek ki... İnşallah güzel çiçeklerini de görürsünüz ;)

Memleketten (kurutup kullanmak üzere) kesip getirdiğim adaçayı, nane ve biberiye dallarından birkaçını, daha uzun süre taze kalmaları için -içinde bir kök nakkaş sarmaşığı olan- bu küçük saksıya sokuşturmuştum. İhtiyaç oldukça taze taze kullanıyordum ama düşündüğümden uzun süre taze kalmakla yetinmeyip yeni sürgünler vermeye başladıklarında farkına vardım ki meğer bu arkadaşlar kalıcı olmaya karar vererek köklenmişler! :D

Yani artık mutfakta nakkaş sarmaşığı çiçekleriyle süslü minik bir baharat saksım var :D

Eklenti 649058




Bu da mutfak penceresinde yani ev içinde ikamet eden boncuklum, onun da saçları epeyce uzadı ;)

Eklenti 649059




Selen atlasımın en büyük tomurcuğu kocaman oldu, bakalım ne zaman açacak :rolleyes:

Eklenti 649060

Bol yağmurlu geçen dönem hanımelimin yapraklarında epey sorun yaşadık, tam iyileşiyor derken de üç gün üst üste fırtına vurunca garibim resmen yapraksız kaldı, çok hırpalandı. Hala da kendine gelebilmiş değil, perişan halde ama şükür ki en azından tomurcukları sağlam kaldı ve sonunda çiçeklenmeye başladık ;)

Eklenti 649247

Yine hepsi birbirinden güzel :)

Pembiş menekşemi annem bana getireli neredeyse 2 yıl olacak. Geçen bahar ben çiçeklerini görmeyi ümit ederken, ısrarla yaprak aralarından yavrulamayı tercih etmişti ve şu an sayabildiğim kadarıyla aynı saksıda 3 menekşe oldular.
Artık çiçekten yana umudumu kesmiştim aslında ama az önce gördüm ki sonunda tomurcuklanmaya başlamış, ilk çiçeklerini açacak kısmetse ;)

Eklenti 649455




Mor menekşem de yanıbaşındaki bu pembiş arkadaşa baka baka huy değiştirdi, o da yavruladı ve şu an aynı saksıda 2 bitki haline geldi ama pembiş gibi uzun süre güzel tomurcuklarından mahrum bırakmadı neyse ki... :rolleyes:

Eklenti 649456




Selen atlasım ilk kez çiçeklenecek, heyecanla bekliyorum ama maalesef henüz küçük olan 5 tomurcuğunu döktü, sağlam 3 tomurcuğumuz kaldı sadece...
Buna da şükür diyorum, inşallah bu üç tomurcuk bari sağlıkla gelişip açabilir, tomurcuk kaybedince çok üzülüyorum :(

Eklenti 649457




Hanımelim perişan haline rağmen çiçeklenmeye devam ediyor, şuraya bir avuç mis kokulu hanımeli bırakayım da sayfama bahar kokusu bulaşsın :D

Eklenti 649458




Bizi hiç çiçeksiz bırakmayan ve seyrine doyamadığımız E.milii'nin fotoğrafını epeydir paylaşmamıştım, maşallahımız var ;)

Eklenti 649459




Köksüz spathi. ne yazık ki öldü ama şükür ki diğer yavru -henüz yeni yaprak çıkarmaya, yani gelişme göstermeye başlamamış olsa da- gayet canlı, bebek anthurium ise şu sıralar yeni yaprak çıkarıyor, Prensesim (Epiphyllum oxypetalum) de tomurcuklanmaya başladı ;)

Bu güzel gelişmelerin yanında tatsız bir şey de oldu: Ebruli menekşem dipten çürümüş, bugün fark ettim ve hemen kurtarabildiğim pek minik kısımlarını çelikledim, umarım hayata tutunabilir...

Açsın artık.... Merakla bekliyorum ben de A_Nomad'cım.
Süpriz renkli dediğinin tomurcuğu ne alemde, duruyor mu?

Aynen bence de açsın artık :D

O ufaklığın tomurcuğu maalesef düştü canım, artık kısmetse seneye...

Selen atlasımın ilk tomurcukları 18 şubattan beri büyüyor, ayıptır söylemesi üç buçuk aydır ben bu tomurcukların çiçek açmasını bekliyorum :mad: :D

Sonunda ilk iki tomurcuk renklerini göstermeye başladı, bu aşamaya kadar geldiklerine göre artık açılma işini çok uzatmazlar diye umuyorum :rolleyes:

Eklenti 650493

Eklenti 650494

Gece gece sayenizde kahkahayı bastım.
Artık komşular ne der bilmem.
Sabrınıza değecek bir güzellik açacaktır sonunda:D

Öyle sanıyorum ki sarı gelinler bu gece arz-ı endam edecekler, tomurcuklar iyice şişti, uzun bekleyişin sonunda kavuşacağız inşallah ;)

Eklenti 650696

Nihayet...

Çok sarı... Sapsarı...

Çok güzel...:eek:

Sonunda sarı gelinlerimize kavuştuk ;)

Oldum olası atlas çiçeklerine hayranımdır ama sarı rengin bir çiçeğe bu kadar yakışabileceğini tahayyül edemezdim...

Akşam saatlerinde çiçeklerimiz aralanmaya başladı. İlk iş olarak eğilip kokladım ama hiç koku alamadım, 'herhalde aklımda yanlış kalmış kokulu olduğu' diye düşündüm.

Eklenti 650732





Fakat gece olunca çiçekler tamamen açıldı ve hafif bir koku duymaya başladım.

Eklenti 650733





Koku sürekli duyulmuyor, belirli aralıklarla salınıyor ve çok hafif, rendelenmiş limon/portakal kabuğu kokusu. Kokusunu çok beğendiğimizi söyleyemem ama çiçeğin görüntüsüne bayıldık ;)

Eklenti 650734





Hem bu eşsiz güzellik gözlerimizin önünde olsun hem de ara ara saldığı kokusunu duyabilelim diye, eşimin isteği üzerine çiçekleri kesip yanımıza aldık. Çiçekleri kesmeyi pek tasvip etmesem de sefasını süremeden balkonda kendi kendilerine geçip gitmelerini göze alamadık işte...

Eklenti 650735

Maşallaah, çok güzel açmış sevgili A-NOMAD ve sarısı da çok güzelmiş. Emeklerine sağlık.