Sevgili arkadaşlar, çok teşekkürler, her şey fotoğraflarda göründüğü kadar güzel değil elbette, bir de fotoğraflarda daha canlı ve güzel görünüyorlar.

Sevgili Kiraz, hazeranlar gerekli nemi bulabilirlerse yaz sonuna kadar açabiliyorlar, tohum bağlayan dalları budadıkça yenileniyorlar, tek kusurları gerekli gereksiz her yerden çıkmaları :)
Pek çoğunu sökmek zorunda kaldım :( deniz lavantalarımın güneş almasını engelliyorlardı.

Sevgili Hozat, minelerin her rengi var, sadece fotoğraf karesine girmeyi başaramadılar :)
Size elbette hazeran tohumu ayıracağım, ilk isteyen sizsiniz, gazanyalar için çok teşekkür ederim, düz sarı rengin dışında özellikle pembe olmak üzere beyaz, koyu renkler ve varsa değişik renkler çok iyi olur, ben de gazanyaya hayran oldum bu sene, daha önce yetiştirmemiştim, sevgili Cemo'nun gönderdikleri hep aynı renk sarıda çıktı.

Sevgili Ferda hanım, ben de phlox diye düşünüyordum ama onların bu kadar uzun boylu olmadığını gördüğüm için acaba mı dedim, yetmiş cm. boyu var bunların ve kokusu harika, bir arkadaşta beyazını da gördüm.

Sayın Güngör Salman, çok teşekkürler.

Sevgili Nalan, clematisleri tohumdan yetiştirmedim, bunun çok zor olduğu söyleniyor, hepsini de fide olarak Şubatta almıştım, seneye kök yapısı geliştiğinde daha fazla çiçeklenmesini bekliyorum.
Sardunyalara gelince, pembe katmerli olan sakız, beyaz olan ceylan sardunya, birçoğunu çeliklerden yetiştirdim.
Aydın'da clematis olur tabi, yeter ki kök bölgesini gölgeleyin ve nemli tutun, ben bir defa açıp geçerler sanıyordum, üçüncü kez açıyorlar.
Yıldız çadırı için doğru olanı yapıp ayırmışsınız, güneşi çok sevdiğini unutmayın :)
Sellukam nazlanıp duruyor bakalım ne olacak, Aydın'da daha verimli olacağını düşünüyorum.

Sevgili Yeşim Özgün, mineler de nemli toprağı ve güneşi çok seviyorlar, bir kaç kez çiftlik gübresi şerbeti vermiştim.

Hepsi güzel hepsi harika:) Çiçekler büyüyüp geliştikçe benim tohumlar da çeşitleniyor daha da güzel. Görüyor musunuz Adalet Hanım nasıl bulaştı bana da "bende de olsun hastalığı".

En güzeli çocuk sesleri. Geldi mi misafirler. Torun geldi mi:confused::D

Adalet Hanım, nasılsınız?
Mineler güneşi ve suyu çok sever diye biliyorum, doğrumudur? Kaç kere alıp saksıya diktim, yaşamadılar. Bu yıl (gene dayanamayıp) üç kök aldım. Bir tanesi minik minik açıyor, birinde tık yok sırf yaprak, bir tanesi de tomurcuk çıkarıp çıkarıp, açmadan soluyor. Börtü böcük yok, baktım. Torf+bahçe toprağındalar. Ben nerede hata yapıyorum yaaa :(

Sevgili sevim hanım, Salı gün kızım ve torunum geldiler, gördüğünüz gibi fazla giremiyorum siteye.
Birlikte oyunlar oynuyoruz, yürüyüşler yapıyoruz, arta kalan zamanlarda kendisine oyun açıyor PS de.

Sevgili Defne, çok iyiyim, teşekkürler.
Mineler yerlerini sevdiklerinde çok iyi gelişim gösteriyorlar, dediğiniz gibi, güneşi ve suyu seviyorlar, yine de siz minelerinizi yarı gölge bir yere alırsanız daha rahat eder diye düşünüyorum.
Gübreleme yapıyorsanız dozu azaltabilirsiniz, tomurcukların açmadan dökülmesi buna bağlı olabilir.

Adalet Hanım, mineler öğlene kadar güneş görüyor. Havalar aşırı ısındığından beri onlarda dahil bütün çiçeklere katıksız sudan başka birşey vermiyorum. Amaan neyse, minelerin paşa gönülleri bilir:) Size torunla iyi eğlenceler:)

Bahçemin en güzel formlu güllerinden biri, arkada solda görünenler mor hazeranlar.
Eklenti 96026
Glayölüm ve sevgili pembe mor hazeranlarım.
Eklenti 96027
Sarı suzanlarım yerini pek sevdiler.
Eklenti 96028
Geçen Pazar bir kaç kilometre uzaktaki başka bir köye gittik, görüntü çok güzeldi, sizler için fotoğrafladım.
Yeniköy
Eklenti 96029

Adalet Hanımcım; o sarı suzanların yanında gördüğüm koca kafalı şeyler ortanca'mıydı?
Helede hezeranın yanındaki gülün rengindeki güzellik.

Evet sevgili Almira, onlar ortanca, seneye bahçemde çok daha fazla ortanca görmek istiyorum, baharda çeliklediklerimi Eylül sonu gibi esas yerlerine alacağım.

Sevgili Ülker, seve seve :)

Baston güllerim bir kaç defa külleme oldular, bionem ile üstesinden geldim :)
Eklenti 96050
Bu Clematisim yeni açtı, ama geçen yıl sonbaharda almıştım, sanırım the president, dördüncü kez çiçekleniyor.
Eklenti 96051
Daturam muhteşem bir koku ve görüntü ile açtı, çiçekler üçüncü günde soluyor.
Eklenti 96052
Bunlar da mavi renk hazeranlar, fotoğrafta pembemsi çıkmış.
Eklenti 96053

Phlox açmaya devam ediyor, kokusu harika.
Eklenti 96056
Kurutmak için deniz lavantaları(kuduz otu)nı toplamaya başladım.
Eklenti 96055

Sevgili Adalet,Gerçeği olmasa da sanalı bahçende olsun istedim.
Bu güzellik senin için,kendisi ile ilgili mesajımı bahçemde anlatacağım.

Bu sevda bitmez,bitmesin de zaten.

Daturalardan tohum almaya çalışacağım sevgili Günebakan :)

Sevgili Hozat, bu narin güzellik bahçeme şeref vermiş, hoş gelmiş sefalar getirmiş.
Bana yer örtücü olarak bile kullanılabilirmiş gibi geldi, yanılıyormuyum?

Adalet Hanım, bu istediğiniz bitkiden bahçemin arkasındaki arazide var. İlk gördüğümde ufacık tek köktü, bu bahar çok çoğalmıştı. Hozatın yazdığı gibi şimdi hiç yok görünürde. Bu bahar kıyamadım ellemeye ama seneye komşumla birer kök alalım diyoruz. Fakat çiçeklenme süresi çok kısa.

Sevgili Limon, bu bitkiyi hatırlayamadım, hangisinden bahsetmiştik?

Dün artık bahçemde yetiştirmediğim akşam sefasını fotoğrafladım, kapının girişinde eski tohumlardan çıkmış bir kök.
Bir kök çiçek ama her dalında ayrı renkler açıyor, inanılır gibi değil, bazan tek beyaz, pembe, sarı, olurken bazan da iki veya üç dört rengin karışımı olabiliyor bir çiçekte, kokusu ise başka bir alem, akşamları yoldan geçenler soruyor, bu güzel koku nereden geliyor diye.

Bir kısmını da galeriye yükledim.

Bunlar da komşumun bahçesinden, çok kaliteli bir gül tam kesme çiçeklik.

Adalet Hanım Bir akşam safası bu kadar mı güzel olur ?

Sizinki bu karma renkleri ile o sıradan çiçeğe bambaşka bir güzellik vermiş. Bence bu türünü kaybetmemeli.

Sevgili Adalet,

Bu doğa şaşırtıyor insanı. Akşam sefaları birbirinden etkileniyor ama hiç bukadar alacalısını görmedim. Bende sadece sarı pembe karışımı oluyor.

Seninkiler çok güzel olmuş,neşe veriyor insana, varsın kalsınlar kendi hallerince.
Sevgiler.

Akşamsefası harika görünüyor. Komşu sitenin bahçesinde aynı kökte pembe, beyaz, pembe-beyaz benekli açanı gördüm ama sizinki iyice dağıtmış kendini:) Merak ettim, en ilginç renginin tohumu, akşmasefası olmayan bir yere ekilse ne renk çıkar acaba?

Bu sene kendiliğinden çıkan Akşam Sefalarım çok fazla boylandılar. 150 cm kadar. Haliyle çok uzayınca devrildiler, bağladım. Yine haliyle çok uzayınca az çiçek açtı. Ama açan o az çiçek bile akşam üstleri o kadar güzel kokuyor ki...

Sizinkilerin renkleri şahane, güller de Ağustos ayında bile böyle coşmuşlar, Maşallah.

Akşam Sefasına arsız bitki olduğundan fazla değer verilmiyor ama bence çok güzel bitkilerden. Kokusundan da fazla bahsedilmez değil mi? Oysa ne kadar güzel bir kokusu var. (Bence nazlı Gardenyadan çok daha güzel kokusu)

Ben biliyorum, Adalet Hanım siz o akşam sefalarını boyadınız, boyadınııız. Bahçenizde sessizce gezerken gördüm, hiç öyle renk çiçek olur mu canım?

Bitki delilerini delirtmek bu kadar kolay işte :)
Sevgili dostlar, akşam sefası benim aldığım yerde de böyle çok renkli açıyordu, alırken ona vurulmuştum, ama bir yıl içinde bahçemin neresinden çıkacağını şaşırınca mecburen sınır dışı etmek zorunda kaldım :)

İsterseniz, tohumlarından üçer beşer ne kadar çıkarsa, hazeran tohumları ile göndereyim, sizlerde de aynı şekilde açacağından kuşkunuz olmasın.

Hazeran çok az tohum verdi, hâlâ açmaya devam ediyor ama nedense çok az tohum oluşturuyor, ben bu senenin fazla yağışlı geçmesine bağlıyorum.

Sevgili Limon, akşam sefalarınızı fazla sulamayın, o zaman daha çok çiçek açarlar, şımartılmayı sevmiyorlar.

Adalet hanım, çılgın akşamsefasının fazla tohumu olursa ben de rica edebilir miyim?

Teşekkür ederim Adalet hanım:)
Önce istemeye utandım. Dağ taş akşamsefası zira.
Ama dediniz ya tohumunu ilk aldığınız bitki de böyle çılgınmış, bakayım dedim burada da çıldıracak mı? Tamamen deneysel amaçlı yani:D

Sevgili Defne, tohumlarımız %100 garantilidir, merak etmeyin.

Evet ya dedim DefneD. bu cümleyi okuyunca. İnsan çevresine alıcı gözle bakınca daha önce farketmediği ayrıntıları farkediyor.
Okulun bahçesinin en bakımsız kalmış köşesinde mavi ve pembe gereniumlar vardı. Yerde beyaz sabah sefası bir ucundan çama sarılmış. Küçük çiçekli, sakin kendi halinde. Doğada açık pembe ve mavi de bulmak mümkün.

Arka bahçemizde koyu pembe ve eflatun çiçekli oya ağacı var. Sarı gülümüz vardı bakılmamış, çalılaşmış gibi.

Adalet Hanım kızlar akşam sefalarının palyaço şapkasına benzediğini söyledi, acaba o şapkalardan bizim de olabilir miymiş? Ben aracıyım onlar sordu da...

Adalet Hanım, kuşkum yok:)

Sevim Hanım, ben farkındayım ama yüzsüzlüğe vurdum:) Dediğiniz gibi alıcı gözle bakınca insan çeşit çeşit bitki görüyor kendi kendine yetişen.

Sevgili berduray, kızçelere sorun bakalım burada pembe-beyaz benekli palyaço şapkaları var, isterler mi? :)

Sevgili berduray, elbette gönderirim, dün şöyle bir baktım ama tohumlar daha küçük ve yeşiller, siyahlaştıkları zaman toplarım, yettiği kadar dağıtırım, kızlarınıza benden sevgiler.

Arkadaşlar, şimdilik kara gözlü suzanda tohum oluşumu göremiyorum, ama, yıldız çadırı, hazeran ve gece sefasından tohum alacağım, yavaş yavaş adreslerinizi özelime yazın isterseniz, şimdiden haber vereyim ki, tohumlar olgunlaştığında hemen elinize ulaşsın.
Hangi tohumları da arzu ettiğinizi yazın lütfen.

Hepsinden azar azar isteme hakkımız var mı? :o

Akşam sefasını zaten çok severdim ama sizin resmi görünce bayıldım resmen :) Tablo gibi. Ama kokusunu hiç hatırlamıyorum ben nedense.
(Ben aslında ona akşam sefası değil el bombası diyorum küçüklükten kalma alışkanlıkla. Tohumları el bombasına benzemiyor mu sizce de? :D)

Mümkün olduğunca tohumları dağıtacağım, şimdiden sıraya girin sevgili Gilan :)
Ayrıca el bombası konusunda da çok haklısınız, gerçekten çok benziyor, çocukluğunuzda el bombası hakkında ne gibi fikirleriniz vardı :) dermişim...
Bu gün biraz yıldız çadırı tohumu topladım haberiniz ola.

Böğürtlenlerim oldular, toplayıp reçel yaptım.
Eklenti 98509
Şeftaliler tam kıvamında.
Eklenti 98510
Ayak basılmayan bir yerde semizotları büyüyor, yemeğini ve salatasını yapıyorum.
Eklenti 98511

Bu günlerde misafirlerim var bu yüzden bahçede fazla kalamıyorum.

Maşallah, böğürtlenler harika görünüyorlar tabi şeftaliler de. İklim müsait olunca bir de sizin gibi sevgiyle bakan eller olunca bu görüntü kaçınılmaz sanırım.

Şimdi anlaşılıyor Adalet Hanımcım niye bizim taraflara gelmediğiniz;) İnsan bu güzel bahçeden çıkmak istemez. Böğürtlenler ne güzel olmuş öyle. Şeftaliler de. Çiçeklerinize sözüm yok hepsi çok güzel. Ne yapsak acaba ikindilerde sizde mi konaklasak yayla daha serin olmadan;)

Bögürtlenler nefis... Bana ikinci hamileligimi hatirlatti. Sabah aksam bögürtlen toplamaya cikiyordum her tarafim mosmor olmus bir halde eve dönüyordum. Ardindan tutan kasinti da cabasi... Ama insan o durumdayken her seyi göze aliyor sanirim. Sevgiler...

Sevgili Hüsnüyusuf, Sevim.K, Ciceksever70, böğürtlenlerim gerçekten güzel, hem iri hem tatlı hem de dikensiz, bizim bahçemize buyrun, bitmeden toplayın bol bol :)

Şeftaliler sırayla oluyor, ona göre aşı yaptırmıştım, Hâlâ diye bir cins var onlar daha yeşiller, Eylül ortalarına doğru olurlar.

Şu hamilelik çok enteresan bir şey, benim de canım yazın ortasında lahana istemişti, 41 yıl önce de yaz günü lahana bulmak imkansızdı, yine de bir yolunu bulup lahana yemiştim, ama garip değil mi, oğlum lahanadan nefret eder.

Sevgili Adalet Hanım,
Bu kadar zamandır gebelerleyim en az on bin gebe bakmışımdır. Hiç canı lahana isteyen olmamıştı.En sevdiğim reçeli yapmışsınız,olurda İstanbula gelirseniz,ben de isterim dermişim.Sevgiyle kalın.

Adalet hanım'cığım böğürtlenler ve şeftaliler muhteşem görünüyor Jineop gibi benim'de en sevdiğim reçel türlerinden biridir.Size afiyet olsun
Ayrıca bende topladığınız yıldız çadırı tohumlarına talibim mümkünmü acaba:)

Birol beyin tavsiyeleri
 

Sevgili Adalet Yağcı
Sizin yazınızı gördükten beş dakika sonra uzun uzun cevap yazıyordum sonlarına gelmek üzere elektrikler kesildi bütün yazılarım gitti. cevabım geciktiği için özür dilerim, tekrra yazmaya calışacağım.
Şeftali ağaçları sizinde bildiğiniz gibi suyu çok sever. Haftada iki kez sulamak yer nemli bile olsa bu mevsimde çok değil. Ağaçlar gelecek senenin meyve gözlerini bu aralar yapmaya başlıyor ( bizim buralarda düvür sürgün yapma derler ) suladıkca göreceksinizki ağaçların üzerinden yeni yeni sürgünler çıkacaktır buda meyve demektir. Kıvrık hastalığının ( yaprak bükmesinin )sulamayla alakası olduğunu sanmıyorum o daha başka bir şey. Şubat aylarında atılan göztaşı kıvrık hastalığı ile direkt ilgili diye biliyorum, başıma daha önceleri geldi, göztaşı ilacını gerektiği kadar ve zamanında atmazsanız kıvrık hastalığı kaçınılmaz oluyor, onun için çok çok önemli. Evet sonbahar budaması bence çokdaha iyi, yapraklar dökülünce gözler ortaya çıkınca güzel bir budama yapılması daha sağlıklı.Ben Subat ayı başlarında yağmursuz rüzgarsız güzel bir havada 400 lt lik ( bir taral ) depoya 12 kilogram göztaşı ve 10 kg kadar sönmemiş kireç atıyorum ( Önce göztaşını bir yerde eritip depoya koyuyorum sonra temiz bir karıştırıcı ile kireci söndürüyorum ve yavaş yavaş birbirine karıştırıyorum. ) ağaçları güzelce yıkıyorum. elektrikler her an gidebilir yine sorun apartmanımızda onun için acele yazıyorum aklıma gelirse ilave yaparım . sağlıcakla kalın.

Birol beyin tavsiyeleri devam...
 

Sevgili Adalet Hanım
Doğru söylüyorsunuz benim yaptıklarım ve söylediklerim İzmir için gecerli. Size yanlış bilgi vermemek için bilgim dahilinde secerek yazıyorum yazılarımı. Ben son baharda yapılacak budamanın ( yapraklar iyice döküldükten sonra ) sizin ağaçlarınızı donduracağını sanmıyorum. Benim nacizane tavsiyem bir kaç ağacı sonbaharda budayıp denemeniz. Benim size sormak istediğim bir kaç soru var müsade ederseniz. Siz bordo bulamacını budama yaptıktan sonramı yapıyorsunuz yoksa budama öncesimi. Şundan soruyorum hani siz diyorsunuz ya ilk baharda budama yapıyorum diye o zaman bordo bulamacınıda mantıken ilk baharda atıyorsunuz, eğer öyleyse bana göre yanlış. Ben sizin yerinizde olsam son bahar sonu güzel bir budama yapıp ardından şubat ayında güzel bir havada ( yağmursuz ve rüzgarsız ) Bordo bulamacı kesinlikle değil Göztaşı ve sönmemiş kirec alıp kendim hazırlar onu atardım, emin olun eğer oranları uygunsa kıvrık hastalığı kesinlikle olmuyacaktır, belki yaz girişinde bazı ağaç yapraklarında kıvrık lıklar görürsünüz onlarda göztaşı değmemiş yerlerdir onlarda güneşle beraber düzelecektir yeterki dediğim gibi oranı uygun olsun.

Bir tek şey daha söylüyeyim sonra sizin ilerde deneyimlerinizden bilgi alırım. Göztaşını en gec şubat ayı sonuna kadar mutlaka atın, mart ayı na bırakmayın derim. Sağlıcakla kalın.

Sevgili Adalet Hanım
Böğürtlenleriniz çok güzel hatta mükemmel. Çelikle yetiştiğini suya bayıldığını ve çok cabuk büyüdüğünü duydum, gercekten celiklemi yetişiyor uygun celik zamanında sizden celik almam mümkünmü. Sağlıcakla kalın.