Ranunculus (düğün çiçeği) mix olarak satılıyordu, alıp ekmiştim. Beyaz ve sarı rengi sanırım çürümüş, somon ve kırmızı kalmış. Neyse bunları yaşatabilirsem seneye yanlarına takviye yaparız artık.

İnternette öyle bilgi kirliliği var ki. Bir şey aratıyorsun, birbirinden farklı şeyler çıkıyor karşına. Ne nedir ne değildir bilinmiyor. Yani at izi it izine karışmış durumda. Bu bilgilerden biri de limon otu...Bu kelimeyi yazıp motora ara komutu verdiğinizde acayip acayip otlar geliyor ekrana. Ben de buna burada haddim olmayarak müdahale edip kısa bir açıklama getirmek istedim. En azından derli toplu olarak bulunur da birilerinin işine yarar.

Bu üç bitki de internette limon otu olarak anılıyor. Ben hem resim ekleyip hem gerçek isimlerini yazayım. ( resimler kendi bitkilerime aittir) Biz bu bitkilerin hepsinden çay yapıp tüketiyoruz.

Lemon grass (Cymbopogon citratus)

Eklenti 646662

Melissa oğul otu ( Melissa officinalis)

Eklenti 646663

ALOYSIA citriodora, Çalı Melisa, Limon melisa


Eklenti 646664

Sayın Lonicera merhabalar bu sizin verdiğiniz güzel bilgiler benimde ilgimi çekti karakafes denilen bitki nasıl bir bitkidir benim memleketimde yetişen kalabak otuna benzettim ama sizin bitkinin yaprakları daha ufak duruyor beni bilgilendirirseniz memnun olurum Saygılarımla ,

Sn birgecelikgelin, sizin bahsttiğiniz ot kabalak otu sanırım. Eğer oysa karakafesle pek alakası yok. Karakafes otu yenildiğinde toksik etkili. Biz sadece kompost veya çay olarak hazırlayıp bitkilere kullanıyoruz. Sonuçları da çok etkili ve güzel.

Benim resmini eklediğim yaprakların boyu en az 50 cm. Yanına ölçü olarak bir nesne koymadığım için yanıltabiliyor insanı. Ama şu resim yaprak büyüklüğü hakkında az çok bir tahmin verebilir.

Burada da oldukça fazla bilgi mevcut, bir inceleyin dilerseniz.

Sayın Lonicera,
153 NOLU mesajda çok sorularım olacağını belirtmiştim.Sizden olumlu cevap geldi.cesaretim ondandır...

1)Bana hayatımın en güzel yıllarını hatırlattığı için...,bahçemde görmek istediğim bir çalı olduğu için.....elde edersem dedemin bahçesini hep anacağım için...beni KUŞBURNU bitkisiyle buluşturun lütfen.(bizim yörede bu çalıya MASUL derdik.)

2)Çok soran olmuş ama, bir de ben sorayım.

Bu karakafes otunu bahçeye nası taşıyacağım.Çünkü ben, bitkilere ne bir ilaç, ne vitamin,ne de,kimyasal gübre kullanmıyorum. Kendi gayretleriyle yaşayıp gidiyorlar
Ama, bu sene anladım ki, onlar da benim gibi yorgunlar,bir desteğe ihtiyaçları var.El atayım dedim.
3)GÜL konusuna sonra geleceğim,bu günlük bu kadar olsun.
sevgiler saygılar..(.yaş konusunda büyük ablanız oluyorum)

Sn hozat hocam, karakafes otu tohumuna veya rizomuna ulaşmanız lazım önce. Bildiğim kadarıyla şimdilik sadece burada tohum satışı var. Rizom sadece yurt dışında satılıyor. Biz forumdan bir kaç arkadaşla alıp çimlendirdik bile.

Niyetim elimdeki bitkiden tohum alabilmek ama şimdilik bu ihtimal biraz uzak gibi görünüyor. Bir başka çeşidi daha var ki, sadece rizom ile üretilebiliyor. Sn MeyveliTepe bir etkinlikte az da olsa paylaşmıştı bu değerli bitki rizomunu. Bende de var ama henüz çoğalmış değiller. Aslında çoğalmıştı ama sanırım sulamadan kaynaklı bir kısmını çürüttüm. Çoğaldığında veya diğer türünün tohumunu elde ettiğimde mutlaka etkinliğe sokmak istiyorum.
Selamlar...

Sayın Lonicera

KUŞ BURNU bitkisi ile ilgili bir öneriniz var mı? o karakafes otundan daha önemli benim için, onu nasıl yetiştirebilirim zahmet verdim size de
teşekkürler..

Sn hozat, kuşburnu çok kanaatkar bir bitki. Gül gibi nazlanmaz. Ayrıca güle göre çok ama çok daha dayanıklıdır. Tek sevdiği bol güneş. Suya da fazla düşkün değil. Fidan temin ettiğinizde derin bir çukur açıp içine eskimiş ahır gübresi ile toprağı karıştırıp dikin. Dipten sürgünü bol verir.

Bazı çeşitleri tozlayıcı ister. Rosa canina' nın dikenli ve dikensiz türlerini öneririm. Çiçeğini zaten biliyorsunuzdur, hiç bir gül kuşburnu çiçeği kadar yoğun ve güzel kokamaz. Rosa rogusa türü çok güzel çiçek verir ama meyve vermesi için tozlayıcı ister.

Aktarlarda satılan ısıl işlem görmemiş uzunumsu kuşburnundan alıp içindeki tohumlardan dahi çimlendirip fidanını elde edebilirsiniz. Bu şekilde yetiştiriseniz 3.yılında meyvesini görebilirsiniz. Tabii tohumu ekmeden önce 90 gün soğuklama ihtiyacını giderip ekeceksiniz.

Zahmet ne demek hocam, inşallah yardımcı olabilmişimdir.

Sayın Lonicera karakafes otunla yazdığınız bilgileri okudum çok güzel anlatmışsınız bende bitkilere kullanmak amacıyla sormuştum teşekkür ederim Saygılarımla .

İlk renk dönüşümü loganberry ' de oldu. Dolayısıyla bulunduğu şartlarda en erkenci olarak en tepedeki yerini aldı.

Şifalı deve dikeni de tohuma geçmek üzre. Bazen çiçek tablası çok olunca dikenlerine rağmen soyup enginar niyetine çiğden de yiyoruz.

Sümbülteber yavrularını anaçtan ayırıp ayrı saksıya ekmiştim. Büyüme hızı anaçlardan daha fazla olmuş. Ne de olsa ''serde gençlik var'' tabii.:))

Sn birnefestoprak' ın göndermiş olduğu Ruby Streaks ve Golden Frills çeşidi mizunalar sıcağı görünce oldukça hızlı geliştiler. Hatta kırmızı renk olan ruby streaks çiçeğe bile durdu. Diğerinde çiçeklenme belirtisi yok henüz.

Ve ilginçtir ruby streaks' taki belirgin kırmızı renk çiçeğe durmaya yakın yok olmuş durumda. Belli belirsiz şekilde alt yapraklarda hafif kırmızılık kaldı.

Her iki cinsin de tadı daha önceki yıllarda yetiştirip etkinlikte de tohum dağıtımını yaptığım mizunadan daha baharlı tada sahipler.

Yine bir arkadaşımızdan edindiğimiz atadan kalma şifalı selam otu(LOVEAGE Levisticum officinalis). Taze tohum olunca sorunsuz çimlendi. Bitki hakkında internette sınırlı ve birbirini tekrarı olan bilgiler mevcut. Çok yıllık olan bu bitki maydanozun atası.

''İdrar söktürücü, hazmı kolaylaştırıcı, mikrop öldürücüdür. Karaciğer ve safra kesesi rahatsızlıklarında kullanılır. İdrar yollarındaki iltihapları önlediği bilinmektedir. Böbrek kumlarını ve kanı temizlediğinden de oldukça değerli şifalı bir bitkidir.'' deniyor. Bilinen en eski salata yeşilliklerinden biri imiş. Çok yıllık olması, soğuklara dayanması da cazibesini artırıyor hani.

Ay sarmaşığı, (moon flower, Ipomoea Alba) öyle çoşkulu ve güçlü çimleniyor ki... Sanki viyolü ters düz edecek gibi:))))

İkinci yılı olunca meyvesi erkenden kendini gösterdi. Her ihtimale karşı bu meyve tohumluk olarak ayrılacak.

5 gündür her gün küçük bir kase topluyoruz. Neredeyse parmak büyüklüğünde. 50 litrelik saksıda olmasına rağmen oldukça fazla meyve var. Tahminim 3-4 gün daha toplarız.

Peony coştu iyice. Karışık renkli olarak satın almıştım tohumunu. Çiçeklerinin birbirini tozlayıp bir yıl sonra da o çiçeklerin tohumlarının çok farklı renklerde çiçek açacağını öğrenince daha bir ilgi duydum bu peony' e.

Pandora yasemini bu sezon çiçek açmada biraz geç kalsa da üzerinde onlarca tomurcukla açığı kapatacak gibi görünüyor. Bu yılki etkinlikte tohumunu paylaşmayı düşünmüyorum. O sebeple çiçeklenme biter bitmez neredeyse 6 metreye varan boyu 1 metreye kadar indirip yan dalları da keseceğim. Hava sirkülasyonu için bulunduğu yeri biraz açmamız gerekiyor.

Bu yıl bu köşeyi Sn Zekoş' tan da gelen yıldız yumrusu da dahil olmak üzre değişik renklerde bezedik. Çürütmediysek en az 6 farklı renk olması gerekiyor.

Yılan kaktüs tek dalında 3-5 çiçekle kendince show yapıyor:)))

Honeyberry meyveleri hasat edilip tadına bakıldı. Tadı bence güzel, yaban mersinine çok benziyor. İnşallah bitkiyi öldürmeyiz. İlk işim bitkiyi yarı gölgeye taşımak olacak. Yarından sonra hava sıcaklığı (bir kaç gün) gölgede 35 derece olacakmış.

Sayın Lonicera , öncelikle bu kadar bitkinin bakımına nasıl yetisiyorsunuz maşallah size:)
Ve sizden ricam bu kıymetli otu cogaltıp paylasıma sunmanız;) Ben gecen sene tohumunu aldim cimlendirememistim.

Gerçekten de çok zor oluyor bakım işleri.'' O '' da olsun '' bu '' da olsun deyince bir bakmışsınız yüzlerce bitki elinize bakmaya başlıyor. Yorucu da olsa çok güzel ve dinlendirici bir uğraş bildiğiniz gibi.

Selam otu şimdilik yarı gölgede. Biraz daha boylanınca direkt güneşe alacağım. İnşallah tohum elde edebiliriz. Nadir bulunduğu için tohumunu paylaşmayı ben de çok isterim.

Sayın Lonicera,
Bu sabah ben de bahçenizi dolaştım ve yeni güzellikler gördüm yine.Elinize sağlık.

Benim pandora yasemin ilk yıllarda çok güzel açardı son iki senedir hiç keyfi yok
sebebini anlar gibiyim.Eşim sağına soluna onun alanını kısıtlayan bitkiler dikince hava sirikülsyonu olmuyor galiba,bitkinin nefes alamadığını fark ettim teşekkürler.

Brokoli tohum kapsülleri yavaş yavaş renk değiştirmeye başlamış. Bir iki hafta sonra iyice sıcaklar basar, tohumlar olgunlaşır. Tohum paylaşım etkinliğine koymak istiyorum ama tohumun köken konusu belirsiz olunca sıkıntı oluyor. Ben de bu yüzden karasızım, hele o gün bir gelsin de...Bakarız artık bir hal çaresine.

Etkinlikte Sn MeyveliTepe' nin paylaşmış olduğu soya fasulyesi küçücük boyu ile çiçek vermiş( biz boşuna ipe almışız demek ki). Çiçeği de öyle minik ve sevimli ki... Belli belirsiz bir şey, çiçek demeye bin şahit ister. Ama soya fasulyesi için söylenen bir söz kesin doğru galiba. O da soya fasulyesinin sebze grubu içerisinde en verimli bitkiler sıralamasında ilk üçte yer aldığı. Her yaprak koltuğunda yan dal...Her yan dal üzerinde bir sürü çiçek. Bu kadar çiçeğin yarısı bakla yapsa ....diye uzar gider bu hesap:))

Ovalis saskatoon...Üzeri meyve dolu, tek dalında bu kadar meyve..Ve saksıda..

Aronia melanocarpa meyveleri irileşiyor. Niyetim hem saskatoon hem de aronia tohumlarını bir şekilde muhafaza edip paylaşıma sokmak.( hemen ekilmeyecekse kurumalarına müsaade edilmemeli, hafif nemli bir ortam ayarlayacağım)

Ne yapayım, nadir tür bitki tohumlarını paylaşmak da benim tarzım oldu. Şimdi ''tarz deyılsın '' diyen de olur ne yapalım '' elin ağzı torba değil ki büzesin'':))

Önce tohumunu 24 saat suda bekletip( tabii ön aşındırma işleminden sonra) sonra kurutup, sonra yeniden ıslatıp zip poşet içerisinde güç bela çimlendirebildiğim gözüm gibi baktığım ''hawai orman gülü''(Argyreia Nervosa) Tohumunu elde edebilirsem bunu da etkinliğe sokacağım. Herhangi bir saldırıya karşı 7/24 üzerinde ızgaralı sebze kasası var.:))

Feijoa , kaymak ağacı çiçekleri bir bir açmaya başladı. Yan yana iki bitkim var ama ben garanti olsun diye el ile tozlama da yapıyorum.

Ortanca bir el büyüklüğünü geçti. Bunun gibi 7 tane daha iri çiçeği var. Yakında başlar aşağı doğru sarkmaya.

Pepino da bugün yarın açar. Bu yıl fide sayısını 3 ' e çıkardık. Her biri 20 litrelik saksılarda. Ve sadece compost çayı ile beslenecekler. Ancak bu şekilde lezzeti tavan yapıyor. Hele biraz da güvercin gübresi bulabilirsem çok iyi olacak.

Zıpçıktı başladı zıp zıp çıkmaya:)) Beyaz olanı soğuklarda yitirdik büyük ihtimal, ses seda yok saksısında.

Bidonda çilek uygulamasının ilk meyveleri:))) Tamamı tohumdan yetişme 3 farklı çeşit. Mükemmel kokuyorlar..

Loganberry hasadının ilk partisi...Sanki tüm meyvelerin üstüne özellikle toz atılmış gibi bir görünüme sahip. Hafif mayhoş, tam reçellik yani.

Biz logan en erkenci diye ahkam keserken tayberry' nin bu ilk meyvesi sardunyanın yaprakları arasına gizlenmiş.

Heritage cinsi ahududu da olgunlaşmaya başladı. Meyveleri biraz küçük ama tadı çok güzel.

Tulameen yediveren ahududulardan biri. İlk meyveleri İzmir şartlarında bu zamanlarda olgunlaşırken ikinci meyveler yaz sonuna doğru kendini gösteriyor. Tadı süper...

Sn. Lonicera, ellerinize emeklerinize sağlık, çok değişik türlerde bitki ve meyveler yetiştiriyorsunuz, hayranlıkla takip ediyorum, nasıl başarabiliyorsunuz bu kadar hiç görmediğim, duymadığım bitki ve meyveler sunuyorsunuz bizlere.

Frenk üzümü ve franboğaz yetiştirmeye kalktım ama başarılı olamadım, bildiğim kadarıyla sıcak iklimleri sevmiyorlar, o yüzden başarılı olamadığımı düşünüyorum fakat sizin bulunduğunuz bölge de sıcak iklim, bunun sırrı nedir? :) özellikle ahududu çok seviyorum ki Ankara'da çok rahat yetiştiriyordum ama burada 4-5 defa denememe rağmen olmadı, bir de kirazı yetiştiremedim.

Acaba yanlış çeşitler mi yetiştirmeye çalışıyorum onu da anlamış değilim, sıcak, soğuk iklimlere dayanıklı çeşitler mi var... bizi aydınlatırsanız sevinirim. Teşekkür ederim.
Hepsi de biri birinde güzel çeşitler, ağız tadıyla tüketin, sevgiler.