Çok teşekkür ederim sevgili Sûz-i Dilârâ sizde güle güle büyütün minik orkideciğinizi... kimse kimsenin kısmetini yiyemez misali o yavrucak ta sizi beklemiş.

Aynen sizin gibi ben de uzun zamandır orkide ve hoyalaradan uzak durmaya çalıştım taa ki geçtiğimiz bu yaz kızım gülenmelek kendi evindeki orkidesinden sıkılıp bana getirene kadar:)

Bana geldiğinde çiçekliydi şu an hala üzerinde çiçekleri var, hatta iki tane de yeni çiçek sapı verdi... yani demek istediğim şu ki, uzun süre çiçekli kaldığı için ben çok sevdim.
O yüzden orkidelere karşı bende ayrıca bir sevgi başladı, ve bu bitkilere karşı kararımı değiştirdim. Kendi kendime karar verdim gördüğüm yerde ne pahasına olursa olsun kesin alacaktım :dilli:

Tesadüf bu ya... Çarşamba günü köy pazarımız var, o günü pazara gittik, alacaklarımızı aldık artık eve dönüyoruz, nedense birden rotamızı Kipaya çevirdik, çeşit çeşit orkideler beni bekliyormuş meğer.

Gel gelelim çok pahalı olduğu için bir tanecik alabildim, gözüm beyazlarda kaldı ama almaktan vazgeçtim, kendime dedim şimdilik bununla ve evdekiyle yetinmesini bil :)

Ah şu bitkilerim için yer sorunu olmasa, beyazı da alırdım ama kışın yer sorunu oluyor, bir dahaki sefere inşallah kısmetimde varsa eğer.

Aynı şekilde menekşelere de bulaşmak niyetinde değildim ama dediğim gibi sizlerde gördükçe tekrar heveslendim, güzel bakılırsa ya da yerlerini severlerse onlar da uzun süre çiçekli kalıyorlar, çalışırken çok çeşitli menekşelerim vardı ama emekli olup Ayvalık'a yerleşince hepsi de ilgisizlikten öldüler :(

Hoyalara gelince edinip edinmeme konusunda kararım kesin, ısrarla edinmeyeceğim :D

Sn akçabardak ellerinize emeğinize sağlık bahçeniz çok güzel hele emekleriniz takdire şayan.bahçe işi zor cok zahmetli gerçekten.ilk sayfalarıniz yıllar öncesine ait şimdiki halini göreyim çiçeklerinizin dedim ama ilk sayfadan itibaren ayrılamadım yorumların azını okuduğum halde kaç günde ancak bitirebildim sayfalarınızı.Bu kış gününde içim açıldı gözlerim şenlendi.: ))sağlıcakla kalın bol çiçekli bir ömür dilerim size.

Sevgili nanemolla, öncelikle sayfama hoş geldiniz diyorum ve rahatsızlığımdan (ufak bir grip) dolayı çok geç cevap yazdığım için çok özür diliyorum.

Bahçemi ziyaret etmeniz, beğenmeniz ve güzel dilekleriniz beni çok mutlu etti. Bahçem çok küçük te olsa kendimi oyalamak için elimden geldiğince bir şeyler yapmaya çalıştım.

Toprakla uğraşmayı çok seviyorum, güzel güzel çiçekler, sebzeler meyveler olunca dediğiniz gibi insanın içi açılıyor, mutluluk veriyor adeta insana.
Hep derim bahçesi olmayıp bir karış toprağa hasret olanlara, Allahım her isteyene benim gibi küçücük te olsa bir bahçe nasip etsin.

Ne iyi ettiniz bahçemi ziyaret ettiniz, her zaman beklerim, sevgiler.

Kafkas gülüm çiçeklenmeye başladı, etrafa misler gibi kokular saçıyor.

Eklenti 665162

Eklenti 665163

Eklenti 665164

Kardelenlerim açmaya başladı ama gariplerim seller sular altında kaldı.

Geçtiğimiz haftalarda günlerce durup durup yağan yağmurlardan bahçelerimiz sular altında kaldı.

Eklenti 665165


Bu kardelenlerim geçen sene Ordu'dan getirttiğim Kelebek çalıların toprağında gelmişti, görüldüğü gibi bu bölüm sular altında, kardelenlerim açtılar ama kelebek çalılarım sanırım fazla sudan zarar gördüler.
Hiç bir yaşam belirtisi yok, baharla birlikte yeni sürgünler gelmez ise çok üzülürüm ama yapacak pek te bir şey yok :(

Eklenti 665166

Kafkas gülünüz balkonda mı, içeride mi?

Dışarıda Sn. Dutlubahçe, Batıya bakan balkonumda duruyor, yazın akşam üzere güneş alıyor, kışın hiç güneş almıyor ama aydınlık bir yerde, gayet te memnun halinden :)

Ben de yıllardır edinmeyi düşünüyorum, bakamam ziyan ederim diye erteliyorum. Rüzgar ile arası nasıl acaba?

Sizin yazdıklarınızı ' çok müşkülpesent değil ' diye anlıyorum, doğru mu?

Doğru anlamışsınız. Önceleri bende sizin gibi bakamam diye düşünürdüm, biraz araştırdım, nazlı bir bitki diye okudum bazı yerlerde ve o yüzden hep ertelemiştim ama sonunda gözümü karartıp kararımı verdim.

Ordu'dan getirtmiştim, geldiği gibi kendi toprağı ile duruyor hala, saksısı da oldukça büyük, toprağı sıkı bir toprak ama su geçirgen torf hiç yok, sanırım fındık tarlalarının toprağı, güzel bir toprak.

O yüzden benim toprağımı beğenmezse diye değiştirmeye korkuyorum. Bahçeye indirmeye de kokuyorum, malum kışın buralarda yağmurlar bol yağıyor kökleri çürürse diye.
Şu anda yerini çok sevdi, bu sene 2. kışını çıkardı, rüzgar alıyor mu, balkonun kuzey tarafı açık, buralarda yazın çok rüzgarlı oluyor ama yine de sıra sıra evler olduğu için rüzgarı biraz kesiyor.
Sulama konusunda toprağı kurudukça su veriyorum, o konuda oldukça dayanıklı, yazın dinleniyor, çiçeklenme bu dönemde oluyor, çiçeklenme dönemi bitince gelişmeye, yeni filizler vermeye başlıyor. Bitki hakkında bildiklerim bukadar. Bence sizde artık ertelemeyin derim. Saygılar.

Kış bitmeden bir posta daha lahana turşusu yapayım dedim, hoş doğru dürüs
kışı da göremedik ya :D olsun yine de turşunun suyunu içmek pek hoş oluyor:)
hele de kuru fasülye olursa, fasülye de odun ateşinde kuzunenin üstünde pişmişse ;)

Turşu sadece su, tuz ve lahana başka hiç bir şey yok içinde.
15 günde turşu suyu da lahanası da içmeye yemeye hazır hale gelmiş olacak.

Suyundan içmek için bir bardak alıyorsam, bir bardak su tekrar ilave ediyorum,
tükenmez gibi.

Eklenti 665416

Sevgili akçabardak, ellerinize sağlık.:) Aklıma takıldı, üzerine tekrar su ekleyince tuz oranı düşüp, bozulmasına sebep olmuyor mu?

Teşekkür ederim.

Bozulmuyor sevgili SDurul,Tuz oranında fazla bir değişiklik olmuyor, su ilavesini istediğiniz yerde tadına göre kesebiliyorsunuz. İlk başta biraz keskin ve hafif tuzlu oluyor, su ilave ettikçe dengeleniyor.

Turşu azaldıkça zaten tadı anlaşılıyor ve istediğiniz zaman su ilavesini kesebiliyorsunuz, turşuyu da tüketmiş oluyoruz.

Tuzu ne kadar kattın abla? Su ve tuz ölçüsü verebilir misin?

Ne yapcaksınız ki lahana turşusunu... Onun yanına kuzinede kuru fasulye, pirinç pilavı falan gerek şimdi. En güzeli ben size mor lahana ve nar ekşisi göndereyim, ince ince kıyarsınız lahanaları, nar ekşisiyle sosladınız mı tamamdır...En sağlıklısı bu :D

Hımmm....

Bakışlar netleşmiş, ses gürleşmiş, enerji gelmiş, espriler patlayıp duruyor :D

Güler ablanın mantı ve börekleri imdada yetişti galiba, belli belli karınlar doymuş:D:D:D

Not: Mor lahana ve nar ekşisi bir köşede dursun yine, evlilik yıl dönümünü unutma ihtimaline karşı:D:D

Litre başına bir yemek kaşığı silme kalın tuz, kavanozum 5 litrelik 5 silme yemek k. tuz koydum, suyunun ölçüsü yok, ağzına kadar aldığı kadarıyla doldurup kapattım.
Çabuk olgunlaşsın diye oda sıcaklığında tutuyorum.

Öyle demeyin, eskiyi özlüyorum, benim küçüklüğümde babaannem, anneannem kış gelince dut ağacından yapılmış 100-150 litrelik fıçılarla kurarlardı :)
Bir fıçı lahana turşusu, bir fıçı biber turşusu (o zaman günümüzdeki gibi çeşit çeşit biber yoktu) içine de yeşil domates, son baharda bozulan bostan tarlasında kalan küçük bostanları da koyarlardı... aahh nerede kaldı o günler.

İşte o günlerden esinlenerek fıçıyla değil ama eh bu kavanozlarla yetinmeye çalışıyorum, özlemlerimi gidermeye çalışıyorum :D

Bir fıçı da kır armudu ahlatmıdır nedir ondan kurarlardı, öyle kola ymış. fantaymış, gazozmuş nerdeee :D

Bütün kışı böyle geçirirdik biz, ben özlemeyeyim de kim özlesin :D Hem çok faydalı, lahana turşusu doğal prebiyotik ya da probiyotik midir her neyse ben hangisi olduğunu bilemiyorum, siz daha iyi bilirsiniz Doktor bey.

Bukadar uzun yazmak istemezdim ama siz beni çok eskilere götürdünüz, bir ah çeksem karşıki dağlar yıkılır misali :)

Ha unutmadan, mor lahana ve nar ekşisi de hiç fena olmaz hani, sevgili Suzi Dilaraya aynen katılıyorum.

Size can-ı gönülden katılıyorum, benim de ileriye değil zaman olarak geriye gidesim var aslında :)

Bizim olay lahananın beyazında morunda veya turşusunda sarmasında değil. Olay aşağıda...

http://www.agaclar.net/forum/1529870-post47.htm

http://www.agaclar.net/forum/1529875-post48.htm

Bu arada TRT müzik te Mustafa Keser dinliyoruz, ileriye geriye değil de önce gazinosunda kendi programına gitmeli bu adamın.

Eşin doğum günü unutulur mu?!
Ben mesajı görünce otomatik olarak fatiha okudum, o kadar söyleyeyim :D :D

Kardelenlerim çoğalacağı yerde sanki azalıyorlar :( ılıman iklimi hiç sevemediler,
kar, kış soğuk yok ki sevsinler. oysa onlar soğuk iklimi bitkisi kar'ı delip
çıkmaları gerekiyor ama çok sevdiğim için zorluyorum.

Eklenti 665822

Eklenti 665823


Mis kokulu sümbüllerim yavaş yavaş açmaya başladılar.

Eklenti 665824

Yağmur yağmur, hava bir gün açık iki gün kapalı gece demeden, gündüz demeden durup durup yağıyor.
Bu gün yine kapalı ve yağmurlu.

Eklenti 667143



Sürekli yağmurdan mis kokulu sümbüllerim ayakta durmakta zorlanıyorlar
Eklenti 667141


Kış ortancamın çiçekleri bu sene bir garip :confused:
Eklenti 667142

Bu sabah erkenden kalkıp kapalı balkonumda kuzunemi yaktım, hava yağmurlu olunca hemen kuzunenin üzerinde bir tava böreği pişireyim dedim.

Börek pişerken çay demleniyor, yumurtalar kaynatıldı ;) yağmurlu bir günde kahvaltı enfesss :D

Eklenti 667148

Yavaş yavaş ilk bahar geliyor sanırım. Bahçemizdeki erik ağacı çiçeklendi.

Eklenti 667150

Eklenti 667151

Orkidemin çiçekleri azaldı ama yeni yeni hareketlenmeler var, Yeni çiçek sapları
geliyor sanırım, tek tük te olsa bu orkidem hep çiçekli.

Eklenti 667154

Eklenti 667153

Sahilde dolaşırken bu minik deniz kaplumbağa yavrusuna rastladık,
Taşların üzerine güneşlenmeye çıktığını düşünüyorum, ya da balıkçı ağlarına takılmış ta olabilir.

Biz de onu alıp denize bıraktık, suya girince hızlıca uzaklaştı. 15 cm. çapında bir bebecik, çok şirin.

Eklenti 667155

Eklenti 667156

Sn akcabardak kaç sap var orkidenizde anlayamadım.o yeşil surgunlerdemi orkideye ait.

Azıcık öpeydin, mıncıklayaydın yerime abla:D

Oyyy tava böreğini de yeni gördüm. :)))

Garip olan iklimi o kadar bozmamıza rağmen hala akıllanmamamız.
Yine de doğa bize nimetlerini sunuyor. Bu çiçekleri görmemiz bile bize fazla aslında. Resmen katlettik doğayı.

Artık yağışlar normal yağmıyor, sıcaklıklar deli gibi inip çıkıyor,
her şey delirdi ama bir biz insanlar akıllanmadık maalesef.

:(

Sevgili nanemolla orkidemin tam 6 tane ana çiçek sapı var ve her bir saptan ikişer üçer ve uçlarından yeni sürgünler veriyor, vermesine veriyor da acaba hepsini besleyebilecek mi işte onu hiç düşünemiyorum.

Sizin gibi ben de çok şaşırdım, aslında 8 taneydi ama ikisine korka korka budama yaptım, şimdi onlar da yeni sürgünler patlatmaya başlamış.

Öptüm öptüm, sevdim okşadım, çünkü ben de canlı olarak yakından ilk defa gördüm, ama mıncıklayamadım :D çünkü kabuğu daha çok yumuşakçaydı bebişin :)

Çok haklısınız Sn. h_doğan, insanoğlu öyle acımasız bir toplum olduk ki... dediğiniz gibi doğa yine de bizlere nimetlerini sunmaya devam ediyor.

Bazen, özellikle geceleri öyle deli gibi yağmur yağıyor ki, çok korkuyorum. kendi kendime şimdi ya deniz taşarsa, evlerimiz sanki yerlerinden oynayıp sular içinde yüzecekmiş gibi hissine kapılıyorum.

Sabah bir kalkıyoruz bahçelerimiz seller sular içinde, bir çok bitkimi bu şekilde kaybettim ne yazık ki.

Hayır aklım almıyor sn akçabardak.:eek:
Ne yedirip ne içirdinizde bu hale geldi.üstelik dallardanda bir sürü sürgün vermiş gerçekten hayretler içerisindeyim:confused::D

İnanırmısınız öyle ağım şahım bir yedirip içirmeler yok, sevgili nanemolla, iki defa normal su veriyorum 3. suyunda çok az besin karıştırıp veriyorum, bazen sulamayı bile unutuyorum, bol bol yağmur suyu biriktiriyorum, bütün bitkilerime yağmur suyu veriyorum hepsu bukadar.

Bu orkidem bana geçen yaz gelmişti ve bu kış ilk kışı geçiriyoruz, büyük bir ihtimal bu dönemde gelişme gösteriyorlar ben de ilk defa gözlemliyorum.

Kekik ve aynısafa içiçe

Eklenti 667789

Eklenti 667790


Bu şebboyumu tamamen kaybettim derken, dökülen tohumlardan 2 sene sonra
yeniden gün yüzüne çıktı. Şunu anladım ki toprak altında hiç bir tohum kalmıyormuş.

Eklenti 667791


Bu papatyı yeni diktim, umarım tutar.
Eklenti 667792

Oxalis

Eklenti 667793


Birileri çiçeklerinin tadına bakmış :)

Eklenti 667794


Kendi kendine dökülen tohumlardan çimlenen Haseki küpeleri tomurcukta.
Eklenti 667795


bakalım ne renk açacaklar.
Eklenti 667796


Alisyumları artık ben ekmiyorum, doğa işini çok iyi biliyor.
Eklenti 667797

Daha önce de belirttiğim gibi Kafkas gülümün saksısını hiç değiştirmedim, geldiğinde toprağında bir kaç değişik bitki vardı, bende onlara hiç dokunmadım
bakalım ne çıkacaklar diye ama geçen sene öylece biraz büyüdükten sonra kuruyup kaybolmuşlardı.
Bir tanesini kır sarı çiğdemi olarak bekliyordum ama yanılmışım, bu sene nihayet çiçeğini gösterdi ve bana bir sürpriz yaptı.

Eklenti 667800


Ak yıldızmış :)
Eklenti 667798


Şimdi merak ettiğim soldaki ve sağda ki bitkileri, geniş yapraklı Kala yaprağına benziyor ama bu sanki daha yuvarlak yapraklı.
Eklenti 667799

Havaların ılık gitmesinden dolayı Clematisler patladılar

Eklenti 667801


Multi blue
Eklenti 667802


ve Durandii bu sene biraz budadım korka korka :) ama çok şükür ikisi de yaprak verdi.
Eklenti 667803

Bunlar da yeni gelen Clematislerim. Kocaman bir toprak saksı aldım ve köpükle ortadan ikiye ayırdım ve iki ayrı renkte Clematis fidelerini diktim.
Boş kalan yerlere de çuhaları diktim.

Eklenti 667804

Eklenti 667805

Eklenti 667806

Clematis sieboldii, en sevdiğim... geçen sene sürekli çiçekliydi, sonbaharda aniden yaprakları kararıp kurudu.
Tamamen kurudu diye üzülmüştüm ama söküp atmadım, kışın sürekli yağan yağmurlardan toprağı çok ıslak olduğu için
tamamen umudumu kesmiştim.

İki gün önce başına gidip biraz onunla dertleştim, toprağını havalandırdım,
çöplerini temizlerken dibinden parmaklarıma yumuşak bir şeyler dokundu...
içeri girip gözlüğümü aldım ve dibini inceledim birde ne göreyim, dünyalar
benim oldu, nasıl sevindim anlatamaz yaşanır.

Eklenti 667807

Eklenti 667808


Meğer yeni sürgünler geliyormuş.
Eklenti 667809

Eklenti 667810

Son olarak

Portakal ağacımız tomurcuklarını göstermeye başladı.

Eklenti 667811

Eklenti 667812