agaclar.net

Geri Dön   agaclar.net > Üretim, Bakım, Düzenleme, Temel Malzemeler > Topraksız Tarım
(https)




Beğeni Düzeni129Beğeniler

Cevapla
 
Bookmark and Share Dış Bağlantılar Konu Araçları Mod Seç
Eski 16-02-2014, 22:22   #151
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,019
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi leventali Mesajı Göster
Merhaba Sayın MeyveliTepe,

Ellerinize sağlık. Harika bir çalışma ve harika bir anlatım. Emeğinize sağlık.

Birkaç sorum olacaktı?

1- Şelatlamayı neden yaparız?
2- Demiri Neden şelatladık?
3- Bitkilerde kullandığımız elementlerden başka hangisini şelatlamamız gerekiyor?

Saygı ve Sevgiler...
Çok özetle pozitif yüklü metal iyonlarının bitki köklerince alınabilir duruma gelmesi için yaparız.

Doğal veya sentetik şelatlama ajanları metal molekülleriyle kompleksler oluşturarak yükü pozitiften nötr'e veya negatife değiştirerek, şelatlama ajanının özelliğine göre bağlar oluşturup metal iyonlarını hapseder ve kökler tarafından alınabilir duruma gelmesi sağlanır.

Bitkilerin en çok ihtiyaç duyduğu iz element olarak demir başta olmak üzere bakır, çinko ve mangan'ın şelatlı olması tavsiye edilir.

The Science Behind Chelates

Chelated Micronutrients

malina, h_dogan ve leventali beğendi.
MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-02-2014, 09:43   #152
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 09-08-2013
Şehir: Mersin
Mesajlar: 617
İlginiz için teşekkür ederim Sayın MeyveliTepe,

Benim hazırlıdığım eriyikte sadece demiri şelatlı almıştım. Tabi siz anlattıktan sonra artık kendim de yapabileceğimi sanıyorum.

Ancak bakır, çinko ve mangan şelatsız bende. İlk fırsatta onları da şelatlamayı düşünüyorum.

Şelatlamayla ilgili bayağı karışık anlatımlar mevcut. Hesaplamalarıyla ilgili. Eğer bu konuda da bir yazı hazırlarsanız, bu konuda ilgisi olanlara harika bir yardımcı kaynak olacaktır.

Bir de sormak istediğim, ben siparişlerimi geçtiğimde yanlış anlaşılmaktan dolayı, nasıl yanlış anlaşıldı onu da anlamış değilim, ETDA sodyum Tuzu gönderildi bana.

Yani sodyum da şelatlamış anlamına geliyor bu sanırım.

Ayrıca söylemeden edemeyeyeceğim: Anlatımlarınız çok sade ve anlaşılır. Kaynak sıkıntısı çekilen bu konuda sizden mutlaka bir kitap çıkmalı.

Saygı ve sevgilerle...

leventali Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-02-2014, 16:20   #153
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,019
EDTA'nın çeşitli formları var. Sodyum tuzlu EDTA da şelatlamada kullanılabilir. Muhtemelen malzeme oranları değişecektir.

leventali beğendi.
MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 18-02-2014, 23:26   #154
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 09-08-2013
Şehir: Mersin
Mesajlar: 617
Sayın MeyveliTepe,

Size yazmadan biraz araştırmak istedim ki sorularımı daha anlamlı sorabilim.

Şelatlamanın ne olduğunu aşağı yukarı öğrendim. Ama kafama takılan bazı sorular mevcut. Bilginiz dahilinde yanıtlamak isterseniz sevinirim.

Sizin örneğinizden yola çıkarak :

1- Potasyum Hidroksit çözeltisi hazırladınız. Yaklaşık 25 gram olarak görünüyor. Potasyum Hidroksit'i PH'ı düzenlemek için mi kullandınız?

2- Eğer cevabınız evet ise, bunun kullanılma oranı neyle ilgilidir?

3- Yaklaşık 25 gram EDTA asiti ve yaklaşık aynı miktarda Demir II Sülfat kullandınız. Bu oranlar aşağı yukarı 1'e 1 oranında. Doğru mu yorumlamışım. Yani ne kadar elementi şelatlayacaksak, o kadar EDTA asiti kullanmalıyız?

4- Bakır, Çinko, mangan gibi elementlerde de mi bu oranlar geçerli?

5- Okuduğum bazı makalelerde PH'ın 6'nın altına düştüğünde şelatlamanın etkisinin kalmadığı söyleniyor. Bu doğru ise, biz bazen besin eriyiğinde 5, 5.5 gibi PH seviyelerine iniyoruz. O zaman bu şelatlamanın bir anlamı kalmıyor gibi görünüyor. Ya da benim yanlış anladığım nedir?

6- Çok sorup, sizi yıldırdım mı?

Saygı ve sevgiler...

leventali Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-02-2014, 00:48   #155
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,019
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi leventali Mesajı Göster
Sayın MeyveliTepe,

Size yazmadan biraz araştırmak istedim ki sorularımı daha anlamlı sorabilim.

Şelatlamanın ne olduğunu aşağı yukarı öğrendim. Ama kafama takılan bazı sorular mevcut. Bilginiz dahilinde yanıtlamak isterseniz sevinirim.

Sizin örneğinizden yola çıkarak :

1- Potasyum Hidroksit çözeltisi hazırladınız. Yaklaşık 25 gram olarak görünüyor. Potasyum Hidroksit'i PH'ı düzenlemek için mi kullandınız?

2- Eğer cevabınız evet ise, bunun kullanılma oranı neyle ilgilidir?

3- Yaklaşık 25 gram EDTA asiti ve yaklaşık aynı miktarda Demir II Sülfat kullandınız. Bu oranlar aşağı yukarı 1'e 1 oranında. Doğru mu yorumlamışım. Yani ne kadar elementi şelatlayacaksak, o kadar EDTA asiti kullanmalıyız?

4- Bakır, Çinko, mangan gibi elementlerde de mi bu oranlar geçerli?

5- Okuduğum bazı makalelerde PH'ın 6'nın altına düştüğünde şelatlamanın etkisinin kalmadığı söyleniyor. Bu doğru ise, biz bazen besin eriyiğinde 5, 5.5 gibi PH seviyelerine iniyoruz. O zaman bu şelatlamanın bir anlamı kalmıyor gibi görünüyor. Ya da benim yanlış anladığım nedir?

6- Çok sorup, sizi yıldırdım mı?

Saygı ve sevgiler...
Potasyum hidroksit 25 gr değil

Edta asit ve Bakır II sülfat aynı miktarlarda ama ağırlık bakımından değil. Terazi resimlerinde ağırlıkların ne olduğu tam olarak görünüyor.

Edta'yı KOH çözeltisinde çözmek prosedürün bir parçası. Edta'yı çözerek şelatlama için hazır duruma getiriyor.

KOH çözeltisi Normal bir KOH çözeltisi. Bu çözeltinin miktarını hesaplamak sizin için biraz bulmaca olsun Hazırlanan FeEDTA'dan 100 litrelik tanka 56 ml konduğunda tam olarak 6,0429 ppm potasyum veriyor (yuvarlamalar olmadan tekrar hesapladım)

Demir şelatlama yapıldığında ölçülen PH 3,6 civarında oluyor. 12 saatlik karıştırma sonunda 5,5 civarına geliyor.

Mangan ve çinkoyu henüz denemedim. Muhtemelen ölçüler (özellikle KOH ölçüsü) farklı olacaktır.

Bakır denedim, çok hafif çökelti kaldı. Çökelti kalmaması için farklı KOH ölçüleriyle bir kaç deneme daha yapılması gerektiğini düşünüyorum.

Tüm hesaplamaları yapıp demir şelatlamayı denerseniz ve bir noktada sıvının rengi sarı değil de koyu kırmızıya dönerse demir oksitlenmiş demektir. Bu durumda hesapları gözden geçirmek gerekir

h_dogan ve leventali beğendi.
MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-02-2014, 02:12   #156
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 09-08-2013
Şehir: Mersin
Mesajlar: 617
Yar yine bana haram geceler

leventali Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-02-2014, 18:46   #157
Ağaç Dostu
 
ateşkaptan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-12-2012
Şehir: Ankara
Mesajlar: 704
A- Şelatlama için ;

n (metal ) = n ( EDTA) (n = mol sayisi)
1 gr demirsülfatın şelatlanması için 2.46 gr EDTA gerekir
(DemirsülfatII nin molekülağırlığı=151.85 gr/mol dur -->1 gr /151.85=0.0066 mol dur.
EDTA (Disodyum edta dihidratin) molekülağırlığı=372.24 gr/mol
0.0066*372.24=2.46 gr EDTA gerekir)

B- Şelatlama genelde topraklı tarım için şarttır.
Gübre teknolojisinde şelatlama tekniği gübrenin uygulandığı canlı materyalin bulunduğu ortama göre değişir. Şelatlamadan maksat mikro elementlerin gübrelenecek canlının bünyesine nüfuz edinceye kadar stabil kalmasını sağlamak. Bu toprakta ise toprağın bünyesindeki kil kolloidlerinin elektrik yük farklılığı ve toprak reaksiyonun değişkenliği için şelatlama zaruridir. Ama bu zaruriyet su içerisinde yetişen bir bitki için gerekmemektedir. Çünkü suyun kimyasal yapısı stabil olduğu sürece suya ekleyeceğiniz mikro elementlerde su içerisinde aynı konstrasyonda bulunabilecektir.

Sayın Tezel in " besin eriyiklerinin hazırlanması" konulu forum içeriğinde de topraksız tarımda şelatlanmış demir vs. kullanmanın şart olmadığı, ifade edilmişti.

Yukarıda yazılanlar İnternetten araştırmalarım sonucunda bulduğum yazıların kısaltılmışıdır.

Bu konuda bilgisi olan konuya müdahil olursa sevinirim.

ateşkaptan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-02-2014, 19:45   #158
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 09-10-2013
Şehir: kocaeli
Mesajlar: 56
5 ppm Fe için (C18H12N2O8FeNa3H2O) FORMÜLLÜ %6 şelatlı Demir gübresi için kaç gr kullanmam gerekir. 1 litre suda çözdüm ama çamur gibi oldu. bir fikir varsa sevinirim. 1000 litrelik final solüsyonu için. benim çözümümde 47,8 gr olarak hesap yapmıştım. yalnız yapmamak adına yardıma açığım

ZUĞA Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-02-2014, 20:05   #159
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,019
1000 litrelik final solusyonda 5 ppm demir için toplam 5 gr demire ihtiyacınız var.

Elinizdeki gübrenin %6'sı şelatlı demir olduğuna göre gübreden 83,34 gr kullanmanız gerekiyor.

ZUĞA beğendi.
MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-02-2014, 20:11   #160
Ağaç Dostu
 
ateşkaptan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-12-2012
Şehir: Ankara
Mesajlar: 704
geç kaldım )))

5/0.06*10=8.33 ml-->8.33*10/1000*1000=83.33 gr

ZUĞA beğendi.
ateşkaptan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-02-2014, 22:37   #161
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 09-10-2013
Şehir: kocaeli
Mesajlar: 56
C Carbon 12.01078 18
N Nitrogen 14.00672 2
O Oxygen 15.99943 9
Fe Iron 55.8452 1
Na Sodium 22.3 3

toplam moleküler ağırlık =527,1
moleküler ağırlığa göre hesap yaptığımda bulduğum sonuç
527,1*5 / 55,8452 = 47,8 çıkıyor. nerede yalnış yapıyorum acaba ?

ZUĞA Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-02-2014, 23:15   #162
Ağaç Dostu
 
ateşkaptan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-12-2012
Şehir: Ankara
Mesajlar: 704
Burada molekül hesabına gerek yok zira zaten % 6 şelatlı, yani kimyasal içindeki demir oranı 0,06 dır.

5 ppm/0.06*10=8.33 ml-->8.33*10/1000=0.0833-->0.0833*1000=83.3 gr 1000 litre tank için gerekir

ZUĞA beğendi.
ateşkaptan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-02-2014, 23:15   #163
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,019
Gübrede muhtemelen başka dolgu maddeleri de vardır. Bu sebeple demir oranını % olarak belirtmişler. Verdikleri yüzde değerini esas almak gerekir.

ZUĞA beğendi.
MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 19-02-2014, 23:19   #164
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 09-10-2013
Şehir: kocaeli
Mesajlar: 56
oddo oddo %4,2 şelatlı denmiş. ben fazlamı acaba kullanıyorum derken , eksik kullanmışım. o zaman hemen ilave mi yapayım. yarın ilk denemi başlatacağım inşallah. teşekkürler.

ZUĞA Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-02-2014, 00:04   #165
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,019
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi ateşkaptan Mesajı Göster
B- Şelatlama genelde topraklı tarım için şarttır.
Gübre teknolojisinde şelatlama tekniği gübrenin uygulandığı canlı materyalin bulunduğu ortama göre değişir. Şelatlamadan maksat mikro elementlerin gübrelenecek canlının bünyesine nüfuz edinceye kadar stabil kalmasını sağlamak. Bu toprakta ise toprağın bünyesindeki kil kolloidlerinin elektrik yük farklılığı ve toprak reaksiyonun değişkenliği için şelatlama zaruridir. Ama bu zaruriyet su içerisinde yetişen bir bitki için gerekmemektedir. Çünkü suyun kimyasal yapısı stabil olduğu sürece suya ekleyeceğiniz mikro elementlerde su içerisinde aynı konstrasyonda bulunabilecektir.

Sayın Tezel in " besin eriyiklerinin hazırlanması" konulu forum içeriğinde de topraksız tarımda şelatlanmış demir vs. kullanmanın şart olmadığı, ifade edilmişti.

Yukarıda yazılanlar İnternetten araştırmalarım sonucunda bulduğum yazıların kısaltılmışıdır.

Bu konuda bilgisi olan konuya müdahil olursa sevinirim.
Aslında galiba tam tersi. Toprakta demiri doğal olarak şelatlayacak mikroorganizma faaliyetleri, amino asitler, fulvik asit vb. maddeler uzun salınımlı olarak demiri bitkilerin alabileceği forma çevirirler. Bunu baskılayan tek şey toprak PH'ının yüksekliği olur. Toprak PH seviyesinin yüksek olması durumda demir eksikliğini gidermenin tek çaresi eddha ile şelanlanmış demir olabilir.

Son zamanlarda okuduğum yayınlara göre hidroponik uygulamalarda özellikle demirin şelatlı olması özellikle öneriliyor. Elbette bu şelatlı olmazsa olmaz anlamına da gelmez.

Bir çok kaynakta var ama, oldukça kapsamlı ve toparlanmış bilgi içeren;

Hydroponics: A Practical Guide for the Soilless Grower (J. Benton Jones Jr. Second Edition 440 sayfa)

kitabı bir çok yerde bahsetmiş. Şu paragraf oldukça açıklayıcı:

"Elemental form, whether individual ions or complexes, may be as important for movement and utilization as concentration. For example, chelated iron (Fe) forms are effective for control of Fe deficiency, although unchelated ionic Fe, either as the ferric (Fe3+) or ferrous (Fe2+) ions, is equally effective but at higher concentrations." (Sayfa 13)

Çok özetle demir eksikliğini kontrol etmek üzere şelatlanmamış demirin de şelatlanmış demir kadar etkili olduğunu ancak bu durumda demir konsantrasyonunun yüksek olması gerektiğini söylüyor. (ancak ne kadar yüksek olması gerektiğini söylemiyor)

Mevcut formülasyonlarda demir ppm oranının hep şelatlı demire göre verilmiş olması, şelatlı olmayan demirin olması gereken ppm oranını tayin etmekte bir problem.

Hidroponic solusyon içindeki demirin kolayca başka kompleksler oluşturabileceği oksitlenecebileceği vb. sebeplerle şelatlama ile stabil durumda tutulması da önerilenler arasında. Ancak şelatlama için sadece sentetik şelatlayıcılar (edta, dtpa, eddha) değil, amino asitler, fulvik asitler, sitrik asit de muhtelif kaynaklarda önerilenler arasında.

Hidroponic kullanımına uygun fulvik asit henüz bulamamış durumdayım. Var olanlar önemli miktarda organik madde içeriyorlar. Bu topraklı tarım için önemli bir avantaj olmasına rağmen hidroponic'de kontrol edilmesi güç başka komplikasyonlara sebep olabilir.

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-02-2014, 08:12   #166
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 01-10-2012
Şehir: ankara
Mesajlar: 166
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe Mesajı Göster
Aslında galiba tam tersi. Toprakta demiri doğal olarak şelatlayacak mikroorganizma faaliyetleri, amino asitler, fulvik asit vb. maddeler uzun salınımlı olarak demiri bitkilerin alabileceği forma çevirirler. Bunu baskılayan tek şey toprak PH'ının yüksekliği olur. Toprak PH seviyesinin yüksek olması durumda demir eksikliğini gidermenin tek çaresi eddha ile şelanlanmış demir olabilir.

Son zamanlarda okuduğum yayınlara göre hidroponik uygulamalarda özellikle demirin şelatlı olması özellikle öneriliyor. Elbette bu şelatlı olmazsa olmaz anlamına da gelmez.

Bir çok kaynakta var ama, oldukça kapsamlı ve toparlanmış bilgi içeren;

Hydroponics: A Practical Guide for the Soilless Grower (J. Benton Jones Jr. Second Edition 440 sayfa)

kitabı bir çok yerde bahsetmiş. Şu paragraf oldukça açıklayıcı:

"Elemental form, whether individual ions or complexes, may be as important for movement and utilization as concentration. For example, chelated iron (Fe) forms are effective for control of Fe deficiency, although unchelated ionic Fe, either as the ferric (Fe3+) or ferrous (Fe2+) ions, is equally effective but at higher concentrations." (Sayfa 13)

Çok özetle demir eksikliğini kontrol etmek üzere şelatlanmamış demirin de şelatlanmış demir kadar etkili olduğunu ancak bu durumda demir konsantrasyonunun yüksek olması gerektiğini söylüyor. (ancak ne kadar yüksek olması gerektiğini söylemiyor)

Mevcut formülasyonlarda demir ppm oranının hep şelatlı demire göre verilmiş olması, şelatlı olmayan demirin olması gereken ppm oranını tayin etmekte bir problem.

Hidroponic solusyon içindeki demirin kolayca başka kompleksler oluşturabileceği oksitlenecebileceği vb. sebeplerle şelatlama ile stabil durumda tutulması da önerilenler arasında. Ancak şelatlama için sadece sentetik şelatlayıcılar (edta, dtpa, eddha) değil, amino asitler, fulvik asitler, sitrik asit de muhtelif kaynaklarda önerilenler arasında.

Hidroponic kullanımına uygun fulvik asit henüz bulamamış durumdayım. Var olanlar önemli miktarda organik madde içeriyorlar. Bu topraklı tarım için önemli bir avantaj olmasına rağmen hidroponic'de kontrol edilmesi güç başka komplikasyonlara sebep olabilir.
EDTAyı hayatımızdan çıkartmak biraz zor gibi evet. Bir çok ürüne yayılmış durumda zira açık ara en etkili formül bundan geliyor. Anladığım kadarıyla edtaya göre daha hızlı çözünebilir maddelerin (IDS, EDDS vs) üzerine araştırmalar sürüyor. Yine de topraksız tarımda kullanılan kısımdan çok (zira edta bitkinin yapısına katılmıyor) kozmetik ve gıda endüstrilerinde azaltılması öncelik olacaktır.

Kişisel görüşüm şelatlanmamış demir kullanmazdım çünkü gübreyi fazla fazla vermek pek güzel olmazdı(EC dengesinin bozulması). Piyasada kafa karıştırıcı ürünler çok, adamlar organik demir diye satış yapıyorlar içinde edta şelatlı demir var (başka da bir şey yok).

Hümik asit ve fulvik asit olayı daha karmaşık çünkü firmadan firmaya hatta kutudan kutuya içerik olarak net bir sonuç alamazsınız böylece her kutuda farklı konsantrasyonlar elde edersiniz. Tam olarak ne kullandık hatırlamıyorum ancak bir ara organik demir kullanmıştık çok kısa bir zamanda bitkilerde demir eksikliği oluşmuştu. Tabi bunda bizim sterilizasyon için kullandığımız UV filtrelerininde etkisi büyük.
Daha çok bilgi almak isteyenler (ingilizce yalnız) ekteki belgeye bir göz atabilir hümik asit ve fulvik asitte dezavantaj olarak verilen molekül ağırlığının büyük olması ve sistemde çökme yapabilmesi olarak verilmiş.
http://biogro.com/resources/CFSM/BG%...%20Feeding.pdf

ankafar Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-02-2014, 09:32   #167
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 30-07-2006
Şehir: Yalova
Mesajlar: 6,884
Galeri: 29
Hümik asit ve fulvik asitler yeşilliklerde kullanıldığı zaman çiçeklenmeyi teşvik ediyor. Oysa fesleğen, marul gibi ürünlerde çiçeklenme en son istediğimiz bir şey. Bir çok firma yetkilisi ürününü tanıtırken içinde çok özel bileşikler var, ajanlar var ki, bunlar alınımı kolaylaştırır diyerek ürününü denemenizi ister. İçeriğine baktığınızda 20.20.20 yaprak gübresi yazar fakat, kullandığınızın 3üncü günü bitkiniz sapa kalkmaya başlar. (Ki zaten yaprak gübresi kullanma ihtiyacınız varsa veya kullandığınızda daha iyi sonuç alıyorsanız, bir şeyleri yanlış yapıyorsunuz demektir.)

Ben şahsen çinko sülfat, mangan sülfat kullanıyorum ve bunlara bağlı bir sorun yaşamadım. Sadece alışılagelmişin dışında kullandığım organik bakır, ki bunu da aynı zamada bitkinin mantari hastalıklara karşı direncini arttırmak için tercih ediyorum. Fitotoksite riskinin olmayışıda yanında bonus olarak geliyor.

Todor Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-02-2014, 10:19   #168
Ağaç Dostu
 
ateşkaptan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-12-2012
Şehir: Ankara
Mesajlar: 704
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi ZUĞA Mesajı Göster
oddo oddo %4,2 şelatlı denmiş. ben fazlamı acaba kullanıyorum derken , eksik kullanmışım. o zaman hemen ilave mi yapayım. yarın ilk denemi başlatacağım inşallah. teşekkürler.
Bu durmda demir miktarınız daha da artacaktır. 1 ton luk tank için 119 gr % 4.2 lik şelatlıdemir kullanmanız gerekir.

ateşkaptan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-02-2014, 11:13   #169
Ağaç Dostu
 
ateşkaptan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-12-2012
Şehir: Ankara
Mesajlar: 704
Geçen yıl terasımda uyguladığım "gübreli su kültürü" denemelerimde gördüğüm bir husus, besin eriyiği olarak kullandığım Demir II sülfat gübresinin , bir müddet sonra tank içinde çökerek işlevsiz hale gelmesi ve karıştırılıp homojen hale getirilmediği takdirde pompa tarafından bitkilere ulaşmaması sonucu, bitkilerin demir alımının azalmasıdır.

Bu nedenle tankın mutlaka karıştırılması gerekmektedir. Dikkat edilirse diğer mikroelementlerden çok, şelatlanmış demirin gübre hesaplarında dikkate alındığı gözlenmektedir.

Bu senede Demir II Sülfat kullanıp , demir alımını gözlemleyip, ona göre tavrımı belirleyeceğim.

Gözlemlediğim bir konu da Kalsiyum'un pul pul hale gelerek tank içine çökelmesi sonucu damlama borularını tıkamasıdır.
Mesela spagetti damlama sistemini tercih ederek, ayarlı dripler ile sulamayı gerçekleştirmek en iyi çözüm olacaktır sanırım. Önerilere açığım.

ateşkaptan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-02-2014, 23:37   #170
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,019
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi Todor Mesajı Göster
Hümik asit ve fulvik asitler yeşilliklerde kullanıldığı zaman çiçeklenmeyi teşvik ediyor. Oysa fesleğen, marul gibi ürünlerde çiçeklenme en son istediğimiz bir şey. Bir çok firma yetkilisi ürününü tanıtırken içinde çok özel bileşikler var, ajanlar var ki, bunlar alınımı kolaylaştırır diyerek ürününü denemenizi ister. İçeriğine baktığınızda 20.20.20 yaprak gübresi yazar fakat, kullandığınızın 3üncü günü bitkiniz sapa kalkmaya başlar. (Ki zaten yaprak gübresi kullanma ihtiyacınız varsa veya kullandığınızda daha iyi sonuç alıyorsanız, bir şeyleri yanlış yapıyorsunuz demektir.)

Ben şahsen çinko sülfat, mangan sülfat kullanıyorum ve bunlara bağlı bir sorun yaşamadım. Sadece alışılagelmişin dışında kullandığım organik bakır, ki bunu da aynı zamada bitkinin mantari hastalıklara karşı direncini arttırmak için tercih ediyorum. Fitotoksite riskinin olmayışıda yanında bonus olarak geliyor.
Demiri hangi formda kullanıyorsunuz?

Piyasada humik ve fulvik asitleri içeren ürünler genellikle humik ve fulvik asit ayrılmamış şekilde oluyorlar. Bunlardan mı kullanarak yeşillerde sapa kalkma durumu olmuştu. Aslında her ikisi de bitkilerde büyümeyi teşvik edici fakat farklı şekilde çalışıyorlara galiba.

Yaprak uygulaması yaparak besin takviyesi yapmak, bitkiye kökten verilememiş bir şeyin tamiri anlamına geldiğinden doğal olarak kökten verilecek şeylerde yanlış yapılmış anlamına gelir

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 20-02-2014, 23:44   #171
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,019
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi ankafar Mesajı Göster
...
Daha çok bilgi almak isteyenler (ingilizce yalnız) ekteki belgeye bir göz atabilir hümik asit ve fulvik asitte dezavantaj olarak verilen molekül ağırlığının büyük olması ve sistemde çökme yapabilmesi olarak verilmiş.
http://biogro.com/resources/CFSM/BG%...%20Feeding.pdf
Linkteki yazıda başlıklarda "humik ve fulvik asit" demiş ama anlattığı humik asit. Büyük ve ağır humik asit moleküllerinden söz etmiş (yaprak uygulamasında dezavantaj diyor). Düşük PH'lı suda iyi suspansiyon oluşturmuyor demiş, ki bu da humik asitin (fulvik asit değil) bir özelliği.

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-02-2014, 04:53   #172
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 30-07-2006
Şehir: Yalova
Mesajlar: 6,884
Galeri: 29
Demiri %6lık EDDHA kullanıyorum. (Sequestrene 138 Fe 100 SG)

Açıkçası tek fulvik asit hiç kullanmadım, hep hümik fulvik kombinasyonları satın alıyorum.

Todor Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-02-2014, 09:53   #173
Ağaç Dostu
 
Giriş Tarihi: 01-10-2012
Şehir: ankara
Mesajlar: 166
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi MeyveliTepe Mesajı Göster
Linkteki yazıda başlıklarda "humik ve fulvik asit" demiş ama anlattığı humik asit. Büyük ve ağır humik asit moleküllerinden söz etmiş (yaprak uygulamasında dezavantaj diyor). Düşük PH'lı suda iyi suspansiyon oluşturmuyor demiş, ki bu da humik asitin (fulvik asit değil) bir özelliği.
Yanlışım yoksa hümik asit ve fulvik asit karışım halinde bulunuyor her zaman (hatta tam saf olarak bir hümik asit değil de hümik asitler topluluğuna verilen isim. Şimdi baktım benim elimde ki hümik asitte karışım şeklinde.

ankafar Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-02-2014, 18:21   #174
Ağaç Dostu
 
ateşkaptan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-12-2012
Şehir: Ankara
Mesajlar: 704
PotasyumHidroksit çözeltisi hazırlanması

1NKOH(=1MKOH) Çözeltisinin hazırlanması

1NKOH litresinde 56.1 gr KOH içeren çözeltidir. Labaratuvarda kullanılan KOH % 85 lik olduğundan 56.1*100/85=66 gr KOH suda çözülerek 1 litreye tamamlanırsa 1 Nlik KOH çözeltisi hazırlanmış olur.(Kullanılan KOH un % 85 lik olup olmadığı kontrol edilmelidir. KOH çözeltisi hassas olarak hazırlanamayacağı için kullanılmadan önce ayarlanmalıdır.

Demir şelatlanması ile ilgili de net ten bulduğum formülleri içeren tablo ektedir.

Eklenen Resimler
 
leventali beğendi.
ateşkaptan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-02-2014, 18:28   #175
Ağaç Dostu
 
ateşkaptan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-12-2012
Şehir: Ankara
Mesajlar: 704
Sülfürik asit çözeltisi hazırlamak

Eklenen Resimler
 
leventali beğendi.
ateşkaptan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-02-2014, 22:34   #176
Ağaç Dostu
 
ateşkaptan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-12-2012
Şehir: Ankara
Mesajlar: 704
Sayın Meyvelitepe'nin yaptığı deney sonucu 1.6 ppm kükürt miktarının nerden kaynaklandığı sorusu aklıma takılmıştı !

Sonuç;

Sülfürikasitin de formül içinde kullanılmasından geliyormuş?..

Sayın Leventali'nin de uykusuz kalmasına gerek kalmadı. PotasyumHidroksit miktarı da formülün içinde.

ateşkaptan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 21-02-2014, 23:46   #177
agaclar.net
 
MeyveliTepe's Avatar
 
Giriş Tarihi: 22-03-2007
Şehir: Kocaeli
Mesajlar: 9,019
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi ateşkaptan Mesajı Göster
Sayın Meyvelitepe'nin yaptığı deney sonucu 1.6 ppm kükürt miktarının nerden kaynaklandığı sorusu aklıma takılmıştı !

Sonuç;

Sülfürikasitin de formül içinde kullanılmasından geliyormuş?..

Sayın Leventali'nin de uykusuz kalmasına gerek kalmadı. PotasyumHidroksit miktarı da formülün içinde.
Sülfirik asit kullanılmış olsaydı 1,6 ppm sülfür verir miydi?

MeyveliTepe Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 22-02-2014, 09:53   #178
Ağaç Dostu
 
ateşkaptan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-12-2012
Şehir: Ankara
Mesajlar: 704
Haklısınız,

DemirIISülfat+(Kullanıldı ise) Sülfürik Asit ---->Gelen kükürt miktarları


Düzenleyen ateşkaptan : 22-02-2014 saat 13:13
ateşkaptan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 22-02-2014, 18:28   #179
Ağaç Dostu
 
ateşkaptan's Avatar
 
Giriş Tarihi: 01-12-2012
Şehir: Ankara
Mesajlar: 704
Sayın ZUĞA'nın kullandığı C18H12N2O8FeNa3H2O % 4.2 lik SodyumHidroksit çözeltili şelatlı demir formülü,

Ancak, tüm araştırmalarıma rağmen; Sayın Meyvelitepe'nin deneyini yaptığı PotasyumHidroksit çözeltili şelatlı demirin tam formülünü net te bulamadım.

Bu konuda yardımcı olacaklara şimdiden teşekkür ederim.

leventali beğendi.
ateşkaptan Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Eski 22-02-2014, 20:54   #180
Ağaçsever
 
Giriş Tarihi: 09-10-2013
Şehir: kocaeli
Mesajlar: 56
Alıntı:
Orijinal Mesaj Sahibi ateşkaptan Mesajı Göster
Sayın ZUĞA'nın kullandığı C18H12N2O8FeNa3H2O % 4.2 lik SodyumHidroksit çözeltili şelatlı demir formülü,

Ancak, tüm araştırmalarıma rağmen; Sayın Meyvelitepe'nin deneyini yaptığı PotasyumHidroksit çözeltili şelatlı demirin tam formülünü net te bulamadım.

Bu konuda yardımcı olacaklara şimdiden teşekkür ederim.
Gübretaş Demircan(%6 şelatlı %4,2 orto orto)--- C18H12N2O8FeNa3H2O
formül Gübretaş Ürün Geliştirme ve Kalite müdürü tarafından talebim üzerine verilmiştir. Ama kimseye tavsiye etmiyorum , suda çözünmesi çok zor sürekli köpürüyor , dibe çökme yapıyor , çamur gibi yapıştığı yerden çıkmıyor , bide daha önce belirttim ama gerçekten çok köpürüyor

ZUĞA Çevrimdışı   Alıntı Yaparak Cevapla Başa Dön
Cevapla


Gönderme Kuralları
Yeni konu gönderemezsiniz
Konulara yanıt veremezsiniz
Ek dosya yükleyemezsiniz
Kendi gönderilerinizi düzenleyemezsiniz

BB code Açık
Smilies Açık
[IMG] Kodu Açık
HTML Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Forum saati Türkiye saatine göredir. GMT +2. Şu an saat: 21:18.
(Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.)


Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025