Arkadaşlar komposta süt katmayız fakat bitkilere bazen süt verilmesi önerilir.Enzime bir miktar konulur mu ?

Herkes bir şeyler yapıp satıyor, Tarım Bakanlığının bu konudaki gereklerini yerine getirirseniz elbette yapıp satabilirsiniz. Ama bir çokları gibi ruhsatsız satacağım diyorsanız ona bir şey diyemem.

Sn. Doğasever EM' nin bile sahtesinin yapılıp satıldığından bahsediyor. Ruhsat almazsanız kanuni bir sürü yaptırımla karşılaşabilirsiniz. Ruhsat almakta o kadar kolay bir iş değil. Bu piyasada bir çok firmanın ruhsatlarının bile geçerliliği tartışılır.

Resmi gazetede yayınlanan 4 Haziran 2010 CUMA 27601 sayılı Yönetmelik' le bu ürünlerin bir çoğunun ruhsatları geçerliliğini yitirmiş zaten. Yenisini çıkarmakta oldukça zor herhalde.

"Yürürlükten kaldırılan yönetmelik
MADDE 18 – (1) 4/5/2004 tarihli ve 25452 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Tarımda Kullanılan Organik, Organomineral, Özel, Mikrobiyal ve Enzim İçerikli Organik Gübreler ile Toprak Düzenleyicilerin Üretimi, İthalatı, İhracatı, Piyasaya Arzı ve Denetimine Dair Yönetmelik yürürlükten kaldırılmıştır. "

Enzim maliyetini yapacağınız kapasiteye göre belirlemeniz daha iyi olur. Bu arada ruhsatlandırma giderlerinide düğünmek gerekir tabii ki.

Salatalık ve kabak uç filizlerinde büyüme hormonu varsa,

aklıma Amerikan sarmaşığı geldi. Kötü koşullarda bile çok uzuyor. Onun da uç filizlerinde büyüme hormonu var mıdır?

Enzime konulabilir mi?..:)))

Arkadaşlar enzime çay posası ve süt koyabilir miyiz ?

Bence koyulabılır
ancak besın degerını ess alarak dıkkatlı olmak lazım
ben enzım yaparken azat fosfor ve potas degerlerını dengelemeye calısıyorum
en önemlısıde ****** azot
evdekı ne varsa yapılabılır
netıcede malıyetlı bır sey degıl
sebzelerde ve çıçeklerde sonuçlar guzel
benım enzımlı bıberlerım kapının önunde
hergun enzımle doyuyorlar
şimdilik boya gıttıler
demekkı azot bayagı fazlaolmuş dıye düşünüyorum

Her gün vermeniz iyi olmayabilir bence.Ayrıca npk oranını nasıl dengeliyorsunuz ? Her ürünün değerleri varmı elinizde ?

Arkadaşlar sıcaklıklar aşırı arttı.Buda fermantasyon hızlandırarak süreyi kısaltır.Bugün bir kaba pekmez+kuru maya+peynir alt suyu boşaltarak çalkaladım.Not :Çok fazla maya koymayın.Balkonumun güneş alan bir yerine koydum.Sürekli kabarıyor bende kapağı açıp kapatarak indiriyorum.Böylelikle orta seviyeli bir aktivatör elde edeceğim.Bu sıvıyı atıkları biriktirdiğim kaba biraz döktüm böylelikle fermantasyon dahada hızlanacak.En kısa sürede resimlerini yükleyeceğim

Mıkrobıyolojı ve toprak sayfasında besın degerlerı var
oradakı dengeyı saglamaya çalısıyorum
muz kabugu fovorım
ayrıca hergun yaklasık on sefer vermısımdır
hiç sakıncasını görmedım

Sn Sarıcan Enzim başlıgınızı ilgiyle izliyoruz. Enzimlerimizi hidroponik sistemde nasıl ,ne dozda, ne sıklıkda kullanabiliriz? Bu veya başka uygun başlıkda yanıtlarsanız sevinirim Saygılarımla ..

Arkadaşlar 4 günce başlattığım enzim bugünlerde direkt güneş almasına rağmen gaz çıkışı aşırı azaldı.Ve organik madde %50 azaldı.Bir sıkıntı mı var ?

Sn. Fusion,

Ben yoğurt kabında fermentasyonla elde ettiğim sıvı gübreyi durgun suda kullanmaya kalkmıştım ve sulandırma miktarını tam beceremediğim için besin eriyiğinin pH' ını ani olarak yükselterek fideye zarar vermişti. Hatta bu yüzden epeyce tartışmıştık. Bu yüzden o günden beri enzimi hep topraktaki saksılarımda kullandım. Hala da enzimin hidroponic sistemlerde kullanılmasına şüphe ile bakıyorum ama yılların getirdiği deneyimle pH 6 - 6,5 olana kadar sulandırılmış enzim hidroponic sistemde kullanılabilir diye düşünüyorum.Yinede kontrollü başlayıp enzimin besin eriyiğinin EC ve pH ını nasıl değiştirdiğini gözlemleyerek kullanmak lazım derim. Bunun için bir deney yapmadığım için net birşey söyleyemiyorum. Enzimin topraktaki başarısı kullanan arkadaşların deneyimi ile sabit, hidroponicte biraz daha deney yapmak lazım.

Benim yaptığım enzimleri toprakta ekilen çiçeklere ne kadar çok versemde bir zararı olmadı. Ama diatomittekiler olumsuz etkilendiler.

Nihayet 822 adet mesajı tek tek, sindire sindire okudum ve bitirdim. Bu arada ilk enzim kabım bugün itibariyle 27. gününü doldurdu.

Elimden geldiğince detaylı bir okuma yaptım ve en nihayetinde sormam gereken sorular hasıl oldu. Bu sorular ve devamında önerilerimi değerlendirmenizi ve yardımlarınızı esirgememenizi talep ederim.

1)

Sayın yasarugur, solucanların enzimli suyu sevdiği bilgisini nereden okudunuz? Bu bilgi benim için önemli. Çünkü, solucanlar enzimin sahip olduğu gibi bir asit oranına dayanamazlar. Ben besin değeri açısından enzimi solucan gübresi üretim kabına spreylemeyi kontrollü bir şekilde düşünüyorum eme eğer elinizde bu yönde bilgi varsa kaynağını mutlaka paylaşmanızı rica ederim.

2)

Sayın yasarugur,

aslında balık enzimi dediğiniz şey yine bu tür konuların menşei olan yabancı ülkelerde balık emülsiyonu olarak tarif edilmekte. Burada nasıl üretildiği konusunda örnek bir bilgi mevcut. Şimdi, sizin balık enzimi dediğiniz ama aslında emülsiyonu diyebileceğimiz bu ürünün üretiminde bazı öne çıkan detaylara dikkatleri çekmek isterim.

Balık Emülsiyonu üretirken kullanılan malzemeler şunlar:

1. Uygun bir kapaklı kap
2. Çiğ balık
3. Kuru yaprak (veya talaş, saman, doğranmış parça kağıtlar)
4. Sülfürsüz melas (burada kastedilen şeker kamışı melası: şeker kamışı olgunlaşmadan topandığında koruyucu madde olarak sülfür kullanılıyor. Bu üründen elde edilen melas sülfürlü oluyor ve mikrobakterileri öldürücü etkisi var. Ancak olgun şeker kamışından elde edilen melas sülfürsüz oluyor ve tercih edilen de bu melas. Peki neden şeker kamışı melası: Çünkü şeker kamışı melası bünyesinde bir çok besin ve mineral barındırıyor. Türkiye'de şeker kamışı melasını bulmak pek de kolay değil. Bu nedenle çaresiz şaker pancarı melası kullanıyoruz. Esmer şeker denilen ise, şeker kamışı melasıyla renklendirilmiş bir üründür.)
5. Kurutulmuş deniz yosunu ve/veya kelp(Bu konuda da farklı görüşler var. Rastgele deniz yosunu değil de, okyanuslarda yetişen bazı özel türlerden bahsediliyor: Örneğin Nori adlı bir Japon deniz yosunu gibi... Bu arada kelp denilen ürün sanırım Türkiye'de yok, yazık.)
6. Klorsuz su.
7. Bazı kaynaklara göre Epson tuzu (bu tuz emülsiyonun ihtiyacı olan magnezyum ve sülfür ihtiyacını tedarik ediyor.)
Üretim yöntemi ise kabaca şu şekilde:

Hava geçirmeyen kaba doğranmış balıklar konur. Üzeri, kuru yaprak, saman veya talaşla, balık parçalarına 1:1 oranında kaplanır. Yaprak, saman, talaş gibi malzeler ayrışma sürecini hızlandırır. Daha sonra kaba sülfürsüz melas eklenir. Sülfürsüz melas hem yararlı mikropların üremesini hemde aşırı kötü koku oluşmasını engeller. Son aşamada bir miktar deniz yosunu suda yumuşatılarak klorsuz su ile birlikte kaba eklenir. Hazırlanan karışım periyodik olarak -iki günde bir örneğin- zaman zaman karıştırılır ve kap kapalı tutulur. Yaklaşık bir veya iki hafta sonra balık parçaları iyice ayrışmış oluyor ve emülsiyon süzülerek kullanıma hazır demektir.

Yaptığım araştırmalar, en üste eklenen yaprak, saman veya talaşın bir diğer faydasının da ayrışma esnasında ortaya çıkan azotun havaya karışmasını engellemek yönünde. Sonuç olarak elde edilen ürünün çok başarılı bir sıvı gübre olarak kullanilabileceğinden bahsediliyor; ister topraktan direk ve sulandırarak ya da yapraktan spreyleme ile.

Şimdi burada bahsedilen balık emülsiyonu ile sizin bahsettiğiniz balık enzimi aynı şey midir? Bana aynı değil gibi geliyor. Ama asıl soru şu: doğru olanı hangisidir?

3)

Sayın sarıcan,

yumurta kabuğu solucan gübresi üretiminde sadece kalsiyum desteği sağlamak için değil aynı zamanda ve aslında en önce asitlik düzenleyici olarak kullanılır. Yani asit düşürücüdür. Eğer enzim kabına yumurta kabuğu katarsak asit dengesini bozarak sistemin fermantasyonunu olumsuz yönde etkilemez mi? Baştan beri yazılanlar PH'ın düşük olması yani asitliğin yüksek olması yönünde. Yumurta kabuğunun sistemi nötrlaştirmesi bakterilerin ve mayaların üremesini nasıl etkiler?

4)

Bu konuda bir çok mesajda ( örneğin, #569) normalde bitkisel ilaç yapımında kullanılabilecek bitkilerin enzim kabına eklenmesinden bahsediliyor. Şimdi düz mantıkla şunu sormak isterim: Eğer zararlı canlıları bertaraf edecek etken maddeler bu bitkilerde mevcutsa, enzim kabındaki olmasını istediğimiz canlılar açısından bu etken maddeler nasıl bir durum sergileyecekler? Mesela ceviz yaprağı gibi bazı maddelerin normal kompost kabına eklenmemesi tavsiye edilir. Neden olarak da içerdiği toksik madde öne sürülür. Bir diğer örnek de, ne yazık ki topraktaki solucanları öldürmek için, ki bu zihniyete sahip olana azıcık yazıklar olsun, at kestanesinin suda bekletildikten sonra bu suyla toprağın sulanması tavsiye edilir. Bu ürünlerin enzime katılması acaba doğru mu olur yanlış mı?

5)

Sayın safranlı,

bu forumda ve daha başka bir çok yerde okuduğum üzere söğüt yaprağında veya kabuğun içinde bulunan asitler veya hormonlar vs. köklendirme özelliği içeriyor. O halde şunu sormak gerek, söğüt ağacı yapraklarıyla elde edilebilecek bir enzim tohum filizlendirme veya fide ekimi zamanında köklendirmeyi teşvik etmek için kullanılabilir mi? Bu da piyasadaki köklendirme hormonlarına alternatif olur herhalde.

6)

Burada yapılan enzim üzeritiminde oksijen temassız ortamda üretim özellikle vurgulanıyor. Ancak bu işin asıl kaynağına baktığımızda nargile sisteminden bahseden hiç kimse yok. Tam aksine resmen hava alabilecek ortamlarda üretim yapıyorlar. Hatta ağzı açık büyük varillerde süreç tamamlanıyor. Demek ki, oksijen temassız ortamda enzim üretimi burada görüldüğü üzere tecrübeyle sabittir ki, başarılı sonuçlar doğuruyor; ancak bu demek değildir ki sistemin oksijen alması yanlış bir üretim demektir. Hatta burada verilen kaynaklardan birinde zamanla yüzeyde kurtçukların oluşabileceğinden bahsediliyor ve çözüm olarak biraz daha esmer şekerin eklenmesi öneriliyor. Luis Pasteur'un pastörize mantığından yola çıkarsak bu kurtçuklar nereden gelebilir; büyük ihtimalle havadan. Demek ki sistemin hava alması yanlış bir şey değil. Bu konuyu iyice düşünmekte fayda var derim.

7)
Bir soru daha:

sıcak kompost, soğuk kompost veya vermikompost üretiminde bir miktar toprak sisteme eklenir. Temel nedeni toprakta yer alan yararlı bakterilerin ve mikroorganizmaların sisteme eklenmesini sağlamak. O halde enzim kabına eser miktarda kaliteli bahçe toprağının eklenmesi nasıl bir sonuç doğurabilir?

8)

Biten olgun enzimin buzdolabında stoklanarak saklanmasının fayda veya zararı neler olabilir?

9)

Hazırladığı enzimi ev temizliğinde veya bulaşık yıkama işinde kullanarak sonuç alan var mı?

10)

Enzim kabına leonardit katılması nasıl bir sonuç doğurabilir?

Şimdilik soru, tespit ve önerilerim bunlar. Zamanla dahası da gelecektir.

Hürmetler ve saygılar.

Sayın savaş, sevgili sarıcana Eposta yoluyla ulaşabilirsiniz sanırım sayfayı göremiyor.

Sayın Lilium,

e-posta gönderdim. Sayfayı neden göremiyor? Görseydi iyi olurdu. Zira soruların burada sorulması ve cevaplanması çok daha uygundur.

Saygılarımla.

Içinden çıkılası sorular
 

Uzun uzun okumalar kafa yormalar ve bilmecelerle buralara geldık
kompost,enzım,solucan,yarasa leonardıt ve da niceleri okuyoruz ve içinden çıkmaya çalısıyoruz
kedımce çok denemeler yaptım ve yapıyorum
enzim gerceken çok faydalı oluyor
ıkı adet mandalına agacında denedım
enzım verdıgım agaç 30 cm sürgun verdı diyerinde hareket yok
denmelerımden oldukca memnun kaldım
npk açısından oranları korumaya çalısarak seçtıgın malzemlerden yapmaya çalıştıgım enzımlerden güzel netıceler oldım
en son nasıl yaptım:
hemserım hamsı kafalarını ve kılcıklarını aldım
bir bucuk lıtre hazır enzımı ekledım
içine yumurta kabugu
biraz yarasa gubresı serbetı
mutfaktan çıkan ıvır zıvırı 8 litrelik su kabına doldurdum
tabı hamsıler oldukça baskın halde hemen kokularını verdıler
çok fazla hava çıkışı oluyor
bu enzımden oldukça ümitliyim
beninm teçrubeme göre mutfakta ve varsa bir kaba doldurulup biraz pekmezle doldurdunmu gereklı zamanda havasını aldınmı olay tamamdır

Sn.Savaş,yazınızı bugün okuyabildim,enzimli suyun solucanlar tarafından sevildiği hakkında bir yazıyı okuyup aktarmışım,sorunun bu şekilde sorulacağını düşünemediğimden alıntı yapmamışım ,ama enzimi kızım ev temizliğinde başarıyla kullanıyordu ,ben de kendi evimdeki ağaçlarımı enzimli suyla besliyorum,gayet neşeliler,erken çiçek açıp çok da meyve tutumu yapıyor ,tabii sonrası usta çiftçi işi ,meyve seyreltmesi ve ek gübreleme...Bir de köpek besliyoruz, onun zaman zaman yaptığı yaramazlıkları da enzimli suyla sildiğimizde koku falan kalmıyor.Özellikle çilekle yaptığım enzim kullanım sonrası o güzel çilek kokusunun ortama yayılması çok hoş oluyor.Bu yıl diğer mesajlarımı da okuduysanız görmüşsünüzdür. Bodrum'da ve Aydın'da enzim kullanmayı tarif ettiğim iki arkadaşım aldıkları başarılı sonuçları anlatmışlardı.Ama çok detaylı incelemeler sorarsanız ben bir bilim adamı olmadığım için teknik cevaplar veremem.Benim yaptığım Sarıcan hocamın bu başlıktaki tarifi üzerine yaptığım enzimi kullanmak ve ağaçlarımdan güzel ve tatlı meyveler alınca sevinmek ve bunu da arkadaşlarımla paylaşmaktan ibaret. :-) Saygılar.

Sayın yasarugur,

yazıyı nerede okumuştunuz, bir göz atma olanağınız var mı? İngilizce veya Türkçe olsun farketmez. En azından bir kaynak verebileseniz bile iyi olur.

Saygılarımla.

Sayın Savaş,yazdığım mesaja bir göz attım neredeyse on ay olmuş, o yüzden nerede okuduğumu hatırlıyamadım sizin değindiğinize benzeyen bir uyarıyı da Sn.epsody yapmış o günlerde ama benim bahçemde solucanlar yaşıyor ,o da enzimi 1:500 ya da 1:1000 oranında uyguladığımdan olsa gerek diyer düşünüyorum.Tabii solucanların üzerine tamamen saf bir enzim döksek eritir herhalde çünkü enzim hazırladığım sardalya balıklarından ikinci aydan sonra geriye sadece pulları kalmıştı, omurgaları bile erimişti karışımın içinde.

Doğru söylüyorsunuz sayın yasaruğur,

zaten enzim seyreltilince asidik özelliği de azalıyor. Bir de bitmiş enzime ufaltılmış yumurta kabuğu katılırsa enzim neredeyse tamamen nötr olur, ama bu durumda enzimin özellikleri ortadan kalkar mı acaba?

Enzım aşkına....
 

Hayat bir okulmuş gercekten...
lisede ve yüksekokuldayken mezunıyetı bekleyıp dururduk
çünkü artık ögrenme işini tamamladıgımızı düşünürdük
şimdi bakıyorumda yıllar geçtı ve hala ögrenme ihtıyacı bıtmedı vede bitmicek
artık yaş yolun yarısı olunca kendımıze döndük,kendımıze göre hayat kurmak ve mutlu oldugumuz işlerle meşkul olmayı ögrendik.
işin özü belkıde bir sey bilmediğimizi ögrendik..
geriye dönüp bakınca anlıyorumki..
bugün peşinden gittigim azularım aslında coklugumdan bellı imiş..
merhum babam sen ziraat müh. olman lazım deyıp duruyordu
ben topragı sevıyordum ama meslek olarak bakacak cesaretım yoktu
çünkü reelde topraktan para kazanan çok azdı
şimdi çok sular aktı ,bakış açım degişti..
rüyalarım toprakla ilgili mutfak artıklarımda aynı şekılde..
kuşun böcegın önemini daha bir kavrar oldum
hayranlıkla doğayı ve yaratılış dengesını izler oldum
kısaca köklerime döndüm
hemde memnunıyetle hemde mutlulukla köklerıme döndüm..
kimsenın vaktını almak istemıyorum
bu askın sonu nereye varıcak onuda bılmıyorum
bir iç döküş hikayesi şeklinde bu satırları yazdım
biliyorumki bu yürek atşlarına sahip çok sayıda toprak dostu var..
dostlarıma selamlar...hürmetler....

Her duygu bir enzimdir.
 

Sürekli olan tek şey doğadır; doğal insan değişken tarihsel insanın içinde her zaman gizlice yaşar.

Gündelik hayatın 'o' nu sersem etmesine, yaşadığı dönemin karmaşalığına gömülmesine fazlaca izin verilmemek gerek; ;)

yoksa her duygu bir enzimdir ve mutluluk denen şey, bizlerin istek duyduğu uğraşlara adanmış bir yaşamdır.

mutluluk...
 

bu forumda oldugumuza göre gercektende mutlu insanlarız..
binbir türlü görsel ve albenili nice sayfalar varken biz buradayız
dün hava yağmurluydu
biraz odun yarıp dizdim
enzımlerımı kotrol etttım
yenı enzım kabı yapacakken annemın hışmına ugradım
baktım annem cıddı yenı enzım kabında ısrarcı olmadım
akşam üzerı serada tohumdan ektıgım kıvılerımı özel ilgi gösterıp
hepsını sırıklara bagladım sırayla dızdım üzerıne toprak ekledım
yogun besın takvıyesıne başladım
günün sonunda ise günün karı olarak kivilerimle ilgili düzenleme yapmam benı fazlasıyla mutlu ettı
işin özü mutlulugu yakaladık galıba...

enzımde ögrendıgımızde fermantasyon olayı ve dıyer yöntemler
gıdadakı tursu ve sırke ile benzesiyor
ben özellıkle sirkeyi bitkide denemeyı düşündüm
acaba sirke bitki beslemede kullanılabılırmı..?

Sarıcan hocamız yok mu..?
 

Bu sayfanın kurucusu sarıcan hocamızı göremıyoruz
kendısı ıyı dir inşallah
sayfalara beklıyoruz
saglıklar dılerım

Son Mesajdan bu yana sanirim iki ay olmus...

Ne oldu enzimden vazmigectik yoksa benim uzak kaldigim zamanlarda bilmedigimiz birseylermi gerceklesti...

Butun konu basligini okudum gecenin bu saatinde...sorularim var..:) muhattap kim?

Hayır vazgeçmedik, düzenli olarak yapıp kullanıyoruz.

Forumda sorularınız için bir muhatap aramanıza gerek yok. Siz sorun, bilen varsa muhakkak cevaplanacaktır.

Seyyah kardesım
forumdakılerın hepsı muhataptır
ben enzımdekı kolay yapılısı ve verımını görünce
gönüllü muhatap oluyorum
kompost çayı ve enzım konuusnda düzen kurabılırsem her sey çok güzel olucak
sayfayı aktıfleştırelım
özellıklerde balık ewnzımını kaçırmamak lazım
bu ayda yaptıgımız balık enzımı bahara hazır olur
baharda da besın bombası olarak elımızn altında olur
bence kimse kacırmasın

Degerli Safranli sayfadaki mesajlarin onda biri sizin, siz zaten muhattapsiniz :)

Enzim yaparken sobada yanmis mese kulu kullanan varmi ?

Yoksa kullansak bir zarari olur mu ?

Baligi ****** deneyecegiz burasi sardalya cenneti...

Saygilarimla

Sevgili Sarican, bildiginiz gibi Forumdan uzaklastirilmistir.Fakat, yine de bu konuda epeyce tecrube sahibi arkadaslar vardir.Ayhan kaptan ve de Halil Bey, bu iste uzman olmus arkadaslarimizdir. Her soruyu cevaplamaktan cekinmeyeceklerdir. (Gerci, ben de bir zamanlar ilgilendim, ta ki depoda ufak capli bir patlama olana kadar.. :) )

Yine de, Sarican derseniz; Topraksiz tarim ile ilgili bir forumda yazdigini biliyorum.
Her sey gonlunuzce olsun.