![]() |
Acı bir olay paylaşmak istiyorum sizlerle, ne kadar yardımı olur ne olur bilemiyorum ama sizlerle paylaşmadan, içimi sizlere dökmeden yapamazdım. Sokağımızda yaşayan yaşlı bir dişi sokak köpeği vardı, tahminen eski sahibi onu yaşlandığı için evden atmış. O'nun ev köpeği olduğu çok belli idi çünkü kapı açık olduğu zaman eve giriyor, taşların üzerinde yatmıyor pas pas v.s. arıyor ve arabaların kapısını açık gördüğünde koltuğa çıkıp oturuyordu. Bu sabah uykumdan komşumuzun telefonuyla uyandım, gittiğimde gördüğüm manzara karşısında kanımın çekildiğini hissettim.
Zavallı köpeği av tüfeği ile vurmuşlar o da can havli ile korkudan bir köşeye sinmiş idi ne yapacağımı şaşırdım her yer kan gölüne dönmüştü, hemen bana yardım edebilecek daha tecrübeli bir veterineri arayıp gelmesini rica ettim, onu yerinden kaldırmam çok tehlikeli olurdu, sokağın ortasında ilkel şartlarda çalışmak zorunda kaldık, birlikte yaralarını sarıp elimizden geleni yapmaya çalıştık, gerisi yüce Allah'ımıza kalmış umarım en kısa zamanda iyileşir. Benim üzüldüğüm konu neden dünyada bu kadar çok kötü kalpli insanlar var? Bizler orada bir cana yardım etmek için çabalarken, onu bu hale getiren şahıs ise muhtemelen evinde oturuyordu. Ben bir insan olarak insanlığımdan utandım, kötü kalpli insanlara çevresindekilere zarar vermemeleri için ne yapmam gerektiğini şaşırdım kaldım! |
1 Eklenti(ler)
Siz bunları anlatınca aklıma Coci'min saçmayla vuruluşu geldi. Coci de bir sokak köpeğinin yavrusu. Geçen sene komşumuz tavuğunu kaçıran bir köpeği saçmayla vururken 4-5 saçma da Coci'ye isabet etmiş. Zavallım gelmiş, merdivenin altına saklanmıştı. Kan içindeydi. Veterinerde 2 gün kaldı. Serum verdiler, saçmaların zehirlememesi için iğne yaptılar, saçmaları çıkarmadılar. Eve geldiğinde de iğnelerine devam ettik. Şu an iyi. Allah'tan saçmalar hayati organlarına isabet etmemiş. Vurulan diğer köpeği de komşulardan biri sahiplenmiş, tedavi ettirmiş.
|
Tek sebeb bilimiyorlar onların sevgisini samimiyetini ve dostluğunu.
Bir kere başlarını okşa salar, bir kere gözlerinin içlerine baksalar anlayacaklar her şeyi. Sokak köpeklerine yardım elini uzatanlara sorsalar ne hissediyorsunuz diye hiç olmazsa. Anlatsak onlara. |
Köpeklerimi insanlardan korumak için gündüzleri bağlamak zorunda kalıyorum. :( Bahçe telle çevrili olduğu halde bir yolunu bulup, telin altını kazıp diğer köpeklerin yanına gidiyorlar.
|
Özgürlük bam başka sakagun. Hangi canlı olsa aynı şeyi yapar.
|
1 Eklenti(ler)
İki seneden bu yana fotoğraf çekemiyorum. Bunlar bahçemde kardeş kardeş yaşardı. Şu an hiç biri yok. Fakat yenileri var. 3 kedi , çevrede 3-4 köpek. Kargalarım, kumrular. Horoz ve tavukllar
Eklenti 477492 |
Sokak köpekleriyle ilgili gördüklerimizin duyduklarımızın belki yarısından fazlası acı hikayelerle dolu ama emin olun aralarında güzel hikayeler de var. Biz umudumuzu kesmeyip onlar için çabaladıktan sonra Allah'ın bize bu güzel emanetleri de bize mutluluğu kat kat yaşatıyorlar.
Sene 2004 Mayıs ayında bir gün sabaha karşı köpek havlamaları ve ulumaya çalışan bir yavru sesiyle uyandım. Evin yanında ağaçlandırılmış ufak bir arazi vardı, orada da birkaç köpek. Besleyenler olurdu, biz de yukarıdan atardık ara sıra. Camdan baktığımda daha yürüyemeyen bir yavrunun saksağanlar tarafından gagalanıp durduğunu gördüm, 2-3 metre karşısındaysa ana babası olduğunu düşündüğüm büyük köpekler oturuyordu. Saksağanların her darbesinde gariban yavru bağırıyordu acı acı, tüm patileri saksağanların keskin gagalarının yaptığı yaralarla dolmuş kan damlaları aşağı akıyordu. Büyük köpeklerse seyrediyordu tuhaf tuhaf. O an bu manzara karşısında kan beynime sıçradı ve apar topar aşağıya koştum. Büyük köpeklerin sadece 2 tane değil aslında geride yatan 8-10 köpek olduğunu gördüm ama hiç korkmadım, yavruyu kurtarmak için aralarına daldım, saksağanlardan daha çok gözüm dönmüştü sanırım :rolleyes: Yavruyu eve getirdim patilerini silip sakinleştirdim, oradan da veterinere götürdüm. Amacım bir iki hafta bakıp kendine getirmekti ama sevgisiyle bizi öylesine sardı, hiç köpeği olmamış bizlerin yaptığı hataları öylesine güzel karşıladı ki ailemizin gerçek bir üyesi oldu. Yani sevgili dostlar, bizler sokaktaki dostlarımızı bırakmadıkça onlar da bizi bırakmamak için tüm güçleriyle savaşacaklardır... |
Kargalar, saksağanlar çok tehlikeli olabiliyor. İnsanın kafasını bile delebiliyorlar. Biz de bir gün Caddebostan'daki gül bahçesinde bir martı yavrusunu kurtarmıştık kargaların elinden. Tabii motosiklet kasklarımızı takarak :)
|
Tam da hassas olduğum noktadayken, losuari'nin bu mesajını okuyunca içim acıdı yine. Ne isterler bu canlarda, nedir bu merhametsizlik?
|
Böyle olaylara alışmak çok zor. Zavallıyı vurduklarını görmeden 5 dakika önce kanaryalarımdan ilk defa yumurta almıştım ve sevincimi sindiremeden, o olayı görünce bayılacak gibi oldum. Bugün 2. günü bu günüde hayırlısı ile atlattı, iştahı yerinde ama çok yorgun.
Allah'tan tek dileğim bütün hasta hayvanlara sağlık, insanlara da merhamet diliyorum, onların bizlere ihtiyaçları var. |
Bugün 4. gün de bitti. Sokak köpeği Maşa hanımın durumu sanki daha iyi yemeğini yiyor, suyunu içiyor, ayağa kalkarken daha rahat gibi ve en önemlisi daha önceki gibi ağlamyor.
Komşumuzun bahçesi daha müsait diye orada kalıyor sürekli kontrole gidiyorum, yarası daha kapanmadı ama derisinin altında kalan pıhtılaşmış kanlar arada hala akıyor, mikrop kapmaması için beton kısımda yatıyor genelde ama yatıp, kalktığı her yer kan oluyor her gün komşumuzla yerleri deterjanlarla fırçalamktan ellerim ağrıyor, zavallı kadın merhameti yüzünden pişman olmasın diye elimden geleni yapmaya çalışıyorum. Bu durumu daha ne kadar böyle sürdürmeye gücüm yeter bilemiyorum ama bazen beynimin durduğunu hissedebiliyorum. Tek dileğim Maşa hanımın ve hasta bütün hayvanların bir an evvel sağlıklarına kavuşmaları. :( |
Sayın lusoari.
Merak etmeyin bence. O yarayı yalaya yalaya temizler ve kapanır. Burada dişi köpeklerden birisi kavga sırasında sırt derisi kopmuştu. Tam iki el büyüklüğünde deri yoktu. O yara bile kapandı. Maşa Hanım'a geçmiş olsun. Size de çok çok teşekkürler. |
1 Eklenti(ler)
|
1 Eklenti(ler)
Market kapısı önünde her türlü numara serbest. Ya kısmet...
|
Benim baktığım sokak köpeklerinden ikisi sokakta bu şekilde uyuyorlar. Sesleniyorum, kesinlikle yanıt vermiyorlar. İlk gördüğümde ölmüş olduğunu sanmıştım. Ufak çakıl attım yakınına kımıldamadı, yakınına yaklaşınca ayak sesime tepki verip uyandı ve gerindikten sonra yatış pozisyonunu değiştirip rahat rahat uyumaya devam etti. Epey kızmış, korkmuş, sevinmiş, karışık bir duygu haline kapılmıştım.
Sonra araştırdım ve öğrendim ki köpekler böyle uyuyabilirmiş. Sadece ev köpeklerinin bu şekilde ters uyuduğu, ortama duyduğu güvenden ileri geldiği yazıyordu. Sokak köpeklerimizin burada doğup, büyüyerek, mutlu ve güven hissettikleri yerde olduklarını anladığımda ben de çok mutlu oldum. Çünkü okuduğum yabancı kaynaktaki yazıda hiç bir sokak köpeğinin karın bölgesini saldırıya açık hale getirerek sırt üstü uyumayacağı belirtiliyordu. |
Ah Maşa hanım ahhh.....
Bu sabah içime yeniden bir ateş düşürüp, sonsuz yolculuğuna çıktın. Benim garip, boynu bükük, talihsiz kızım, boyuna bakınca herkesi korkutan ama aslında iyi huylu, pamuk kalpli güzel kızım..... Dün akşam market dönüşü bana teşekkür edercesine ve gülümseyen gözlerinle bakmanın sebebini bu sabah anlayabildim. Bu acımasız dünyada kim bilir ne zorluklar yaşadın, dilin olsaydı anlatabilseydin saatlerce belki günlerce dinleyebilirdim seni. En zor şartlarda bile şikayet etmeyen, boyun eğen talihsiz kızım..... Çok yaşlı olduğunu, bu yüzden seni kaybetmiş olduğumu ve sonsuza kadar yeşilliklerin, kuş cıvıltılarının içinde melek olarak yaşayacağını düşünerek kendimi avutmaya çalışıyorum. Senin gibi bir cana yardım edip, mutlu edebildimse ne mutlu bana. Kanatsız meleğim, bahtsız kızım senin gibi bir dostu geç olsada tanıdığım için gururluyum, eğer sana hakkım geçtiyse helâl olsun! Seni unutmayacağım Maşa kızım. :( |
1 Eklenti(ler)
Bu minik yavruyu yaklaşık 10 gün önce yan bahçedeki inşaatın içinde ağlamasını takip ederek bulduk. Dışarısı karla kaplıydı. Muhtemelen çocuklar tarafından bir kartonun üzerine koyulmuş. Önünde bir kuru ekmek. Dayanamadık aldık. Boci ona annelik yapıyor. Geldiğinden beridir iyice serpildi. Ne bulsa yiyor maşallah. Tavuk suyu, süt, yavru köpek maması, yumurta... Çok da oyuncu oldu.
|
Şantiye sahamızın arka kısımlarına yuva yapmış yavru sokak köpekleri, davetsiz misafirlerini kovarken.
https://www.youtube.com/watch?v=BnVXngtArdw |
|
Çok güzel Sayın pria, valla hem çok duygulandım hem de eh buna da şükür dedim.
|
Annem anlatır, Adnan menderes hükümeti zamanında, istanbuldaki sokak köpekleri toplanıp hayırsız adaya atılmış. Köpekler açlıktan birbirlerini parçalamışlar. Sesleri Avrupa yakasındaki evimizden duyulurmuş. Sonunda Adnan menderes asıldı. Burada aklıma bir söz geliyor "Başa bela gelmez Allah yazmadıkça, Allah bela yazmaz kul azmadıkça!"
|
|
Sokak köpekleri ile alakası yok ama bunun için yeni başlık açmaktansa buraya ekleyeyim dedim.
Eyes of an Angel filminden hazırlanmış bir klip. En duygusuz adamın bile gözleri dolabilir, benden uyarması. :) https://www.youtube.com/watch?v=GxxPCAONXy4#t=33 |
1 Eklenti(ler)
:( Bugün çok üzgünüm... Saz ekibimden beyaz olanı kaybettim... :( Zaten artık yaşlılıktan arka bacakları tutmuyordu bir de üstüne çevreden gelen çocuklar dün darp etmişler sabah bina görevlisi görünce belediyeyi aramış ve götürmüşler... :( Kesin uyutmuşlardır... :( :( :(
Eklenti 585751 Allah'tan ben görmedim. Bu gece de çöpleri atmaya giderken hep gözlerim onu aradı... :( Çok üzüldüm çok. |
İnsanlar çocuklarını bile eğitme zahmetine girmiyorlar. Ne yazık. Hayvanların bir can olduğunu,onların da duygularının olduğunu, canlarının yandığını öğretemiyorlar. Kendi çocuklarını el bebek gül bebek el üstünde büyütüyorlar ama sokak hayvanlarını yaşamaya bile layık göremiyorlar. Allah herkesin kalbine sevgi koysun...
|
Üzüldüm Sayın YeniGine... Muhtemelen siz onlara bakıp besliyorsunuz da... Bir öğüncük bile olsa karnının doymasına vesile olduysanız, dostluk gösterdiyseniz şanstır onun için (bizler için de şans onlarla karşılaşmak). Teselli değil asla, ama bir de böyle düşünün. Bunca kötülükle tek başına mücadele etmeye gücümüz yetmiyor çünkü...
|
:( 4 senedir benimle birlikteler. Pazar günü götürmüşler bugün de hep yattığı yerlere bakınıp, aranıyorum. :( Valla diğer ikisinin yüzlerine bakamıyorum sanki koruyamamışım, onlara karşı suçluymuşum gibi geliyor.
|
Alıntı:
Beyazın durumuna çok üzüldüm. Böyle insanlara ve yetiştirdikleri çocuklara çok kızıyorum. Ben elimden gelse evimin her koltuğuna her sandalyesine bu bakıma muhtaç canlardan alıp sevgi ve ilgi ile bakmak istiyorum, kıyamıyorum onların o zor hayatları yaşamalarına. Zaten büyük bir yaşam mücadelesi veren bu canlardan insanlar ne ister anlamıyorum. Faydanız olmuyorsa bari zararınız olmasın diyorum böyle insanlara. Belki bir umut yeniden gelir inşallah beyazınız . |
Sevgili Milla ben bunlara insan diyemiyorum artık. Hep derim eğitim şart; bunlar anne-babaları da dahil eğitimsiz, cahil (Çok özür dileyerek) it-kopuk yetişiyorlar. Yazık onlara da acıyorum aslında.
Beyazıma gelince zaten çok yaşlandıydı kalça kemiği ve bacakları tutmuyordu artık. Darp edilince daha kötü olmuş canım benim. (İyi ki görmemişim) Belediye götürmüş, kesin uyutmuşlardır. :( Yani bir daha gelmeyecek. :( :( :( |
Alıntı:
|
Aslında öfke değil bence Sayın Milla. Değer vermeme,canlı yerine koyamama, kendinden başka birseyi sevememe, herşeye sadece kendinin hakkı olduğunu sanma daha başka neler söylenebilir bilmiyorum kibarca :mad: Bu ne tahammülsüzlük :confused: Bir insanın kalbinde sevgi yerine bunların olması onları benim gözümde acınası yaratıklar yapiyo. Bilseler ki o zehirledikleri canlar onlardan daha sevgi dolu daha sadık. Bizim bir köpeğimiz vardı bizimle hergün okula gider gelirdi. Sırf beslenmemizdeki yiyecekleri onunla paylaşıyoruz diye bizi korurdu aklınca. Nasıl fedai pozlarına girerdi bir görseniz. Çogu insanın yüreği yetmez böyle sadakate. En azından benim tanıdığım büyük kısmın.
|
Kış ve soğuğun köpek davranışları üzerine etkisi...
Biliyorsunuz, bu günlerde tüm yurtta etkili olan soğuk ve kar yağışlarını yaşıyoruz. Ülkemizin doğusu bir yana, İstanbul'un batısında bile TEM otobanı yoğun kar nedeniyle ulaşıma kapandı.
Ve akşam annemde haberleri izlerken "sokak köpeklerinin yedi çocuğa saldırdığı ve yaraladığı" haberi vardı. Haber; vücudunun bir çok yeri ile birlikte boynundan da ısırılan çocuğun, travmayı atlatamamış bir şekilde ağlama görüntüleri birkaç kez tekrar edilerek, kolay unutulmayacak şekilde verildi. Biliyorsunuz köpekler, düşmanlarının denk gelen en yakın kısmına saldırmakla birlikte, asıl hedefleri rakiplerinin boynudur. Kolay ve temiz bir ölüm için mantıklı bir hedef doğrusu. Haberi izlerken, annem; çocukluğunda soğuk, özellikle karlı havalarda babasının (dedemin), çocuklarını sokağa çıkarlarken köpekler konusunda özellikle uyardığını, "normal günlerde insanlara saldırmadığı bilinen köpeklerin bile böyle soğuk ve sert hava şartlarında saldırganlaştığı ve ısırabileceği" konusunda özellikle bilgilendirdiğini söyledi. Bunu bilmiyordum ve dedemin tecrübelerine dayalı bu bilgisini paylaşmak istedim. Anladığım kadarıyla, kara kış dediğimiz şartlarda köpekler aç ve susuz olmanın baskısı ile hatta belki de içgüdüsel olarak evcilleşmezden önceki günlerdeki yırtıcılıklarına içgüdüsel olarak dönüyorlar. Haberde saldırıları sadece açlığa bağladılar ama bence (kar ve mevsim normallerinin üzerindeki soğuk) hava şartları, evcilleştirilme öncesi yırtıcılıklarını hatırlatıp, tetikliyor. Siz ne dersiniz? gece sadece 12-14 bin yıl önce evcilleştirilen bir canlının, önceki yaşantısını arada hatırlayıp, o özgür günlerine gitmesini doğal bulan ve bu durumun farkında olunmasını önemseyen forum kişisi... |
Alıntı:
Bu tip söylemler köpekleri itlaf etmek için bahane üretmeye çalışanların eseridir. Bu tam bir saçmalık. Eğer soğuk havada köpekler atalarının yaşantısını hatırlayıp insanlara saldırıyorsa, evimizde **** bahçemizde beslediğimiz köpekler neden saldırganlaşmıyor? Köpeklerin saldırganlaşmasının tek sebebi AÇLIK!!!!. Ramazanda 12-13 saat aç susuz kalınca nereye sataşacağımızı şaşırıyoruz. Bir de iftarda ne yiyeceğimiz, ne zaman yiyeceğimiz belli. Köpekler için böyle bir iftar saati **** menüsü var mı? Aç bir köpek kaç saat soğukta yaşayabilir? En büyük iç güdü hayatta kalma iç güdüsüdür. İnsanlar doğada çaresiz kalınca yamyamlık dahil her türlü çareye başvururken, köpeklerde aksini beklemek biraz saflık olmaz mı? Köpekleri öldürüyorlar zaten, bir de böyle abuk sabuk yazılarla onların ekmeğine yağ sürmeyin lütfen... |
Özellikle bu soğuk kış günlerinde, mahallenizdeki köpekleri (ve bu konunun başlığı olmasa da kedileri) marketlerde uygun fiyata bulabileceğiniz tavuk ciğerini az bir miktar bulgurla haşlayarak besleyebilirsiniz. Daha az zahmetli bir başka seçenek: Artık ülkemizde de üretilen ekonomik mamalardan almak. Malum, soğan-sarmısak-domates/salça içeren ev yemeği artıkları kedi ve köpekler için sağlıklı değil.
|
itlaf için bahane üretmeye çalışmak!?
Alıntı:
Ne yazıyı yazan ben, ne de yazıda tecrübelerini aktardığım yakınlarımın HİÇBİRİ "hayvanları itlaf için bahane üretmeye çalışan" kişi olmadığı gibi, agaclar.net üyeleri ve okurları arasında "köpekleri itlaf için bahane üretmeye çalışmak" hakaretine müstehak, hatta itlafı mazur görecek insan sayısının yok denecek kadar az olduğunu düşünüyorum. Yazıda sadece mevsim normali üzeri soğuk havalarda köpeklerdeki bariz saldırganlık artışı konusunda insanların bilinçlenmesi amaçlanıyor Ne demek İtlaf için bahane üretmeye çalışmak, ne münasebet. İtlaf gibi bir toplu cinayet ASLA çözüm değildir ve olamaz. Unutulmamalı ki, soğuk günler de olacak, kar da, sokak köpekleri de, kar sevinci ile sokakta eğlenmek isteyen çocuklar da... Önemli olan, bu günlerden çocuklar da hayvanlar da zarar görmeden ya da en az zararla, güzel anılarla yaşamak ve yaşanması için gayret göstermektir. Aşırı soğuğun, evcilleştirme önceki dönemi (ve belki de buzul çağları) hatırlatma ve saldırma içgüdüsü konusunda etkisi vardır ya da yoktur. Bu ancak uzun zaman ve emek gerektiren bilimsel yöntem ve çalışmalarla netleşebilir. Ya da hiçbir bilimsel çalışma yapmadan, anlamlı ve tutarlı nedenler ortaya koymadan, kendinizden başka herkesi hayvan itlafı için bahane arayan kişi varsayıp, açlığı "tek neden" olarak görmekte direnirsiniz olur biter. Köpeklerle biraz olsun ilgilenmiş olanlar bilir ki, (normal şartlarda) saldırgan özellik gösteren köpekler, çoğunlukla aç olanlar değil, yiyeceğini düzenli alan, tuzu kuru köpeklerdir. Aç olanlar öncelikle yiyecek arayışındadır, saldırmak öncelikleri değildir. Kaldı ki, o çocuklara saldıran köpeklerin çocuklara "yiyecek" olarak saldırdıklarını da sanmıyorum. Öyle ya, çocuklar ne zamandan beri köpek besini oldu da haberimiz olmadı! Belki de şiddetli soğukta içecek su bulamamak, açlıktan da fazla saldırganlaştırıyor. Pekâlâ bu da mümkün. Ama bu teori de ancak bilimsel olarak doğrulanmaya muhtaç. Sebebi ne olursa olsun, şiddetli soğukta, köpek saldırıları artıyor ve bunun bilincinde olur, daha bir tedbirli olur, sokağımızı ve hayatı paylaştığımız canlıları da düşünürsek, daha az sorun yaşanacağı apaçıktır. Önemli olan da bu ve sayın flaneuse'in sokak hayvanlarına yardımcı olma konusundaki yapıcı yaklaşımı gibi insana yakışan davranışlardır. gece itlafa karşı olan ve kendinden başkasını hayvansever kabul etmeyenlere anlam veremeyen forum kişisi! Not: Önceki yazıda adı geçen haberi merak edenler buradan izleyebilir. |
Alıntı:
Çocuklar ne zamandan beri köpek besini oldu dediğinize göre yazdıklarımı tam okumadınız sanıyorum. Çaresizlik karşısında insanların birbirlerini yedikleri bilinen bir gerçektir. Bu konuda pek çok bilgi bulabilirsiniz. Ne zamandan beridir insan eti diğer insanlar için besin kaynağı olarak niteleniyor? Köpeklerin tokken insanlara saldırması, tamamen onları yetiştiren insanların suçudur. Saldırgan olması için eğitilen bir köpek kendine ne öğretilirse onu yapar. Köpeklerin evcilleştirilmeden önceki yaşantılarından dolayı böyle bir saldırganlık yaptıkları tezini ortaya atmışsınız ve benim aksi görüşümün bilimsel dayanaktan yoksun olduğunu söylemişsiniz. Acaba sizin teziniz hakkında bir araştırma mevcut mu? Kendi görüşünüzü mutlak doğru kabul edip aksi görüşler hakkında bilimsel kanıt istemeniz doğru mu? Sizin görüşlerinizi paylaştığınız yazı iyi niyetle yazılmış dahi olsa unutmayın ki "cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla yapılmıştır" Sizin iyi niyetle yazdığınız bir yazı, başka birinin kötü niyetine hizmet eden bir araç olabilir. 8 tane köpeğim var ve hiçbirinin bir insana saldırdığını görmedim. Bana sürekli köpeklerin çok uyuz onları keskinleştirmen!!! lazım, bu yüzden onları zincirle bağla diyorlar. Köpekleri vahşileşsin diye hiçbir uyuşturucu vermeden köpeğinin kulaklarını kesen insanlar biliyorum. Şimdi soru şu; köpekler mi daha vahşi yoksa onları eğittiğini sanan insanlar mı? Saygılar |
Daha yapıcı bir tartışma olması adına ufak bir hatırlatma: Sokak köpeklerinin zorlu kış koşullarında hayatta kalma mücadelesi verirken evcilleştirilmeden önceki vahşi yaşantılarını anımsayıp saldırganlaşabileceği fikri, bir teori de değil tez de değil- sadece bir iddia. Bir iddianın iddialıktan terfi edip teori veya tez olabilmesi için ölçülebilir bir neden-sonuç ilişkisi kurabilmemiz; bunun için de birbirinden bağımsız, çok sayıda ancak ortak özellikler taşıyan vaka kaydına sahip olmamız gerek. Bu konu özelinde de sadece iddialardan konuşuyoruz, altını çizmek isterim. Neden derseniz, alternatif tıp 'mucizelerinden' tutun da gazetelerde sıkça karşılaştığımız "İsveçli bilim adamlarının yaptığı araştırmaya göre..." diye başlayan absürd haberlere değin hemen her gün, bir çok temelsiz iddiayı bilimsel dayanağı varmış gibi bir dil kullanarak dolaşıma sokuyor, kendimize ve çevremize yararsız şeylerle uğraşıyoruz da o yüzden.
Köy yaşantısını hepimizden iyi bilen büyüklerimiz, vahşi hayvanların kışın yiyecek bulmak için insan yerleşimlerine yaklaştığını, sürülere, tavuklara saldırdığını tecrübe etmişlerdir elbette. Bu durumda insanın da kendi canını, kendi yavrusunu koruma içgüdüsüyle düşünüp hareket etmesi anlaşılır bir şey. Ancak 'sokak köpeği saldırısı' haberlerinin büyük kısmı, ısıtılıp ısıtılıp servis edilen ve abartılı bir dille yazılan haberler. Zamanlamaları da hakikaten manidar oluyor; örneğin ilkbahar (ve üreme mevsimi) geldi mi dikkat edin, hemen 'kuduz vakası' haberleri başlar ve ardından itlaf haberleri gelir. Kışın da büyüklerimizden dinlediğimiz (eminim gerçekliği de olan) 'dağdan köye inen kurt' hikayelerini aratmayan bir canlılıkta köpek sürüsü saldırısı haberleri yazılır. Hiç kuduz vakası olmuyor mu? Tabii ki oluyordur. Köpeklerin anlayamadığımız sebeplerle saldırdığı vaki değil mi? Elbette vaki. Ancak bu haberlerde hiç sorulmayan bazı sorular da mevcut: 1) Sahipsiz hayvanları aşılamak ve kısırlaştırmak, kamu sağlığını gözetmekle de görevli olan yerel yönetimlerin sorumluluğunda değil midir? Mevcut yasa ve düzenlemelere göre, öyledir. 2) Kuduz tehlikesi ya da saldırı riski nedeniyle hayvanların sokaktan toplanması veya itlaf edilmesi, yerel yönetimlerin öncelikli görevlerini yerine getirmediğinin işaret değil midir? Yani yerel yönetimlerin bu hayvanların sağlığıyla ve popülasyon kontrolüyle insani bir şekilde ilgilenmediği, son dakikaya dek önlem almadığı anlamına gelmez mi? Gelir. 3) Ufacık çocukların, yanlarında yetişkin olmaksızın dışarda gezinmesi, hayvanların yiyecek arayacağı ya da içgüdüsel olarak 'kendi alanı' belirleyeceği başıboş arazilerde, çöplük yakınlarında dolaşması, sokak aralarında oynaması, köpek saldırısından daha büyük tehlikelere davetiye çıkarmaz mı? (Kaybolan ya da başına istenmeyen şeyler gelen çocukların büyük kısmına, kendi çevrelerindeki ve kısmen aşina oldukları kişiler tarafından zarar veriliyor. Sadece büyük şehirlerde değil, kapalı bir toplum yaşantısı süren kırsalda da durum maalesef böyle.) Bunları soran, dile getiren olmaz. 'Köpekler saldırdı' haberleri heyecanlıdır, ilgi çeker. Hayvanları itlaf etmek; onları aşılamaktan, kısırlaştırmaktan, küpeleyip kayıt altına almaktan daha 'kolay ve masrafsızdır'. Tıpkı sokağa atmak, ormana bırakmak gibi. Sorumsuz bir dille yazılan haberler sayesinde itlaf için gerekli rıza, korku ya da umursamazlık da yaratılmış olur. Böceğinden kutup ayısına değin, her canlının bir yaşam alanı var. Bu yaşam alanına insan olarak ne ölçüde müdahale ediyoruz, istenmeyen vakaları biraz buna göre değerlendirirsek güvenli ve yapıcı çözümler üretmek kolaylaşır diye düşünüyorum. Örneğin sokak hayvanlarından şikayetçi olanlar canlı hayvan satışı yapan pet-shop ve köpek üretim çiftlikleriyle ilgili, örgütlü şikayetlerde bulunabilirler. Barınak koşullarının ne kadar korkunç olduğunu bizzat yerinde inceleyip ödeneklerin artırılması için yerel yönetimlerle iş birliği içinde çaba sarfedebilirler. Mahalle çocuklarından, yetişkinlerden eziyet görmüş, hatta insan tarafından tecavüze uğramış ördek (evet, ördek), kedi, köpek haberlerini okurken bu canlıların nasıl travmatize olduğunu ve iyişebilirlerse bir dahaki sefere insanlarla karşılaştıkları zaman nasıl bir ruh hali içinde davranacaklarını düşünebilirler. vs vs vs... Uzattım, kusura bakmayın. Sevgiler. |
1 Eklenti(ler)
Bir kaç gün önce Otokent'te gezerken bu yavrularla karşılaştım. Çok keyiflilerdi. B kapısında bulunan köprünün altında yatıyorlardı. Galiba esnaftan bunlara yiyecek verenler var.
|
Yine kış geliyor, çook eskiden sonbaharı ne çok severdim, yağmur yağarken bir bardak çay alıp kitap okuması ne güzel olurdu. Şimdi eylül dedi mi içim sızlamaya başlıyor. Kimbilir hangi garibanın evinde odun-kömür yok, duvarı sıvasız, mutfağında çorbası kaynamaz... Sokakta yaşayan onca insan onca can...
Başlıktaki mevzuya uygun olarak yürek sızımın bir parçası da sokakta yaşayan bu garibanlar. Ne avlanabilirler, ne çöpün içine girip poşetleri kontrol edebilirler. Kediler bir şekilde başlarının çaresine daha iyi baksalar da köpekler için aynı şey maalesef söz konusu değil. Yine bir deri bir kemik o soğuklarda çaresiz yazı bekleyecekler... Vicdan sahibi bir kul onları bulacak da bir çanak yemek artığı verecek... O kara gözler minnetle bakıp aynı yolu gözleyecek, insan artığının tekinden taş sopa yese de çaresiz bekleyecek yine... Artık rahat evim de batar oldu, yediğim, içtiğim, giydiğim, çıtır çıtır yanan sıcak soba, tenceredeki yemek... Bunca muhtaç varken ... |
Alıntı:
İlçe çöplüğünde onlarca köpek var ve ben çöpçülerin bile gitmediği zamanlarda hayvanlarımı beslemek için karlı günlerde yürüyerek oralardan geçiyorum. İnsanların içindeyken duyduğum korkunun zerresini bile o hayvanların yanından geçerken duymuyorum. Hiç bir hayvanın, kendisine yardım eden bir insana saldırmayacağını adım gibi biliyorum. |
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 02:05. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2025, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2025