![]() |
|
|
![]() |
#1 |
Kaybettik, Allah rahmet eylesin
|
Bakın ben bir haber gördüğümde önce bunu doğruluğu ne kaar diye bir bakarım. "10 milyon adet zeytin, kiraz, şeftali, elma ağaçları ile birlikte tüm bitkisel üretim ve tarımla geçimini sağlayan 750 bin kişi olumsuz etkilenecektir.’’ Gazete haberi bu cümleyi yazarken hangi bilimsel araştırmayı veri sunmuş? Böyle bir şey yok. Bize bir "şey" sunuluyor. Sorgulamadan doğru kabul ediyoruz. Bana dese haber doğal yaşam alanları tahrip edilecek tamam doğru diyeyim. Ama maden ararken siyanür falan kullanılmaz uydurma bu. Bu durumda yazının geri kalanını da ciddiye alamıyorum. 750 bin kişinin olumsuz etkileneceği nasıl hesaplanmış? İki ayrı haber linkinde aynı metin bu durumda bu metin nereden servis edilmiş? Bu arada yükselen yeni küresel kriz nedeniyle altının ne anlama geldiğini belki sorgulamak isteyenler vardır. Altın fiyatları neden bu kadar yükseliyor diye merak ederler. Bu durumun bu konuyla bir bağlantısı mı var diye sorgularlar. |
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#2 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
Maalesef, bu harfi harfine, kelime kelime aynı olan ve tek bir yerden servis edilen bu açıklamalara, özellikle son 6-7 yıldır bir çok hayali dava'da görüyoruz. Bu davaların ne olduğunu hepimiz iyi biliyoruz. Hani, yandaş medyada tek tip haberlerin çıktığı Artık, medya bu şekilde yayın yapıyor. Tek bir yerden, tek bir metin. Haliyle, her gazetede, tv.de ve sitede böyle oluyor. Bunun adına; F tipi yayıncılık diyoruz. Bu sorgulanır, art niyet aranır diyorsunuz. Elbette, bu tek tip habercilik ve medyada'ki iki yüzlülük mide bulandırıcı. Ben, siyanürlü madencilik (bu akademisyenlerin kullandığı bir terim) ve bu konuda medyanın ne kadar ikiyüzlü davrandığını gösteren bir örnek vereyim; Bundan yıllar önce, Bergama ovacıkta'ki altın madeni ilk önce Eurogold sonra'da Normandy şirketlerinde iken, F tipi medya'dan Zaman isimli gazetede sık sık, siyanürlü altın madenciliğinin çevre için ne kadar tehlikeli olduğuna dair haberler çıkıyordu. Ne zaman'ki, altın madeni Koza şirketine verildi, aynı gazetede'ki bu siyanürlü madencilik eleştirileri bıçak gibi kesildi ve tam 180 derece dönüş yapılıp, çevreye hiç zararı olmadığı yönünde yazılar çıkmaya başladı. Biz bu ikiyüzlülüğü, facebook'ta kurduğumuz gruplarda ve bir çok sitede paylaşmıştık O nedenle, medyanın bu ikiyüzlülüğünü ve medyaya yapılan tek tip haber servisini elbette'ki sorgulayacağız, devamlı sorguluyoruz'da. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
#3 | |
Ağaç Dostu
|
Alıntı:
İlahi memet bey. Bir bölgede maden şirketi olacak'ta, orada doğaya zarar vermeyecek. Dünya'da, bunun aksi bir örneği varmı'dır acaba? Sadece altın madenlerinden bahsetmiyorum. Tüm maden arayan şirketlerden bahsediyorum. "Siyanürlü altın arama ya'da siyanürle altın çıkarma" cümlelerini Prof ya'da Doç. olan akademisyenlerden'de sık sık duyuyoruz. Bu hatayı sadece medya ya'da vatandaş yapmıyor. Konunun uzmanı olan kişilerde, bu kestirme cümleyi kullanıyorlar. Bir çoğumuz bunu yapıyoruz. Yalnış ama -hangi konudan bahsediliği- bilindiği için, akademisyenlerden vatandaşa kadar herkes böyle kullanıyor. |
|
![]() |
![]() ![]() |
![]() |
|
|