Sn.Omar,
Maşşallah, çok güzel görünüyor. :)
Benim full'de bu gün bana küçük bir yaprak uzatıyor. :) İnşallah açtığını da göreceğim. :)

Sevgili Omar, bu çiçekten bende de var , aldığım yerde adının Afrika Fulü olduğunu söylediler. Çiçekleri gerçekten mükemmel kokuyor ama yaprakları da tam tersi berbat kokuyor.( sizdeki de öylemi belki başka türüdür) Ayrıca ben Trabzon şartlarında kışın içeriye alıyorum ne olur ne olmaz, 5 yıldır bakıyorum ölmesin

Merhaba Maktas61, çiçeği Trabzonda ki fidanlıktan mı aldınız acaba?

Sn.maktas61,
Yıllar sonra sevdiği birine kavuşmanın mutluluğunu yaşıyorum. Bir daha dışarda bırakmak mı? Asla. Zaten şimdi 10-15 cm boyundalar. Yetişdiklerinde kışın içeri alacağım. Doğru, bunların dallarıda fena kokuyor... :( 1 gün elimden kokusu gitmedi..

sn. elfogi,
Çiçeklerin kokusu çok güzel. Arap fulünden biraz daha limoni kokusu var.

sn. Kınacı
resimde gördüm... :p yandan tomurcuklanmış..
yazın da çiçeklenir...
Güzel kokulu günler dilerim.

Sayın omar,

Bu bitki, bizim bu başlıkta "ful" adı altında konuştuğumuz "Jasminum Sambac" ile akraba olmasa gerek. Zira bizim "ful", yasemin familyasından. Sizin bu bitkinin ise Latince adında aile adı farklı görünüyor.

Ben bu bitkiyi gençlik yıllarındaki Akdeniz yazlarından çok iyi biliyorum. Sıcak, deniz kokulu, hafiften esintili bir yaz akşamında, burnunuza tuhaf hoşlukta bir çiçek kokusu gelir ve sizi çeker alır, yanına getirir. "Nereden geliyor bu koku" diye yerlerde çiçek ararken boyunuzca karşınızda duran çalımsı minik ağacın dallarının ucundaki çiçeklere doğru yaklaşırken bulursunuz kendinizi.

Ancak, daha da yaklaşınca, bir yandan cezbedici bir koku ile aynı anda biraz da rahatsız eden farklı, kötü bir koku eşlik eder... Hele ki çiçekleri koparıp suya koyarsanız çiçekleri beyazlığını kaybederken...

Dolayısı ile beni koku açısından oldum olası tatmin etmemiştir bu Clerodendrum fragrans...

O yüzden, müsadenizle, bizim canım "ful" ile bağdaştırmama taraftarı benim gönlüm bu çalıyı. :)

Hatta şu sitedeki tanıtımında mealen "yaprakları elinizle ovuşturduğunuzda fıstık ezmesi gibi -yer fıstığı ezmesi- bir koku gelir" yazıyor...

lerdemir haklı, Mine Hanım o fotoğraftaki çiçek için "Arap fulü" demişti, bu başlıktaki ful değil yani.

8-Asitli toprak seven bitkiler için Rhododendron&Azalea Food
9-Üre(Todor'un verdiği bambular için)
10-Soğanlı bitliler için toz gübre
11-Mono Amonyum Fosfat (MAP)
12-Humik Asit
13-Biofarm
14-Nutricea Leaf Miller 20.20.20 gübre
Ben de Chrysamed haşere ilacını,
sn.Şükran Ayalp'in tavsiyesiyle aldığım Malathyon'u, limon tuzunu saymıyorum.
Ben eski halimle daha mı mesuttum ne?

Sevgili celalsungur;

Çok iyi anlıyorum bu ifadeyi...

Annem de kayınvalidem de sadece mutfaktaki musluktan bir tasa veya maşrapaya su doldurup gidip çiçekleri sulayagelmişler ömürleri boyunca.

Ve yine de güzelce çiçek açmışlar hep...

Tılsım işte...

Sayın Lerdemir merak ettim sizin ful açmayı başarabildi mi? ;)Bendekinde bir tomurcuk daha var şok oldum dün görüncede. ;)

Yok, yok, yoookkkk, YOKK !!!

Benim fuller açmayan fuller !!!

Bir tek İzmir'den Ada'nın hediye ettiği minik tomurcuklu ful İstanbul'a geldiğinde açıp mis kokmuştu, sonrasında da geçtiğimiz haftalarda iç mekana aldım onları; şimdi de yeni dal sürgünleri verme aşamasına geçtiler, ama ı ıh, tomurcuk yok :(

Peki sizin bakım koşullarınız nedir BENBEN1967?

Bendeki ful 2 daldı dallardan biri tüm yapraklarını döktü ,diğerinde de tepeden yaprak dökülmesi başladı.İlk dökülen dal hala canlı (kurudu diye yarıdan kesince anladım).Diyorum ki havalar soğuyunca ben içeri aldım acaba ondan mı yapraklarını döküyor? Bu yaprak dökmesi doğal bir süreç mi? Hani kış geldi ben artık dinleneyim mi diyor?
**** sayın Lerdemir'in fulu çiçeklenmeyince gözümü kaldı? :p(şaka ******).İhtimalleri sıraladım hangisi **** hiçbiri;)

Arkadaşlar,
Benim şimdi bol yapraklı bir fulüm, aynı saksıda bir de domates fidem oldu. :)
Dün itibari ile hem fulümü büyük saksıya koydum, hem de yeni minik domates fidemi başka bir saksıya ektim.
Burada dikkatimi çeken bir şey oldu saksı değiştirirken domates fidemin köklerine zarar gelmesin diye toprağını dağıtmıştım, gördüğüm manzara ise bunca aydır fulum yaprak verdiği halde halen daha köklenme göstermemesi...

Benim fulüm de tam tanımladığın gibi. Her suladığımda " acaba tekrar dışarı mı alsam" diye düşünüyorum. Sanırım şubatta çıkartırım.

Ya arkadaşlar, benimkiside aldığımdan beri açmıyor:(ilk alırken çiçeklerini koklamıştım ozamandan beri tık yok.Burda okuduklarımı uygulamaya çalışıyorum ,bakalım mevsiminde açacakmı :confused:Benimkisi hep içeride soğuğada koymuyorum yani:(

Sanırım bitkileri fazla da zorlamamak gerekiyor.

Doğanın genelinde olduğu gibi, durmak ve dinlenmek zamanıdır galiba artık onlar için.

Her ne kadar soğuktan korumak için içerilere almış olsak da Mart sonrasındakine benzer bir hareketlilik beklememeli galiba bebişlerden...

Bir de, benim yaptığım gibi yapıp, diğer dallarda sürgün yokken herhangi bir dalda tek başına bir sürgün alıp başını gitme eğiliminde ise 5cm uzunluğu bulduğunda (bir veya iki boğum yaptığında) önce bitki ile açıkça konuyu konuşup, maksadımızın canını yakmak olmadığını, onun iyiliği için öyle yapacak olduğumuzu belirttikten sonra sürgünü en tepeden çimdikleyip oradaki büyümeyi durdurmak lazım...

Bu şekilde, tüm dallardan sürgün verme eğilimini artırıyoruz bitkinin.

Bunun örneğini çekeceğim yakın plan fotoğraflarla göstereceğim bir iki güne kadar umarım...

Esen kalın...

Sn. Hakan bey,
Ful'de yaşamın devam etmesine sevindim. Aynı dönemde aldığım çelikler çok daha önce kurumuştu. Bu miniğin başına neler geldi, neler! Demek ki hayata tutunmayı başardı. Baharda kök vermeye başlar. Siz merek etmeyin.

Fulümü içeri almadım balkonda duruyor, yapraklarını da dökmedi. Açık havayı eve tercih etmiş gibi...:p

Evet, iyi görünüyor maaşallah.

Acaba balkonunuzun alüminyum profillerinin de üstü camla mı kaplı? Yoksa açık mı?

Sayın Lerdemir; açık balkonda duruyor cam kapama yok.

İki yıldan beri pek bir gelişme gösteremeyen ful çiçeğimin geçen yıl toprağını değiştirdim.Çam ormanından alığım toprakla,bir miktar yanık hayvan gübresini ve bahçemde oluşturduğum bir köşede biçtiğim çim ,yaprak çürüntülerinden oluşan karışımdan bir miktar ilave ettim.ciddi şekilde büyümeye başladı.Hatta saçakları saksının deliklerinden çıkarak,toprağa doğru uzanmış.:)Artık yerleşik düzene geçmesi gerektiğini düşünerek,içini aynı karışımla doldurduğum bir çukur açtım ve yere ektim.İnşallah aynı gelişmeyi göstermeye devam eder.

Neden özellikle çam ormanından toprak? Ne gibi bir özelliği oluyor çam ormanındaki toprakta fule yarayan?

Benzer bir imkanı olmayanlar bu etkiyi başka nasıl yaratabilir?

İnternette bilgi ararken,fulun hafif asitli toprağı sevdiğini ve çam toprağınında,hafif asitli olduğunu okumuştum.Buna dayalı olarak yaptığım bir denemeydi.

Lerdemir bu etkiyi biz domates ve limontuzu ile yaratıyoruz galiba:)

AÇELYA,

Bilgi için teşekkür ederim. Peki çam ormanında toprak alırken ne gibi şeylere dikkat ediyorsunuz? Yani çamın hemen dibinden mi, taç izdüşümü içi-dışı gibi bir ayrım var mı? Nereden alacağımıza neye göre karar verebiliriz?

Ada,

Evet, sanırım bizim uygulamalar da aynı etki için olsa gerek... Ama toprağın kendinden gelen bir asidite olsa fena mı olur? Bize bir asitlik ölçümü cihazı yolu göründü iyice :)

Ağacın tam dibinden veya belli bir mesafe uzağından diye ayrım yapmıyorum.Çürüntülerin bol olduğu kısımdan almaya çalışıyorum.

Ful devamlı yaprak döküyor .Soyu tükenen kelaynak kuşlarına benzemeye başladı ;)

Benimkindede oldu.Yalnız kırmızı örümcek vardı. Yaprakları yapış yapış tı.Arapsabunu ve yağ uyguladım.Yapraklarda kuruma ile döküntü başladı.Toprağını üstten bir kısmını alıp değiştirdim ve suladım.Bakalım sonuç ne olacak.Yaprakların bir kısmı sağlam.
Benimki ev içinde cam önünde duruyor.

Yaklaşık 150 cm. boyundaki Ful'ümde de aynı sorunu yaşadım. 1 hafta önce, radikal bir karar alarak saksı üzerinden 50 cm kalacak şekilde budadım. Kuru veya yeşil tüm yapraklarını aldım. (örümcekler, yaprak altlarını sanırım daha çok seviyor!)
Şimdi sadece 3 ana dal kaldı. Gerekli mücade daha kolay olacak gibi görünüyor. Hemde yeni bir form oluşturabileceğim. 12 minik göz oluşmaya başladı bile. :p