Süperler :) Çalışmaların sonuçlarını iple çekiyorum...
|
Sayın cansunarya,
bu kadar phenolic exudation normal göremiyorum. belki ben yanlışım. Ama ben kendi adıma bunları bu sıklıkta yaşamadım diye hatırlıyor gibiyim. sebebi ne olabilir ... düşünüyorum.... |
1 Eklenti(ler)
Evet, banada pek normal görünmüyor, özellikle jelin şeffaf yapısını kaybedip bulanıklaşması pek hoşuma gitmedi ama kontaminasyon gibi de değil sanki. (Bu arada konuya yabancı arkadaşlar için belirteyim; mavi kapaklı cam şişedeki siyah agar; agar kömür içerikli olduğu içindir. Bir önceki mesajda plastik tüplerdeki siyahlaşma ise fenolik eksudasyon)
Bu konuda aşağıdaki web sitesinde demir eksikliğinden kaynaklanabileceği belirtilmiş ama oranlara baktığımda demir sülfat normal sınırda görünüyor. Hem kültür öncesi hemde kültür sırasında Askorbik asit ilavesi tavsiye edilmiş, birsonraki sefere bunu deneyebilirim. Bu web sayfasında Epheesos unda dikkatini çekebilecek farklı orkide medium bileşenleri var. Güzel bir site.. http://www.beffo.se/marax/index.php?...d=14&Itemid=26 Hocam şimdi aklıma geldi; kullandığım nodlar koyu pembe bir phale ait, ilk kültüre aldığımda kestiğim yerlerden jele pembemsi-eflatun bir renk yayıldı, giderek yoğunlaşarak siyahlaştı..Aşağıyada ekliyorum fotoyu biraz belli belirsiz ama hemen kesim hattında.. Acaba orkidenin renk bileşimi fenolik eksudasyon olarak bize gerimi dönüyor, :) bende yüksek sesle düşündüm şimdi.. |
Olabilir. Pembeye giden renklerin çiçek sapları ve yaprakları da o derece bir koyu pembelik hakim olur, ancak bunun özsuyuna geçip agarı da boyaması düşündürücü. desenfektasyondan sonra yeterince yıkamıyormusunuz acaba. ben nod'larda hala chlorlu bir desenfektasyondan taraf değilim. Hydrogenperoxit % 3,0'lük 3-5 dk bekletilemsi sonra değişik üç kapta steril destile suda yine en az bu sürelerde bekletmek kaydı ile yıkamak uygun olur kanısındayım.
Şayet hypochlorit ile dezenfecte ederseniz de sonradan steril kabinde steril şartlarda bir 3-5 mm kadar daha sap almanız gerekir. Bunun için de nod,ları baştan uzun tutun. Besi yerine ektikten sonraki çevre şartlarınız nedir? ısı ışık gibi? Bir de kaplarınız Phal. gözlerinden nod kültürü için fazlaca ufak olduğunu düşünüyorum. Gaz alışverişini sağlıyan bir düzenek var mı kapakta? Bazı resimlerde jelin kuruduğu da görülüyor. Doğru mu? |
Sayın Cansunarya hocam tavsiyeleriniz için çok teşekkürler.
Acaba kültüre alacağımız çiçek sapını göz göz ayırmadan steril etsek daha sonra steril ortamda ayırsak , böylece hpokloritin özsuyuna karışma ihtimalini azaltmaz mıyız ? Böyle yapmamızın sakıncası varsa nedir ? |
Hazır besi aldık diyelim, bu besi yeri nasıl hazırlanıyor tarif edermisiniz?
|
2 Eklenti(ler)
Nodun bulunduğu sapları yaklaşık 10-12 cm civarında kesiyorum. Tamamını 50 cc lik bir tüpe koyup 20-30 dk kadar hipoklorit solusyonunda beklettikten sonra tüm olarak 4 kez steril distile su ile yıkıyorum. Parçaları 10-12 cm lik petrilere alarak orada küçük parçalar halinde keserek tüplere öyle geçiyorum. Bu fotoların devamını 25,26,27. mesajlarda eklemiştim. Dolayısıyla kesit yüzleri ekstra bir yıkama yapılmadan agara geçiliyor ve sanırım buradaki parçalanan dokulardan bu eksudat çıkıyor. Yoksa hipokloritli doku iyice beyazlaşıyor buralardan da yaklaşık 1 cm kadar doku uzaklaştırıp, atıyorum.
Işık için 80 watt lık bir masa lambası kullanıyorum. 20/4 saat açık kalıyor. Normalde şimdiye kadar 20+-4 derecede duruyorlardı ama havalar ısındığı için bu aralar laboratuarda ısı biraz yüksek. Kendilerini toparladıklarında evimde onlara daha uygun bir ısı sağlayabilirim, malum Kayseri, kuzey cepheler serin oluyor :) Nodları koyduğum tüpler gerçekten küçük, 1,8-2 cc lik tüpler, bazı nodları agara gömmemek adına 0,5 cc lik besi yeri ile kültüre etmek zorunda kaldım. Aslında şimdiye kadar yaklaşık bir hafta arayla agar değişimi yaptım ama tüpte bukadar az besi yeri varken son günlere doğru agar biraz kuruyor. Kullandıklarım vidalı cryotüpler, vidalı olunca çok hafif gevşek bırakıyorum ağzını, ventilizasyonlu büyük flasklarım var onlarıda iyice yapraklanınca kullanmayı düşünüyorum. |
Alıntı:
Örneğin P6793 besi yerinin üzerinde litreye 25.3 gr hazırlanmalı diye yazıyor, Otoklavlanabilir bir şişeye 1.265 gr tartıp 50 cc den az (yaklaşık 40 cc) distile su ilave ediliyor. Bunlar agar içermediği için 6-7 gr /lt (0,35 gr) agaroz kattım (bu aşamada mediumda yoksa sukroz, BA, IBA veya NAA eklenebilir, bu mediumda hepsi vardı) pH NaOH veya HCL ile 5.6 ayarlanıyor. Üzeri 50 cc ye tamamlanarak 121 C de 15 dk otoklav ediliyor Buzdolabında saklayıp kullanımdan önce mikrodalga ile eritiyorum. Bu prosedürü 58 nolu mesajdaki linkte daha ayrıntılı bulabilirsiniz. |
5 Eklenti(ler)
Bugün son 5 gündür görmediğim kültürlerimi kontrole gittiğimde çok heyecanlandım. Kontamine oldularmı, büyüdülermi, köklendilermi acaba derken bana süpriz yaptılar, 9 kültürün 6 sında ikinci bir yaprak (yeni filiz) gelişimi vardı :) yani bir noddan iki keiki alabilicem inşallah. İki yapraklı olan yavrumda 4 yapraklı oluvermiş :) Fotolarda nod filizlerinin yanlarından çıkan yeni filizler görebilirsiniz, ama henüz kök gelişimi yok..
|
Tebrikler hocam yolun sonuna geldiniz nihayet bence güneşe alın sıra köklerde 1 haftaya görürsünüz.
|
Alıntı:
|
Alıntı:
Pepton bitkilerin ve pekçok mikroorganizmanın üretiminde besi kaynağı (Proteinlerin parçalanmış hali, amino asit kaynağı) olarak kullanılıyor, jel özelliği bulunmuyor. Agaroz ise sadece besi yerini jelatinöz hale getirmeye yarıyor, herhangi besleyici bir özelliği yok. İlk kullandığımda içerisinde agar olmadığına dikkat etmemiştim :) , otoklav sonrası besi yeri sıvı halde kaldı tabii bu şekilde kullanımıda oldukça zor. Bu arada video görüntülerini ekleyemiyorum. Youtube a üye oldum ama üyeliği bir türlü onaylamıyor, web sayfasına da bağlanmıyor. Acaba bu videoları nereye ekleyebilirim bilen varmı... |
Teşekkürler hocam , oysaki ben peptonların agar gibi katılaştırıcı bir özelliğinin olabileceğini düşünmüştüm.
Şu an araştırma safhasındayım çeviriler falan var onlarla uğraşıyorum temin ettiğim Türkçe kaynakları inceliyorum . Çocukluğumun hayelleri depreşti biyolojiyi çok seviyordum hala ilkgünki gibide seviyorum bu konuda öğrenmeye doymuyorum sevdiği işi yapmak kadar insanı mutlandıracak başka birşey yok hocam. |
Rica ederim..Haklısınız insan hayallerini gerçekleştirebildiği ölçüde mutlu oluyor. Çevremdeki insanlar 'senin işin gücün yokmu bunlarla uğraşıyorsun' gibi şeyler söyleselerde ben çok mutluyum onlarada aldırmıyorum..ve bunu anlayacak sizler gibi insanlarla paylaşmaktan daha da büyük mutluluk duyuyorum :) ..
|
Bu aralar kaktüs hücre kültürüne odaklandım, aşağıdaki webde aşamalarıyla verilmiş ve yaklaşık bir ayda yavru kaktüsler elde edilmiş..ama kullanılan besi yeri hakkında bilgi yok...
http://www.shroomery.org/forums/show...b/9/fpart/all/ |
Orkide goncasından bir süpriz :)
1 Eklenti(ler)
Hatırlarsanız orkide nod kültürü yaparken gonca uçları, geçmiş gözler ve köklerdende parçalar hazırlamıştım. Ama pek umut görmediğimden pasajlarını bile yapmadan ilk agarlarında öylesine tutuyordum. Öyleki fenolik eksudattan simsiyah oldu agarlar. Geçen gün bu goncalardan bir tanesinin yeşillenip geliştiğini farkettim, yanındaki kuru gibi görünüyor ama ondada kıpırdanmalar var. Hemen agar değiştirdim. Bakalım neolacak, sanırım meristem doku burada bol bulunduğundan olsa gerek..
|
Ummadığın taş baş yararmış hocam .
|
:) Evet, öyle gerçekten..Umarım keiki çıkarır..
Aşağıdaki linkte doku kültürü hakkında kullanışlı bilgiler var http://www.sigmaaldrich.com/Area_of_...Protocols.html |
Sayın hocam agarla agaroz arasında ne fark var hocam , bildiğim kadarı ile agaroz elektrophoresis işlemi için kullanılıyor normal agar ın agaroza göre eksi bir yanımı var **** agarozun agardan dahafazla biryanı mı var ? birde hocam besi yerinin hazırlamasında verdiğiniz formülde litreye %6-7 gr /lt (0,35 gr) demişsiniz hocam bunu biraz açarmısınız ?
|
Agaroza genel kullanımda agarda denilmektedir, aslında kısmen ayrı şeylerdir. Agar deniz yosunundan elde edilmiş bir maddedir, genelde sarımsı, kötü kokulu (bence), hafif granülümsü olurlar. Otoklav edildiğindede sarımsı-jelatinöz bir yapı oluşturur. Pekçok mikroorganizmanın üretiminde temel besi yeri olarak kullanılır, bu yüzden kısa zamanda bakteri, mantar, küf vs. üretebilir. Agaroz ise agardan ekstrakte edilen bir polisakkarittir, beyaz, kokusuz toz şeklindedir. Kolayca kontamine olmaz. Dediğiniz gibi elektroforez, PCR v.b moleküler tekniklerde kullanılır.
:) çok dikkatlisiniz, düzeltme yaparken gözümden kaçmış :) hemen düzeltiyorum, doğrusu 6-7gr/lt olacak.. Teşekkürler :) |
Hocsm umarım başınızı ağırtmıyorumdur sorularımla , agarozu tavsiye edersiniz anladım.Birde malum bu 6 / 7 gramı nasıl ayarlayacağım buda sorun bunu ( cc ) cinsinden belirleyebilirmisiniz agar ve agaroz u ? teşekkürler hocam.
|
Rica ederim, öyle düşünmeyin..Agaroz kullanımı daha iyi olur. Besi yeri hazırlarken eğer seri üretim yapılmayacaksa litre olarak hazırlanmasını tavsiye etmiyorum, 50 ml yetebilir size diye düşünüyorum. cc de sıvılar için kullanılan bir birim, bu yüzden belirli bir ölçü veremiyorum. Ama birkaç gün içinde laboratuarda tartıp sizin kolayca bulabileceğiniz ölçüler oluşturabilirim, belki çay kaşığı ucuyla falan olabilir, bir deneyeyim bakayım. .
|
Sanırım sayın ephesos'un hassas tartısı yok. Onun için tozu ml veya cc cinsinden soruyor. Burda ben iki sorun görüyorum.
1. cc cinsinden yani hacım/ağırlık relasyonu (ki sıvılarda yoğunluk anlamına da geliyor) tozların granül veya kristal cinsine göre aynı prosesden çıkma bir toz dahi olsa charge dan charge değişkenlik gösteriyor. Özelikle de 1 litre değil de daha az miktarları tartım dışında ölçmek çok da mümkün olmıyacağa benzer. Bu konuda belki yakındaki bir eczaneden yardım alabilirsiniz. Hoş ben geçende bir GA3 tartımı için gittiğimde poşet içindeki beyaz toz adamı bir şekilde alarma geçirdi. Başınıza bir iş almak bu bağlamda çok basit. :( analizi yapılana dek sürünmek de var. 2. Besi yeri hazır karışımları ki sigmada 1 litrelik hazır karışımlar burdan da tartım almak öncelikle hygroskopik olan bakiyenin bir exicatörde (desicatör) saklanması tavsiye edilir. diğer tarfdan ise toz karışımların üniformitesi herzaman bir sorun olmuştur. toz karışımların içindeki tuzların granülasyon veya kristalizasyon faklılıklarınden karışımın üniformitesi her silkelemekle bozulamktadır. Kuru kuruya karıştırıp almak da iyi bir çözüm değil.Sıvılarda karıştırmak üniformiteyi sağlasa da toz karışımlarda fazla karıştırmanın da sorun olduğunu çok iyi biliyorum. İlaç toz karışımların baskıya hazır karışım için granülasyonun üniformitesi Kalite güvencenin ve kalite kontrolun ciddi vaildasyonları gerekitren bir sorunudur. Sigmann besi yerleri bu bağlamda bir granülasyon olup olmadıklarını bilmiyorum ama sanmıyorum. İncelemedim açıkçası. Sayın cansunarya belki bize bu konuda bilgi verebilir. Saygılar |
Sayın hocalarım ikinizede çok teşekkür ederim ama cc ve ml nin nerede **** hangi tür maddelerin ölçümünde kullanıldığına şükür vakıfım :o sayın preacoxun dediği gibi 1 litre ile 1 kg nın aynı hacimde olmalarını beklemiyorum ben bana kolaylık olsun diye şöyle düşündüm bir şırınga alırız tartılmış 7 gramlık agarı **** agarozu bu şırınganın içine boşaltırız ve yaklaşık kaç cc olduğunu anlaya biliriz birkaç dizyemlik şaşmalar sanırım onarılması imkansız sonuçlar doğurmayacaktır hem bu işlem yemektarifi yaparmış gibi çaykaşığı , çimdik , tutam gibi :D ifadelerden kurtaracaktır , alıpta poşet içerisindeki bir maddeyi eczaneye **** hassas tartısı olan biryere götürüp tarttırmayı gözüm yemiyor , bu zaten sonucu bellibir keşmekeş.:rolleyes:
|
Onu ("g" v.s "ml") bilebileceğiniz de benim malumalimdir se de... sanırım anlatamadım.
Örneğin 100 ml besiyeri hazırlıyacak iseniz. Buna örneğin P6793 için 25,3/10 yani 2,53 g almanız gerekir. Buna ilaveten de tkrb. 0,6 g agar ekliyeceksiniz. Diyelim P6793'ün 2,53g = 2,1ml (Tamaen atıyorum bu değerlerde) agarı da 0,6g = 1 ml önce bunları nasıl ölçeceksiniz? Varsayalım bunu da % 10 hata payı ile başardınız, veya agrı az **** çok katınız yine sorun yok. Ancak P 6793'ün 25,3 g'lık kabın içinden homogen bir toz karışım almanız mümkün mü onu da ben bilemiyorum. Ya ilaa olur yapılır olmaz diye bir şey yok hatta sorun da olmıyabilir de ancak ben hem senthetik hemde çok hassas anayltik çalışmış bir akademisyen olarak belki de çok fazla ince, detaycı düşünüyorumdur.... haklı olabilirsiniz. Ancak ben eğitimim gereği bu şekilde düşünüyorum. Kimyada farmada bu tarz yakıştır yapıştır yapmıya hiç yanaşmadım ama dediğim gibi bu benim sorunum. :D |
Hocam , tamamen aynı fikirdeyim .Sanırım sizlerde beni anlıyorsunuzdur elimin altında bir labaratuar yok imkansızlıklar yeni açılımların fitilidir.
Hemgene takdir edersinizki ilaçsanayide bile karışımları yüzde yüz homojone etmek imkansızdır tabi bu kullandığınız ölçüm çeşidinin hassasiyetiylede ilgili hassasiyetten nekadar uzaklaşılırsa okadar yüzde yüze yakın homojonize elde edildiği ölçülecektir , kaldıki yapacağım işlem sonucunda mükemmele yakın bir homojenizenin olmaması sorun olmayacaktır sonuçta ilaç yapmıyorum :D. Dedimya hocam imkansızlıklar yeni açılımların fitilidir ben inanıyorumki sizlerin yardımıyla bu işi göğüsleyebileceğim. |
Sanırım söylemek istediğimi yazıya dökemedim. Anlatamadım...
Başka anlamıyan var mı... veya anlatmak istediğimi anlamış, anlatabilecek biri... derdime mütercim olacak biri :( |
Anladım , anlatamadım karmaşası oluştu içiniz rahat olsun hocam kimsenin anlatmasına gerek yok anladığımı sende anladın sokma araya başkalarını :D
|
Sanırım insülin enjektörü bu iş için ideal, diğer enjektörlerden daha ince olduğu için küçük değerler ayarlanabilir. En kısa zamanda size bir skala hazırlayıp fotolarını eklerim.
Bende tartım konusunda çok hassasımdır ama artık deneme yanılma yolu ile uygulanabilir başka çare yok. Benim tek aklıma takılan miktar azlığı veya çokluğunda pH değeri nekadar kayar, bitki dokusuna zarar verebilirmi, veya gelişmesini etkileyebilirmi.. Bugün kullandığım besiyerlerine baktım, normalde tamamen granülsüz, nişastamsı bir yapısı var..ama MS biraz granülleşmiş, buzdolabında saklıyorum, desikatörüm yok, en kısa zamanda bitirmem gerek. Kullanırken hiç karıştırmıyorum olduğu gibi kullanıyorum.. |
Sanırım enmantıklısı besi yerini açtınmı tmamını hazırlayıp kullanım fazlasını saklamak , selçuk üniversitesi yayınlarının birinde hazırlanan besiyerinin 4 ay karanlık ve serin ortamda saklanabileceği yazıyordu.
Teşekkürler hocam. |
Forum saati Türkiye saatine göredir.
GMT +2. Şu an saat: 06:08. (Türkiye için GMT +2 seçilmelidir.) |
Forum vBulletin Version 3.8.5 Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.
Search Engine Optimization by vBSEO 3.6.0
agaclar.net © 2004 - 2024